Bir devrin sonu: Volkswagen Golf'ün ABD macerası sona erdi (3. sayfa)

Adamların kültürüne aykırı bir araç zaten. Amerika da tutunabilmen için koca koca suv veya pick up üretimin olması lazım. HB golf'ü ne yapsın adamlar.

Amerikan sitelerinde araç tercihleri için kıstaslarınıı okursanız çok daha fazla bilgi sahibi olursunuz.

1. Adamda BMW5 var gidip bir de Lexus ES alıtor.. BMW keyif veren bir araç, ancak bir süre sonra baktrım ki Lexus'u daha fazla kullanıyorum, BMW'yi sattım diye bir yorum okudum çok uzun zaman önce. Adam BMW'yi kötülemiyor ancak günlük kullanımda Lexus çok rafine diyordu. Bizde olsa BMW satılıp Lexus'a binilir mi.
2. Başkası BMW araçları 3 sene leasing ile alın, 3 sene sonra garantisi bittiği gibi geri verin ve tekrar yeni kasa lease edin. BMW bakım masrafları adamı bitirir. Yok bakım sorun olmasın derseniz Lexus alın diyordu.
3. Başka biri bir sensör deiiişikliği için BMW'de ve Lexus'ta yapılan işçiliği anlatıyordu. BMW için bayaa bir parça sökülüypor vs. Lexus'ta parça hemen erişilebilir yerde aracı kaldırman gerekiyor sadece. Ve parça Toyota Camry ile aynı ancak biri dişi biri erkek. Lexus parçası pahalı olduğundan Toyota Camry parçası aldım araya bir aparat yaptım falan anlatıyordu.
4. ABD pazarında Japon araçların 2. el değeri Alman eşdeğerlerine göre çok daha az düşüyor. Araç değerini koruduğu için insanların bütçesine daha az yük demek bu. sebepler güvenilirlik, az arıza, kolay tamir.

Adamların mantığı A noktasından B noktasına en uygun maliyet ile gitmek. İlk satın alım, bakım ve 2. el değerini de işin içine katarak tabii. Bizde genelde araç arızaları 2., 3. sahibine kilitlendiğinden bakım maliyeti pek etken değil.

gülmeden önce okuduğunu anlamaya çalışsan birazcık. vw daha prestijli araba japonlara göre dedim. bu seni prestijli yapmaz.

Çünkü ABD'li vatandaşlar aptal değil kendilerine sorun çıkaran, parasının hakkı olmayan ürünlere para vermezler , hele de babalarının malı gibi hiç savunmazlar. Adamların beklentisi kalite, dayanıklılık ve işlevsellik japon araçları da bu ihtiyaçlarını karşılıyor ki satışlarda rekor kırıyorlar.

Sözün özü BYE BYE Segmentinin BANİSİ...  

Ya bir git ne prestiji? Adamın cebinde parası varken aynı paraya daha prestijli olduğunu iddia ettiğin golf yerine neden gidip Civic veya Corolla alıyor o zaman?

Abd'deki Civic veya Corolla'nın donanımlarını, özelliklerini bir oku bakalım neler var? Türkiye'de satılan ultra ucuzlatılmış versiyonları gibi mi sanıyorsun?

Adamlarda araba bilinci var bir aracın ses yalıtımı iyi diye daha kaliteli ilan etmiyorlar. Bakım, arıza, dayanıklılkk, yol tutuş vs. gibi bir çok parametreyi göz önüne alıp araç alıyorlar. Vw araçları da bu parametrelerde geride kaldığı için tercih edilmiyor.

Senin iddia ettiğin gibi prestijli araçlar olsa Civic, Corolla ve Focus karşısında ezilip piyasadan çekilmezdi.

