Şimdi Ara

Bilim adamının ateist olması mümkün müdür? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
53
Cevap
0
Favori
1.418
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick

    Ayrıca bir bilim adamı ateist de olabilir, müslüman da, budist de. Her türlü inanca sahip olabilir. Yeter ki inancını bilimsel yöntem ile karıştırmasın


    Bu arada agnostikler tanrının var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunmuyorlar mı? E agnostik olursa da bunun bilinemeyeceğini ispatlaması gerekir

    Tanrı fizikötesi bir varlıksa ve senin bilimsel metotların fizik içerisindeyse tanrının varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlayamazsın. Kanıtlayamadığın şey için biliyorum diyemezsin. Agnostizim bir iddia değildir.

    Kanitlayamazsin dedigin zaman kanitlanamayacagini ispat etmis olmuyorsun Kaldi ki tanrinin yalnizca metafizik bir varlik oldugunu nereden biliyorsun? Kaldi ki tek ispat yontemi bilimsel yontem mi, felsefe ile ispatlanamayacagini KANİTLAYABİLİR misin? İstisnasiz butun iddialar kanit gerektirir. Agnostisizm de ayni digerleri gibi yalnizca bir İDDİAdan ibarettir. BİLİNEMEZ diyorsan kanitlamak zorundasin, aksi taktirde soylediginin herhangi bir (tanri vardir, tanri olmadan evren olmaz bu bi iddia degildir demek gibi) iddiadan hicbir farki kalmaz.

    Agnostisizm bir inanç değildir yazacağıma iddia değildir demişim dalgınlıkla.



    Yazdığım açıklamada tanrı fizikötesi varlıksa demişim. Şart koymuşum yani. Valla günümüzdeki şu malum büyük dinler var ya onlara inananların tanrıları fizikötesinde. Fiziksel dünyada tanrıya rastlayan var mı? Hangisiymiş o?



    Evet ispat yöntemi bilimsel yöntemdir. Kimsenin itiraz edemeyeceği, kıvırıp duramayacağı, göreceli ve öznel olmayan yegane metotlar. Tanrı fizikötesinde ve her zaman bilinemeyen diyarlarda kalacaksa fizik içinde biz ona asla ulaşamayız. Fizik içinde ulaşılmış tanrı varsa gösterin.



    3 kere yazmışsın diğer mesajlarına sonra bakacağım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick

    Ayrıca bir bilim adamı ateist de olabilir, müslüman da, budist de. Her türlü inanca sahip olabilir. Yeter ki inancını bilimsel yöntem ile karıştırmasın


    Bu arada agnostikler tanrının var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunmuyorlar mı? E agnostik olursa da bunun bilinemeyeceğini ispatlaması gerekir

    Tanrı fizikötesi bir varlıksa ve senin bilimsel metotların fizik içerisindeyse tanrının varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlayamazsın. Kanıtlayamadığın şey için biliyorum diyemezsin. Agnostizim bir iddia değildir.

    Kanitlayamazsin dedigin zaman kanitlanamayacagini ispat etmis olmuyorsun Kaldi ki tanrinin yalnizca metafizik bir varlik oldugunu nereden biliyorsun? Kaldi ki tek ispat yontemi bilimsel yontem mi, felsefe ile ispatlanamayacagini KANİTLAYABİLİR misin? İstisnasiz butun iddialar kanit gerektirir. Agnostisizm de ayni digerleri gibi yalnizca bir İDDİAdan ibarettir. BİLİNEMEZ diyorsan kanitlamak zorundasin, aksi taktirde soylediginin herhangi bir (tanri vardir, tanri olmadan evren olmaz bu bi iddia degildir demek gibi) iddiadan hicbir farki kalmaz.

    Agnostisizm bir inanç değildir yazacağıma iddia değildir demişim dalgınlıkla.



    Yazdığım açıklamada tanrı fizikötesi varlıksa demişim. Şart koymuşum yani. Valla günümüzdeki şu malum büyük dinler var ya onlara inananların tanrıları fizikötesinde. Fiziksel dünyada tanrıya rastlayan var mı? Hangisiymiş o?



