Şimdi Ara

Çocukluk Hatıram VOL1 (90lı Yıllar)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
16
Cevap
2
Favori
592
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Herkes bilir, yazın hava sıcak olduğuna zamanlar, hava karardıktan sonra mahallenin çocukları toplanır muhabbet edilir. Gece yarılarına kadar saklambaç oynanılırdı.Önce loş sokak lambası altında cin,peri,karabasan hikayeleri anlatılır, tırsa tırsa binbir küfür içinde domatesli ekmek yenir. Sonra saklambaç oynamaya karar verilir. Gece vakti ayrı bir tadı olur. Arkadaşın dötünün dibinde olsa bile göremezsin. Biraz önce anlatılmış bol cinli hikayeler yüzünden her sesten tırsar hale gelmişsindir. Artık tek amaç vardır. Ebeyi altına mıçırtmak.

    Ama her zaman beklendiği gibi olmaz. Bazen ters teper. Yada beklenmedik birşey olur. İşte anlatacağım anım hesaba hiç katmadığım birşeyle alakalı. Saklambaç oynanmaya başlayalı 20 dakika olmamıştır. Herkes enerjik bir şekilde ordan buraya koşuşmaktadır. Bende birçok arkadaşım gibi karanlığın derinliklerinde kaybolmuş, oyunu oynadığımız sokağın yanındaki, büyük çalılarla kaplı arsaya iyice sinmişimdir. Duyabildiğim tek şey hızlı ve derin nefes alışımdır. Ebe bağırır. Arkama önüme saklananı yapraklasınlar. Bir süre sesizlikten sonra, bağırışlar duyulur. Muhtemelen korktukları için uzağa saklanamayan arkadaşlarım ebelenmişlerdir. Durumu doğrulamak için otların arasında ileri doğru ilerlemeye başlayıp, kafamı biraz yukarı kaldırdım. Tahminlerinde haklı çıktığıma memnun olmuş şekilde tekrar olduğum yere sindim. Etraf yine sesizliğe gömülmüştü. Öyle sesizdiki kalp atışımı duyacaklar diye korkuyordum. Amacım ne sobelemekti, nede en son ebelenmekti. Tek amacım vardı. Ebeyi öyle bir kokutacaktım ki, bütün mahalle bunu konuşacaktı.

    Sessizlik sürerken sadece ben kalmıştım. Ebe hırsla beni arıyordu. Beni ebelemesine izin veremezdim. Sonra bir ses duyuldu derinden. Acı ve bir o kadarda mide bulandırıcı bir sesti bu. Saatlerdir soğuk toprakla temas halindeki midemin benden intikamı olan ses. Git gidede tizleşiyordu. Kapalı bir günde duyulsa yağmur yağacağı düşünülerek herkes evlerine dağılırdı. Midemi durması gerektiğine ikna etmeye çalışıyordum. Ama midemin bu intikam fırsatını kaçırmayacağı besbelliydi. Bir taraftanda ebe saklamdığım yere çok yaklaşmıştı. Ne yapacaktım, ne yapmalıydım? Kafam çok karışmıştı.

    Ne olursa olsun savaşmadan pes etmeyecektim. Sonunda yükümü bulunduğum yere boşaltmanın iyi bir çözüm olacağını düşündüm. Yavaşça sortumun bedenimle olan ilişkisine ara verdim. Pozinyonumu aldım. Ebe iyice saklaşmıştı.Bir yandanda saatlerdir beni aradığı için küfürler savuruyordu. Bu işi sesizce bitirmeliydim. Yoksa herşey berbat olabilirdi. Derin bir nefes aldım. 30 saniye geçmişti en son parça düştüğünde. Hazırdım.

    Ebe ile yanımızda 1 metre yoktu. Vücudumun her zerrisi hazırdı buna. Hızla öne doğru atıldım. Koşmaya başladığım 30 metre ilerdeki ebeleme çizgisinden başka birşey görmüyordum. Terliğim ayağımdan çıkmıştı. Geri dönemezdim. Geri kalan 10 metreyi terliksiz koştum. Ve kazanmıştım. İlk amacıma ulaşmıştım. Ama oyun yeni başlıyordu.

