Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Kültür ve Bilim
  • Kültür, Güncel ve Tarih
  • Güncel
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

Geziparkı Gösterileri (26. sayfa)

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1.453
Cevap
4
Favori
32.578
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
0 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: önceki 2425262728
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • başbakan zor durumda 1 günde 3 konuşma yapıyor.hepsi birbirinden ayrıştırıcı bolucu.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherPlanet

    quote:

    Orijinalden alıntı: shadow006

    quote:

    Orijinalden alıntı: PaiMei
    Başbakan'ın defterini dürdüler, yazın buraya. Ciddi ciddi bitirdiler, kendisi de seve seve destek oldu.
    Kendi akıl fikrinden çok danışmanlarına güvenen adam, onların gazı ile ağzından "pisledi" resmen. Şu saatten sonra başbakan'a bez getirin, abbas yolcu...

    Konuştukça batıyor inşallah bu gece bitmeden 3-5 yerede daha konuşur. Hayır daha geçen seneler Ecevit saat başı konuşuyor bu nasıl devlet adamlığı diye laf ediyorlardı eee şimdi sizin yaptığınız ne?. Hadi konuşuyon bari toplumu germek için uğraşma.

    Az önce CHP ye oy verenlere PİSLİK dediğinde yok artık dedim. Başbakan ne yapmaya çalışıyor aklım almıyor.

    Ayrıca kim la bu faiz lobisi.

    Adam hala camide içki içildi diyor.Başörtülü insanlara saldırdılar diyor.Bu halde bile adam dini kullanıyor.Bir başbakanın görevi halkının çıkarlarını gözetmek,fikirlerini dinlemektir,güvenliğini sağlamaktır.Bu gidişle eyleme gayet demokratik olarak giden bir adam bile taşı eline alır.

    Ankara merkezde tanıdık kapalı öğrenciler var ve olayların ilk günlerinde kapalılara saldırdıklarını ve evden dışarı çıkamadıklarını bizim çocuğa söylemişler.

    Umarım durum değişmiştir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ar_tryk
    quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherPlanet
    Adam hala camide içki içildi diyor.Başörtülü insanlara saldırdılar diyor.Bu halde bile adam dini kullanıyor.Bir başbakanın görevi halkının çıkarlarını gözetmek,fikirlerini dinlemektir,güvenliğini sağlamaktır.Bu gidişle eyleme gayet demokratik olarak giden bir adam bile taşı eline alır.

    Ankara merkezde tanıdık kapalı öğrenciler var ve olayların ilk günlerinde kapalılara saldırdıklarını ve evden dışarı çıkamadıklarını bizim çocuğa söylemişler.
    Umarım durum değişmiştir.

    Merkez derken?. Ben Ankaralıyım kuzenlerim Kızılayda pek çok arkadaşım o bölgede çalışıyor. Her zaman olduğu gibi Kızılayda açık kapalı her türden insan varmış. Cami yalanını el atından sürenlerin oyunlarına gelmeyin. Başbakanın fişeklemesine birde siz eklenmeyin.

    Milleti dini hassasiyetler üzerinde çatıştırmaya çalışmanın vebali büyük altından kalkamazsınız valla demedi demeyin.




    quote:

    Orijinalden alıntı: antonidas
    işler iyiye gitmiyor.
    İnsanları kutuplaştırıyorlar.
    Demokraside bırakın %50'yi %1 bile bir şey diyorsa durum dinlemek lazım, kulak vermek lazım.
    Böyle nereye varmayı amaçlıyorlar bilemiyorum.

    %1 bile değil %64 Topçu Kışlasını istemiyor ama Tayyip illa yapıcağım diyor, birde ağzını her açtığında Demokrasi demiyor mu la havle.....


    Alın yandaş medyanın ağzından halkın görüşü.

