Şimdi Ara

Deizm mi Ateizm mi Monoteizm mi Agnostisizm mi? Sizin görüşünüz nedir. (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
146
Cevap
1
Favori
4.054
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheTaxman

    Valla Ateizm bana çok uçuk geliyor. Mesela Eyfel Kulesi'ni gösterip, bu kendiliğinden oluştu desem kaç tane Ateist inanır ? Sen Eyfel Kulesi'nin mimarını görmedin veya yapılış esnasındaki çalışmaya şahit olmadın ancak yine de birileri tarafından inşa edildiğine inanıyorsun öyle değil mi ? Evren konusunda niye tam tersi bir inanışa sahipsin ? Bu mükemmel sistem tesadüfi mi oluştu ? Büyük Patlama teorisi var mesela. Hangi patlama ortaya bir sistem, düzen ve güzellik çıkartabilir. Kontrol altında olmayan her patlamanın ortaya çıkaracağı şey kaostur. Büyük Patlama olmuşsa bile, Yaratıcının kontrolünde olmuştur.

    Yaşadığımız dünya evrendeki çok küçük bir nokta, ancak yine de içerisinde muhteşem güzellikler barındırıyor. Bu mühendislik harikasının mutlaka bir Yaratıcısı olmalı. Ancak bu Yaratıcının herhangi bir dine mensup olduğunu sanmıyorum, çünkü din Yaratıcının yanında çok basit ve manasız kalıyor.

    Bu yüzden ben bir Yaratan olduğuna inanıyorum ancak herhangi bir dine mensup değilim. Bunun adını koymamız gerekirse, Deizm'e yatkınım.

    Görüşlerimiz yakın ama evrenin düzenli olduğunu pek zannetmiyorum .
    Dünyamızın bu hale gelmesi bile kaç milyar yıl aldı ki senin neslin maximum 150 bin yıldır var.

    Evren düzensizdir sadece içinde hayat oluşturduğu bir kaç gezegenden ibarettir.

    Yani milyar tane taşı fırlatıp 5 tanesinin kovaya girme olasılığı gibi bir şey dünyamız.

    Materyalist deistim.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • KarmaLia kullanıcısına yanıt
    Yalnız biz ne kadarını görebiliyoruz ki evrenin ? Bana kalırsa çok ufak bir parçasını. Aslında resmin tamamını görmeden ne düzenden ne de düzensizlikten bahsetmek yanlış olur.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheTaxman

    Valla Ateizm bana çok uçuk geliyor. Mesela Eyfel Kulesi'ni gösterip, bu kendiliğinden oluştu desem kaç tane Ateist inanır ? Sen Eyfel Kulesi'nin mimarını görmedin veya yapılış esnasındaki çalışmaya şahit olmadın ancak yine de birileri tarafından inşa edildiğine inanıyorsun öyle değil mi ? Evren konusunda niye tam tersi bir inanışa sahipsin ? Bu mükemmel sistem tesadüfi mi oluştu ? Büyük Patlama teorisi var mesela. Hangi patlama ortaya bir sistem, düzen ve güzellik çıkartabilir. Kontrol altında olmayan her patlamanın ortaya çıkaracağı şey kaostur. Büyük Patlama olmuşsa bile, Yaratıcının kontrolünde olmuştur.

    Yaşadığımız dünya evrendeki çok küçük bir nokta, ancak yine de içerisinde muhteşem güzellikler barındırıyor. Bu mühendislik harikasının mutlaka bir Yaratıcısı olmalı. Ancak bu Yaratıcının herhangi bir dine mensup olduğunu sanmıyorum, çünkü din Yaratıcının yanında çok basit ve manasız kalıyor.

    Bu yüzden ben bir Yaratan olduğuna inanıyorum ancak herhangi bir dine mensup değilim. Bunun adını koymamız gerekirse, Deizm'e yatkınım.

