Şimdi Ara

Büyük Taaruz'un hikayesi cephe hattından renkli görüntüler eşliğinde (yunan nasıl kaçıyor ama) (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
52
Cevap
3
Favori
2.347
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
44 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ŞokBıçaklıZed

    San Remo da paylaşamadılar diye hatırlıyorum ben.


    Hazırlandığım sınavlar var da genelde testlerde orta doğu üzerine olan gizli anlaşmalarda mac mahon ve sykes picot geçerli oluyor ondan söyledim sadece, uzmanlığınız varsa tabiki müfredattan daha iyi bilebilirsiniz akademik kaynaklar olarak


    https://tr.wikipedia.org/wiki/Sykes-Picot_Anla%C5%9Fmas%C4%B1




    Alıntıları Göster

    Hayir hocam, yanliş bir sey soylemiyorsunuz. Sadece Sykes Picot Ortodogu cografyasinin disinda Osmanli Imparatorlugunun da paylasilmasini kapsiyor. Italyan Fransiz Ermeni ve Yunan bolgeleri de Anadolu icin taslak olarak belirleniyor. Sykes Picotun en buyuk hizmeti Yahudi Israil devletinin temelini olusturuyor olmasi. Bu da ortodogu odakli bir antlasma olarak gosteriyor tabi ki. Ama uygulanabilirlik saglanamadi. Zaten dediginiz gibi anlasma saglanamiyor ama Yunanlar bu vaadleri sunarak, Izmire 15 Mayis 1919 da asker cikartiyor. Senesi dolmadan da Agustos 1920 de Sevr ile Yunan hududu belirleniyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi krstarica -- 18 Haziran 2021; 19:8:57 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Darisi erkin basina.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: krstarica

    Hayir hocam, yanliş bir sey soylemiyorsunuz. Sadece Sykes Picot Ortodogu cografyasinin disinda Osmanli Imparatorlugunun da paylasilmasini kapsiyor. Italyan Fransiz Ermeni ve Yunan bolgeleri de Anadolu icin taslak olarak belirleniyor. Sykes Picotun en buyuk hizmeti Yahudi Israil devletinin temelini olusturuyor olmasi. Bu da ortodogu odakli bir antlasma olarak gosteriyor tabi ki. Ama uygulanabilirlik saglanamadi. Zaten dediginiz gibi anlasma saglanamiyor ama Yunanlar bu vaadleri sunarak, Izmire 15 Mayis 1919 da asker cikartiyor. Senesi dolmadan da Agustos 1920 de Sevr ile Yunan hududu belirleniyor.



    Alıntıları Göster

    Teşekkür ettim hocam, sınavda kullanırım bilgileri  





  • ispirliyik İ kullanıcısına yanıt

    Keşke borçların kellesini indirseydi de devlet iflas etmeseydi. Alacaklı devletler, devlet içinde devlet kurmasaydı.

  • Güzelmiş çocuklara derse giriş videosu olur


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu video yunanları çıldırtması lazım ama nedense içimizdeki araplarıda bir okadar çıldırtıyor  

  • krstarica kullanıcısına yanıt

    Son yıllarda Atatürk'e karşı II.Abdülhamid Hanı gereksiz yüceltmeye ve parlak göstermeye çalıştıklarını görüyoruz.Halbuki II.Abdülhamid döneminin bana göre tek olumlu yanı eğitime önem vermesidir.Bunun dışında II.Abdülhamid'in şişirdikleri kadar büyük bir başarısı yoktur.Duyun-u Umumiye onun döneminde kurulmuş,Mısır ve Kıbrıs onun döneminde İngilizlere verilmiştir.Türk ordusu ve donanması da adeta çürütülmüştür.Özellikle donanma onun idaresi altında yok olmuştur diyebiliriz.


    Özellikle donanma konusuna ayrıca değinmek istiyorum.Malum kesim II.Abdülhamid'in Dünyada ilk kez bir denizaltıyı donanmaya katan hükümdar olarak anlatırlar,bunun reklamını yaparlar,ne kadar ileri görüşlü bir hükümdar olduğunu söylerler ancak aynı II.Abdülhamid'in tören esnasında yabancı basına ve elçilere gösterdiği denizaltıyı daha sonra Haliçte çürümeye terk ettiğinden hiç bahsetmezler.Gerçekten II.Abdülhamid bu akıl almaz tutumuyla Türk donanmasına çok büyük zararlar vermiştir.Adeta Osmanlı devletini donanmasız bırakmıştır.Donanma onun hüküm sürdüğü 33 yıl boyunca denizlerde seyir edememiş,seyir etmeyi geçtim tatbikat bile yapamamış,gemilerin bakımları ihmal edilmiş,donanmaya modern gemiler alınmamış ve donanmanın başına asıl görevi denizcilik olmayan paşalar ve 'alaylı' olarak tabir edilen saraya yakın subaylar getirilmiştir.Kısaca donanma yalnız fiziksel olarak çürümeye terk edilmemiş yönetim olarakta niteliksiz-eğitimsiz kişilerin ellerine bırakılmıştır.


