[ANA KONU] BLACK DESERT

Oyunun ilk teaser’ları geldiğinde çoğu Avrupalı oyuncunun dudağı uçukladı diyebiliriz. Herkesin aklında”Avrupa’da yayınlanacak mı?” sorusu oluştu. Avrupa’daki oyuncuların bu olumlu geri dönüşlerini gören DAUM (oyunun Kore’deki yayıncısı) sessiz kalmadı ve oyunu bizzat Avrupa’da yayınlayacaklarını söyledi.

Avrupa’ya bizzat getirmelerinin güzel yanları var fakat kötü yanlarından biri ise yeni stüdyo kurmak, oyun için ekip oluşturmak gibi işler. Çünkü bu oyunun çıkış süresini oldukça uzatıyor, çeviriyi de unutmamak lazım.

Söylentilere göre oyun Avrupa’da Q4 2015’te yani 2015’in 4. çeyreğinde oyuncularla buluşacak. DAUM Avrupa hakkında çok fazla duyuru yapmamış olsa da oyunun testlerine direk OBT ile başlayacakları gibi söylentiler var. Kore’deki sunucularda şuan channel sistemi var ve her sunucunun oyuncu limiti 20.000. Bunları channel başına 4.000 oyuncu olarak bölüyor.



Oyunun en iddialı olduğu yerlerden biri karakter yaratma ve belirtmek gerekirse oyunda şu anlık sadece 4 sınıf var.

Warrior,
Ranger,
Sorcerer,
Giant.
Fakat oyunun yayınlanmasına yakın oyunda toplam 8 sınıfın olması planlanıyor. Buna öncü olarak 2015’in ilk çeyreğinde oyuna Tamer sınıfının ekleneceği belirtiliyor.

Öncelikle oyuna girdiğimizde bizi uzun süre oyalayacak bir karakter yaratma ekranımız var. Oyuna başlamadan saatlerinizi alabileceğini söyleyebilirim. Saçımızdan parmağımıza kadar karakterimizi özelleştirebiliyoruz. Bu sayede oyunda her karakter kendine has görünüyor. Diğer MMORPG oyunlara göre farkını buradan ortaya koymaya başlıyor Black Desert Online. Karakterimize oyunda bulunan zırhları da görünüş olarak denetebiliyoruz. Bu sayede bizi neyin beklediğini anlayabilmemiz güzel bir ayrıntı olmuş. Bunun yanında karakterimize çeşitli mimikler de yaptırabilirken savaş içerisinde veya konuşurken yapacağı haraketleri önceden görebiliyoruz.



Oyuna girdiğimizde nerede olduğunu bilmeyen karakterimize Kara Ruh(?) yol göstermeye başlıyor.

Ana görevlerimizi de bu minik yaratıktan alıyoruz. Sadece görev değil silahlarımızı, zırhlarımızı ve enchant’lama işlemini de bu Ruh üzerinden gerçekleştiriyoruz. Oyunun güzel ayrıntılarından biri NPC’ler ile aramızdaki ilişkiyi ayarlayabilmemiz. Mesela her gün selam verdiğiniz NPC, bir süre sonra size vereceği görevlerde daha fazla ödül, kesilecek canavar sayısını düşürme gibi imkanlar sağlıyor.

Eğer ki NPC’nin parasını çalarsanız (Oyunda NPC’lerin arkasına yaklaştığınızda Pickpocket işareti beliriyor ve paralarını alıyoruz) size görev vermemekten öte kasabaya bile girişiniz engellenebilir. Oyunda yaşayan bir çevrenin olduğunu hissedebiliyoruz. NPC’ler her zaman olduğu yerde dikilmiyor. Evine gidip uyuyanı NPC’ler, gezenler var.

Dikkatimi çeken noktalardan bir tanesi ise herhangi bir krallığın oluşturduğu tampon bölgeye çevredeki canavarların dalga/wave şeklinde saldırması ve bir anda minik bir savaşın patlak vermesi. 2 veya 3 dalga olarak gelen canavarları kesersek o çevredeki krallığa olan saygınlığımız artıyor ve ilişkimiz ilerliyor. Ancak oyunda parti şeklinde ilerliyorsanız NPC’ler ile olan bu ilişki biraz ayrılmaya yol açıyor. Çünkü NPC’nin verdiği ve istediği şeyler değişiklik gösterebiliyor.



Oyunda oyuncular arası etkileşimde malesef takas işlemi yok. Bunun yanı sıra eşyaların alım satımı Auctioneer House yani açık artırma evinde yapılıyor.

