Şimdi Ara

En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız (4878. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir - 4 Masaüstü
5 sn
100.666
Cevap
615
Favori
4.049.901
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
46 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 48764877487848794880
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ali.kose kullanıcısına yanıt
    Çoğu film bile ilgi çekmezken animasyona bakılmaması normal bence. ayrı konudan ziyade ara ara çocuklara uygun fimler paylaşmak daha uygun gibi. yoksa animasyon diye büyükler için filmler var, okursun bakarsın, kafana yatarsa gidersin bakarsın beğenmezsin de ama çocuklar için durum farklı, izlemiş olmak bile riskli oluyor bazen
  • scorpion20 kullanıcısına yanıt
    Aynen hocam değerlendirdiklerimi yazmaya çalışacağım.
  • Insidious Last Key
    Korku gerilim türünü seviyorsanız izleyin 6/10

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Pyscho (1960) :

    Zamanına göre bu senaryo muazzam.Korku filmlerinin atasıymış.Bu zamana kadar nasıl izlememişim bilmiyorum.10 üzerinden 9

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Andy Selva kullanıcısına yanıt
    Bir önceki mesajım
    1 Ocak - 19 Ocak arası izlediğim 19 filmden oluşuyordu. Bu mesajımda devam eden tarihlerde 20 Ocak - 14 Şubat arasında izlediğim filmleri ekleyerek kısaca yorumlarımla paylaşacağım. (Bir nevi film günlüğü olsun diye tek mesajda toparladım ve upuzun bir mesaj oluştu, umarım film tavsiyesi isteyenler yararlanabilir.)



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0056663/

    20) Vivre sa vie (1962) - Jean-Luc Godard

    Film yıldızı olmak isteyen genç bir kadının evini terk ettikten sonraki yaşamından bir kesit anlatılıyor. Anna Karina'nın kendisine hayran bıraktığı, 12 kısa bölümden oluşan ve sağlam felsefi düşünceler barındıran döneminin en iyi filmlerinden. 9,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0053472/

    21) A bout de souffle (1960) - Jean-Luc Godard

    Uzun ve samimiyet içeren diyaloglarıyla film izliyor değil de yaşananlara tanıklık ediyormuş hissiyatı veren, Jean Seberg'in tatlılığı ve Jean-Paul Belmondo'nun 'serseri' karakterinde umarsız tavırlarıyla üst seviyelere çıkan Fransız filmi. 8,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0098724/

    22) Sex, Lies, and Videotape (1989) - Steven Soderbergh

    Yönetmenin ilk ve ona Altın Palmiye kazandıran, indie filmlerin öncülerinden olan son dönem 80'ler filmi. Güzel başlayıp ilgiyi üzerinde tutmasına rağmen zaman aktıkça temposunu kaybedip diyalog filmine dönmesinden ötürü yer yer sıkıyor. 6/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0115964/

    23) Crash (1996) - David Cronenberg

    Makinelerin -filmde arabaların- cinselliği, adrenalini çağrıştırdığı bir grup insanın kendilerini tehlikeli durumlara sokup bundan maksimum haz elde etme çabalarını anlatan, benim pek anlam veremediğim bir film oldu. Evet sıra dışı ama fazlası değil. 5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0243794/

    24) El bola (2000) - Achero Manas

    Bir çocuğun ailesinden gördüğü şiddetin hikayesi. İki arkadaşın dayanışmasının, duyarlı insanların çabalarının öyküsü. Çevremizde her an şahit olabileceğimiz gerçeklikte bir olay. İspanyol sinemasından çok başarılı, insanın içini acıtan bir dram filmi. Yönetmenin bir diğer filmi 'Noviembre' de harikadır izlemeyenler tavsiye ederim. 7,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0245574/

    25) Y tu mama tambien (2001) - Alfonso Cuaron

    Cuaron yönetmenliğinde Meksika'dan çıkan eğlenceli, yol temalı bir gençlik filmi. Sosyal sınıf ayrımına da değinen filmin yollardaki insanların hayatlarına dokunması, onları anlatması çok hoştu. Özellikle finalini fazla etkileyici buldum. 7,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0050986/

