Ak Parti ile fakirliği hissettim. (3. sayfa)

TAMAM YENİSİN GEÇ ONU DA BOŞ YAPIYOSUN , SÖYLE O ZAMAN ASIL KONUYU ?? ATIP TUTUP KAÇMA. BEKLİYORUZ

Bu konuda biraz doluyum, bir şeyler yazmak istiyorum.

Mesele doğrudan parti meselesi de değildir yani bir düşmanlık ya da karşıtlık olarak da algılanmasın.

Bir kaç sene öncesine kadar öyle ya da böyle ekonomiyi bir şekilde çevirebiliyorlardı. Ha bunu doğru bir yolla yapmıyorlardı belki ama bir kaç sene öncesine kadar çok daha iyi bir yaşam standardımız varmış, düşündükçe bunu fark ediyorum.

Özellikle son 2 yılda dramatik bir düşüş yaşadık resmen. Ondan önce de bir düşüş vardı ama son 2 senedeki düşüş dövizle birlikte çok dramatik oldu.

Alım gücümüz her şeyde düştü. İşin daha üzücü tarafı, alım gücümüz düştüğü için zor bela tükettiğimiz her gıdada ya gramajdan, ya kaliteden kayıp yaşadık ve yaşıyoruz. Geçenlerde mesela ithal bir turta buldum altılı paket 22 lira para verdim. Her zaman alınmaz tabii ama canım çekti aldım. İnanın muhteşemdi. Evde yapılmış gibi, hamuru ağızda dağılıyor. Tereyağı lezzeti geliyor, meyveli olanın üstündeki meyveli kısım yumuşak ve lezzetli, çikolatalı olanın çikolatası yumuşak ve bol. E Türkiye'deki üretici altılı turtayı satabilir mi 20 lira civarına? Mümkün değil. O zaman maliyeti düşürmesi lazım. Sonra taş gibi hamurlu, azıcık ve sert reçelimsi soslu turta yiyebiliyoruz. Yani abur cuburda bile kalite yerlerde.

Telefon mesela 5 sene önce tek maaşımla amiral gemisi bir telefon alabiliyordum ya da daha iyi bir karşılaştırma derseniz, 5 sene önceki maaşımla bir iPhone 6 alabiliyordum giriş seviyesinde. Bugün ise tek maaşımla giriş seviyesinde bir iPhone 7 ancak denk geliyor. O dönem iPhone 6 son çıkanı iken bugün 7'nin üstüne 8, X, 11, 12 çıkmış durumda.

Ekonominin kötü olması zoruma gitmiyor da, hükumetin "Ekonomi çok iyi, uçuyoruz, şahlanıyoruz" nidaları biraz dokunuyor.

Daha iki gün oluyor Otokar 25m$ satış yapalı, bu konuları takip etmiyorsunuz galiba. Geçen hafta yanlış hatırlamıyorsam Vestel İngiltere'de 3 tane şirket aldı. Aselsan daha bu günlerde Avrupa'nın inavasyon ödülünü aldı. Bunlar yakın zamandan hatırladıklarım.

Bakanın açıkladığı veriler de doğru. Türkiye ihracatta rekor kırıyor, isteyenler bakabilirler. Dolar bazlı Gsyh düşüyor ancak ₺ bazlı 2013'den beri neredeyse iki katına çıktı(düşüş sebebi doların paritesinden kaynaklı) Şirketleri takip edenler de bu dönemde bile birçok şirketin devasa kârlar yazdığını ve fırsat bilip yazın verilen düşük faizler ile borçlandıklarını bilirler. Sanayimiz çok gelişiyor.

Dövizin yükselmesinin 1. sebebi siyasi yolla, negatif reel faiz verilmesinin sonucu ile, pandemi ile veya başka parametrelerle ülkeden kaçan yabancı yatırımcı. Şu anda o kadar az ki 2003 lerin başındaki kadar yaklaşık olarak.

Bir diğer parametre ise hükümet, malesef parasının değerleneceğine, şu anda çok ucuz olduğuna kendi insanını ikna edemedi. Eline para geçen dolar alıyor. Cumhuriyet tarihinin en yüksek dolarını elinde bulunduruyor yerli hesaplar. Tabi ki pandemi döneminden kaynaklanan sıkıntılar da cabası, çoğu gelişmekte olan para birimleri güçlü paralara karşı değer kaybetti.