    Birkaç kısa, çelimsiz oyun setinin ardından ebe olma sırası bendeydi. (Beni arayan ebenin adı Mustafaydı). Mustafanın gözlerindeki öfke bin kilometre ilerden okunabiliyordu. Bir boğaya benziyordu. Bugüne kadar ebeleyemediği kimse olmamıştı. Ben hariç. Yavaşça arkamı duvara dayadım. Mustafayı gördüğüm son kare aklımdan çıkmıyordu. Birinin aklına okumak isteseydim eğer o kişi Mustafa olurdu. Mahallenin en korkutucu şakalarını yapan kişisiydi mustafa. Bu ün onu saygı değer birisi haline getirmişti. Bana ne hazırlamıştı bilmiyordum. Neyin peşindeydi?

    Devamı Akşama...


    NOT: Hikaye tamamen bana aittir.
    NOT2: Özet geç diyenler emeğe saygı gösterin lütfen.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Disturbed -- 21 Haziran 2012; 16:39:05 >







  • Emeğe saygı +rep.





















    Güzel olmuş.
  • Cool Story bro
  • devamını bekliyorum da yemek yerken şortu sıyırmanı okumak miğdemi kaldırdı .


    <Bu mesaj DH PREMIUM kullanılarak atıldı.>
  • güzell ama şortu mahvettinde hem koşuyorsun hem ebe oluyorsun. o şortamı yoksa degistirmismiydin sortu ,?
  • Başarılı :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: War Lord

    güzell ama şortu mahvettinde hem koşuyorsun hem ebe oluyorsun. o şortamı yoksa degistirmismiydin sortu ,?

    Şortu indirip işi hallettikten sonra tekrar şortu giydim. Şort mahfolmadı yani.
  • Mesajım dursun
  • OKUMAYIN BEYLER VAKİT KAYBI KİMİ KURTARDIYSAM KÂRDIR
  • Reserved, reklam alınır.
  • Şort kısmını anlatmasaydın bari
  • Akşamları boş arsada top oynarken karnımız acıkırdı mahallede herhangi bi teyze hadi gelin çocuklar size ekmek arası peynir domates yaptım der sepetle indirirdi varya o mutluluğu hiçbişeye değişmem
  • serin hikayeydi
  • quote:

    Orijinalden alıntı: wolkytolky

    Akşamları boş arsada top oynarken karnımız acıkırdı mahallede herhangi bi teyze hadi gelin çocuklar size ekmek arası peynir domates yaptım der sepetle indirirdi varya o mutluluğu hiçbişeye değişmem


    İşte 90 gençliği.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Disturbed

    Herkes bilir, yazın hava sıcak olduğuna zamanlar, hava karardıktan sonra mahallenin çocukları toplanır muhabbet edilir. Gece yarılarına kadar saklambaç oynanılırdı.Önce loş sokak lambası altında cin,peri,karabasan hikayeleri anlatılır, tırsa tırsa binbir küfür içinde domatesli ekmek yenir. Sonra saklambaç oynamaya karar verilir. Gece vakti ayrı bir tadı olur. Arkadaşın dötünün dibinde olsa bile göremezsin. Biraz önce anlatılmış bol cinli hikayeler yüzünden her sesten tırsar hale gelmişsindir. Artık tek amaç vardır. Ebeyi altına mıçırtmak.

