Şimdi Ara

EVLİLİK ÜZERİNE SOHBETLER (312. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar: mystiery_
1 Kayıtlı Üye (1 Mobil) ve 2 Misafir - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
16.186
Cevap
394
Favori
926.797
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
398 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 310311312313314
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Beels kullanıcısına yanıt
    keşke hocam. kendisi de hak veriyor fakat içselleşmiş artık, pek bir değişim olmuyor. çok istemesi, çok düşünmesi, belki profesyonel destek alması lazım bakış açısını kökten düzenlemek için
  • trq_ kullanıcısına yanıt
    Allah mutluluğunuzu daim etsin

    peki senin önceden birkaç ilişkin olmuş olsun. onlardan ayrıldın ve içinde hiçbir his kalmadı. şu anki kız arkadaşını çok seviyorsun. elini tuttuğunda ya da ona sarıldığında, aklına önceki ilişkilerin gelir miydi? gelse de kız arkadaşının rahatsız olacağı ölçekte umursar mıydın sanki? en çok, birden bir fotoğraf karesi gözükür fakat umrunda olmadığı için anında kaybolurdu. hiçbir anlam ifade etmezdi senin için. bir tane annen olabileceği gibi bir tane insan kalbinin konusu olabilir kişinin. bir zamanlar izlediğin filmdeki bir sahneden farkı kalmaz artık
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    bu ayet bir kaide. öncesiz bir insanla evlenirsen ayeti yalanlamış değil, aykırı bir davranış irade etmiş oluyorsun
    aşağılık hissi ya da kompleksi, uç boyutlara ulaşmadıkça kötü bir şey değildir. her özgüvenli kişide de bulunur ve insanı kendisini geliştirerek yeterli hissetmeye iter
    kimi insanlar, başkalarını kontrol ederek, sınıflandırarak ya da yargılayarak yapay bir üstünlük kompleksi geliştirir ve kendini bu yol ile geçici olarak tatmin etmeye alışır
    fakat bu sağlıklı değildir ve hem yapan hem maruz kalana devamlı acı verir
    farkım ortaya çıksın gibi bir söz yetersizlik hissi belirtisidir. ayrıca yukarıda yaptığınız uzun tanımlama da mükemmeliyetçi biri olduğunu, insanları sınıflandırdığını ve istediğin gibi olunması beklentisine girdiğini gösteriyor. bunlar hayatın negatif yönüne doğru meyleden bir bakış açısının kırıntıları

    Yanlış anlaşılıyorum galiba, yazdıklarımı bir bütün olarak değerlendirmen gerekli... Demek istediğim sadece kendim gibi birini arıyorum, henüz tam olarak böyle birine rastlayamadım. Düşündüğüm sadece hakkaniyet, kendime olan vicdan ve saygım. Ben nasılsam evleneceğim insanın da öyle olmasını istiyorum hayal kırıklığı yaşadığım nokta bu. Böyle bir kız yok, ikna olduğum doğrultu da bunu açıklıyor.




  • arkadaşının düzelmesi daha doğrusu durumunu bilip kızlarla oyunj oynaması çok zor.onunki gibi takıntılar bende de var/vardı.örneğin hiçbir kızın beni beğenmeyeceği duygusu.bunu ergenlikten alıp erişkinliğe taşıyınca artık çıkmıyor içinden.uzun süre psikiyatriste gittim.ilaç kullandım.2016 yazında ilaç kullanımım bitti.zaten evlendim.eşidme neredeyse benimle birebir aynı huyda.30 yaşındayım ve akranlarım için konuşacak olursam ilişki kurma/arkadaşlık kurma gibi işlerde belli bi kavram oluşturulmuş.onun dışında kalırsan haliyle sap kalıyorsun.görünüş,über yakışıklılık değil, ses tonu çok önemli kriterler.pcı exress yuvaya aparatla agp ekran kartı takmaya zorlama gibi bi durum oluyo ve sonunda olmuyor.
  • montevo kullanıcısına yanıt
    Amin teşekkürler iyi dilekleriniz için.