Söylediklerimin hepsi verilere dayanır, siyasi görüş içermez. İsteyen araştırabilir.

Yahu ben 15-16 yaşındayken harçlığımdan 2000 küsür Dolar ya da Mark biriktirip bilgisayar toplamıştım. Şimdiki gençler harçlıkla telefon bile alamaz; telefonu bırak, harçlıkları yol yemek parasına yetmez yahu. Para biriktirmek imkânsız, biriktirsen de olduğu yerde eriyor zaten. Çarkı artık döndüremiyorlar.

haklılık payın var

ama dünya artık sırtını döndü artık ağzıyla kuşta tutta gemilerce yardım paketide yapsa kimse istemiyor.

Malesef artık değişmesi lazım

Ben yıllar içinde Ak Parti ile neler hissettim neler... Fakirleştim de. Ama o değil bana koyan. Ben elimdeki bilgi birikimi ile ne olsa rahat yaşarım. Ama orada, ama burada. Fakirleşmek, eskiden alabildiğimi alamamak koyuyor da, çok koymuyor bana. Zaten tüketim karşıtıydım. Tüketebilecekken tüketmiyordum. Şimdi de tüketim karşıtıyım. Tüketemeyecekken de tüketmiyorum. Çok bir şey değişmedi.

----------------

Ben Ak Parti ile şirkete çaycı almayacağım adamların binlerce insanın hakkını yemesini izledim. Muazzam beceri ve deneyimdeki insanların tek kalemde harcandığını gördüm, elimden bir şey gelmedi, çaresizliği hissettim. Ak Partide kadrolaşmanın şahını gördüm.

Ben Ak Parti ile sırf başbakanın evine yakın oturmak için birbiri ile yarışan sözde mütedeyyinlerin yatağının altından 600.000 dolar çıkarıp elime saymasını izledim. Gözlerindeki hırsı gördüm. İnsanın başka insanın insanlığından utanmasının mümkün olduğunu kendimde gördüm. İnsana olan inancımı azalttı bu durum. Umutsuzluğu hissettim.

Ben Ak Parti ile emirle işleyen mahkeme gördüm. Aynı konudaki davamın farklı yılları içeren bölümlerinin farklı mahkemelere devredilmesini, tek mahkemede toparlanabilecek konunun 6 mahkemede yürümesini, 6 mahkemeden 3 farklı sonuç çıkmasını, bunları bir üst mahkemede de farklı farklı mahkemelere dağıtılıp ayrı ayrı görülmesini ve bir üst mahkemeden de farklı farklı sonuçlar çıkmasını gördüm. Hukuksuzluğu gördüm. En komiği de, mahkemeye gelip "fikir" beyan eden memur gördüm. Emir iletti resmen. Ne oldu? Babama stres oldu. Sonuç? Sonuç değişmedi. Kazandık. Devlet baba o süreçte belki 20-30.000TL harcadı. Kaybedeceği davaya. Mahkeme sırası bekleyen mağdurların da işini uzattı, bizi boş yere mahkemede oyalayarak. İşlerin don lastiğine dönmesini gördüm.

Ben Ak Parti ile keyfen bar kapatma gördüm. Genel merkez yanında bar olur muymuş?!  Böyle bir şey olabilir mi? Olabiliyormuş. Adam komşusu olan barla bile kavgalı.  Sanki bana ibadethane genel merkez.

Ben Ak Parti ile basının susturulmasını gördüm. Bol bol Penguen gördüm. Susmayanın işten çıkarıldığını gördüm. Bitim kadar sevmesem de, medya patronlarına el çektirildiğini gördüm. İşini yapanın hapse tıkıldığını gördüm.

Ben Ak Parti ile parasını benim verip yaptırdığım yola para ödenebildiğini gördüm.

