Şimdi Ara

Bu Atmosferik Motor gitmiyor muhabbeti nedir ? (15. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
869
Cevap
8
Favori
62.513
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
30 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1314151617
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 10 yıldan uzun süredir atmosferik benzinli kullanırım...Dizel de turbo benzinli de kullanmışlığım var. Elbette 1.4 turbo ve üzeri araçlar ile 1.6 atmosferik bir aracı kıyaslamak doğru olmaz . Şu an imzamdaki auris 1.6mds aracı kullanıyorum. Bu aracın ne yokuşta boğulduğunu ne sollama da tıkandığını ne de ışıklarda kalkışta sorun yaşadığını gördüm(dip gaz yapmadığım halde). Bazı arkadaşlar atmosferik iyi demek için turboyu bazıları da turbo iyi demek için atmosferik araçları yerin dibine sokmuş.Atmosferik araçları kötüleyenlerin auris 1.6 mds ile test sürüşü yapmalarını öneririm . Hepinize hız limitlerinde kazasız belasız sürüşler dilerim.
  • tasshelhoff kullanıcısına yanıt
    Ayda en az 1-2 kere gittiğim bir yol tek şerit ve gerçekten o ara hızlanmaların önemi orada anlaşılıyor.

    Bu arada konudan cahillik akıyor.(Bu kısım sizinle ilgili değil. )
  • Turbo varken atmosferik demek, otomatik varken manuel demek kadar komik.
  • Nyanko Sensei kullanıcısına yanıt
    Direksiyon da gereksiz arabalar kendi dönebilir sonuçta,gaza pedala basmaya da gerek yok boş iş.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Anthony Hopkins

    Direksiyon da gereksiz arabalar kendi dönebilir sonuçta,gaza pedala basmaya da gerek yok boş iş.

    Yakın gelecekte o da olacak olmalı da.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


  • Bu gitmiyor mu ?
  • Turbo geçemez illa atmosferik geçer diye bişey yok. Turbonun verdiği güç de güzel. Ama memleket bilmeden biliyor gibi konuşan dolu.

    Sanıyorlar ki 1.4 Turbo bir araç diğerleri 90 bg üretirken aynı yakıtı kullanarak 140 bg üretiyor. Halbuki olay farklı. 140 bg üreten bir atmosferik, yanma verimliliği gibi diğer faktörleri gözardı edersek, aynı yakıtı kullanmak mecburiyetindedir. Ama düşük devirden kaynaklanan ekonomikliği olabilir. 140 bg Turbo bir araç ilk hızlanmada aynı güçteki atmosferiki geçip ilerleyen hızlarda geçilebilir. Burda da durumu etkileyen çok faktör var. Turbonun gücü çekici tabiki. Ama motor sesi duymak isteyen devir ve sağlamlık isteyen için de bir eksi. Son kullanıcı için de bir sorun.

    Bizim ülkemizde her türlü sorun. Millet keyfinden değil vergiden küçük hacime yöneldi, şimdi gücü de hesaba katacaklar bu defa hem küçük hacim hem de güçsüz bir araç almak lazım. Bu defa da hafiflik önemli hale gelecek ama otomobil teknolojisinin ilerlediği yön biraz da ağırlık getiriyor hacimler de 1.5 lt ye geri döndü 1.0 lardan.

    Değişim şart

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Flowles kullanıcısına yanıt
    Bendeki 1.8 bile bu kadar güzelken bir type R deneyimi yaşamak kim bilir nasıl güzel bir şeydir. İnşallah nasip olur

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kragen kullanıcısına yanıt
    O dalga geçtiğin şeyi kullanabilmek için bildiğin bilmediğin bütün markalar hondaya tonla para bayıldı. Ama sen yine de geç dalganı, keyfini bozma

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • etusch kullanıcısına yanıt
    Benim burada dalga geçtğim şeyi anlamamışsın boşver sen.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mesutyuksel

    Yani performans sadece maksimum hız mı size göre? Bana göre 80-120, 120-140 gibi anlık hızlanmalardır önemli olan. 1.6 atmosferik dakikalar sonra isterse 250'ye çıksın bence bir önemi yok. Önemli olan anlık olarak yüksek torkla hızlanabilmektir. Yoksa adam soldan kapatır gelir, önünüze kamyon atlar, atmosferik kamyonun arkasında kalır ya da soldakinden küfür yer, turbo zınk diye normal sınırlarda hızlanır.

