Şimdi Ara

İsrail Ne Yapmaya çalışıyor? (3. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
43
Cevap
0
Favori
1.401
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KayhanKaan

    İsrail aslında korkulacak bir ülke değilmiş.
    Türkiye bunu dünyaya ispatlamak üzere.
    Kurtlar vadisi olayına gelince İsrailin neden kızdığını anlayamadım.
    Sonuçta sen bir halt yersen birileride çıkar bunu anlatır veya filminde konusu işlenir.
    Daha anlatılacak çok şey varda burası yeri değil


    Kurtlar vadisi sıradan bir yapım değil. İsrail - Türkiye toplumunun ilişkilerine ciddi düzeyde zarar veren bir yapım. Üstelik İsrail gibi büyük devletlerle ilişkileri kuvvetli bir ülkeye rağmen bunu yapabilmesi acaba İsrail'deki birileri tarafından aldığı güç ile mi onlarca yayın yaptı sorusunu akla getiriyor.

    Kurtlar vadisinin ilk serisi ortadoğunun fragmanı niteliğinde. İkinci kısmı ise tamamiyle radikalliği körükleyecek nitelikte toplumlar arası gereksiz radikalizmi,dogmatizmi arttıran sıkıntı yaşadığımız konularda kendimizi hahh çok şükür polat bizim yerimize intikamımızı aldı minvalinde duygular beslettiren bir dizi. Böyle bir yapım sebep olduğu psikolojik etki ile İsrail'in izni olmadan çekilemezdi,yayın yapamazdı. Muhakkak ya Nato yada İsrail tarafından finanse edilerek çekildi.

    İsrail toplumu korkulacak bir toplum değildir. Bizim gibi normal bir toplum. İyileri,kötüleri radikalleri sekülerleri barındıran karma bir toplum. Fakat İsrail devleti inanılmaz stratejik hesapları olan, ilmik ilmik hesabını kitabını yaparak 30-40 yıl sonrasını düşünen bir devlet. Zira çevresi kendisi için inanılmaz bir tehdit ve hata yapma lüksü yok.

    Devasal gelişmiş bir şirket prensibi ile çalışıyor. Prensipleri, hesapları kitapları ile sahip olduğu kısıtlı somut gücü geliştirdiği ilişkiler ile inanılmaz bir şekilde arttırıyor. Ortadoğuda varlığını sürdürübilecek tek devlet. Ortadoğuda yaşamak için nasıl davranılmasını gerektiğini bilen tek devlet.

    Biz ortadoğuda yaşayabilecek bakış açısına,niteliğe sahip değiliz. İsrail ise ortadoğuda yaşayabilecek niceliğe sahip değil. İsrail kendine nicelik sağlayacak faktörleri oluşturuyor biz kendimize gerekli nitelikleri oluşturmayı bırakalım sahip olduğumuz nitelikleri bir bir yok ediyoruz.

    İsrail - Yunanistan - Güney Kıbrıs ilişkileri ve ortaklıkları. İsrail - Ermenistan ortaklığı. İsrail'in kürt projesi ve kürtlerle ortaklığı ile ortadoğuda büyük bir kürdistanın İsrail'e sağlayacakları. İsrail - Çin ilişkileri. İsrail'in Rusya ile ilişkileri. İsrail - Abd ilişkileri. Abd'nin İsrail'e karşı tutumlarına rağmen Abd'nin yaşadığı 2001, Afganistan gibi problemlerle ortadoğudan çıkamaması. Gibi faktörler Abd'yi ortadoğuda İsrail'e bağımlı hâle getiriyor. ( İran-Türkiye-Afganistan-Pakistan-Irak, Abd'nin ortadoğuda doğru adımlar ile kendine oluşturabileceği güvenli limanlardı ama İsrail inanılmaz politikalar ile bu 4 ülkeyi resmen uçurumdan attı )

    Bizde nüfus var gerekli güvenilir düzen,ilerleyiş yok. İsrail'de nüfus yok ama hesap,kitap,güvenilir düzen, teknoloji ve müttefiklikler var. İsrail ile uzlaşamadan İsrail'e alternatif güvenli bir proje,ortaklık sunmadan varlığımızı devam ettirebilmemiz mümkün değil. Çok değil 10-15 yıla bizi paramparça edecekler zaten.

