Şimdi Ara

Doğa olayları kendiliğinden mi oluşuyor? (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
80
Cevap
0
Favori
7.375
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • kendiliğinden ya da doğal süreç çerçevesinde diyebiliriz belki de.

    mesela yağmur nasıl yağar diye sorarsanız kendiliğinden der ya da mekanizmasını anlatırsınız.

    ancak bu mekanizmanın işleyişi bizim açımızdan da asla kendiliğinden değildir ancak bu başka tartışma konusudur.

    fakat olayın içerisine canlı girdiği zaman olay kendiliğinden olmaktan ya da doğal mekanizmalardan çıkmaktadır.

    mesela suyun oluşumu için doğal mekanizma diyebiliriz ancak bir DNa nın oluşumu için aynı rahatlıkla bu ifadeyi kullanamayız.

    bir elmanın oluşumu basit reaksiyonlar zinciri değildir.

    bir amaç ve kasıt vardır.

    amaç üremektir.

    madde tercih yapamadığına göre kimyasal reaksiyonlar duygu taşımadığına göre elmanın oluşumunu doğal mekanizma ile açıklamak yeterli değildir ...
  • @vese;
    quote:

    Orjinalden alıntı: vese

    2- Doğa yasalarının varlığı Tanrı'nın iradesine engel değil. Bir olayı bilimsel kanunlarla açıklayabilmemiz onun Tanrı'nın iradesi dışında gerçekleştiğini göstermez. Daha doğrusu doğa yasalarının varlığı Tanrı'nın varlığı/yokluğu ve gücü hakkında bizi bir sonuca götürmez.

    bu noktadan sonra herkes kendi meşrebince bir inanca sahip.


    Demek istediğini anladım ve katılıyorum, ancak bold ile yazılmış cümlenin anlam kayması yaratabileceğinden kuşkum olduğu için ikinci cümleyle çelişebileceği kanısındayım. Yani ilk cümlenin 2.maddeden çıkarılmasını teklif ediyorum.(Asgari müşterek yolu açılsın diye...)


    @Deep;
    quote:

    bilim hadi benden bu kadar der, kalanı senin aklına kalmış der.

    sen de ya bu cevaplar ile tatmin olur bir adım öteye gitmez, bilime ve felsefeye danışmazsın ya da din ve felsefenin maddeyi anlamlandırma konusunda engin deryasında sörf yaparsın ...

    ne dersin aklımız bilim sınırında takılıp kalmak zorunda mıdır ?


    Hiç kimsenin bilimin sınırında kalabileceğini zannetmiyorum @Deep, tabii ki sonrasında kişiye göre devreye felsefe de girecektir din de. Kişiye göre!




  • Peki şöyle birşey desem: Bir canlının doğa olayları sonucu yavaş yavaş oluşması mı yoksa yaratıcı tarafından bir anda yaratılması mı daha 'kendiliğindendir'.

    Bence ikisi de kendiliğinden değil.
  • quote:

    red

    Hiç kimsenin bilimin sınırında kalabileceğini zannetmiyorum @Deep, tabii ki sonrasında kişiye göre devreye felsefe de girecektir din de. Kişiye göre!


    hani nerede din ? nerede felsefe ...

    tutturduk bilim diye ...

    bilimin her soruya cevap veremeyişini bilmemize rağmen sanki aklımızı devre dışı bırakarak 4 elle bilime sarılıyoruz ...

    bilim bize makalenin tuşlara basılarak yazıldığını söylüyor biz de tuşların özelliklerini inceleyerek devam ediyoruz ...

    peki neden makalenin anlamı üzerine kafa yormuyoruz ???
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    quote:

    red

    Hiç kimsenin bilimin sınırında kalabileceğini zannetmiyorum @Deep, tabii ki sonrasında kişiye göre devreye felsefe de girecektir din de. Kişiye göre!


    hani nerede din ? nerede felsefe ...

    tutturduk bilim diye ...

    bilimin her soruya cevap veremeyişini bilmemize rağmen sanki aklımızı devre dışı bırakarak 4 elle bilime sarılıyoruz ...

    bilim bize makalenin tuşlara basılarak yazıldığını söylüyor biz de tuşların özelliklerini inceleyerek devam ediyoruz ...

    peki neden makalenin anlamı üzerine kafa yormuyoruz ???



