Şimdi Ara

Allaha inanmak ne kaybettirir? (10. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
291
Cevap
2
Favori
3.849
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
6 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 89101112
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • yahu Allah azap edecek değiliz diyor.Nereye girecek peki cennete girmeyecekte.Hala mantıksız sorular soruyorsun.Birinin cevabını alıyorsun tonla kafandan saçma sapan şeyler söyleyip uyduruyorsun.Sen daha attıklarımı bile okumuyorsun ki ben daha ne diyim.Önce önyargılarından vazgeç ondan sonra gel tartış benimle.
  • ResulMert kullanıcısına yanıt
    bu videoyu atmak daha buyuk utanc nedeni degil mi sence?

    adamlar muslumanlardan aldi diyorlar. ee dogru. muslumanlar da yunanlilardan, onlarda misirlilardan aldi. bu hep boyleydi.

    Ancak, sen avrupaya veya gavurlara bu kadar fark attigin halde, bu avantaji kullanip kitabinda yazdigi iddia edilen seyleri onlardan daha once bulamiyorsan oturup dusunun. birseyler yanlis olmali.

    unutmadan, avrupanin karanlik caginda diyerek, verdigi isimlerin cogu muslumanlikla pek alakasi yok. hemen hemen hepsi dindar olmayan fakat musluman bolgesinde yasayan insanlar. zamaninda bu insanlari rahat birakmayip herseye din din denilmeye baslaninca beklenen son basladi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Burada eleştirdiğiniz insanlardan zihniyet olarak hiç farklı değilsiniz. Onlar gibi davranarak onları eleştiremezsiniz.

    Oruç tutanları dovdügumu, sokağa çıkıp müslümanlara küfür ettiğimi falan hatırlamıyorum. Altı üstü burda hakeden bir kaç adamla dalga geçiyorum. O da onlar müslüman olduğu için değil. Sen de müslümansın ama senle geçmiyorum değil mi?

    Onlardan yazınızda bahsetmemişsiniz. Dindar bir insan tarifi yapıp onu aşağılamışsınız. O kişi sizi yargılıyorsa siz de onu yargılıyorsunuz.
  • Herşeyi bildiğini sanan ve sanmada devam eden bir şahıssın.Yazdıklarımı okumuyorsun bile önyargılı davranıyorsun.Senin bu kafandan uyduruk cümlelerine cevap verdikçe dahada ortaya kafandan uydurduğun saçma sapan olaylar ortaya atıyorsun.İster oku ister okuma ben tebliğ görevimi yapıp attım sana.Gerisi sana kalmış.O adamlardan bilgili olduğunu düşünüyorsun resmen.Bir araştır o adamlar neyin nesi neyin fesi.Sen o adamların araştıdıklarının yüzde 1 ini bile araştırıp okumuyor ezberlemiyorsun.
  • ResulMert kullanıcısına yanıt
    sen batililarin inanip inanmasina ne bakiyorsun? sen kendi isinle ilgileneceksin. zamaninda dediiniz gibi muslumanlar ileri olsaydi bugun kafasinda bomba yagmuru ile yasamazdi. ama onlar ayetleri bir yerlere cekip, bilime uydurum aa burada yaziyormus demeyi tercih etti.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jeopol

    bu videoyu atmak daha buyuk utanc nedeni degil mi sence?

    adamlar muslumanlardan aldi diyorlar. ee dogru. muslumanlar da yunanlilardan, onlarda misirlilardan aldi. bu hep boyleydi.

    Ancak, sen avrupaya veya gavurlara bu kadar fark attigin halde, bu avantaji kullanip kitabinda yazdigi iddia edilen seyleri onlardan daha once bulamiyorsan oturup dusunun. birseyler yanlis olmali.

    unutmadan, avrupanin karanlik caginda diyerek, verdigi isimlerin cogu muslumanlikla pek alakasi yok. hemen hemen hepsi dindar olmayan fakat musluman bolgesinde yasayan insanlar. zamaninda bu insanlari rahat birakmayip herseye din din denilmeye baslaninca beklenen son basladi.



    buda senin iddiana cevap.




