Şimdi Ara

Aşkın nasıl bir şey olduğu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
16
Cevap
1
Favori
492
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bana somut bir müzik göstermenizi istesem, herhangi bir şarkıyı atardınız; müzik diye bir kavram gösteremezdiniz. Müzik, bir melodinin içinde olandır çünkü.

    Nasıl ki müziği bir şarkıyla gösteriyorsak, aşkı da ancak bir insanla gösterebiliriz. "O" insana karşı salgılanan duyguyu işaret edebiliriz. Aşk denilen şey kafamızda kendiliğinden belirmez yani; belirli bir insanı konu alarak tadılabilir ancak.

    Sıcak bir ortamla karşılaşınca terlemek gibi; aşık olacağımız kişiyle karşılaşınca da vücudumuz bir aşk salgılar. Birdenbire ya da yavaş yavaş olabilir bu.

    Bazen karşıdakinin yüzünü görünce bir aşk salgılarız; bazen de kafasının içindekileri görünce... Neden olduğu, nasıl olduğu, ne yapılması gerektiği hep ayrı ayrı meselelerdir; ama şu kesindir ki o duygu oluştuysa, o duygu oluşmuştur artık. Zamanla tükenebilir veya misli misli artabilir, bunlar da ayrı konulardır.

    Aşkın nasıl bir şey olduğu

    Kafamızın içinde, bir makine olduğunu hayal edin. Nasıl kendisine pil takılan bir kumanda sinyal yayıyorsa; bu kafamızdaki makine de, ona bir insan takıldı mı aşk üretiyor olsun. İnce, büyük veya kalem pil girişi olan kumandalar vardır bilirsiniz. Benzeri şekilde, kafamızdaki makinenin de bir tür girişi vardır; yalnızca bize aşk salgılatacak kişi oraya bir yapboz parçası gibi oturdu mu aşk üretilir.

    Tabii ki insan doğasından ötürü, aşk slotumuz, kumandadaki pil soketi gibi sabit kalmaz. Aslına bakılırsa herhangi bir şekli de yoktur. Belirli bir temel çerçevesinde, yaşadıklarımızla, öğrendiklerimizle zaman içinde değişime uğrar hep. Ama bu değişim her nasıl olursa olsun, + ve - kutupların pille teması kopmadıkça, hâla enerji üretilebilir aynı pilden ;)

    Bir kişinin genel olarak varlıklı, güzel, düşünceli veya akıllı olması, o kişiye yönelik aşk salgılanımını etkiler tabi. Ama öznel doğamızdan ötürü, aşka standart biçmek imkansızdır. Birisine aşık olduysak, ikinci bir emre kadar artık o, aşık olduğumuz kişidir; nasıl bir durumda olursa olsun tabiri caizse "mükemmel" yapboz parçası odur ve ondan başkası değildir. Böyle hissedilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-73A8A7D1E -- 11 Ocak 2018; 1:16:58 >







  • Aşk salgılamak nedir hocam hormon yerine kullanınca daha mı romantik oluyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İçine düştüğünde hayatın anlamlanmışçasına huzur doluyorsun, sonra da düşüşün büyük oluyor. Ve dönüp geriye bakıyorsun herkesden biriymiş. Din kadar yalancı bir şey kanımca.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Estetiğin dışa yansımasıdır ve şarhoşlukla taşkınlık etrafında döner
  • BilalDoğan0 kullanıcısına yanıt
    doğru
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923

    28 yaşındayım. Henüz kimseye aşık olmadım. 1 kişi hariç kimseninde bana aşık olduğunu sanmıyorum. Yabancı ve yerli birçok kız arkadaşım oldu. Birlikte olduğum birkaç kadına aşık olmak istedim, sevmek istedim, sevilmek istedim. Fakat bi türlü seksten öteye götüremedim işi. Olmadı mı olmuyor demek ki. Sorun benden kaynaklı olsa gerek. Yani ben düzenli bir ilişkiye gelemiyorum. Terkedildiğim vakıalar olsada genellikle işi bitiren ben oluyorum, ki çoğu zaman ortada işi bitirilecek bir durum olmuyor.

    1 kadını gerçekten çok üzdüm. Bu bilerek olmadı tabi. Yani üzülsün diye kendisiyle takılmadım. Çok yanlış anlamış beni demek ki. Farklı beklentiler içerisine girmiş. Bana aşık olduğunu söylüyordu. Yanlış anlamayın ama bende bir kadınla sadece eğlenmek, biraz muhabbet etmek için takiliyorum. İlerisi yok. Çabalasamda yok. Karşılıklı menfaat. Biraz eğlence. Nokta. Birkaç kez birlikte olduğum kadından hemencecik sıkılıyorum.

    Bu yüzden bu aşk denen şeyi hiç tadamadım. Nasıl bişey olduğunu bilemiyorum.

    Aşk, elde edemedikçe büyüyen sahip olma arzusu.



    Sevgilin de olabilir ama sana istediğin gibi teslim olana dek bu hırs olacak içinde. Sana olmuyor çünkü her zaman işi bitiren sensin. İpler hep senin elinde. Niye olsun ki?



    Erkek/Kadın herkes hep zor olana , elde edemediğine aşık oluyor. Siz diyorsunuz ya "kadınlar efendi erkek yerine p..ç erkeği seçiyor" diye. Erkekler için de durum aynı işte.



    Aşk böyle pis bir şey.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Aşk hem açılması hem de aşılması gereken bir kapı.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923


    quote:

    Orijinalden alıntı: Orange.


    quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923

    28 yaşındayım. Henüz kimseye aşık olmadım. 1 kişi hariç kimseninde bana aşık olduğunu sanmıyorum. Yabancı ve yerli birçok kız arkadaşım oldu. Birlikte olduğum birkaç kadına aşık olmak istedim, sevmek istedim, sevilmek istedim. Fakat bi türlü seksten öteye götüremedim işi. Olmadı mı olmuyor demek ki. Sorun benden kaynaklı olsa gerek. Yani ben düzenli bir ilişkiye gelemiyorum. Terkedildiğim vakıalar olsada genellikle işi bitiren ben oluyorum, ki çoğu zaman ortada işi bitirilecek bir durum olmuyor.

    1 kadını gerçekten çok üzdüm. Bu bilerek olmadı tabi. Yani üzülsün diye kendisiyle takılmadım. Çok yanlış anlamış beni demek ki. Farklı beklentiler içerisine girmiş. Bana aşık olduğunu söylüyordu. Yanlış anlamayın ama bende bir kadınla sadece eğlenmek, biraz muhabbet etmek için takiliyorum. İlerisi yok. Çabalasamda yok. Karşılıklı menfaat. Biraz eğlence. Nokta. Birkaç kez birlikte olduğum kadından hemencecik sıkılıyorum.

    Bu yüzden bu aşk denen şeyi hiç tadamadım. Nasıl bişey olduğunu bilemiyorum.

    Aşk, elde edemedikçe büyüyen sahip olma arzusu.



    Sevgilin de olabilir ama sana istediğin gibi teslim olana dek bu hırs olacak içinde. Sana olmuyor çünkü her zaman işi bitiren sensin. İpler hep senin elinde. Niye olsun ki?



    Erkek/Kadın herkes hep zor olana , elde edemediğine aşık oluyor. Siz diyorsunuz ya "kadınlar efendi erkek yerine p..ç erkeği seçiyor" diye. Erkekler için de durum aynı işte.



    Aşk böyle pis bir şey.

    Eğer mesele kadının bana bütünüyle teslim olması ise, bunu da yaşadım. Fakat burada aşık olan yine o oluyor, ben değilim. Aşık olamayan benim. Dolayısıyla o hissi tadamıyorum yine. Çok istiyorum, evet. Kötü bir insan da değilim. Ama ne kadar istesemde başaramıyorum. Yaş 28. 5-10 yıl sonra yaşayacağım yalnızlık sendromununda ayak seslerini duyar gibiyim, evet. Yaşıtlarım arkadaşlarım evlenmiş çoluğa çocuğa karışmış olacak ama biz yine tek tabanca devam edeceğiz. Bilincindeyim yani. Hayatta uğraşıpta çözemediğim, isteyipte yaşayamadığım ender şeylerden biridir bu. Bakalım bu düğümü çözebilecek miyim. Tavsiyelere açığım.

    Tamam işte kadın sana bütünüyle teslim olunca aşk meşk hırsında kalmayacak. Bir süre sonra sıkılacaksın. Çünkü artık senin , heyecan yok. Ne istediysen elde ettin.



    Peki şimdiye kadar nasıl kadınlarla ilişki kurdun biraz bahseder misin?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923


    quote:

    Orijinalden alıntı: Orange.


    quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923


    quote:

    Orijinalden alıntı: Orange.


    quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923

    28 yaşındayım. Henüz kimseye aşık olmadım. 1 kişi hariç kimseninde bana aşık olduğunu sanmıyorum. Yabancı ve yerli birçok kız arkadaşım oldu. Birlikte olduğum birkaç kadına aşık olmak istedim, sevmek istedim, sevilmek istedim. Fakat bi türlü seksten öteye götüremedim işi. Olmadı mı olmuyor demek ki. Sorun benden kaynaklı olsa gerek. Yani ben düzenli bir ilişkiye gelemiyorum. Terkedildiğim vakıalar olsada genellikle işi bitiren ben oluyorum, ki çoğu zaman ortada işi bitirilecek bir durum olmuyor.

    1 kadını gerçekten çok üzdüm. Bu bilerek olmadı tabi. Yani üzülsün diye kendisiyle takılmadım. Çok yanlış anlamış beni demek ki. Farklı beklentiler içerisine girmiş. Bana aşık olduğunu söylüyordu. Yanlış anlamayın ama bende bir kadınla sadece eğlenmek, biraz muhabbet etmek için takiliyorum. İlerisi yok. Çabalasamda yok. Karşılıklı menfaat. Biraz eğlence. Nokta. Birkaç kez birlikte olduğum kadından hemencecik sıkılıyorum.

    Bu yüzden bu aşk denen şeyi hiç tadamadım. Nasıl bişey olduğunu bilemiyorum.

    Aşk, elde edemedikçe büyüyen sahip olma arzusu.



    Sevgilin de olabilir ama sana istediğin gibi teslim olana dek bu hırs olacak içinde. Sana olmuyor çünkü her zaman işi bitiren sensin. İpler hep senin elinde. Niye olsun ki?



    Erkek/Kadın herkes hep zor olana , elde edemediğine aşık oluyor. Siz diyorsunuz ya "kadınlar efendi erkek yerine p..ç erkeği seçiyor" diye. Erkekler için de durum aynı işte.



    Aşk böyle pis bir şey.

    Eğer mesele kadının bana bütünüyle teslim olması ise, bunu da yaşadım. Fakat burada aşık olan yine o oluyor, ben değilim. Aşık olamayan benim. Dolayısıyla o hissi tadamıyorum yine. Çok istiyorum, evet. Kötü bir insan da değilim. Ama ne kadar istesemde başaramıyorum. Yaş 28. 5-10 yıl sonra yaşayacağım yalnızlık sendromununda ayak seslerini duyar gibiyim, evet. Yaşıtlarım arkadaşlarım evlenmiş çoluğa çocuğa karışmış olacak ama biz yine tek tabanca devam edeceğiz. Bilincindeyim yani. Hayatta uğraşıpta çözemediğim, isteyipte yaşayamadığım ender şeylerden biridir bu. Bakalım bu düğümü çözebilecek miyim. Tavsiyelere açığım.

    Tamam işte kadın sana bütünüyle teslim olunca aşk meşk hırsında kalmayacak. Bir süre sonra sıkılacaksın. Çünkü artık senin , heyecan yok. Ne istediysen elde ettin.



    Peki şimdiye kadar nasıl kadınlarla ilişki kurdun biraz bahseder misin?

    Üniversite ortamında, arkadaş ortamında, mekan ortamında, sosyal medya ortamında, iş ortamında karşılaştığım kadınlarla. 2 ay önce askerlik yapıyordum. Çarşı iznimde arkadaşlarla biraz açık havada içki içmek ve muhabbet etmek için gittiğimiz kadıköy moda sahilinde mesela yalnız başına kitap okuyan veya arkadaşlarıyla birlikte oturan kızların yanına gidip, bir bira ısmarlayıp muhabbete başlıyordum. İlla yatakta sonuçlanmasına gerek yok, biraz muhabbet biraz eğlence de kafi. Mesela bu bir örnek.



    Mesela şuan çalıştığım kurumda ki güzel bir bayanı yemeğe davet ettim. Bu haftasonu birlikte yemek yiyeceğiz.



    Ne biliyim işte böyle başlıyorum olaya. Kadınlara hoşlanacağı şeyler söylüyorum. Kendime güvendiğimi hissettiriyorum. Karşıdakine değer verdiğimi hissettiriyorum. Önce güven veriyorum. Daha önce muhtemelen kimsenin övmediği, iltifat etmediği bir yönünden bahsediyorum mesela. Çoğu zaman gerçek olmuyor bu. Fakat bu onları mutlu ediyor nihayetinde.

    Ben kadınları etkilemenin zor bişey olduğunu düşünmüyorum.




    Kandırıyorsun yani kızları. "Değer verdiğimi hissettiriyorum" derken, aslında değer vermediğini belirtmiş oluyorsun. Sadece öyle gösteriyorsun. Kızları, nasıl düşündüklerini ve zaaflarını çok iyi biliyorsun. Kaleye girmeyi biliyorsun. Kalenin kapılarını açtıktan sonra da zaten devamı geliyor dimi?

    İşte senin gibi erkekler çok tehlikelidir. Kadın düşmanı erkeklerden bile tehlikelisiniz. Zira onların durumu ortada. Sizin gibileri ve tehlikelerinizi ise kızlar göremiyor.

    Aslında kadınların canına okuyan senin gibiler. Kadın katilleri falan değil. Esas siz kadın milletini öldürüyor ve duygularıyla oynuyorsunuz.

    İşte bundan dolayı o yokluğundan yakındığın aşkı hiçbir zaman bulamayacaksın.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • aşkla şehveti karıştırıyorsunuz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923

    Kimseyi zorlamıyorum. 19 yaşında tanımadığım üniversite öğrencisi çıtır geliyor takip atıyor, mesaj atıyor, alenen yürüyor. Bende olumlu tepki veriyorum o kadar. Bu bir örnek sadece. Doğa böyle işliyor yapacak bişey yok. Kadınlara zarar verdiğimi düşünmüyorum. Tam tersi ben onları eğlendiriyor ve mutlu ediyorum her yönden. Kızlar benden şikayetçi değilken bir erkek olarak sana ne oluyor ben onu anlamadım.

    Havaya konuşuyosun

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: forvet09

    aşkla şehveti karıştırıyorsunuz.



    Aşk=Şehvet

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mutatio


    quote:

    Orijinalden alıntı: forvet09

    aşkla şehveti karıştırıyorsunuz.



    Aşk=Şehvet

    anneye, babaya, çocuklara duyulan aşk?
    sanırım yanılıyorsun?
  • aşkın ne olduğunu merak eden moleküler biyolojiye bakabilir
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923

    Kimseyi zorlamıyorum. 19 yaşında tanımadığım üniversite öğrencisi çıtır geliyor takip atıyor, mesaj atıyor, alenen yürüyor. Bende olumlu tepki veriyorum o kadar. Bu bir örnek sadece. Doğa böyle işliyor yapacak bişey yok. Kadınlara zarar verdiğimi düşünmüyorum. Tam tersi ben onları eğlendiriyor ve mutlu ediyorum her yönden. Kızlar benden şikayetçi değilken bir erkek olarak sana ne oluyor ben onu anlamadım.

    Şimdiye kadar birlikte olduğun kızlar yarın birgün bir erkeğe eş ve bir oğula anne olacak. Hiç mi vicdanınız sızlamıyor. Eşinin daha önce birçok erkekle birlikte olması seni rahatsız etmez miydi? Eğer toplumdaki erkeklerin tamamı senin gibi, toplumdaki kızların tamamıda o düşüp kalktığın kızlar gibi olmuş olsa, böyle bir insan topluluğuna "toplum" denilebilir miydi?

    Farkında bile değilsin ama hem kadına hemde topluma zarar veriyorsun.

    Ben eşim dışında hiçbir kadınla birlikte olmadım. Kendisi eşim olduktan sonra birlikte oldum. Gözüm hiçbir zamanda başka kadınlarda olmadı. Bu yüzden aşkı da yaşadım mutluluğuda yaşadım. Fakat ben görüştüğüm kadınlarla her zaman evliliği düşünerek görüştüm. Farklı amaçlar peşinde koşanlarla ilişiğimi hemen kestim. Vicdanımda hep rahat oldu bu yüzden.

    Sürekli aşağılamalarda bulunduğun İslam bana böyle öğretti.

    Ama senin beslendiğin ideoloji işte bak sana hiçbişey vermiyor. Aşkta bile mutluluğu yakalayamıyorsun.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.