Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Kültür ve Bilim
  • Kültür, Güncel ve Tarih
  • Felsefe
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

I'm the only one that exists.

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
29
Cevap
2
Favori
679
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
0 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Öncelikle başlığı İngilizce yazmamın sebebi sevdiğim bir dizinin sevdiğim bir sözünün bu olması. Okuması maksimum 300 saniyenizi alır.
    I'm the only one that exists.

    Şimdilerde hiç kimsenin cevaplayamadığı bir sorunun peşindeyim. Ben neden varım? Neden yaşıyorum?

    Bu sorunun peşinden giderken aklımda sürekli dünyadaki tek gerçek insanın ben olma fikri vardı fakat onu tam olarak yorumlayamıyordum. Bu yüzden bu fikrimi destekleyecek kanıtlar aradım ve çok büyük bir sonuca ulaştım. Bazı insanlar bana karşı dolaylı olarak işbirliği içinde. Bazı insanlar var sürekli bana karşılar, benim yeni şeyler öğrenmemi istemiyorlar, bir şeyler başarmamı istemiyorlar, zamanı geldiğinde istediklerini yaptırmak istiyorlar ve de yaptırıyorlar da! Ve farkettim ki onlar üstün bir zekaya sahipler. Beni kontrol etmek için ne yapmaları gerektiğini tam anlamıyla biliyorlar. Tüm bunlara rağmen onlara karşı bir irademin, gücümün olduğunu biliyorum.
    Peki kontrol altında tutulmaya çalışılan, irade ve kudrete sahip olan varlık nedir? -Esir
    Ben onların esiriyim. Beni sömürmeye çalışan bir şey olabilirler. Sanki benim hayat enerjimin -hayat enerjisi var mı bilinmez fakat öyle tabir edelim- peşindeler.

    Bazı varlık veya insanların işbirliği içinde olmasını iki farklı biçimde açıkladım:
    Birinci ihtimal bu dünyada yalnızca benim gerçek insan olma ihtimalim.
    İkinci ihtimal ise bildiğimiz Matrix teorisi olmakta, yani bir dünya içinde birden fazla gerçek insan olabilir ve arada hayali insanlar biz gerçek insanları kontrol etmek istiyor olabilir.
    Bu ikisinin ortak noktası ise gerçek olmayan insanların varlığı.

    Birinci ihtimali ele alacak olursam şöyle düşünüyorum: belki ben gerçekte insan bile değilim. Benim dünya dışında bir zihnim var ve bu zihin bir simülasyon içinde. Asıl soru bu simülasyon benim zihnimde dış ortamdan bağımsız olarak mı gerçekleşiyor yoksa bir VR cihazına bağlanıp yapay rüyalar mı gördürülüyorum? Birinci ihtimalin ilk ihtimalinde eğer zihnim şuan kendi kendine bir rüya içindeyse sorun yok. Sadece bir kabusun içindeyim ve elbet bir gün uyanacağım. Fakat birinci ihtimalin ikinci ihtimalinde birisinin bana zorla yapay bir gerçekliği kabul ettirme çabası var. Bu çok korkunç değil mi?
    Bunu neden yapmak istesinler? Belki benim hayat enerjim gibi bir şeyimden beslenmeye çalışıyorlar, tıpkı bir parazit gibi beni sömürüyorlar.

    Bu ikinci ihtimalde de ilk ihtimal gibi biz gerçekten masum bir şekilde birbirimze bağlı olarak rüya görüyor olabiliriz. Fakat rüyaların garip bir özelliği vardır. O da yaratıcılık sınırı. Bir insan kendi rüyasını kontrol edebiliyor ise istediği şeyi teoride yaratabilir. Peki ya bir çok insan aynı rüyayı görürse yaratıcılık sınırımız ne olur? Biz bir şey yaratmaya çalıştığımız sırada bize ne engel olabilir? Bence bize engel olan şey dünyada bulunan diğer insanlar. Bir şeyler yaratabilmek için ortak olarak düşünmeliyiz çünkü bir kişinin düşüncesi çoğunluğa karşı aykırı ise o düşünce yaratıcılık sınırını geçemez. Mesela ben havada uçmayı hayal ediyorum ama yapamıyorum çünkü dünyadaki kalan gerçek insanların çoğunluğu bunun gerçekleşemeyeceği fikrinde. İşte bu şekilde insanların ortak düşünceleri bazı kurallar çerçevesinde hayatımızı şekillendiriyor. Öyle ki ortak düşünceye aykırı olanlar çoğunluk tarafından durdurulmaya çalışılıyor olabilir. Durdurma işlemi işini gerçek insanlar aslında yapmak bile istemiyor olabilirler. Çünkü bu rüya kimsenin kontrolünde değil, herkesin kontrolünde. Ayrıca bu teori çevremde bulunan gerçek olmayan insanları da destekler nitelikte. Ortak düşüncenin çerçevesinde bazı "sanal" programsı insanlar yaratılabilir. Hatta tanrılar bile yaratılabilir. İnanıyorum ki hepimiz Odin'e inansak gerçekten de dünyaya gelip kendini gösterebilir.

