Şimdi Ara

CİDDİ CİDDİ UFO GÖRDÜM !!! (3,5.gif) (17. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
341
Cevap
2
Favori
19.713
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1415161718
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DeathCore.

    Nasanın büyük sırrı

    NASA nın yıllar dır saklanan büyük sırrı ve keşfi açıklanıyor. Poluton...

    Yıllar önce Nasa ve JPL (jet propulsion Laboratory) nin ortak çalışması ile ortaya çıkardıkları büyük bir sır olduğu anlaşıldı. Güneş sisteminin tıpa tıp bir ikizi olduğu ve güneş sistemine yaklaşık birkaç ışık yılı mesafede olduğu, bu buluşuda yıllardır. federal hükümetin herkesten sakladığı ortaya çıktı. Bütün dünya dan hatta en yetkin Amerikan bilim ve askeri çevrelerinden bile saklanan bu sır aslında bizlerin ufo dediğimiz olaylarıda açıklamakta.

    Başkan Bush a yakın çevrelerden sızan bilgilere göre Amerikan hükümeti artık bu sırrı saklamak konusunda çaresiz kalmış durumda. Çünkü konuyu saklayalım derken dünyadaki pekçok icraatlarında olduğu gibi herşeyi ellerine, yüzlerine bulaştırmaya başlamışlar. Konu dünyada ki her insanı, devletleri çok yakından ilgilendiriyor. Okudukça sizde hak verecek, hepiniz Poluton un neden bu kadar önemli olduğunu anlayacaksınız.

    Aslında olay şu. yıllardır dünyadaki ufo olayları, garip ışıklar, yaratık hikayeleri, pilotların gördüğü esrarengiz cisimler, bermuda şeytan üçgeninde yaşananların hepsinin bilimsel olaylar olduğu ve aslında uzay da toplu iğne ucu kadar yer kaplıyan güneş sistemimizin yalnız olmadığı ve çok yakın bir akrabasının olduğudur.

    İçinde dünyamızında bulunduğu güneş sistemimiz oluşumu esnasında oluşan büyük patlama da birbirinin aynı iki sisteme bölünmüş ve uzaklaşmaları sonucu iki farklı fakat çift yumurta ikizi gibi tıpa tıp aynı iki sistem oluşmuş. Bizim Dünyanın da içinde bulunduğu güneş sistemi ve yeni ortaya çıkan diğer ikizimiz güneş sistemi.

    İşin enteresan tarafı bu yeni güneş sistemini bulan aslında NASA nın yeteneği değil Poluton luların ortaya çıkması. Tabi NASA nın elindeki teknoloji ve Polutonluların artık kendilerinden Dünya daki insanların haberdar olmalarını istemesi temel neden. İşte bu büyük keşfin ilk hikayesi bu.

    Ancak sıkı durun asıl bomba haber bu değil...Poluton diğer güneş sistemin kendilerina koydukları ad. aynı bizim güneş sistemi gibi gezegenlere sahip, bütün gezegenlerin özellikleri de aynı ama Poluton güneş sisteminin adını aldığı gezegen Poluton bizi çok yakından ilgilendiriyor.

    Poluton gezegeni sistemde canlı olan tek gezegen, kendi güneşine olan uzaklığı bizdeki dünyamızın güneşimize olan uzaklığı ile aynı, büyüklüğü, çapı, kendi ekseni etrafında dönüş süresi, sistemdeki diğer gezegenlere olan uzaklığı bizdeki ile aynı, su, deniz, atmosferi dünya ile aynı olan tek gezegen. Kıtalar, buzullar, okyanus yapısı herşey ama herşey tıpa tıp dünya ile aynı...

    Şimdi sıkı durun ve mümkünse bir yerlere oturun sakin olun.. Tüm canlı organizmalar, hayvanlar veee insan evet insan Poluton da aynı bizler gibi insanlar var...

    Tek fark var arada Dünya zamanı ile 1000 yıllık bir fark var.Poluton zamanı bize göre 1000 yıl ilerde biz 2007 yi yaşarken onlar 3007 yılındalar. Ancak aylar, günler,, haftalar bir günün 24 saat, bir saatin 60 dakika 3600 saniye olması hepsi aynı.

    Ve yıllardır, adamların dünyayı çok yakından izledikleri, o herkesin merak ettiği ufo ve benzeri tuhaf olayların hepsinin Poluton olduğu ortaya çıktı. sadece bununla kalsa iyi, adamların teknolojisi bizden 1000 yıl ileride olduğundan biz Poluton lulara ulaşamazken onlar yanıbaşımızda meğer cirit atıyorlarmış.

    Bu keşfin ortaya çıkması ile Poluton dünyası ile bilgiler, Poluton lular tarafından dünyaya gelmeye başladı. İlk gelen bilgilerden poluton'un bizim dünyamız ile aynı jeolojik ve ekolojik yapıda olmasının yanısıra ülkelerinde aynı dünya da olduğu gibi benzerlikleri olduğu anlaşılıyor. Ancak gelişmişlik ve teknoloji düzeyleri, politik yapıları, yönetim şekilleri, liderleri, eğitim sistemleri, ülkeleri, şehirleri nasıl, ne düzeyde gelişmiş, tıp imkanları, daha binlerce sorunun cevabı önümüdeki zaman dilimizde hepimiz öğreneceğiz.

    Bilgilerin dünya ya ulaşmasının aslında çok hızlı ancak parça parça olduğu poluton yetkililerinin dünya da karmaşa ve şok yaşanmaması için temkinli davrandıkları söyleniyor. Yine çok ihtiyatla alınan bilgilerden, poluton düzeninin, tamamı bilgi olarak dünya ya aktarıldığında dünya da bütün dengelerin alt üst olmasından korkuluyor. Dünya daki yöneticilerin, bilim adamlarının, insanların kısaca hepimizin poluton da genetik olarak aynı, ancak gelişmişlik düzeyi olarak çok farklı ikizlerinin olduğu gelen bilgiler arasında...


    Çok uçuk bişi bi forumda yazıodu doğruluğu tartışılır bence yalan haber gibi ama

    Ağır CSB.Bizde 2007 onlarda 3007 dediği ana kadar dayanabildim.
    Ayrıca tek yumurta ikizi




  • quote:

    Orijinalden alıntı: DigitalWorld

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kızıl_Şaman

    Hocam ufolar büyük ihtimal gerçek diye düşünüyorum . Ateş olmayan yerden duman çıkmaz misali . Gerçek olmasa bu kadar fazla film oyun vs. çıkmazdı. Ayrıca o ufonun şeklini ilk kim fikir olarak ortaya atmış durduk yere böyle dönen daire gibi birşey mi demişler yani bunları düşünürsek %96 ihtimalinde gerçek olması lazım uzaylı ve ufoların.


    Benim gördüğüm şey kesinlikle dönmüyordu.

    Çok acayip bir siyahtı. Kendisi hani Piano Black derler ya o tarz bir siyah. Altında da gene oval bölmeler var oralar sanki ışığı içine çekermiş gibi inanılmaz bir siyahtı. Orta kısım ise mavi. Ama hani ben hiç ışık görmedim.



    Yani ne bileyim böyle videolarda bakıyorum da bir sürü ışık falan. Sanki biz buradayız merhaba diyorlar gibi.


    Benim gördüğüm daha sinsi bir şeyler karıştırıyor gibiydi.


    Bakın o zaman çocuktum. Eğer bir şekilde rüyamda gördüğüm aşırı gelişmiş bir hayal ürünü değil de gerçek ise eğer; Belki de o gece tüm Kemerburgazı gemiye aldılar kim bilir. Çünkü uyandığımda kendimi cidden çok yanlız hisettim. Sanki benden başka hiç insan kalmamış gibi. Etrafta başka bir canlı yokmuş gibi. Öyle bir hissi asla yaşamadım.


    Şimdi düşünüyorum da. Acaba bu kendilerini ışıklı ışıklı göstermelerinin sebebi dikkati başka yöne çekmek mi. Çünkü en çok kullanılan savaş stratejisidir. Ve en çok işe yarayanıdır. Karmaşa çıkarırsın ve hattın gerisine koca bir orduyu bile kimsenin ruhu duymadan sokarsın.


    Bliyorsunuz savaşta bunu da yaşadık. Düşman sahte bir çıkarma yapmıştı. Ama Atatürk tahmin etti bunun bir aldatmaca olduğunu. Ve keklik gibi avladı asıl çıkartmanın olduğu yerden.


    Yani gerçek olduğunu varsayarsak pek çok şey öne sürebiliriz.

    Hocam eğer savaş istiyor olsalar (o tarz uçan teknolojik aletleri varsa herifler bizden üstün demektir) direk girerlerdi diye düşünüyorum . Ayrıca nasa nın apollo seferlerinde kısıtladığı radyo konuşmaları var ve konuşmalarda ay ın sanki bir havaalanı gibi olduğunu söylüyor astronotlar ondan sonra birşeyler görüyorlar ve nasadan gelen emir radyoyu kapatın oluyor. Ya zaten evrene göre küçücük dünyada bu kadar fazla canlı varsa evrende bi tek bizim gezegende olması imkansız gibi geliyor bana.




    Bu arada belki de fantastik gelecek ama araştırma amaçlı sizinle veya orada bulunnan insanları incelemiş olabilirler. Geceleyin o ufoyu gördükten sonra birşeyi hatırmlamıyorsanız muhtemeldir.




  • önemli olan ufo görmek değil ufo tarafından kaçırılmaktır.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kızıl_Şaman


    Hocam eğer savaş istiyor olsalar (o tarz uçan teknolojik aletleri varsa herifler bizden üstün demektir) direk girerlerdi diye düşünüyorum . Ayrıca nasa nın apollo seferlerinde kısıtladığı radyo konuşmaları var ve konuşmalarda ay ın sanki bir havaalanı gibi olduğunu söylüyor astronotlar ondan sonra birşeyler görüyorlar ve nasadan gelen emir radyoyu kapatın oluyor. Ya zaten evrene göre küçücük dünyada bu kadar fazla canlı varsa evrende bi tek bizim gezegende olması imkansız gibi geliyor bana.


