Şimdi Ara

BİLAL ERDOĞAN: GELİŞMENİN ALFABEYLE BİR ALAKASI YOKMUŞ (10. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
445
Cevap
2
Favori
20.267
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
299 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 89101112
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    Güzel kardeşim ders videoları paylaştım inanmıyorsan bak.Dört yıl tarih okudum ve arapça-farsça gramer yapılarını da gördük.Bana inanmıyorsan youtube osmanlıca ders videoları var oturup izleyebilirsin.Osmanlıca özellikle klasik dönem osmanlıcası ağırdır.Osmanlıca metinleri doğru okumak,anlamak ve yazmak için bu üç dilin gramer özelliklerini de bilmek zorundasınız.Aksi halde ne okur ne de yazarsınız.

  • druen kullanıcısına yanıt

    Sadece şunu sormak istiyorum: Gelişmenin alfabe ile bir alakası yoksa, Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki okur yazarlık oranlarının yerlerde sürünmesini neyle açıklayacaksınız?

  • druen kullanıcısına yanıt
    BİLAL ERDOĞAN: GELİŞMENİN ALFABEYLE BİR ALAKASI YOKMUŞ

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Long Nightt kullanıcısına yanıt

    Sayın hocam, inanmama gerek yok. Ben zaten bildiklerimi söylüyorum. Merak etmeyin. Türk dili ve lehçeleri üzerine lisansımı ve yüksek lisansımı tamamladım. Aynı alan üzerinde doktora yapıyorum şu an. Sizin bölümünüz olan Tarih bölümünde de çift ana dal yaptım. Yıllarca Osmanlı Türkçesi eğitimi aldım. Bunun yanında Köktürk Alfabesinden başlayarak Çağdaş Türk lehçelerine kadar 1300 yıllık dönemdeki birçok metni okudum. Köktürk Alfabesi, Osmanlı Türkçesi Alfabesi, Kiril Alfabesi ve türevlerini bilirim. Yani benim işim bu, ben dilciyim.


    Ya alfabe deyin ya da gramer. Osmanlı Türkçesi alfabesi Türkçe-Arapça-Farsça gramer yapılarının harmanlanmasından oluşmaz. Alfabe başka bir şey, gramer başka bir şey. Yeni Uygur Türkçesi alfabesine bakmanızı öneririm.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Köl Tigin -- 27 Temmuz 2020; 14:43:56 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Windows95

    Corona toplantısından "konut kredisi" çıktıydı ya. Ölsem unutmayacağım. :)



    Alıntıları Göster

    uçak biletindeki KDV nin %1 e indirildiğini de unutma

    BİLAL ERDOĞAN: GELİŞMENİN ALFABEYLE BİR ALAKASI YOKMUŞ



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lazer__ -- 27 Temmuz 2020; 14:43:57 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Köl Tigin

    Sayın hocam, inanmama gerek yok. Ben zaten bildiklerimi söylüyorum. Merak etmeyin. Türk dili ve lehçeleri üzerine lisansımı ve yüksek lisansımı tamamladım. Aynı alan üzerinde doktora yapıyorum şu an. Sizin bölümünüz olan Tarih bölümünde de çift ana dal yaptım. Yıllarca Osmanlı Türkçesi eğitimi aldım. Bunun yanında Köktürk Alfabesinden başlayarak Çağdaş Türk lehçelerine kadar 1300 yıllık dönemdeki birçok metni okudum. Köktürk Alfabesi, Osmanlı Türkçesi Alfabesi, Kiril Alfabesi ve türevlerini bilirim. Yani benim işim bu, ben dilciyim.


    Ya alfabe deyin ya da gramer. Osmanlı Türkçesi alfabesi Türkçe-Arapça-Farsça gramer yapılarının harmanlanmasından oluşmaz. Alfabe başka bir şey, gramer başka bir şey. Yeni Uygur Türkçesi alfabesine bakmanızı öneririm.

    Hocam Atatürk ne kadar haklı ve gerekli bir devrim yapmış dimi?.

    aldığınız eğitimlere de bağlı olarak görüşünüz bu yönde sanırım




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lazer__ -- 27 Temmuz 2020; 14:46:49 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    Hocam sen de ne dediğini bilmiyor gibisin.

    Türkçe kelimelerin osmanlica yazımında sesli harf kullanılır. Vav, ye ve elif

    Arapça ve Farsçada kullanilmaz sesli harfler.

    Bunu bilmiyor musunuz.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hakiki Osmanlı Torunu kullanıcısına yanıt

    Bu şimdi Arapça ve Farsça gramer yapısı mı oluyor?


    Bu sadece yazım kaidesi, imla. Size burada alfabe ile grameri karıştırmayın diyorum sadece.


    Ayrıca, Arapça ve Farsçada da ünlüler uzun ise gösterilir. Osmanlı Türkçesinde de ünlülerin gösterilmediği birçok yer var. Örneğin ablatif ekinde /e/ ünlüsü yazılmaz vb. Bunlara ne diyeceksiniz?

  • lazer__ kullanıcısına yanıt

    Hocam bir alfabe reformu şarttı. Atatürk bunu çok iyi gördü. Ne Köktürk alfabesi ne de Osmanlı Türkçesi alfabesi bugün Türkçenin fonetik yapısına uygun değildi. Ha, Latin alfabesini aynı şekilde alsaydık, Atatürk /ö/, /ü/ gibi sesleri eklemeseydi bu alfabe de bizim için yetersiz olacaktı.


    Ancak şu an, Türkçenin fonetik yapısı için en uygunu revize edilmiş olan bu Latin alfabesi. Aynısı Arap alfabesi için de yapılabilirdi. Uygur Türkleri de bunu tercih etti. Arap alfabesini aynı bizim Latin alfabesini uyarladığımız gibi Türkçenin fonetik yapısına uydurup kullandılar. Yeni Uygur Türkçesi alfabesini de ekliyorum. Okuması Osmanlı Türkçesinden çok çok daha kolay, çünkü her sesin alfabede bir karşılığı var.



    BİLAL ERDOĞAN: GELİŞMENİN ALFABEYLE BİR ALAKASI YOKMUŞ




  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    Imla zaten grammerin bir parçası değil mi.


    Evet her ünlü yazilmaz. Doğru. O da ayrı bir garabet zaten.

    Fakat Arapça ve Farsça bir kelimeyi veya tamlamayi bilmeden osmanlıca yaşamazsınız. Bunu demek istiyorum ben. Mesela muallim. Bunu Arapça yazilisini bilmek şart. Türkçe kuralları ile yazılamaz.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu zamanda hala ortadoğu kültürüne sevdalı olanlar Latin alfabeyi pek sevmez. Gerçi onlar Atatürk ü de sevmez. Liderleri anayasayı tanımıyor.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    Aşağı yukarı aynı şeyler söylediğimizi düşünüyorum.Genel olarak durumu değerlendirirsek Osmanlıcayı doğru okuyup,yazıp ve anlayabilmek için Arapça ve Farsça unsurları bilmemiz gerekiyor.Bunlar olmazsa Osmanlıcayı ne doğru yazabiliriz ne de okuyabiliriz.Ancak latin harflerinde böyle bir durum söz konusu değil.Sadece Türkçe dil yapısını bilmemiz latin harfleri ile yazı yazmamızı ve yazdıklarımızı kolayca okuyup anlayabilmemiz sağlıyor.Bunu vurgulamak istiyorum.Mesela latin harfleriyle yazılan ''gel'' ifadesi Osmanlıcada duruma göre değişiklik gösteriyor.Bu kelimeyi doğru anlayabilmek için metnin ya başına ya da sonuna bakmamız gerekiyor.Çünkü 'gel' ifadesi Osmanlıcada yanılmıyorsam aynı şekilde yazılıyor ve bu yazılış biçimi bazı yerlerde ''kel'' bazı yerlerde '' gül'' olarakta okunabiliyor.İşte latin alfabesi bu karışıklığı ortadan kaldırıyor.Ne ifade etmek istiyorsan onu ifade ediyorsun.Kelimenin ne anlama geldiğini anlamak için metnin başına ya da sonuna bakmamıza gerek kalmıyor.





  • Hakiki Osmanlı Torunu kullanıcısına yanıt

    Esas mesele bu zaten. İmla ile gramer aynı şey değildir. Siz öyle sanıyorsunuz.


    Kendiniz sadece yazım örnekleri veriyorsunuz ama hala gramer diyorsunuz...


    Osmanlı Türkçesi bildiğinize, daha doğrusu dile dair herhangi bir şey bildiğinize emin misiniz?


    Bugün aldığımız Fransızca kelimeleri, mesela "şoför" kelimesini "şöfer" diye yazan birine siz gramer hatası yaptın mı diyorsunuz? Yoksa yazım yanlışın mı var diyorsunuz?

  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    değerli hocam kuran okuyan günümüz türkçesiyle arap harfleriyle yazılmış metni okuyabilir mi? ... o gün biliyorsunuz kuran okuyanların sayısı bir hayli fazlaydı bu tür harf değişimi o insanları normal mektup vb işlerini yani okur yazarlıklarını etkiledi mi? zaten arap harfleriyle yazamıyor okuyamıyorlar mıydı ?

  • Long Nightt kullanıcısına yanıt

    Esas doğru olan tabir bu hocam. Osmanlı Türkçesi içinde fazlasıyla Arapça ve Farsça unsur var, haklısınız. Örneğin tamlama yapıları, bablar, vezinler vb. gibi. Eğer bunları bilmezseniz anlayamazsınız.


    Gel örneği ve bunun gibi diğer örneklerde de ortaya çıkan tek sorun alfabe yetersizliği. Türkiye Türkçesinde 8 ünlü varken Osmanlı Türkçesi alfabesinde 8 ünlü için yalnızca üç harf var. Aynı şekilde örneğin /k/, /g/ ve /ğ/ sesleri için de tek harf var. Bu yüzden alfabe kesinlikle yetersiz.

  • pisina kullanıcısına yanıt

    siz nereye sevdalısınız batı kültürüne mi ?

  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    Hocam sizinle bu konuda anlaşamayacagiz.

    Verdiğiniz bilgiler çok kıymetli, bilgili bir insansınız belli ki.

    Fakat grammer imla konusunda katılmıyorum.

    Ikisi aynı şey değil. Bunu iddia etmiyorum zaten.

    Fakat

    Grammer yani dilbilgisi çok geniş bir yelpaze.

    Bunun içinde dil kuralları da var, yazım, imla, noktalama ve telaffuz da var.

    Yani imla grammerin bir parçasıdır.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hakiki Osmanlı Torunu -- 27 Temmuz 2020; 15:12:23 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • sonmadenci S kullanıcısına yanıt

    Hayır hocam, kesinlikle okuyamaz. İkisi çok farklı şeyler. Biri Arapça, diğeri Arap ve Fars harfleriyle yazılmış Türkçe. Dil ve gramer yapıları tamamen farklı.


    Bunun en canlı örneğini her sene kendim yaşıyorum. Bölümümüze gelen öğrencilerden Arapça bilenler ilk başladıklarında aşırı bir öz güven sahibi oluyorlar. Çünkü harfleri ve Arap gramerini biliyorlar. Ancak alfabe kısmını geçip metin okumaya başladığımızda hepsi dökülüyor. Çünkü ikisi aynı şey değil. Her kelimeyi Arapça olarak çıkarmaya çalışıyorlar. Sonuçta hepsi kalıyor.

  • Hakiki Osmanlı Torunu kullanıcısına yanıt

    Haklısınız hocam. Kitaplığımda yüzlerce gramer kitabım var. Farklı diller ve lehçelere ait. Hiçbir gramer kitabında imla, yazım kaideleri ile ilgili bir şeye rastlamadım.


    Benim okuduğum, istifade ettiğim yüzlerce gramer kitabı yanılmış olabilir. Belki de siz haklısınızdır.

  • Köl Tigin K kullanıcısına yanıt

    O zaman ifade biçiminde karışıklık oldu.Aşağı yukarı aynı şeyleri söylüyoruz.BİLAL ERDOĞAN: GELİŞMENİN ALFABEYLE BİR ALAKASI YOKMUŞ 

  • 
Sayfa: önceki 89101112
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.