    Bir de ikinci ihtimalin farklı bir güç tarafından kontrol ediliyor olması durumu var. Bu durumu da aynen birinci ihtimalin sonucuna çıkıyor.


    Biliyorum çok uzun gibi oldu ama daha uzununu da yazmıştım. Sağlıcakla kalın. E.M.

    Bu arada hayatım alt üst eden her ne türlü booksanız bunu okuyorsunuzdur. Şunu bilin ki ben sizden daha yürekliyim, daha cesurum, daha güçlüyüm, bana ihtiyacınız olmasa burada tutmazsınız. O yüzden sıkıysa var gücünüzle saldırın. İçimdeki hiç bir ışığı söndüremezsiniz. Bana yaşattığınız tüm o booklar yüzünden şunu diyorum, sizin yaratıcınız(ı) -si...- . -No bad words. Book: Kitap, "si..."=kişiye özel şifre.







    • En Beğenilen Yanıtlar

    Tüm Yanıtları Genişlet
  • Ben de ingilizce yazayım, TL; DR
  • şifre'den sonrasini okumadim.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • Felsefe bölümünde trollerin yaşadığını bilmiyordum.

    Bu yorumlarınız sebebi ile gerçek olmadığınızı anladım.

    Gerçek insan çoğunluğa aykırı davranandır. Siz ne yazıkki benim bir hayal ürünümsünüz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Rüya, uyanmak, Vr cihazı hepsi bu evrene ait kavramlar biliyorsun değil mi? Yani bu evrenin dışındaki hiçbir şey hakkında yorum yapamadığın/hayal edemediğin gibi iki olasılık vardır o da şudur şudur diyemezsin.

    Ayrıca bu düşüncelerinden ''herkes bir şeye inansaydı o gerçek olurdu'' ya nereden vardın? Materyal dünyayla zihnimizi neden karıştırıyorsun?
  • Ben de gerçek insanım.



    Şaka şaka hayat enerjini emmek isteyen bir hayaletim.

    Bunu farkettiysen seni bulup fişini sökeceğiz.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tüm kâinata karşı kendini düşünmek, iyi hoş bişey. Tüm insanlardan ve ortamlardan uzak olarak kendini kâinat içerisinde hayal etmek, varlığını düşünmek, hepimizin sık sık yapması gereken bişey. Çünkü bazen kendimizi dünya işlerine o kadar kaptırıyoruz ki, benliğimizi yitiriyoruz, amacımızı şaşırıyoruz.



    Kendi benliğini evrenle bütünleştirmek, kendini arayıp bulmak, zavallı dünyalık işleri bir kenara bırakıp, inzivaya çekilip, benliğini sorgulamak, rutin dünya hayatından kısa süreliğine de olsa uzaklaşıp benliğini sorgulayabilmek çok güzel. Ama biz hep kafamızı kuma görmüyoruz, dizi izliyoruz, boş işlerle vakit geçirip, benliğimizi köreltiyoruz.



    Fakat benim anlamadığım konu, neden diğer insanların benlikleri altında eziliyosunuz? Yahu sana ne elalemden. Adam gitmiş kahvehanede okey oynuyo, televizyonda dizi izliyo. İnsanların çoğu boş. Potansiyellerini çoktan öldürmüşler. Sen evreni ve benliğini anlama yolunda isen , sana ne el alemden.



    Ben kendi adıma , benliğimi ararken, evreni düşünürken, diğer insanları da kucaklıyorum, onlar da insan evladı diyorum. Uyandırabildiğimi uyandırmaya çalışıyorum. Kitap okuyun, bilgisayarla uğraşın diye uyarıyorum. Diğer insanlar beni nasıl yolumdan alıkoyabilir? Çünkü onlar da biliyorlar, benim yolum doğru yol. Hak veriyorlar ama uyanamıyorlar.