    Türkiye genelinde kamuoyunun yüzde 64,1’i, İstanbul’da ise yüzde 75,5’i Taksim’de Topçu Kışlası’nın replikasının inşa edilmesi projesine olumsuz bakıyor.
    http://www.internethaber.com/halk-topcu-kislasi-icin-ne-diyor-544688h.htm



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi shadow006 -- 9 Haziran 2013; 22:36:02 >
  • Kesinlikle haklısınız,bir dilini tut yahu
    Yanlış yaptık demek bu kadar mı zor
  • Mitinge insanları getirmişler.
    Yaşlı bir teyze vardı, tipik Anadolu teyzesi.
    Kameraman ne düşünüyorsunuz dedi,
    Teyze Kılıçdarın arkasındayık dedi, spiker kaçtı :))
    Gülünür mü ağlanır mı bilemedim.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: neommy

    quote:

    Orijinalden alıntı: neverlate
    Bireysel haklar "birey olmaktan vazgecerek" aranmaz.


    Bence tam tersi, yeni kuşaklar 1 araya gelirken birey olmaktan vaz geçmiyorlar, eskilerde görülmeyen veya çok az görülen yeni ve değişik bir durum söz konusu bu eylemlerde!
    Kisacasi "karisik" bir durum soz konusu bu eylemlerde. Daha once de yazdim ama tekrarlayayim:

    1 hafta onceki (benim de sahsi olarak destekledigim) bireysel hak arayislari maalesf siddet ve siyasi soylem iceren orgutler ile karismis durumda. Gunlerdir "bireysel insiyatif ile" eylemlere katilan arkadaslar da bundan rahatsizlar. Fakat bu rahatsizligi tasiyan insan sayisinin her gecen gun azaldigini da soyluyorlar. Eylemlerin ilk gununden beri samimi yazilar yazan biri. Zamaniniz varsa okumanizi tavsiye ederim.https://www.facebook.com/jhnmilton/posts/180745872088943

    Ozetlemek gerekirse protestoyu baslatan "bireyler" yerini dusunmeyi birakmis, provokasyoncularin pesinden giden bir "sürü"ye birakmis durumda. Taksim'e, Kizilay'a giden her bireyin ne istedigini dusunmesi gerekiyor. Eger kendi iclerindeki siddet ve anti-demokratik soylemler iceren orgutlere ve sosyal medyada dezenformasyon yapan kaynaklara tepki gostermezler ise maalesef hakli olduklari halde haksiz duruma dusecekler. Daha da onemlisi "cagdas" bir toplumsal hareket, kontrol edilemez bir vandalizme donusup, pisman olunacak bir hal alabilir.

    Hukumet krizi yonetmek icin yanlis yolu secti. Meydanlardaki ve evde oturan insanlari birbirine karsi kesimler olarak gostermek halki kutuplastirmaktir. Basbakan bundan sonra daha yumusak mesajlar vermek zorunda. Bugun bunun sinyallerini verdi. Kisacasi bu halk hareketi, hukumeti yendi. Amacina coktan ulasmis durumda.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PaiMei

    Akıl tutulması yaşayanlar hep ters komplo teorileri ürettiler ya, ben komplo teorisi gibi görünen bir gerçekten daha bahsedeyim...

    Bu ülkede ABD tertipli gladyo'nun RTE, Abdullah Gül ve Feto tarafından taşere edildiğini söyleyen Doğu Perinçek içeri alındı ve yıllardır Silivri'de. Hani o kadar bağırmamıza rağmen hala hatırlayamadığımız ve İNSANLIK SUÇU işlenen, insanların suçunu bile bilmeden, elektronik ortamda yaratılan sözde delillerle yattığı Silivri...

    Hem de terörle savaşmış askerlerin, gazetecilerin ve malum Gladyo'yu ve emperyalist oyunları deşifre etmiş insanların yattığı Silivri... Geriye bunların yanında yaptığı muhalefet sivrisinek vızıltısı gibi kalan insanlar kaldı hani, şimdi bunları bir kenara yazalım. Çünkü bu hükümetin alenen "dış destekli" olarak ülkeyi bir doğrultuya sürüklediğinin göstergesi idi, hatırlarsanız.

    Silivri dedim diye yazımın geri kalanını burun kıvırarak okuyacak "biat kültürü" sahibi, etiketçi zihniyetler var biliyorum. Az sabredin, anlık da olsa beyin nöronlarınıza bir aydınlanma gelsin... Bırakın nöronlarınız özgür kalsın...