    Hocam bu ara hızlanma verilerine nerden ulaşabiliriz, 80-120 çok kritik benim için.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ResenİcraEdenAvukat R kullanıcısına yanıt
    Onların verildiğini ben görmedim. Kullanıp test edenler filan veriyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ResenİcraEdenAvukat R kullanıcısına yanıt
    ZePerfs diye bir site ama buradaki veriler de kullanıcılar tarafından sağlanıyor. %100 doğru değil. Arabadaki yük durumuna, motor kondisyonuna, lastiklere, yakıta vs. arabadan arabaya değişiyor yani.
    Aşağıda make kısmından seçime başlayabilirsiniz.

    http://www.zeperfs.com/en/perfs.php?Action=Fiche
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nacker

    ZePerfs diye bir site ama buradaki veriler de kullanıcılar tarafından sağlanıyor. %100 doğru değil. Arabadaki yük durumuna, motor kondisyonuna, lastiklere, yakıta vs. arabadan arabaya değişiyor yani.
    Aşağıda make kısmından seçime başlayabilirsiniz.

    http://www.zeperfs.com/en/perfs.php?Action=Fiche

    Çok sağolun hocam.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • yokuşlarda ve sollamalar da görmek isteriz böyle arkadaşları

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: goodorevil


    quote:

    Orijinalden alıntı: decapita


    quote:

    Orijinalden alıntı: Insigniaa


    quote:

    Orijinalden alıntı: decapita

    Boş yapmışsınız. Günlük kullanımda kimse 180-190'lara çıkmıyor ama rampa tırmanan gırla. Arada 45Nm tork farkı var doğru ama atmosferiğin torku 4000 devirlerde gelirken turbonun torku 1500 devirlerde geliyor. Uzun yolda sürekli vites düş, motor sesi dinle, motor kucağında gibi git falan yok turboda. Basmayınca az yakması, basınca belirli hızlara kadar daha iyi gitmesi motorun esnek tüketim ve performans sunması demek. Bu her üreticinin istediği bir şey. Lpg taktırıp ay subap mi eğilecek, ayar mı bozulacak, avm'ye girebilecek miyim, işçilik iyi olacak mı derdi çekme de yok. Kendi ağzınızla söylüyorsunuz. Atmosferik müsrif, gürültülü, devir çevirmek gerek. Turbo esnek, sessiz, uzun yolda at 6'ya ak git. Ben 6 sene civic de kullandım ama 1 senedir kullandığım 1.2 golfteki rahatlık, rafinelik onda yoktu. İlla bağıra bağıra motor kucağımda gideceğim diyorsanız siz bilirsiniz.

    Atmosferikle uzun yolda nadiren vites düşürürüm,genelde 110-120'ye sabitler giderim ki eğer siz kamyonların tırların arkasında kalıyorsanız şöförlüğünüzde sorun var demektir,hiçbir avmnin otoparkından geri çevrilmedim,lpg ile de litresi 2.55'den psikolojim rahat bi şekilde zevk alarak sürüyorum bu kadar yerden yere vurmamın mantığı yok.Kaç yıldır lpgli kullanıyorum 30 tllik filtre değişimi hariç bi sorun çıkarmadı.

    atmosferikte uzun yolda nadiren vites düsürüyorsanız engebesiz yerlerde yaşıyorsunuzdur veya sürekli boş araçta seyahat ediyorsunuzdur. ya da 2 litre atmosferiğe falan biniyorsunuzdur. ben lpg taktırmadım hiçbir aracıma. en nihayetinde bunu yapan mühendis neyin neye kalibreli olduğunu biliyordur. uzun vadede araca vereceği zararın yaptırdığı ekonomiyi geçeceğine inanıyorum. kaldı ki zamanım ve sabrım yok. pimpirikli adamım en ufak sorun çıksa aracımda, direkt satasım gelir. fd6 civic için ankara istanbul otobanında max tork devrine en yakın, hız sınırını aşmadan 130'a sabitleyince bile 4 kişi klima açık hızımın 100'lere 90'lara kadar düştüğü 9-10 rampa var. benim memleketim çok dağlık, uzun yolda birçok çok dik(sakaltutan-çam geçidi-kızıldağ geçidi sık kullandığım güzergahların üstunde) rampa var. 13-14 senelik şoförüm. çok pahalısından çok ucuzuna tonla arabam oldu tek bir kazam, tek bir cezam yok. cam haricinde değişenim sürtmem hicbir şeyim yok. şoförlüğü de sizden öğrenmeyeyim, atmosferik de turbo da dizel de nasıl sürülür verimi nedir, hangi devirde gitmelidir çok iyi biliyorum. ayrıca teorik olarak da bu konularda da yüksek lisans eğitimi dahilinde 3 sene boyunca birçok ders aldım zahmet etmeyin.

