Euro 3 oldu, Dolar 2,5 oluyor Kaybeden HEP TÜRKİYE...100 YIL

Theologist · 2013-12-27T12:20:40.0000000+03:00

Bu ülke gün yüzü göremiyor, bir türlü başını kaldıramıyor, kim buna dur diyecek. Ne madenlerini çıkarıp kullanabiliyor, ne fabrika kurup üretebiliyor. İç çatışmalar, yolsuzluklar, koalisyonlar, siyasi rantlar ülkeyi bitiriyor. Medya halkı yozlaştırıyor, millet uyuşturuluyor. Kardeş kardeşi öldürüyor, her gün bir çatışma çıkıyor. Enerji içimizde tüketiliyor, her şey dışarıdan alınıyor. Herkes bakıyor ama görmüyor, her kes medyanın oyununa geliyor. Mezhep, Fikir, Düşünce, Hayat tarzları farklı diye insanlar birbirine cephe alıp, üretmeye fırsat bulamıyor. Bir şeyler yapılmaya çalışılırken bir sorun hep çıkıyor. Ve çıkan şeyler sürekli yapılan şeyleri yok ediyor, ya yerinde sayıyor ya geriye gidiyor ülke. Olanı söyledim, gördüğümü söyledim, yaşadıklarımdan yola çıktım. Öznel bir yorumdur.

Theologist

Yarbay

2100 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: J.R.R. Tolkien

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: 1881

Arkadaş tamamen haklı.
100 yıldır bu haldeyiz lanet olsun. Yani tam olarak 1913'ten beri. Hep bizi birbirimize düşürdüler, 1913'ten önce cillop gibi olan koca imparatorluğu yıktı şerefsizler, sonra da bu devlet kuruldu, bütün dış mihrakların oyuncağı oldu.
Pis herifler ya, hep bizi birbirimize kırdırdılar. 1930'larda televizyonu icat ettiler, hep biz başına oturup izleyelim de mallaşalım diye. 1913'ten önce ülkede milyarlarca fabrika vardı, hepsinin kapısına kilit vurdular, ilk bilgisayarı üretmemize bile mani oldu bunlar. Aslında aya bile çıkacaktık ama 100 yıllık oyun olduğu için yapamadık.

Tahtelbahir 1719 yılında Osmanlı Devleti tarafından yapılan dünyanın ilk denizaltısıdır.3. Ahmed Han zamanında tersane Baş Mimarı İbrahim Efendi tarafından yapıldı.Timsah şeklinde olan denizaltının deneme sürüşü 3. Ahmed Hanın çocuklarının sünnet merasimine denk getirilmiştir.

Fatih Sultann Mehmet'in Macar usta Urban'a döktürdüğü Şahin adlı toplar Konstantinapolis(İstanbul)'un surlarını yıkmıştır.Gününün en iyi topları sayılmaktadı.

Alamet isimli bir robot, II. Abdülhamid tarafından Japon imparatoru Meiji'ye hediye olarak göndermiştir, 24 saat Ezan dinlesinler diye. Fakat bir gemi kazasından denize çökmüştür. Alamet Ezan olunca söylüyebilen bir robottur çünkü içinde bir saat vardır ve saat Ezan zamanını gösterince içinde bir teyp olduğu için Ezan sesi söyler ve birkaç metre yürüyebilen bir robotur. Alamet 1889 yılında yapılmıştır ve dünyadaki ilk robotlardan biridir.

Dünyanın özellikle mühendislik eğitimini hedefleyen ilk enstitülerinden biri olan İstanbul Teknik Üniversitesi 1773 yılında kuruldu. Bu üniversite III. Mustafa tarafından Mühendishane-i Bahr-i Humayun adı altında gemi mühendislerini eğitme amaçlı kuruldu. 1795'te enstitünün alanı genişletildi ve Avrupa standartlarını yakalamak ve orduyu modernize etmek için ordu mensuplarına da teknik eğitim verilmeye başlandı. 1845'te mühendislik fakültesi geliştirildi ve buna ilaveten mimarlık eğitimi verilmeye başlandı