Eşyaların herhangi bir seviyesi yok yani sınıfınıza ait eşyayı bulduğunuzda iyiyse direk kuşanabilirsiniz. Ayriyetten PvP severleri üzecek bir durum var ki bu da PvP’nin 50 level’de başlaması. Fakat oyun sürekli gelişme sürecinde, yapımcılar Kore’deki oyuncuların istekleri doğrultusunda böyle bir karara vardıklarını söyledi. Durumun Avrupa’da ne olacağı tam olarak belli değil. Oyunun açık dünya bir PvP’si var yani PvP’de level sınırı olmasaydı insanlar sizi canavar keserken öldürebilirdi. Fakat bu durum onları PK oyuncu yapar ve köylere girmekte, NPC’ler ile diyalog kurmalarında sıkıntı çıkartabilir.

Eğer ölürseniz eşya düşürdüğünüzü de söylemeyi unutmayalım. Oyunda mounted-combat yapabilirsiniz, (binekli savaş) yani isterseniz bineğinizin üstünden de savaşabilirsiniz fakat yeteneklerinizin bir kaçını kullanabiliyorsunuz. Bunun yanı sıra oyunda siege/castle (kuşatma) savaşları da var. Guild’ler ise oyunda bulunan kaleler için savaşıyor. Ve bu savaşlar 400V400 gerçekleşiyor. Kaleyi alan Guild’e ise vergi ödeniyor ve bu şekilde düzen sağlanıyor. Guildinize ait bir han da satın alabiliyorsunuz.

Oyunda bir çok ayrıntı var. Bunlardan biri de atınızı kendiniz yakalayıp evcilleştirmeniz. Oyunda belirli noktalarda at spawn’ı var ve buraya gidip aldığınız ipinizle onları şanslıysanız yakalayıp evcilleştirebilirsiniz. Bunu bir geçim kaynağı olarak da kullanabilirsiniz, atları yakalayıp açık artırma evinde satabilirsiniz çünkü çoğu kişi yakalamak yerine bineğini açık artırmadan alıyor. Şunu da ekleyeyim atlarınızın cinsiyeti var.

Bunların yanı sıra oyunun grafik yapısı da ayrıntılı ve cidden hoş. Oyun grafik motoru olarak kendine özel olarak tasarlanmış olan Black Desert Engine‘i kullanıyor. Bu da oyunun güzel optimize olmasını sağlamış diyebiliriz çünkü oyunda yapılan geri dönüşler sonucunda ciddi bir optimize problemi yok gibi görünüyor.

Oyunda skill ağacı da tripod sistem kullanıyor fakat level’inize gelen her skilli açamıyorsunuz. Çünkü oyunda SP (Skill Point) sistemi mevcut ve karakterinizi buna göre yapılandırıp, Silkroad’dan da tanıdığımız gibi, SP Farm yapmanız gerekiyor. Ancak bu süreç o kadar da uzun değil, bir bar dolumunda size 3 adet SP veriyor.

Oyunda trade-run’lar da mevcut. Fakat tehlikesiz olduğu söylenemez çünkü belirli noktalarda leveli 50 olan haydutlar önünüzde belirip sizi öldürebilir. Bu da demek ki ticaret yolunda dikkatli olarak ilerlemek gerek.



Gelelim diğer noktaya. Size şunu söyleyebilirim ki, oyunun dövüş mekanikleri yüzünden durmadan canavarlarla uğraşmak isteyeceksiniz.

Çünkü oyunda her yeteneği “1-2-3…”‘e koyup kullanamıyoruz. Her skillin klavyede kendine has kombinasyonu var. Oyuna girdiğinizde sizi oyalayacak olan etmenlerden biri de bu. Son söylenecek şeyleri şöyle sıralayayım; Oyun şuan Kore’de F2P. Bunu duyduktan sonra şunu söylediğinizi duyar gibiyim:

Oyunda P2W (pay-to-win) bir içerik var mı?

Cevaplamak gerekirse oyundaki Cash Shop sadece kozmetik ürünlerden oluşuyor. Bu kozmetik ürünlerin de karakterimize herhangi bir artısı yok sadece görünüş. Bunun sonucunda anlayacağınız üzere oyunu etkileyen bir P2W içerik yok.

Genel olarak oyundan aldığım bilgiler ve görüşler bunlar. Belirttiğim gibi MMORPGsever biriyseniz kesinlikle oyun Avrupa’ya geldiğinde denemenizi öneririm. Oyunun Avrupa’da DAUM tarafından yayınlanacağını belirtmiştim ve oyunun Avrupa’da F2P olup olmayacağı belli değil.

Black Desert Online’ın birkaç görüntüsü var aşağıda, olur da merak edersiniz diye.