    Hocam şöyle anlatayım. Kendimden örnek vererek gideyim. Ben duygularını doruklarda yaşayan biriyim. Yeri geldiğinde ağlamaktan da çekinmem. Bunun bir güçsüzlük olmadığının farkındayım. Bu sebeple değer verdiğim hiç kimse benim hayatımda bir hiç olamaz. En yakın örneği ise üniversiteye başladığımda beraber eve çıktığım lise arkadaşımla kavgalı şekilde ayrılıp bir daha hiç konuşmadığımız halde, geçen hafta bir kokoreççide karşılaşıp herhangi bir diyalog kurmadığımız halde benim ta 7 sene öncesine gidip tekrar bir içsel sorgulama geçirmem. %100 ben haklı olduğum halde, çok kötü ayrıldığımız halde acaba neden böyle oldu diye düşündüm durdum o gün. Yani bu benim karakter yapımda var.

    Şu ana bakacak olursak, eğer ben şu anki ilişkimi bitirip yeni bir ilişkiye başlarsam ki Allah nasip etmesin asla ve asla geçmişi unutamam. Bunu belki karşı tarafa yansıtmam hissettirmem ancak içimde ilk ilişkimin izleri hep olacaktır.

    Bir de esasen bu şekilde sıkıntı çekmemdeki sebep birkaç kez eski sevgilisini facebooktan takip ettiğine şahit olmam. Bunu bana açıkladı ancak ne kadar açıklarsa açıklasın içinden geçenleri bilmem mümkün değil.

    Ben seni de anlamakla birlikte bu durumun şahsıma özel olduğunu veya çok az yüzdede kişinin benim gibi olduğunu söyleyebilirim.




  • Derin Mavi kullanıcısına yanıt
    yanlış anlama, konuşmalarını bütün olarak değerlendirdiğimde zeki biri olduğun sonucuna da varıyorum
    belki hoşuna gitmeyecek ama hakkaniyet, vicdan ve saygı gibi kavramları yücelterek ilke haline getirmekte temel bir narsizm belirtisi
    böylece devamlı olarak düşüncelerini meşrulaştırır, tüm tartışmalarda "haklı" çıkarsın. parlak bir zekayla birleşen narsizm hem insanın kendisi hem de çevresindekiler için çok yıkıcı bir şey
    esas olay haklı-haksız olmanın çok ötesinde.. insan olmak, sevmek ve insanı, olduğunca kabul etmek gerçek mutluluk
  • trq_ kullanıcısına yanıt
    ne güzel anlatmışsın hocam teşekkürler

    evet, böylesine yoğunluklu düşünen yüzde düşük. tabii bilemem fakat sevgilinizin aklına bile gelmiyor çok olması yüksek bir ihtimal
    insan diğerlerini, kendisinden yola çıkarak tanıyor. bu yüzden iyi biri herkesi iyi biliyor, kötü olan herkesi kötü
    böyle bir hassasiyetiniz varsa, ister-istemez herkesi bu denli hassas bellersiniz. zaten de bu sıkar sizin canınızı
    eski arkadaşınızla karşılaştıktan sonra siz çok derinlere dalabilir, pek çok ihtimal görebilirsiniz. bu yüzden: ya o da dalarsa ve şu şu ihtimalleri düşünürse, yanlış anlayabilir çoğu şeyi ve üzülebilir hatta yıkılabilir" gibi bir endişe oluşuyorsa bu çok olağan. bir o kadar da gerçekten uzak

    siz zaten bunların tümünü biliyorsunuzdur. ben sadece bir kez daha her şey aslında iyi ve güzel demiş olmak istiyorum