    26) Smultronstallet (1957) - Ingmar Bergman

    Bilinçaltındaki korkular, yaşan(ma)mışlıklardan duyulan pişmanlıklar ve geçmiş sorgusu. Varoluş şüphesine düşen yaşlı bir adam. İzlerken seyirciye bir çok soru sorduruyor ancak bazı sahneler o kadar soyut ki kopukluğa sebep oluyor maalesef. 6,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0050976/

    27) Det sjunde inseglet (1957) - Ingmar Bergman

    İnançlı olmayı isteyip bir türlü şüphelerini dindiremeyen bir şövalyenin Orta Çağ'da geçen arayış öyküsü. Pek çok anlamlı diyalog içeren filmin tek bir saniyesinde bile sıkılmak mümkün değil hatta tekrar izleme isteği uyandıran bir başyapıt. 9/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt1213641/

    28) First Man (2018) - Damien Chazelle

    Belki de uygarlık tarihinin en önemli olayının bu kadar bayağı bir anlatımla işlenmesi hayal kırıklığı oldu. En az yarım saat fazlası var. Ryan Gosling'i hiç bu kadar vasat izlememiştim. Neresinden tutsan elinde kalacak bir film, müzikler de dahil. 5,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt1517451/

    29) A Star is Born (2018) - Bradley Cooper

    Tek kelimeyle müzikleri harika, her biri tekrar tekrar dinlemelik. Bradley Cooper ve Lady Gaga'nın uyumu da gayet iyiydi. Sahne geçişleri ve süresi haricinde kaliteli, izlemesi keyifli bir film olmuş, yılın iyilerinden ve Oscar'ı zorlayacaktır. 8/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0077405/

    30) Days of Heaven (1978) - Terrence Malick

    20. yüzyılın başlarında geçen ve mevsimlik işlerde çalışan insanlardan üçünün hayatından bir kesit anlatılıyor. Mükemmel manzaraları ve Ennio Morricone'un besteleriyle akılda iz bırakıyor. Terrence Malick'in beğenmediğim filmi çıkmadı henüz. 8,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt0069762/

    31) Badlands (1973) - Terrence Malick

    Yönetmenin ilk filmi ama yine çok iyi. Sıra dışı olan cümlelerin ağızdan çok rahat döküldüğü - genelde Holly'nin ağzından - yaşanan olayların sanki basitmiş gibi aktarıldığı ve bunu yaparken seyirciyi hepsine ikna etmeyi başardığı enfes film. 8/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt4964788/

    32) Todos lo saben (2018) - Asghar Farhadi

    Asghar Farhadi'nin eleştirilere boğulan yeni filmine bayıldım. Güçlü oyuncu kadrosu - özellikle Javier Bardem muhteşem - başarılı dramatik kurgusuyla ve ayarında verilen gizemiyle sonuna kadar ilgiyle izlettirdi. Geçtiğimiz yılın en iyilerinden. 9/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt6952960/

    33) The Kindergarten Teacher (2018) - Sara Colangelo

    Sadece Maggie Gyllenhaal ve küçük çocuğun performansına yaslanıp ekstra bir şey veremeyen bir film olmuş. Her an olayların gelişip karışacağı hissi varken bir şey olmayıp öylece filmin bitmesi yüzünden beklentimin çok altında kaldı. 5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt6223806/

    34) Undir trénu (2017) - Haffstein Gunnar Sigurdsson

    İzlanda yapımı filmin konusu basit görünse de derdini anlatmayı başarabilen güçlü ve etkileyici bir film. İnce ince işlenen senaryo hiç sekteye uğramadan sonuna kadar süregeliyor ve finalinden sonra bir süre öylece ekrana bakmaya devam ettiriyor. 8/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt3296658/

    35) Hrutar (2015) - Grimur Hakonarson

    Hayvancılıkla uğraşan, evleri yan yana olan ve 40 yıldır birbiriyle konuşmayan iki kardeşin hikayesi. İzlanda'da çiftliklerin bol, insanın görece az olduğu bir vadide geçen film eşsiz manzaralara sahip. Oyuncularıysa bir kaç keçi ve iki üç de insan.. 7,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt3397884/

