Şimdi Ara

Dikkat edin telomeriniz bitmesin

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
16
Cevap
0
Favori
414
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Telomer, her bir DNA sarmalımızın ucunda bulunan ve kromozomlarımızı koruyan protein kılıflardır. Bu kılıfları ayakkabı bağcıklarının ucundaki plastik kılıflara benzetebiliriz. Onlar nasıl bağcıklarımızın çok çabuk bozulmasını, hasar görmesini engelliyor, telomerler de kromozomlarımıza bu şekilde davranıyor.


    Telomerlerin önemi nedir?

    Telomer, her bir DNA sarmalımızın ucunda bulunan ve kromozomlarımızı koruyan protein kılıflardır. Bu kılıfları ayakkabı bağcıklarının ucundaki plastik kılıflara benzetebiliriz. Onlar nasıl bağcıklarımızın çok çabuk bozulmasını, hasar görmesini engelliyor, telomerler de kromozomlarımıza bu şekilde davranıyor.


    Telomerler her hücre döngüsünde ortalama 50–150 baz çifti azalır. Bu telomer kısalması sonuçta, hücre bölünme sayısını kısıtlar. Son zamanlarda yapılan gözlemler, telomerlerin düzenlenmesinin birçok ökaryotik hücrenin hücre döngüsünde önemli bir etken olduğunu ortaya koymuştur.


    (Yukarıdakiler google'dan alıntılardır. Aşağıdaki kısmı ben (çeşitli kaynakların özü olarak) yazdım.)


    - - -


    Telomerlerimiz kısalır ve biterse ne olur? Çok basit. Ölürüz.


    Önceden telomerlerin hep kısaldığı bilgisi yaygındı. Fakat;

    • Sağlıklı doğal beslenme,
    • Yürüyüş öncelikli olarak düzenli egzersiz,
    • Stressiz yaşam,
    • Olumlu/pozitif bakış açılarına sahip olmak,
    • Bilincin yükselmesi,

    etkenlerinin, telomerlerin de yenilenip ve uzayabilmesini mümkün kıldığı ve olabildiğince uzun bir ömür sağlayacağı, bilimsel olarak ortaya çıktı.


    İnsan bedeninin -bir kaza bela olmadıkça- ölümsüz (gibi) olabilecek şekilde tasarlandığı, geçmişteki eski peygamberler döneminde insanların 900 ila 1000 yıl yaşadıkları bilgisi de var. (Kaynak nedir diye soracaklar olabilir. Bunlar muhtelif kaynaklardan yıllardır derlediğim bilgiler. Yani hepsini birlikte tek bir yerde bulamazsınız. Ya da ben hepsini bir arada veren kaynak bulamadım.) Gerekli şartlar oluşunca, yaşlanma da duruyor. Nitekim günümüzde de himalaya dağlarında şu an 500 yaş civarlarında olan yogilerin yaşadığı konuşuluyor. (Youtube'da 956 yıl yaşayayan birinden de bahseden (izleyici kazanmak amaçlı hazırlanmış) video var.)


    Siz yukarıdaki beş seçenekten hangilerini sağlıyorsunuz?




  • bu uzun yazıyı okuyacak kadar hayatı sevmiyorum kusura bakma

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • stres seviyesi bizim elimizde değil

  • Bir akrabam 27 doğumlu hocam köyde yaşıyor her haltını kendi yapıyor doğru olabilir

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • Stresten uzak durun tarzı yazıları görünce ekrana kafa atasım geliyor sanki ben istiyorum stresli olmayı  

  • Başbilen kullanıcısına yanıt

    Evet, stresten şikayet edenler, şehrin karmaşası içinde bu durumdan kurtulamayacaklarını aslında biliyorlar. Ortak en büyük sorun stresmiş gibi görünüyor. Ya da insanın aklına en başta o geliyor. Bunu bilen gidip dağda, köyde yaşamayı göze alamıyor. Konfor alanını o denli terk etmek kimseye cazip gelmiyor. Bu defa da 'hızlı yaşa genç öl' sisteminde yaşanıldığı gerçekliği var.