    Beynini idelizmin masallarına kaptırmışsın. Evren kendiliğinden oluşamaz mutlaka bir yaratan olmalı diyorsun , ama iş tanrıya gelince hayır o hep vardı diyerek komik bir duruma düsüyosun. Niye tanrı?

    Big bang Büyük Patlama anlamına gelsede , bu bir patlama değil genislemedir. Aşırı yoğun ve sıcak olan enerji bir noktadan sonra hızla genişlemeye başladı ve genişlemeye devam ediyor. Peki big bang de bir düzen varmı? Evet tabii ki var. Ama bu bir yaratıcının ürünü değildir. Belkide sonsuz sayıda evren var. Ve bizde bunlardan birinde yaşıyoruz. Belki milyarlarca kez big bang yaşandı ve bazıları düzensizliktsn ötürü içine çöktü veya yasama elverisli bir ortam bulamadı kendine. Ama milyarlaca denemeden sonra bizde gayet düzenli bir genişleme gerçekleşti...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Kainatın bu boyutunun yani yaşadığımız boyutunun yaratılışla olan ilgisi ihtirazi bir kayıtla mümkün görülüyor. Evet bir yaratan vardır ancak bu yaratılış düzeyinde bu kulluk boyutlu değildir denebilir. Yaratılış teorisiyle değerlendirildiğinde Kainat ve dünya düzleminde açıkça anladığımız üzere bu dünya aslında bir kısım ayetlerin açıklandığı bir anlayışı teorize eder. Bu nedenle mesela 6666 ayet olsa dünya belki 1000 tanesine cevaptır. Bu şekilde çalışan diyn alimleri mevcuuttur. Benim kişisel kanaatime göre tefekkür düzeyi arttıkça yaşanılan dünyanın aslında bir cevabı taşıdığı düşünülmekte. Farza bu 1000 Ayete verilecek cevabın niteliğine göre bu dünya aslında yine faraza bir kadına verilmiş cezadır.

    Bu çeşitten olmak üzere değişik düşünce birimleri çerçevesinde aslında kainatın dünya boyutunun bilinmesi gereken ayet boyutuna göre anlamı vardır. Bu anlam içerisnde kulluğu barındırmaz realist ve rasyonel tavrı gerektirir. Akılcı olmayı öğreten bir anlayıştır.

    Ben dünyaya geldiğimde inanmak zorunda olduğum ilahı daha önceden belirlemişlerdi. Ancak ben zaman içerisinde onun ilah olamayacağını anladım demek yaratıcı düşünceyi değil size ilah olarak sunulanı red etmektir. Ve mümkündür. Bana ilah olarak verilen düşünce acziyeti açıklayamamaktadır. Bu ilahi duruş bir kadının ya da erkeğin doğumla ihsan ettiği şeydir ve benim ilmim çerçevesinde gerçek yaratıcıyı açıklamak konusunda nanometrik bir boyut dahi taşımamaktadır. Aksine benim olası ilahi kavramı kabul edişime kasıtlı bir engeldir ve gerçeği gizlemek amacıyla ortaya atılmış bir savdır.

    Bize bir şeyi ihsan eden ya da ettiğini söyleyen düşünce aslında o kavramı çok zaman önce sakatlamış ve diynin özü olan kardeşlik duygusunu baştan bertaraf etmiştir. Bana ilah diye sunduğu düşünceyi evlendirmiş yedirmiş içirmiş ve bana bu yemez içmez evlenmez diye başka bir kavramı sanki yenidoğan bir bebek gibi benim türümden göstererek zorlamalı olarak kabul ettirmeye çalışmıştır.

    Bunu insanların ilahi olan kavrama karşı tavırlarından anlıyoruz. Rahman rahim cemil kerim aslında ilahı isimleri değildir. Melek aslında bir kadındır. Bize ALLAH diye sunulan kavram lafzatullah eliftir diye öğretilerek kadına verilen isimle bağdaştırılabilecek bir ilah anlayışı armağan edilmiştir.