    Bu dünyaya bir kere gelir insan. Boşa harcamaktan daha kötüsü ne olabilir? Sorgulamamak kadar kötü bişey olabilir mi? Yolunu Allah yolu olarak kurmuş bir insanı bu dünyada kim yolundan alıkoyabilir? Ama siz ateistler , bu dünyayı kendinize zindan ediyorsunuz. Ben ateizme küfür etmeye bile tenezzül etmem. Ondan sonra insanlar beni boğuyo diye ağlıyosunuz. Siz önce kendinizi boğuyosunuz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Descartes'in "evil demon"una ve onun çağdaşı "brain in a vat" argümanına varmışsınız.

    Hence, you're not the only one who thought about these ideas before
  • Materyal dünya ile zihnimizi karıştırmıyorum.
    Ben insanların ortak düşüncelerinin çevremizi şekillendirdiği sonucuna varmıştım. Ortak bir rüyada isek ortak olarak düşündüklerimiz rüyanın kurallarını koyar.
    Herkes ortak bir düşünceye sahip olursa bu Materyal dünyayı etkiler.

    Yani Zihin materyal dünyayı şekillendirir.
  • Hocam size çoğu konuda katılmıyorum. öncelikle şuan bir makineye bağlı olup hayalinde yaşıyor olma teorin gerçekten uç bir örnek. eğer öyle bile olsa şuan ki sen makinede ki sen değilsin zaten yani her türlü sen şuan hayal yada gerçek yaşanan durumun içindeki kişisin bunun dışında var olamıyacaksın.

    Bir diğer konu supernatural mi izledin? Orada da senin dediğinin aynısı var internetten yaratık yapıp yayıyorlar insanlar inandıkça o yaratıklar güçleniyor bu dediğiniz doğru olsa bir zamanlar tüm insanlık dünyanın düz olduğunu düşündüğünde dünyanın düz olması gerekirdi ama olmadı. Dünyanın çoğu ejderha kavramını biliyor asyada inanılıyor bile ama ejderhalar gerçek olmuyor.
  • Death Note kullanıcısına yanıt
    Bir makinenin içinde bana seçim şansı sunuluyor ise var olurum. Fakat bana makinede film izletirlerse o filmdeki karakteri kendim olarak benimsemem oldukça zor. Demek ki ben var olmaktayım.

    Supernatural izlemiyorum, çok çocuksu gözüktü. Bir de başlamak için çok uzun buldum.

    Dünyanın düz olması veya ejderhalar gibi konuların gerçek olmaması ortak düşüncü fikrimi çürüttü.
    O zaman şundan emin olabiliriz ki etrafımızdaki madde ve kurallar bir dış güç tarafından yaratılmış olabilir. Yani hala matrix'in içinde olabiliriz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: CoolSnow

    Bir makinenin içinde bana seçim şansı sunuluyor ise var olurum. Fakat bana makinede film izletirlerse o filmdeki karakteri kendim olarak benimsemem oldukça zor. Demek ki ben var olmaktayım.

    Supernatural izlemiyorum, çok çocuksu gözüktü. Bir de başlamak için çok uzun buldum.

    Dünyanın düz olması veya ejderhalar gibi konuların gerçek olmaması ortak düşüncü fikrimi çürüttü.
    O zaman şundan emin olabiliriz ki etrafımızdaki madde ve kurallar bir dış güç tarafından yaratılmış olabilir. Yani hala matrix'in içinde olabiliriz.


    o zaman sen filmi izleyen değil filmdeki karaktersin filmi izleyen sen sen değil zaten.

    trafımızdaki madde ve kuralları yaratacak kadar güçlü bir dış güç varsa yani tüm evreni hazırlamış 14 milyar yıldır işlerini görüyor , 14 milyar yıl sonra sen çıkıp kuralları değiştiremezsin. bu tarz düşüncelerle çok ilerleyemezsin hocam. ya şuan sen deliysen sen şuan sokakta bir taş parçası aldın bakıyorsun ve forumda bu yorumu okuduğunu sanıyorsun. bunu da kanıtlayamazsın çünkü kanıtlanacak bir şey değil. ama dediğiniz dış güç olayına karma bakıyor




  • Death Note kullanıcısına yanıt
    Evet, karma olayı güzel. Bir ara kendimi sipirtüalist kitaplar okurken bulduğumda gerçekten karmaya inanmıştım. Şimdi o günleri hatırlarken gülüyorum. Ommmmm Evrene mesajlarımı iletiyorummmmm.-------------- Şuan bunları gerçekten yaptığıma inanmak istemiyorum.