    Bu arada belki de fantastik gelecek ama araştırma amaçlı sizinle veya orada bulunnan insanları incelemiş olabilirler. Geceleyin o ufoyu gördükten sonra birşeyi hatırmlamıyorsanız muhtemeldir.


    Açıkçası öyle takıntılı biri değilim.

    Gördüm UFO lan UFO diye sapıtacak biri değilim. O geceki olay Rüya değilse bir şey gördüm. Rüya ise de demekki aşırı gelişmiş bir hayal gücüm var. ( E TV yok bir şey yok. Nereden bileceğim ki UFO diye bir şeyi. Zaten o zaman bir şey dememe sebebim ne olduğunu bilmemem. Daha ufağız TV de UFO diye bir şey izlememişiz. Beyinde tanımlayacak veri yok. O sıralar doğal bir şey ya da Rüya sandım. Sonra ne zaman ET falan vb vb gördük bir jeton düştü kafada. )

    Deney falan yaptılarsa da tek başarılı denek benim herhalde. Çünkü şu an değil ama ( Burası da acayip gelişti pek çok yer gibi. Eskiden bataklık olan yerde şimdi Ultra Lüks siteler uzanıyor. ) o zamanlar burası şimdiki kadar gelişmemişti. Tüm bölgeden ALS yi kazanan bir tek ben vardım. O da 800 puanla hiç çalışmadan.


    Bunun dışında savaş kısmını ben de düşünmüyorum. Ama şu da var eğer pek çok medeniyet var ise bir de yasaları vardır. Belki de bizim gibi kategori 0 gezegenlere saldırmak yasaktır. Bunlar da varsayımlar tabi.


    Şimdi düşünüyorum. Yani saldırsalar da ne olacak. Yani niye saldırsınlar. Şimdiye kadar ki Uzaylıların Dünyayı yok etme sebeplerinden en inandırıcı bulduğum sebep Otostopçunun Galaksi Rehberindeydi. Oradaki sebep te. Kusura Bakayın Buradan Yol Geçecek ti yani


    Düşünsene yani. Amaç maden olsa zaten dünya o kadar da zengin değil. İnsanlığa yetecek kadar olanı verilmiş. Kuranda geçen Ayetteki Biz Demiri Gökten İndirdik misali demir falan zaten Meteorlar ile gelen bir şey. O kadar gelişmiş bir uygarlığın herhangibi meteor ya da gezengenden maden elde etme gücü vardır zaten.

    Su desen o da evrende bol. Tamam sıvı halde değil. Ama evrende Hidrojen ile oksijenden bol ne var. Üstelik Hidrojen ve Oksijeni bir yakın hücresinde yakarak elektrik enerjisi üretebilirsin. İşin güzel yanı bu yanmanın atık maddesi içilebilir sudur.


    Hani diyeceğim belki tadımız güzeldir. Mangala gelecekler. O da saçma geliyor. Sonuçta biz bile kendi organlarımızı üreteceğiz nerede ise. Yani 7 milyar insan cidden az. Yetmez ki kimseye.

    Tamam dünya yaşama müsait ender gezegenlerden. ( Pek çok insan bunu sadece güneşe konumu ve su zanneder. Oysa öyle değil. Dünyanın çekirdeği Sıcaktır. Geri dönüşüm sistemi vardır. Üst tabakaların verimi azaldıkça tektonik haraketiler ile bu tabakalar alt kısma iner ve magma ile karışır. Magma da dışarı taşar böylece toprak sürekli verimli olur. kendini yeniler. Böyle olmasa bir gezegenin yaşamı sürdürebilme ömrü çok kısa olurdu. Oysa dünya bunu 4 milyar yıldır yapıyor. Hor kullanmamıza rağmen. ) Cidden geçerli bir sebep gibi.

    Ama dediğim gibi inanılmaz bir teknolojileri olmalı bu adamların ki o kadar mesafeyi gelsinler. Şu anda biz bile üzerinde çalışıyoruz Sallapati bir şekilde olsa da. Dünyalaştırma. Yani. Çok çok ileri bir teknolojinin yapamayacağı bir şey değil.


    Gelişmiş lazerler ile gezegen çekirdeğini eritip ısıtabilir. Manyetik cihazlar ile dönüşünü sağlayabilirsin. Tektonik tabaka işi zor gibi geliyor ama o da o kadar zor değil bizden 1000 yıl ilerideler ise o da o kadar zor değil. Bu konudaki tek endişem bir gezegeni işgal etmenin yenisini yapmaktan daha ucuz olması ihtimali.


    Zaten bir belgeselde vardı bu. Filmleri unutun. Amerikan ve pek çok ülkenin olası işgal planı bu. Pek çok teorisyen ile oluşturulmuş. Yani adam pek çok şey anlatıyor. Ama dediği şu kısım ilginç.

    Filmleri unutun böyle bir savaş kazanabileceğimiz bir savaş olamaz. Belki onların teknolojileri ele geçirip anlayabiliriz. Ama savaşı kazanamayız. Tek yapmamız gereken savaşı uzatmak, direnmek ve maliyeti yükseltmek. Yani diyorki eğer yeterince yaşayabilri saklanabilir ve karşı direnebilirsek. Savaşı onlara maliyetli bir hale getirebilirsek vazgeçerler. Doğru. İleri pek çok medeniyetin yapacağı bu. Örneğini çok gördük. Amerikanın başına Gerilla taktiği bu konuda çok bela açtı ve savaşı kaybettiler. Sonuçta asker var ise bir halk ta vardır. Ve halk parasının çarçur edilmesini sevmez.


    He şimdi benim açımdan bakarsak. Bir kaç umut temsili dışında ben de insan ırkından hoşlanmıyorum. Aptal bir nesil. Basit şeyleri bile kabullenemeyecek, Araçlarını Amaçlarının önüne geçiren ilkel canlılar. Böyle düşündüğüm zamanlar Harbiden kaçırıldığımı ve deney yapıldığını düşünmüyor değilim açıkçası. Ama dünyada böyle düşünen tek kişi de ben değilim.

    Kimisi var Hamd olsun müslümanım diyor. Sanki Allah yokmuş gibi yaşıyor.

    Kimisi de var nerede biri apaçık delilleri sunsa. İnkar etmek için herşeyi yapıyor. Ve Allah a inananlara Yobaz ve Cahil diyor. Oysa orta attığı teori bilimsel kanıtlar ile yıllar önce çürütülmiş. Yani kendini komik durumlara düşürüyor. Neymiş Tanrı Dünyayı 7 günde yaratmış. Diyorsun ki kuranda öyle bir şey yok. Cevabı. Zaten kuranda yok, Muhammed öyle demiş. Muhammed in bir Yalancı olduğunu kabul ediyorsan ( Aptala Bak. Düşmanları Bile Muhammedül Emin demişler ona. Onlar bile Tanrıyı inkar etmişler ama O Yalancı Olamayacak Kadar Doğrudur. Olsa olsa bir delidir demişler. ) tamam sorun yok diyor. Hani öyle bir hadis te yok. Tanrı Dünyayı 7 Günde yaratmış sözü İncil de var. O da orijinali bozulduğu için öyle. İncil dediğim şey bir grup insanın içeriğine kadar verdiği yüzlerce kitaptan biri. Zaten incilin mantıklı kısımlarına bakıldığında. Kuran daki gibi bir Ahenk var. Ama misalen Peygambeleri Sarhoş Ayyaş Katil ve Entrikacı Olarak tanımladığı yerlerde bu ahenkin zerresi yok. Böylelerine madem öyle. İnanmıyorsun. Kuranda Ayet var. "Bu kitaba inanmıyorsan Sına Test Et" diyor. Senin gibilere meydan okuyor. 1400 yıldır kim bunu yapabildi. Ya da kim bir benzerini üretebildi dediğince gene yalana kayarlar.

    Ateist Bilim Adamı Yıllar Sonra "Yanılmışım. Tanrı Varmış diyor" Ve geçiş sebebini anlatıyor. Bu inanç meselesi değil. Yıllar önce araştırmalarım ve teknolojik deliller beni Tanrı Yok sonucuna götürüyordu. Ama yıllardır yapılan keşifler yapılan araştırmalar beni Tanro Var sonucuna götürdü diyor. O zamanki inancım ne ise şimdi de o. Gerçeğin götürdüğü yere git.

    Şu anki gelişmeler. Hayatın Raslantısallığının söz konusu olmadığını söylüyor diyor.


    Tamam inanma ama o da sende saklı kalsın. Adam çalışmış açıklama yapmış. Bilgisiz Cahil Cühelanın Tekisin. Kara Maddeden haberin yok. Boş boş konuşma. Bu sadece bu konuda değil. Bu tipler bu cahil cühela kesim her konuda başa bela. Bu olay yakın zamanda başıma geldi diye yazdım.


    Enişteme PC alacağız. Herşeyi aldık bir tek monitör kaldı. Bakıyoruz. İşte 17" lerin zamanı. 19WS ler yeni çıkmış. Adam diyorki işte bunun çözünürlüğü 1280*920 ama İşte falanca bilmem ne tarama ile 2048*1536 oluyor. Uzaklaştık oradan.


    Adam işte anlatıyor söyle Megapiksel böyle megapiksel. Araya girdim. Megapikselin önemi yok. O sadece resim boyutunu küçültür. Eşit şartlarda düşük çözünürlüklü cihaz daha iyi görüntü verir diyorum. Benden dah iyi mi bilecen diyor. DEdim nereden biliyorsun. Cevabı şu oldu. Telefoncuda çalıştım!


    Oldu. Nokia Müşteri Hizmetlerinde de 2 sene çalışınca Bilişim uzmanı belgesi veriyorlar zaten.


