Şimdi Ara

ARTIK GERÇEKTEN YETER! HERKES BAKSIN. UYAN TÜRKİYE! (Son Dakika KDVLER Düştü! 31.07.2020) (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
446
Cevap
19
Favori
39.902
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1033 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ldr1907

    Bu şekilde sunumunu grafiklerle yapman ekonomimizin süper güç olduğu gerçeğini değiştirmez. Biz ekonominin nabzını buradan değil, sokaktaki vatandaşımızdan öğreniriz. Türk ekonomisinin de istikrar ve kalkınma süreci içinde devamlı büyümesi sebebiyle, halkımızın hükümetimize rağbetinin kendilerini neredeyse çeyrek asırdır iktidarda tutması ile orantılıdır. Bunu başarmak ve sürdürmek ancak başkan Recep Tayyip Erdoğan ve dava arkadaşlarına nasip olmuştur.

    Sen ciddi misin?

  • lazer__ kullanıcısına yanıt

    amme hizmeti yapmışsın hocam buradan kopyalayıp kopyalayıp her yere yapıştıracaklar. bunları yazmayı dahi beceremeyenleri de sisteme dahil ettiniz.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Digital Reaction

    ''Demokratik'' bir ülkede yaşıyoruz fakat memleketin bekası için seçmen kriterleri gözden geçirilmeli diye düşünüyorum.

    Ortaokul öncesi oy atamasın, akp %10 alamaz. Sorun akp seçmenlerinin aşırı cahil olmasında. Ekonominin kötü olması sorun değil. Ekonomi kötü olabilir, dış ilişkilerde sorun olabilir. Koca ülke bu ama mal gibi yönetirsen ülkeyi olmaz. Almanya'ya eyy yapıp, ertesi ay turist dilenmeye gidersen olmaz. Kamyon şöföründen ülkeye CB olmaz. Şöförden MV olmaz. Bu görevleri yapacak adamlar var. Biatla ülke yönetilmez. Fikri olsun o makama getirilen MV bozması toplu oy atamaz. Söylenecek çok şey var ama şunu diyebilirim, vatana ihanet ediyorlar. En büyük ihaneti de mhp yapıyor. O Bahçeli denilen haysiyetsiz kara leke olarak geçecek bu ülke tarihine.





  • quote:

    Orijinalden alıntı: teknoCat

    Siz Kasım ayını görün. Temmuzu mumla ararsınız.

    Ne sosyal medya kalacak ne İnternet vpn ne fox ne halk TV.


    Şuan herşeyin fiyatını 2 ile çarpın. Öyle olacak. İşsizlik artmaya devam.
    2021de rahmetli olur ekonomi

    İç savaş çıkar o zaman zaten. Oralara gelmez olay. Bir yere kadar yapabilirler.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-809FC2E19

    Hayatınızda CHP iktidarı gördünüz mü ki böyle çok emin konuşabiliyorsunuz, açıkçası ben görmedim. Görmediğimiz şeylerle ilgili bilmişlik taslamak yerine yeni şeylere açık olalım, hükümetçi olmak yerine devletçi-halkçı vs vs olalım.

    Alıntıları Göster

    kendisi kaderci ortayolcu kılıgına bürünmüş koyu bir aksecmen.

    Argümanı da “cehabe seçmeni de kötünün iyisine razı”

    kötü olduğunu bilerek yine de basıyor oyu kendi partisine.

    Her yerinden tutarsızlık akıyor, cevap vermeye değmez.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Namaste. -- 29 Temmuz 2020; 0:55:39 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bakın amacım siyaset falan değil bende şikayetçiyim ama söyleneceğinize ağlayacağınıza adam olun çalışın mühendis doktor olun gidin kardeşim avrupaya o zaman biz herzaman fakirdik bu adamlardan bıkmadınız karşılaştırmadan her türlü hırsızlık haksızlık adilik bizde içimizde her an birbirimizi kazıklamaya çalışan biz bikere hakediyırmuyuz böyle yaşamayı?
    Madalyonun diğer yüzü keşke afrikada doğsaydınızda elinizde oraları görecek telefon bile olmasaydı açkıktan orda çocuklar ölüyor biliyormusunuz? sahi o özlediğiniz kahpe sömürgeci avrupalı yüzünden ölüyor o masum çocuklar bunu biliyorsunuz değilmi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Oğuzhaan kullanıcısına yanıt
    En son fatih erbakana dek gelmiştim
    çok mantıklı konuşuyordu projelerini anlatıyordu tabii bakmayadabilirsin.Proje deyince aklıma geldi.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: teknoCat

    Siz Kasım ayını görün. Temmuzu mumla ararsınız.

    Ne sosyal medya kalacak ne İnternet vpn ne fox ne halk TV.


    Şuan herşeyin fiyatını 2 ile çarpın. Öyle olacak. İşsizlik artmaya devam.
    2021de rahmetli olur ekonomi

    hocam öyle birşey olursa hükümet darbeyle indirilir

  • Evet.Kılıçdar taraftarları utanmadan ders aldı ve artık hata yapmıyor diyor.Hatta pasif kalmasına iyi bir politika diyorlar.İnşallah troldür.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Su kisacik omrumuzde gencligimin baharinda 20 yilimiz bunlara denk geldi ona ynaiyorum baska biseye degil

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu işin ekonomik boyutu. Ben size hemen başka bir boyut kazandırayım. Adalet.


    Simdi arkadaşlar televizyonlarda gördüğünüz avukat ve hukukcuların bile nerdeyse hiç değinmediği bir konu.


    Konu şu;


    15 Temmuz sonrasında aktif olarak hakimlik yada heyet üyesi sanıyorum 3000'den fazla kişi TEROR ÖRGÜTÜ ÜYESİ olmaktan tutuklandı ve cezalarını cekiyorlar.


    Ancak bu hakimlerin verdiği kararlar ki gayet basit bir hesapla bunlar güclü bir şekilde 5 yıl çalışmış olsunlar, yılda 200 gün çalışmış olsunlar, günde'de minimumdan 30 davaya bakmış olsunlar. Yani eşiniz, dostunuz sokaktaki trafikteki bir kavga, komşunuzla yaptıgınız tartışma, alacak verecek davaları, hatta boşanma davaları dedenizin miras davası uzadıkca uzar. Toplamda 90 milyon davaya direk dahil olmuş terör örgütü üyeliği yapmış aldığı hiçbir kararın gecerli sayılmaması gereken sözde hakimlerin aldığı kararlarla ya paranızı alamadınız, ya adil alamadınız, ya fazladan para ödediniz, ya hakkınız yendi vs vs okadar uzar ki...


    Esnafların alacak verecek davalarında bu sözde hakimlerin yanlı kararlar verdiği cemaate yakın esnafların tüm dahil oldugu davaları kazandıklarıda geçmişte konusulmuştu.


    Cezaevlerinde ise gercekten hiç suçla alakası olmayan ve-veya alması gerekenden cok cok daha hafif ceza almış ve-veya almamış onbinlerce insan oldugunu düşünüyorum.


    Durumun en basit anlatımı böyleyken tüm geçmiş davaların yeniden yargılanmaları yapılması gerekirken bu ülkenin gündeminde bile değil.


    Son olarak ilgili konuya hemen bağlayayım. Bir ülkede adalet yoksa o ülkede yatırım olmaz. Yatırım olmadıgı sürece doğrusal olarak paran değer kaybetmeye devam eder.


    Ülkede yolsuzluklar, eğitim ve adalet sağlanmadıkca bu süreç böyle gelir böyle gider.




    Dip Not: Diğer gelişmiş tüm ülkelerde cezaevi sistemi değilde Islahevi sistemi oldugundan yani suç işlemiş kişi veya kişilerin ciddi psikolojik destek, para kazanma imkanı gibi olanakları oldugundan "cezaevinden cıktı 3 kişiyi bıcakladı" gibi haberler bizim ülkemizin herhalde 50 kat altındadır. Yani adaletin uygulamasında da infazında da ülkemiz eğer 5. dünya ülkeleri diye bir klasman olsa oradaki en kötü puanlı ülke olurdu.



    Eğitim alanında'da bizim farkında olmadığımız şeyleri bir eğitimci arkadaş böyle özetlerse belkide herkes daha farklı bakış acılarına kavuşur.


    Sevgilerle


    Edit: Konuya kesinlikle siyasi bir bakış açısıyla bakmıyorum. HDP gelse PKK'lıları, CHP gelse sadece gazetecileri, TKP gelse koministleri vs vs uzar bu liste. Halkın herkesimine eşit mesafede olan Türkiyede hiçbir parti görmüyorum. Bir kaç siyasetci sayabilirim ama parti anlamında nayn baby.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi martinogame -- 29 Temmuz 2020; 1:42:16 >




  • ısıda I kullanıcısına yanıt

    Kim indirecek herkes sözde müslüman ama sokakta orda burda baktıkları kızlar... Neyse uzatmayacağım bu iktidarı darbe ile indiremez bu halk!! Anca eceli gelince Allah tarafından öldüğü zaman değişir işler.

  • Paylaştığın verilerin hiç bir anlamı yok. Cidden bak senin gibi düşünmeyen kimse için bir şey ifade etmiyor bunlar

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Oyun böyük yegenim. Bor çıkarmayalım diye oyun oynuyorlar yegenim. 2023’te şahlanacaz inşallah.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: martinogame

    Bu işin ekonomik boyutu. Ben size hemen başka bir boyut kazandırayım. Adalet.


    Simdi arkadaşlar televizyonlarda gördüğünüz avukat ve hukukcuların bile nerdeyse hiç değinmediği bir konu.


    Konu şu;


    15 Temmuz sonrasında aktif olarak hakimlik yada heyet üyesi sanıyorum 3000'den fazla kişi TEROR ÖRGÜTÜ ÜYESİ olmaktan tutuklandı ve cezalarını cekiyorlar.


    Ancak bu hakimlerin verdiği kararlar ki gayet basit bir hesapla bunlar güclü bir şekilde 5 yıl çalışmış olsunlar, yılda 200 gün çalışmış olsunlar, günde'de minimumdan 30 davaya bakmış olsunlar. Yani eşiniz, dostunuz sokaktaki trafikteki bir kavga, komşunuzla yaptıgınız tartışma, alacak verecek davaları, hatta boşanma davaları dedenizin miras davası uzadıkca uzar. Toplamda 90 milyon davaya direk dahil olmuş terör örgütü üyeliği yapmış aldığı hiçbir kararın gecerli sayılmaması gereken sözde hakimlerin aldığı kararlarla ya paranızı alamadınız, ya adil alamadınız, ya fazladan para ödediniz, ya hakkınız yendi vs vs okadar uzar ki...


    Esnafların alacak verecek davalarında bu sözde hakimlerin yanlı kararlar verdiği cemaate yakın esnafların tüm dahil oldugu davaları kazandıklarıda geçmişte konusulmuştu.


    Cezaevlerinde ise gercekten hiç suçla alakası olmayan ve-veya alması gerekenden cok cok daha hafif ceza almış ve-veya almamış onbinlerce insan oldugunu düşünüyorum.


    Durumun en basit anlatımı böyleyken tüm geçmiş davaların yeniden yargılanmaları yapılması gerekirken bu ülkenin gündeminde bile değil.


    Son olarak ilgili konuya hemen bağlayayım. Bir ülkede adalet yoksa o ülkede yatırım olmaz. Yatırım olmadıgı sürece doğrusal olarak paran değer kaybetmeye devam eder.


    Ülkede yolsuzluklar, eğitim ve adalet sağlanmadıkca bu süreç böyle gelir böyle gider.




    Dip Not: Diğer gelişmiş tüm ülkelerde cezaevi sistemi değilde Islahevi sistemi oldugundan yani suç işlemiş kişi veya kişilerin ciddi psikolojik destek, para kazanma imkanı gibi olanakları oldugundan "cezaevinden cıktı 3 kişiyi bıcakladı" gibi haberler bizim ülkemizin herhalde 50 kat altındadır. Yani adaletin uygulamasında da infazında da ülkemiz eğer 5. dünya ülkeleri diye bir klasman olsa oradaki en kötü puanlı ülke olurdu.



    Eğitim alanında'da bizim farkında olmadığımız şeyleri bir eğitimci arkadaş böyle özetlerse belkide herkes daha farklı bakış acılarına kavuşur.


    Sevgilerle


    Edit: Konuya kesinlikle siyasi bir bakış açısıyla bakmıyorum. HDP gelse PKK'lıları, CHP gelse sadece gazetecileri, TKP gelse koministleri vs vs uzar bu liste. Halkın herkesimine eşit mesafede olan Türkiyede hiçbir parti görmüyorum. Bir kaç siyasetci sayabilirim ama parti anlamında nayn baby.

    çok yazık oldu gerçekten








  • < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi WhyNot? -- 29 Temmuz 2020; 2:11:5 >
  • İmambayıldı / Uğur MUMCU


    Her şeyin sahtesi var. Paranın sahtesi var. Tablonun sahtesi var. Altının, gümüşün, elmasın sahteleri var. Var oğlu var!


    Peki dinin ve ideolojinin de sahteleri yok mu? Olmaz olur mu hiç? Var. Dinin sahtesi, siyasete karışmış olanıdır. Din duygularının ve dince kutsal kavramların siyaset adına kullanılması ile din, din olmaktan çıkar, siyasetin aracı olur.


    Siyaset ticarete, ticaret siyasete, din de her ikisine araç edildi mi, artık bu sömürünün sonu gelmez. Din ticareti ile meşgul olanlara bakın, hemen hemen hepsi milyarder. Yalnızca Türk Lirası ile milyarder değil bunlar, dolar milyarderi, mark milyarderi olmuşlardır birçoğu.


    Oh ne kolay. Çek bir besmele, gelsin paralar. Finans kuruluşları, şirketler ve bu finans kuruluşları ve şirketler aracılığı ile kazanılan milyarlar. Elhamdülillah Müslümanız! Elhamdülillah milyarderiz! Bir kolumuz siyasette, öbür kolumuz ticarette, ayaklarımız da tarikatlarda.


    Bir üçgen bu. Ticaret, siyaset ve tarikat üçgeni.


    Bunlar dindarın sahtecileridir. Zavallı yoksul Müslüman yurttaşlann kanlarını emenler de bunlardır. İnanç sömürücüleridir bunlar.


    Atatürk'ün laiklik ilkesinin ne kadar yararlı, ne kadar gerekli olduğunu, bu din sahtecileri ortaya çıkınca daha iyi anlıyoruz.


    Kim savaşacak bunlarla? Laiklik ilkesi, sahte Atatürkçüler ile sahte Müslümanların aralarında paylaşacakları bir koz değildir.


    Atatürkçülüğün ilk koşulu devrimci olmaktır. Çağdaş olmaktır. Demokrat olmaktır. Öyle ödün siyaseti ile Atatürkçülük olmaz. Öyle pazarlıkçı ve uzlaşmacı yaklaşımlar ile lâiklik ilkesi savunulmaz. Yasakçılık ile ise hiç savunulmaz.


    Bir yanda sahte Müslümanlar, din tacirleri, inanç sömürücüleri. Bir elleri siyasette, öbür elleri ticarette, ayakları da tarikatlarda dolananlar.


    Öte yanda da sahte Atatürkçüler. İşlerine geldiği sürece, bu sahte Müslümanlar ile kol kola girip, öpüşenler. Birbirlerine siyasal destek sağlayanlar. Yasakçılıkla, hot-hotçulukla Atatürkçülüklerini kanıtlayacaklarını sananlar.


    Müslümanın, kimsesizi ve yoksuluna karşı Atatürkçülük taslayıp gericinin, yobazın iş ve sermaye çevreleri ile içli dışlı olanlarının karşısında da sus-pus olanlar. Bir yanda sahte Atatürkçüler, öbür yanda sahte Müslümanlar.


    Laiklik ilkesini savunmak için Atatürk gibi yürekli, Atatürk gibi inançlı olmak gerekir. İzinden gittiklerini söyleyenler gibi ürkek, kararsız ve inançsız değil.


    Uğur MUMCU - Cumhuriyet, 1 Mart 1987


    33 Yıl öncesi ve bugün. Değişen ne? Sadece isimler. Birey bilinci ve buna bağlı toplumsal zeka gelişmedikçe de bu şekilde devam edecektir. Yani bizim sorunumuzun kaynağı halktır. Böyle halkın seçiminin sonucu da bu kadar olur.


    Aslında mevcut durumda bizlerin tüm yöneticileri ve siyasi partileri reddederek, karma bir yönetim ve şeffaf bir yönetim anlayışını istiyor olmamız gerekiyor. Şahsen mevcut siyasi partiler ve siyasiler içinde bizi zenginleştirip, geleceğe taşıyacak isimler ve kadrolar olduğuna inanmıyorum ...





  • evet hesap ortada ama sorgulamak lazım, oda bizde yok.

  • Şimdi anlayacağımız dilden yazalım, öyle patates soğan hesabına gerek yok, madem donanım teknoloji forumu burası.

    Niye Almanya'yı örnek veriyorsun diyenlere 2 cevabım var.

    1- aşağı yukarı aynı zamanlarda yıkımı yaşamış ülke, birisi Hitler Almanyası, malum dünya savaşı diğeri yeni kurulan cumhuriyet ve sancıları vs.

    2- eşit nüfus

    Pardon 3 taneymiş, Almanya bizi kıskanıyor, buda bir sebep.

    PlayStation için son çıkan last of us oyununu ele alalım, Alman vatandaşı hans, 1 ay çalışıyor üstelik bizler gibi değil neyse önemi yok, ay sonu gidiyor ve kazandığı parayla 28 adet last of us oyununu alıyor kutulu falan böyle indirim vs kovalamadan.

    Türk vatandaşı Hamza ise, Alman hans'a göre neredeyse 1.5 kat çalışıyor ve aldığı maaş ile PS store a giriyor, oda nesi tam 4 last of us oyununu alıyor ve parası bitiyor.

    Burada last of us ve miktarlara takılmayın, 28 farklı konsol oyunu ve 4 konsol oyunu olarak bakın, kolaylık olsun diye böyle yazdım.

    Sene sonunda yeni konsollar çıkıyor, Alman Hans ay sonu gidecek, ps5 series x i alacak, yanına aşağı yukarı 20 25 oyun daha alacak, Hamza ise ay sonu gidecek teknoloji markete, bakıp geçecek. Niye ? Çünkü alabilmesi için aşağı yukarı 3.5-4 ay falan kuruş para harcamadan bu konsolu rüyasında falan belki görebilecek.

    Mutfak alışverişine girersek hele hiç çıkamayız işin içinden, burada kemiğini alamayacağın fiyata adamlar kilo kilo etleri lüpletecek falan.

    Velhasıl, temmuz hazirandan, ağustos ise temmuzdan çok daha iyi olacak, şüphemiz yoktur.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tunc@y

    İmambayıldı / Uğur MUMCU


    Her şeyin sahtesi var. Paranın sahtesi var. Tablonun sahtesi var. Altının, gümüşün, elmasın sahteleri var. Var oğlu var!


    Peki dinin ve ideolojinin de sahteleri yok mu? Olmaz olur mu hiç? Var. Dinin sahtesi, siyasete karışmış olanıdır. Din duygularının ve dince kutsal kavramların siyaset adına kullanılması ile din, din olmaktan çıkar, siyasetin aracı olur.


    Siyaset ticarete, ticaret siyasete, din de her ikisine araç edildi mi, artık bu sömürünün sonu gelmez. Din ticareti ile meşgul olanlara bakın, hemen hemen hepsi milyarder. Yalnızca Türk Lirası ile milyarder değil bunlar, dolar milyarderi, mark milyarderi olmuşlardır birçoğu.


    Oh ne kolay. Çek bir besmele, gelsin paralar. Finans kuruluşları, şirketler ve bu finans kuruluşları ve şirketler aracılığı ile kazanılan milyarlar. Elhamdülillah Müslümanız! Elhamdülillah milyarderiz! Bir kolumuz siyasette, öbür kolumuz ticarette, ayaklarımız da tarikatlarda.


    Bir üçgen bu. Ticaret, siyaset ve tarikat üçgeni.


    Bunlar dindarın sahtecileridir. Zavallı yoksul Müslüman yurttaşlann kanlarını emenler de bunlardır. İnanç sömürücüleridir bunlar.


    Atatürk'ün laiklik ilkesinin ne kadar yararlı, ne kadar gerekli olduğunu, bu din sahtecileri ortaya çıkınca daha iyi anlıyoruz.


    Kim savaşacak bunlarla? Laiklik ilkesi, sahte Atatürkçüler ile sahte Müslümanların aralarında paylaşacakları bir koz değildir.


    Atatürkçülüğün ilk koşulu devrimci olmaktır. Çağdaş olmaktır. Demokrat olmaktır. Öyle ödün siyaseti ile Atatürkçülük olmaz. Öyle pazarlıkçı ve uzlaşmacı yaklaşımlar ile lâiklik ilkesi savunulmaz. Yasakçılık ile ise hiç savunulmaz.


    Bir yanda sahte Müslümanlar, din tacirleri, inanç sömürücüleri. Bir elleri siyasette, öbür elleri ticarette, ayakları da tarikatlarda dolananlar.


    Öte yanda da sahte Atatürkçüler. İşlerine geldiği sürece, bu sahte Müslümanlar ile kol kola girip, öpüşenler. Birbirlerine siyasal destek sağlayanlar. Yasakçılıkla, hot-hotçulukla Atatürkçülüklerini kanıtlayacaklarını sananlar.


    Müslümanın, kimsesizi ve yoksuluna karşı Atatürkçülük taslayıp gericinin, yobazın iş ve sermaye çevreleri ile içli dışlı olanlarının karşısında da sus-pus olanlar. Bir yanda sahte Atatürkçüler, öbür yanda sahte Müslümanlar.


    Laiklik ilkesini savunmak için Atatürk gibi yürekli, Atatürk gibi inançlı olmak gerekir. İzinden gittiklerini söyleyenler gibi ürkek, kararsız ve inançsız değil.


    Uğur MUMCU - Cumhuriyet, 1 Mart 1987


    33 Yıl öncesi ve bugün. Değişen ne? Sadece isimler. Birey bilinci ve buna bağlı toplumsal zeka gelişmedikçe de bu şekilde devam edecektir. Yani bizim sorunumuzun kaynağı halktır. Böyle halkın seçiminin sonucu da bu kadar olur.


    Aslında mevcut durumda bizlerin tüm yöneticileri ve siyasi partileri reddederek, karma bir yönetim ve şeffaf bir yönetim anlayışını istiyor olmamız gerekiyor. Şahsen mevcut siyasi partiler ve siyasiler içinde bizi zenginleştirip, geleceğe taşıyacak isimler ve kadrolar olduğuna inanmıyorum ...

    Aynen öyle. Zaten biraz daha geniş acıyla bakabilen insalar bir partiyi, bir kişiyi değil bir fikri savunur. Fikrin kimden cıktıgının hiçbir önemi olmaz. Fikrin doğru yada yanlış olması savunulup savunulmaması için tek kriter olmaldır. Herkes, herşey sorgulanabilir.


    Su yazının alnı olsada öpsem. Eline sağlık yazanında bizimle paylaşanında.





  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.