  • ResulMert kullanıcısına yanıt
    ne guzel kendin diyorsun. adamin kitabi anlama sansi bile yok. anlam bozulmasin diye arapca okumaliymis. ama anlamadigi seyi nasil uygulayacak? ne dedigini nasil bilecek? ama kendi diline cevirmeye kalkarsa allaha hakaret olur kusura bakmasin, turkceden anlamayan tanri olamaz.

    eminim bugun arap turistler esnafa filan sovse dua etti zannedip amin derler.
  • ResulMert kullanıcısına yanıt
    ben okuyorum da senin okudugunu hic zannetmiyorum. hep ayni seyleri soyluyorsun. hep konuyu farkli yone cekmeye calisiyorsun.

    tartisirken ilk ogrenmen gereken birseyin kendisini, kendisini kanitlayan kaynak olarak gostermemelisin.

    daha once yazdim yine yazayim. senin yaptigin suna benziyor.

    simdi ben kitap yazsam, icine bu kitap yazinin bulunusundan once yazildigini soylesem inanir misin? zannetmiyorum. ama senin mantigin ile benim yazdigim kitabin, kitabin icinde yazinin bulunusundan once yazildigini soyledigi icin yazinin bulunusundan once yazildigini kabul etmen gerekiyor.

    mantiksiz geldi degil mi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jeopol

    ne guzel kendin diyorsun. adamin kitabi anlama sansi bile yok. anlam bozulmasin diye arapca okumaliymis. ama anlamadigi seyi nasil uygulayacak? ne dedigini nasil bilecek? ama kendi diline cevirmeye kalkarsa allaha hakaret olur kusura bakmasin, turkceden anlamayan tanri olamaz.

    eminim bugun arap turistler esnafa filan sovse dua etti zannedip amin derler.

    Arapça bilen adamın çevirilerinden faydalanıyor zaten faydalananlar.Görende Arapça bilen Türk yok zannedecek.Biraz geniş çaplı düşünürsen.Anlama kabiliyetin yok sıfır resmen.Akılsız mantıksız şeyler yazıyorsun.Attıklarımıda anlamıyorsun neden mi ön yargılı davrandığın için ve hızlı hızlı okuyup geçtiğin için.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jeopol

    ben okuyorum da senin okudugunu hic zannetmiyorum. hep ayni seyleri soyluyorsun. hep konuyu farkli yone cekmeye calisiyorsun.

    tartisirken ilk ogrenmen gereken birseyin kendisini, kendisini kanitlayan kaynak olarak gostermemelisin.

    daha once yazdim yine yazayim. senin yaptigin suna benziyor.

    simdi ben kitap yazsam, icine bu kitap yazinin bulunusundan once yazildigini soylesem inanir misin? zannetmiyorum. ama senin mantigin ile benim yazdigim kitabin, kitabin icinde yazinin bulunusundan once yazildigini soyledigi icin yazinin bulunusundan once yazildigini kabul etmen gerekiyor.

    mantiksiz geldi degil mi?

    Al sana en güzel cevap.Eğer iddianda doğru isen Kur'an ın bir benzerini buyur getir Kur'an davasından vazgeçsin Kur'an sana meydan okuyor.O SENİN ORTAYA ATTIĞIN YUNANLILAR İDDİASINA CEVAP VİDEOSUNU İZLEDE SAÇMALIKLARINI BİR GÖR.

    (Kulumuza [Peygambere] indirdiğimizden [Allah’tan geldiğinden] bir şüpheniz varsa, iddianızda doğru iseniz, Allah’tan gayri şahitlerinizi [bilginlerinizi] de yardıma çağırıp, haydi onun benzeri bir sûre meydana getirin! Bunu yapamazsınız, asla yapamayacaksınız da.) [Bekara 23, 24]

    (De ki: Bu Kur'anın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler toplanıp, birbirine destek de olsalar, yemin olsun ki yine de benzerini ortaya koyamazlar.) [İsra 88] [14 asırdır, din düşmanları, hâşâ Allahü teâlâyı yalancı çıkarmak için uğraşmışsa da yapamadılar. 19 cular da bunu yapamaz.]