    Adam anlatıyor. Yok işte Kaç cigahezmiş te. Basınca tuşa 1 sn de açılıyormuş. Ulan daha benim PC o kadar hızlı değil. SSD Raid kullanıyorum.


    En çok ta şu. Adama PC öneriyorum. Hani benim tavsiyemi değil de satıcıyı dinliyor. MB ı önemli değil dedinmi zaten anlatana kadar canın çıkıyor.


    Zamanında Bakırköyde Doktorun Anneme : "Hanım hanım bu çocuk benden daha zeki" Lafını pek çok kez yaşadım. Lisede Veli toplantısına geldiğinde Annemin aldığı cevap çoğu zaman "Valla Genelde Biz Ona Danışıyoruz" oldu. Evet öğretmenler bilgi olarak benden ilerideydi zira konuyu anlatan onlar. Ama bir denklemdeki bilinmeyeni bulmak en temel zihinsel mantık işlemidir. 2+2=4 ü öğrendikten sonra tüm sayıları toplamak gibi. Hocalar Prof derdi. Tahtaya bir soru yazdığında eksik var mı diye sorardı kimi. Öğrenmek çok sevdiğim bir şey. Lisedeki eğitmenlerimi de çok iyiydi. Zevkle katılıyordum derslere.

    Hatta -1 gün devamsızlığım komedi konusuydu. Lisedeki en komik olaylardan biri. Okulu çok sevdiğimden ( Aslen öğrenmeyi tabi. Yoksa sınavlar falan stress yani. ) devamsızlığım yoktu. Komik olay da şu. Yoklama yapılır hoca işte misalen Ali der bakar orada. Sıra gelir bana ve tavır şu;

    İlker ( Hiç kafayı kaldırmaz ile sadece ilker der ve hiç beklemeden ardından asıl cümle gelir. ) zaten burada.


    ve sonraki isme geçer.


    Gene bir gün Nöbetçi yaptılar ( Senede bir her öğrenciye denk geliyor. ) Hoca gene otomatik var yazmış. Yani bir gün gelmesem bile o nöbetçilik günüm olarak düşecekti.


    Bir arakdaşın dediği gibi. Anlatmayı severim. Çünkü ciddi anlamda konuşacak çok şey var. Hayatımda insanların o kadar çok hareketini gördüm ki. Günlük hayatta onlara bir şey diyemiyorsun.


    Yere tükürmek. Geri dönüşüm kutusuna organik atık bırakmak. Ve okulda gördüğüm Hayvanlığın son noktası lavaboya işemek. Cidden bunlar mı modern insan. Bir de eğitim olayı.


    Şimdi sokakta iki çocuk. Güya hakaret ediyorlar. Biri diğerine diyor ki Senin Baban Çöpçü ( Öyle değil galiba. Çöpçü yü hakaret olarak söylüyor. ). Dayanamadım zaten dolu bir günümdü. Başladım konuşmaya.


    Çöpçülüğün nesi varmış. Hakaret olarak kullanılacak neresi var ( Biliyorsunuz Dünyanın pek çok ülkesinin Aksine Entel ve Artist gibi kelimeler bizde hakaret olarak kullanılır. ) Çöpçülük gibi iş mi var. Maaşı asgari ücretten iyi. Millet çöpçü olabilmek için sınava giriyor. Kaldı ki böyle olmasa bile temel bir hizmettir. Onlar olmasa sen evde çöpün içinde boğulurdun. Salgın hastalıklara yakalanırdın vb vb.

    Yani burada olay şu. Ailevi eğitim. Çocuğuna her işin, hakkıyla yapılan alın teri dökülen her işin kutsal olduğunu öğretemiyorsan. Ben modernim falan deme.


    Neymiş işte eylem yapıyorlar. Hayvan hakları eylemi. Hepsi görmemişler gibi giyinmiş ve çoğunda da Kürk var yani. Güya hayvanları seviyorlar.


    Hayvan hakları konusunda. İşte apartmanlarda Hayvan besleyenler var. Yazık. Köğek havlayıp duruyor. Kapısına gidersin. Suçlu sensin. Neymiş hayvan düşmanıymışsın. Sen ne anlarmışsın. ( Not Bunlar Gördüğüm Şeyler. Yoksa Apartman bizim ve hayvan besleyen yok. Başka yerde gördüm tartışmayı ) Ulan geri zekalı. Hayvanın bir derdi olmasa niye havlasın. Bakmayı beceremiyorsun. Çişi gelmiş çıkarmıyorsun. Çiftleşesi gelmiş zincirliyorsun ki o hayvan bağırıyor. Bebek niye ağlar ise hayvan da o yüzden havlıyor. Varsa müstakil evin bahçen besle. Apartmanda hayvan belemek nedir. Dairede köpek bakmak en büyük hayvan düşmanlığıdır. 80-90m2 evde günde en fazla 30-40 dakika gezdirmek ile hayvan bakılmaz. Yazıktır günahtır hayvana.

    Hayvan asansöre işemiş. Yahu mecbur mu senin beceriksizliğinin cezasını komşun ya da temizlikçin çekmek.


    Her iş bana göre kutsaldır. Layıkı ile yapılıyor ise. Bakın beni forumda tanırlar. Firma bana yanlış yaparsa alırım adamın anahtarını.

    Ama misalen. Bir BurgerKing den dondurma aldım. Sonrasında da Harry Potter Filmine girdim. Daha girer girmez bir ağrı girdi karnıma. Git gide arttı. 15 dakika oldu ki enseme bir ağrı saplandı ve zehirlendiğimi anladım.


    Merdivenlerden yuvarlana yuvarlana indim kendimi kapıdan dışar attım. Ve öyle sırt üstü kaldım. Kalp krizi geçiriyorum sandım. Zar zor zehirlendim diyip du istedim ve tuvalete taşımalarını söyledim. Sürekli su içip boğazıma parmak atıp kusarak miğdemi yıkadım. 1-2 saatte kendime geldim ancak.

    Sonra gittim Burger King e ve müdürü çağırıp. Dondurma makinesini daha serin bir yere koymalarını. Zehirlendiğimi ve yaşadığım olayı anlattım. Şimdi olmamış olmamış beni buldu. Ama dava açmadım. Sonraki hafta gidip kontrol ettim ve lafımı dinlemişlerdi. O dondurma makinesinin yeri değişmemiş olsa ...... larına ...... yapardım ama işte. Önemli olan hatadan ders almak bazen.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zrti

    önemli olan ufo görmek değil ufo tarafından kaçırılmaktır.


    Önemli olan kesin deliller ile belgeleyebilmektir.


    Benim zamanımda şimdi otomatlardan alınacak kadar ucuzlamış olan fotoğraf makineleri bile lükstü.


    A bu arada çocukluğuma ait çok az fotoğraf var. Ama hani bir kaç resim bulabilsem tarayayım da ekleyeyim bari.

    Dersiniz Aha lan uzaylı. Cidden çok boyun ağrısı çektim o yüzden. Kocaman bir kafa ( Ama gerçekten kocaman yani ). Sıska küçücük bir vücut, kalem gibi kollar bacaklarım vardı. Kafam sağa sola çekiyordu abartısız yani. Şimdi bünye de iri ve baya da kiloluyum da farkedilmiyor gene. Ahh ahh. O kadar sene koca kafa aşağı koca kafa yukarı. Sırf ondan bıktığımdan daha 5. sınıfta ya da Orta 1 de kas çalışmaya başladım. Önceleri tuğlalar ve inşaat demileri ile. Sonradan ise bulduğum demir boru ve harç ile ( Çocukluğum bizim apartmanın inşaatı ile geçti. Bir katı bitirdik. Borçları kapadık hop sonraki kat. Harç boldu yani. ) halter falan yaptım onları kullandım. E zaten az çimento taşıyıp bahçe bellemedim. Orta sona doğru bildiğin baklava olmuştu kaslar yani. Biraz da 4. sınıfın etkisi ile. Sinirlendiğimde oluyor ise niye çalışarak yapamayayım değil mi? Ama olmuyor. Zaten zararlı olduğunu da zamanla öğrendim araştıra araştıra.

    Deli gücü dedikleri bir nevi insan vücudunun acil durum sistemi. Normalde insan kasları çok daha fazla güce dayanabilir. Ama sinir sistemi bunu sınırlar. İnsan sinirlendiğinde bazı hormonların salgılanması artar. Adrenalin ve östörojen gibi. Doping olarak ta kullanıldıkları oldu. Bu sinir sisteminin koyduğu sınırı bir nevi biraz yukarı çeker. Ama deli gücü dedikleri ooooooovvvv offff diyorum. O sinir sisteminin artık tamamen "Tamam Abi Ben Karışmıyorum. Ağız Burun Dal" dediği yer.

    Teorik olarak sıradan bir insan bu halde bir otomobili tek başına kaldırabilir. Mantıklı değil mi. Yani sende o güç zaten yok ise deli gücü nereden gelecek? Cevap bu. Kaslarını sınırda kullanmaman.


    Ama teknik sorun şu. Bu bir nevi Turbo ya da daha doğrusu NOS tankı gibidir. Kaslar çok uzun süre bu uyarıma dayanamaz sebebi de havadaki oksijenin az olması ve vücüdun yetersiz kalması. Sonuç olarak kas kendi kendini bitirmeye başlar. Bayılma sebebim de muhtemelen oksijen yetersizliği sebebi ile bilinç kaybı. İşte o yüzden musluğu tutunca elektrik çarpıldım dememin sebebi gecikmiş veri olabilirdi. Malum sinir sistemi artık karışmıyorum lan diyor. Malum sinir sistemi farklı. Kimyasal bir olay. Veri iletilmiyor ise iletilene kadar bekler. Çocuklar birden kalktı diye anlatıyor olayı ama kim bilir ne halt yediler de dellendirdiler beni. Belki de elektriği yiyince girdim Deli Gücü moduna. Bilmiyorum o zaman gelimemişti teknoloji. Ameliyat masasında kan kaybından ölüp kalmışım. Doktor kötü haberi vermek için dışarı çıkarken geri gelmişim. O zaman doktor bile Mucize demek dışında pek bir şey yapamadı. Sanırım kas kasılması ile ilgili bir şeydi. Yani kan sanırım vücutta bir şekilde kasılma sonucu kalmış ( Ulan öldüm da. Nasıl olur diye itiraz mı edeyim doktora. Ne dediyse He dedik yani. ) Tamamen mortu çekince de basınç etkisi ile kalbimi tekrar attırmaya başlamış sanırım öyle bir şeyler. Her halukarda mucize dedi zaten.