Osmanlılar çok büyük ve geniş kütüphaneler kurdular. Örneğin Fatih Sultan Mehmet, Trabzon'da yaşayan Yunan bilimadamı Georgios Amirutzes'ten Batlamyus'un coğrafya kitaplarını çevirmesini ve eğitim kurumlarında, kütüphanelerde kullanılmasını emretti. Patriarch Gennadious'un tarihin ve hıristiyan felsefesinin en eski kitaplarından biri olan İtikadname Enderûn mektebinde okutulmak üzere tercüme edildi. Semerkant'lı matematikçi Ali Kuşçu oniki cilt matematik kitabı yazdı

Tarihini bilmeyen geleceğini bilemez. Osmanlı bilime sahip çıksaydı, ilk politikalar devam ettirilseydi, bu zamanda olduğu gibi iç çatışmalar ile oyuna gelmeseydi asla yıkılmazdı. Birinci dünya savaşında Osmanlı yıkıldı, Türkiye kuruldu, yıkanlar BOŞU BOŞUN yıktı değil mi?

İşsiz milliyetçi tarihçilerin ve beyinsiz ilahiyatçıların uydurduğu saçma şeylere inanan adam milleti tarih bilmemekle suçluyor. Kadir Mısıroğlu üstadının her salladığına inanma öyle. Mesajın Facebooktaki Yalan Yazan Tarih Utansın, Nizam-ı Cedid gibi sayfaların Osmanlı senaryolarının derlemesi gibi olmuş. Tahtelbahir, Alamet ve devasa kütüphaneler vs. yalandan ibaret. Tarih bilmeyen biri varsa o da sensin.

Wiki den aldım hepsini. Git oku o zaman yalansa, tabi ya sen ordaydın, olmadığının ispatını yaptığına göre, kadir mısıroğlunu sadece forumdan duydum. İstanbul gülhane de müze var, bilim müzesi gitmen gerekir, gözlerinle görmen için.

< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >

Casper_C

Yüzbaşı

281 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Agos

Teğmen

147 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: J.R.R. Tolkien

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote:

Orijinalden alıntı: 1881

Arkadaş tamamen haklı.
100 yıldır bu haldeyiz lanet olsun. Yani tam olarak 1913'ten beri. Hep bizi birbirimize düşürdüler, 1913'ten önce cillop gibi olan koca imparatorluğu yıktı şerefsizler, sonra da bu devlet kuruldu, bütün dış mihrakların oyuncağı oldu.
Pis herifler ya, hep bizi birbirimize kırdırdılar. 1930'larda televizyonu icat ettiler, hep biz başına oturup izleyelim de mallaşalım diye. 1913'ten önce ülkede milyarlarca fabrika vardı, hepsinin kapısına kilit vurdular, ilk bilgisayarı üretmemize bile mani oldu bunlar. Aslında aya bile çıkacaktık ama 100 yıllık oyun olduğu için yapamadık.

Tahtelbahir 1719 yılında Osmanlı Devleti tarafından yapılan dünyanın ilk denizaltısıdır.3. Ahmed Han zamanında tersane Baş Mimarı İbrahim Efendi tarafından yapıldı.Timsah şeklinde olan denizaltının deneme sürüşü 3. Ahmed Hanın çocuklarının sünnet merasimine denk getirilmiştir.

Fatih Sultann Mehmet'in Macar usta Urban'a döktürdüğü Şahin adlı toplar Konstantinapolis(İstanbul)'un surlarını yıkmıştır.Gününün en iyi topları sayılmaktadı.

Alamet isimli bir robot, II. Abdülhamid tarafından Japon imparatoru Meiji'ye hediye olarak göndermiştir, 24 saat Ezan dinlesinler diye. Fakat bir gemi kazasından denize çökmüştür. Alamet Ezan olunca söylüyebilen bir robottur çünkü içinde bir saat vardır ve saat Ezan zamanını gösterince içinde bir teyp olduğu için Ezan sesi söyler ve birkaç metre yürüyebilen bir robotur. Alamet 1889 yılında yapılmıştır ve dünyadaki ilk robotlardan biridir.