    Ama her zaman beklendiği gibi olmaz. Bazen ters teper. Yada beklenmedik birşey olur. İşte anlatacağım anım hesaba hiç katmadığım birşeyle alakalı. Saklambaç oynanmaya başlayalı 20 dakika olmamıştır. Herkes enerjik bir şekilde ordan buraya koşuşmaktadır. Bende birçok arkadaşım gibi karanlığın derinliklerinde kaybolmuş, oyunu oynadığımız sokağın yanındaki, büyük çalılarla kaplı arsaya iyice sinmişimdir. Duyabildiğim tek şey hızlı ve derin nefes alışımdır. Ebe bağırır. Arkama önüme saklananı yapraklasınlar. Bir süre sesizlikten sonra, bağırışlar duyulur. Muhtemelen korktukları için uzağa saklanamayan arkadaşlarım ebelenmişlerdir. Durumu doğrulamak için otların arasında ileri doğru ilerlemeye başlayıp, kafamı biraz yukarı kaldırdım. Tahminlerinde haklı çıktığıma memnun olmuş şekilde tekrar olduğum yere sindim. Etraf yine sesizliğe gömülmüştü. Öyle sesizdiki kalp atışımı duyacaklar diye korkuyordum. Amacım ne sobelemekti, nede en son ebelenmekti. Tek amacım vardı. Ebeyi öyle bir kokutacaktım ki, bütün mahalle bunu konuşacaktı.

    Sessizlik sürerken sadece ben kalmıştım. Ebe hırsla beni arıyordu. Beni ebelemesine izin veremezdim. Sonra bir ses duyuldu derinden. Acı ve bir o kadarda mide bulandırıcı bir sesti bu. Saatlerdir soğuk toprakla temas halindeki midemin benden intikamı olan ses. Git gidede tizleşiyordu. Kapalı bir günde duyulsa yağmur yağacağı düşünülerek herkes evlerine dağılırdı. Midemi durması gerektiğine ikna etmeye çalışıyordum. Ama midemin bu intikam fırsatını kaçırmayacağı besbelliydi. Bir taraftanda ebe saklamdığım yere çok yaklaşmıştı. Ne yapacaktım, ne yapmalıydım? Kafam çok karışmıştı.

    Ne olursa olsun savaşmadan pes etmeyecektim. Sonunda yükümü bulunduğum yere boşaltmanın iyi bir çözüm olacağını düşündüm. Yavaşça sortumun bedenimle olan ilişkisine ara verdim. Pozinyonumu aldım. Ebe iyice saklaşmıştı.Bir yandanda saatlerdir beni aradığı için küfürler savuruyordu. Bu işi sesizce bitirmeliydim. Yoksa herşey berbat olabilirdi. Derin bir nefes aldım. 30 saniye geçmişti en son parça düştüğünde. Hazırdım.

    Ebe ile yanımızda 1 metre yoktu. Vücudumun her zerrisi hazırdı buna. Hızla öne doğru atıldım. Koşmaya başladığım 30 metre ilerdeki ebeleme çizgisinden başka birşey görmüyordum. Terliğim ayağımdan çıkmıştı. Geri dönemezdim. Geri kalan 10 metreyi terliksiz koştum. Ve kazanmıştım. İlk amacıma ulaşmıştım. Ama oyun yeni başlıyordu.

    Birkaç kısa, çelimsiz oyun setinin ardından ebe olma sırası bendeydi. (Beni arayan ebenin adı Mustafaydı). Mustafanın gözlerindeki öfke bin kilometre ilerden okunabiliyordu. Bir boğaya benziyordu. Bugüne kadar ebeleyemediği kimse olmamıştı. Ben hariç. Yavaşça arkamı duvara dayadım. Mustafayı gördüğüm son kare aklımdan çıkmıyordu. Birinin aklına okumak isteseydim eğer o kişi Mustafa olurdu. Mahallenin en korkutucu şakalarını yapan kişisiydi mustafa. Bu ün onu saygı değer birisi haline getirmişti. Bana ne hazırlamıştı bilmiyordum. Neyin peşindeydi?

    Devamı Akşama...


    NOT: Hikaye tamamen bana aittir.
    NOT2: Özet geç diyenler emeğe saygı gösterin lütfen.

    Hört.

    Devamini yazsana kardesim ya kac gundur sik kullanilanlarda. Yazmiyosun bekliyoruz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.