    Başkasına eş edilmeden bize bir ilah da bahşedilmemiş ve bizden öncekinin tavrı bakımından bize ihsan adı altında çöplükten hayasızlıktan medet uman bir iman bahşedilmiştir.

    Bunlar birer sav olarak ortaya atılabilir düşünce bazlı olarak realize edilebilir ve gerçeklik payı verildiği oranda deizm anlam kazanır.

    Bizim bilmemiz gereken şey ise ihsan başlığında bize ruh üfleyip kendisine dünyayı satın alan kimsenin tavrının iyi niyetle tevil edilemeyeceği gibi ağır zarar kavramıyla haksız bir fiili de oluşturmuş olması halinin ateizm denen hali de doğallayıp iman ve küfür muvazenesinde denge unsurunun yokluğuna verilesi bir cevabın olmayışı halinin kabulü olsa gerektir.




  • Felsefik açıdan bir yaratıcının var olduğunu düşünüyorum.

    Geriye doğru gittiğimizde eninde sonunda yoktan var olmayan ve ezeli diye tabir edilmiş bir kurucunun olması gerekir.

    Rastgelelik ile içinde bulunduğumuz evren çok şanslı bir evren olmuş olurdu. Bilimin şans ile işi olamayacağına göre bu durumu mevcut senaryolar dahilince inceleyemeyiz ve "açıklanamayan" olarak kalır. İşte burda da inanç dediğimiz sistem devreye girer.
  • Dinler yalan ama bir güç var abi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    Her sonucun bir sebebi vardır. Her sonuç, dolaylı olarak evrenin var olma sebebine bağlıdır. Evrenin var olmasıda sonuçtur. Zaman ve mekanın varlığınında sebebi vardır. Bu sebebe Tanrı deriz. Ve onun sebebini aramayız. Ve o sonuç değildir. Çünkü nedensellik, zamana bağlı olgudur. Zamanın var olmasıyla nedensellik zinciri başlar.

    Tanrı katında zaman yoksa, hiçbir şey yapamıyor demektir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bunca fikir bunca düşünce yazılmış yukarıda, peki bunları düşünebilen ve sorgulayabilen biz varlıklar, sebepsiz yere mi varız.. Boşluk ve hiçlik içinde hiç var olmayabilirdik, neden varlık halindeyiz ve niçin bunları sorgulayabilen bir bilincimiz var..

    Ben niçin varolundum.. tüm bunların başlangıcında ne var, yaratılmışı yaratan neden bana bilinç ve sorgulama yetisi verdi, dünya bu kadar fiziksel ve madden haldeyken, din olgusu bu kadar manen..

    Beni yaratan neden yarattı.. neden soru işaretleri bıraktı niçin varlığını madden kanıtlamadı..

    Yoksa evren, galaksiler, güneş sistemleri, gezegenler, dünya, okyanuslar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar, insanlar madden bir kanıt olarak mı sunuldu..

    İnsanoğlunun varoluşundan beri sorguladığı ama cevabını farklı şekillerde verdiği sorular bunlar.

    Kiminin cevabı mitoleji oldu, kiminin putlar, kiminin gök tanrı, kiminin yahova, kiminin binlerce parçaya bölünmüş inanış..

    Ama sonuç hep bir yaratana çıktı..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bence ateizm teist görüşten çıktıktan sonra deizme yönelmiştim fakat deizm daha beter bir olay düşünsenize bir tanrının varlığını kabul ediyorsunuz ama o tanrının bir etkisi yok etkisiz eleman gibi yaratıp bırakmış.Böyle bir tanrının sokak lambasından farkı yoktur benim için.

    Birşeyin var olabilmesi için bir cismi veya etkisi olması gerekir.Tanrının bir cismi yok okey mesela sevginin de bir cismi yok ama hissedebiliyoruz ama tanrının bir etkisi de yok.Teist görüşün tek argümanı evrenin mutlaka yaratılmış olması savıdır fakat ne cismi nede etkisi olan birşeye var demek kaf dağının arkasında ne olduğunu söylemek kadar gayri netliktedir.