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ResulMert -- 13 Haziran 2016; 8:07:21 >




  • ResulMert kullanıcısına yanıt
    arapca bilen var da, ondan mi zirt pirt aslinda o kelimenin anlami, bu degil sunu demek istemis, o ayette sundan bahsetmis gibi seyler soyleye soyleye degistirip duruyorlar. yahu daha bugun islam alimi denilenler daha kendi aralarinda anlasamamis. kac tane cevirisi var, hepsi birbirini redediyor.

    bunun dil bilme ile alakasi yok. bugun sokaktan gecene ingilizce yaziyi cevirtsen ayni seyi soylerler. kac yildir bir arapca metni nasil olur da ceviremezler ya birbirinin cevirisini kabul etmezler?
  • Kur'an da 1000 den fazla Ayet bilimden bahseder.1400 yıl önce bunların bilinmesi imkansız olduğu için 1000 tane bilimden bahseden Ayet.Bu bilgilerin çöl ortasında yaşayan bir adamın bilmesini beklemezdin herhalde değilmi?Dağların göğü tuttuğu sanılan cahiliye devrinden bahsediyoruz hani.Ki dağların kazık olduğu ve deprem olmasını engellediğini bilim ilerleyen teknolojiyle günümüzde keşfetmiştir.

    “Hem dünya hareketiyle sizi sarsmasın diye, yeryüzüne sabit dağlar koydu. Amaçlarınıza ermeniz için ırmaklar, geçitler yerleştirdi.” (Nahl, 16/15)

    “Yerin insanları sarsmaması için oraya dağlar yerleştirdik. Maksatlarına ermeleri için orada geniş yollar, geçitler yaptık.”(Enbiya, 21/31).

    “O gökleri, gördüğünüz gibi, direksiz yarattı. Yere de, sizi sarsmaması için, ağır baskılar, yani ulu dağlar koydu ve orada her türlü canlıyı üretip yaydı. Gökten de bir su indirdik, orada her güzel çifti yetiştirdik.”(Lokman, 31/10).




  • Arapçanın nasıl bir dil olduğunu araştır bak nasıl bir dilmiş.Yalan yanlış bilgiler savurup durma hala burada.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: Lokomatif Portakal


    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Burada eleştirdiğiniz insanlardan zihniyet olarak hiç farklı değilsiniz. Onlar gibi davranarak onları eleştiremezsiniz.

    Oruç tutanları dovdügumu, sokağa çıkıp müslümanlara küfür ettiğimi falan hatırlamıyorum. Altı üstü burda hakeden bir kaç adamla dalga geçiyorum. O da onlar müslüman olduğu için değil. Sen de müslümansın ama senle geçmiyorum değil mi?

    Onlardan yazınızda bahsetmemişsiniz. Dindar bir insan tarifi yapıp onu aşağılamışsınız. O kişi sizi yargılıyorsa siz de onu yargılıyorsunuz.

    Bu kişiler gibi olan dindar tarifi yaptım ki %90 böyle %10 luk sapma olur dedim. Böyle de zaten.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bulutların ağırlığı

    Burada işleyeceğimiz Kur’an’ın bilimsel mucizesine geçmeden önce sizlere bir soru sormak istiyoruz. Acaba bulutların ağırlığı konusunda herhangi bir bilgiye sahip misiniz? Eğer bir bilgiye sahip değilseniz, şimdi sizden bulutların ağırlığı hakkında bir tahminde bulunmanızı istiyoruz. Size göre bulutların ağırlığı ne kadardır? Ya da sorumuzu daha basit hale getirelim: Sizce bulutlar ağır mıdır yoksa hafif midir? Herhalde bu soruya verdiğiniz cevap, bulutların son derece hafif olduğudur.
    Ancak Kur’an tam 1.400 sene önce, bulutların hiç de bizim gördüğümüz gibi hafif olmadığını ve son derece ağır olduğunu haber vermektedir. Şimdi bu konuyla ilgili bazı ayetlerin mealine bakalım:

    “Rahmetinin önünde rüzgârları bir müjde olarak gönderen O’dur. Bunlar ağır bulutları kaldırıp yüklendiğinde onları kurak bir beldeye göndeririz. Sonra onunla su indirir ve o suyla her türlü bitkilerden çıkarırız.” (Araf Suresi 57)

    “Size korku ve ümit içinde şimşeği gösteren ve ağır bulutları meydana getiren O’dur.” (Rad Suresi 12)

    Gördüğünüz gibi, Kur’an tam 1.400 sene önce, bizim hafif zannettiğimiz bulutların hiç de öyle hafif olmadığını bildirmekte ve bulutlara “ağır bulutlar” demektedir.

    Acaba bu konuda bilim adamları ne demektedir? Bulutlar gerçekten de Kur’an’ın haber verdiği gibi ağır mıdır?

    Son yıllarda yapılan araştırmalar neticesinde bulutların ağırlığı konusunda çok şaşırtıcı rakamlar elde edilmiştir. Mesela, Kümülonimbüs türü fırtına bulutunda 300.000 ton ağırlığa ulaşan su toplanmaktadır.

    Evet yanlış duymadınız, 300.000 ton ağırlığında bulutlardan bahsediyoruz…
    50 kilometre karelik bir alanı 1 santim kalınlığında kaplayacak kadar düşen yağışın ağırlığı, yarım milyon ton kadardır.

    Gökyüzünde 300.000 tonluk bir kütlenin direksiz düşürülmeden durdurulması gerçekten de akılları hayrete düşüren bir durumdur. Bu bilginin Kur’an’da geçmesi ise çok daha ilginçtir.

    Şimdi şu noktayı bir düşünelim: Kur’an’ın indirildiği dönemde insanların bulutların ağırlıkları ile ilgili bu bilgiye sahip olmaları mümkün değildir. Hatta belki de bu bilgiyi öğreninceye kadar biz de bulutların çok hafif olduğunu zannediyorduk. Ama bulutlar yüzbinlerce ton ağırlığındadır ve bu bilgi Kur’an’da birebir haber verilmektedir.

    Bütün bunları duyduktan sonra Kur’an’ın Allah’ın kitabı olduğu hakkında nasıl şüphe edilebilir? Eğer bundan şüphe edilirse, Kur’an’ın vermiş olduğu bu haber ne ile izah edilebilir?
    Hiçbir şekilde izah edilemez. Bulutların ağırlığına dair bilginin Kur’an’da geçmesinin tek bir izahı vardır. O da şudur: Kur’an, bulutlara tonlarca ağırlığında suyu depolayan zatın kitabıdır. O zat ki, bulutları rüzgârlarla kurak beldelere sevk eder ve o beldelere hayat verir. Evet, Kur’an’ı, bulutları yaratan ve tonlar ağırlığında suyuyla onu havada gezdiren zat göndermiştir.

    İnandık ve iman ettik.




  • Bebeğin rahimdeki üç karanlık devresi


    “Sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde, bir yaratılıştan başka bir yaratılışa geçirerek yaratmaktadır. İşte Rabbiniz olan Allah budur, mülk O’nundur. O’ndan başka İlah yoktur. Buna rağmen nasıl çevriliyorsunuz?” (Zümer Suresi: 6)

    Bu bölgeler sırasıyla:

    1- Batın duvarı karanlığı

    2- Rahim duvarı karanlığı

    3- Amniyon zarı karanlığıdır.

    Bu evreler bebeğin farklı gelişim aşamalarını içerir. Anne rahmindeki gelişim ile ilgili bu bilgiler, ancak modern teknolojik aletlerle yapılan gözlemler sayesinde elde edilmiştir.
  • ResulMert kullanıcısına yanıt
    sen cidden benim yazdiklarimi okumuyorsun anlasilan, ezbere gidiyorsun.

    quote:

    bu videoyu atmak daha buyuk utanc nedeni degil mi sence?

    adamlar muslumanlardan aldi diyorlar. ee dogru. muslumanlar da yunanlilardan, onlarda misirlilardan aldi. bu hep boyleydi.