    1908 yılında II.Meşrutiyet ilan edildiğinde ihtilalciler işte böyle bir donanma devraldı.İtalyanlar Trablusgarp'ı işgal etme cesaretini Osmanlı devletinin hali hazırda bir donanmasının olmamasından aldılar.Gerçekten İttihat ve Terakki elde donanma olmadığı için Trablusgarp'a asker ve cephane gönderemedi bile.Denizlerde üstünlük tamamen İtalyanların eline geçti.Dahası I.Balkan savaşında adaların elden çıkmasında da bu donanmamazlık etkili oldu.Yunan donanması donanmalarına kattıkları dönemin son teknoloji ürünü olan Averof zırhlısıyla bir bir Ege adalarını düşürmeye başlarken Osmanlı yönetimi elde donanma olmadığı için hiçbir şey yapamadı.En sonunda Yunanlıların adaları işgalini önlemek amacıyla 1912'de İtalyanlarla imzalanan Uşi anlaşmasıyla adaların yönetimini İtalyanlara geçici devretmek zorunda kaldı.1914'te I.Dünya Savaşı çıkınca ve İtalyanlarda İtilaf devletleri safında yer alınca adalar fiilen İtalyan yönetimi altına geçti.


    Dahası 1914-1918 yılları arasında cereyan eden I.Dünya Savaşında savaşa katılan ve denize kıyısı olupta donanması olmayan tek devlette Osmanlı olmuştur.Öyle ki itilaf donanması Çanakkale'ye kadar hiçbir engelleme ve karşı koyma ile karşılaşmadan gelebilmişler ve Çanakkaleyi geçmeye çalışmışlardır.Halbuki İtilaf donanmasının Çanakkale'ye yaklaşmadan önce Osmanlı donanması ile karşılaşması gerekirdi.Ancak elde donanma olmadığı için adamlar ellerini kollarını sallayarak Çanakkaleye kadar gelmişlerdir.Dahası Çanakkaleyi de ellerini kollarını sallayarak geçebileceklerine inanmışlardır.Adamların II.Abdülhamid'in geride bıraktığı Osmanlıya olan bakışları buydu...


    Bugün malum kesim Çanakkale deniz zaferinin II.Abdülhamid döneminde Çanakkalede yapılan tabyalar sayesiyle kazanıldığı propagandasını yapar.Halbuki bu tabyaların Çanakkale deniz zaferinde katkıları tamamen şans eseri olmuştur.Zira II.Abdülhamid'in Çanakkalede tabyalara yerleştirdiği topların çok büyük kısmı 1915 yılına gelindiğinde çağ dışı kalmış vaziyetteydi.İtilaf donanması II.Abdülhamid'in çağ dışı kalmış topları ile donatılmış tabyaların menziline girmeden uzaktan tabyaları bombalardı.Tabyalar ve Türk topçusu da bir umut itilaf donanmasının toplarının menzilleri içine girmesini beklerdi.


    Tabyaların ve Türk topçusunun beklediği fırsat ise II.Abdülhamid ile hiç alakası olmayan aksine onun yok etmeye çalıştığı donanmaya bağlı Nusret Mayın gemisi ile gelmiştir.Nusret Mayın gemisi 7-8 Mart 1915 gecesi Çanakkalede İtilaf donanmasının daha önce mayınlardan temizlediği Karanlık Limana gizlice sızmış ve bu bölgeye 26 adet mayın bırakmıştır.18 Mart 1915 günü ise İtilaf donanması daha önceden temizledikleri Karanlık Limanda güven içinde manevra yaptıklarını düşündükleri esnada Fransız zırhlısı Bouvet mayına çarpmış ve batmıştır.Bu saatten sonra ise İtilaf donanmasının savaş düzeni bozulmuş ve savaş gemileri mayınların zorlamasıyla tabyalara ve topların menziline yaklaşmıştır.İşte bundan sonra tabyalar ve Türk topçusu kendisini gösterebilmiştir.


    Yani Nusret Mayın gemisi önceden temizlenen Karanlık Limana sızmasa ve mayınlarını bırakmasaydı belkide 18 Mart 1915'te Çanakkale kolayca geçilecekti.Bu gerçeği o dönem İngiliz donanma bakanı olan ve gelecekte İngiltere başbakanı olacak olan Winston Churchill hatıralarında ''1915 yılında bütün Avrupada milyonlarca insanın hayatı ortaya konmuş,büyük taarruzlar yapılmıştı.İki veya üç milyon asker ölü ve yaralı olarak bulunmakta,4-5 bin harp gemisi Dünya denizlerinde dolaşmaktaydı.Fakat bunların hiçbirisi Nusret'in döktüğü mayınlar kadar harbin devamına ve düşmanın istikbaline müessir olacak bir başarı gösterememiştir.'' diyerek ifade etmiştir.


    İşin en trajik yanı tüm Çanakkale savaşları boyunca Osmanlı devleti Çanakkaleye ciddi bir donanma gücü gönderememiş,Çanakkalede bulunan Türk birlikleri düşman donanması altında savaşmak zorunda kalmıştır.Halbuki elde ciddi anlamda donanma gücü olsaydı muhtemelen İtilaf donanması Çanakkalede bu kadar rahatça hareket edemeyecek ve belkide binlerce Türk askeri düşman donanmasının ateşi altında can vermeyecekti.