    Doğru söylüyorsun, kanıtlayamam. Zaten içinde bulunduğumuz dünyanın ne olduğunu kim açıklayabilmiş ki?

    Fakat yine de bir şeyi kanıtlayabilirim. Çevremdeki gerçek olmayan insanlar. Bir çeşit hayal ürünü olanlar. Beni kontrol altında tutmaya çalışanlar.
    Yaptıkları her hareketle beni kontrol altına almaya çalışanlar. Zeki ve kurnaz varlıklar.
    Beni esir tutuyorlar çünkü bana ihtiyaçları var.
    Şimdi, ben intihar etmeye kalksam bana izin vermeyecekler. Çünkü bana ihtiyaçları var. Ki gördüm, kendime zarar vermemi istemiyorlar. Onlar için değerliyim.
    Eğer siz de gerçek bir insansanız bunu kendinize kanıtlayabilirsiniz.
    Hiç fark etmediniz mi, sanki tüm evren size karşı oynuyor. Sanki birileri yaptığınız her hareketi bilip ona göre oynuyor.
    Bunları hiç hissetmediniz mi?
    Kendinize zarar vermeye kalktığınız zamanlarda niye hep size engel oldular?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: CoolSnow

    Evet, karma olayı güzel. Bir ara kendimi sipirtüalist kitaplar okurken bulduğumda gerçekten karmaya inanmıştım. Şimdi o günleri hatırlarken gülüyorum. Ommmmm Evrene mesajlarımı iletiyorummmmm.-------------- Şuan bunları gerçekten yaptığıma inanmak istemiyorum.

    Doğru söylüyorsun, kanıtlayamam. Zaten içinde bulunduğumuz dünyanın ne olduğunu kim açıklayabilmiş ki?

    Fakat yine de bir şeyi kanıtlayabilirim. Çevremdeki gerçek olmayan insanlar. Bir çeşit hayal ürünü olanlar. Beni kontrol altında tutmaya çalışanlar.
    Yaptıkları her hareketle beni kontrol altına almaya çalışanlar. Zeki ve kurnaz varlıklar.
    Beni esir tutuyorlar çünkü bana ihtiyaçları var.
    Şimdi, ben intihar etmeye kalksam bana izin vermeyecekler. Çünkü bana ihtiyaçları var. Ki gördüm, kendime zarar vermemi istemiyorlar. Onlar için değerliyim.
    Eğer siz de gerçek bir insansanız bunu kendinize kanıtlayabilirsiniz.
    Hiç fark etmediniz mi, sanki tüm evren size karşı oynuyor. Sanki birileri yaptığınız her hareketi bilip ona göre oynuyor.
    Bunları hiç hissetmediniz mi?
    Kendinize zarar vermeye kalktığınız zamanlarda niye hep size engel oldular?

    sadece etrafındaki insanlar yardımsevermiş. dünya üzerinde şuan birisine tecavüz ediliyor birisi bıçaklanıyor birisi kaçırılıyor birisi kendini kesiyor birisi asıyor yani bu olayların sana olmaması olmuyor anlamına gelmiyor.

    sen bir sokakta sağa sola dönme konusunda kararsı kalınca birisini seçiyorsun sonra başına güzel bir olay geliyor iyi ki oldu diyorsun buna anlam yüklüyorsun ama belki diğerinden yürüsen daha güzel bir şey olacaktı onu bilemiyorsun. o yüzden seçimlerimiz bizi biz yapıyor. eğer gerçekten etrafında öyle insanlar olduğunu düşünüyorsan ve yeterince cesaretin varsa topla çantanı bir yere kampa git tek başına vakit geçir.




  • Esasında bu dediklerin varlık felsefesine giriyor herkes düşünmüştür metriks dediğin filim bile bu felsefeden de beslendi. Düşüncelerini okumak güzel peki bende sadece kendimin gerçek insan olduğumu var sayıyorum ya sen hayalsen? Senin gerçek olduğunu nasıl kanıtlayabilirsin bana?