    Ancak, sen avrupaya veya gavurlara bu kadar fark attigin halde, bu avantaji kullanip kitabinda yazdigi iddia edilen seyleri onlardan daha once bulamiyorsan oturup dusunun. birseyler yanlis olmali.

    unutmadan, avrupanin karanlik caginda diyerek, verdigi isimlerin cogu muslumanlikla pek alakasi yok. hemen hemen hepsi dindar olmayan fakat musluman bolgesinde yasayan insanlar. zamaninda bu insanlari rahat birakmayip herseye din din denilmeye baslaninca beklenen son basladi.


    orada batililar bilimi muslumanlardan aldi diye video atmissin, cevap olarak da yukaridaki verilmis. yani bilimin hep farkli topluluklardan alinarak gelistigi. o zaman yunanlilar misirlilardan( belki de tersi), muslumanlar onlardan, avrupalilar musluman topraklarindan, amerikalilar avrupalilardan almis, gelecekte de bu durum amerikalilardan cinliler yonune degisecek.

    buna ragmen simdi de yunanlilari farkli bir anlamda kullanmisim gibi mesaj yaziyorsun. cidden garip


    ----------
    ille de ayet benzeri birsey isterim dersen buyur oku. ne guzel yazilmis. tam bugunleri anlatiyor. Sence bu bir mucize degil midir?
    quote:

    Ey Türk Gençliği!

    Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

    Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!




  • Lokomatif Portakal kullanıcısına yanıt
    Bazı konularda haklısınız ama bu üslupla kendinizi tamamen haksız duruma düşürüyorsunuz.
  • Kardeşim istersen o yunanlılar ile ilgili videoyu oturup yazayım tekrar.Videoyu nasıl izledin.Cidden istersen yazayım öyle oku izlemek istemiyor okumak istiyorsan yazayım.yahu bir senin söylediklerine bakıyorum bir videoya resmen kafandan uydurmuşsun.sürekli uyduruyorsun.biraz anlayarak bakmaya çalış.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ResulMert

    Kur'an da 1000 den fazla Ayet bilimden bahseder.1400 yıl önce bunların bilinmesi imkansız olduğu için 1000 tane bilimden bahseden Ayet.Bu bilgilerin çöl ortasında yaşayan bir adamın bilmesini beklemezdin herhalde değilmi?Dağların göğü tuttuğu sanılan cahiliye devrinden bahsediyoruz hani.Ki dağların kazık olduğu ve deprem olmasını engellediğini bilim ilerleyen teknolojiyle günümüzde keşfetmiştir.

    “Hem dünya hareketiyle sizi sarsmasın diye, yeryüzüne sabit dağlar koydu. Amaçlarınıza ermeniz için ırmaklar, geçitler yerleştirdi.” (Nahl, 16/15)

    “Yerin insanları sarsmaması için oraya dağlar yerleştirdik. Maksatlarına ermeleri için orada geniş yollar, geçitler yaptık.”(Enbiya, 21/31).

    “O gökleri, gördüğünüz gibi, direksiz yarattı. Yere de, sizi sarsmaması için, ağır baskılar, yani ulu dağlar koydu ve orada her türlü canlıyı üretip yaydı. Gökten de bir su indirdik, orada her güzel çifti yetiştirdik.”(Lokman, 31/10).


    simdi o konulara girme bence. benim calistigim, uzmani oldugum alanlardan biridir deprem ve jeoloji. cok pis rezil ederim o daglarin kazik olup, depremi engelliyor diyenlere sadece deprem haritasini dag haritasinin ustune koy, daglarin depremi engelliyor mu cagiriyor mu gor

    ayrica o daglar depremi engelliyor diyenler nedense bilim adamlari degil de yine kurana bilim uydurmak isteyenler oluyor.




  • 
Sayfa: önceki 89101112
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.