Üniversite öğrencileri veya hipsterlar tercih ediyor olahilir 

bunu ben demiyorum, amerikalılar kendileri diyor:

https://www.autoguide.com/car-comparisons/2015-toyota-corolla-vs-volkswagen-golf

golf 2015 yılında amerikada yılın arabası seçildi. hb sevmeyen bir ülkede bu kadar satılması da başarıdır. artık genel bir suv yönelimi var. civic'in golf'ten kaliteli olduğunu söylüyorsan gülerim sana. elin amerikalısı beni çok germedi ama onların da tercih sebebi daha kaliteli oluşu değil, daha düşük maliyetli oluşu.

Vw; sadece skoda ve seattan kaliteli olmakla kalmamis, her zaman audi, porsche, lamborghini, bugatti ve bentley.i golgesi altinda birakmistir hocam

Aman yanlislik olmasin 

Otomobil forumunda otomobil konuşuyoruz, bu algılar boş, dünkü güneşle bugünün çamaşırı kurumaz.

Mağdur olmuş insanların haklarını savunmak yerine, sırf arabasının değeri düşmesin diye kaportası kendi kendine yamulan, boyası kendi kendine soyulan, arkasında tampon demiri dahi olmayan modelleri savunanlarla muhattap olamam.

2016 yılında da yılın otomobili Civic oldu. Hemde satış adetleri yüksek. O zaman senin hesabına göre Civic Golf'ten, Corolla'dan, Focus'tan daha prestijli bir araba.

https://otogundem.com.tr/civic-sedan-amerikada-yilin-otomobili-secildi/609//

TR'deki VW satış rakamlarına bakıp "VW çok satıyor çünkü çok iyi" diyen tipleri konuya bekliyoruz.

ABD'de VW modelleri satılmıyor. Teker teker çekiliyorlar ABD'den.

ABD'de VW satış rakamlarına bakıp "VW'nin satış rakamları düşük, o zaman kötü" dememiz lazım bu tiplerin mantığına göre.

amerika'da hatchback araba alan yokki golf satsın :)

passat bile giriş seviyede 2.0T var.ama o boyuta satılan sedan ford,chevrolet,dodge'a kıyasla pek fazlası yok deniyor

bunları yazmak istiyordum ellerinize sağlık konunun özeti..

Sizde 1.4tsi 140hp leon mu vardı? Yanlış mı hatırlıyorum?

Araba icin prestij dye bir sey soz konusu degil ABD'de, bahsettigim markalara gelene kadar.WV kullan-at teneke arabalar arasinda, japon arabalariyla arasinda bir prestij farki falan yok. Kullan-at arabalardan prestij beklemek bizim memlekete has bir eziklik.

ABD'de sadece kalite, donanim, guvenilirlik, maliyet vb. var. WV de bunlarin hepsinde geriden gelen ucuz, siradan bir araba. Sanzimani bozuk, motoru hileli olmasi, 'prestij'in aksine kafasi calisan insanlarda 'kerizlik' algisi yaratiyor bir de uzerine.

Artık dönem elektrikli araç devri olduğu için VW tüm yatırımlarını bu pazar üzerine yapıyor. Özellikle Golf 8 deki kalite düşüşü bunu doğrular nitelikte ID3'ü rekabetçi fiyattan satabilmek adına dünyada en çok sattığı araç olan Golf'de kaliteyi düşürerek bu zararı kompanse etmeye çalışıyor. Amerika pazarında da artık çok fazla elektrikli araç satıldığı için baz golf yerine ID3 satışlarına ağırlık verecekler bakalım TESLA ile rekabet edebilecekler mi

Bu arada ID ismi identify 'ın kısaltması kimlik anlamına geliyor. Neden Vw elektrikli aracına ID3 ismi veriyor derseniz de;

ID1= VW beetle olarak olarak tanımlıyor

ID2= VW golf olarak tanımlıyor

ID3= elektrikli dünyanın golf'ü olarak lanse ediyor.

3'den başlayarak esasında efsanevi beetle ve golf'e de saygısını göstermiş.

Evet 1,5-2 yıl kadar Leon kullanmıştım.

Alkışlıyorum hocam eline sağlık çok güzel yazmışsın 5 yaşında çocuğa anlatır gibi tane tane aciklamissin bravo anlarlar umarım...