    36) Sicario (2015) - Denis Villeneuve

    Denis Villeneuve bu filminde de üst düzey bir işe imza atmış. Özellikle birkaç sahnede gerçekten filmin içindeymiş gibi hissettirdi. Aksiyon sahnelerinin yanı sıra günümüz politikası eleştirilerini de vermekten çekinmemesiyle bambaşka bir film olmuş. 8,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt3808342/

    37) Saul fia (2015) - Laszlo Nemes

    En iyi yabancı film Oscar'ı kazanan film, II. Dünya savaşında bir 'Sommerkomando' olan Saul'un yaşadıklarını yakım çekimle onun gözünden bize adeta yaşatarak izletirken karakterle empati kurmamızı sağlıyor. Diyalogu az, duygu yüklü kaliteli bir film. 8/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt6823368/

    38) Glass (2019) - M. Night Shyamalan

    Split'i izleyip Unbreakable'ı izlemeyince karakterler hakkında verilen flashbacklerden çıkarım yapmam gerekse de pek yormadı, yönetmen senaryoyu güzel bağlamış. İlk yarısı gereksiz uzun tutulmuş ancak devamı akıyor, J. McAvoy hariç oyunculuklar sönüktü. 6/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt4139588/

    39) Polar (2019) - Jonas Akerlund

    Senaryo zaten bilindik ve başka bir şeyle kendisini izletmesi gerekiyorken sadece Mads Mikkelsen'i oynatalım da elbet izlenir mantığıyla çekilmiş, izlerken ileri sarmamak için çok zor tuttum kendimi. John Wick falan iki üç gömlek üstündür bu filmden. 4,5/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt5083738/

    40) The Favourite (2018) - Yorgos Lanthimos

    18. yüzyıl İngiltere'sinde geçen bir saray eleştirisi. Lanthimos'un filmografisinde yeni bir başyapıt bana göre. Kostüm, dekor, mekanlar, müzikler ve oyunculuklar.. Hepsi kusursuz. Aldığı adaylıkların en az 3-4 tanesini kazanacağını düşünüyorum. Vizyonda ne izleyeceğim diye düşünenlere an itibariyle ilk tavsiyem bu filmdir. 9/10



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    https://www.imdb.com/title/tt6155172/

    41) Roma (2018) - Alfonso Cuaron

    70'ler Meksika siyasi tarihine arka planda yer veren yönetmen Cuaron'un yarı otobiyografik ve Oscar adayı filmi. Üzerine uzun uzadıya yorumlanabilecek (bkz.https://eksisozluk.com/entry/84549735) ve anlamsız gelen bir iki sahneden dolayı puanını kırdığım harika film. 8/10



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Andy Selva -- 15 Şubat 2019; 4:17:43 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nicomedia66

    katılıyorum fazla söze gerek yok berbat bir film,gerilim korku adına hiçbirşey yok filmde,ilk başlardaki dans sahneleri dışında bomboş muhabbetlerle dolu maalesef

    Alıntıları Göster
    Keşke bu yorumu ciddiye alıp da izlemeseydim. Uzak durun bu gereksiz filmden, hangi akılla bu kadar puan almışsa da artık bilemiyorum. Film hakkındaki yorumlar bile boş, çoğu yorum "Gaspar filmi fazla söze gerek yok" şeklinde. Ne bir detaydan ne oyunculuktan ne de senaryodan bahsedilmiş. Geri kalan tek tük incelemeler de satırlar boyunca felsefik varoluşçuluktan falan bahsedip kendi kafalarında dünya kurmuş.

    Tek bir artı yön var film hakkında; verilmek istenen mesaj, ki o da insanların rasyonel düşünme yoksunluğunda hayvanlardan bile aşağılık oluşu, fakat sunuş yönü kötü, bilemiyorum belki de iğrenç bir şekilde fikri sunarak seyirciyi kolay yoldan etkilemek istenmiş, dolayısıyla da zeka gerektiren bir senaryo yazma zorunluluğundan da kurtulmak amaçlanmıştır.