Dünyanın özellikle mühendislik eğitimini hedefleyen ilk enstitülerinden biri olan İstanbul Teknik Üniversitesi 1773 yılında kuruldu. Bu üniversite III. Mustafa tarafından Mühendishane-i Bahr-i Humayun adı altında gemi mühendislerini eğitme amaçlı kuruldu. 1795'te enstitünün alanı genişletildi ve Avrupa standartlarını yakalamak ve orduyu modernize etmek için ordu mensuplarına da teknik eğitim verilmeye başlandı. 1845'te mühendislik fakültesi geliştirildi ve buna ilaveten mimarlık eğitimi verilmeye başlandı

Osmanlılar çok büyük ve geniş kütüphaneler kurdular. Örneğin Fatih Sultan Mehmet, Trabzon'da yaşayan Yunan bilimadamı Georgios Amirutzes'ten Batlamyus'un coğrafya kitaplarını çevirmesini ve eğitim kurumlarında, kütüphanelerde kullanılmasını emretti. Patriarch Gennadious'un tarihin ve hıristiyan felsefesinin en eski kitaplarından biri olan İtikadname Enderûn mektebinde okutulmak üzere tercüme edildi. Semerkant'lı matematikçi Ali Kuşçu oniki cilt matematik kitabı yazdı

Tarihini bilmeyen geleceğini bilemez. Osmanlı bilime sahip çıksaydı, ilk politikalar devam ettirilseydi, bu zamanda olduğu gibi iç çatışmalar ile oyuna gelmeseydi asla yıkılmazdı. Birinci dünya savaşında Osmanlı yıkıldı, Türkiye kuruldu, yıkanlar BOŞU BOŞUN yıktı değil mi?

İşsiz milliyetçi tarihçilerin ve beyinsiz ilahiyatçıların uydurduğu saçma şeylere inanan adam milleti tarih bilmemekle suçluyor. Kadir Mısıroğlu üstadının her salladığına inanma öyle. Mesajın Facebooktaki Yalan Yazan Tarih Utansın, Nizam-ı Cedid gibi sayfaların Osmanlı senaryolarının derlemesi gibi olmuş. Tahtelbahir, Alamet ve devasa kütüphaneler vs. yalandan ibaret. Tarih bilmeyen biri varsa o da sensin.

Wiki den aldım hepsini. Git oku o zaman yalansa, tabi ya sen ordaydın, olmadığının ispatını yaptığına göre, kadir mısıroğlunu sadece forumdan duydum. İstanbul gülhane de müze var, bilim müzesi gitmen gerekir, gözlerinle görmen için.

Türkçe Vikipediyi aklına esen herkes değiştirebiliyor zaten denetleme yok bir şey yok. İngilizce Wikipedia'da Alâmetle veya Tahtelbahir ile veya o bahsettiğin "çok büyük ve geniş kütüphaneler" ile ilgili hiçbir şey yazmıyor. Altın çağı dediğiniz dönemde Meleklerin bacakları dikizleniyor diye rasathane kapattırılan bir yerden bahsediyoruz "Altın çağı"nda bu halde olan bir devletin yıkılış döneminde robot yapabileceğine inanıyorsan ne diyeyim. Alamet diye tanıtılan ve yanında Arapça yazılar olan o resim Occultus denen bir robota ait. Osmanlı size MEB kitaplarında gösterildiği gibi değil.

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

Theologist

Yarbay

2100 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Agos

Teğmen

147 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

webbie

Yarbay

4727 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Casper_C

Gezi Parkı olayları nedeniyle ülkeye mal ettirilen faturayı az mı görüyorsunuz? Yahu siz hiç hayattan ders almaz mısınız?

Ülkenin güvenlik kuvvetleriyle çatışılmasını, kamu mülküne, esnafın mülküne zarar verilmesini hiç kimse, hiçbir şekilde meşrû gösteremez! Zekâdan yana mahrûmiyet yaşayanları tenzih ederim…

Ülkenin güvenlik kuvvetleriyle çatışılmasının faydalarını IQ’su gözlerinden fışkıran bir dehâ mantık çerçevesinde açıklasın da görelim..!