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    yanlış anlama, konuşmalarını bütün olarak değerlendirdiğimde zeki biri olduğun sonucuna da varıyorum
    belki hoşuna gitmeyecek ama hakkaniyet, vicdan ve saygı gibi kavramları yücelterek ilke haline getirmekte temel bir narsizm belirtisi
    böylece devamlı olarak düşüncelerini meşrulaştırır, tüm tartışmalarda "haklı" çıkarsın. parlak bir zekayla birleşen narsizm hem insanın kendisi hem de çevresindekiler için çok yıkıcı bir şey
    esas olay haklı-haksız olmanın çok ötesinde.. insan olmak, sevmek ve insanı, olduğunca kabul etmek gerçek mutluluk

    Evet, yazdıklarında haklısın bunu ben de fark ediyorum... Buna sebep olan şey hayata bakış açım ve yaşam tecrübem, davranış biçimleri matematik gibi bir şey benim için belki de ben öyle içselleştirdim bu sebepten insanları bir kalıba sokuyorum galiba. Sadece sevdiğim, seveceğim veya evleneceğim kişiyi benden önce başkasıyla düşündüğümde içimin sızlamaması istiyorum. Bu konuda gerçekten, ciddi manada ikna olmak istiyorum. Fakat sence de haklılık payım yok mu? Kadınlar kadar zor değil başkasıyla ilişki yaşamamız, üstelik bunu sorun eden de yok. Ben bu zamana kadar sen benden önce başkasıyla çıkmışsın seninle çıkmam veya evlenmem diyen kız görmedim. Ben kendime, irademe ve değerlerime bu kadar sahip çıkarken karşımdakinden, erkeklerle çok farklı zihin yapısına sahip olan ve komedi derecesinde saçma düşüncelere ve endişelere sahip olabilen dolayısıyla kandırılma olasılığı yüksek olan kadından kendim kadar şey beklemem yanlış mı?




  • Derin Mavi kullanıcısına yanıt
    Sağolun hocam. Dediğiniz gibi durumun farkındayım. Zaten farkında olmasam bir ilişki yürütmem mümkün değil. Karşımdakinin bakış açısı, düşünce yapısı benden farklı. Öyle olmasaydı başından iki ilişki geçmiş biriyle birlikte olmam söz konusu olamazdı :)

    @Derin Mavi hocam siz de kendiniz gibi birini arıyorsunuz ama bulmak çok zor hatta imkansıza yakın. Sizden farklı düşünen ancak doğrularınızın aynı olduğu biriyle de olabilirsiniz. Ve sakın aldatmayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin. Bu kadar derin düşünen vicdanınız bunu nasıl kaldırabilir?
  • Derin Mavi kullanıcısına yanıt
    Buna sebep olan şey hayata bakış açım ve yaşam tecrübem, davranış biçimleri matematik gibi bir şey benim için belki de ben öyle içselleştirdim bu sebepten insanları bir kalıba sokuyorum galiba.

    süper bir tespit, çok güzel izah ettin. hatta devam ettireyim: bu kategorizasyon sana bazı somut faydalar da sağladı. fakat tümü matematik faydalar. belki birisine lafı oturttun da bir daha seni rahatsız etmedi. ya da ötekini net bir biçimde uyardın ve o kimse, davranışlarını düzenledi. fakat şunu da görmelisin: bir daha o insanlarla "gerçek" bir samimiyet kuramadın. bir ölçekte soğuma oluştu. bunun sebebi seni sevmemeleri ya da gevşek insanlar olup zora gelememelerinden öte, kalplerinin kırılmış olması

