Şimdi Ara

Bir Portakalla bir ülkenin kaderi değişir mi? (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
139
Cevap
8
Favori
15.568
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
270 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cemsinan

    İnanç özgürlüğü var. Karışamazsın.

    Köleliği bile yasaklaymayan Konfüçyanizme ya da başka dinlere inanacağına buna inanmayı tercih etmiştir.

    Kadınlaın hakim bile olamadığı dinlerdense hakim olabildiği bir dine inanmayı tercih eden kişiler neden olmasın? Karışabileceğin bir durum yok. İnanan inanır. Bu mükemmel evren kendiliğinden yaratılmış olamaz der, inanır. İnancına karışamazsın.


    Benim açımdan “şu Çinli peygambere inanıyorum, şu Arap peygambere inanıyorum” diyen kişi ne kadar saygı görmeyi hakkediyorsa “şu Türk peygambere inanıyorum” diyen kişi de aynı şekilde inancına saygıyı hakkeder.


    Benim inanma ihtimalim yok orası ayrı.

    Tarih boyunca İslam da Türk Peygamber olmamıştır. Son Peygamber Hz. Muhammed S.A.V dir. Mustafa Kemali Peygamber olduğuna inanan var ise dinden çıkmıştır...




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi retro61 -- 25 Kasım 2020; 16:38:50 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • retro61 R kullanıcısına yanıt
    Bakış açına göre değişir. Ben Kemalizm' i Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalmak, O' nun düşünce tarzına sahip olmak, O' nun gösterdiği hedefe ilerlemek olarak görüyorum.
  • retro61 R kullanıcısına yanıt

    Hiç kimse islama inanmak zorunda değil. Herkesin kendi bileceği iştir.

    Atatürk dini diye bir din varsa inananlara karışma hakkın olamaz.

    Çinli bir peygambere de inanabilir kişi, Türk bir peygambere de, kimseye karışamazsın.


    Buradaki durum şu: Atatürk dini deyip duruyorsunuz ki din min değil. İzinde olan kişiler var.

    Ha velev ki din; dinse de size laf düşmez, inanç özgürlüğü var diyorum.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cemsinan -- 25 Kasım 2020; 18:8:8 >
  • Başlık yanıltıcı. Adamın aklına direkt şu geliyor:


    Bir Portakalla bir ülkenin kaderi değişir mi?


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • cemsinan kullanıcısına yanıt
    Emri bil Maruf İslamın emri Müslüman İyiliği emretmek , kötülüğü nehyetmekle EMR olunmuştur gücü oranında.

    Kimsenin inancına kimse karışamaz zaten fakaaat Laiklik adı altında bu ülkede insanların inancına çok karışıldı ayrıca burası budist komünist bir ülke değil
    eksikleride olsa %99 u Müslüman bir ülke.
    Müslüman mahallesinde salyangoz satan inancıma karışamazsın diyebilir ama kendi zehirlerini pazarlamaya çalışıyorsa isteyen istediğini der.
    Kemalizm sopası ile millet hizaya getirilmek için kullanılmıştır. Mahalle baskısı ,kontrol aracıdır.

    Bir Portakalla bir ülkenin kaderi değişir mi?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi retro61 -- 25 Kasım 2020; 18:18:7 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • dnzcnkrdnz kullanıcısına yanıt
    Burada bir sorun yok, lakin Her Türk ve Müslüman ona İMAN etmiyor diye Türklüğü sorgulanıyorsa ben onu din görüyorum.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • retro61 R kullanıcısına yanıt

    Ben hiç bir baskıyı kabul etmem. Laiklerin mütedeyyin kesime yaptığı baskıya karşı dindarların yanında olurum.


    Diğer yandan

    Mesela namaz kılmayanın hapse atılması, kadınların hakim olamamasını da kabul etmem.