    Ama bu gerçeklere rağmen bugün malum kesim Çanakkale zaferine II.Abdülhamid'i de ortak etmeye çalışmaktan çekinmezler.Çektikleri uyduruk dizide de Çanakkale zaferinin gerçek kahramanı olarakta II.Abdülhamid'i gösterdiler.


    Şimdi elbette ''II.Abdülhamid donanmayı çürüttüyse İttihat ve Terakki neden donanmayı güçlendirmedi?'' diyenler olacaktır.İttihat ve Terakki yönetimi II.Abdülhamid'den devraldıkları donanmanın içler acısı halinin farkındaydı.Bu nedenle 1910 yılında Sultan Osman ve Reşadiye isimli dönemin son teknolojik cihazlarını ve güçlü toplarını barındıran dretnot sınıfı zırhlı gemileri İngiltere'ye sipariş etmişti.Bu iki gemi 33 yıllık II.Abdülhamid iktidarından sonra donanmaya katılacak yeni gemilerdir.Dahası bu iki geminin Osmanlı donanmasına katılması Ege'de ve Akdenizde Osmanlı deniz gücünü arttıracak ve başta Yunanistan olmak üzere bölgede emelleri olan devletlere karşı bir denge olacaktı.Ancak bu gemilerin inşası devam ederken 1911'de Trablusgarp,1912'de de I.Balkan savaşı başlamış ve gemiler bu savaşlara yetişememiştir.Gemiler I.Dünya Savaşının arifesinde tamamlanmış ancak bu kez İngilizler bu gemileri savaş esnasında kendi donanmalarında kullanmak üzere el koymuşlardır.Almanlarda bu fırsattan istifade hemen hemen Osmanlı devletinin İngiltereden sipariş ettiği gemilerle benzer özelliklere sahip olan Goeben ve Breslau adlı savaş gemilerini Çanakkaleye göndermiş ve bu gemiler Çanakkale boğazını geçerek 'Yavuz' ve 'Midilli' isimlerini almışlardır.Ardındanda Osmanlı donanmasına katılmışlardır.


    Yani İttihat ve Terakki devraldığı donanmanın hurda olduğunun farkındaydı ve bunu düzeltmek için ellerinden geleni yapmışlardır.Zaten 1923'te Cumhuriyet ilan edildiğinde yeni devletin devraldığı donanmada tek işe yarar gemide İttihat ve Terakki döneminde Türk donanmasına katılan Alman yapımı Yavuz zırhlısıdır.


    Halbuki 33 yıllık II.Abdülhamid iktidarından sonra devletin çok daha güçlü bir donanması olması gerekirdi.Ancak o bunu yapmamış aksine Osmanlı devletini donanmasız bırakmıştır.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 19 Haziran 2021; 1:56:43 >




  • Long Nightt kullanıcısına yanıt

    Yunanlarin donanmasina kattiklari Averof zirhlisi Italyada insaasi tamamlandiginda 1908 ilk olarak Türklere teklif ediliyor. Yonetimdeki Abdulhamid ve avareleri bunu da kabul etmiyor. Ve o gemi Midilliden Rodosa butun adalari Yunana verilip zaptu rapt altina aliyor. Cahillerin Abdulhamidi savunurken, 12 Ada nedir ne degildir agizlarini acarlarken biraz utanirlar.


    He gerci o adalar Turkiyede kalsaydi bir sekilde 2.dunya savasina bile sokarlardi basina bela olurdu. Ciddi bir Yunan nufusu var cunku orada.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi krstarica -- 19 Haziran 2021; 12:59:3 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • konuyu açan kişi bende bloklu,ama yine de yazacağım.


    o eski mücadele günleri çabuk unutuldu/unutturuldu. şimdilerde türkiyede yaşayan insanlar bir şekilde birbirini kırmaya,birbirini aşağı çekmeye çabalıyorlar.

    halbuki tam tersi hep birlikte aynı istikamette mücadele etmeliyiz,aynı atalarımızın yaptığı gibi.

    aslında biz bu birlikteliği çooooookkkk uzun yıllar başarılı şekilde yapabildik.en son örneği de büyük kurtuluş mücadelemizdir.

  • lazer__ kullanıcısına yanıt

    9 Eylül den önce yunanistan da olan siyasi hareketler hakkında bir bilgin varmı desem yok dersin ama burda gelip artist artist yazı yazıp altına resim atıp gidiyorsun.

    Bende Atatürk çüyüm. Burda gazi yi kötüleyen yok.

    İngiliz desteği ile Türkiye de Sakarya ya kadar yürüyen yunan İngiliz desteğini kaybedip üstüne desteğin Türkiye ye verilmesi ile savaşı kaybetti.

    İngiltere ve fransa yunana silah vermedi silah.


    https://m.haber7.com/yazarlar/prof-dr-ekrem-bugra-ekinci/3032115-tarihi-degistiren-maymun-isirigi-kral-ve-maymun


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Fesli meczup ile yalakasi siyasal islamcilarin yas günü...


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.