    Farkında olmadığını düşünmüyorum Deep, burada hemen herkes felsefesini de yapıyor, dini de tartışıyor. Konu bilim olduğunda "bilim diye tutturmak" hiç de yadsınacak bir tavır olmasa gerek. Ha...herkes senin kadar açıklama yapma ihtiyacında olmayabilir, orası da tercih meselesidir, ancak biz burada hemen herkesin kendine ait bir yorumu ve fikri olduğunu gördük. Daha ne olsun!

    Bak sana makalenin anlamı ile ilgili ne düşündüğümü söyleyeyim, ama başka bir kişinin sözleriyle;

    "Şüphe ve belirsizlik içinde, bilgiden yoksun olarak yaşayabilirim. Bence bu şekilde yaşamak, yanlış olabilecek cevaplarla yaşamaktan daha ilginçtir."
    Richard Feynman




  • bence asıl makalenin amacı üzerinde daha fazla sorgulama yapmak gerek ...

    bu konuda da dinden ve felsefeden yardım almak gerek ...

    peki biz dinden ve felsefeden ne derece yardım alıyoruz ?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    peki biz dinden ve felsefeden ne derece yardım alıyoruz ?


    Ben, olması gerekenden daha fazla başvurduğumuzu düşünüyorum zaman zaman!
  • Deep, "olayın içine canlılık girdiği" zaman bazı şeylerin doğa yasalarıyla açıklanamayacağını ve "mucizeler" (yani doğa yasalarına müdahaleler) gerektiğini düşünüyor. Ben böyle düşünmüyorum ve düşünemiyorum. "Mucize" kelimesini çok belirsiz anlamları olan bir kelime olarak düşünüyorum ve doğada eğer Deep'in ifade ettiği "mucizeler" olsa bilim yapmanın hiçbir anlamı kalmazdı diyorum. Doğanın zaten kendisi bir mucize (bence bir yaratıcının var olduğunu gösterebiliyor, tabii bu felsefi bir düşünce ama "bana" göre diyorum ya), başka mucizeye gerek yok...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mfiz -- 6 Ağustos 2006; 19:52:10 >
  • @mfiz

    olayın içerisine canlılık girdiği zaman yine doğa kanunları ile açıklanır. mesela her canlı doğar, büyür, ölür vs.

    ancak canlılık dediğimizde olay kao nun verdiği insana benzeyen taşın oluşumu gibi birşey değil.

    mesela bir metreküp toprak ve birmetreküp su alın.

    içerisine bir tane çekirdek atıverin.

    bu çekirdek size dünyanın en mühim labaratuarlarının elde edemediği meyveyi versin.

    çekirdeğin yaptığı nedir ?

    bir metreküp topraktan sizin ağzınıza midenize barsağınıza faydalı, kendi neslinin devamını sağlayacak bir ürün meydana getirmedir.

    ve o meyvede bir anlam vardır.

    normalde doğal ortamlarda yıkılmalar, yıpranmalar söz konusu iken burada doğaya inat yapılanma söz konusudur.

    tabiiki bütün bunlar doğa kanunlarına ters değildir ancak doğa kanunları ile de açıklanamayacak kadar da muazzamdır ...




  • Bence bir Hidrojen atomunun çevresindeki bir elektronun bir enerji seviyesinden daha aşağı enerji seviyesine geçerek foton yayması da aynı şekilde "mucizevidir". Doğa yasalarının kendisi bile bir mucizedir. O yüzden "mucizeler" ve "mucize olmayan" olaylar diye doğa olaylarını ikiye ayırmak istemiyorum (ama seni de anlıyorum, sen de kendi bakış açın içinde çok tutarlı şeyler söylüyorsun)
  • "Kendiliğinden" sorusunun cevabı,
    Ya dîni ya da Lâdini olmak zorundadır.
  • ya ustalar baya tartışmışsınız... bende katılıcam yakında aranıza inşallah



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ice Cube -- 6 Ağustos 2006; 23:16:39 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: mfiz