    Climax (2018)

    4/10



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi David Attenborough -- 16 Şubat 2019; 10:18:30 >




  •  En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız

    6.5

    Beklediğimi bulamadım.
  • Dune (1984)

     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız
    https://www.imdb.com/title/tt0087182/

    David Lynch'in tamamiyle kendine ait olmayan tek filmi galiba. Zaten bu filmi yönetmekten dolayı pişman gibi yorumlar okudum. Zamanına göre fena değil kitabı hakkında bir fikrim o yüzden ne derece aktarılmış bilmiyorum. Lynch bilim kurgu filmini bile yer yer psikolojik gerilime çevirmeyi başarmış.

    8/10

    Wild Things (1998)

     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız
    https://www.imdb.com/title/tt0120890/

    Vay anam vay Serhat neler dönmüş dedirten, yer yer kalp çarpıntısı yapan bir film. Kalbinizde sorun varsa izlerken iki kere düşünün Denise Richards bol bol yürek hoplatıyor. Sen neymişsin be abi.

    9/10

    Monsters (2010)

     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız
    https://www.imdb.com/title/tt1470827

    Bu filmde tek tatmin olan kişi yönetmenin kendisidir herhalde. Filmin yönetmenliği, görüntü yönetmenliği, efektleri, senaryosu ve yapımcılığı tek bir kişiye ait. Gareth Edwards. Film pek bir şey vaat etmiyor, bağımsız bir film olarak baktığımız zaman fena değil bazı çekimler oldukça güzel.

    7/10



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sen Aydınlatırsın Geceyi -- 16 Şubat 2019; 4:37:10 >




  • gömülecek bir film (izlemeyin vs. denilebilecek) olduğuna asla katılmıyorum, yönetmenin tüm filmleri zaten böyle seyirciyi ikiye bölen türden. kimisi izlerken o rahatsız edici sahnelerden ve atmosferden etkilenip hayran kalıyor kimisiyse sevemiyor. fikrinizi değiştireceğini düşünmesem de bu gibi entry'lerde senaryoların biraz irdelenmesi benim çokça hoşuma giden ve kimi zaman eksik parçaları tamamlayan yazılar olabiliyor:https://eksisozluk.com/entry/82999104

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Andy Selva kullanıcısına yanıt
    Metaforlar zaten zor anlaşılacak türden değildiler, çoğu açık bir şekilde verilmişse de özellikle siyasi açıdan her şeyi birbirinden farklı şekilde yorumlayan da var. Sunuş tarzından ötürü rahatsız oldum ben. 1.5 saat boyunca insan ırkının ulaşabileceği en düşük seviyeyi neden zevk alarak izleyeyim ki?

    Bana göre bir film alt mesajdan önce genel bir mesaj verebilmelidir. Bu filmde olmayan şey de bu.
  • Thelma • 2017 / Joachim Trier



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız


    Arzuları merkezine alarak ilerleyen, kadın bedenini çeşitli metaforlar vasıtasıyla (yer yer gereksiz) kulanan modern bir cadı hikayesi. Muhafazakar ailesinden uzakta üniversite okumaya giden Thelma isimli bir kızın hem kendini sorgulamasına hem de arzularına karşı verdiği tepkileri izliyoruz. Bunlar olurken aynı zamanda karakterle beraber kabuğumuzdan sıyrılıp, beden öykücülüğünün merkezinde olayların ana noktasına iniyoruz. Kuzey Avrupa sinemasının soğuk iklimiyle beraber şehvetli temasıyla iç kabartan Joachim Trier yapımı.


    Thelma için aslında Carrie karakterinin paydaşı diyebiliriz. Carrie'nin regl kanıyla dalga geçenler, domuz kanlarını başından aşağıya boşaltanlar vardı. Burada da muhafazakar bir aile, cadıcılık etiketinin altında ehlileştirilmesi gereken süper gücü etik olmayan şekilde uyuşturmaya kalkıyor. Yani kadın bedenini yönlendirmektense onu hepten al aşağı etmeye çalışan düşüncesiz kesim var. Tüm bunların yanında iki karakterde de yüksek enerji doğrultusunda istediğini yapabilme yetisi var. Ancak bu tarz karakterlerle bizim şu an karşılaştığımız 'süper kahramanlar' arasındaki süper güç etkisi daha farklı. Doğa üstü gücünün olduğunun farkında olan 'evcimen' karakterler, güçlerini başta korkuyla ve sindirme isteğiyle karşılıyorlar. Fakat hissettikleri bu korkuların, güçlerini tetikleyici bir unsur olduğunu ancak yeteneklerini öğrendiklerinde kavrıyorlar.

