Erdoğan: 'Kimseyi Aç, İşsiz Bırakmadık.Martta enflasyonu kontrol altına alacağız'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Belki insanlarımızın alım güçleri yüksek enflasyon sebebiyle bir miktar düştü ama kimseyi işsiz bırakmadık, aç bırakmadık, açıkta bırakmadık' dedi.

'Sizlerle burada bir arada gelmekten duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Sizler belediye başkanlığı dönemindeki eserlerle adlarını tarihe yazdırmış kadrosunuz. Nice badireleri aştık. Nice saldırılara birlikte göğüs gerdik. Sıfatlar makamlar gelir geçer, gurur verici yaşanmış hakikatler bizimle kalır. Dünyada pek az lidere böylesine köklü kaliteli kadroyla yol yürümek nasip olmuştur. Şahsıma sizler gibi çalışma arkadaşları nasip ettiği için Rabbime hamdediyorum.

En son mahalli idare seçimlerinde büyükşehirlerin yüzde 52, diğer illerin yüzde 55'ini kazanarak mahalli idarelerdeki gücümüzü bir kez daha gösterdik. İstanbul ve Ankara gibi ülkemizin en büyük iki şehrinin başkanlık nezdinde kaybedilmiş olmasından üzüntü duyuyorum. Seçimi kaybettik demiyorum, sadece başkanlık nezdinde diyorum. Çünkü meclislerini Ankara'nın da, İstanbul'un da biz kazandık. Meclisle beraber güçlüyseniz o belediyede gücünüz farklı olur.

"Martta enflasyonu kontrol altına alacağız"

Dünyanın resesyonun eşiğinde bulunması ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yönüyle büyütme esasına dayanan programımızın ne kadar isabetli olduğunu gösteriyor. Belki insanlarımızın alım güçleri yüksek enflasyon sebebiyle bir miktar düştü ama kimseyi işsiz bırakmadık, aç bırakmadık, açıkta bırakmadık. İnşallah önümüzdeki şubat-mart aylarıyla birlitke enflasyonu da kontrol altına alarak devam edeceğiz.

İnsanların siyasi tercihlerinde ekonomi önemli bir belirleyicidir ama asla tek belirleyici değildir. Milletimize 20 yılda Türkiye'yi nereden nereye getirdiğimizi anlatacağız. Demokratik ve ekonomik kazanımları eskiyle mukayeseli bir şekilde ortaya koyarak hafızaları sürekli canlı tutmalıyız. Bu altyapı ile ülkemizi nereye ulaştırmak istediğimizi anlatacağız. Dünyanın yeniden yapılandığı süreçte Türkiye'yi hak ettiği konuma ancak biz getirdik, biz getirebiliriz. Karşımızdaki güruhun ülkemizin ve insanımızın geleceğine nasıl zarar verebileceğini hep beraber biz anlatacağız. Koalisyon dönemlerinin ülkemize maliyeti ve ödediği acı bedeller ortadadır.

Kaynak:

onedio

Erdoğan: 'Kimseyi Aç, İşsiz Bırakmadık'

https://onedio.com/haber/erdogan-kimseyi-ac-issiz-birakmadik-1081544

Reise güvenmeliyiz.Ne dediyse çıkıyor. Gerekirse 2071 martına kadar bekleriz icabında. 

offf yine mi, bu hikayenin sonunu hepimiz biliyoruz  

Multecilerden bahsediyor galiba. Bizlik bir sey degil.

olursa ekime olmazsa marta

20 yılda Türkiye nerden nereye gelmiş şöyle bir bakalım;

1)20 yıl önce basın özgürdü.Üstelik 'askeri vesayet' dendiği bir dönemde özgürdü.Siyasiler televizyonlarda ve basında rahatlıkla eleştirilebilirdi.Yine siyasiler ortak televizyon yayınlarında ülke siyaseti hakkında konuşup fikir belirtebilirlerdi.Bugün ise basında malum zihniyeti,partiyi ve kainat liderini eleştirmek mümkün değil.Hele rakip siyasilerin televizyonda ortak bir yayına çıkıp tartışmaları imkansız bir hale geldi.