    Evet ispat yöntemi bilimsel yöntemdir. Kimsenin itiraz edemeyeceği, kıvırıp duramayacağı, göreceli ve öznel olmayan yegane metotlar. Tanrı fizikötesinde ve her zaman bilinemeyen diyarlarda kalacaksa fizik içinde biz ona asla ulaşamayız. Fizik içinde ulaşılmış tanrı varsa gösterin.



    3 kere yazmışsın diğer mesajlarına sonra bakacağım.

    Yazdiklarina mesajlarimda cevap verdim zaten bi daha yazmiyorun o yuzden

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick

    Ayrıca bir bilim adamı ateist de olabilir, müslüman da, budist de. Her türlü inanca sahip olabilir. Yeter ki inancını bilimsel yöntem ile karıştırmasın


    Bu arada agnostikler tanrının var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunmuyorlar mı? E agnostik olursa da bunun bilinemeyeceğini ispatlaması gerekir

    Tanrı fizikötesi bir varlıksa ve senin bilimsel metotların fizik içerisindeyse tanrının varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlayamazsın. Kanıtlayamadığın şey için biliyorum diyemezsin. Agnostizim bir iddia değildir.

    "agnostisizm Tanrı'nın var olup olmadığının bilinmediğini veya asla bilinemeyeceğini savunur."

    Komik. Bu iddialarin ispati nerede? Simdiye kadar bir ispat bulunmamis olmasi ispatin bulunamayacagi anlamina gelmez. Hatta, simdiye kadar bir ispatin bulundugundan haberimizin olmamasi bile bulunmadigi anlamina gelmez. Bilinmedigini de soyluyorsan bilinemeyecegini de soyluyorsan İSPATLAMAN gerekir aksi takdirde temelsiz bir inanctan oteye gidemez

    "agnostisizm Tanrı'nın var olup olmadığının bilinmediği" kısmının komik bir tarafı yok. Bu kısım iddia değil durum tespitidir. Var mı ispatı? İspatı varsa sen neden ateistsin ya da değilsin? Neden herkes tanrı inancında ve aynı tanrı inancından değil? Bilinemeyeceği kısmı bir iddiadır buna katılıyorum ama güçlü bir iddia. Tanrının sürekli olarak uzayzamandan bağımsız ve/veya fizikötesi olması bilimsel yöntemleri geçersiz kılıyor. İspatlanabilir ve yanlışlanabilir şeyler bilimseldir. Tanrı sürekli olarak ispatlanabilenler kümesi dışında (ispatlanamayanlar kümesi içinde) kalıyorsa sen onu nasıl ispatlayacaksın ki?

    İddiayla ilgili bir şey sormak istiyorum. Şimdi insanlar ortada fol yok yumurta yokken birden tanrı kavramını ortaya çıkardılar diyelim. İşte kendilerince mantık yürüttüler tanrı olduğuna inandılar, gelecek nesillere de öyle anlattılar falan filan. Bu olay artık "Tanrı vardır, kesindir."e döndü. Sonra bu iddialar sayıları epey az olan bazı kişilere mantıksız geldi onlar da bu iddialara karşı tanrı yoktur dedi. Varsa ispat edin dediler. Var diyenler de yokluğunu ispat edin dediler. Sonra bilmiyoruz diyen durum tespitçileri ortaya çıktı. Şimdi burada ortaya ispat sürmesi gereken kim? Tanrının var olduğunu iddia edenler değil mi? E ispat var mı? Yok. Varlığı ispatlanmamış bir şeyin yokluğunun ispatını istemek saçma değil mi? Onu da geçtim ortada ispatlanan hiçbir şey yokken bilmiyoruz ve bu gidişle de bilemeyeceğiz diyen adamdan bunun bilinemeyeceğinin ispatlanmasını istemek dünyadaki en saçma şey değil mi? Sen zaten tanrının varlığını ya da yokluğunu ispatlayabilsen agnostiğin iddiası çürüyecek. Ee nerede bu ispat?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 19 Nisan 2017; 16:53:49 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick

    Ayrıca bir bilim adamı ateist de olabilir, müslüman da, budist de. Her türlü inanca sahip olabilir. Yeter ki inancını bilimsel yöntem ile karıştırmasın


    Bu arada agnostikler tanrının var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunmuyorlar mı? E agnostik olursa da bunun bilinemeyeceğini ispatlaması gerekir

    Tanrı fizikötesi bir varlıksa ve senin bilimsel metotların fizik içerisindeyse tanrının varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlayamazsın. Kanıtlayamadığın şey için biliyorum diyemezsin. Agnostizim bir iddia değildir.

    Ayrica bilimsel metodlarin ise yarayacagini soylemek, bize dogrulari gosterecegini soylemek, duyularimizin, aklimizin bize gercegi verecegini soylemek bile iddia/yargidir ve BUTUN iddia/yargilar ispat gerektirir.

    Bilimsel metotların bizi bir yerlere ulaştırabilmesi -ulaştırabildiği kadarıyla tabi- iddiayı ispatlamaz mı? Bilim yöntemleriyle ispatlayabildiği ölçüde gerçeği sunmaz mı? İspatlayamayacağı şeylere karışır mı bilim? Tanrının varlığıyla ilgilenir mi? Bilim yerine neyi koyabiliriz ki objektif olabilsin?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick

    Ayrıca bir bilim adamı ateist de olabilir, müslüman da, budist de. Her türlü inanca sahip olabilir. Yeter ki inancını bilimsel yöntem ile karıştırmasın


    Bu arada agnostikler tanrının var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunmuyorlar mı? E agnostik olursa da bunun bilinemeyeceğini ispatlaması gerekir

    Tanrı fizikötesi bir varlıksa ve senin bilimsel metotların fizik içerisindeyse tanrının varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlayamazsın. Kanıtlayamadığın şey için biliyorum diyemezsin. Agnostizim bir iddia değildir.

    Ayrica bilimsel metodlarin ise yarayacagini soylemek, bize dogrulari gosterecegini soylemek, duyularimizin, aklimizin bize gercegi verecegini soylemek bile iddia/yargidir ve BUTUN iddia/yargilar ispat gerektirir.

    Bilimsel metotların bizi bir yerlere ulaştırabilmesi -ulaştırabildiği kadarıyla tabi- iddiayı ispatlamaz mı? Bilim yöntemleriyle ispatlayabildiği ölçüde gerçeği sunmaz mı? İspatlayamayacağı şeylere karışır mı bilim? Tanrının varlığıyla ilgilenir mi? Bilim yerine neyi koyabiliriz ki objektif olabilsin?

    Yazdıklarımı okumadın mı ya




  • quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick


    quote:

    Orijinalden alıntı: Kartal Göz


    quote:

    Orijinalden alıntı: John Wick

    Ayrıca bir bilim adamı ateist de olabilir, müslüman da, budist de. Her türlü inanca sahip olabilir. Yeter ki inancını bilimsel yöntem ile karıştırmasın


    Bu arada agnostikler tanrının var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunmuyorlar mı? E agnostik olursa da bunun bilinemeyeceğini ispatlaması gerekir

    Tanrı fizikötesi bir varlıksa ve senin bilimsel metotların fizik içerisindeyse tanrının varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlayamazsın. Kanıtlayamadığın şey için biliyorum diyemezsin. Agnostizim bir iddia değildir.

    Ayrica bilimsel metodlarin ise yarayacagini soylemek, bize dogrulari gosterecegini soylemek, duyularimizin, aklimizin bize gercegi verecegini soylemek bile iddia/yargidir ve BUTUN iddia/yargilar ispat gerektirir.

    Bilimsel metotların bizi bir yerlere ulaştırabilmesi -ulaştırabildiği kadarıyla tabi- iddiayı ispatlamaz mı? Bilim yöntemleriyle ispatlayabildiği ölçüde gerçeği sunmaz mı? İspatlayamayacağı şeylere karışır mı bilim? Tanrının varlığıyla ilgilenir mi? Bilim yerine neyi koyabiliriz ki objektif olabilsin?