    Sadece sevdiğim, seveceğim veya evleneceğim kişiyi benden önce başkasıyla düşündüğümde içimin sızlamaması istiyorum. Bu konuda gerçekten, ciddi manada ikna olmak istiyorum

    bence içinde halen çok iyi bir insan var. tek sorunun çok ümitli olman. herkesin çok anlayışlı ve akıllı olabileceğini hayal ve ümit ediyor, onlardan bunu bekliyorsun. yapmadıklarındaysa öfkeleniyorsun. "bunu nasıl yapamazlar? ne kadar kötüler ve aptallar??" oluyor

    kimse ideal olmak zorunda değil. kimse akıllı olmak, her şeyi anlamak ve güzel şeylere ilgi duymak zorunda değil. böyle olmadıklarında kötü niyetli, berbat insanlar da olmuyorlar. aksine gayette normal şeyler bunlar. kusurluluk bizi insan yapan şey. yanımızdakilerin ne gibi özellikleri olduğundan ziyade, hangi kusurlarını sevebileceğimize odaklanmamız gerekir

    Ben kendime, irademe ve değerlerime bu kadar sahip çıkarken karşımdakinden,

    iradene ve değerlerine sahip çıkmak, sana ait bir karar. bu seçiminin, kendin dışında kimseye karşı bir bağlayıcılığı yok. senin değerlerine karşı bir hareket yapmış insanlar, bunu sana haksızlık olsun diye yapmıyor. onların olayı bu. onların değer ve tercihleri bunlar. onlar böyle mutlu ve onlara doğal gelen bu

    etkileşim mükemmel bir uyum içinde sürmek zorunda değil. bir konuda farklı fikirlere sahip olabilirsin bir kimseyle. sen onun karşı çıktığı bir şey yapıyorsundur, o da senin. bu, ilişkinizi etkilemek zorunda değil. sen bundan olumsuz etkilenmek zorunda değilsin. gayet rahat olup "anladım sen de böyle düşünüyorsun yani" diyebilmek lazım

    bazı insanlar gerçekten kötülük yapar. aşağılayıcı konuşur, kısıtlayıcı falan olur, bunlara tepki gösterilmeli. zaten aksi de düşünülemez. fakat böyle insanlar %5'lik dilimi kolay kolay geçmiyor. bizim sorunumuz, normal düzeydeki tezatları kabullenememek, onları anlamayı, kabul etmeyi ve her şeye rağmen sevmeyi yapamamak

    Sadece sevdiğim, seveceğim veya evleneceğim kişiyi benden önce başkasıyla düşündüğümde içimin sızlamaması istiyorum.

    tamam, önceden bir ilişkisi olmamış bir eş bulabilirsin. ama ilişki yaşamış birini de seçebilirsin. arayacağın tek koşul iyi bir insan olması ve seni sevmesi. kalp tek kişiliktir, seni seviyorsa diğer ilişkileri aklına gelmez. gelse bile sönük, izlenip unutulmuş bir film karesi gibi olur bu ve yok hükmündedir. onların geçmişini hayal edip moral bozmaktan ziyade: "geçmişte bir ilişki yaşadı, iyisiyle-kötüsüyle. ve olmadı. şimdi benimle beraber ve beni seviyor. ben de onu seviyorum. sevgimiz sürdüğü müddetçe, ne geçmişteki ne de gelecekteki bir erkek, asla ona benim gibi olabilecek." demek, ve her şeyi iyisiyle-kötüsüyle kabul etmek gerekiyor. sağlıklı ve akla yatkın olan yol bu hocam

    bunlar sana şimdi çok ters gelebilir. ama aklına, bu fikrin tohumlarını ekmesi için müsade edersen, bir süre sonra illa ki filizlenecek ve gözlenir bir etki uyandıracak, seni daha mutlu bir insan haline getirecektir