    Sürekli ABD'ye giden, her gittiğinde ülkesi kan gölüne dönen bir lider var ya; teyyip erdoğan. (esed deyince oluyor da teyyip deyince neden olmasın, aynı kategorideler artık)

    İşte bu lider son gittiğinde Obama sırtını sıvazlasa da perde arkasında pek bir sıvazladı! onu. Çünkü kendi ekonomisi sıcak savaşı kaldıramayacak durumda olan ve zaten dünya kamuoyunda akıl ve vicdan sahiplerince "katil" devlet olarak anılan bu ülke "taşeron" bulmak zorunda idi ve teyyip'in içinden ise bu uğurda usain bolt gibi koşmak geliyordu ama şuan meydanlardaki çoğu şeyin farkında olan türk halkı dizginliyordu onu... Teyyip istediklerini yapamıyor bu ülkede hala, ve sanıyorum ki ABD hani bir zamanlar teyyib'in (onlar samimi idi en azından) fikir babalarının "kanlı mı olacak kansız mı olacak" dedikleri karşıt devrimi gerçekleştirmek için elini çabuk tutmaya başladı.

    İşte teyyip; "4+4+4" ile, "yavuz sultan selim" ile, "suriye politikası" ile, "kürt açılımı" ile, "başkanlık sistemi" ile, "alkol yasağı" ile Mustafa Kemal Atatürk'ün bizzat yıktığı irtica sembolü "topçu kışlası" nı tekrar yapmakta diretmek ile karşıt devrimi yapmaya çalıştığının alenen sinyallerini verdi son zamanlar gören gözler için. ABD'de de eminiz ki Suriye ile ilgili tonla azar işitmiştir ki "beyzbol sopası" ona gösterildi, bana değil. Yani artık teyyip geri dönüşü olmayan bir yola girdi.

    Ya "dediğim dedik" kültürünü devam ettirip halkı sindirmeye devam ederek karşıt devrimini gerçekleştirecek, ya da karşıt devriminin karşısındaki "gerçek cumhuriyet devrimi" altında ezilecek. Kanıt mı istiyorsunuz?

    En az 20-25 milyon kişinin destek verdiği, milyonların sokaklara çıkarak biber gazı gibi insanlık dışı kimyasal bir silahın altında neşeyle durduğu bir eylemi dikkate alıp geri adım atmak yerine, yani demokrasi gereği halkın ciddi bir kesiminin taleplerini yerine getirmek yerine; tabakaneye bir şeyler yetiştirir gibi çıkıp "ne derlerse desinler topçu kışlasını yapacağız" demek, "halka rağmen benim yapacak çok işim var" demektir. İşin özü ve özeti budur.

    Başbakan, neredeyse bir "iç savaş" tehlikesine rağmen halkın çok büyük destek verdiği son derece masumane istekleri karşılamak bir yana iç savaşı göze alarak hakaret ile karşılık veriyorsa; o admın bir gizli ajandası var demektir. Bu ajandanın eline kimler tarafından tutuşturulduğunu ise siyasi yasağı kalktıktan sonra ABD'ye yazdığı mektubun altına "samimiyetle sizin olan RTE" yazmasından biliyoruz.


    Lütfen tekrar okuyun. Bundan sonra olacaklar çok tehlikeli çünkü, görmek gerçekten zor değil. Bu başbakanın geri adım "atamayacağını" görmek zor değil

    Çünkü düşünüyorum da CONİ olsa idim ve bu ülkede "karşıt devrim" planlasa idim, "geri adım" atmak telafisi olmayacak bir yara açardı. Tek çareleri kaldı, dini duyguları en yoğun fakat en kandırılabilir kitleyi "ölümüne" gaza getirmek.

    Ve başbakanın geri adım "atmayacağında" maalesef nerelere gideceğimizi görmek de zor değil... Başbakan çok tehlikeli konuşuyor, ateşle oynuyor.

    Bütün hükümet yanlısı arkadaşlara sesleniyorum. Aklı selim hareket edin, mümkünse çevrenizi de buna davet edin. Hükümetler gider "halk" kalır, her şey bizim için arkadaşlar. Endişeliyim gidişattan...
  • Sosyal medyada dönen bir yazıyı aynen iletiyorum...

