Doktorların yurtdışına çıkışını nasıl engelleriz. (7. sayfa)

.,.,.,

.,.,

Teşekkürler. Şiddet konusunu maalesef mesleğe özel yasa hazırlayarak önüne geçemeyiz. Bir hukukçu olarak kişiye, zümreye özel yasalar çıkarılamayacağını, çıkarılsa bile aihm den döneceğini belirteyim. Ancak TCK da düzenlenen kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve kasten yaralama suçunda cezayı artırıcı neden olan kamu görevlisine karşı işlenmesi hükümlerinde ceza dozunun epey epey artırılması ve adli para cezasına çevrilmemesi şerh düşülmelidir.

Ama bilmiyorum, doktorsuzmu kalsak acaba. Belkide millet şımarmış olabilir.

Şiddet : 6 yıllık eğitim boyunca uzakdoğu dövüş sanatları zorunlu yapılabilir , 6 yılda siyah kuşak olurlar , saldıranı yamulturlar.

Gelir : Doktorlar için sağlık(çalışma) kampları yapılabilir , yarı açık cezaevi gibi , fazla masrafları olmaz , paraya ihtiyaç duymazlar.

Yurtdışına çıkış engelleme : Ayaklarına pranga vurabiliriz , imaj kötü olur derseniz , ülkeyi elektrikli tellerle çevreleyebiliriz.

Hadi Akp'liler iyisiniz , çözüm ürettim size  

Ne zaman dedim yahu karın tokluğuna çalışsınlar diye. Dikkatli oku ne demişim. Elbette düzgün ekonomik koşullar sağlanmalı.

Tabloda benim 3 5 diye kast ettiğim grup şu ilk 40 bine girenler. Emin ol can atan bir sürü çocuk var. Dediğim şey gerçekleşirse ben puan sıralamasının tercih sıralamasının aman aman falan değişeceğini düşünmüyorum. Doktorluk hala prestijli ve güzel bir meslek. İlk 40 bine girenlerle ilk 20 bine girenler arasında ne kadar soru farkı varmışki?

Sana bi atasözü; Yemeyenin malını yerler.

İlk 20 bin ve 40 bin arasında en az 20 soru fark -kulağa az gibi gelse de aslında fazla- var ama önemli değil.

İlk 50 bindeki herkesin zeka seviyesi aşağı yukarı eşit ve tıp okumaya yetecek düzeyde.

Bunlar sanıyorlar ki tıp 22 bin ile kapanınca 30 binininci olan biri tıpa gelse yapamayacak ya da daha kötü bir doktor alacak insanlar memnun kalmayacak.

Halbuki bu işin sıralamayla alakası yok. Sıralamayı belirleyen en önemli şey kaç matematik sorusu yaptığın.

Ek olarak yapılan bir araştırmaya göre insanlar hemşirelere doktorlardan daha fazla güveniyormuş. Bu da sıralamanın pek önemli olmadığının kanıtı.

..

.,.,

Malpraktis davalarının bilirkişileri yine hekimler değilmi? İşin uzmanı hariç kişiler bilirkişik yapmıyordur heralde.

Ben sıralamaları falan birbirine yaklaştırmıyorum, başından beri 3 5 soru eksik çözen doldurur kontenjanı diyorum.

öyle düşünmemek gerek, hekimlik yapıyorsunuz ve bir komplikasyıon çıkıyor ama bu komplikasyonu dava ediyoralr hekim hatası olmamasına rağmen ve hekim 10 yıl boyunca mahkeme koridorlarında hekimi bekletiyorlar ve hekim de komplikasyon olduğunu bilse bile kendinden şüphelenmeye başlıyor ve o 10 yılda hekimin çalışma motivasyonu kırılmış oluyor 10 yıl önceki gibi mesleğine yaklaşaöıyor ve kritik hastaları korkarak tedavi ediyor çoğu da almıyor

çünkü hasta ameliyat masasında ölse komplikasyon olsa bile ceza oranı var bilirkişiye orada uymama var ve dava süreleri çok çok uzun bu da hekimi yıpratıyor

asıl etken bu süreç

zincir vuralım 

edit;

eski zamanların doktor maaşları abartılı fazlaydı. eskiden doktor bulunmuyordu gelişmişliğin az olmasından ötürü, o zamanın insanları doktorun hayat kalitesinden etkilenip çocuklarına doktor olma baskısı yaratıp ülkede ki doktor sayısını arttırdılar. arz - talep dengesi gibi, fazla malın fiyatı ucuz olur 

Belkide doktora şiddetin temelinde yatan neden bu. Doktor baktı gidici adam banane nerede ölürse ölsün benim başıma kalmasın diyor. Bundan mütevellit o hastane bu hastane derkende hasta yakınları çıldırıyor en son bi doktora patlıyor. İnsanların ölümlü varlıklar olduğunu hatırlaması lazım ilk önce.

yok orda da yine yanlışlık var hastane hastayı kabul ettiyse bakmak zorunda öyle hastayı gönderemiyorlar eninde sonunda o ameliyatı yapacak eğer öyle olsaydı seçilirdi zaten kimse bunla karşılaşmamak için oraya yönelmiyorlar

yok hocam o yönde şiddetten duymadım zaten hastanın durumu ağır onun için de hekime şiddet uygulayan örneğini daha hiç duymadım

zaten o da diğer mesleklerden ayıran en büyük özellik hekimliği bazıları istemese de kutsal yapan neden(her meslek kutsaldır, linç gelemden:) ) o yüzden hekimlik mesleğini seçecekler bunun bilincinde seçmeli ve ona göre hastasını yaklaşmalı ve her canın çok önemi var

zaten hasta ilk olarak hastasına zarar vermemli ve yarar/zarar oranını en yüksek tutacak şekilde tedavi etmeli

Günde 1500 hastanın geldiği acil servise bir gün koyduğumuzda ertesi gün istifayı düşünecek kişiler burda gelmiş yasa çıkaralım gitmesinler diyor  bırakın insanlar istediğini yapsın zaten hali hazırda devlet hizmet yükümlülüğü adı altında bir zorunlu görevleri var doktorların ve her yükseliş aşamasında (asistanlık, yan dal vs) bu devlet hizmet yükümlüğünü yapıyorlar. Devletin onlara verdiği emek kadar onlarda devlette çalışıp bunu ödüyor. Bunlar bitmeden diploma vs de verilmiyor özel hastanede vs de çalışamıyor. Başka hangi memurlukta var bunlar

Hatta sol el parmaklarını kıralım. Cerrah değilseler, tek gözlerini oyalım. Oksijen israfısın.

Peki çözüm ne? Başımızdaki demans hastasının gitmesi ya da mümkünse hiç konuşmaması.