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-73A8A7D1E -- 24 Ocak 2017; 15:23:13 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Pippi Uzunçorap

    konuya ilk kez uğruyorum. yorumlara biraz baktım da aklı başında insanlar var. evlilik gibi bir niyetim yok ama gerçekten merak ediyorum. evleneceğiniz kadından beklentileriniz neler? tüm açıklık ve dürüstlüğünüzle

    buralar sakin ama ben sorumu sorayım bir ara cevaplanır herhalde

    45 yaşında evli barklı biriyim. Şu anda bekar olsam aradığım özellikler alttakiler olurdu.
    1: Mutlaka sakin ve uyumlu bir mizacı olmalı (olmazsa olmazımdır)
    2:Hımbıl insanı sevmem hareketli olmalı
    3:Eşimle evleniyorum ailesiyle değil bunun farkında olmalı.
    4:Dedikoduyu sevmem onunda yapmamasını isterim.
    5:Yokluğuda varlığıda bilen biri olmalı.
    İşim var devamını sonra yazarım




  • quote:

    Orijinalden alıntı: KayhanKaan


    quote:

    Orijinalden alıntı: Pippi Uzunçorap

    konuya ilk kez uğruyorum. yorumlara biraz baktım da aklı başında insanlar var. evlilik gibi bir niyetim yok ama gerçekten merak ediyorum. evleneceğiniz kadından beklentileriniz neler? tüm açıklık ve dürüstlüğünüzle

    buralar sakin ama ben sorumu sorayım bir ara cevaplanır herhalde

    45 yaşında evli barklı biriyim. Şu anda bekar olsam aradığım özellikler alttakiler olurdu.
    1: Mutlaka sakin ve uyumlu bir mizacı olmalı (olmazsa olmazımdır)
    2:Hımbıl insanı sevmem hareketli olmalı
    3:Eşimle evleniyorum ailesiyle değil bunun farkında olmalı.
    4:Dedikoduyu sevmem onunda yapmamasını isterim.
    5:Yokluğuda varlığıda bilen biri olmalı.
    İşim var devamını sonra yazarım

    Evlenmiş birinin kriterlerini duymak ilginç olacak tamamdır hocam devamını bekliyorum

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: trq_

    Sağolun hocam. Dediğiniz gibi durumun farkındayım. Zaten farkında olmasam bir ilişki yürütmem mümkün değil. Karşımdakinin bakış açısı, düşünce yapısı benden farklı. Öyle olmasaydı başından iki ilişki geçmiş biriyle birlikte olmam söz konusu olamazdı :)

    @Derin Mavi hocam siz de kendiniz gibi birini arıyorsunuz ama bulmak çok zor hatta imkansıza yakın. Sizden farklı düşünen ancak doğrularınızın aynı olduğu biriyle de olabilirsiniz. Ve sakın aldatmayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin. Bu kadar derin düşünen vicdanınız bunu nasıl kaldırabilir?

    Bilmiyorum, büyük ihtimalle o zaman fikirlerim değişecek en azından aldatma konusunda... Kendim gibi birini bulamayacağımın farkındayım elbet, dediğin gibi en azından temel doğrularımızın ortak olduğu biri olmalı.




  • 6 yıllık kız arkadaşım sıkıldım deyip gitti. Ben şimdi kızlara nasıl güvenipte evleneyim? 6 yıl sevgili olmaktan sıkılanlar aynı çatı altında nasıl senelerce yaşayabilir? Evlensem 5. senesinde aldatmaya başlar...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    Buna sebep olan şey hayata bakış açım ve yaşam tecrübem, davranış biçimleri matematik gibi bir şey benim için belki de ben öyle içselleştirdim bu sebepten insanları bir kalıba sokuyorum galiba.

    süper bir tespit, çok güzel izah ettin. hatta devam ettireyim: bu kategorizasyon sana bazı somut faydalar da sağladı. fakat tümü matematik faydalar. belki birisine lafı oturttun da bir daha seni rahatsız etmedi. ya da ötekini net bir biçimde uyardın ve o kimse, davranışlarını düzenledi. fakat şunu da görmelisin: bir daha o insanlarla "gerçek" bir samimiyet kuramadın. bir ölçekte soğuma oluştu. bunun sebebi seni sevmemeleri ya da gevşek insanlar olup zora gelememelerinden öte, kalplerinin kırılmış olması