    "TÜRKİYE İÇİN KORKUNÇ SENARYO...
    "Neden başbakan böyle yapıyor? Çünkü rejimi değiştirmek istiyor. Neden rejimi bu şekilde değiştirmek istiyor? Çünkü geçen hafta Anayasa Profesörü saygıdeğer ağabeyim Erdoğan Teziç'in de dediği gibi Anayasa'nın belli maddelerine elleyemiyor. Söz konusu maddelere elleyemediği ve rejimi değiştiremediği için de, olayı başka noktaya çekmek istiyor.
    Bu durum tam da onun istediği gibi ilerliyor, olayları şiddetlendirmeye çalışıyor. Çünkü eğer anarşi ortamı artarsa, askeri sokağa salabilecek. Çünkü eğer askeri sokağa salabilirse, ki onun da içini boşaltıp kendi yandaşları ile doldurdu, o zaman Meclis'i bertaraf edip, Kurucu Meclis'e yönelebilecek. Çünkü Kurucu Meclis'e yönelir ise, Anayasa'yı sıfırdan baştan yazabilecek. Peki biz bu senaryoyu daha önce gördük mü?
    Evet gördük, bundan 40 yıl önce İran'da, son yıllarda Tunus'ta, Mısır'da.... Sokaklara sol görüşlü kişileri sürüp, sonrasında İslami rejimler kurulmadı mı...? Kuruldu....
    Peki ne yapacağız ?
    Biz direnişe, biz sokaklara, biz barikatlara devam edeceğiz.. Esas iş CHP'ye, MHP'ye ve diğer partilere düşüyor.. Onların barikatta ne işi var? Onlar barikatta olmasa da biz yine yaparız eylemlerimizi HALK olarak.. CHP'ye MHP'ye düşen, rejimi korumaktır, bizim gidemediğimiz yerlere gidip durumu anlatmaktır. Medya hiçbir şeyden bahsetmiyor, onlar her yeri gezip, Türkiye'nin dört bir yanını gezip durumu anlatmalılar.
    Bu planı anlatmalılar, planı nasıl durduracaklarını anlatmalılar..!!!"
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PaiMei

    Sosyal medyada dönen bir yazıyı aynen iletiyorum...

    "TÜRKİYE İÇİN KORKUNÇ SENARYO...
    "Neden başbakan böyle yapıyor? Çünkü rejimi değiştirmek istiyor. Neden rejimi bu şekilde değiştirmek istiyor? Çünkü geçen hafta Anayasa Profesörü saygıdeğer ağabeyim Erdoğan Teziç'in de dediği gibi Anayasa'nın belli maddelerine elleyemiyor. Söz konusu maddelere elleyemediği ve rejimi değiştiremediği için de, olayı başka noktaya çekmek istiyor.
    Bu durum tam da onun istediği gibi ilerliyor, olayları şiddetlendirmeye çalışıyor. Çünkü eğer anarşi ortamı artarsa, askeri sokağa salabilecek. Çünkü eğer askeri sokağa salabilirse, ki onun da içini boşaltıp kendi yandaşları ile doldurdu, o zaman Meclis'i bertaraf edip, Kurucu Meclis'e yönelebilecek. Çünkü Kurucu Meclis'e yönelir ise, Anayasa'yı sıfırdan baştan yazabilecek. Peki biz bu senaryoyu daha önce gördük mü?
    Evet gördük, bundan 40 yıl önce İran'da, son yıllarda Tunus'ta, Mısır'da.... Sokaklara sol görüşlü kişileri sürüp, sonrasında İslami rejimler kurulmadı mı...? Kuruldu....
    Peki ne yapacağız ?
    Biz direnişe, biz sokaklara, biz barikatlara devam edeceğiz.. Esas iş CHP'ye, MHP'ye ve diğer partilere düşüyor.. Onların barikatta ne işi var? Onlar barikatta olmasa da biz yine yaparız eylemlerimizi HALK olarak.. CHP'ye MHP'ye düşen, rejimi korumaktır, bizim gidemediğimiz yerlere gidip durumu anlatmaktır. Medya hiçbir şeyden bahsetmiyor, onlar her yeri gezip, Türkiye'nin dört bir yanını gezip durumu anlatmalılar.
    Bu planı anlatmalılar, planı nasıl durduracaklarını anlatmalılar..!!!"


    İyi de barikatı kaldırsın iddia ettiği plan çöksün. Demokraside istekler olur ama barikat sürekli olmaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ar_tryk -- 9 Haziran 2013; 23:09:02 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ar_tryk

    İyi de barikatı kaldırsın iddia ettiği plan çöksün. Demokraside istekler olur ama barikat sürekli olmaz.



    Esasında istendiğinde plan tıkır tıkır işler...

    Halkın motivasyonunu düşürmeye yönelik "karşı hamle" de olabilir farklı bir kaç versiyonunu okudum ve aklıma geldi de... Ama "istendiğinde" tıkır tıkır işler, askerin ne durumda olduğunu tam olarak bilemesem de İlker Bağbuğ'un terörist! olarak içeride olması bir gösterge olsa gerek.

    Nereye gittiğimiz belli değil, sonumuz hayrolsun...
  • Buraya bir video koymuştum Taksim'de asılı bulunan PKK bayraklarını gösteren. Silinmiş ve üstüne birde uyarı verilmiş. Sebep provokatif mesaj. Bu bölümdeki adminlerin hepsi mi bu olayları destekliyor? Hadi destekliyor da bu gibi karşıt mesajlara tahammül edemiyor mu? Biz yanlış birşey mi yazmışız?

    Taksim'de halk yoktur. Varsa da kandırılmış, hala anlayamamış kişilerdir. Taksim'in bir tarafı PKKlı, bir tarafı Ermeni, bir tarafı da komünisttir. Orada çadır kuranlar bunlara niye tepki göstermiyorlar?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cryzpolo26

    Buraya bir video koymuştum Taksim'de asılı bulunan PKK bayraklarını gösteren. Silinmiş ve üstüne birde uyarı verilmiş. Sebep provokatif mesaj. Bu bölümdeki adminlerin hepsi mi bu olayları destekliyor? Hadi destekliyor da bu gibi karşıt mesajlara tahammül edemiyor mu? Biz yanlış birşey mi yazmışız?

    Taksim'de halk yoktur. Varsa da kandırılmış, hala anlayamamış kişilerdir. Taksim'in bir tarafı PKKlı, bir tarafı Ermeni, bir tarafı da komünisttir. Orada çadır kuranlar bunlara niye tepki göstermiyorlar?

    Bak güzel kardeş...

    Bugün Abdullah Öcelan posterlerinin yanından geçtim binlerce kişi ile söylenerek, sonra akşam üzeri arkadaşlarım gitti ve "pet şişeler atılarak" protesto edildiklerini söyledi.

    Son durumda ise her şey kaldırıldı, PKK yandaşları temizlendi ve Sırrı Süreyya Önder sahneye çıkacaktı o da gerçekleşmedi.

    Hadi şimdi git medyanı izle biraz daha dol gel, cevabını verelim.
  • PaiMei kullanıcısına yanıt
    Hiç de senin yazdığın gibi değil
    pkk hep vardı orda zaten,ss önder dozerin önüne oturduğu andan itibaren
    Eylemin liderliğini pkkya verdiler
    O liderlik için imralıya bile gitmedi adam
    Lideri olacak eli kanlıdan -sözüm onlara-fırça yemeyi bile göze aldı
    Sonrada neymiş efendim hükümet izin vermemiş miş miş miş
  • neverlate kullanıcısına yanıt
    Bakarım. Doğrusu Gezi'nin neler değiştirdiği hakkında bir konu açmayı düşünüyorum uygun olursam. Farklı yerlerde de yazdım, ama daha ilk birkaç gün içinde tesadüfen Kızılayda karşılaştığım topluluk bana çok değişik bir izlenim verdi.
    Sanıyorum ilk başlangıçta katılanlar olayın nasıl bir hızla büyüyebileceği hakkında doğal olarak yanıldılar, sundukları talep listesi bile bir tuhaftı. Ama olay doğal olarak bir yeşil eylem başlangıcını çok aştı ve toplumsal muhalefetin ifadesi oldu, bu noktada da çeşitli siyasi görüşlerin katılımları çok doğal.
    Başbakan açıkça korkuyor, 1 günde 3 şehir turu ne demek ve çok haklı korkusunda. Ve en korktuğu da gerçekleşti, insanlar artık söylediklerinin gerçekler değil ezberi olduğunu düşünüyorlar, inanmıyorlar kendisine.
    Nelerin artık değiştiği hakkında bir konu açılsa da daha uzun konuşabilsek iyi olacak.
  • Eve yeni geldim. Çok yoruldum. 7-8 Saat ayaktaydım. Esenboğa Pursaklar Altınpark Akköprü derken yorulduk. Müthiş destek vardı. Yüzbinlerce kişilik kalabalık vardı. Eşim abam ve çocuklarımızla gittik bu demokrasi şölenine. Sloganlar tekbirler pankartlar süperdi. Yorulduğum zamanlarda etrafımda bulunana 70-80 yaşlarında ak sakallı nur yüzlü dedeleri ve nineleri ve küçücük melek yüzlü çocukları gördüm ve onlardan güç aldım ve bana enerji geldi. Ağlayanlar ve dua edenler vardı dört bir yanda. Pek çok resim ve video çektim. Yarın paylaşırım çok yorgunum yatacam.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: iskoo

    Eve yeni geldim. Çok yoruldum. 7-8 Saat ayaktaydım. Esenboğa Pursaklar Altınpark Akköprü derken yorulduk. Müthiş destek vardı. Yüzbinlerce kişilik kalabalık vardı. Eşim abam ve çocuklarımızla gittik bu demokrasi şölenine. Sloganlar tekbirler pankartlar süperdi. Yorulduğum zamanlarda etrafımda bulunana 70-80 yaşlarında ak sakallı nur yüzlü dedeleri ve nineleri ve küçücük melek yüzlü çocukları gördüm ve onlardan güç aldım ve bana enerji geldi. Ağlayanlar ve dua edenler vardı dört bir yanda. Pek çok resim ve video çektim. Yarın paylaşırım çok yorgunum yatacam.

    Siz meleksiniz de biz dümbelek miyiz?

    Çocuk musunuz yahu? Nispete bak hele :) Başbakan'dan ne görürseniz yapmak zorunda mısınız?

    "Şölene" çok özendiğiniz belli ama bir şeyler öğrenmeniz lazım, demokrasi şöleninde "ez de ezelim" denmez.
  • gokhantug G kullanıcısına yanıt

    1000 islamcı faşistin olduğu yerdeki tek ateist faşiste kızmak gibi olmuş cevap.
    Şimdi siz Türkiyede %5.5 oy almış, Kürt kökenli vatandaşlardan bile alması gereken oyu alamamış BDP'nin bu olaylarda önderliği ele geçirdiğini söylüyorsanız insanlar bu at gözlülüğe gülerler. Şayet oradaki durumda dediğiniz kadar etkiliyse BDP, hemen Türkiyeyi terk etmenizi tavsiye ederim, başınıza kötü şeyler gelmeden.
    Çok kötü, Taksimde 400-500.000 kişi toplayacaksa BDP, bende gitsemmi memleketten?
    Keyfinize göre fikirler üretmekten vaz geçin. Oradakiler sıradan İstanbulluların toplamı ve PKK da doğal olarak var ama çok küçük bir azınlık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: neommy

    Keyfinize göre fikirler üretmekten vaz geçin. Oradakiler sıradan İstanbulluların toplamı ve PKK da doğal olarak var ama çok küçük bir azınlık.

    Zaten gidip en kuytu yere çekilmişler tepkiden korktukları için. Gittikçe azdılar, halaya malaya döktüler işi oradaki insanların "demokrasi anlayışı" sınırlarını zorlarcasına...

    Adam gitti de milyonların hareketine PKK'yı lider yaptı
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PaiMei

    quote:

    Orijinalden alıntı: iskoo

    Eve yeni geldim. Çok yoruldum. 7-8 Saat ayaktaydım. Esenboğa Pursaklar Altınpark Akköprü derken yorulduk. Müthiş destek vardı. Yüzbinlerce kişilik kalabalık vardı. Eşim abam ve çocuklarımızla gittik bu demokrasi şölenine. Sloganlar tekbirler pankartlar süperdi. Yorulduğum zamanlarda etrafımda bulunana 70-80 yaşlarında ak sakallı nur yüzlü dedeleri ve nineleri ve küçücük melek yüzlü çocukları gördüm ve onlardan güç aldım ve bana enerji geldi. Ağlayanlar ve dua edenler vardı dört bir yanda. Pek çok resim ve video çektim. Yarın paylaşırım çok yorgunum yatacam.