    Bizler sadece gördüğümüz kadarını biliyoruz algımız çok sınırlı gelişen bilim sayesinde hergün ezberler bozulup kalın duvarlar birer birer yıkılıyor.Evrenin oluşması için bir yaratıcıya ihtiyaç yoksa ? ya yokluktan varlık oluşabiliyorsa ? ya tanrı dediğimiz olgu keşfedemediğimiz bir fenomen yada bir çeşit enerji ise ?

    Bilimin sevdiğim yanı birşey bilinmiyorsa kısaca bilmiyoruz diyorlar dinciler gibi boşlukları hayallerle doldurmuyorlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: sukrugzdm



    Bunca fikir bunca düşünce yazılmış yukarıda, peki bunları düşünebilen ve sorgulayabilen biz varlıklar, sebepsiz yere mi varız.. Boşluk ve hiçlik içinde hiç var olmayabilirdik, neden varlık halindeyiz ve niçin bunları sorgulayabilen bir bilincimiz var..

    Ben niçin varolundum.. tüm bunların başlangıcında ne var, yaratılmışı yaratan neden bana bilinç ve sorgulama yetisi verdi, dünya bu kadar fiziksel ve madden haldeyken, din olgusu bu kadar manen..

    Beni yaratan neden yarattı.. neden soru işaretleri bıraktı niçin varlığını madden kanıtlamadı..

    Yoksa evren, galaksiler, güneş sistemleri, gezegenler, dünya, okyanuslar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar, insanlar madden bir kanıt olarak mı sunuldu..

    İnsanoğlunun varoluşundan beri sorguladığı ama cevabını farklı şekillerde verdiği sorular bunlar.

    Kiminin cevabı mitoleji oldu, kiminin putlar, kiminin gök tanrı, kiminin yahova, kiminin binlerce parçaya bölünmüş inanış..

    Ama sonuç hep bir yaratana çıktı..







    İnsanoğlunda garip bir ego vardır bunu suçlama olarak düşünmeyin hepimizde olan doğamızdan gelen birşey.Herşeyin bizim için olduğunu,özel olduğumuzu düşünmek içimizde ki çürük sanrıyı besler.

    Şu kainata bakarsanız ne kadar küçük önemsiz olduğumuzu görürsünüz bizler aynı yıldız kumaşından yapılmayız.Biz bir aslanız,bir ceylanız,bir maymunuz,bir yılanız bizler birer toz parçasıyız,eşsiz kar taneleriyiz bizler aynı zamanda bir b*k parçasıyız ama bunu dediğimiz zaman içimizde ki gururlu,egoist adam inciniyor çünkü o adam tam bir egoist o adamı öldürmeliyiz dostum !




  • Aslına bakarsan insanoğlunu değil bilinci sorgulamak, kapsamı büyütürsek neden bir oluşumun içinde bu kadar galaksi, bu kadar enerji, bunlar neden varolunmuş, ve bizler neden bunu sorgulama yetisine sahip olmuşuz..

    Belki evrenin başka bir köşesinde bizim algımız dışında çok daha gelişmiş varlıklar vardır, nasıl kromozomlarımız aynı olmasına rağmen balıktan ayrılabiliyorsak ve o bizimle iletişime geçemiyorsa belkide bizden daha gelişmiş bir varlık karşısında biz balık olup onların bizimle kurduğu iletişimden bir b.k anlayamıyor olabiliriz.