    Sadece sevdiğim, seveceğim veya evleneceğim kişiyi benden önce başkasıyla düşündüğümde içimin sızlamaması istiyorum. Bu konuda gerçekten, ciddi manada ikna olmak istiyorum

    bence içinde halen çok iyi bir insan var. tek sorunun çok ümitli olman. herkesin çok anlayışlı ve akıllı olabileceğini hayal ve ümit ediyor, onlardan bunu bekliyorsun. yapmadıklarındaysa öfkeleniyorsun. "bunu nasıl yapamazlar? ne kadar kötüler ve aptallar??" oluyor

    kimse ideal olmak zorunda değil. kimse akıllı olmak, her şeyi anlamak ve güzel şeylere ilgi duymak zorunda değil. böyle olmadıklarında kötü niyetli, berbat insanlar da olmuyorlar. aksine gayette normal şeyler bunlar. kusurluluk bizi insan yapan şey. yanımızdakilerin ne gibi özellikleri olduğundan ziyade, hangi kusurlarını sevebileceğimize odaklanmamız gerekir

    Ben kendime, irademe ve değerlerime bu kadar sahip çıkarken karşımdakinden,

    iradene ve değerlerine sahip çıkmak, sana ait bir karar. bu seçiminin, kendin dışında kimseye karşı bir bağlayıcılığı yok. senin değerlerine karşı bir hareket yapmış insanlar, bunu sana haksızlık olsun diye yapmıyor. onların olayı bu. onların değer ve tercihleri bunlar. onlar böyle mutlu ve onlara doğal gelen bu

    etkileşim mükemmel bir uyum içinde sürmek zorunda değil. bir konuda farklı fikirlere sahip olabilirsin bir kimseyle. sen onun karşı çıktığı bir şey yapıyorsundur, o da senin. bu, ilişkinizi etkilemek zorunda değil. sen bundan olumsuz etkilenmek zorunda değilsin. gayet rahat olup "anladım sen de böyle düşünüyorsun yani" diyebilmek lazım

    bazı insanlar gerçekten kötülük yapar. aşağılayıcı konuşur, kısıtlayıcı falan olur, bunlara tepki gösterilmeli. zaten aksi de düşünülemez. fakat böyle insanlar %5'lik dilimi kolay kolay geçmiyor. bizim sorunumuz, normal düzeydeki tezatları kabullenememek, onları anlamayı, kabul etmeyi ve her şeye rağmen sevmeyi yapamamak

    Sadece sevdiğim, seveceğim veya evleneceğim kişiyi benden önce başkasıyla düşündüğümde içimin sızlamaması istiyorum.

    tamam, önceden bir ilişkisi olmamış bir eş bulabilirsin. ama ilişki yaşamış birini de seçebilirsin. arayacağın tek koşul iyi bir insan olması ve seni sevmesi. kalp tek kişiliktir, seni seviyorsa diğer ilişkileri aklına gelmez. gelse bile sönük, izlenip unutulmuş bir film karesi gibi olur bu ve yok hükmündedir. onların geçmişini hayal edip moral bozmaktan ziyade: "geçmişte bir ilişki yaşadı, iyisiyle-kötüsüyle. ve olmadı. şimdi benimle beraber ve beni seviyor. ben de onu seviyorum. sevgimiz sürdüğü müddetçe, ne geçmişteki ne de gelecekteki bir erkek, asla ona benim gibi olabilecek." demek, ve her şeyi iyisiyle-kötüsüyle kabul etmek gerekiyor. sağlıklı ve akla yatkın olan yol bu hocam

    bunlar sana şimdi çok ters gelebilir. ama aklına, bu fikrin tohumlarını ekmesi için müsade edersen, bir süre sonra illa ki filizlenecek ve gözlenir bir etki uyandıracak, seni daha mutlu bir insan haline getirecektir