    Önceki senelerde, uzun yaşayan Hunza Türklerinin haberi yapılmıştı. Kadınların 70 yaşında doğum yaptıkları yazıyordu. 100 yaşından önce ölenin kendine iyi bakamadığından bahsediliyordu. Bunlar da yeryüzünün 6000 kilometre denizden yüksek bölgesinde yaşıyorlar. Ve başlık yazısında kastedilen 120 yıl ömür hiç bir şey değil. Bin yıl ve üstünü hedeflemek lazım. Çünkü inanç da önemli.


    www.cumhuriyet.com.tr
    İşte 70’inde doğuran, ortalama 120 yıl yaşayan ve kanser bilmeyen Hunza Türklerinin sırrı
    https://www.cumhuriyet.com.tr/galeri/iste-70inde-doguran-ortalama-120-yil-yasayan-ve-kanser-bilmeyen-hunza-turklerinin-sirri-642680
  • hiçbirisi


    umurumda değil kime ne olacağı belli olmaz sadece risk yükselir

  • Tıbbi biyoloji çalışmam gerektiğini hatırlattığın için sağol hocam

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • yav he 900 sene yaşıyorlarmış da bilmem ne. bir de onların mı hayatı stressizmiş? her yerde savaş açlık soğuk hastalık...


    ayrıca "bilincin yükselmesi" nedir?

  • Eskiden 900 ila 1000 senelik insan ömrü bir dolu kaynakta yazar. (Örneğin; 'Ra Bilgileri' (1/4 cilt)) Kuran'da mesela doğruluğu o zamanlarda bilinemeyeceği için, inanmayanlarca şaşkınlık yaratan bilgiler vardır. Nuh Peygamberin 1000 yıldan 50 sene eksik yaşadığı da yazar. (Arapça'da o şekilde ifade edilirmiş 950 sene.)


    Bilincin yükselmesi ile ilgili olarak epeyce anlatım yaptım forumda. Her 'bilmez reddeder itirazcı' için baştan anlatmak yerine bir kitap önereyim mesela, alıp okuyup öğrenin:

    'Güce Karşı Kuvvet'.


    Yaşı genç olanlardan bir de asi yaradılışlı olanların en basit gerçekliklere bu şekilde tepki vermeleri, sürpriz bir tutum değil.

  • 1000 senelik insan ömrü konusundaki teolojik kaynaklar kısmına katılmasam dahi başlık verdiği bilgi açısından gayet kaliteli. Güzel bir konu. "Kızsız kaldım, engellendim, eziğim bitiğim." başlıklarından gına gelmişken güzel bir bilgi paylaşmış arkadaşımız. Hayattaki stresimizin kaynağı bu başlık ya da bu arkadaş değil sonuçta. Neden tepki çekmiş anlayamadım. Hayatımız stresli geçiyor diye stresin zararlarından da bahsedilmesin mi?

  • anunnakiler yüzünden insaların 12 sarmalı ikiye indirilince bir çok özelliği kapandı bunlardan biride 1000 senelik ömürleri 80-90 ile sınırlandı bundan başka telepati özelliğide kapandı vb şeyler

    Bu konuları ancak meraklısı bilir ve bilmeyen insanlar düz yaşadıklarından saçma gelir...

  • Stressiz yaşam elendik

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • Stresli dönemler geçiriyor olmak, elenildiği anlamına gelmiyor tam olarak. Diğer faktörlerin olumlu etkileri de var. Mesela 'pozitif bakış açısı' çok kapsamlı bir kavram. İnsan 1000 yılın üzerinde yaşayacağına dair bir inanç geliştirirse, bilinçaltı da beyni ve dolayısıyla bedeni buna uygun hazırlamak üzere yola çıkıyor. Dini yaklaşım nedeniyle bunu reddedecek olanlara da konuyu muallak kader kavramıyla açıklayabilirim.


    Diğer taraftan yukarıda bir arkadaş 12 sarmal olayını dile geitrmiş. Annunakiler kısmı doğru mudur bilemem ama şu an insanlık bir evrimleşme sürecinde. Yaklaşık 40 bin yıldır durağan geçen evrimleşme süreci tekrar devreye girmeye başladı ve insanoğlu yeniden 12 sarmallı olmaya doğru evrimleşecek. Beyinler de evrimleşecek. Sadece evrimleşeceğine kalben inanmaya başlamak bile, bu konuda önemli bir aşama.


    Evrimleşeceğini kendine sürekli telkin eden, bilinçaltını bu fikre ikna ediyor. Kalben inanan da buna dair bir rezonans alanına dahil oluyor. Başlık yazısındaki maddeleri de olabildiğince dikkate alan da kendini sürece hazırlıyor. İnsanlık artık yeni bir sürece giriyor ve ömürler artık uzamaya başlayacak.


    Stres demek ki genel bir problenmiş ama diğer faktörleri de göz ardı etmemek lazım. Mesela yüzde kaçımız hayata pozitif bakmak anlamında kendimizi geliştirmeye niyetlendik?

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.