    Budist komünist olmaması kişisel haklara saygı duymayacağımız anlamına gelmez. Şeriatla yönetilmiyor burası. Gökten geldiği zannedilen kurallar eskide kaldı. Atatürk sağolsun.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cemsinan -- 25 Kasım 2020; 21:57:11 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • cemsinan kullanıcısına yanıt
    Osmanlı sağolsun, Mustafa Kemalin Subay olarak çıktığı yer. Belki de sorun Atatürkü, Gazi Mustafa Kemal diye sevdirilmemesidir. Kızsam da, Nahçıvan sınırı orada duruyor ve bugün daha iyi anlaşılıyor. Bence Devlet adamlarının fikirlerinden faydalanılmalı, " İlahlaştırılmamalı ".



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi retro61 -- 25 Kasım 2020; 20:42:54 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Atatürk gibisi henüz gelmedi maalesef. ancak onun izindeyiz gibi yaşıyoru(z) ama bu da hikaye..

  • CMteria C kullanıcısına yanıt

    Aynen, görüşlerinde tutarlı olsalar zaten darbe şakşakçısı da olmazlardı.

    Halkı sürekli küçümseyip sonra kendini herkesten daha halkçı olarak gören bu elitistler içinde bulundukları girdabın farkında değiller işin kötüsü. Ne diyelim, İnşallah hatalarının farkına varırlar da düşmanlığı bir kenara bırakırlar.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nötron yozluğu -- 25 Kasım 2020; 21:38:7 >
  • retro61 R kullanıcısına yanıt

    Osmanlı çok iyi subaylar yetiştirdi.

    Keşke halka da eğitimi yayabilse, çok daha fazla evladını gelişmiş ülkelerdekiler gibi yetiştirebilseydi. Matbaanın eğitimi ucuzlatabileceğini ve halka yaygınlaştırabileceğini anlayamadı. Evlatlarına Newton’un defterlerini, Marie Curie’nin çalışmalarını, Kepler’in yörüngelerini, teknolojik çizimlerini sağlayamadı.


    Statükocu, vesayetçi kesim ülkeye verilen zarar konusunda siyasal islamcılarl yarışır. Onu kabul etmek lazım.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cemsinan -- 25 Kasım 2020; 21:58:18 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir Portakalla bir ülkenin kaderi değişir mi?
  • cemsinan kullanıcısına yanıt

    Yazdıklarından bağımsız olarak bişey sormak istiyorum. Bu insanlar bu hale nasıl ve neden geliyor, birileri mi onları bu hale getirmiş yoksa kendi kendilerine mi bunu yapıyorlar? Mesela şu ilk videodaki durum hakkında ne düşünüyorsun? Konu Kemalizm olduğu için sormak istedim, "ama şunlar da şunu yapıyor" diye alternatif üretmeden yorumunu merak ediyorum. Malum Kemalizm resmi devlet ideolojisi yapılmış birileri tarafından, bütün askeri darbeler Kemalizm'e bağlılık yeminleriyle gerçekleşti. O yüzden konu 80 milyonu ilgilendiren bir konu. Bu insanlar hangi duygularla böyle bir tabu oluşturmuş? “Gökten indiği sanılan kitaplar" dediğin şeyin yerini "kendi kendine varolduğunu sandıkları bir süpermen adına kurdukları din"in alması mı çağdaşlık, modernizm?

    Bu arada şu ilk videodaki kesin bir Rotary kulübü etkinliğidir. Böyle müthiş toplumsal fayda sağlayan etkinlikleri severler :)





    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sonic.Storm -- 25 Kasım 2020; 22:28:44 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: AREryilmaz

    AKPlileri eleştiriyorlar da kendileri daha beter durumdalar aslında. Takılı kalmışlar dedelerinin bile görmediği bir dönemde oldu diye kendilerine öğretilen olaylara. Anlamazlar yani kardeş, boşa nefes tüketmişsin.


    Ben de tüketeceğim ama yapacak bir şey yok.


    Birinci dünya savaşından çıkan Türkiye'den çok daha muhteşem bir Almanya hikayesi vardır mesela ama Almanları "Hitler bizi şöyle toparladı böyle kurtardı, Hitler olmasa analarımız fransızlara meze olurd" falan gibi saçmalarken görmezsiniz. Bunun sebebi nitelik farklılığı. Almanlar ilerleyen bir millet. Takılı kalmıyorlar.