    Ayrıca birde olasılıksız kitabını okumanı öneririm bu konulara değinmiş toplumsal bilinç. Bu konu hakkında senle saatlerce konuşabilirim çok az şey yazdım. O kitaptaki konularıda konuşmak isterim. Birde şu dediğin uçma konusu başka gerçek insanların buna engel olması , o zaman diğer gerçek insanların yada toplumsal bilinçte kabul görürse olabilir mi de diyebiliriz olasılıksız kitabındaki anlatımla. Birde mesela bu konuda dinimizde dua vardır mesela toplu olarak herkes aynı şeyi isteyince gerçekleşme kabul olma ihtimali fazla oluyor.
  • Death Note kullanıcısına yanıt
    Hayır onun dediğini tam anlayamamışsın insanların çoğu dünyanın düz olduğuna inandığı zaman düzdü , insanlar dünyanın yuvarlak olduğuna inanmaya başlayınca yuvarlak oldu demek istiyor, ejderhalara tüm insanlar inanmıyor diğer insanlarında inanmaması bir engel gibi bir düşünce ileri sürüyor. Yada gerçek olan tüm insanların inanması lazım diyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sybercomp

    Hayır onun dediğini tam anlayamamışsın insanların çoğu dünyanın düz olduğuna inandığı zaman düzdü , insanlar dünyanın yuvarlak olduğuna inanmaya başlayınca yuvarlak oldu demek istiyor, ejderhalara tüm insanlar inanmıyor diğer insanlarında inanmaması bir engel gibi bir düşünce ileri sürüyor. Yada gerçek olan tüm insanların inanması lazım diyor.

    abooov hocam olaylara böyle mi bakılır ? insanlar dünyanın yuvarlak olduğunu düşündüğü için yuvarlak olmadı ki bilimsel araştırmalar sonucunda yuvarlak olabileceğini düşündüler araştırdılar ölçtüler ve yuvarlak olduğunu öğrendiler.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Death Note


    quote:

    Orijinalden alıntı: sybercomp

    Hayır onun dediğini tam anlayamamışsın insanların çoğu dünyanın düz olduğuna inandığı zaman düzdü , insanlar dünyanın yuvarlak olduğuna inanmaya başlayınca yuvarlak oldu demek istiyor, ejderhalara tüm insanlar inanmıyor diğer insanlarında inanmaması bir engel gibi bir düşünce ileri sürüyor. Yada gerçek olan tüm insanların inanması lazım diyor.

    abooov hocam olaylara böyle mi bakılır ? insanlar dünyanın yuvarlak olduğunu düşündüğü için yuvarlak olmadı ki bilimsel araştırmalar sonucunda yuvarlak olabileceğini düşündüler araştırdılar ölçtüler ve yuvarlak olduğunu öğrendiler.

    Sana iyi geceler hala anlamadıysan anlatmakla uğraşmayacağım , sana bir örnek verdim anlaman için ama anlamadın burada yaptığımız şey bilim değil eğer adlandıracaksan felsefi yorumlar diyebilirsin. Azıcık felsefe bilseydin şuan kurduğun bu cümlenin saçmalığını anlardın.




  • sybercomp S kullanıcısına yanıt
    Olasılıksız Okunacaklar listemde vardı. Şimdi iyice merak ettim.

    "Düşüncelerini okumak güzel peki bende sadece kendimin gerçek insan olduğumu var sayıyorum ya sen hayalsen? Senin gerçek olduğunu nasıl kanıtlayabilirsin bana?" Diye sormuşsun, çok haklısın. Bu soruyu zamanında kendi kendime sorup cevaplamıştım. Hatta okulda bu konu ile ilgili bir konuşma yapmıştım.

    Ben bunu iç dünyamız ve etrafımız ile ilişkilendirdim.

    Rüyalarımız şekillendiren şey iç dünyamızdır. İçindeki her şey düşüncelerimizin ürünüdür.
    Eğer bu dünyada bazı insanlar gerçek insanların hayal ürünü ise, bu hayal ürünü insanlar gerçek insanların düşüncesidir.
    Gerçek insan yeni düşünceleri ortaya atabilir fakat hayali insan zaten düşün kendisidir, düşünemez.
    Hayali insan bizim içimizdeki aşırıvurumları yansıtır. Yapmak isteyip de sınırlarımız yüzünden yapamadıklarımızı.
    Gerçek insan üretken iken hayali insan üretemez. Hayali insan sorgulayamaz, sadece öyle gözükür.
    Hayali insan tahmin edilebilirdir, çünkü o ortak zihnin ürünüdür. Sende ortak zihinde isen ortak zihnin içindeki her şeye erişebilirsin.
    Gerçek insanlar beklenmeyeni gerçekleştirir.