    süper bir tespit, çok güzel izah ettin. hatta devam ettireyim: bu kategorizasyon sana bazı somut faydalar da sağladı. fakat tümü matematik faydalar. belki birisine lafı oturttun da bir daha seni rahatsız etmedi. ya da ötekini net bir biçimde uyardın ve o kimse, davranışlarını düzenledi. fakat şunu da görmelisin: bir daha o insanlarla "gerçek" bir samimiyet kuramadın. bir ölçekte soğuma oluştu. bunun sebebi seni sevmemeleri ya da gevşek insanlar olup zora gelememelerinden öte, kalplerinin kırılmış olması

    Bu konularda biraz netim evet, çok haklısın dediklerinde.. Günlük yaşamımda da insanları keskin çizgilerle kafamda sınırlandırdığımın farkındayım uzun süredir. Yavaş yavaş bunu düzeltmeye, birçok şeyi hoş görmeye başladım. Aslında kalp kırmaktan ziyade düşüncelerim davranış ve mimiklerime yansıyor elimde olmadan, yoksa kimseyi kolay kolay kırmam.

    bence içinde halen çok iyi bir insan var. tek sorunun çok ümitli olman. herkesin çok anlayışlı ve akıllı olabileceğini hayal ve ümit ediyor, onlardan bunu bekliyorsun. yapmadıklarındaysa öfkeleniyorsun. "bunu nasıl yapamazlar? ne kadar kötüler ve aptallar??" oluyor

    kimse ideal olmak zorunda değil. kimse akıllı olmak, her şeyi anlamak ve güzel şeylere ilgi duymak zorunda değil. böyle olmadıklarında kötü niyetli, berbat insanlar da olmuyorlar. aksine gayette normal şeyler bunlar. kusurluluk bizi insan yapan şey. yanımızdakilerin ne gibi özellikleri olduğundan ziyade, hangi kusurlarını sevebileceğimize odaklanmamız gerekir

    iradene ve değerlerine sahip çıkmak, sana ait bir karar. bu seçiminin, kendin dışında kimseye karşı bir bağlayıcılığı yok. senin değerlerine karşı bir hareket yapmış insanlar, bunu sana haksızlık olsun diye yapmıyor. onların olayı bu. onların değer ve tercihleri bunlar. onlar böyle mutlu ve onlara doğal gelen bu

    etkileşim mükemmel bir uyum içinde sürmek zorunda değil. bir konuda farklı fikirlere sahip olabilirsin bir kimseyle. sen onun karşı çıktığı bir şey yapıyorsundur, o da senin. bu, ilişkinizi etkilemek zorunda değil. sen bundan olumsuz etkilenmek zorunda değilsin. gayet rahat olup "anladım sen de böyle düşünüyorsun yani" diyebilmek lazım

    bazı insanlar gerçekten kötülük yapar. aşağılayıcı konuşur, kısıtlayıcı falan olur, bunlara tepki gösterilmeli. zaten aksi de düşünülemez. fakat böyle insanlar %5'lik dilimi kolay kolay geçmiyor. bizim sorunumuz, normal düzeydeki tezatları kabullenememek, onları anlamayı, kabul etmeyi ve her şeye rağmen sevmeyi yapamamak


    Bunda biraz yetişmenin etkisi var, ek olarak küçükken kendime nasıl iyi biri olabilirim telkini verirdim bunu başardım fakat bu sefer de bunun etkisine kapılıp karşımdakilerden de aynı şeyleri beklemeye başladım yani insanlar diğerlerini kendileri gibi görürmüş ya bu yanılsamayı yaşadım.