    AKPlilerin "yol yaptı hastane yaptı" söyleminden zerre kadar farkı yok bunların bu bir türlü sıkılmadıkları lafların. Durum farklı ama; Atatürk öleli 83 yıl oldu, Erdoğan yaşıyor. Ha bundan elli sene sonra bu tiplerin çocukları gene Atatürk romantizmi içerisinde ağlarken merkez sağın gene bir "reisi" olacak. Hep öyle olmuştur çünkü. Bu memlekette merkez sağ iktidarı (yani x veya y partisi/şahsı değil de genel olarak merkez sağ) yalnızca ordunun darbe yapmasıyla bitirilebilmiştir, halk kafayı kaldırdığı ilk anda gene kendi dinlerinden olduğuna itibar ettikleri merkez sağdan birilerini seçmiştir. Atatürk'ün demokrasiye geçme denemelerinin "başarısız" olmasının sebebi de budur. Halkın fikri gerçekten sorulduğunda reyler sekülerlere gitmez çünkü.


    Bırakın bu safsataları artık. AKPyi siz iktidara getirdiniz. Sizin yüzünüzden akp iktidardan inmek bilmiyor.

    Hitler örneği de sacmalamakta nirvana olmuş. Bunun üstüne çıkılabilir mi bilemiyorum.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Birincisi kişisel ihtiyaçlar. İnsanlar ihtiyaçlarını hunharca ve ne pahasına olursa olsun gideriyorlar. Bu ihtiyaçlar bazen yanılsama üzerine de kurulabilir. Greater good, kurtarıcı mesih, peygamber ve temsil ettiklerine dair bir ihtiyaç. Atatürk veya emekli bir imam veya bir peygamber yapboza oturuveriyor.


    İkincisi klasik mankurtluk, telkin.

    Dini inançtan farkı yok. Mesela deniyor ki peygamber şu sahabesine şu köleyi hediye etti. Yahu insan insanı hediye eder mi diyen olmuyor. İnananlar çok şereflenmiş o köle diyor. Köleyi düşünen yok. Salın beni alınmak satılmak, hediye edilmek istemiyorum der mi düşünen yok.


    Küçücük hristiyan çocuğa islam şeriatındaki kölelik hükümlerine dayanarak el konuyor. Yeniçeri ocağına götürülüyor. Anasını babasını bir daha göremeyecek. İnancı zorla değiştirilecek. Reşat Ekrem Koçu’yu pek severim. İstanbul ansiklopedisi gibi bitirilememiş nadide eserinin takipçisiydim. Kitaplarını okurum. Çocuğu islamla şereflendirdik diyor. Yahu çocuğun kişisel hakları ne olacak? Ana baba sevgisi ne olacak? İradesi ne olacak? İstekler, bağlılıkları, karındaşları, arkadaşları ne olacak? Bu çocuğun hayalleri, babasına bağlılığı ne olacak? Ben babayım.Çocuğumun benzer durumda çekeceği acının empatisi bile ağır geliyor.


    Kısacası herkes kendi ihtiyaçlarına göre şerefler biçip duruyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cemsinan -- 25 Kasım 2020; 22:48:14 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • cemsinan kullanıcısına yanıt

    Kemalizm'in ilkelliklerine, yobazlıklarına cevap vermekte tıkandığın için İslam'a sataşmayı tercih etmişsin, o yüzden baştan böyle yapma demiştim ama şaşırmadım. Devlet idaresiyle alakalı devşirme sistemini bile İslam hukukuna bağlaman zaten niyetini belli ediyor. Samimiysen bu konuları doğru kaynaklardan okumalısın. Konuyu uzatmayacağım, cevabımı aldım. En azından Kemalizm'in alternatif bir din tahayyülü olarak ortaya çıkarıldığını kabul ediyorsun. O açıdan takdir ettim :)


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • cemsinan kullanıcısına yanıt

    Okudum tekrar okudum, anlamaya çalıştım. Sevgili kardeşim psikolojik rahatsızlığı olan insanlara laf anlatmak zor, kendini yorma.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Konu zorlarına gitmiş, kanlarına dokunmuş, toplanıp sabote etmeye gelmişler. Yakında salatalıkla maaş almaya başladıklarında görecez bunları...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ali222 A kullanıcısına yanıt

    yav he

  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.