    Bence bir Hidrojen atomunun çevresindeki bir elektronun bir enerji seviyesinden daha aşağı enerji seviyesine geçerek foton yayması da aynı şekilde "mucizevidir". Doğa yasalarının kendisi bile bir mucizedir. O yüzden "mucizeler" ve "mucize olmayan" olaylar diye doğa olaylarını ikiye ayırmak istemiyorum (ama seni de anlıyorum, sen de kendi bakış açın içinde çok tutarlı şeyler söylüyorsun)


    elbetteki foton yayma olayı da mucizevidir. yağmurun yağması, rüzgarın esmesi vs bütün tabiat olayları ile gökyüzündeki bütün olaylar mucizevidir.

    ancak yaşamda ayrı bir giz vardır.

    yaşamı farklı bir şekilde ele almak lazım.

    yaşamdaki olaylar insana benzeyen taş, peribacası vs gibi örnekler ile açıklanamaz ki.





  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    quote:

    Orjinalden alıntı: mfiz

    Bence bir Hidrojen atomunun çevresindeki bir elektronun bir enerji seviyesinden daha aşağı enerji seviyesine geçerek foton yayması da aynı şekilde "mucizevidir". Doğa yasalarının kendisi bile bir mucizedir. O yüzden "mucizeler" ve "mucize olmayan" olaylar diye doğa olaylarını ikiye ayırmak istemiyorum (ama seni de anlıyorum, sen de kendi bakış açın içinde çok tutarlı şeyler söylüyorsun)


    elbetteki foton yayma olayı da mucizevidir. yağmurun yağması, rüzgarın esmesi vs bütün tabiat olayları ile gökyüzündeki bütün olaylar mucizevidir.

    ancak yaşamda ayrı bir giz vardır.

    yaşamı farklı bir şekilde ele almak lazım.

    yaşamdaki olaylar insana benzeyen taş, peribacası vs gibi örnekler ile açıklanamaz ki.




    açıklanır. niye açıklanamasın.




  • quote:

    lacrima

    açıklanır. niye açıklanamasın.


    gecekondu ile gökdelen açıklanabilir mi ?

    2 satır yazı ile windows açıklanabilir mi ?

    kağıt uçakla uzay mekiği açıklanabilir mi ?

    mağara ile piramitler açıklanabilir mi ?

    işte bu yüzden insana benzeyen taş ile insan kafası açıklanamaz ...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    ....
    Mesela "duvardaki tablo yere düştü". Müdür "kim düşürdü bu tabloyu?" diye soruyor. "Kendiliğinden düştü" diye cevap veriyoruz.
    Fakat "kim düşürdü" sorusunu değil de "nasıl düştü?" sorusunu soracak olursak "tablonun ağırlık kuvveti, yeterince çakılmamış olan çivi ile gevşek olan duvar materyali arasındaki sürtünme kuvvetini yenerek tablonun düşmesine sebep oldu" diyebiliriz. Ancak bu durum "kendiliğinden düştü" cevabı ile tezat içerisinde değildir. Çünkü "kim düşürdü" sorusunun cevabı hala "kendiliğinden düştü" dür.


    Bir olayın kendiliğinden olması "fiziki, kimyevi ya da vesair bir sebep olmaksızın" meydana gelmesi demektir ki halkın bu ifadeyi öznesi kişi olanlar için değil de nesne olanlar için kullanması bu tarifi değiştirmez. Ayrıca örnekteki sorunun -yani "kim düşürdü bu tabloyu" sorusunun- kime sorulduğu da önemlidir. Çünkü tabloyu kimin düşürdüğünü görmeyen şartlanmış olarak "yeterince çakılmamış çivi ya da yer çekimi" cevabını verebilir. Oysa -belki de- cevap "tabloyu düşüren onu yeterince iyi çakmayan falancadır" olabilir. Bunu anlamanın yolu doğru kişiye sormaktır.

    Yaratılışçılar, olayların belirli bir denge içerisinde olduğuna ve "yaratma" hadisesinin "sebeplere" bağlandığına inanırlar ve bu yüzden "kendiliğinden oldu" yaratılışçılar için bir cevap olamaz çünkü daima o olayı tetikleyen bir sebep vardır. Mesela;

    -İnsanı kim yarattı?
    -Allah(c.c)
    -Peki yaratma olayına sebep olan olay ne?
    -Erkek ve dişinin çiftleşmesi.