    tamam, önceden bir ilişkisi olmamış bir eş bulabilirsin. ama ilişki yaşamış birini de seçebilirsin. arayacağın tek koşul iyi bir insan olması ve seni sevmesi. kalp tek kişiliktir, seni seviyorsa diğer ilişkileri aklına gelmez. gelse bile sönük, izlenip unutulmuş bir film karesi gibi olur bu ve yok hükmündedir. onların geçmişini hayal edip moral bozmaktan ziyade: "geçmişte bir ilişki yaşadı, iyisiyle-kötüsüyle. ve olmadı. şimdi benimle beraber ve beni seviyor. ben de onu seviyorum. sevgimiz sürdüğü müddetçe, ne geçmişteki ne de gelecekteki bir erkek, asla ona benim gibi olabilecek." demek, ve her şeyi iyisiyle-kötüsüyle kabul etmek gerekiyor. sağlıklı ve akla yatkın olan yol bu hocam

    bunlar sana şimdi çok ters gelebilir. ama aklına, bu fikrin tohumlarını ekmesi için müsade edersen, bir süre sonra illa ki filizlenecek ve gözlenir bir etki uyandıracak, seni daha mutlu bir insan haline getirecektir


    Ters gelmiyor, kafamda sürekli süzdüğüm şeyler sadece biraz uzak geliyor... Yeni fikirlere ve değişime her zaman açığım, ikna olmak konusunda yardımcı olduğun için teşekkürler. Mutluluk konusunda sonuna kadar haklısın, kabullenmek mutluluktur kabullenmeye çalışıyorum. Bunu daha kolay kabullendirecek birine, yaşayarak görmeye ihtiyacım var çok iyi biliyorum. Bunlara aşırı kafa yormaktansa akışına bırakmaya karar verdim uzun süre önce, zaman ve yaşanmışlıklar doğrultuya yöneltecektir diye düşünüyorum.

    Muhabbetin hoş, boş biri değilsin yazdıklarımın arkasını görebilen nadir insanlardansın teşekkür ederim.. Sanırım bunda zamanında benzer sıkıntıları yaşayıp atlatmış olmanın veya etrafında gözlemlemiş olmanın etkisi de var...




  • Derin Mavi kullanıcısına yanıt
    elbette. sen de nickin gibi derinlikli, hoş birisin hocam. en ufak yardımım dokunduysa ne mutlu
    iyi akşamlar
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Pippi Uzunçorap

    konuya ilk kez uğruyorum. yorumlara biraz baktım da aklı başında insanlar var. evlilik gibi bir niyetim yok ama gerçekten merak ediyorum. evleneceğiniz kadından beklentileriniz neler? tüm açıklık ve dürüstlüğünüzle

    buralar sakin ama ben sorumu sorayım bir ara cevaplanır herhalde



     EVLİLİK ÜZERİNE SOHBETLER

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: atom-karınca


    quote:

    Orijinalden alıntı: Pippi Uzunçorap

    konuya ilk kez uğruyorum. yorumlara biraz baktım da aklı başında insanlar var. evlilik gibi bir niyetim yok ama gerçekten merak ediyorum. evleneceğiniz kadından beklentileriniz neler? tüm açıklık ve dürüstlüğünüzle

    buralar sakin ama ben sorumu sorayım bir ara cevaplanır herhalde



     EVLİLİK ÜZERİNE SOHBETLER


    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • LiveStorm-TR kullanıcısına yanıt
    sevgili olmak ile evli olmak çok farklıdır.evlilik sorumluluktur.sevgililik daha çok oyun.o yüzden gerek erkek gerek kız yeterli olgunluğa ulaşmadan evlenmemeli.
  • WARTIME kullanıcısına yanıt
    Nedense ilk olarak kafalanmaya müsait biri olduğun hissine kapıldım. Yazdıkların, vurguladığın kelimeler ve heyecanından. Bazı kızlar belli yaşa kadar rahat yaşayıp (mesela 30) sonra düzgün birisi ile evlenmek istiyorlar. Bence kendin bitirmekle isabetli bir iş yapmışsın.
  • 
Sayfa: önceki 310311312313314
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.