    Açılış sekansı birçok noktada fikir verebilir. Thelma'nın buz tutmuş bir göl üzerinde yürürken buzun altındaki yüzen balık imgesi, daha o küçüklükteyken öldürdüğü kardeşine ithaf ediliyor. Geyik avı sırasında babasının tüfeği ona doğrultması ise akıllarda istenmeyen kız çocuğu düşüncesini salıp seyirciye neden sorusunu sorduruyor. Thelma'nın yaşadığı üniversite deneyimlerini, tutucu aileden uzakta yaşama alışma edimlemelerini gerçek hayatta çoğu kişi yaşar. Thelma birçok şeyi bilimsel olarak açıklamanın peşinde düşen bir pragmatistken; babası bir doktor olmasına rağmen bilginin tek başına yeterli olmayacağı düşüncesindedir. Thelma her ne kadar bunu eleştirse de baskıya karşı gelemeyip boyun eğiyor. Çünkü aynı zamanda dinin de getirdiği sorgulama / sorgusuzluk ikilemi baş kaldırmayı uygun görmüyor. Babasının kızı olarak Thelma da aynı şekilde hemen sinik duruma geçiyor. Ardışık sahnede her şeyi bilimsel olarak baktığını söyleyen bir erkeğe, telefonların nasıl çalıştığına dair bilgiyi kanıtlamasını isterken aslında babasının yolundan hala daha gittiği açık haldedir. Thelma hala daha bilginin yeterli olmayacağını derinlerinde kabul eder.

    Her kadın gibi Thelma karakteri de bir şeyleri arzular durumda. Yıllar sonra yanına Anja adında bir kız oturduğunda sanrısı tekrar ortaya çıkıyor. Arzunun verdiği ve bedenin karşı çıkamadığı bu güç krize sebep oluyor. Bizler bu modern hikayenin başlangıç noktasından yavaşça karakterin kendi içsel yolculuğuna çıkmasıyla beraber Ortaçağ'dan beri süregelen cadı hikayelerine geçiş yapıp din teyelli öykücülüğe geçiş yapıyoruz. Yılan imgesi arzunun, şehvetin temsilcisi şeytanın işareti. Cadıların avlanma, yakılma gravürlerinde de birçok kez yılan görülmesinin sebebi budur. Hatta bu avlanmalar öylesine büyüktür ki bir dönem 60 bin adet kadın bu sebeple ortadan kaldırılmıştır. Açılış sekansına tekrar bakarsak babanın 'geyik' avı, tüfeğin Thelma'ya doğrultulmasıyla beraber cadı avına gönderme yapıyor.

    Yaşadıklarının epilepsi olmadığını öğrenen Thelma, babaannesini de ziyaret etmesiyle birlikte geçmişinden gelen ehlileştirilmemiş güce merhaba diyor, onu tanımlama yoluna gidiyor. Çok arzuladığı Anja'nın da kendi elleriyle ortadan kaybolmasıyla beraber 'korku' duygusuyla yine ailesine dönmeyi tercih ediyor. Fakat muhafazakar, yaşadıklarını sınav olarak gören aile bu gücü yönlendirmek yerine babaanneye yaptıkları gibi çürütme yolunu tercih edip, kadın bedenini kendi içinde hapsetme yoluna başvuruyor. Thelma, ona yaptıklarının farkında olarak yine çok istediği için babasına ceza veriyor. Babaanne, isteyerek ya da istemeyerek kocasını tekne yolculuğunda kaybetmiştir kendi yeteneğiyle. Bu defa Thelma, babasını teknede yakalayıp tıpkı zamanında cadılara yaptıkları gibi onu yakarak öldürür. Ayrıca annesine yürüme yetisini tekrar vererek, geçmişindeki yanlışı örtmeye çalışır. Thelma'nın suyun altına dalıp son defa çıkması ise onun arınma ritüelidir adeta. Ağzından ölü olarak çıkan kuzgun, onun özgürlüğüyle birlikte hayata döner, kanat çırpar.