2)20 yıl önce 'Türk' milleti vardı.Bugün ise sadece adı sanı belli olmayan bir 'millet' söylemi var.Üstüne bu millet 1980 öncesinde görülen bir siyasi kutuplaşmanın içine düşmüş vaziyette.Küçücük çocuklar dahi ülke siyaseti ve ekonomisi konusunda kafa patlatır hale gelmiş vaziyette.Ülkedeki hiç kimse mutlu değil.

3)20 yıl önce YSK'ya ve seçimlere büyük bir güven vardı.Üstelik '28 şubat' sonrası bir dönemden bahsediyorum.Öyle ki bugün '28 şubat' üzerinden mağduriyet kasanlar,28 Şubat'ın gölgesinde yapılan 3 Kasım 2002 seçimlerinde tek başına iktidara geldiklerinde 'askeri vesayet' diyerek saldırdıkları TSK herhangi bir müdahalede bulunmamıştı.Devletin tüm kurumları demokratik seçimleri kabullenmişti.20 yıl sonra ise sözde demokraside 'çağ' atladığımız bir dönemde yapılan İstanbul yerel seçimleri 'birşey olmasa bile kesinlikle birşey oldu' denilerek,YSK'ya baskı kurularak zorla iptal ettirildi.Öncesinde de 2017 referandumunda yine YSK'ya baskı yapılarak ve seçim kanununu çiğnenerek sayımlar devam ederken 'mühürsüz oylar' geçerli saydırıldı.Yani gerçekten 20 yılda demokraside çağ atlamışız (!)...

3)20 yıl önce Türkiye'de PKK terörü neredeyse bitmişti.Bu durum şehit sayılarına da yansımıştı.Örneğin;

1999 yılında 13 Şehit (Aponun yakalandığı yıl)

2000 yılında 2 şehit

2001 yılında 2 şehit

2002 yılında 3 şehit

2003 yılında 3 şehit

https://www.21yyte.org/tr/veri-tabanlari/terorle-mucadelede-verdigimiz-sehitler?utm_campaign

Ancak 20 yıl sonra yani 2021'de sadece 138 şehit verdik.

http://www.terorsehitleri.com/2021-yilinin-en-aci-tablosu-138-sehit-verdik106-cocuk-yetim-kaldi-7326.html

4)20 yıl önce Türkiye'de PKK terörünün bitme noktasına gelmesiyle sadece ekonomik sorunlar toplumu huzursuz ediyordu.Ancak 20 yılda izlenen rezil ve acemice iç/dış politika yüzünden PKK tekrar güçlendiği gibi Türkiye'nin başına YPG ve İŞİD gibi terör örgütleride bela olmaya başladı.20 yıl önce Türkiye'nin çevresinde egemen devletler varken bugün Irak'ta 'Bölgesel Kürt Yönetimi';Suriye'de ise PKK'nın Suriye kolu olan YPG ile komşu olmuş vaziyetteyiz.Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar 'beka' sorunu ile karşı karşıya kalmış vaziyette.Bunun sorumluları da herhalde CEHAPE değil...

5)20 yıl önce Kıbrıs'ta taraf ülkeler Türkiye,Yunanistan ve İngiltere iken 2004 yılında Kofi Annan Planının kabul edilmesiyle G.Kıbrıs Rum kesimi tüm adayı temsilen AB'ye alınırken adadaki taraf ülkeler Türkiye ve AB olarak değişmiş vaziyette...Eskiden Türkiye Londra ve Zürih anlaşmalarıyla adada sadece Yunanistan ve İngiltere ile muhattapken bugün tüm AB üyesi ülkelerle muhattap olmak zorunda kalmaktadır.Dahası G.Kıbrıs Rum kesiminin tüm adayı temsilen AB'ye alınması ve bunun Türkiye tarafından da kabul edilmesi nedeniyle bugün Akdeniz paylaşımında Türkiye çeşitli diplomatik zorluklarla ve engellerle karşılaşmakta....