    Ben de yazmak istedim. 2 litre atmosferiğe biniyorum. 140 beygir ama araç tarihi eser. 2000 model. Evet cidden henüz bir rampada bayılıp kalmadım. Evet turbo gibi yürümediği bir gerçek. Zaten turbo gibi yürüseydi turbonun bir anlamı olmazdı, bu kadar da gelişmezdi. Ama yine de sadece çok dik rampada hızlanamadığım oldu (Yani ufak ufak hızlandı), vites düşürme ihtiyacı hissetmedim. Yavaşladıktan sonra hızlanmak da biraz motoru bağırtarak mümkün. Yakıta laf edenler olmuş, sanki turbo benzinli araç yokuş çıkarken gaz pedalı döşemedeyken yakıtı coşturmuyor.
    LPG'ye gelince, kullandığım bu aracı yapan mühendis bu arabanın fabrika çıkış LPG'li olanını da yapmış (Bayağı bayağı fabrika çıkış, konsolda koltuk ısıtma düğmesi kadar orijinal bir LPG geçiş düğmesi var, gösterge panelinde LPG miktarını gösteren ibre var). Nitekim araç üzerinde LPG'nin takılacağı her yer hazır. Gel gelelim sadece ben 60 bin kilometredir LPG ile biniyorum. Araç muhtemelen 80 bin km civarında LPG'lendi (2008 yılında LPG takılmış, 2014'te ben aldım). Eskisini kenara bırakalım sadece benim yaptığım 60 bin kilometreyi konuşalım. Benzin sarfiyatı 8,5 LPG sarfiyatı 10 litreden alayım (Karma ortalamam bu şekilde, şehir içinde LPG 12'ye çıkıyor, uzun yolda 8,5'a iniyor).
    8,5 litre benzin 44,2 TL yapar. 100 kilometrenin maliyeti.
    10 litre LPG 26 TL yapar. 100 kilometrenin maliyeti yine.
    Yani 100 kilometrede kabaca 18 lira cebime kalıyor. 10000 kilometrede 1800 lira. 60000 kilometrede de 10800 lira kaldı cebime.
    Aracı LPG'li kullandığım sürece sadece bir defa enjektör masrafım oldu. O da zaten yolda bırakmadı attım benzine devam ettim. Gittim 500 liraya Prins enjektör aldım. Daha ucuza da çözerdim ama keyfi oldu biraz da (Aküyü de mesela Varta almıştım keyfi). Hadi onunla birlikte sabah benzinle çalışmasını da fazla fazla düşeyim kalsın 9 bin lira. Şimdi arabanın motoru komple rektefiye ettirsem gene 9 bin lira tutmaz. Kaldı ki ben 60 bin kilometrelik rakamı hesap ettim. 100 bin kilometrelik kullanımda cebime kalacak para 18 bin lira oluyor. Altımdaki arabanın aynısından bir tane daha alıyorum. Altımdaki arabaya nasıl bir ekonomik zarar vermeli ki ben zararda olmalıyım.

    Gel gelelim, Turbo rampada büyük kolaylık olsa da LPG yabana atılacak icat değil.


    Konuyla alakasız ama s40 2.0 düşünüyorum bende.Yüksek km ler gözümü korkutmalı mı bu araçta ?Birde kronik dediğiniz arızaları var mı ?




  • theblackside T kullanıcısına yanıt
    Şu iki konuya bakabilirsiniz, genel olarak s40'lar hakkında bilgi içeriyor:
    https://forum.donanimhaber.com/volvo-s40-2000-2001-hakkinda--35633909
    https://forum.donanimhaber.com/volvo-s40-alirken-nelere-dikkat-etmek-gerekir--131825824

    Ayrıca s40 ana konusunda özellikle son 2 senede çok güzel bilgiler, tecrübeler paylaşıldı:https://forum.donanimhaber.com/s40-i-1995-2004--20233407-172