    Kurgusunda ufak sıkıntılar görmekle beraber kalıplaşmış güç ve cadıcılık hikayelerine farklı pencereden bakmasıyla Trier iyi bir iş çıkarmış. Kuzey Avrupa sevdalıları göz atmalı.


    7.5/10




  •  En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız
    La piel que habito
    Pedro Almodóvar imzalı, çok beğendiğim bir intikam filmi. Senaryosu harikaydı ancak daha iyi de işlenebilirmiş sanki. Old Boy severlere şiddetle tavsiye. 8/10

     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız
    Musallat
    İyi başlayıp sonlara doğru aşırı saçmalayan ama sonunda güzel toparlayan izlenebilir-vasat bir korku yapımımız. Ayrıca belirtmem gerekir ki, bazı sahnelerde korkutmaktan ziyade güldürüyor 6/10




  • DDr.M kullanıcısına yanıt
    Korku filmi anlayışımız cin den öteye geçmediği için bunlar hep

  • Western sevenlerin çoğu izlemiştir büyük ihtimal ama izlemeyenler varsa tavsiye ederim. Zevk alarak izleyeceğiniz bir film olur.
  • Roma • 2018 / Alfonso Cuarón



     En Son İzlediğiniz Film ve Yorumlarınız


    Film siyah beyaz ancak son derece berrak; tıpkı anılarımız gibi. Ve anılar asla renkli olarak hatırlanmaz. Mekanlar, yüzler, detaylar vardır ama renkler yoktur. Roma ise Meksika'da bir mahallenin ülkeden soyutlanmış, oraya ait değilmiş gibi gösterilen mekanı. Alfonso Cuaron'nun kendi geçmişinden yola çıkarak dizayn ettiği hikayede gidilmeyen mekan neredeyse yok. Bir davetin curcunasından, doğumhaneye; sinema salonundan, plaja kadar her yere uzanmaya çalışan kopuk ve karakter bağıntılı anlatımı mevcut. Emmanuel Lubezki programının uymaması sebebiyle sinematografiye dahil olamamış. Bu bakımdan her zaman alıştığımız plan sekanslar, yakın planlar Roma'da pek yok. Cuaron işi yine de sıkı tutarak çalışmış. Virtual reality tekniğini kullanalarak seyirciye bir merkezden çevreyi tarama imkanı vermiş bu tercihle birlikte.

    Böylesi teknik işler olurken Meksika'nın o dönemdeki politik, siyasi, sosyolojik düzeni asla unutulmaz filmde. Los Falcones adlı hükümet destekli paramiliter grubun 1971'de öğrenci isyanlarını bastırmak için gerçekleştirdiği Corpus Christi Katliamı dahil yakın döneme ait birçok done filmin hareketine katkıda bulunur. Ayrılıklar, sınıf meseleleri de işin içine girince, genel işleyişini bulunduğu mekanlara alarak işleyen Roma tam bir hatıratı yansıtır. Hizmetçiler ev sahipleriyle televizyon izlerken iş zamanı bütün kadınları çamaşır asarken görürüz. Sınıf muamelesi hizmetçilerin kendilerine özel yapma gereği duyduğu eğlence mekanlarıyla resmedilir. Köpekler her yerdedir. Ölseler bile tahnitle yaşatmaya devam ederler anılarını. Çünkü o dönemler Meksika çok kayıp vermiştir. Köpekler bile kaybedilmemeye değerdir. Tarla kavgaları, siyasi gerginlikler insan hayatını ve konut özerkliğini tehdit eden iki unsur o dönemde. Yangınların, köpek ölümlerinin sebebi.