Ülkenin güvenlik kuvvetlerinin asli görevinin ne olduğunu öğrenirseniz, siz de aslında deha olmadan onbinlerce insanın, ki bunların büyük bir bölümü fark ettiyseniz üniversite öğrencisi ya da halk dilinde "mürekkep yalamış" olarak tabir edilen kesimdir, deha olmadığınız halde siz bile herhangi bir açıklamaya ihtiyaç duymadan anlayabilirsiniz. Ama burada önemli olan şey, kamu malının kime ait olduğunu, haklarını arayan sivillere sıkılan biber gazlarının da kamu malı olduğunu, o gazları sıkan TOMA'ların da kamu malı olduğunu, halka ait olan yani kamusal bir alana yine aynı halkın AVM yaptırmak istememesini, biber gazını ithal eden firmanın sahibinin bir AKP'li olduğunu, onları sıkan TOMA'ları devlete satan adamın da AKP milletvekili olduğunu, sivillere kapılarını açan tüm esnafın maliye baskısı ile (çünkü herhangi bir yasaya karşı gelmemişlerdir) işkenceye tabi tutulduğunu, yaralananlara yardım eden sağlıkçıların hakkında "Yaralı insanlara yardım ettikleri için" soruşturma açıldığını, ortada tek bir silah bile yokken emniyet güçleri tarafından öldürülen gencecik insanların katillerinin iktidar tarafından korunduğunu, olayları yayınlayan medya kuruluşlarının araçlarının emniyet güçleri tarafından engellendiğini ve penguen belgeselleri yayınlayanların ödüllendirildiğini...

Emin olun çok fazla işlemci zorlamadan siz de anlayabilirsiniz. Siz Gezi Parkı Olayları sırasında yakılan yıkılan devlet mallarını dert edeceğinize, dönün de arkanızdakine bir bakın. Adamlar sizin köleliğiniz sayesinde Türkiye'nin yarısını satıp diğer yarısına da akrabalarına dağıttılar.

Casper_C

Yüzbaşı

281 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Indigo

quote:

Orijinalden alıntı: Casper_C

Gezi Parkı olayları nedeniyle ülkeye mal ettirilen faturayı az mı görüyorsunuz? Yahu siz hiç hayattan ders almaz mısınız?

Ülkenin güvenlik kuvvetleriyle çatışılmasını, kamu mülküne, esnafın mülküne zarar verilmesini hiç kimse, hiçbir şekilde meşrû gösteremez! Zekâdan yana mahrûmiyet yaşayanları tenzih ederim…

Ülkenin güvenlik kuvvetleriyle çatışılmasının faydalarını IQ’su gözlerinden fışkıran bir dehâ mantık çerçevesinde açıklasın da görelim..!

Ne yapacaktı millet her dediğine eyvallah mı diyecek? Vatandaşın sana sonsuz itaat edeceğini mi sandın? Fazla oy aldın diye diğerlerini görmezden gelme hakkı nereden geliyor? Avrupada benzine zam geliyor sokaklar karışıyor.Daha geçenlerde 120 polis yaralandı böyle darbe yapıyorlar diye iktidarları konuştu mu? Hem senin ekonomin sıcak parayla dönüp bir eylemde böyle zarar görüyorsa televizyonlara çıkıp ekonomi süper diye hiç konuşma.

Sorularına sorularla karşılık veriyorum;

O saldırdığınız güvenlik kuvvetleri, benim kuzenim, sizin amcanızın oğlu, dayınızın yeğeni, arkadaşınızın arkadaşı değil mi..? Nihâyet ortak paydada bu vatanın bir evladı, bir neferi değil mi?

Ülkenin içgüvenliği ve huzurunu temin ile mükellef güvenlik kuvvetlerimizin kaşını açtınız, başını yardınız, ayağından yaraladınız da ne oldu? Âilelerini saatlerce stres altında, endişe altında bıraktınız da ne oldu? Küçücük çocuklarını ağlattınız, kederlendirdiniz, tertemiz kalplerini kendinize karşı nefretle doldurdunuz da ne oldu, ne kazandınız?

Ne kadar da cür’etkârsınız. Dışarıdan bakan, sanki bir vatanınız daha, bir ülkeniz daha, bir yuvanız daha var sanır.

Eğer bir Irak, bir Suriye, bir Afganistan, bir Pakistan, bir Lübnan, bir Mısır, bir Tunus, bir Yemen gibi düşmek ve kendinizle beraber bizleri de düşürmek istemiyorsanız sorumluluk bilinciyle hareket etmek zorundasınız.

Çok düşkünü olduğunuzu her fırsatta dile getirdiğiniz özgürlüğünüzün, bir diğer vatandaşın özgürlüğünün başladığı nokta ile sınırlı olduğunu niçin gözardı ediyorsunuz?
Ülkede her karşışın altında petrol mü var? Biraz iktisad lütfen… %90 dolayında petrole bağımlılığı olan bir ülkeden bahsediyoruz? Enerji ihtiyacında ise bir petrol kadar olmasa ciddî ölçüde dışa bağımlılığımız sözkonusu.