    Böylesine bir bölge rakibin varken yapman gereken çıkar ortaklığı kurmak. İran , Abd'nin önemli bir müttefiğiydi. Irak'ta bölgedeki yapısı ile Abd ile müttefiklik yaparak Batı ile doğu arasında önemli bir geçiş noktası olabilirdi. Abd ; Almanya ,Japonya ve Güney Koreye yaptığı gibi bu coğrafyayı güvenli gelişmiş bir seviyeye yükseltebilirdi. Fakat bu İsrail için inanılmaz bir tehlike oluşturur. Zira Irak'ın şimdi Güney Kore'nin müslüman hali gibi bir seviyede olduğunu düşünün.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bilgisayar Bağımlısı -- 24 Eylül 2017; 16:1:42 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: castorpollux

    Amerika'nın durumu çok farklı aslında oldukça sık yapılan hata aslında israil'in etken güç olduğudur...
    her ne kadar siyonist lobi Amerika'da çok güçlü olsa da, Brooklyn'de yaşayan yahudi sayısı, yahudi ülkesi israil'den çok olsa da, aslında Amerika için israil başağrısından başka birşey değildir.

    Amerikan politikasına olan nefretin kaynağı siyonizm olduğu için, yanlış değerlendirme yapılarak Amerika'nın dış politikası değerlendiriliyor. Amerikan politikasının tastik görmesi şaşırtıcı bir gerçek olmaktan ziyade, küresel dünyanın realitesini özümsenip, çıkarlar gereği uyumlu olunması olarak açıklanabilir...

    Kendine hayrı olmayan Avrupa Birliğine -o ya da bu- sebepten dolayı yamanmış bir ülke olarak, herhalde Amerikan güdümlü strateji geliştirmekte pek şaşırtıcı olmasa gerek... Türkiye'nin Amerika'ya - Amerika'nın Türkiye'ye olan ortak çıkarları israil'i rahatsız etmektedir. ABD-Türkiye-israil ortak deniz tatbikatından rahatsız olan israil'in çeşitli ayak oyunları ile Türkiye'yi saf dışı bırakıp, Amerika'nın ortadoğuda'ki tek müttefi olduğunu ispatlamaya çalışması buna bir örnektir... batının ortadoğudaki tek alternatifi israil olduğunu ispatlamak ve Türkiye'nin konumunun değerini düşürmek, israil'in pastanın büyük payını kapması demektir...

    İslam dünyasını küstürmeden, ABD'nin tepkisini çekmeden yürütülecek bir politika ile israil bal gibi korkulacak ülke olmadığı gösterilmiş olur (ha bunu bu hükümet becerebilir mi? o tartışılır)
    k. Irak'a mudahele sürecinde Henry Kissinger gibi Amerika'da etkili birisinin (siyonizme yön verip, şekillendiren) Türkiye’nin Kuzey Irak’a yönelik askeri operasyonunun yanlış olacağını belirtmesine rağmen, dönemim ABD yetkililerin Türkiye'nin haklı müdahelesi olarak değerlendirilmesi aslında siyonizmin Amerika'da çok etkili olmasına rağmen herşeyi yöneten güç olmadığının ispatıdır (zaten ABD'nin onayı olmaksızın başka bir ülkeyi bombalayamazsınız, İran, Rusya, K.Kore, Küba gibi kendi politikasını belirleyen ülkelerden biri değilseniz).

    uzun lafın kısası Amerikan politikasının alkışlanması=siyonist israil'in onaylanması demek değildir...


    +1

    İsrail'in sanıldığı kadar Abd siyasetinde hükmü geçmemektedir. İsrail, Abd'nin seçtiğini nasıl güçlendirdiğini biliyor. Abd'nin parmağını bükemeyeceğinden Abd'nin elini uzatacağı yerdeki alternatifleri temizleyip aa bak beni seçtin hamleleri yapıyor. Abd'nin esasında müslümanlarla bir derdi olamaz. Zira müslümanlar Abd için tehdit değil geliştirilmesi,eğitilmesi gereken toplumlar. Abd müslüman toplumları Güney Kore, Japonya gibi üst düzey bir hale getirebilirdi. Zira böyle bir hamle Abd'ninde işine gelirdi hem ticari açıdan hem turizm açısından. Henry Kissinger'da İsrail'e büyük faydalar sağlamıştır muhakkak. Fakat tam anlamıyla her konuda İsrail çıkarlarına çalışacağına düşünmüyorum. Fakat bölgedeki ülkelerin Abd ile ilgili müttefikliklerinde öncelikli tercih İsrail olmuştur büyük ihtimal.

    Abd kısmi tekelci olduğu kadar liberaliğe önem veren bir devlet. Abd, müttefik olarak gördüğü ülkelere özel sermayesini o ülkede yerli işletmeler ile kendisine alternatifler oluşturur. Samsung, Abd sayesinde kurulmuş bir firmadır. Bugün Apple vs Samsung'da acaba Abd mi kazanacak Güney Kore'mi derken Abd sermayesi her türlü kazanıyor. Toyota'yı bugün ki gelişmiş haline getiren Abd'dir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bilgisayar Bağımlısı -- 24 Eylül 2017; 16:12:5 >




  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.