    Ben senin hayalin isem, beni öngörebilirsin.
    Yinede bunların hiçbiri 100% kesinliği sağlamaz. Bir rüyada her şey mümkündür. Fakat o rüya eldeki veriler ile türetilir, Fazlası olamaz.
    Fazlası ancak dış dünyadan gelir.
    Eğer dünya değişiyor ise, gerçek insanlara dışarıdan bilgi geliyor demektir. Aksi halde aynı döngüyü sürekli yaşar dururuz. Döngüde olsak gerçek insanlar bu durumun farkına varabilir, çünkü burada türetilen veriler dış belleğimizde de depolanmalıdır, Aynı veriyle iki kez karşılaşırsak bunun bir döngü olduğunu anlarız.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: CoolSnow

    Olasılıksız Okunacaklar listemde vardı. Şimdi iyice merak ettim.

    "Düşüncelerini okumak güzel peki bende sadece kendimin gerçek insan olduğumu var sayıyorum ya sen hayalsen? Senin gerçek olduğunu nasıl kanıtlayabilirsin bana?" Diye sormuşsun, çok haklısın. Bu soruyu zamanında kendi kendime sorup cevaplamıştım. Hatta okulda bu konu ile ilgili bir konuşma yapmıştım.

    Ben bunu iç dünyamız ve etrafımız ile ilişkilendirdim.

    Rüyalarımız şekillendiren şey iç dünyamızdır. İçindeki her şey düşüncelerimizin ürünüdür.
    Eğer bu dünyada bazı insanlar gerçek insanların hayal ürünü ise, bu hayal ürünü insanlar gerçek insanların düşüncesidir.
    Gerçek insan yeni düşünceleri ortaya atabilir fakat hayali insan zaten düşün kendisidir, düşünemez.
    Hayali insan bizim içimizdeki aşırıvurumları yansıtır. Yapmak isteyip de sınırlarımız yüzünden yapamadıklarımızı.
    Gerçek insan üretken iken hayali insan üretemez. Hayali insan sorgulayamaz, sadece öyle gözükür.
    Hayali insan tahmin edilebilirdir, çünkü o ortak zihnin ürünüdür. Sende ortak zihinde isen ortak zihnin içindeki her şeye erişebilirsin.
    Gerçek insanlar beklenmeyeni gerçekleştirir.


    Ben senin hayalin isem, beni öngörebilirsin.
    Yinede bunların hiçbiri 100% kesinliği sağlamaz. Bir rüyada her şey mümkündür. Fakat o rüya eldeki veriler ile türetilir, Fazlası olamaz.
    Fazlası ancak dış dünyadan gelir.
    Eğer dünya değişiyor ise, gerçek insanlara dışarıdan bilgi geliyor demektir. Aksi halde aynı döngüyü sürekli yaşar dururuz. Döngüde olsak gerçek insanlar bu durumun farkına varabilir, çünkü burada türetilen veriler dış belleğimizde de depolanmalıdır, Aynı veriyle iki kez karşılaşırsak bunun bir döngü olduğunu anlarız.

    Dediğin gibi hayali insanlar konusunda tam bir kesinlik sağlayamayız öngörülebilirlik olabilir belki ama şu ortak bilinç konusunda olasılıksız kitabında da dediğin gibi karakter oraya erişiyordu ve bütün ihtimalleri görüyordu. Bunun bilimsel temelde ortak bilinçte bütün insanlar arasında bir bağ var sonucu çıkıyor bu bağı quantum düzeyde her yeri saran bir ağ gibi bu bahsettiklerimi anlaman için biraz fizik bilmen lazım yani bu uzay-zamanda her yeri saran bir ağ gibi. Birde fizikte bağlı parçacıklar vardır bir parçacığı değiştirdin mi aralarında ne kadar mesafe olursa olsun aynı anda diğeride değişir. Hani türk filimlerinde vardırya bizans askerleri çocuğuna işkence yapınca annesi başka şehirde canı yanar, yada birisini anarsın seni arar o anda. Bunlarda belki sana fikirler verebilir bazı konularda.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sybercomp -- 27 Mayıs 2017; 9:0:41 >




    • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız