Şimdi Ara

Fulbright Anlaşması (1947)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
4
Favori
13.411
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
3 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Milli Eğitimimiz 27 Aralık 1947'de imzalanan ve “Fulbright Antlaşması” olarak anılan ”Türkiye ve ABD Hükümetleri Arasında Eğitim Komisyonu Kurulması Hakkındaki Anlaşma’nın sonucu olarak, bütünüyle Amerikalı uzmanlar ve CIA tarafından, Amerikan çıkarları doğrultusunda biçimlendiriyordu.

    *

    Senatör Haydar Tunçkanat’ın “İkili Antlaşmaların İç Yüzü” ve “Amerikan Emperyalizmi ve CIA” adlı kitabında açıkladığı üzere, 27 Aralık 1947'de imzalanan Eğitim Komisyonu’yla ilgili anlaşmanın 5. maddesi şöyleydi:

    "Komisyon, dördü TC vatandaşı ve dördü ABD vatandaşı olmak üzere sekiz üyeden kurulu olacaktır. Bunlara ek olarak Türkiye’deki ABD diplomatik heyetin başı, (Amerikan Büyükelçisi) komisyonun fahri başkanı olacaktır.Komisyonda oyların eşit oluşması durumunda kesin oyu misyon şefi (Amerikan büyük elçisi verecektir.”

    Komisyonun ABD vatandaşı olan dört üyesinden ikisinin elçilikteki CIA mensupları arasından seçileceğinden kuşku duymamak gerekir, böylece CIA, Milli Eğitim Bakanlığı’na rahatça sızma olanağı bulacak ve komisyon üyesi sıfatıyla öğrenci ve eğitim üyeleri arasında ajanlar devşirmekte hiçbir güçlükle karşılaşmayacaktır.

    Okul kitaplarına ve ders kitaplarına Amerikan propagandasının etkinliğini artırmak için malzeme hazırlayacaklardır.”

    O günden 2007' ye 58 yıldır, “Milli Eğitim”imizi ve daha pek çok bakanlığımızı Amerikalı uzmanlar yönlendiriyor.

    Bu durun, 2007'de de böyledir ve FULBRİGHT COMMİSSİON adı altında Türk Milli Eğitimini biçimlendiren kurulun başında 2007'de Amerikan Büyük elçisi oturmaktadır. (bu gün de o kadar taviz verdiğimize göre bu şartlar muhtemelen aynı şekilde, belki de daha da ağır şekilde devam etmektedir. Bundan daha ağır ne olacaksa?)

    İsmet İnönü, Amerikan Yarı-Sömürgesi Olduğunu Açıklıyor.

    Yalnızca Milli Eğitim’in değil, diğer pek çok bakanlıkların1949'dan başlayarak Amerikalı uzmanlar güdümlendiğine ilişkin acı gerçek, Türkiye’yi Amerikan yarı- sömürgesi durumuna düşürerek Türk ulusunun anlına bu lekeyi süren İsmet İnönü tarafından, yıllar sonra,1963'de “timsah gözyaşlarıyla” şöyle itiraf etmişti.

    “Daha bağımsız ve kişilik sahibi dış politika izlemesini istiyoruz. Herkes aynı şeyden söz ediyor. Nasıl yapacağım ben bunu? Karar vereceğim ve işi teknisyenlere havale edeceğim. Onlar ayrıntılı çalışmalar yapacaklar ve öneriler hazırlayacaklar. Yapabilirler mi bunu?

    Hepsini çevresinde uzman denen yabancılar dolu. İğfal etmeye çalışıyorlar. Başaramazlarsa işi sürüncemede bırakmaya çalışıyorlar. O da olmazsa karşı tedbir alıyorlar. Bir görev veriyorum sonucu bana gelmeden, Washington’un haberi oluyor. Sonucu memurlardan önce sefirden öğreniyorum.

    Bağımsızlık savaşından sonra Lozan’da asıl mücadele de bu uzmanlar konusunda oldu. Yoksa sınırlar zaten fiili durum idi. Tazminat işini iki devlet aramızda çözerdik. Bütün mücadele idaremize yapılmak istenen müdahale yüzünden çıktı. Bir tek uzman vermek için büyük ödünlerde bulunmaya hazırdılar. Dayattık. Biz onların neden ısrar ettiklerini biliyorduk. Onlar bizim neden inatla red ettiğimizi biliyorlardı.

    Böyledir bu işler, peygamber edasıyla size dünyaları vaat ederler. İmzayı attınız mı ertesi günü gelmişlerdir. Personeli gelmiştir, teçhizatı gelmiştir, üsleri gelmiştir. Ondan sonra sökebilirsen sök. Gitmezler. Ancak bu sorunun üzerine vakit geçirmeden gitmek gerek. Yoksa ne bağımsız dış politika ne bağımsız iç politika güdemezsiniz. Havanda su döversiniz. Fakat sanmayın ki bu kolay bir iştir. Denediğinizde başınıza neler geleceği bilinmez…”

    Türkiye’nin Şubat 1948'de 705 bin dolar olan döviz varlığını, Mayıs 1950'de eksi 12 milyon dolara; 1946'da 214 ton olan altın varlığını 1949 sonunda 123 tona indiren, ülkenin dağarcığında yeterince altın ve döviz bulunmasına karşın Amerika’dan borç alarak ülkeyi Amerikan güdümüne sokan İsmet İnönü’nün bu yüz kızartıcı açıklamaları karşısında:

    “Madem bunları biliyordunuz, öyleyse niçin Amerika ile antlaşmalar yaparken Türkiye’ye Amerikalı uzmanlar dolmasına neden olacak maddelere imza attınız?” ..

    demek gerekiyor.

    İsmet İnönü’nün bu sözleri, kendisinin Türkiye’yi içine düşürdüğü durumu tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdiği gibi, onun bir Türkiye Cumhuriyeti kahramanı, Cumhurbaşkanı, Başbakanı olarak ne denli çaresiz olduğunu da ortaya koymaktaydı.

    NOT: Bu yazıda Sn. Cengiz ÖNAKINCI’nın “Türkiye’nin Siyasi İntiharı Yeni- Osmanlı Tuzağı ”adlı kitabından alıntı yapılmıştır.







  • Yapay Zekanın Yanıtı

    Fulbright Anlaşması (1947)

    Fulbright Anlaşması (Fulbright Anlaşması veya Fulbright Anlaşması olarak da bilinir), 1 Ağustos 1947'de ABD ve diğer ülkeler arasında imzalanan iki taraflı bir anlaşmadır. Anlaşma, "uluslararası dostluğu ve karşılıklı anlayışı geliştirmek" amacıyla eğitim değişim programları oluşturmayı amaçlamaktadır.

    1. Madde, Fulbright Anlaşması'nın en önemli maddelerinden biridir. Bu madde, ABD Dışişleri Bakanlığı'na, anlaşma kapsamındaki ülkelerde eğitim değişim programları için fon sağlama yetkisi verir. Fulbright Anlaşması ayrıca, katılımcı ülkeler arasındaki eğitim kurumları arasında işbirliği ve değişim programlarını teşvik etmeyi amaçlamaktadır.

    Fulbright Anlaşmaları, çeşitli ülkelerle imzalanmıştır ve ABD ile diğer ülkeler arasında öğrenci, akademisyen ve profesyonellerin karşılıklı değişimini kolaylaştırmıştır. Bu değişim programları, kültürel alışverişi teşvik etmiş ve eğitim ve araştırma alanlarında işbirliğini artırmıştır.

    Fulbright Anlaşmalarını Türkiye ile ABD arasında 20 Kasım 1949'da imzalanmıştır. Anlaşma, Türk öğrencilerine ABD'de lisansüstü eğitim alma ve araştırma yapma olanağı sağlamıştır. Fulbright Anlaşması, Türkiye'nin yükseköğretim sisteminin gelişmesine önemli katkı sağlamıştır.

    Anahtar Kelimeleri İçeren Cümleler:

    • Fulbright Anlaşması, uluslararası dostluğu ve karşılıklı anlayışı geliştirmek için eğitim değişim programları oluşturmayı amaçlar.
    • Fulbright Anlaşması'nın 5. Maddesi, ABD Dışişleri Bakanlığı'na eğitim değişim programları için fon sağlama yetkisi verir.
    • Fulbright Anlaşması, katılımcı ülkeler arasındaki eğitim kurumları arasında işbirliğini ve değişim programlarını teşvik eder.
    • Türkiye ve ABD, 20 Kasım 1949'da bir Fulbright Anlaşması imzalamıştır.
    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • Atatürk'ün en büyük hatalarından biridir bence İsmet İnönü'yü bu kadar yükseltmesi.
    _____________________________
  • İkili Anlaşmaların İçyüzü

    Haydar Tunçkanat - İkili Anlaşmaların İçyüzü Başlıklı Kitap




    4 Subat 1923 tarihinde Lozan baris gorusmelerinin kesintiye ugramasindaki gercek sebepleri iyi anlamaliyiz.

    Adi " Lozan Baris Gorusmeleri Konferansi " olan Lozan nedir ?

    30 Agustos 1922'de Dumlupinar'da kazanilan buyuk askeri zaferle yeni Turk Devleti kendisini dunya'ya kabul ettirmisti ancak sinsi diplomatik tehlike devam etmekteydi.

    Mustafa Kamal, Lozan'da Turk Heyetinin karsilasabilecegi gucluklerin sebeplerini , dusmanlarimizin niyetlerini cok onceden beri ve cok iyi biliyordu. Konferans'a Turkiye'yi temsilen katilacak kimselerin, Turkiye Cumhuriyeti'nin "Tam Bagimsizlik " ilkesine golge
    dusurmeyecek niteliklerde kullanmalari gerekiyordu Diplomasi dilini.

    Iste bu amacla Mustafa Kamal, 4 Subat 1923 tarihinden iki hafta sonra asagidaki konusmayi yapmistir.

    " Bu kimselerin (2. Lozan'a katilacak Turk Heyetinin icinde bulunacak kimseler )herseyden once Osmanli Imparatorlugunu yabanci Devletlere verilen tavizlerle gunugunune yasatmaya calisan bir zihniyet icinde yetismis ve bu sistemi benimsemis Diplomatlar olmamasi lazimdir.

    Gercekten Osmanli Imparatorlugu'nun Avrupa Devletleri ile devamli munasebetlerde bulunmaya basladigi Tanzimattan sonraki devrede, Imparatorlugun dis munasebetlerini yonetenler Avrupa evletleri ile yapilan temaslarda kendilerini asagilik duygusundan kurtaramamislardi. Bu kimselerin Turkiye'nin milli cikarlarini,Konferansta, gerektigi sekilde koruyamayacaklari tabii idi." ( 1 )

    Mustafa Kamal, kapitulasyonlarin her turlusune karsi ve kaldirilmalarinda kesin kararliydi.

    23 Subat 1921'de baslayan Lonra Konferansina Anadolu Hukumeti adina katilan Disisleri Bakani Bekir Sami Bey, Ingiliz,Fransiz ve Italyan'larla ayri ayri olmak uzere anlasmalar imzalamisti.Simdi iyi okuyalim, gorelim bakalim, bu anlasmalarin Fransiz ve Italyan'lara imtiyazlar taniyan kisimlarinda neler varmis ?

    Fransizlara verilecek imtiyazlar :

    Verilecek imtiyazlarda Fransizlar tercih edilecek, Turk- Faransiz ekonomik isbirligi kurulacak.

    Ekonomik Isbirligi diye nitelendirilenler neymis peki ?

    " Bu inhisar yalniz Kilikya'ya mahsus olmayip Elazig,Diyarbakir ve Sivas vilayetlerini de icine almaktaydi. Ergani madenlerini isletme imtiyazi bir Fransiz grubuna verilecek ve bu maksatla Turk Kanunlarina gore kurulacak bir sirkette Turk-Fransiz sermayeleri yariyariya
    isbirligi yapacaklardi. ( 2 )

    Italyanlara verilecek imtiyazlar :

    Italya ile isbirligi yapmayi, Antalya, Burdur, Mugla, Isparta, Afyon,Kutahya,Aydin ve Konya'yi icine alan genis bir bolgede diger milletlere tercihan Italyan'lara bazi imtiyazlar tanimayi, Eregli
    Madenlerini bir Turk-Italyan sirketinin isletmesini kabul etmisti.

    Turk-Italyan Ekonomik Isbirligi Turk Kanunlarina gore kurulacak sirketlerle yurutulecekti. Sirketlerde Turk ve Italyan sermayesi isbirligi yapacakti. ( 3 )

    Mustafa Kemal Nutuk'ta bu anlasmalar ile ilgili olarak:

    " Elbet bu sozlesmeyi de Hukumetimiz kabul edemezdi. Efendiler, itilaf devletlerinin, Londra'ya baris yapmak icin gonderdigimiz Delegeler Kurulumuz Baskani Bekir Sami Beye imza ettirdikleri sozlesmelerle Sevr tasarisindan sonra aralarinda yaptiklari "Uclu Anlasma" adi verilen ve Anadolu'yu somurme bolgelerine ayiran anlasmayi baska adlar altinda Ulusal Hukumetimize kabul ettirmek amacini guttukleri apacik bellidir.

    Itilaf siyasi adamlari bu isteklerini Bekir Sami Beye kabul ettirmeyi de basarmislardir.Bekir Sami Beyi Londra'da Konferans gorusmelerinden cok, ayri ayri yapilan konusmalarla oyaladiklari anlasiliyor. Ulusal Hukumetin ilkeleriyle Disisleri Bakani olan kisinin tutumu arasindaki ayirimin neden ileri geldigi ne yazik ki anlasilamamistir"

    demek suretiyle kapitulasyonlar karsisindaki kararligini belirtmistir.

    Mustafa Kemal 9 Haziran 1921'de Fransiz Hukumetinin temsilcisi olarak Ankara'ya gelen Bay Franklen Buyon'a Turk Hukumetinin tam bagimsizliktan ne anladigini soyle acikliyor :

    " Tam bagimsizlik elbette,siyaset,maliye, iktisat, adalet, askerlik, kultur gibi her alanda tam bagimsizlik ve tam ozgurluk demektir. Bu saydiklarimin herhangi birinde bagimsizliktan yoksunluk, ulusun ve ulkenin gercek anlamiyla butun bagimsizligindan yoksun olmasi demektir." ( 4 )

    Bu sozlerle tanimlanan bagimsizligin Fransiz Hukumetinin temsilcisi tarafindan da kabul edilebilmesinin ancak 22 gun suren Sakarya Meydan Savasinda Turk Ordusunun Yunan Ordularini yenilgiye ugratmasindan sonra mumkun olabildigini unutmamak gerekiyor.

    Tam Bagimsizlik ve kapitulasyonlar konusunda Mustafa Kemal'dan aldigi direktifle, Turk Heyeti Lozan'a gitmistir.23 Nisan 1923'de baslayan Lozan Konferansinda muttefiklerin ozellikle uzerinde inatla durduklari kapitulasyonlarda Ismet Pasa taviz veremezdi veya baska isimler altinda kapitulasyonlarin tekrar kabulu isteklerini de kabul edemezdi elbette.

    Iste kapitulasyonlarin o tarihlerde Turklerin istedigi sekilde ortadan kaldirilmis olmasinin tarihi gercegi budur.

    Yeni ve Bagimsiz Turk Devletinin kurulmasinda en agir sartlar altinda dahi tam bagimsizligimizdan taviz verilmedigi ve onceden verilmis olanlar icin de her alanda zorlu savaslar yapildigi bilinen bir
    gercektir.

    Bu savaslarin askeri ve siyasi cephelerindeki gercek guc Mustafa Kemal'dir.

    Mustafa Kemal'in, Turkye'nin cagdas Uygarlik seviyesi'nin uzerine cikmayi nasil gerceklestirilebilecegini isaret ettigi noktalar bunlardir ve Mustafa Kemal tarafindan,Turk Ulusunun derin tarihi icerisinde bunu defalarca basardigi " Turk'un unutulmus yuksek medeni
    vasfi insanligin ufuklarina yeniden bir gunes gibi dogacaktir" sozleriyle dunya'ya hatirlatilmistir.

    Mustafa Kemal tarafindan konulan " Tam Bagimsizlik " temel ilkesi bugun dunden daha onemlidir cunku 2. Dunya Savasindan sonra milliyetcilik akimlarinin kuvvetlenmesi, kurtulus savaslarinin
    yayilmasi, bir kisim somurge ve yari somurge ulkelerinin bagimsizlik kazanmalari karsisinda eski usul somurgecilik de bicim degistirerek iktisadi, askeri, teknik vb. yardim adalri altinda ikili anlasmalarla az gelismis ulkelere dost gorunerek sizmaya baslamistir.

    2. Dunya Savasinin sonlarina yaklasildigi donemden baslayarak Turk Hukumetlerinin Mustafa Kamal'in Yeni Turk Devletinin kurulusunda temel ilke olarak tavizsiz uyguladigi ve uygulattigi ilkelerden imzalanan her ikili anlasmada yavas yavas uzaklastiklari bir gercektir.

    Mustafa Kemal'dan sonra Turkiye cesitli adlar altinda yapilan ikili anlasmalarin sayilari arttirilarak ve sartlari da gittikce agirlastirilarak sinsi sinsi somurge ulkesi durumuna getirilmistir .Turk Devletinin tam bagimsizlik temel ilkesinin ortadan kaldirilmasi, somurgelestirilmesi icin icimizdeki ihanet ehillerinin disimizdaki dusmanlarla isbirligi yapmalari gerekiyordu cunku baska turlu gerceklestirilemezdi bagimsizligimizin ortadan kaldirilmasi ve
    oyle de oldu.

    IKTISADI IKILI ANLASMALAR

    23 subat 1945 tarihli, T.C Hukumeti ile ABD Hukumeti arasinda imzalanan, 11 Mart 1941 tarihli
    " Odunc Verme ve Kiralama Kanunu'ndan yararlanmak " icin yapilan anlasma.

    Bu anlasma ile Amerika'nin 11 Mart 1941 tarihinde cikardigi " Odunc Verme ve Kiralama " kanunundan yararlanan ulkeler arasina, savasin sonuna yaklasildigi bir sirada Turkiye de alinmis oluyordu.

    4780 sayili ( 5 ) kanunla TBMM'nin onayindan gecen bu anlasmada, Turkiye Cumhuriyeti savunmasinin, ABD savunmasi icin hayati haiz oldugu belirtilerek, 1. maddesinde,

    "ABD Hukumeti T.C Hukumetine, ABD Cumhurbaskani'nin devir veya tedarikine yetki verecegi savunma madelerini, savunma hizmetlerini ve savunma bilgilerini vermeye devam edecektir "

    denilmekteydi.Genel terimlerle ifade edilen savunma maddelerinin cinsleri,nitelikleri,eski veya yeni mi olacaklari, sayilari, nerede ve ne zaman teslim edilecekleri hakkinda bilgi olmadigi gibi, Amerikan Hukumetini bu konuda baglayici bir hukum de yoktur.

    Anlasmanin 2. maddesinde Turkiye'nin yukumlulukleri soyle siralanmis :

    " T.C Hukumeti, saglayabilmek vazifesinde bulundugu ve musaade edebilecegi maddeleri, hizmetleri, kolayliklari ve bilgileri, A.B.D'ne temin edecektir."

    Bu maddede savunma sozu kullanilmadigina gore, savunma disinda kalan hizmet, bilgi, kolaylik ve maddelerinde saglanmasini ABD Turkiye'den isteyebilecektir.

    Ayriva bu maddedeki "Kolayliklar" sozu, Turkiye'nin hava meydanlariyla, limanlari ve yollarinin Amerikalilar tarafindan kullanilmasindan, Turkiye'de Amerikalilarin us ve tesisler kurmalarina varincaya kadar cok degisik anlamlar tasir.Bu madde ile Turk Hukumetleri nerede baslayip nerede bitecegi belli olmayan cok genis bir yukumluluk altina girmis bulunmaktadir.

    Anlasmanin 5. Madddesi :

    " T.C Hukumeti, ABD Cumhurbaskaninca tayin edilecegi vechile, simdiki olaganustu hal son buldugu zaman, isbu anlasmaya uygun olarak kendisine devredilmis olan savunma maddelerinden, yok edilmemis,kaybolmamis veya kullanilmamis olan veya ABD Cumhurbaskani tarafindan ABD veya Bati Yarim Kuresi savunmasina elverisli oldugu veya ABD'nin baska bir sekilde isine yarayacagi tesbit edilecek olanlari, ABD'ye geri verecektir."

    27 Subat 1946 tarih ve 4882 sayili kanunla kabul edilen 10 milyon dolarlik kredi anlasmasi (6)
    T.C Hukumeti ile ABD Hukumetleri arasinda savas sonrasi yapilan bu ilk ikili Anlasmanin 1. Bolumunde :

    " Birlesik Devletler Dis Tasfiye Komisyonu tarafindan Turk arazisi disinda satiliga cikarilan techizat ve malzeme fazlasi meyanindan,ihtiyaclarina tekabul edenleri satin almak arzusunda olan
    Turkiye Cumhuriyeti Hukumeti ve bu malzemenin Turk Hukumeti tarafindan on milyon dolar tutarina kadar mubayalarini kolaylastirmak arzusunda olan ABD Hukumeti, asagidaki hukumleri kabul etmekte mutabik kalmislardir:

    1) Birlesik Devletler, Turk Hukumetine isbu satin almalar icin on milyon dolarlik kredi verecektir.

    2) Turk Hukumeti, kullanilan kredinin tamamini on esit taksitte, yillik 2, 3,/8 nisbeti uzerinden hesap edilen bir faizle ve dolarla odemeyi taahhut eder.

    3) Birlesik Devletler faiz dahil olmak uzere, isbu taksitin resmi rayic uzerinden Turk Lirasi olarak tediyesini isteyebilecektir.

    Tediye sekilleri yukarida belirtilen Turk liralari T.C Merkez Bankasinda hususi bir hesaba yatirilacak ve Birlesik Devletlerin arzusuna gore :

    -Harsi, terbiyevi ve insani gayelere,
    -Birlesik Devletler tarafindan Turkiye'de kullanilan memurlarin ucretleri dahil olmak uzere, Birlesik Devletlerin masraflarina tahsis edilecektir."

    Goruluyor ki dis yardim konusunda yeni bir politika benimseyen Hukumet bu sefer de yardim diye onune surulen, gercekte modern somurgeciligin oncusu ve habercisi olan bu yardim anlasmasinin,cok agir sartlarini gozu kapali kabul etmekle Mustafa Kamal'in Tam Bagimsizlik
    anlayisindan ayrilmistir.

    Ayni anlasmanin 2. bolumu Turkye'de bulunan ve Amerikan Hukumetince fazla olarak ilan edilen malzemenin satisi ile ilgilidir. Bu bolumun 2. maddesinde :

    " Dis Tasfiye Komisyonu Turk Hukumetine isbu malzemenin ve fiyatlarinin envanterini ve itfa listelerini verecektir. Satis fiyati ilgili mumessiller tarafindan gorusulecektir. Turk Hukumeti tarafindan secilen malzeme mahallinde ve oldugu gibi, mulkiyeti mustesna olmak uzere teminatsiz satin alinacak ve Turk Hukumetine sagida mustereken tesbit edildigi uzere su tarihte veya su tarihlerde teslim edilecektir "

    deniliyor.

    Turk Hukumetinin satin almak icin sececegi malzeme "Mahallinde oldugu gibi " yani ne durumda ise oyle satin alinacaktir. Ayrica Turkiye'nin satin alacagi bu malzemelerin mulkiyet hakki da Amerikalilara ait olacaktir.

    Cunku 23 Subat 1945 tarihli Anlasmanin 5. maddesine gore, Amerika Cumhurbaskaninin istegi uzerine bunlar geri verilecektir.

    Ayni Anlasmanin 3. bolumunde ise, Amerikan Hukumeti istedigi takdirde Turkiye disinda veya icinde bulunan malzeme fazlalarindan bir kismini Turkiye'de satin almak istedigi gayrimenkullerle trampa etme imkanina sahip olmaktadir.

    Bilindigi gibi yabanci elciliklerin Turkiye'de sahip olabilecekleri gayrimenkul sayisi sinirlidir. Kaldi ki binalarin trampa edilecegi malzemenin mulkiyeti Turk Hukumetine ait olmayacak, buna karsilik Turk topragi uzerindeki gayrimenkulun mulkiyeti Amerikanin olacaktir.

    ABD ile T.C Hukumeti arasinda odunc verme ve kiralamadan 1 Eylul 1945 gecesine kadar dogan alacaklarin tasfiyesiyle ilgili 7 Mayis 1946 tarihli Anlasmanin 2. maddesinde :

    "T.C Hukumeti bu Anlasmanin yururluge konmasini takip eden 30 gun icinde Birlesik Devletler Hukumetine tam 4.500.000 Birlesik Devletler dolari odeyecektir. Bu para sunlarin bedelini teskil eder :

    a) Bedelleri Birlesik Devletler Hukumetine hic odenmemis bulunan ve 1 Eylul 1945 geceyarisinda Turkiye Hukumetinin ajanlarinin veya yeddieminlerinin tasarrufunda veya kontrolu altinda bulunmakta olan yahut da bu tarihten sonra Turkiye Hukumetinin ajanlarinin veya yeddieminlerinin tasarruf veya kontrolu altina girmis olan makina-aletler kategorisine giren butun odunc verme ve kiralama maddeleri, istihsale yarayan diger demiryolu muteharrik malzemesi bir bucuk ve
    daha uksek tonluk yuk kapasitesinde kamyonlar.

    b) 11 Mart 1941 tarihinden sonra T.C Hukumetine devredilmis bulunan ve bedellerinin pesin odenmesini talep etmek Birlesik Devletler Hukumetince mutad oldugu halde Turkiye Hukumeti tarafindan Birlesik Devletler Hukumetine bedelleri henuz odenmemis bulunan butun odunc
    verme ve kiralama maddeleri ( pesin odenmeyi gerektiren talepnamelerle alinanlar harictir)

    c) Iki Hukumetten birisinin 2. Dunya Harbinden dogan ve digerinden olan alacaklarinin tutari.(Cumhuriyet Hukumeti tarafindan simdiye kadar pesin para ile odenmek uzere talepnamelerle alinip odenmemis bulunan odunc verme ve kiralama maddelerine ait bedeller harictir)"

    Madde 4 :

    a ) Birlesik Devletler Hukumeti,Turkiye Cumhuriyeti ile Birlesik Devletler Hukumetleri arasinda karsilikli yardima muteallik esaslara dair 23 Subat 1945 tarihli Anlasmanin 5. maddesi geregince simdiki fevkalade sartlar devresinin Birlesik Devletler Baskani tarafindan tayin edilecek sekilde sona ermesinde, bu anlasma hukumlerine tevfikan devredilmis olup, tahrip,zayi ve istihlak edilmemis ve Birlesik Devletlerin veya Bati Yarimkuresinin savunmasina faydali veyahut Birlesik Devletler icin baskaca faydasi bulundugu Baskan tarafindan tayin edilecek olan savunma maddelerini geri almak hakni haizdir.

    Her ne kadar Birlesik Devletler Hukumeti, bu geri almak hakkini genel olarak kullanmak niyetinde degilse de Birlesik Devletler Hukumeti isbu hakkini bu anlasmanin ikinci maddesinin a ve b fikralarinda tasrih edilen maddeler haric olmak uzere T.C Hukumetine geri alma talebi ihbar eedildigi tarihte tahrip,zayi ve istihlak edilmemis olan odunc verme ve kiralama maddeleri icin karsilikli olarak mutabik kalinacak bir usule gore 1 Eylul 1945 tarihinden sonra herhangi bir
    zamanda kullanabilir.

    b ) T.C Hukumeti isbu anlasmanin ikinci maddesinin a ve b fikralarinda tasrih edilenler disinda kalan odunc verme ve kiralama maddelerini ucuncu hicbir memlekete devretmeyecek ve onun tasarrufuna birakmayacaktir.

    6 Aralik 1946 tarihli, T.C Hukumeti ile ABD Hukumeti arasinda Kahire'de imzalanan Anlasmaya Ek Anlasma ( 10)

    27 Subat 1946 tarihinde Kahire'de imzalanan Anlasmaya Ek olarak Ankara'da imzalanan 6 Aralik 1946 tarihinde bir Anlasma imzalanmistir.

    EK ANLASMA, 6 ARALIK 1946

    T.C Hukumeti ve ABD Hukumeti aralarinda 27 Subat 1946 tarihinde Kahire'de imzalanmis olan anlasmanin ucuncu kisminin uygulanmasi suretini tesbit etmek istegiyle asagidaki hususlarda mutabik kalmislardir :

    Madde 1 : Eger ABD Hukumeti sefarethane ve konsoloshane olarak kullanilmak uzere kendisiyle Turkiye Hukumeti arasinda mustereken uygun gorulen gayrimenkuller satin almak isterse Turkiye'deki Buyuk Elciligi vasitasiyla sahipleriyle bu gayrimenkullerin satin alinmasina
    muteallik sozlesmeler imza ederek isbu sozlesmeler mucibince borclu oldugu meblaglari odemesi icin Turkiye Hukumetine teblig edebilecektir. bu odemeler 27 Subat 1946 tarihli anlasma mucibince Turkiye Hukumetinin borclu oldugu meblaglara karsi kullanilmak icin
    Turkiye Hukumetinin matlubuna gecirecektir.

    Madde 2 : Eger bu gayrimenkullerin ABDye devredilmek uzere Turkiye Hukumeti tarafindan satin alinmasi mustereken daha uygun gorulurse Turkiye Hukumeti bu tasarinin tatbik mevkiine konulmasi ve tapu senetlerinin ABD'ye verilmesi icin butun gayretlerini sarfedecektir.
    Bu gayrimenkullerin satin alinmasi icin Turkiye Hukumeti tarafindan yapilan odemeler 27 Subat 1946 tarihli anlasma mucibince borclu oldugu meblaglara karsi kullanilmak uzere 5. madde hukumlerine gore Turkiye Hukumetinin matlubuna gecirilecektir.

    Madde 3 : Surasi mukarrerdirki bu hallerin hicbirisinde ABD mumessillleri arzu ettikleri takdirde bu gibi gayrimenkullerin ABD tarafindan dogrudan dogruya sahiplerinden veya ABD'ye devredilmek uzere Turkiye Hukumeti tarafindan satin alinmasindan evvel gayrimenkullerin sahipleriyle sartlar ve fiyatlar hususunda dogrudan dogruya muzakereye girisebileceklerdir.

    Madde 4 : ABD Hukumeti Turkiye'deki Buyukelciligi vasitasiyla sefarethanelerinin ve konsolosluklarinin tamir ve termimi icin muhtelif kimselerle sozlesmeler de aktedebilecektir.
    Bu gibi sozlesmelerin tatbiki esnasinda tahassul edecek hususi hesaplari Birlesik devletler Buyukelciligi odenmek uzere Turkiye Hukumetine bildirecektir. Turkiye Hukumeti bunlari odeyecek ve bunlar 5. madde hukumleri mucibince matlubuna gecirilecektir.

    Madde 5 : ABD Hukumeti 4. maddede beyan edilen tamirat ve terminat da dahil olmak uzere Birlesik Devletler Hukumetince isbu anlasma hukumleri mucibince elde edilen gayrimenkuller icin Turkiye Hukumeti tarafindan yapilan tediyati tediye tarihinde ve o gunun resmi kuru uzerinden Amerikan dolari olarak Turkiye Hukumetinin matlubuna gecirecektir.

    Bu kredilerin ilk taksitinin tediyesi 1 Temmuz 1947 tarihine tehir edilmis olan vadesi gelecek taksit borclarini karsilamak uzere kullanilacaktir. Bu tediyelerin Turkiye Hukumeti tarafindan o zamanki borc bakiyesi cevreleri ve 27 Subat 1946 tarihli kredi anlasmasi
    hukumleri dahilinde yapilmasi mukarrerdir.

    10 SUBAT 1947 TARIH VE 5002 SAYILI KANUN

    Madde 1 : ABD Dis Tasfiye Komisyonu tarafindan Turk topraklari disinda satiliga cikarilan techizat ve malzeme fazlasi arasindan ihtiyaclarina tekabul edenlerin alinmasi icin T.C Hukumetine 10 milyon dolarlik kredi acilmasi hakkinda T.C Hukumeti ile ABD Hukumeti arasinda 27 Subat 1946 tarihinde Kahire'de imzalanan anlasmanin ucuncu kisminda sozu gecen mubadelenin yapilmasi seklini teferruatiyla belirtmek uzere iki hukumet arasinda Ankara'da 6 Aralik 1946 tarihinde imzalanan ek anlasma onanmistir.

    Madde 2 : Bu ek anlasma geregince yapilacak gayrimenkul satinalma, tamir, islah veya tevsi isleri, arttirma, eksiltme ve ihale kanununa tabi olmaksizin Maliye Bakanliginca yapilabilir ve yaptirilabilir.

    Madde 3 : Bu anlasma uygulamasindan olarak erken odenecek paralar, sonradan ilgili daire ve muesseselerden tahsil edilmek uzere Hazine tarafindan avans olarak tediye edilir.

    TURKIYE VE ABD HUKUMETLERI ARASINDA EGITIM KOMISYONU KURULMASI HAKKINDAKI ANLASMA

    27 Aralik 1946

    T.C Hukumeti ve ABD Hukumeti :

    Egitim sahasinda yapilacak temaslarla bilginin ve mesleki istidat sahiplerinin daha genis olcude mubadelesi suretiyle Turkiye Cumhuriyeti ve Amerika Birlesik Devletleri milletleri arasinda
    karsilikli anlasmayi daha ziyede inkisaf ettirmek arzusunda bulunduklarindan;

    T.C Hukumeti ile ABD Hukumeti arasinda 27 Subat 1946 tarihinde Kahire'de imza olunan anlasmanin birinci fasli hukumleri geregince ABD'nin herhangi bir sene zarfinda, herhangi bir tarihte veya zaman zaman tediye tarihinde hesap edilen faiz de dahil olmak uzere kredi
    anlasmasinin hukumlerince verilen kredi geregince o tarihte odenmesi matlup bakiye yekununun yarisina kadar herhangi bir meblagin resmi rayic uzerinden Turk Lirasi olarak tediyesini isteyebilecegi ve bu suretle talep olunan Turk Lirasi meblaglarinin T.C Merkez Bankasinda
    hususi bir hesaba yatirilarak diger maksatlar meyaninda kultur,egitim ve insani gayeler icin kullanilabilecegi tasrih edilmis oldugunu nazari itibare alarak,

    Asagidaki hususlarda mutabik kalmislardir.

    Madde 1 : Turkiye'de Birlesik Devletler Egitim Komisyonu ( ki asagida komisyon ismiyle anilmistir) nami altinda bir komisyon teskil olunacak ve bu komisyon isbu anlasmanin hukumleri dairesinde T.C Hukumeti tarafindan temin edilen paralarla finanse edilecek olan egitim programinin idaresini kolaylastirmak icin ihdas ve tesis edilmis bir tesekul olarak Turkiye Cumhuriyeti ve Amerika Birlesik Devletleri Hukumetleri tarafindan taninacaktir.

    Bu anlasmanin ucuncu maddesinde derpis olunan hukum mustesna olmak uzere, komisyon isbu
    anlasmada tesbit edilen gayeler icin tahsis edilen paralar ve para kredilerinin istimal ve sarfina muteallik hususlarda ABD'nin dahili ve mahalli kanunlarindan muaf bulunacaktir. Bu paralar Turkiye Cumhuriyeti dahilinde yabanci bir hukumete ait emval olarak telakki
    olunacaktir.

    T.C Hukumeti tarafindan isbu anlasma geregince temin edilen paralar muaddel 1944 tarihli Birlesik Devletler emval fazlasina muteallik kanunun 32(b) faslinda tasrih edildigi vechile
    asagida tesbit edilen sartlar ve hadler dairesinde asagidaki maksatlar icin komisyonun veya Turkiye Cumhuriyeti ve Amerika Birlesik Devletleri arasinda takarrur edecek herhangi diger bir tesekkulun emrine amade kilinacaktir :

    1. Turkiye'de kain okul ve yuksek ogretim muesseselerinde ABD vatandaslari tarafindan veya bunlar namina yapilacak tahsil, arastirma, ogretim vesair egitim faaliyetlerini ( Nefsi Birlesik
    devletler, Hawai, Alaska, ' Aleution adalari dahil' ,Puerto Rico ve Virgin adalari haricinde ) kain Birlesik Devletler okul ve yuksek ogretim muesseselerinde Turkiye vatandaslarinin tahsil,arastirma, ogretim vesair faaliyetlerini nakliye, tahsil ucreti, maiset ve ogretimle ilgili diger masraflarin tediyesi de dahil olmak uzere finanse etmek veya;

    2. Nefsi Birlesik Devletler Hawai, Alaska, 'Aleution adalari dahil' Puerto Rico ve Virgin adalarinda kain Birlesik Devletler okul ve yuksek ogretim muesseselerine devam etmek arzusunda bulunan Turkiye vatandaslarinin bu muesseselere devamlari ABD vatandaslarini ve bu kabil okul ve muesseselere devam imkanlarindan mahrum kilmamak
    sartiyla seyehat imkanlarini temin etmek,

    Madde 2 :Komisyon yukarida zikredilen gayelerin temini icin isbu anlasmanin onuncu maddesindeki hukumler dairesinde bu anlasma ile derpis edilen gayenin tahakkuku zimninda asagida sayilanlar da dahil olmak uzere luzumlu bilcumle selahiyetleri kullanabilir :

    1. Komisyon veznedarini veya komisyon tarafindan tensip edilecek bir sahsi mezkur veznedar diger sahis namina acilacak banka hesaplarina yatirilmak uzere tesellumune mezun kilmak. Veznedar veya bu suretle memur kilinan sahsin tayini ABD Disisleri Bakani tarafindan tasvip
    edilecek ve tesellum edilen paralar ABD Disisleri Bakani tarafindan tesbit edilecek bir depoziter veya depoziterler nezdinde yatirilacaktir.

    2. Isbu anlasmada tesbit edilen sart ve kayitlar dahilinde isbu anlasma ile kabul edilen gayelerin tahakkuku icin tediyat yapilmasina, para bagislarinda bulunulmasina ve avans verilmesine
    komisyon veznedarinin veya komisyonca tensip edilecek diger bir sahsi selahiyettar kilmak.

    3. Muaddel 1944 tarihli ABD emval fazlasina muteallik kanunun 32 (b) faslinda tasrih olunan gayeler ve isbu anlasma ile tayin edilen maksatlar dairesinde programlar tanzim etmek bunlari kabul ve tatbik etmek.

    4. Muaddel 1944 tarihli ABD emval fazlasina muteallik kanunda tasrih olunan ecnebilere ait burslar heyetine yukarida zikredilen kanun geregince programa istirak icin ehliyetli Turkiye'de mukim talebe,profesor arastirma bilginleri ve Turkiye muesselerini tavsiye
    etmek .

    5. Komisyonun maksat ve gayelerine erisilmesi icin programa istirak edeceklerin intihabinda riayet edilmesi luzumlu gorecegi evsaf ve serait hakkinda yukarda ismi gecen ve ecnebilere ait burslar heyetine tavsiyelerde bulunmak.

    6. ABD Disisleri Bakani tarafindan secilecek murakiplarin tayin edcegi sekilde komisyon veznedarinin hesaplarinin muayyen devrelerde kontrolunu temin etmek.

    7. Idare ve buro memurlarini tayin etmek, maas ve ucretlerini tesbit ederek tesviyesine mezuniyet vermek.

    Madde 3: Komisyonca tasvip edilen bilumum sarfiyat ABD Disisleri Bakaninin kabul edecegi senelik bir butce ve tesbit edebilecegi nizamname mucibince ifa olunacaktir.
    ........................................

    Madde 5: Komisyon, dordu T.C vatandasi ve dordu ABD vatandasi olmak uzere sekiz azadan mutesekkil bulunacaktir.Bunlara ilaveten ABD Turkiye'deki diplomatik heyetin basi ( ki asagida 'misyon sefi' ismiyle anilacaktir )komisyonun fahri baskani olacaktir.

    Misyon sefi komisyonda reylerin tesavisi halinde kati reyi verecek ve komisyon baskanini tayin edecektir. Baskan komisyonun fiili azasi sifatiyla rey hakkini haiz bulunacaktir.Misyon sefi en az ikisi ABD'nin Turkiye'deki hariciye teskilatinin muvazzaf memurlarindan olmak uzere komisyondaki Birlesik Devletler vatandaslarini tayin ve tebdil etmek selahiyetini haiz olacaktir. T.C Hukumeti komisyondaki Turkiye vatandaslarini tayin ve tebdil selahiyetini haiz bulunacaktir.

    Azalar tayin edildikleri tarihten itibaren muteakip 31 Aralik tarihine kadar vazife yapacaklar ve tekrar tayin edilebileceklerdir.Istifa, ikamet mahallinin Turkiye haricine nakli,vazife muddetinin sona ermesi sebepleriyle veya sair surette vuku bulacak munhaller bu maddeyle tesbit edilen hukumler dairesinde doldurulacaktir. Azalar ucretsiz olarak vazife goreceklerdir. Bununla beraber komisyon, azalarin toplantilarda hazir bulunmalarinda muktazi masraflari odemeye
    selahiyettardirlar.
    ...............................
    Madde 7 : ABD Disisleri Bakani tarafindan tayin edilecek sekilde komisyonun faaliyeti hakkinda her sene bir rapor tanzim edilerek T.C Hukumetine ve ABD Disisleri Bakanina tevdi olunacaktir.

    Madde 8 : Komisyonun merkezi Turkiye Cumhuriyetinin baskentinde bulunacaktir. Ancak komisyonun veya komitelerinden herhangi birinin toplantilari, komisyonun icabi hale gore tesbit edecegi diger mahallerde aktedebilecegi gibi, komisyon amir ve memurlarindan herhangi biri komisyonca tensip edilecek mahallerde icrayi faaliyet edebilecektir.

    ..........................

    Madde 9 : Komisyon bir mudur tayin ve onun maas ve hizmet muddetini tesbit edebilir. Ancak komisyonun baskanca kabule sayan bir mudur tayin etmesi imkansiz buldugu hallerde ABD Hukumeti, programin elverisli bir sekilde tatbikini mumkun kilmak icin luzumlu gorulebilecek bir mudur ile muavinlerini temin edebilecektir. Mudur komisyon program ve faaaliyetlerini komisyonun karariyla talimati dairesinde tedvir ve murakebesinden sorumlu olacaktir. Mudurun
    gaybubeti veya mazereti halinde komisyon munasip veya muvaffik gorecegi muddet icin yerine bir vekil tayin edebilir.

    Madde 10 : ABD Disisleri Bakani tensip ettigi takdirde komisyonun bu
    husustaki kararlarini gozden gecirebilir.




  • hukukçuyum ama;
    _____________________________
  • Çok önemli bir konu ancak maalesef yeterli ilgiyi görmemiş olması üzücü. Dikkat çekmek adına konyu uplıyorum. Lütfen biraz okuyun.
    _____________________________
  • okunması gereken bir kitaptan ,güzel bir paylaşım yapmışsınız. Atatürk'ün ölümünden sonra hükumetlerin ABD'ye nasıl kucak açtıklarının ve ne tür hatalar yaptıklarının bir örneğidir bu anlaşma.Ve belki de o anlaşmaların bedelini şu an hala ülke olarak ödüyoruz ...
    _____________________________
    "Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe itmesin" -Maide Suresi
  • Güzel bir konu ama özellikle konu dışı gibi bir bölümde böyle bir konunun açılmış olması, okunmayacağı anlamına da geliyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________
    S.H.A.R.P
  • Ismet herseyi ah ismet vah ismet

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________
  • Sağlam bi hort yapacağım ama, neden hala yürürlükte bu anlaşma?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.