Peki hükûmet ne yapıyor? Ülkede yatrımcıyı çekip yerin kilometrelerce altına dalarak petrol arıyorlar? Ülkede nükleer santraller kuruyorlar? Ama mâlum çevrelerin, bir anda yeşile olan aşkları hatırlarına gelip (!) medyadaki uzantılarıyla nükleer tesisler aleyhinde pankart açan avuç “zama gelince ‘hayır!’, santrale gelince yine ‘hayır’” diyen aklı bir karış havada insanları gösterip, “bölge ayakta, bölge isyan ediyor, nükleer santral” yaygarası koparıyorlar..!

Eğer çok muzdaripseniz, siyâsete atılır meclise girer söz sahibi olursunuz ya da destek verdiğiniz partiye daha fazla desteğin olmasını sağlarsınız..! Bunlar zor değil mi? Fakat eline geçenlerle cam çerçeve indirmeyi, vicdânsızca molotof fırlatmayı, emin ol 80 yaşındaki bir dede de becerir..!

Ekonomiye etki eden siyasi olayları kısa zamanda toparlayabilirsin,uzun vadelileri afedersinde -nah- toplarsın. Dolar'ın mevzusu ayrı,Tl'ninde.Tl değer kaybediyor şu an her para birimine karşı bu kısmı siyasete entegre edersin,haksızsında diyemeyiz kesin emin olunacak bişey değil çünkü ama dolar kısmı bambaşka.

Ülke olarak yedik içtik kısaca ,kim okucak bilmiyorum ama olurda arada bilgilenmek isteyenler olur.

http://www.economist.com/news/finance-and-economics/21586569-error-apology-and-revision-spreadsheet-different

Buda kaynak nerenden uyduruyon dicek çoktor diye vereyim. Özet olarak diyor ki uzun bir 10 yıllık süreçte fed(dolar basma yetkisi olan yapı) piyasayı hareketlendirmek için piyasayı paraya boğdu,hani şu 2013te duyduğumuz tahvil alımları azaltılacak duracak olayları.Bu süre içinde ülke ekonomisini canlandırıp güçlendirenler,dolarların saçılma kısmı bitip ülkeye geri döndüğü(artık fed kendi mahsülünü toplamak istiyor dolar her para birimine karşı değer kazanacak) kısımda çok fazla yara almayacaklar ancak bu para bolluğu değerlendiremeyenler çalanlar çırpanlar üretimini geliştiremeyenlerin ekonomisi sarsılacak.
Bu kısımda 1.sıradayız liste aşa doğru gidiyor ülkeleri görebilirsiniz.

Dolar artacak kısaca bu iki sokağa çıktık olay olduda arttıyla olmuyor,daha büyük rakamlar dünyayı yönetiyor ne yazık ki,çamur at izi kalsın kolay kısmı işin.

Haziran 2014 türkiye tahmini de 2.4 tür. saklayın haziranda bakarsınız,ne yazık ki merkez müdahalesi ancak 1-2hafta dengede tutar yabancı parayı uzun vadede yükselmesi kaçınılmaz.Neden?Ülkece bir bok yapmadık,bundan. Bizle benzer sıralarda gezen Güney Kore eşek gibi çalıştı,etkilenmeyecek ülkelerden,hani kıyaslama yapıcaksak birileri ile buda bilgi olsun.

not: son birşey aklıma geldi bu ülkede siyasi olaylar olmasada kriz gelecekti şimdi bu süreci hızlandırıyor sadece.Biraz dünyada para nasıl dönüyor öğrenin,para basımı faizler,fed kim( rockefeller ailesi, rotschild ailesi, jp morgan ailesi,dolar basmaya yetkili olanlar amerikadaki)

sonuç ne; Başarısız bir ekonomi politikası sonucu buradayız 10 yıllık bir süreç bu.Taa Osmanlı'ya gitmiş birileri,bu para bolluğu ve artık paranın sahibine geri dönme vaktinin gelme kısmı için osmanlıya gitmeye gerek yok hatta sıkılıyorum artık geçmiş başarılarmış vs,bugün bu haldeyiz kardeşim,bugünü nasıl kurtarıcaz onu düşünelim.