    Yazdıklarımı okumadın mı ya

    Suç sende tek mesajda yazmadın ben de karışık karışık okudum.




  • bilim adamının bırak ateist olmayı müslüman olması bile mümkün. yani bir bilim adamı müslüman olabiliyorsa ateist teist agnostik deist panteist hristiyan yahudi budist şintoist ve hatta satanist bunların hepsi olabilir



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-1135B01C2 -- 19 Nisan 2017; 20:34:33 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sevsinler bilim adamını da, bilimini de.



    Bilime tapmayın!!! Bilim insanın hakikat arayışına cevap verecek bir uğraş değil. Tam tersine bilime kulak verirseniz ömrünüzü yalanlarla geçirirsiniz, sistemin kölesi olursunuz, aklınızı köreltirsiniz.



    Bilim dediğiniz şey geleceğin hurafelerinden başka bir şey değil. Şunu bir görün. Bilim metodolojisi, tarihi, felsefesi okuyun. Ama tek bir görüşten değil mesela Karl Popper'i okuyun ardına Paul Feyerabend'i okuyun. Bakın iddia ediyorum azıcık akla ve mantığa sahipseniz kime hak vereceğinizi görürsünüz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: tom.waits

    Sevsinler bilim adamını da, bilimini de.



    Bilime tapmayın!!! Bilim insanın hakikat arayışına cevap verecek bir uğraş değil. Tam tersine bilime kulak verirseniz ömrünüzü yalanlarla geçirirsiniz, sistemin kölesi olursunuz, aklınızı köreltirsiniz.



    Bilim dediğiniz şey geleceğin hurafelerinden başka bir şey değil. Şunu bir görün. Bilim metodolojisi, tarihi, felsefesi okuyun. Ama tek bir görüşten değil mesela Karl Popper'i okuyun ardına Paul Feyerabend'i okuyun. Bakın iddia ediyorum azıcık akla ve mantığa sahipseniz kime hak vereceğinizi görürsünüz.

    İbretlik bir yazı
  • Çok saçma bir bakış açısı. Bilimin hakikat arayışına cevap verecek bir uğraş olmasını geçtim, bu yolda işe yarayan da yegane yöntem. Başka bir alternatifi yok.



    Ayrıca Popper okuma seviyesine gelmiş bir kişinin Feyerabend'le pek işinin olacağını zannetmiyorum. Zira epistemolojik anarşizm, "anything goes" falan filan bunlar zırvadan öte şeyler değil.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sarı kullanma göz yoruyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gömlekli Adam

    Sarı kullanma göz yoruyor

  • Hakikati aramak konusunda bilimi öne sürmeyeceksek neyi süreceğimizi belirtmeniz gerekir. Ben yerine konabilecek bir şey bilmiyorum. Muhtemelen eleştirellik konusunda da hep yanlış kişilerle karşılaşmışsınız. Zira eleştirellik olmazsa bilim zaten ilerlemez. Bilimin temeli eleştiriden ve yanlışlamadan geçer.

    Kant eleştirel bakmayı öğütlüyor olabilir lakin bilebileceğiniz üzere kendisi de meselelere pek eleştirel bakamamıştır. Düşüncesini Newton'un bulgularını "kesin gerçek" olarak kabul edip kurmuştur ama yanılmıştır tabii ki. Ama konumuz bu değil.

    Bana daha çok aklınızdaki "bilimin tiranlığı" fikrini temellendirmek için okumuşsunuz gibi geldi. Bilimi anlamama özellikleriyle bilim düşmanlarının ve postmodernist soytarıların temel referansları arasında her zaman yer bulacak Feyerabend, Kuhn gibi isimleri bilim felsefesi konusunda dikkate almak pek akıl karı değil. Bilim dünyasında felsefi olarak Popper'i takip edip başarılı olan pek çok isim duydum fakat diğer iki isim için aynı şeyi söylemek zor. Onları ciddiye alacak olursak yaratılışçılık, simya, astronomi, homeopati vs. gibi bilimle yakından uzaktan alakası olmayan şeyleri de bilimin sınırları içine dahil etmemiz gerekir ki bunda hiç bir doğru yan göremiyorum.