Ben Ak Parti ile 90 yıllık tarihi geçmiş, bayatlamış, kokuşmuş NAZİ propoganda taktiklerinin yarı-cahil bir toplamda hala uygulanabildiğini gördüm. 21'inci yüzyılda Reichstag yangını gördüm. Ertesi gün başkan olacak dedim. Başkan oldu. "Tek dil, tek din tek evet" gördüm. Nazileri bir bademin dudağında gördüm lan ben. Acayip saykolastik bir duygu.

Ben Ak Parti ile süpper dandik eğitim sistemimizin tamamen gebertilmesini gördüm. Geleceğimizi yakmaya çalışışlarını gördüm. Gençler ise inatla "bizden adam olacak" diyor. Bu da kapak olsun. Yıllardır atanamadığı için depresyona girip intihar eden öğretmen gördüm ben Ak Parti ile.

Ben Ak Parti ile 301 madencinin hırs ve para uğruna öldürüldüğünü, kimsenin de yüzünün yere akmadığını, bir Allah'ın kulunun zerre kadar onurlu çıkıp da istifa etmediğini gördüm.

Ben Ak Parti ile hızlandırılmış tren gördüm. Duyduğum gün trene binmeyi bıraktım. 4 ay sonra onlarca adam öldü.

-----------------

Daha çok yazarım da... Hiç anlamı yok aslında. Çok gördük geçirdik özetle Ak Parti ile. Fakirleşmek koymuyor. Kötülük de koymuyor. Kötülükle hakettiği gibi mücadele edememek, acizlik yetersizlik hissi, memleketinin elinden kayıp gittiğini hissetmek koyuyor. Ben Ak Parti ile memleketimin avucumun içinden kayıp gitmekte olduğunu gördüm. Sokayım fakirleşmeye.

takma hocam kafana, çay önerisi istiyorsan vereyim. bizim ülkenin max imkanları bu

Evlenmek icin bilezik yapmak nedir? ahahahahah  

Ülkeyi kültürel açıdan da çoraklaştırdılar. Ülkeyi vahabi Arabistan'a benzetmek için ellerin geleni yapıyorlar. Ülke AKP'den önce çok daha renkliydi, mizah vardı, hiciv vardı, konserler, festivaller, özel tiyatrolar, sansürsüz TV tartışma programları, eleştiri, yergi vb. pek çok açıdan ülke kültür ve sosyoloji bağlamında bugünkünden çok daha zengindi.

AKP ülkedeki bütün renkleri, bütün farklılıkları silip yer yeri griye boyamaya ve tek tip insan inşa etmeye çalışıyor. Bunda da kısmen başarılı olmuş görünüyor.

12 Eylül darbe döneminde bile ülke bugünkünden daha keyifliydi.

Herhangi bir Teknolojik alet almak lüks oldu. Hobi edinmek de aynı şekilde. Mevcut teknolojiyi bırakın Kaç yıl önce çıkmış olan Iphone 7 bile 4000 Tlye yakın. Araba almaya kalksan boş teneke araçlar 150-200K. Kaliteli yemek yemeyi düşünsen dışarıda 1 öğün 40 Tl'den aşağı olmaz. Meslek ne olursa olsun çalışan bir mühendis, doktorun maaşı Avrupadaki en düşük ücret alandan daha az alım gücü var. Bu bütün olanlar olurken millet etrafta yine hükümeti savunuyor. Google Map açıp bile avrupaya baksan aradaki farkı anlarsın. Araba alan kendini üstün bir varlık görmüş gibi etrafta geziyor, yaya yol vermiyor, bisiklet vb gibi araçlara saygı göstermiyor. Bunlar hep Toplumun zayıflığından. Bilse o bindiği arabayı 3-4 ayda Almanya'da alınıyor.

Eskiden para biriktirmenin bir anlamı vardı. Biriktirince bir şeyler alabiliyordun. Şimdi sen biriktirince alman gereken şeyin fiyatı da artıyor alamıyorsun. Değişik bir ülkeyiz.

ülke batınca yok öyle davadan vazgeçmek. madem akp akp, o zaman ülkeyi batırınca da akp yönetsin. bundan sonra bende ampule oy basıcam anasını satayım.

yunanistan, bulgaristan, romanya gibi balkan ülkeleri bile bizden daha fazla alım gücüne sahip artık.