    Siz meleksiniz de biz dümbelek miyiz?

    Çocuk musunuz yahu? Nispete bak hele :) Başbakan'dan ne görürseniz yapmak zorunda mısınız?

    "Şölene" çok özendiğiniz belli ama bir şeyler öğrenmeniz lazım, demokrasi şöleninde "ez de ezelim" denmez.

    Hocam çok güldürdün beni ya hocam şuan itibari ile artık toplumsal uzlaşı yolu kapandı gibi, yani ne varsa artık başbakanda bitiyor. Zİra toplum artık kesinlikle bazı şeyleri görmezden gelecek. Açıkçası bunun tehlikeli bir hal almasından çekiniyorum. Zira muhalafet sustu, normal vatandaş sustu sadece başbakanın ağzından çıkana bakmakta, oy oranı açık söylemek gerekirse yine arttı. Garip yerel seçimlerde önümüzde.

    Kızılay yine karışık ve şuan orada halk var diyemeyiz, zira kızılaydan geçtiyseniz Türk bayrağı yok ve ben göremedim olurmu demeyin arkadaşlar gerçekten Türk bayrağı çok az. İşçi partisinin, Tkp nin ve bu yapıların gençlik kollarının bayrakları var ve şunu ifade etmem gerekirse şuan orada muhalefet partilerinin taraftarlarıda yok. Yani haklı olarak çekildiler. Açıkçası sadece insacıl bakmaya çalışan biri olarak durumu iyi görmeye çalışmanın manası yok.

    @gokhantug arkadaşım ben 28 şubatı yaşayan ve hisseden bir vatandaşım, oturup düşündüğümde ise benim çevremde yapılan zulmün bir benzerini görmek istemiyorum. Şu saatten sonrada bu konuya yazmak istemiyorum. Ancak bir müslümanda kendisine yapılanı görüp aynısının bir insana yapılmasına razı olmamalı. Diyebilirsinki orada provokasyon var. Ancak artık korkan sokaklarada çıkmak istemeyen bir halk var. Sizce sadece bir çift güzel söz hak etmiyormu bu insanlar.

    Mesela Chp şu bu bilmem ne demek var. Birde parti üzerinden gitmek yerine, Bir takım oyunlara gelmemek lazım, milli beraberliği korumak lazım gibi mesajlar vermek var. Hocam fikrini söyleyememenin, insanların garip bakmasının ne olduğunu çok iyi biliyorum ve neden Türkiye aynısını bir daha yapsın. Daha 1 ay öncesine kadar yoktu bu olaylar, şuan var ve ne kazanırız Allah aşkına... Beni ilgilendiren siyasetten ziyade Müslümanın vasfıdır ve müslümanın en önemli vasıflarından biride hoşgörüdür...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi abdullahors84 -- 10 Haziran 2013; 0:27:58 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: abdullahors84

    Hocam çok güldürdün beni ya hocam şuan itibari ile artık toplumsal uzlaşı yolu kapandı gibi, yani ne varsa artık başbakanda bitiyor. Zİra toplum artık kesinlikle bazı şeyleri görmezden gelecek. Açıkçası bunun tehlikeli bir hal almasından çekiniyorum. Zira muhalafet sustu, normal vatandaş sustu sadece başbakanın ağzından çıkana bakmakta, oy oranı açık söylemek gerekirse yine arttı. Garip yerel seçimlerde önümüzde.


    Oy oranı artar mı hocam yapma gözünü seveyim, meydanlar muhalif AKP kaynıyor. Forumda bile savunamıyorlar kendilerini, taşıma suyu ile değirmen döndürmeye çalışıyorlar paralar ile adamlar getirerek meydanlara... Bu millet zalimin kim olduğunu görmeye başladı.

    Bu oy geyiğine iyi alıştı millet Çünkü bugüne kadar başbakan sıvadıkça oyları arttı hile hurda ile, çuval çuval bulunan "doldurulmuş" oy pusulalarını keyfinden birileri derelere atmadı herhalde.

    Hal böyle olunca aynı şımarıklıkla başbakanlarının "sıvadıklarını" gördükçe olley yuppi gelsin oylar diyorlar
    • 
Sayfa: önceki 2425262728
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız