Şimdi Ara

Başımdan geçen ve tecrübe ettiğim uzun yolculuk maceraları (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
99
Cevap
14
Favori
14.331
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
84 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 0tt0m@n 0 kullanıcısına yanıt
    Hortum emniyet ventilinden sonra patladığı için kampanalar kapanmadam sistemdeki bütün hava boşaldı hocam.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Sene geçen sene. Pozantı'dan Niğde'ye gidiyoruz. Çiftehan kaplıcalarında bi mola verdik. Termal havuza girdik iki saat kızımla. Eski Ankara yolunu kullanıyoruz mecburen otoban girişi geride kaldığı için. O yolu bilen bilir tek şerit gidis geliş. Bir tırın arkasına takildim geçmek mümkün değil. 30 km hızla yokuşu tırmanıyoruz. Yaz sıcağı bir taraftan,acikmisiz. 20 km civarı gittik. Yol biraz rahatlayınca ben gaza abandim tabi. Tırı geçtim önde de bi pikap var 80 km hızla gidiyor. Dedim dur şunu da geçeyim. Tam geçtim bir de baktım ne göreyim: sevgi pitirciklari sağda. Bizim 125 km civarı. Eyvah dedim ama iş işten gecti. Bir hafta sonra ceza geldi 450 tl. Erken ödedim 315 civarıydı. Ilk yediğim radar cezasıydı. Ah ulan ah...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 0tt0m@n 0 kullanıcısına yanıt
    Hocam yeni nesil ağır vasıtalarda dediğiniz sistem mevcut fakat eskilerde ventillerden sonra patlayan hortumlarda ağır vasıtaların kurtuluşu yoktur. Bu arada 22 yıldır ağır vasıtaların içindeyim çok duydum fren hortumu patlayıp havayı boşalttığı için sağa sola uçan otobüs kamyonlar doğrudur.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • kadirsu kullanıcısına yanıt
    Allah kimseye o çaresizliği yaşatmasın hocam.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • 5 yillik ikinci el bir Subaru almistim. ustune guzel kis lastiklerini de taktirdim ve heyecanla kayak tatili icin yola koyulduk. Olay yurtdisinda geciyor o yuzden yer isimlerini onemsemiyorum. Daga cok guzel ciktik yollar acikti. Sonra kar yagdi tipi oldu vs yukari da Subaru hic zorlanmadi her sey cok iyi gidiyor. Tatil guzel aksam yemege cikacagiz arabay geldik araba calismiyor aku bitmis haydaaa dedim herhalde bir sey acik kaldi bitti. Yoldan birini bul calistir vs. Ertesi gunde donus yolu basliyor. Neyse yemege cikti uzunca sure araba ile tur attik vs. yemek yedik donduk bir sorun gorunmuyor.

    Sabah oldu kalktik hoop araba gene calismiyor aku gene bitik. Aha dedim bu aku olmus ama tabi o sirada arabanin konsolda bir suru hata isigi yanmaya basladi, airbag isigi, abs isigi vs. bir kac farkli isik yaniyor. Dedim herhalde takviye yaparken cortlattik. Dagdan inelim bir tamirciye gidelim dedim. Eve de yolumuz 8 saat falan. Indik benzinciye girdim abi dedim burada nerde tamirci var. Bugun Christmas acik tamirci bulamazsin deyince ben yikildim tabi. Kendi Subaru tamircimi aradim 2 gun kapaliyim ama sen atla gel arabaya yarin senin icin gelirim bakariz dedi. Biz araba tekrar stop etmesin diye 8 saat yolu sadece bir mola ile tamamladik. Onda da sadece benzin aldik. Tabi yolda stop etcek vs. diye biraz stres olduk.

    Tamirciye gittik adam bakti dediki bu arabanin orjinal akusu 6 yil olmus, soguga gidince bitmis demekki dedi. Neyseki aku degisince butun ariza isiklari sondu.




  • Belki uzun yol değil ama unutamadığım bir anımı paylaşayım yine. Yaş 22 civarı, yani bundan 25 sene önce. Rahmetli babamın aldığı eski ford minibüs var bizdede. Hani şu çiçek abbas filmindekinden. O zamanlar eyüp zabıtasında dışarıdan taşeronluk yapıyoruz. Servis vs falan.

    Bir hafta sonu ailece doluşup darphanenin aşağısında dikilitaşta oturan halamlara gittik oturmaya. Minibüste bizden hariç amcam ve ailesi de vardı. Saatler süren sohbetten sonra gece geç olmuş ve kalkmıştık. Saat de gece 24:00 e gelmişti. Ben önden giderek arabayı ısıtayım dedim. Çünkü kimi zaman soğuk motorda aksilik yapabiliyordu. Motoru çalıştırdım, herşey yolunda. Aradan 5 dakika sonra bizimkiler geldi minibüse doluştular. Orasıda öyle bir yerki, arabayı park ettiğim yer 50 metre dümdüz yol, ancak sağı ve solu yukarıya dikilitaşa çıkan dimdik bir yol. Sanırım 35-40 derece eğim vardır. Haydi bismillah dedim bastım gaza. Emektar ilk başlarda sıkıntısız tırmanırken yokuşun bitmesine 10 metre kala artık çekmemeye başladı ve tam motor stop edecekken durdum. Yokuşun tam ucundayım. Amcam aşağı indi. Ben sağa sola bakayım dedi. Çünkü çıktığımız yokuş sağlı sollu parketmiş arabalarla doluydu. Ben yavaş yavaş frenle geri gitmeye başladım. Bir onbeş metre gittim gitmedim, yokuşun tam ortasında fren foşşşşş etti. Geri geri kaymaya başladım yokuştan. Freni pompalıyorum bomboş. Amcam o ara kendini iki aracın arasına atmış. Az daha ezilecekmiş oda. Neyse arabadakilere eğilin diye bağırdığım. Arkamı rahat görmeliyimki arabaya hakim olabileyim. Bütün olan biten zaten 10-12 saniye içinde bitti. Tam köşede arabalar var. İçimden o ara onlara vurup durayım diye geçirdim, o an hayır aşağısı 5-6 metrelik uçurum riske atamam dedim. Kararımı verdim hiçbir yere çarpmadan durdurabilirdim arabayı. Aklıma el frenini de çekmek geliyor lakin o yokuşta o el freninin tutacağını hiç ummuyorum çünkü düz yolda zor tutuyor. Biraderimin daha 2-3 gün önce taktırdığı direksiyon kolçağına yapıştım. Tam köşeye gelince tüm hızımla bir kaç tur sol yaptım, düz yola girer girmez topladım ve tüm gücümle el frenine asıldım. Araç 3-4 metre sonra durdu. Hiç bir yere çarpmamış sürtmemiştik. Amcam koşarak yanımıza geldi. Sapsarı kesilmiştim. Ne yapıyorsun oğlum beni eziyordun deyince fren patladı dedim. İnanamadı. Geçti direksiyona fren foş foş ediyor. Işıldak bulup tekerin altına baktık fren yağı dökülüyordu.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • benim arabanın emme manifoldu bozulmuştu
    romanyada mazota su karışmış
    bükreşte ve belgrad da servise gidip meram anlatmaya çalıştım
    dilde yok
    adamlar ikazı söndürüyor biraz sonra tekrar yanıyor motor korumaya geçiyor gaz yemiyordu
    3 güne gelirdim istanbula
    iyi tırsmıştım
  • Afyon’da otobanın ne işi var ya

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 0tt0m@n 0 kullanıcısına yanıt
    Hocam babama özellikle sordum bu konuyu. Bu sistem dediğim gibi yeni nesil araçlarda mevcutmuş hocam. Aslında yeni nesil de değil ne kadar ekmek o kadar köfte olayı. Bizim 83 model 180lik tabiri caizse ufak yavuz fren ayarını otomatik yapamıyormuş. Babamın dediğine göre kampanın sıkmasını bırakmasını elle ayarlıyormuş babam bu ayar sürekli kaçardı her sefere çıkmadan çekerlere fren ayarı yapardım o günde havayı boşaltınca kampanyaların ayarı kaçtı kapanmadı kapandıysa da tutmadı zaten kamyonu ön lastikler otomatikti onlar kapandı ama rampada işe yaramadı dedi. Hatta o olayı yaşanmasaydık dönünce dev yavuzların (220 hplik) kampalarını takcaktık çıkma bulmuştuk para yetmeyince dönüşte yaparız abi demişti tamirci dedi. İçim yine cız etti.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • İşim gereği her hafta ortalama 1000 km yol yapıyorum. Simav, Gediz, Kütahya, Bilecik, Bozüyük ve Eskişehir...



    Salı günü saat 15:00 gibi yoğun kar yağışı tam bastırmadan Gediz den Eskişehire dönmek için yola çıktım. Güzergahı bilenler Eskigediz den sonra Dağ aşılıp yol düzlenir ve dümdüz yoldur. Dağı aşarken kar 3-5 cm ancak vardı ve yol tutuşta herhangi bir sorun yoktu. Düz yolun dezavantajını yaşadım ve bastıran tipide düşen görüş mesafesinden dolayı kendimi bir anda orta kanalda buldum. İki yolun ortasında V şeklinde beton kanala düştüm ve araç kara saplandı kaldı. Aracı bırakıp yaklaşık 10 dk sonra geçen kar aracı ile Gediz'e geri dönüp konaklamadım. Sonraki gün çekici ile aracı o kar yığınından kurtardık ve hasar almadığını kontrol edip Eskişehire geri döndüm.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çok güzel bir konu olmuş elinize sağlık beyler.
  • Bundan bir 7-8 yıl önce, Mustafakemalpaşa'dan Manisa'ya doğru yol alırken, Akhisar çıkışına doğru dikiz aynamda bir kazaya şahit olmuştum.

    Duble yolda seyir halindeyim. o zaman fabiam vardı. sol şeritten 110 civarında seyrediyordum. yol boştu. arkamdaki araç bir symbol'dü. aramızda 50-60m mesafe var idi ve arada başka araç yoktu. arkayı aynadan kontrol ederken symbol'ün sürücüsünün bir anda direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, 100 km hızla (tahmini) refüje girdiğini ve havada taklalar atmaya başlayarak karşı yola geçtiğine şahit olmuştum. o anları soğuk terler dökerek izledim. yardım etmeye fırsatım olamamıştı. umarım hayattadır süren kişi.
  • Güzel konu olmuş, tüm yazılanları okudum. Bazıları güldürdü, bazı anılar hüzünlendirdi biraz. Bende bir kaç anımı anlatayım.

    Üniversite 3.cü sınıfız, 2015 yılında sömestr dönüşü araba kiralayıp trabzon'a gezi düzenleyelim dedik. Arkadaşları kafaladık, 5 kişi yola çıkacağız. Bartın'da okuduğumuz için kurumsal araç kiralama ofisleri yok burada. Mecburen merdiven altı oto kiralama yerlerinden kirayacağız arabayı.

    En sonunda 2009 ya da 2010 model dizel linea bulabildik. Cuma yola çıkacağız, perşembe günü kiralama ücretinin 4'te birini kapora olarak verdik. Kızlara felan pasta,börek yaptırdık yolda yemeğe para vermeyelim diye.

    Tüm hazırlıklar tamam, ofise gittik ücreti verip arabayı teslim alacağız. Ofiste ki adam şaaak diye önümüze senet koymasın mı.! Dedik abi hani senet yoktu. Çocuklar senet olmadan ben size malımı nasıl teslim edeceğim, sizi tanımıyorum ya arabayı alıp kaçarsanız felan dedi. Dedik abi burada öğrenciyiz ne kaçması derken, işin oluru bu seneti imzalarsanız aracı veririm dedi. O kadar da hazırlık yaptık,plan yaptık ziyan olmasın diye mecburen 40.000 tl'lik senete imza attık arkadaşla.

    Bu arada 5 kişiyiz ama içimizden sadece bir arkadaş araba kullanmayı biliyor. Benimde o zamanlar ehliyetim var ama sürüş tecrübem yok. Arkadaşım yorulunca ara ara bende sürerim diye plan yapmıştık ama planlar seneti görünce suya düştü tabi.

    Yola koyulduk güzergahımız Bartın-Safranbolu-Tosya-Merzifon-Samsun-Ordu-Giresun-Trabzon. Normalde amasya güzergahımızda değildi ama merzifondan geçince aşağı uğrayıp amasya'yı da gezelim dedik. Buraya kadar hiç sıkıntı olmadı çok şükür. Amasya'dan çıktık saat 9 suları samsun'a gidiyoruz.

    Havza'dan çıktık, kavak yolundayız. Yol çift taraflı otoban yolu ama hiç bir aydınlatma yok yolda. Arkadaş'a söyledik dikkatli git bir sıkıntı çıkmasın diye. Bu iyice pür dikkat oldu. Sağ şeritte ilerliyorduk, arkadaş önümüzde ki pick up aracı sollamaya çıktı. sollamaya çıkmasıyla sol şeritte yanılmıyorsam köpek ya da kedi ölüsü vardı. bunun üzerinden geçip arabanın arkasının kayması bir oldu. 2-3 hamlede direksiyonu toparladı hemen. Eğer toparlamasaydı önce sol taraftaki bariyere girerdik sonra da solladığımız pick up araç bize vururdu.

    Hem kiralık araç hem de 40 binlik senete imza atmışız, ailelerimizinde haberi yoktu Allah korudu bizi o gün. Yoksa mahvolmuştuk. Sonra tövbe ettik zaten senet imzalayacağımız yerden araç kiralamayalım diye.


    Diğer olayı da anlatayım hemen kısa kısa.


    Üniversite son sınıfız, mezun olmamıza 1 ay var. 2016 yılı mayıs ayı yine araç kiralayıp bu sefer bartın-izmir gezisi yapalım dedik aynı ekiple. 1 kişi eksiğiz ama yola yine tek şöför çıkıyoruz. reklam yapmak gibi olmasın ama arabayı bu sefer tasit.com'dan kiraladık linea olarak. Araç zonguldak'tan geldi bu sefer senet yoktu, sadece kiralık sözleşmesi imzalayıp koyulduk yola, tabi bu sefer kafa rahat.

    3 gün boyunca izmir,denizli,kuşadası sıkıntısız gezdik. Dönüş yolundayız artık manisanın yunus emre ilçesindeydik. Arabayı kullanan arkadaş basa basa gidiyor tabi yollar boş. Sonra fark etti ki biz basıyoruz, diğer araçlardan neden yavaşlıyor diye bize soruyor. Derken böyle hafif bir virajı döndük, paaatt diye karşımıza polis amcalar çıktı. Radar olduğu aklımızın ucundan bile geçmiyor, normal trafik çevirmesi sandık. Diğer memur evrak doldurmaya başlayınca anladık radar olduğunu.

    Bizim arkadaşın eniştesi polis, siz durun ben halledicem felan dedi hemen. allem etti kallem etti vazgeçiremedik memur beyden radar cezasını. Diyoruz öğrenciyiz yazmayın etmeyin memur bey demez mi, ulan öğrencisiniz ama taa bartın'dan buraya gezmeye gelmeyi biliyosunuz dedi. Bu size ders olsun deyip 412 tl'lik ceza ile uğurladı bizi bartın'a

    Giderken arabayı süzdü şöyle dedi bize memur bey, arkadaşlar altınız linea var 149 km hız ile radara giriyosunuz, bu arabaya bu hız çok bile demişti Alındık doğrusu. Rica ediyorum bartın'a kadar yavaş gidin yoksa daha çok radar cezası yersiniz demişti. 100'ü bile geçmeden bartın'a geri dönmüştük. Erken ödeme indirimi ile 325 civarı bir şey ödemiştik. 2 hafta okula gitmemiştik radar cezası yüzünden paramız bitmişti.




  • 0tt0m@n 0 kullanıcısına yanıt
    Haklısınız hocam. Şuan ağır vasıtada olan çoğu özellik yaygın olarak kullanılan otomobil markalarında yok.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Benim pederde derki kışın öyle absürt bir durum olmadığı sürece el freni çekme sıkıntı çıkarır adam biliyor işi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 0tt0m@n 0 kullanıcısına yanıt
    Hocam bizde damperli as600 vardı. Sabah hiç yerinde çalışmazdı. Hep bayır aşşağı vurdurarak çalıştırıdık. Kaç defa babam tehlike atlattı çalışmayıp frensizlikten dolayı. Bir defasında marş basarak havayı doldurup son anda öyle durdurabildiğini net hatırlıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ESER14 -- 19 Ocak 2019; 6:29:38 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • SEMOZA45 kullanıcısına yanıt
    Geçenlerde adamın biri helikopterle yarışmıştı meğerse radar helikopteriymiş

    https://www.haberler.com/polis-helikopteri-ile-yaristi-hiz-asimindan-cezayi-11609200-haberi/
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.