    Burada "insanı annesi,babası (haşa)yarattı" demeyiz. Çünkü onlar yaradılışa sadece sebep olmuşlardır zira Yaradan(c.c) düzenini,sistemini böyle kurmuştur.

    O zaman evrimciler, [evrimci olup da Allah'a(c.c) inanmayanlar (Nitekim bazıları evrimi de Allah(c.c) yarattı demektedir ki bu yanlış olsa da konumuz değildir)] ilk hücrenin nasıl yaratıldığını yani "kendiliğinden veya hiçbir sebep olmaksızın" nasıl olduğunu açıklamak durumunda kalır.

    Velhasıl öznesi nesne olan durumlar için halkın kullandığı "kendiliğinden oldu" ifadesi, evrimcilerin ima ettiği "kendiliğinde olma" ifadesiyle karıştırılmamalıdır. Sonuçta fiziki ya da başka bir açıklama "kendiliğinden oldu" cevabıyla "tezat" içindedir nitekim bu açıklama bir sebebi ve dolayısıyla kendiliğinden olmayışı gösterir.



    edit(not): nüans kelimesi Fransızca'dan dilimize geçmiş olup "fark" anlamına gelir dolayısıyla "nüans farkı" anlatım bozukluğudur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cc.ali -- 9 Ağustos 2006; 23:21:08 >




  • Ben bu ifadeyi harun yahya sitesinden aldım.

    Evrimciler canlıların cansız maddeden kendiliğinden oluştuğunu iddia ederler.

    Bu ifadeyi yaratılışçılar kullanır, ve evrimcilerin ağzından çarpıtarak kullanır.

    İkincisi "nüans farkı" konusunda korkarım yanıldınız, açık yakalama hevesiniz kursağınızda kalacak. (açık yakalama amacı gütmese idiniz buraya yazmak yerine PM atardınız). Çünkü bu ifade değerli yazarların kullandığı dilimize yerleşmiş bir ifadedir. "nüans farkı" nın "yalnızca "fark" kelimesinden çok farklı bir anlamı vardır. Çok küçük farkların farkı anlamına gelir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kaotika -- 10 Ağustos 2006; 0:03:11 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Ben bu ifadeyi harun yahya sitesinden aldım.

    Evrimciler canlıların cansız maddeden kendiliğinden oluştuğunu iddia ederler.

    Bu ifadeyi yaratılışçılar kullanır, ve evrimcilerin ağzından çarpıtarak kullanır.



    evrimci arkadaşlarımız da o ifadeyi çok sevmişler

    quote:

    soultrap

    Ben sana dogada bilinen atom ve molekullerden rahatlıkla DNA ve proteinlerin yapıtaslarının kendi kendine olusabildigini soylemistim.. Bu bilimsel bir sonuc..
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Ben bu ifadeyi harun yahya sitesinden aldım.

    Evrimciler canlıların cansız maddeden kendiliğinden oluştuğunu iddia ederler.

    Bu ifadeyi yaratılışçılar kullanır, ve evrimcilerin ağzından çarpıtarak kullanır.

    İkincisi "nüans farkı" konusunda korkarım yanıldınız, açık yakalama hevesiniz kursağınızda kalacak. (açık yakalama amacı gütmese idiniz buraya yazmak yerine PM atardınız). Çünkü bu ifade değerli yazarların kullandığı dilimize yerleşmiş bir ifadedir. "nüans farkı" nın "yalnızca "fark" kelimesinden çok farklı bir anlamı vardır. Çok küçük farkların farkı anlamına gelir.


    "Nüans farkı" konusunda yanılmadığımı TDK sözlüğünden faydalanarak görebilirsiniz. Nüans tek başına farkı da en ince farkı da karşılamaktadır. Değerli -ya da değerli olduğu iddia edilen- yazarların yanlış kullanımı mazeret olamaz. Ayrıca PM atmaya gerek yoktu çünkü isminizi zikretmemiştim.

    "Omne vivum ex vivo: Canlılar canlılardan türer." Pasteur mikrobu bulduğunda böyle dememiş miydi? (Gerçi Pasteur'den önce mikroptan bahseden Müslümanlar vardı ama konudan uzaklaşmak istemediğim için herkesin kabul ettiği şekilde yazıyorum)




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.