    Yani dostum soru işaretleri insan egoistliği ile alakalı değil, kapsamlı soru işaretleri.. neden bir oluşum var bizler hayvanlar, bitkiler galaksiler, yıldızlar, neden bu oluşumun içinde varız.. nedi gerek vardı tüm bunlara.. neden hiçlikten ayrılıyor herşey..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: awolfinsky

    Bence ateizm teist görüşten çıktıktan sonra deizme yönelmiştim fakat deizm daha beter bir olay düşünsenize bir tanrının varlığını kabul ediyorsunuz ama o tanrının bir etkisi yok etkisiz eleman gibi yaratıp bırakmış.Böyle bir tanrının sokak lambasından farkı yoktur benim için.

    Birşeyin var olabilmesi için bir cismi veya etkisi olması gerekir.Tanrının bir cismi yok okey mesela sevginin de bir cismi yok ama hissedebiliyoruz ama tanrının bir etkisi de yok.Teist görüşün tek argümanı evrenin mutlaka yaratılmış olması savıdır fakat ne cismi nede etkisi olan birşeye var demek kaf dağının arkasında ne olduğunu söylemek kadar gayri netliktedir.

    Bizler sadece gördüğümüz kadarını biliyoruz algımız çok sınırlı gelişen bilim sayesinde hergün ezberler bozulup kalın duvarlar birer birer yıkılıyor.Evrenin oluşması için bir yaratıcıya ihtiyaç yoksa ? ya yokluktan varlık oluşabiliyorsa ? ya tanrı dediğimiz olgu keşfedemediğimiz bir fenomen yada bir çeşit enerji ise ?

    Bilimin sevdiğim yanı birşey bilinmiyorsa kısaca bilmiyoruz diyorlar dinciler gibi boşlukları hayallerle doldurmuyorlar.

    Kainatı yaratmaktan başka ne gibi bir etki arıyorsun acaba? Tuvalete hangi ayağınla girmeni mi söylemesi lazım etkisi olması için? Hani dinlerin tanrısının bir etkisi olduğunu,ama deizmin tanrısının etkisinin olmadığını düşündüren nedir? Tek fark bu işte, tuvalete hangi ayakla girilir, miras nasıl paylaşılır falan. Etki bu mu? Yoksa sonunda bir odul/ceza sistemi olması mı etki?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lokomatif Portakal -- 22 Kasım 2015; 15:35:22 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: awolfinsky

    Bence ateizm teist görüşten çıktıktan sonra deizme yönelmiştim fakat deizm daha beter bir olay düşünsenize bir tanrının varlığını kabul ediyorsunuz ama o tanrının bir etkisi yok etkisiz eleman gibi yaratıp bırakmış.Böyle bir tanrının sokak lambasından farkı yoktur benim için.

    Birşeyin var olabilmesi için bir cismi veya etkisi olması gerekir.Tanrının bir cismi yok okey mesela sevginin de bir cismi yok ama hissedebiliyoruz ama tanrının bir etkisi de yok.Teist görüşün tek argümanı evrenin mutlaka yaratılmış olması savıdır fakat ne cismi nede etkisi olan birşeye var demek kaf dağının arkasında ne olduğunu söylemek kadar gayri netliktedir.

    Bizler sadece gördüğümüz kadarını biliyoruz algımız çok sınırlı gelişen bilim sayesinde hergün ezberler bozulup kalın duvarlar birer birer yıkılıyor.Evrenin oluşması için bir yaratıcıya ihtiyaç yoksa ? ya yokluktan varlık oluşabiliyorsa ? ya tanrı dediğimiz olgu keşfedemediğimiz bir fenomen yada bir çeşit enerji ise ?

    Bilimin sevdiğim yanı birşey bilinmiyorsa kısaca bilmiyoruz diyorlar dinciler gibi boşlukları hayallerle doldurmuyorlar.

    Kainatı yaratmaktan başka ne gibi bir etki arıyorsun acaba? Tuvalete hangi ayağınla girmeni mi söylemesi lazım etkisi olması için?

    Mesela herşeye gücü yeten bir tanrı olacak ama yaratıp bırakacak hiçbirşeye müdehale etmeyecek !