    Yine de rerkor bende değil. Morga ve hatta mezarda uyananlar var. Zaten tıp litaratüründe artık ölü kavramı değişiyor. Çünkü en son bildiğim insanları öldürüp amaliyat ettikleri idi. Kasıtlı olarak bu bir tedavi yöntemi.


    Yani adamın bir ameliyat olması gerekiyor. Ama canlı iken olması son derece riskli. Bir beyin ameliyatı idi sanırım. Tam hatırlamıyorum. Neyse adamı bildiğin öldürüyorlar. Kanını soğutup vücuttan bir dolaştırıp geri çekiyorlar ( Vucut çabuk soğusun diye. ) Buz gibi bir ameliyathane ortamında adam saatlerce ölü olarak ( Beyne kan ve oksijen gitmiyor. Organlar çalışmıyor. Kalp durmuş. Bu şu an ölü demek. ) ameliyar ediliyor. Ve ameliyat bitince kan vucuda verilip kalp tekrar çalıştırılıyor. Yani ölü tanımı da bu duruma göre girecek tıp kitaplarına ve muhtemelen yasalara.

    Çünkü mevcut yasalara göre o adam ameliyatta iken kafasını koparsan Cinayetten yargılanmazsın mesela. Çünkü mevcut yasaya göre ölü. En fazla bir kaç sene alırsın.

    Yeni tanıma kontrolsüz ortamda geri getirilemeyecek şekilde ağır doku hasarı vb vb şeklinde girecek. Yani tuhaf bir durum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: DigitalWorld

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kızıl_Şaman


    Hocam eğer savaş istiyor olsalar (o tarz uçan teknolojik aletleri varsa herifler bizden üstün demektir) direk girerlerdi diye düşünüyorum . Ayrıca nasa nın apollo seferlerinde kısıtladığı radyo konuşmaları var ve konuşmalarda ay ın sanki bir havaalanı gibi olduğunu söylüyor astronotlar ondan sonra birşeyler görüyorlar ve nasadan gelen emir radyoyu kapatın oluyor. Ya zaten evrene göre küçücük dünyada bu kadar fazla canlı varsa evrende bi tek bizim gezegende olması imkansız gibi geliyor bana.


    Bu arada belki de fantastik gelecek ama araştırma amaçlı sizinle veya orada bulunnan insanları incelemiş olabilirler. Geceleyin o ufoyu gördükten sonra birşeyi hatırmlamıyorsanız muhtemeldir.


    Açıkçası öyle takıntılı biri değilim.

    Gördüm UFO lan UFO diye sapıtacak biri değilim. O geceki olay Rüya değilse bir şey gördüm. Rüya ise de demekki aşırı gelişmiş bir hayal gücüm var. ( E TV yok bir şey yok. Nereden bileceğim ki UFO diye bir şeyi. Zaten o zaman bir şey dememe sebebim ne olduğunu bilmemem. Daha ufağız TV de UFO diye bir şey izlememişiz. Beyinde tanımlayacak veri yok. O sıralar doğal bir şey ya da Rüya sandım. Sonra ne zaman ET falan vb vb gördük bir jeton düştü kafada. )

    Deney falan yaptılarsa da tek başarılı denek benim herhalde. Çünkü şu an değil ama ( Burası da acayip gelişti pek çok yer gibi. Eskiden bataklık olan yerde şimdi Ultra Lüks siteler uzanıyor. ) o zamanlar burası şimdiki kadar gelişmemişti. Tüm bölgeden ALS yi kazanan bir tek ben vardım. O da 800 puanla hiç çalışmadan.


    Bunun dışında savaş kısmını ben de düşünmüyorum. Ama şu da var eğer pek çok medeniyet var ise bir de yasaları vardır. Belki de bizim gibi kategori 0 gezegenlere saldırmak yasaktır. Bunlar da varsayımlar tabi.


    Şimdi düşünüyorum. Yani saldırsalar da ne olacak. Yani niye saldırsınlar. Şimdiye kadar ki Uzaylıların Dünyayı yok etme sebeplerinden en inandırıcı bulduğum sebep Otostopçunun Galaksi Rehberindeydi. Oradaki sebep te. Kusura Bakayın Buradan Yol Geçecek ti yani


    Düşünsene yani. Amaç maden olsa zaten dünya o kadar da zengin değil. İnsanlığa yetecek kadar olanı verilmiş. Kuranda geçen Ayetteki Biz Demiri Gökten İndirdik misali demir falan zaten Meteorlar ile gelen bir şey. O kadar gelişmiş bir uygarlığın herhangibi meteor ya da gezengenden maden elde etme gücü vardır zaten.

    Su desen o da evrende bol. Tamam sıvı halde değil. Ama evrende Hidrojen ile oksijenden bol ne var. Üstelik Hidrojen ve Oksijeni bir yakın hücresinde yakarak elektrik enerjisi üretebilirsin. İşin güzel yanı bu yanmanın atık maddesi içilebilir sudur.


    Hani diyeceğim belki tadımız güzeldir. Mangala gelecekler. O da saçma geliyor. Sonuçta biz bile kendi organlarımızı üreteceğiz nerede ise. Yani 7 milyar insan cidden az. Yetmez ki kimseye.

    Tamam dünya yaşama müsait ender gezegenlerden. ( Pek çok insan bunu sadece güneşe konumu ve su zanneder. Oysa öyle değil. Dünyanın çekirdeği Sıcaktır. Geri dönüşüm sistemi vardır. Üst tabakaların verimi azaldıkça tektonik haraketiler ile bu tabakalar alt kısma iner ve magma ile karışır. Magma da dışarı taşar böylece toprak sürekli verimli olur. kendini yeniler. Böyle olmasa bir gezegenin yaşamı sürdürebilme ömrü çok kısa olurdu. Oysa dünya bunu 4 milyar yıldır yapıyor. Hor kullanmamıza rağmen. ) Cidden geçerli bir sebep gibi.

    Ama dediğim gibi inanılmaz bir teknolojileri olmalı bu adamların ki o kadar mesafeyi gelsinler. Şu anda biz bile üzerinde çalışıyoruz Sallapati bir şekilde olsa da. Dünyalaştırma. Yani. Çok çok ileri bir teknolojinin yapamayacağı bir şey değil.


    Gelişmiş lazerler ile gezegen çekirdeğini eritip ısıtabilir. Manyetik cihazlar ile dönüşünü sağlayabilirsin. Tektonik tabaka işi zor gibi geliyor ama o da o kadar zor değil bizden 1000 yıl ilerideler ise o da o kadar zor değil. Bu konudaki tek endişem bir gezegeni işgal etmenin yenisini yapmaktan daha ucuz olması ihtimali.


    Zaten bir belgeselde vardı bu. Filmleri unutun. Amerikan ve pek çok ülkenin olası işgal planı bu. Pek çok teorisyen ile oluşturulmuş. Yani adam pek çok şey anlatıyor. Ama dediği şu kısım ilginç.

    Filmleri unutun böyle bir savaş kazanabileceğimiz bir savaş olamaz. Belki onların teknolojileri ele geçirip anlayabiliriz. Ama savaşı kazanamayız. Tek yapmamız gereken savaşı uzatmak, direnmek ve maliyeti yükseltmek. Yani diyorki eğer yeterince yaşayabilri saklanabilir ve karşı direnebilirsek. Savaşı onlara maliyetli bir hale getirebilirsek vazgeçerler. Doğru. İleri pek çok medeniyetin yapacağı bu. Örneğini çok gördük. Amerikanın başına Gerilla taktiği bu konuda çok bela açtı ve savaşı kaybettiler. Sonuçta asker var ise bir halk ta vardır. Ve halk parasının çarçur edilmesini sevmez.


    He şimdi benim açımdan bakarsak. Bir kaç umut temsili dışında ben de insan ırkından hoşlanmıyorum. Aptal bir nesil. Basit şeyleri bile kabullenemeyecek, Araçlarını Amaçlarının önüne geçiren ilkel canlılar. Böyle düşündüğüm zamanlar Harbiden kaçırıldığımı ve deney yapıldığını düşünmüyor değilim açıkçası. Ama dünyada böyle düşünen tek kişi de ben değilim.

    Kimisi var Hamd olsun müslümanım diyor. Sanki Allah yokmuş gibi yaşıyor.

    Kimisi de var nerede biri apaçık delilleri sunsa. İnkar etmek için herşeyi yapıyor. Ve Allah a inananlara Yobaz ve Cahil diyor. Oysa orta attığı teori bilimsel kanıtlar ile yıllar önce çürütülmiş. Yani kendini komik durumlara düşürüyor. Neymiş Tanrı Dünyayı 7 günde yaratmış. Diyorsun ki kuranda öyle bir şey yok. Cevabı. Zaten kuranda yok, Muhammed öyle demiş. Muhammed in bir Yalancı olduğunu kabul ediyorsan ( Aptala Bak. Düşmanları Bile Muhammedül Emin demişler ona. Onlar bile Tanrıyı inkar etmişler ama O Yalancı Olamayacak Kadar Doğrudur. Olsa olsa bir delidir demişler. ) tamam sorun yok diyor. Hani öyle bir hadis te yok. Tanrı Dünyayı 7 Günde yaratmış sözü İncil de var. O da orijinali bozulduğu için öyle. İncil dediğim şey bir grup insanın içeriğine kadar verdiği yüzlerce kitaptan biri. Zaten incilin mantıklı kısımlarına bakıldığında. Kuran daki gibi bir Ahenk var. Ama misalen Peygambeleri Sarhoş Ayyaş Katil ve Entrikacı Olarak tanımladığı yerlerde bu ahenkin zerresi yok. Böylelerine madem öyle. İnanmıyorsun. Kuranda Ayet var. "Bu kitaba inanmıyorsan Sına Test Et" diyor. Senin gibilere meydan okuyor. 1400 yıldır kim bunu yapabildi. Ya da kim bir benzerini üretebildi dediğince gene yalana kayarlar.