  • Bilim denen şey homojen, katı bir şey mi de yekün olarak eleştiriye tutacağız? Hadi tek parçaya indirgedik diyelim (“normal bilim” falan gibi anlamsız ifadelerle); o zaman da durup dururken, düzgün biçimde çalışan bir şeyi sırf eleştirmek için eleştirmek de komik kaçar diye düşünüyorum. Yani durup dururken bilimin karşısına bilime eş dahi olmayan görüşlerle eleştiri yapacağım diye dikilirseniz bir kenara itilirsiniz. Bu dogmatizmden değil maddenin doğasından kaynaklı bir durumdur.

    Ben elle tutulabilen, gözle görülebilen bilime zarar veren kımıl zararlısı postmodernistlerden bahsediyorum. Foucault gibi adamlar ilgi alanıma girmiyor. Diğer alanlardaki yararsız örneklerinden de bahsetmiyorum (hele Luce Irigaray falan gibi tipler var ki, Zeus muhafaza). Sokal Hoax diye bir olay vardır, bilirsiniz. İşte oradaki gibi tiplerden bahsediyorum.

    “En çok alıntılanma” istatistiği de tam Kuhn’vari bir bakış açısı olmuş. Bir şeyden çokça bahsediliyor olması o şeyin en doğru olduğu anlamına gelmez. Hele ki söz konusu sosyal “bilimler” ise. Nihayetinde alıntılanmaya göre oluşturulan h-index’in en tepesinde de sahtebilimlerin şahı Sigmund Freud oturuyor. Bu onun görüşlerinin en doğru, en güvenilir falan olduğunu mu gösteriyor? Tabii ki hayır. Eğer ki otoriteye başvurma hakkımızı kullanacaksak ben de dersini alma şansına sahip olduğum, pek değerli Celal Şengör’ü dikkate alırım. Kendisi Kuhn’la bizzat görüşmüş, tartışmış da bir insandır. Kuhn’un bilgisizliğinin kendisini hayrete düşürdüğünü söyler.

    Paradigma denen olay Stephen Jay Gould’un “sıçramalı evrim” iddiasına benziyor. Fakat gerçekte olay öyle ilerlemiyor. Her şey siyah ve beyaz değil. Arada grinin bilmem kaç tonu var. Zaten kavramı da nereye çekerseniz oraya geliyor, belli bir tanımı da yok. “Incommensurability” gibi. Margaret Masterman, Kuhn’un kendisinin dahi bu kelimeyi 21 değişik anlamda kullandığını tespit etmiş. Netice olarak bu kavram “kaydığı” yerde bilime yarar değil zarar veriyor. Feyerabend bile felsefi düşünceleri arasında belki de tek doğru eleştiriyi bu metodolojiye yapmıştır.

    Dediğim gibi, bence “bilimin tiranlığı” zırvasını kafanızda kuvvetlendirmek için belli okumalar yapmışsınız. Bilimin kendisine bakmamışsınız. Ama olay öyle yürümüyor. Bugün elimizde ne varsa, ne biliyorsak bunların hepsini sağlayan bilim olmuştur. Yerine konabilecek hiçbir şey yoktur. Vardır diyorsanız ortaya koymanız gerekir. Bilim “modernitenin sahte gerçeğini” değil, doğanın özünü önümüze sunar.




  • Sizinle anlaşmamız mümkün değil maalesef, o yüzden uzatmayacağım. Siz fikirleriyle -başlangıçta öyle bir niyetleri olmasa da- bilim düşmanlığına hizmet eden kişilerden okuduğunuz sanal bir ortama göre yorum yapıyorsunuz, ben ise gerçek bilimsel ortamda gördüğümü söylüyorum. Pek çok bilim insanı da söylüyor. Bilim tarihi de bunları onaylıyor (nihayetinde Einstein geldi diye Newton bitmiş değil mesela). Bu ortam Feyerabend’in, Kuhn’un tahayyül ettiği gibi değil, olamaz da. Bilimsel yöntemin onların önerdikleriyle yürümesi de ihtimaller dahilinde bulunmuyor. Azıcık bilimin içinde olsaydınız bunu kolaylıkla anlayabilirdiniz.