Ekstra edit: neden merkez müdahale etmiyor diye bir soru sorulmuş,bu müdahale ile kontrol edilecek bir sorun değil,döngüler var dünyada 15-20yıllık artık önünü alamaz merkez yükselişin ancak siyasi bir mücadelesi varsa,ateşini söndürür bir kaç hafta oda.

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OneLastTime -- 27 Aralık 2013; 22:26:31 >

Casper_C

kullanıcısına yanıt

Ekonomiye etki eden siyasi olayları kısa zamanda toparlayabilirsin,uzun vadelileri afedersinde -nah- toplarsın. Dolar'ın mevzusu ayrı,Tl'ninde.Tl değer kaybediyor şu an her para birimine karşı bu kısmı siyasete entegre edersin,haksızsında diyemeyiz kesin emin olunacak bişey değil çünkü ama dolar kısmı bambaşka.

Ülke olarak yedik içtik kısaca ,kim okucak bilmiyorum ama olurda arada bilgilenmek isteyenler olur.

http://www.economist.com/news/finance-and-economics/21586569-error-apology-and-revision-spreadsheet-different

Buda kaynak nerenden uyduruyon dicek çoktor diye vereyim. Özet olarak diyor ki uzun bir 10 yıllık süreçte fed(dolar basma yetkisi olan yapı) piyasayı hareketlendirmek için piyasayı paraya boğdu,hani şu 2013te duyduğumuz tahvil alımları azaltılacak duracak olayları.Bu süre içinde ülke ekonomisini canlandırıp güçlendirenler,dolarların saçılma kısmı bitip ülkeye geri döndüğü(artık fed kendi mahsülünü toplamak istiyor dolar her para birimine karşı değer kazanacak) kısımda çok fazla yara almayacaklar ancak bu para bolluğu değerlendiremeyenler çalanlar çırpanlar üretimini geliştiremeyenlerin ekonomisi sarsılacak.
Bu kısımda 1.sıradayız liste aşa doğru gidiyor ülkeleri görebilirsiniz.

Dolar artacak kısaca bu iki sokağa çıktık olay olduda arttıyla olmuyor,daha büyük rakamlar dünyayı yönetiyor ne yazık ki,çamur at izi kalsın kolay kısmı işin.

Haziran 2014 türkiye tahmini de 2.4 tür. saklayın haziranda bakarsınız,ne yazık ki merkez müdahalesi ancak 1-2hafta dengede tutar yabancı parayı uzun vadede yükselmesi kaçınılmaz.Neden?Ülkece bir bok yapmadık,bundan. Bizle benzer sıralarda gezen Güney Kore eşek gibi çalıştı,etkilenmeyecek ülkelerden,hani kıyaslama yapıcaksak birileri ile buda bilgi olsun.

not: son birşey aklıma geldi bu ülkede siyasi olaylar olmasada kriz gelecekti şimdi bu süreci hızlandırıyor sadece.Biraz dünyada para nasıl dönüyor öğrenin,para basımı faizler,fed kim( rockefeller ailesi, rotschild ailesi, jp morgan ailesi,dolar basmaya yetkili olanlar amerikadaki)

sonuç ne; Başarısız bir ekonomi politikası sonucu buradayız 10 yıllık bir süreç bu.Taa Osmanlı'ya gitmiş birileri,bu para bolluğu ve artık paranın sahibine geri dönme vaktinin gelme kısmı için osmanlıya gitmeye gerek yok hatta sıkılıyorum artık geçmiş başarılarmış vs,bugün bu haldeyiz kardeşim,bugünü nasıl kurtarıcaz onu düşünelim.

Ekstra edit: neden merkez müdahale etmiyor diye bir soru sorulmuş,bu müdahale ile kontrol edilecek bir sorun değil,döngüler var dünyada 15-20yıllık artık önünü alamaz merkez yükselişin ancak siyasi bir mücadelesi varsa,ateşini söndürür bir kaç hafta oda.

Theologist

Yarbay

2100 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Bundeskanzler

Yarbay

2835 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Theologist

Yarbay

2100 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Ryan Oreily

Yarbay

3147 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Betfair

Yarbay

3722 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Casper_C

quote:

Orijinalden alıntı: Indigo

quote:

Orijinalden alıntı: Casper_C

Gezi Parkı olayları nedeniyle ülkeye mal ettirilen faturayı az mı görüyorsunuz? Yahu siz hiç hayattan ders almaz mısınız?