    Ateist Bilim Adamı Yıllar Sonra "Yanılmışım. Tanrı Varmış diyor" Ve geçiş sebebini anlatıyor. Bu inanç meselesi değil. Yıllar önce araştırmalarım ve teknolojik deliller beni Tanrı Yok sonucuna götürüyordu. Ama yıllardır yapılan keşifler yapılan araştırmalar beni Tanro Var sonucuna götürdü diyor. O zamanki inancım ne ise şimdi de o. Gerçeğin götürdüğü yere git.

    Şu anki gelişmeler. Hayatın Raslantısallığının söz konusu olmadığını söylüyor diyor.


    Tamam inanma ama o da sende saklı kalsın. Adam çalışmış açıklama yapmış. Bilgisiz Cahil Cühelanın Tekisin. Kara Maddeden haberin yok. Boş boş konuşma. Bu sadece bu konuda değil. Bu tipler bu cahil cühela kesim her konuda başa bela. Bu olay yakın zamanda başıma geldi diye yazdım.


    Enişteme PC alacağız. Herşeyi aldık bir tek monitör kaldı. Bakıyoruz. İşte 17" lerin zamanı. 19WS ler yeni çıkmış. Adam diyorki işte bunun çözünürlüğü 1280*920 ama İşte falanca bilmem ne tarama ile 2048*1536 oluyor. Uzaklaştık oradan.


    Adam işte anlatıyor söyle Megapiksel böyle megapiksel. Araya girdim. Megapikselin önemi yok. O sadece resim boyutunu küçültür. Eşit şartlarda düşük çözünürlüklü cihaz daha iyi görüntü verir diyorum. Benden dah iyi mi bilecen diyor. DEdim nereden biliyorsun. Cevabı şu oldu. Telefoncuda çalıştım!


    Oldu. Nokia Müşteri Hizmetlerinde de 2 sene çalışınca Bilişim uzmanı belgesi veriyorlar zaten.


    Adam anlatıyor. Yok işte Kaç cigahezmiş te. Basınca tuşa 1 sn de açılıyormuş. Ulan daha benim PC o kadar hızlı değil. SSD Raid kullanıyorum.


    En çok ta şu. Adama PC öneriyorum. Hani benim tavsiyemi değil de satıcıyı dinliyor. MB ı önemli değil dedinmi zaten anlatana kadar canın çıkıyor.


    Zamanında Bakırköyde Doktorun Anneme : "Hanım hanım bu çocuk benden daha zeki" Lafını pek çok kez yaşadım. Lisede Veli toplantısına geldiğinde Annemin aldığı cevap çoğu zaman "Valla Genelde Biz Ona Danışıyoruz" oldu. Evet öğretmenler bilgi olarak benden ilerideydi zira konuyu anlatan onlar. Ama bir denklemdeki bilinmeyeni bulmak en temel zihinsel mantık işlemidir. 2+2=4 ü öğrendikten sonra tüm sayıları toplamak gibi. Hocalar Prof derdi. Tahtaya bir soru yazdığında eksik var mı diye sorardı kimi. Öğrenmek çok sevdiğim bir şey. Lisedeki eğitmenlerimi de çok iyiydi. Zevkle katılıyordum derslere.

    Hatta -1 gün devamsızlığım komedi konusuydu. Lisedeki en komik olaylardan biri. Okulu çok sevdiğimden ( Aslen öğrenmeyi tabi. Yoksa sınavlar falan stress yani. ) devamsızlığım yoktu. Komik olay da şu. Yoklama yapılır hoca işte misalen Ali der bakar orada. Sıra gelir bana ve tavır şu;

    İlker ( Hiç kafayı kaldırmaz ile sadece ilker der ve hiç beklemeden ardından asıl cümle gelir. ) zaten burada.


    ve sonraki isme geçer.


    Gene bir gün Nöbetçi yaptılar ( Senede bir her öğrenciye denk geliyor. ) Hoca gene otomatik var yazmış. Yani bir gün gelmesem bile o nöbetçilik günüm olarak düşecekti.


    Bir arakdaşın dediği gibi. Anlatmayı severim. Çünkü ciddi anlamda konuşacak çok şey var. Hayatımda insanların o kadar çok hareketini gördüm ki. Günlük hayatta onlara bir şey diyemiyorsun.


    Yere tükürmek. Geri dönüşüm kutusuna organik atık bırakmak. Ve okulda gördüğüm Hayvanlığın son noktası lavaboya işemek. Cidden bunlar mı modern insan. Bir de eğitim olayı.


    Şimdi sokakta iki çocuk. Güya hakaret ediyorlar. Biri diğerine diyor ki Senin Baban Çöpçü ( Öyle değil galiba. Çöpçü yü hakaret olarak söylüyor. ). Dayanamadım zaten dolu bir günümdü. Başladım konuşmaya.


    Çöpçülüğün nesi varmış. Hakaret olarak kullanılacak neresi var ( Biliyorsunuz Dünyanın pek çok ülkesinin Aksine Entel ve Artist gibi kelimeler bizde hakaret olarak kullanılır. ) Çöpçülük gibi iş mi var. Maaşı asgari ücretten iyi. Millet çöpçü olabilmek için sınava giriyor. Kaldı ki böyle olmasa bile temel bir hizmettir. Onlar olmasa sen evde çöpün içinde boğulurdun. Salgın hastalıklara yakalanırdın vb vb.

    Yani burada olay şu. Ailevi eğitim. Çocuğuna her işin, hakkıyla yapılan alın teri dökülen her işin kutsal olduğunu öğretemiyorsan. Ben modernim falan deme.


    Neymiş işte eylem yapıyorlar. Hayvan hakları eylemi. Hepsi görmemişler gibi giyinmiş ve çoğunda da Kürk var yani. Güya hayvanları seviyorlar.


    Hayvan hakları konusunda. İşte apartmanlarda Hayvan besleyenler var. Yazık. Köğek havlayıp duruyor. Kapısına gidersin. Suçlu sensin. Neymiş hayvan düşmanıymışsın. Sen ne anlarmışsın. ( Not Bunlar Gördüğüm Şeyler. Yoksa Apartman bizim ve hayvan besleyen yok. Başka yerde gördüm tartışmayı ) Ulan geri zekalı. Hayvanın bir derdi olmasa niye havlasın. Bakmayı beceremiyorsun. Çişi gelmiş çıkarmıyorsun. Çiftleşesi gelmiş zincirliyorsun ki o hayvan bağırıyor. Bebek niye ağlar ise hayvan da o yüzden havlıyor. Varsa müstakil evin bahçen besle. Apartmanda hayvan belemek nedir. Dairede köpek bakmak en büyük hayvan düşmanlığıdır. 80-90m2 evde günde en fazla 30-40 dakika gezdirmek ile hayvan bakılmaz. Yazıktır günahtır hayvana.

    Hayvan asansöre işemiş. Yahu mecbur mu senin beceriksizliğinin cezasını komşun ya da temizlikçin çekmek.


    Her iş bana göre kutsaldır. Layıkı ile yapılıyor ise. Bakın beni forumda tanırlar. Firma bana yanlış yaparsa alırım adamın anahtarını.

    Ama misalen. Bir BurgerKing den dondurma aldım. Sonrasında da Harry Potter Filmine girdim. Daha girer girmez bir ağrı girdi karnıma. Git gide arttı. 15 dakika oldu ki enseme bir ağrı saplandı ve zehirlendiğimi anladım.


    Merdivenlerden yuvarlana yuvarlana indim kendimi kapıdan dışar attım. Ve öyle sırt üstü kaldım. Kalp krizi geçiriyorum sandım. Zar zor zehirlendim diyip du istedim ve tuvalete taşımalarını söyledim. Sürekli su içip boğazıma parmak atıp kusarak miğdemi yıkadım. 1-2 saatte kendime geldim ancak.

    Sonra gittim Burger King e ve müdürü çağırıp. Dondurma makinesini daha serin bir yere koymalarını. Zehirlendiğimi ve yaşadığım olayı anlattım. Şimdi olmamış olmamış beni buldu. Ama dava açmadım. Sonraki hafta gidip kontrol ettim ve lafımı dinlemişlerdi. O dondurma makinesinin yeri değişmemiş olsa ...... larına ...... yapardım ama işte. Önemli olan hatadan ders almak bazen.

    Hocam sen nerden nereye bağladın olayı ben koptum okurken ?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kızıl_Şaman


    Hocam sen nerden nereye bağladın olayı ben koptum okurken ?


    Anladın mı şimdi durumumu.


    Cem yılmaz gibi daldan dala ama genelde espiri değil.


    Hani diyor ya. Ben zaten konuşuyordum siz geldiniz gösteri oldu diye. O misal.


    Ben anlatmaya başlasam koysalar önüme 15-20 kişiyi. Anlatan hoca falan derler herhalde.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GR1907

    quote:

    Orijinalden alıntı: DigitalWorld


    Eğer benim gibi burada sadece çinçe yazılara benzer metinler yerine bazı kelimeler görüyorsan özel mesaj at..

     CİDDİ CİDDİ UFO GÖRDÜM !!! (3,5.gif)


    Bildigin dreamworld falan yazıyor la işte

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DigitalWorld

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kızıl_Şaman


    Hocam sen nerden nereye bağladın olayı ben koptum okurken ?