    Bilimin, “bilim düşmanlığı yapmadığını” iddia ederek bilim düşmanlığı yapanlara karşı da korunması gerekiyor. Çünkü elimizde ondan başka bir şey yok. Bir alternatifini ortaya koyamıyorsunuz, koyamazsınız da.

    İyi günler dilerim.




  • Bilimin içinde veya dışında olmak bir anlam ifade etmiyor. Ortada bilimin her şeyi açıklayacağı veya hakikati bulmak için tek yöntem(tek yöntem olmasını geçtim bir yöntem mi acaba?) olduğu gibi absürd ve hiçbir zemine oturmayan bir iddia var. Ki bu iddianın sosyolojik arka planına ve felsefi arka planına inildiğinde durumun hiçte öyle olmadığını anlamak zor değil.



    Verdiğim kuramsal örnekler, akımlar ve bilim felsefecileri bu yönde bir okuma yapıldığında okunacak temel örnekler. Öyle çok garip örnekler vermedim, verdiğim örnekler birçok üniversitede bilim felsefesi, tarihi veya sosyolojik kuramlar çerçevesinde okutulur.



    Bilimsel ilerleme ya insanlık için bir tehdit haline gelmişse? Ve her geçen gün risk büyüyorsa? Bir tehdit ki bilimsel yöntemler bu kapıdaki felaketi tespit edemiyorsa?

    Ya rasyonelleştirme iktidarın bürokratikleştirme/tektipleştirme aracından başka bir şey değilse? İnsana ait tüm öznellik çöpe atılıyorsa?

    Ya aydınlanma diye sunulan paket programlar bir sömürü ve zulüm sistemini besliyorsa?

    Ya bilim bir tiranlık kurmuşsa ve alternatif olabilecek tüm düşüncelerin/hareketlerin sesi çıkmadan sesi kesiliyorsa?



    Çok merak ediyorum durum böyle değil ya hani, hadi böyle olsa gene de bilimi sonuna kadar savunmamız gerekir miydi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: razor6247

    bilimin
    tanrıyla veya ateizmle işi yoktur

    maddenin yapısını davranışını
    duyusal olarak inceleyip
    rasyonel açıklama ve öngörü üretmektir bilimin işi

    evren zaten ateisttir
    din ve tanrı
    insan evriminde ortaya çıkmış
    geçici zihinsel şeylerdir.

    bilim adamının kimliği inancı veya tercihi
    bilim denen şeyi bağlamaz.....

    Her konuya sadece at gözlüğüyle bakarak yorumlar atıyorsun. .bazi yerlerde duygularina fazla yenilip hakaretli yorumlarinda oluyor. Seninle guzelce tartismak icin bir soru sormuştum ona bile cevap vermedin bu forumun kalitesini düşünmeyin bari konu disina falan gidin.



    Konu Sahibi arkadas konuyu dağıttığim icin kusura bakma su sadece bir görüşe bağlı kalmış dusunemeyen arkadastan gina geldi

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • evde bile bir kahvaltı görüğünde birinin yaptığını anlarsın

    etrafa baktığında da bu çevre biri tarafından yapılmasıysa bu muhteşem matemetik sistemetiği nerden geliyor

    deist olabilir yani bilim adamı
  • Metafiziği red etmek zaten seni ateist yapar.Çoğu bilim adamının da metafizikle işi olmaz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ogameci

    evde bile bir kahvaltı görüğünde birinin yaptığını anlarsın

    etrafa baktığında da bu çevre biri tarafından yapılmasıysa bu muhteşem matemetik sistemetiği nerden geliyor

    deist olabilir yani bilim adamı

    Ancak bu sistemi yaratana bu sistemi yaratmayi kim ogretti diyerek tekrar supheye dusmeye baslar

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.