Ülkenin güvenlik kuvvetleriyle çatışılmasını, kamu mülküne, esnafın mülküne zarar verilmesini hiç kimse, hiçbir şekilde meşrû gösteremez! Zekâdan yana mahrûmiyet yaşayanları tenzih ederim…

Ülkenin güvenlik kuvvetleriyle çatışılmasının faydalarını IQ’su gözlerinden fışkıran bir dehâ mantık çerçevesinde açıklasın da görelim..!

Ne yapacaktı millet her dediğine eyvallah mı diyecek? Vatandaşın sana sonsuz itaat edeceğini mi sandın? Fazla oy aldın diye diğerlerini görmezden gelme hakkı nereden geliyor? Avrupada benzine zam geliyor sokaklar karışıyor.Daha geçenlerde 120 polis yaralandı böyle darbe yapıyorlar diye iktidarları konuştu mu? Hem senin ekonomin sıcak parayla dönüp bir eylemde böyle zarar görüyorsa televizyonlara çıkıp ekonomi süper diye hiç konuşma.

Sorularına sorularla karşılık veriyorum;

O saldırdığınız güvenlik kuvvetleri, benim kuzenim, sizin amcanızın oğlu, dayınızın yeğeni, arkadaşınızın arkadaşı değil mi..? Nihâyet ortak paydada bu vatanın bir evladı, bir neferi değil mi?

Ülkenin içgüvenliği ve huzurunu temin ile mükellef güvenlik kuvvetlerimizin kaşını açtınız, başını yardınız, ayağından yaraladınız da ne oldu? Âilelerini saatlerce stres altında, endişe altında bıraktınız da ne oldu? Küçücük çocuklarını ağlattınız, kederlendirdiniz, tertemiz kalplerini kendinize karşı nefretle doldurdunuz da ne oldu, ne kazandınız?

Ne kadar da cür’etkârsınız. Dışarıdan bakan, sanki bir vatanınız daha, bir ülkeniz daha, bir yuvanız daha var sanır.

Eğer bir Irak, bir Suriye, bir Afganistan, bir Pakistan, bir Lübnan, bir Mısır, bir Tunus, bir Yemen gibi düşmek ve kendinizle beraber bizleri de düşürmek istemiyorsanız sorumluluk bilinciyle hareket etmek zorundasınız.

Çok düşkünü olduğunuzu her fırsatta dile getirdiğiniz özgürlüğünüzün, bir diğer vatandaşın özgürlüğünün başladığı nokta ile sınırlı olduğunu niçin gözardı ediyorsunuz?
Ülkede her karşışın altında petrol mü var? Biraz iktisad lütfen… %90 dolayında petrole bağımlılığı olan bir ülkeden bahsediyoruz? Enerji ihtiyacında ise bir petrol kadar olmasa ciddî ölçüde dışa bağımlılığımız sözkonusu.

Peki hükûmet ne yapıyor? Ülkede yatrımcıyı çekip yerin kilometrelerce altına dalarak petrol arıyorlar? Ülkede nükleer santraller kuruyorlar? Ama mâlum çevrelerin, bir anda yeşile olan aşkları hatırlarına gelip (!) medyadaki uzantılarıyla nükleer tesisler aleyhinde pankart açan avuç “zama gelince ‘hayır!’, santrale gelince yine ‘hayır’” diyen aklı bir karış havada insanları gösterip, “bölge ayakta, bölge isyan ediyor, nükleer santral” yaygarası koparıyorlar..!

Eğer çok muzdaripseniz, siyâsete atılır meclise girer söz sahibi olursunuz ya da destek verdiğiniz partiye daha fazla desteğin olmasını sağlarsınız..! Bunlar zor değil mi? Fakat eline geçenlerle cam çerçeve indirmeyi, vicdânsızca molotof fırlatmayı, emin ol 80 yaşındaki bir dede de becerir..!

Arkadaşın kafa iyi değil bulaşmayın bence

AÇILIN-BEN-MÜHENDİSİM

Yarbay

3367 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Euro 3 oldu, Dolar 2,5 oluyor Kaybeden HEP TÜRKİYE...100 YIL (4. sayfa)