    Anladın mı şimdi durumumu.


    Cem yılmaz gibi daldan dala ama genelde espiri değil.


    Hani diyor ya. Ben zaten konuşuyordum siz geldiniz gösteri oldu diye. O misal.


    Ben anlatmaya başlasam koysalar önüme 15-20 kişiyi. Anlatan hoca falan derler herhalde.

    Kardeş ciddi sorunların var hepsini okudum biran önce psikoloğa git yazık kendine..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: GR1907


    Kardeş ciddi sorunların var hepsini okudum biran önce psikoloğa git yazık kendine..



    Sorun bende olsa kolay yahu.


    Sık kafana bir tane olsun bitsin. Ama öyle değil malesef.


    Sorunum insanların kendisi. Ata sözü vardır "Hoca Verir Talkımı Kendi Yutar Salkımı Diye." ya da "Hocanın dediğini yap, yaptığını yapma" diye. Sorun insanların tam olarak böyle olmasından kaynaklanıyor.

    1 ay kadar önce bir arkadaşım şöyle dedi ; "insanları çok fazla gözlemliyorsun"


    Cidden öyle. Her ayrıntı takılıp kalıyor kafamda. Karşılık vermediğim için çok fazla uymasa da sürekli bir "Kin Besleme" durumu var sanırım.


    İnsanların dedikleri ya da yaptıkları mantığa aykırı olan, kısaca genele baktığımızda söylersek ; "insan olan herşey" yanlış geliyor.


    Multimilyarder olup. Satın alamayacağı şey kalmamış. Modern kölelik yöntemi ile insanların ruhlarını bile gayriresmi olarak satın almış insanların hala "PARA PARA PARA" diye kendini heba etmesi bana yanlış geliyor.


    İnsan doğası gereği sahip olamadığı şeyi arzular. Bu onu kamçılar motive eder. Peki sahip olamayacağı bir şey kalmayan bir insan neyi arzu edebilir acaba. Daha fazla ne gereklidir ki. Sanki çabaladıkları yaşamın ve ölümün kendisi üzerinde bir hakimiyet kurmak. Başlı başına bir yanlış.

    Yolun ortasına tükürenler, çöp tenekesi varken yola çöp atanlar, bana Vatan-Millet Sakarya derken milletin anaaını ağlatanlar. Allahu ekber diyip en temel kurallara uymayanlar.


    Bakın daha öncede dedim. Öğrenmeyi çok severim. Ama sanırım bunu şu şekilde de tefsir edebiliriz. Bir şeyin nasıl işlediğini, temelini öğrenmek beni kamçılayan bir sebep. Ama insan mantığın dışında hareket ediyor bu da krizi oluşturan sebep.


    Lisede daha programlamanın ilk dersinde. Hoca temel kodları öğretti. Küçük bir program yazın dedi. Hani maksat kodları nasıl kullanacağını bilmek nasıl işlediğini kavramak. Temel kodlar ile oyun yazdığımda oldukça etkilendi. PLC programlama hocamızın dediği bir şey vardı. Oda şu : Bir sürü çeşit PLC var. Farklı markalar farklı diller kullanıyorlar. Biz burada bu cihazları kullanacağız ama maksat temelini öğrenmek. Bir kodun işlevini kavramak. Misalen bu makinede bir kod A diye yazılır. Ama Başka markada B yazar. Adının ne olduğu değil yaptığı iş önemli. Bİr dili öğrenirseniz diğerini de öğrenmiş olursunuz. Geri kalan sadece bir sözlük işidir.


    Lisede Fransızca eğitimi aldım. Lisenin aksine ortaokulda yabancı dilim hiç te iyi değildi. Sorun bende sandım uzun süre. Son sene zar zor FullEzber taktiği ile 5 aldım ama öğrenmemiştim. Ama Lisede anladım ki sorun bende değil eğitim tarzındaydı. Ortaokul da "Bu böyle olacak" tarzı bir eğitim vardı. Lisede ise farklı idi bu "bu böyle olacak çünkü... " oldu. Bir şeyin arkasındaki sebebi bilmek kavramayı kolaylaştırıyor. Bir cümleye baktığım anda bir şeyin yanlış gittiğini anlayabiliyordum. Çünkü hocamız yabancı dili bir matematik formülü gibi sundu önümüze.

    Bir bilim insanı var bu konuda. Bilinçli ve düzenli bir iletişimin matematiksel karşılığını bulmuş. Yani kısacası bir algoritma var. Herhangibir dilden bir metin okuduğunda çeşitli parametreler ile hesaplama yapıyor. Karşılaştığı sonuç şu. Bilinen tüm dünya dilleri belirli bir matrematiksel kalıba sahip. Bir gün kalıbı yunuslar üzerinde denemiş. Yunusların çıkardıkları seslerin de benzer bir kalıp ortaya çıkardığını görmüş. Bunun asıl amacı konuşmanın evrensel matematiğini çıkarmak. Çünkü evet çok gelişmiş cihazlarımız var. Ama uzaydan bir sinyal aldığımızda bunun zeki bir iletişim çeşidi olduğunu nereden anlayacağız. Bize sadece bir parazit gibi gelebilir sonuçta.


    İşte gene yaptım.


    Kısacası. Öğrenmeyi çok seviyorum. Onun kadar sevdiğim bir başka şey ise anlatmak.




  • Hocam yazilariniz ne kadar uzun olursada okuyorum buyuk bir zevkle. insanlar hakkinda dediklerinize aynen katiliyorum. Basinizdan gecen olaylarda cidden ilgincmis.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mahmutzahitcelik

    Hocam yazilariniz ne kadar uzun olursada okuyorum buyuk bir zevkle. insanlar hakkinda dediklerinize aynen katiliyorum. Basinizdan gecen olaylarda cidden ilgincmis.

    8 milyar insan var.

    Yani milyarda 1 olasılık ta olsa dünyada 8 kişiyi bulur demek her saniye.


    Şimdi şu vardır. Uğursuzluk farklı bir kavram.


    Hani ben kendimi şanssız sayarım. Yani şanssız olduğum için izin günümde yağmur yağmaz. Bu sanki yağmuru ben yağdırıyormuşum gibi olur. Bu da uğursuzluğun anlamına ters bir ifade olur. Kendini aşağılama değil de yüceltme gibi olur. ( Düşünsene Yağmur Yağdırmak İçin İzin Alman Yeter Gibi..... ) Aksine. Şanssız olduğum için genelde hep yağmur yağacak günleri kendim buluyorum.

    Basit bir örnek ile ifade edersek. Bir odada 40 tane sandalye var. 39 tanesi sağlam ve 1 i kırık.

    Odaya giriyorum. Ve gidip kırık sandalyeye oturuyorum. O sandalye ben oturmadan önce de kırıktı. Yani benim oturmaya karar vermem ile birlikte "Galaktik Güçler Bir Araya Gelerek" o sandalyeyi kırmadı.



    Bakmayın insanların bir şeyi neden yaptıklarını anlamakta zorluk çekebiliyorum bazen. Ama ne yapacaklarını bilmemi ( Olasılık tahmini ve karakter analizi. ) engellemiyor.


    Biri ona telefon almamı istedi. Hani yıllardır çalışıyor. Markette de iyi biri olarak bilinir. Ama ben hiç ısınamadım. Bana göre güven sağlamıyordu. Ona güvenmediğimi de belirtmiştim. Ki bunda da haklı çıktım. Cüzdanımı çaldı arabadan. ( İşin komik tarafı çantayı arabada bırakıp yukarı çıkarken yanımdan geçti. O an bir halt yiyeceğini anladım sanki. )

    Bir başkası. O da ona telefon almamı istedi. Bana güvenilmez geldi. Ama öyle bir yalvardı yapıştı ki. Bakalım bir kez olsun güveneyim dedim. Ama gene haklı çıktım. Adam 2 yıldır 800TL nin ancak 200TL sini ödedi. O da ne çabalar ile. Heh aptal da değilim tabi. Senedim var imzalı nüfus cüzdanı suretim var. İnsanlar her saniye çiğ süt emdiklerini kanıtlıyor.

    İşin komik tarafı bir de bu tipler delikanlılık ayaklarındadır. Paranın lafını mı yapıyorsun ayaklarındadırlar. Delikanlılık elinde tespih sallamak ile olmuyor. Sigara içmek, kendini bir halt sanıp başkalarının gücüne güvenerek laf atmak ta değildir. Malesef çalıştığım bölgede böyle tipler çok. İş lafa gelince erkekliklerine laf kondurmazlar. Ben istesem bu adamı istediğim gibi ortadan kaldırırım. Yasal olarak paramı geri almak hakkım var mesela. Ama kötü yola sapmak istesem bir saç telini bile bulamazlar haberi yok. Laf vardır ya havlayan köpek ısırmaz diye. O misal. Sessiz olandan korkacaksın.

    İnsanlar genelde falanca katil filanca adamı doğramış diyince ondan korkarlar. Oysa tarih bize gösteriyor ki. En büyük kitle kaliamcıları işlerini sessiz hallederler. Kaç tane faili meçhul cinayet var. Cesetleri bile bulunamıyor. Niye????


    He bu adama niye tahammül ediyorum. Basit. Gözümde bir sülükten farksız. Ömrü boyunca vasıfsız, kendi küçük 2 boyutlu dünyasında yaşayan aciz bir sülük. Hayatın anlamını bile kavrayamayan. Yaşamak için varolan sebepsiz bir yaşam. Biraz da insanları zorlamayı sevmiyorum.


    Delikanlılık kısmına dönecek olursak.


    Delikanlı adam sözüne sağdıktır.

    Delikanlı adam borcuna sağdıktır.

    Delikanlı adam çalışkandır, işten korkmaz. İş ondan korkar. Ekmeğini taştan çıkarır.

    Delikanlı adam boyun eğeceği yeri de bilir, dik duracağı yeri de.