    Bu dünyada acılar,adaletsizlikler,haksızlar varsa hergün masum insanlar eziyet görüyorsa, kötüler cezasını çekmiyorsa öyle bir tanrı ha var olmuş ha yok olmuş.Sokakta ki bir taş parçasından daha işlevsiz daha önemsiz bir tanrı figürü oluyor.

    Etki olarak kast ettiğim şey bu işte teist veya deist görüşün tutunabildiği tek argüman kainatın yaratılmış olması tezi merak etmeyin bilim gelişiyor yakın zamanda tüm sorular cevaplanacak.Evren tüm kuralları,tabuları yıkacak güçte ve genişlikte bir oluşum tanrı sandığınız şey evren gibi muazzam bir güzelliğin çok basit bir yasası olabilir.Kısaca bilmiyoruz dostum ama öğreneceğiz.

    Edit:Ben deist veya teist ayrımı yapmıyorum ki tüm tanrı figürlerini kastediyorum.

    Tuvalet olayları felan komedi zaten bir zamanlar bende müslümandım lan nasıl inanmışım böyle şeylere hayret doğrusu.Birde sağ elle yiyin sol elle yemeyin diyorlar sol el şeytanın eliymiş la niye yarattın o zaman



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi awolfinsky -- 22 Kasım 2015; 15:43:21 >




  • Ateizm.
  • Teizm

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Her şeyden şüphe ediyorum istemsizce. Tanrı kavramına inanıyor muyum? İnanmıyor muyum? Onu da bilmiyorum.
  • Satanizm.

    Diyesim geldi.s

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ateizm hariç sayılan hepsi idealizmin alt başlıkları. İdealizm bir bütün olarak zırvadır, tek gerçek materyalizmdir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnatoliaTR

    Merhaba hocam size birsey sorabilirmiyim? Materyalizmle ilgili birtakim sorularim vardi.

    Materyalist bakis acisina gore madde sonsuzmudur? Baslangici varmidir? Hep varmiydi?

    Materyalizm madde-enerji dediğimiz varlığın özüne sonsuzdan beri vardır demek zorundadır. Aynı şekilde idealist bakış açısıda maddeyi düşüncenin ürünü gördüğü için tanrıya sonsuzdan beri var demek zorundadır(yada ideaya) Ya idea sonsuzdur, yada madde.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnatoliaTR

    Materyalizmin bu temeli beni hicbir zaman tatmin etmedi iste. Mecburen sonsuzdur demek zorunda ama sonsuz degil iste. Bak bunu kabul etmek icin yillarca bocaladim ama olmadi, kesinlikle kabul edemiyorum.

    Madde, Yaraticinin urunudur. Dusunce; maddenin hissedilerek beyne aktarilmasidir. Yaratici, maddedisi oldugu icin insanda onun hakkinda akil, fikir, dusunce olusmuyor. Bu durumda Yaratici, bizlere kendisini tanittigi kadar onu bilebiliriz.

    Yillarca arastirmadan sonra vardigim sonuc bu.

    Maddenin sonsuz olmadığını nerden biliyorsunda yaratıcı dediğin elemanın sonsuz olduğunu biliyorsun? Dogmatik bilgiyle yola çıkarsan, yanlış sonuçlara ulaşman normaldir. Sonsuzluk kavramı çok derin ve üstüne düşünülmesi gerekilen bir kavram, bu yüzden sana temelsiz geliyor olabilir ama aynı şey karşı taraf içinde geçerli. Madde sonsuz değilse yaratıcı dediğin şey sonsuz olmak zorunda, buda bana daha temelsiz geliyor. Nedeni basit, madde basittir çünkü, yaratıcı dediğinse karmaşık. Varlığın en basit özünün sonsuzdan beri var olması daha olasıdır, çünkü o en basittir; yaratıcının sonsuzdan beri varolmasıysa daha temelsizdir, çünkü o en karmaşıktır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.