    İlk olarak 2001 ve sonrası bakmanızı öneririm. Daha sonra mutlaka sadece volvolara bakan bir volvo özel servisine almadan önce kontrol ettirmeniz, aldıktan sonra da tamirler için gitmeniz çıkabilecek çoğu masrafı önlemenizi sağlar.
    Eğer yağ ve filtre bakımları (aynı zamanda tamirleri) düzenli ve kaliteli malzemelerle yapıldıysa aşırı olmadıkça km benim için çok önemli bir kriter değil bu araçlarda. Tabii yine de ne kadar az ise o kadar iyi olur.
    Kronik arızaları yok. Yani daha doğrusu başınızı derde sokacak kronik arızalar yok. Birincisi benzin basınç regülatörü. Bu ömrünü tamamlayınca araba ilk çalıştırmada geç çalışır. Bir kaç defa marşa basmak zorunda kalırsınız ama çözümü basittir. 400 lira civarına yeni regülatör ile halloluyor.
    Başka kronik sorun şu an aklıma gelmiyor. Belki karter havalandırma sistemi sayılabilir ama o da sarf malzemesi gibi bir şey bu araçlarda. Her 150-200 binde bir değişmesi gerekiyor. Yine çok masraflı bir şey değil.
    Bazı araçlarda VVT kasnağı veya kasnak contaları yağ kaçırabiliyor. Bu biraz masraflı, kasnak 700 lira civarına satılıyor.

    Yedek parçalar evet yerli veya uzak doğu araçlarına göre daha pahalı. Bazen alakasız parçalara absürt fiyatlar çekildiği oluyor (mesela bahsettiğim regülatör. Ufacık bir metal kutu ama 400 lira).
    Ama ucuza kaçıp yerli yan sanayi veya ne olduğu belirsiz markaları kullanırsanız, işin sonunda cebinizden orijinal parçaya göre daha fazla para çıkar.
    Bu araçlar kalitesiz parçayı sevmiyor. Fakat paraya kıyıp kaliteli parça kullanınca da uzun bir süre bozulmuyor. Mesela orijinal regülatörün en az bir 10 sene ömrü vardır.
    Ben kendi aracımda karter havalandırma sistemini değiştirdiğim zaman, usta ucuza kaçıp oil trap kutusunu orijinalden farklı bir marka taktı. Sonuç ne oldu? 1 sene sonra çatladı tekrar değiştirmek zorunda kaldım. Bakın kalitesiz, ucuz parça 1 sene dayandı. Halbuki orijinal kutu 15 senedir oradaydı ve hiç bir şeyi yoktu (sadece içi dolup tıkandığından, temizlenmesi önerilmediği için, değiştirmiştik).



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nacker -- 17 Mart 2018; 10:24:50 >




  • bunun sebebi tayyip erdoğandır

    milleti ötv ve mtv ile 1600 cc mahkumu yapmıştır

    kendi v12 6600 cc maybach ile gezmektedir

    al bakalım 6600 cc bir corvette gidiyor mu gitmiyor mu
  • theblackside T kullanıcısına yanıt
    Hocam bütçeniz nedir? Beklentiniz nedir?
    2.0 atmosferik motor bu kasada ideal. Çekiş güzel yakıt makul. Kronik olarak VVT kasnağına bakın, değişmişse temizse rahat edersiniz. İlk çalıştırmada zınk diye marş almıyorsa 400-500 liralık bir masrafı vardır, basit bir çözümdür ama masraflıdır. Onun dışında parçaların ekonomik ömrü çok uzun olsa da artık dolmaya yakın olduğu için ağır bakımları yapılmış bir araç bulmaya bakın. Ben orijinal amortisörleri, aksları 220 binli kilometrelerde değiştirdim mesela.
    Aracın orijinal parçaları pahalı olsa da cidden çok kaliteli parçalar. Fabrikanın taktığı radyatörü değiştireli 2 sene oluyor ki benim arabam 2000 model. Hala fabrikanın taktığı radyatör hortumları duruyor ki üstünde yıpranma izi yok. 2008'de LPG takılan aracın fabrika tarafından takılan ateşleme bobinlerini 2015 ya da 2016 yılında değiştirdim. Ben de gittim mesela 500 lira para verip orijinal bobin aldım. Şimdi alan adam en az 10 sene bobin, aks, amortisör, VVT, Benzin basınç regülatörü v.b düşünmeden biner.
    O yüzden şu kriterlere bakın:
    Ağır bakımları aksatılmamış olsun, orijinal parça kullanılmış olsun. Taş gibi arabadır. Alabiliyorsanız 2001 ve üzeri düşünün.






  • ' bu araca ne oldu ya'

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 1314151617
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.