    Ama şimdi bakıyoruz. Bu tiplerin alakası bile yok. Adam dediğin önce borcuna sağdıktır. Yalanlarla iş çeviren bir sülük değil.


    Bizim köyde bir laf vardır. Kısa özet geçersek. "Paran, Canın, Karın" Bu 3 ü birdir.

    Borcun da, Canın da, Karın da senin namusundur.

    Borcuna sadık değilsen. Namussuzsun demektir. Borcuna sağdık olmayan adam para için şerefini de satar. ( Ödeyememek başka. Ödemeyip yağ gibi üste çıkmak başka. )

    Bir işe Canını adayacaksın. Adam dediğin işi layıkı ile yapar. Baştan savma değil. Adam dediğin laf getirmeyecek iş yapar. Yaptığı işe laf edene laf etmez. Yaptığın iş senin namusundur.


    Öyle mi. Çalışanlar salla başını al maaşını derdinde. Patronlar desen zaten çalışmıyorlar diye zam yapmaz asgari ücrete tabi. Kısır döngü yani. Patron olmanın da kuralları var. Adamın hakkını vereceksin.



    Dünya tam bir yanlışlar dünyası. Zaten bu yüzden bir imtihan değil mi? Bizim gibiler için Cehennem olarak dizayn edilmiş.




  • Ayni fikirdeyim sizinle



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -_-_- -- 2 Temmuz 2013; 0:33:12 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ufo diye bişey vardır Unidentified Flying Object yani Tanımlanamayan Uçan Cisim uçan tanımlayamadığım şeyler ufodur zaten uzay gemisi olmasına gerek yok neymiş o helikopterin modeli yazda bizde görek
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tilkea.

    Garip e bi resim çekseydin aklına gelmedimi ben olsam heemn fotoğraf makinesine cem yılmaz misali

    ahahha adamin dibisin UFO GÖREN MASUM KÖYLÜ KOÇUM BENİM
  • KKochaKK kullanıcısına yanıt
    Bende kusadasinda sitelerdeyim bu yaz konu acmistim ufo gordum diye ama sonra led isikli ucan fener olduğunu buldum belki boyle birseydir

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • yahu amerikanın oyunları bunlar
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DigitalWorld

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kızıl_Şaman


    Hocam eğer savaş istiyor olsalar (o tarz uçan teknolojik aletleri varsa herifler bizden üstün demektir) direk girerlerdi diye düşünüyorum . Ayrıca nasa nın apollo seferlerinde kısıtladığı radyo konuşmaları var ve konuşmalarda ay ın sanki bir havaalanı gibi olduğunu söylüyor astronotlar ondan sonra birşeyler görüyorlar ve nasadan gelen emir radyoyu kapatın oluyor. Ya zaten evrene göre küçücük dünyada bu kadar fazla canlı varsa evrende bi tek bizim gezegende olması imkansız gibi geliyor bana.


    Bu arada belki de fantastik gelecek ama araştırma amaçlı sizinle veya orada bulunnan insanları incelemiş olabilirler. Geceleyin o ufoyu gördükten sonra birşeyi hatırmlamıyorsanız muhtemeldir.


    Açıkçası öyle takıntılı biri değilim.

    Gördüm UFO lan UFO diye sapıtacak biri değilim. O geceki olay Rüya değilse bir şey gördüm. Rüya ise de demekki aşırı gelişmiş bir hayal gücüm var. ( E TV yok bir şey yok. Nereden bileceğim ki UFO diye bir şeyi. Zaten o zaman bir şey dememe sebebim ne olduğunu bilmemem. Daha ufağız TV de UFO diye bir şey izlememişiz. Beyinde tanımlayacak veri yok. O sıralar doğal bir şey ya da Rüya sandım. Sonra ne zaman ET falan vb vb gördük bir jeton düştü kafada. )

    Deney falan yaptılarsa da tek başarılı denek benim herhalde. Çünkü şu an değil ama ( Burası da acayip gelişti pek çok yer gibi. Eskiden bataklık olan yerde şimdi Ultra Lüks siteler uzanıyor. ) o zamanlar burası şimdiki kadar gelişmemişti. Tüm bölgeden ALS yi kazanan bir tek ben vardım. O da 800 puanla hiç çalışmadan.


    Bunun dışında savaş kısmını ben de düşünmüyorum. Ama şu da var eğer pek çok medeniyet var ise bir de yasaları vardır. Belki de bizim gibi kategori 0 gezegenlere saldırmak yasaktır. Bunlar da varsayımlar tabi.


    Şimdi düşünüyorum. Yani saldırsalar da ne olacak. Yani niye saldırsınlar. Şimdiye kadar ki Uzaylıların Dünyayı yok etme sebeplerinden en inandırıcı bulduğum sebep Otostopçunun Galaksi Rehberindeydi. Oradaki sebep te. Kusura Bakayın Buradan Yol Geçecek ti yani


    Düşünsene yani. Amaç maden olsa zaten dünya o kadar da zengin değil. İnsanlığa yetecek kadar olanı verilmiş. Kuranda geçen Ayetteki Biz Demiri Gökten İndirdik misali demir falan zaten Meteorlar ile gelen bir şey. O kadar gelişmiş bir uygarlığın herhangibi meteor ya da gezengenden maden elde etme gücü vardır zaten.

    Su desen o da evrende bol. Tamam sıvı halde değil. Ama evrende Hidrojen ile oksijenden bol ne var. Üstelik Hidrojen ve Oksijeni bir yakın hücresinde yakarak elektrik enerjisi üretebilirsin. İşin güzel yanı bu yanmanın atık maddesi içilebilir sudur.


    Hani diyeceğim belki tadımız güzeldir. Mangala gelecekler. O da saçma geliyor. Sonuçta biz bile kendi organlarımızı üreteceğiz nerede ise. Yani 7 milyar insan cidden az. Yetmez ki kimseye.

    Tamam dünya yaşama müsait ender gezegenlerden. ( Pek çok insan bunu sadece güneşe konumu ve su zanneder. Oysa öyle değil. Dünyanın çekirdeği Sıcaktır. Geri dönüşüm sistemi vardır. Üst tabakaların verimi azaldıkça tektonik haraketiler ile bu tabakalar alt kısma iner ve magma ile karışır. Magma da dışarı taşar böylece toprak sürekli verimli olur. kendini yeniler. Böyle olmasa bir gezegenin yaşamı sürdürebilme ömrü çok kısa olurdu. Oysa dünya bunu 4 milyar yıldır yapıyor. Hor kullanmamıza rağmen. ) Cidden geçerli bir sebep gibi.

    Ama dediğim gibi inanılmaz bir teknolojileri olmalı bu adamların ki o kadar mesafeyi gelsinler. Şu anda biz bile üzerinde çalışıyoruz Sallapati bir şekilde olsa da. Dünyalaştırma. Yani. Çok çok ileri bir teknolojinin yapamayacağı bir şey değil.


    Gelişmiş lazerler ile gezegen çekirdeğini eritip ısıtabilir. Manyetik cihazlar ile dönüşünü sağlayabilirsin. Tektonik tabaka işi zor gibi geliyor ama o da o kadar zor değil bizden 1000 yıl ilerideler ise o da o kadar zor değil. Bu konudaki tek endişem bir gezegeni işgal etmenin yenisini yapmaktan daha ucuz olması ihtimali.


    Zaten bir belgeselde vardı bu. Filmleri unutun. Amerikan ve pek çok ülkenin olası işgal planı bu. Pek çok teorisyen ile oluşturulmuş. Yani adam pek çok şey anlatıyor. Ama dediği şu kısım ilginç.

    Filmleri unutun böyle bir savaş kazanabileceğimiz bir savaş olamaz. Belki onların teknolojileri ele geçirip anlayabiliriz. Ama savaşı kazanamayız. Tek yapmamız gereken savaşı uzatmak, direnmek ve maliyeti yükseltmek. Yani diyorki eğer yeterince yaşayabilri saklanabilir ve karşı direnebilirsek. Savaşı onlara maliyetli bir hale getirebilirsek vazgeçerler. Doğru. İleri pek çok medeniyetin yapacağı bu. Örneğini çok gördük. Amerikanın başına Gerilla taktiği bu konuda çok bela açtı ve savaşı kaybettiler. Sonuçta asker var ise bir halk ta vardır. Ve halk parasının çarçur edilmesini sevmez.


    He şimdi benim açımdan bakarsak. Bir kaç umut temsili dışında ben de insan ırkından hoşlanmıyorum. Aptal bir nesil. Basit şeyleri bile kabullenemeyecek, Araçlarını Amaçlarının önüne geçiren ilkel canlılar. Böyle düşündüğüm zamanlar Harbiden kaçırıldığımı ve deney yapıldığını düşünmüyor değilim açıkçası. Ama dünyada böyle düşünen tek kişi de ben değilim.

    Kimisi var Hamd olsun müslümanım diyor. Sanki Allah yokmuş gibi yaşıyor.

    Kimisi de var nerede biri apaçık delilleri sunsa. İnkar etmek için herşeyi yapıyor. Ve Allah a inananlara Yobaz ve Cahil diyor. Oysa orta attığı teori bilimsel kanıtlar ile yıllar önce çürütülmiş. Yani kendini komik durumlara düşürüyor. Neymiş Tanrı Dünyayı 7 günde yaratmış. Diyorsun ki kuranda öyle bir şey yok. Cevabı. Zaten kuranda yok, Muhammed öyle demiş. Muhammed in bir Yalancı olduğunu kabul ediyorsan ( Aptala Bak. Düşmanları Bile Muhammedül Emin demişler ona. Onlar bile Tanrıyı inkar etmişler ama O Yalancı Olamayacak Kadar Doğrudur. Olsa olsa bir delidir demişler. ) tamam sorun yok diyor. Hani öyle bir hadis te yok. Tanrı Dünyayı 7 Günde yaratmış sözü İncil de var. O da orijinali bozulduğu için öyle. İncil dediğim şey bir grup insanın içeriğine kadar verdiği yüzlerce kitaptan biri. Zaten incilin mantıklı kısımlarına bakıldığında. Kuran daki gibi bir Ahenk var. Ama misalen Peygambeleri Sarhoş Ayyaş Katil ve Entrikacı Olarak tanımladığı yerlerde bu ahenkin zerresi yok. Böylelerine madem öyle. İnanmıyorsun. Kuranda Ayet var. "Bu kitaba inanmıyorsan Sına Test Et" diyor. Senin gibilere meydan okuyor. 1400 yıldır kim bunu yapabildi. Ya da kim bir benzerini üretebildi dediğince gene yalana kayarlar.