6)20 yıl önce Türkiye'nin AB üyeliği bir 'hayal' değildi.Ancak bugün Türkiye artık AB'ye asla giremeyecek bir ülke konumuna geldi.Dahası Türkiye 20 yıl önce ortadoğu ülkeleri için rol model bir ülkeyken bugün Türkiye bir ortadoğu ülkesine dönmüş vaziyette.

7)20 yıl önce Türk lirası daha değerliyken bugün Türkiye Amerika'nın ve AB'nin A-101'i ve BİM'i olmuş vaziyette..400 sene bir valiyle idare ettiğimiz Yunanlılar bugün Türkiye'de krallar gibi tatil yaparken,krallar gibi alışveriş yaparken anlı şanlı Osmanlı torunları (!) Yunan tarafına geçip bir şişe su alamaz vaziyete gelmiş durumda.

8)20 yıl önce Türkiye'nin demografik yapısı daha stabil iken bugün sırf AB'den para gelecek diye demografik yapısı kaçaklar ve sığınmacılar yüzünden hızla bozulan bir ülke haline gelmiş vaziyette.Öyle ki Türkiye'de Arap,Afrikalı,Afgan ve Pakistanlı etnik gruplar meydana gelmeye başlamış,büyük şehirlerde bazı mahalleler tamamen onlardan oluşmaya başlamış durumda..Türkiye içinde Türkiye'ye yabancı,Türk diline yabancı,Türk kültürüne yabancı yeni bir nüfus yaratılır hale gelmiş vaziyette...Tüm bunlar olurken de ''Türklerde 1071 malazgirt savaşıyla Türkiye'ye göç etti'',''Türklerde mülteci'',''Türklerde göçmen'' denilerek Anadoludaki Türk varlığı tartılışır hale getirilmiş durumda.

9)20 yıl önce devlet kurumları içinde 'paralel' bir yapılanma yokken bugün tüm devlet kurumlarında çeşitli tarikatların ve cemaatlerin örgütlenmesinin önü açılabildiği kadar açılmış vaziyette.Öyle ki bu yapılanmalardan biri 15 Temmuz 2016'da devleti ele geçirmek için darbe girişiminde bulunacak cesarete dahi ulaşmıştı.Buna rağmen tarikatlara ve cemaatlere karşı etkili mücadele edilmemekte dahası bu yapıların yurtlar açarak,okullar açarak ve vakıf adı altında yasak olan medreseler açarak toplum içinde gençleri devşirmelerine seyirci kalınmakta.

10)20 yıl önce mahkemeler daha tarafsız iken bugün ağır bir siyasi baskı altında kararlar almaya zorlanmaktalar

Velhasıl gerçekten Türkiye'yi 20 yılda çağ atlamışlar ancak 'tersine' bir çağ atlama söz konusu...

www.cumhuriyet.com.tr

Gençlerde İşsizlik yüzde 22.6 , mutsuzluk yüzde 55.5

https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/genclerde-issizlik-yuzde-226--mutsuzluk-yuzde-555-1937517

Halkın çoğunu yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum etmiş birisi söylüyor bunu iş bulsa bile ayarı aç yarı tok insanlar daha yeni kendi akp milletvekili 50 binlik maaşıyla geçinemediğini danışmanlarına para veremediğini söyledi,tüikte bile rakamlar yüksek ki ne kadar doğru olduğunu hepimiz biliyoruz gençlerin çoğu yurtdışına nasıl gideriz diye düşünüyor sayesinde,doktor kalmadı ülkede hala martta indirecekmiş şimdi indir faizi merkez bankasını rahat bırak muhalefetin seçtiği liyakatli insanları getir düşür yoksa zaten marta kadar kendisi o koltuktan inecek erken seçimle belki daha önce baskın seçimle bu gidişle.

Artık ben mehdiyim de dese şaşırmam

6 ayda bir güncelleme atıyo adamlar ehonomiye  

Çağı tersten atlattılar, bak o çok doğru bir söz. Tersten gördük çağı.