    Yalitza Aparicio gibi biri gerekiyordu 'hizmetçi' rolü için. Oyuncu bile değil, öğretmen. İngilizce bilmiyor, Alfonso Cuaron ismini daha önce hiç duymayıp film seçmelerine giriyor. Çağdaş dünyadan böylesi soyutlanmış bir insanın dönemin Meksika bakışında zenginlerin dünyasına yabancılaşması hiç de garip gelmiyor. Hayat verdiği Cleo karakterinin de tekliği, çırpınışı, varoşların içerisinden geliyor oluşu doğal olarak kontrast bir samimiyet katıyor hikayeye. Çalıştığı evde büyüyen çocuklar onu gördüklerinde sıkı sıkıya sarılırlar. Yüzme bilmemesine rağmen denize atlayarak çocukları kurtarır. Bir nevi onun için kutsanma sahnesidir bu çünkü kendi bebeğini istememiştir ancak iki çocuğa aynı oranda hayat verir (Yalitza gerçekte de yüzme bilmiyor). Cleo karakteri öylesine geniş pencerede işleniyor ki, aldatılan ve umursanmayan evin hanımı hiçbir zaman 'erkek' arayışına girmiyor. Cleo hem o eve hem de çocuklara fazlasıyla yetiyor kendi gücüyle. Kadın hizmetçilerin her şartta kayıtsız şartsız ağır bavulları taşıma isteği maskülen tavırdan kaynaklanır. Bu tavır, çocukları her zaman kanatları altına alan sıcaklıkla birleşince evin çocuklarına baba eksikliğini hiçbir zaman geçmez. Evin hanımı 'biz birbirimize yeteriz' der.

    Ayrıca sahneleme ve fotografik bütünleyiş bu filmde zirvede bana göre. Doğum sahnesinin gerçekçiliği bunlardan biri. Doktor ve hemşirenin oyuncu olmaması bile buna ithafen yapılmış. Biraz öncesinde form doldurma işleminde hizmetçisinin yaşını, doğum tarihini, yakınını bilmeyen büyükannenin çaresiz ağlayışı ise müthiş bir dram. Yavaşça yükselen kıvılcımların odağında yangının gerçekleşmesi ise sahnenin başına bakıldığında ne denli amaca yönelik hazırlandığı ortada. Bir kadının kocasına arkadan sıkıcı sarılması ise kaybettiğini anlayıp yenilgiyi hala kabul etmemesinin bir çığlığı olarak görülebilir. Her zaman havada gördüğümüz uçaklar ise bu filmin imzasıdır.


    Hangi açıdan ele alırsak alalım Roma, hatıralardan yola çıkarak yaratılan bir yapım olduğu için son derece gerçekçi, samimi ve bizden. Tekniği de arkasına alarak ortaya çıkınca birbirinin kopyası olan filmler içerisinde Netflix'e sempati duymaya itiyor.


    9/10




  • ölü ozanlar derneği

    bunca zamandır edebiyat medebiyat eski şimdi bu eski film özentisi bebeler övmüştür diye izlememiştim. 10/10 harika bi film
  • Overlord - 1/10
    J. J. Abrams vasatlıkta kendini aşmayı sürekli başarıyor. Eskiden kötü filmler yapardı; şimdi ise seyircinin zekasıyla alay eden, hatta seyirciyi aptal yerine koyan filmler yapıyor. Yaptığı diziler ne kadar harikaysa filmleri de tersi yönde o kadar fecaat.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Be All My Sins Remembered -- 19 Şubat 2019; 2:13:33 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Be All My Sins Remembered

    Overlord - 1/10
    J. J. Abrams vasatlıkta kendini aşmayı sürekli başarıyor. Eskiden kötü filmler yapardı; şimdi ise seyircinin zekasıyla alay eden, hatta seyirciyi aptal yerine koyan filmler yapıyor. Yaptığı diziler ne kadar harikaysa filmleri de tersi yönde o kadar fecaat.
    filmi ciddiye alıp izledin muhtemelen,kendi tarzında harika bir film olmuş çünkü.


  • Overlord

    6,0/10

    Çerezlik niyetine izlenebilir bir film.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ne_demek -- 19 Şubat 2019; 15:50:27 >
  • 
Sayfa: önceki 48764877487848794880
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.