    Ateist Bilim Adamı Yıllar Sonra "Yanılmışım. Tanrı Varmış diyor" Ve geçiş sebebini anlatıyor. Bu inanç meselesi değil. Yıllar önce araştırmalarım ve teknolojik deliller beni Tanrı Yok sonucuna götürüyordu. Ama yıllardır yapılan keşifler yapılan araştırmalar beni Tanro Var sonucuna götürdü diyor. O zamanki inancım ne ise şimdi de o. Gerçeğin götürdüğü yere git.

    Şu anki gelişmeler. Hayatın Raslantısallığının söz konusu olmadığını söylüyor diyor.


    Tamam inanma ama o da sende saklı kalsın. Adam çalışmış açıklama yapmış. Bilgisiz Cahil Cühelanın Tekisin. Kara Maddeden haberin yok. Boş boş konuşma. Bu sadece bu konuda değil. Bu tipler bu cahil cühela kesim her konuda başa bela. Bu olay yakın zamanda başıma geldi diye yazdım.


    Enişteme PC alacağız. Herşeyi aldık bir tek monitör kaldı. Bakıyoruz. İşte 17" lerin zamanı. 19WS ler yeni çıkmış. Adam diyorki işte bunun çözünürlüğü 1280*920 ama İşte falanca bilmem ne tarama ile 2048*1536 oluyor. Uzaklaştık oradan.


    Adam işte anlatıyor söyle Megapiksel böyle megapiksel. Araya girdim. Megapikselin önemi yok. O sadece resim boyutunu küçültür. Eşit şartlarda düşük çözünürlüklü cihaz daha iyi görüntü verir diyorum. Benden dah iyi mi bilecen diyor. DEdim nereden biliyorsun. Cevabı şu oldu. Telefoncuda çalıştım!


    Oldu. Nokia Müşteri Hizmetlerinde de 2 sene çalışınca Bilişim uzmanı belgesi veriyorlar zaten.


    Adam anlatıyor. Yok işte Kaç cigahezmiş te. Basınca tuşa 1 sn de açılıyormuş. Ulan daha benim PC o kadar hızlı değil. SSD Raid kullanıyorum.


    En çok ta şu. Adama PC öneriyorum. Hani benim tavsiyemi değil de satıcıyı dinliyor. MB ı önemli değil dedinmi zaten anlatana kadar canın çıkıyor.


    Zamanında Bakırköyde Doktorun Anneme : "Hanım hanım bu çocuk benden daha zeki" Lafını pek çok kez yaşadım. Lisede Veli toplantısına geldiğinde Annemin aldığı cevap çoğu zaman "Valla Genelde Biz Ona Danışıyoruz" oldu. Evet öğretmenler bilgi olarak benden ilerideydi zira konuyu anlatan onlar. Ama bir denklemdeki bilinmeyeni bulmak en temel zihinsel mantık işlemidir. 2+2=4 ü öğrendikten sonra tüm sayıları toplamak gibi. Hocalar Prof derdi. Tahtaya bir soru yazdığında eksik var mı diye sorardı kimi. Öğrenmek çok sevdiğim bir şey. Lisedeki eğitmenlerimi de çok iyiydi. Zevkle katılıyordum derslere.

    Hatta -1 gün devamsızlığım komedi konusuydu. Lisedeki en komik olaylardan biri. Okulu çok sevdiğimden ( Aslen öğrenmeyi tabi. Yoksa sınavlar falan stress yani. ) devamsızlığım yoktu. Komik olay da şu. Yoklama yapılır hoca işte misalen Ali der bakar orada. Sıra gelir bana ve tavır şu;

    İlker ( Hiç kafayı kaldırmaz ile sadece ilker der ve hiç beklemeden ardından asıl cümle gelir. ) zaten burada.


    ve sonraki isme geçer.


    Gene bir gün Nöbetçi yaptılar ( Senede bir her öğrenciye denk geliyor. ) Hoca gene otomatik var yazmış. Yani bir gün gelmesem bile o nöbetçilik günüm olarak düşecekti.


    Bir arakdaşın dediği gibi. Anlatmayı severim. Çünkü ciddi anlamda konuşacak çok şey var. Hayatımda insanların o kadar çok hareketini gördüm ki. Günlük hayatta onlara bir şey diyemiyorsun.


    Yere tükürmek. Geri dönüşüm kutusuna organik atık bırakmak. Ve okulda gördüğüm Hayvanlığın son noktası lavaboya işemek. Cidden bunlar mı modern insan. Bir de eğitim olayı.


    Şimdi sokakta iki çocuk. Güya hakaret ediyorlar. Biri diğerine diyor ki Senin Baban Çöpçü ( Öyle değil galiba. Çöpçü yü hakaret olarak söylüyor. ). Dayanamadım zaten dolu bir günümdü. Başladım konuşmaya.


    Çöpçülüğün nesi varmış. Hakaret olarak kullanılacak neresi var ( Biliyorsunuz Dünyanın pek çok ülkesinin Aksine Entel ve Artist gibi kelimeler bizde hakaret olarak kullanılır. ) Çöpçülük gibi iş mi var. Maaşı asgari ücretten iyi. Millet çöpçü olabilmek için sınava giriyor. Kaldı ki böyle olmasa bile temel bir hizmettir. Onlar olmasa sen evde çöpün içinde boğulurdun. Salgın hastalıklara yakalanırdın vb vb.

    Yani burada olay şu. Ailevi eğitim. Çocuğuna her işin, hakkıyla yapılan alın teri dökülen her işin kutsal olduğunu öğretemiyorsan. Ben modernim falan deme.


    Neymiş işte eylem yapıyorlar. Hayvan hakları eylemi. Hepsi görmemişler gibi giyinmiş ve çoğunda da Kürk var yani. Güya hayvanları seviyorlar.


    Hayvan hakları konusunda. İşte apartmanlarda Hayvan besleyenler var. Yazık. Köğek havlayıp duruyor. Kapısına gidersin. Suçlu sensin. Neymiş hayvan düşmanıymışsın. Sen ne anlarmışsın. ( Not Bunlar Gördüğüm Şeyler. Yoksa Apartman bizim ve hayvan besleyen yok. Başka yerde gördüm tartışmayı ) Ulan geri zekalı. Hayvanın bir derdi olmasa niye havlasın. Bakmayı beceremiyorsun. Çişi gelmiş çıkarmıyorsun. Çiftleşesi gelmiş zincirliyorsun ki o hayvan bağırıyor. Bebek niye ağlar ise hayvan da o yüzden havlıyor. Varsa müstakil evin bahçen besle. Apartmanda hayvan belemek nedir. Dairede köpek bakmak en büyük hayvan düşmanlığıdır. 80-90m2 evde günde en fazla 30-40 dakika gezdirmek ile hayvan bakılmaz. Yazıktır günahtır hayvana.

    Hayvan asansöre işemiş. Yahu mecbur mu senin beceriksizliğinin cezasını komşun ya da temizlikçin çekmek.


    Her iş bana göre kutsaldır. Layıkı ile yapılıyor ise. Bakın beni forumda tanırlar. Firma bana yanlış yaparsa alırım adamın anahtarını.

    Ama misalen. Bir BurgerKing den dondurma aldım. Sonrasında da Harry Potter Filmine girdim. Daha girer girmez bir ağrı girdi karnıma. Git gide arttı. 15 dakika oldu ki enseme bir ağrı saplandı ve zehirlendiğimi anladım.


    Merdivenlerden yuvarlana yuvarlana indim kendimi kapıdan dışar attım. Ve öyle sırt üstü kaldım. Kalp krizi geçiriyorum sandım. Zar zor zehirlendim diyip du istedim ve tuvalete taşımalarını söyledim. Sürekli su içip boğazıma parmak atıp kusarak miğdemi yıkadım. 1-2 saatte kendime geldim ancak.

    Sonra gittim Burger King e ve müdürü çağırıp. Dondurma makinesini daha serin bir yere koymalarını. Zehirlendiğimi ve yaşadığım olayı anlattım. Şimdi olmamış olmamış beni buldu. Ama dava açmadım. Sonraki hafta gidip kontrol ettim ve lafımı dinlemişlerdi. O dondurma makinesinin yeri değişmemiş olsa ...... larına ...... yapardım ama işte. Önemli olan hatadan ders almak bazen.

    Sen ne diyon lan değişik ? Bana pekte zekiymişsin izlenimi vermedin aksine bu gereksiz yazınla dikkat çekmeye çalışan bir velet izlenimi verdin



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi turbolinea . -- 30 Eylül 2016; 19:03:27 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • bakın o uzaylılar şimdi ne yapıyor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KKochaKK


    quote:

    Orjinalden alıntı: Axi Boy94

    ufo diye bişe yoktur ama başka bi diyarda yaşam olabilir.

    ayrıca senin yaşadığının neredeyse aynısını yaşadım
    3 ışıklı bi cisim havalada asılı kaldı sonra döndü hızla gitti.
    ama öğrendin ki yen i bi tür helikopter mi neymiş.


    Abi Ucaktan Kirmizi Isik Sicariyorsa hatta cikardiktan sonra iy birakiyorsa yanar

     CİDDİ CİDDİ UFO GÖRDÜM !!! (3,5.gif)




  • 
Sayfa: önceki 1415161718
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.