Şimdi Ara

Adres değişti...silindi... (11. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
423
Cevap
0
Favori
40.691
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj















  • Gocunma dedim ama gocunmadan duramamışsın...

    Madde 8 ve 12 lütfen oku, kaç yaşındasın bilmiyorum ama yaptığın çocukluk.

    O postların hepsini tek mesajda toplayabilirdin...

    İstersen bu topiğe bir daha yazma, ruh sağlığın açısından faydalı olabilir. Yoksa cevap veremediğin bir

    durumda sağa sola saldırıyorsun...

    AYRICA; 100 tane satan araba ile 8000 satan araba arasında sorunsuzluk

    istatistiğine bakarken aradaki farkı iyi değerlendirmek lazım. Yani %10 u sorunlu olsa tekinde bu eder 10

    diğerinde eder bu rakam 800 şikayet....Aradaki farkı anladın umarım...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gorele2000 -- 23 Ağustos 2006; 22:48:57 >
  • sith arkadaşım, lütfen senin de 8 ve 12 maddeler hakkında yorumlarını bekliyorum.

    Ama lütfen bekir@ gibi yapacaksan hiç yazma daha iyi...

    Selamlar...
  • çoluk çocuk savunuyor mazdayı artık :) .. olaya bak ya :) ...
  • sith arkadaşım seninde bu madde 8 ve 12 hakkında yorumlarını bekliyorum.

    Ama lütfen bekir@ gibi olmasın.

    Saygılarımla...
    quote:

    Orjinalden alıntı: Sith

    çoluk çocuk savunuyor mazdayı artık :) .. olaya bak ya :) ...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: gorele2000

    sith arkadaşım seninde bu madde 8 ve 12 hakkında yorumlarını bekliyorum.

    Ama lütfen bekir@ gibi olmasın.

    Saygılarımla...
    quote:

    Orjinalden alıntı: Sith

    çoluk çocuk savunuyor mazdayı artık :) .. olaya bak ya :) ...




    arkadaşım 8. ve 12. maddenin gerçek olması çok doğal ... mazda yada diğer japon arabaları öncelik olarak motor üretirler ve motor teknolojinde ilerlerler, geri kalan teknolojileri çokta önemseyip koymazlar arabalarına . Hiç bir zman bir Merso yada BMW gibi sürücünün konforuna güvenliğine yönelik en yeni sistemleri getirip koymazlar. Bilindiği üzere en ileri güvenlik , konfor , performans sistemleri almanlar tarafından bulunup kullanılır. Birçok şeyin ilkini mercedes kullanmıştır mesela. Bir japon arabasının bazı şeyleri araçlarına standart olarak getirmesi yıllar alır. Japon araçlarının motordaki üstünlükleri aşıkardır (istisnalar hariç) ama ne yazikki geri kalan önemli hususlarda hala geriler. Motor iyi olsunda kalas gibi araba yapsakta olur mantelesi güdüyorlar. Hele şimdilerde işi SUV a getirdilerki tam facia.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: bekir__













    bukadarmi düştü bu forumdaki insanlarin kalitesi ve bilgisi?
    böyle bir post varmidir okuyan düşünen bir insanda?
    okumayan düşünmeyen bir insan varmidir insan denilen yaratiklarin arasinda?
    nezamandan beri düşünceler miminklerle ifade ediliyor?
    kadinlar ne ister? sorgusunu otobanlardaki konaklama tesislerindeki amblemlemi sorucaksiniz?
    bukadarmi rezil oldu bu forum?
    bozdum şişirdim nasil kodum lafi gibi simle larlami kendinizi ifade ediyorsunuz?
    bir düşünce (yanliş yada doğru fark etmez) dalga gecerekmi cürütüyorsunuz?

    anlamiyorumki kendinizi neden bukadar zorluyorsunuz simle paneline tiklamak kolay geliyor heralde...
    neden 2 satir yazi yazipta kendinizi ifade edemiyorsunuz?




  • 8- sadece mazdanın değil bütün japonların içeri bol bol yol sesi aldığını herkes bilir, yani ne yorumu istiyosun ben anlamadım ama şu da var, eğer opel elktrik elektronik olaylarda mazda yı solladıysa helal olsun,tebrik ediyorum vs vs. çünkü hiç kolay bi iş değil japonu geçmek bu konuda...

    12- VW de eski nesil dizel teknolojisi kullanıyo. ama yine de o araba vw.
    dediğin ses olayını bilmiyorum ama fren mesafesi konusunda mazdanın geri kalmayağını umuyorum...



    Cevaplarım kabul edildi mi acaba.... (malum ben mazda fanatiğiyim ya.... )
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Sith

    quote:

    Orjinalden alıntı: japon dostu

    ya opelide bilen biliyo mazdayıda bilen biliyo o yüzden uzatmaya hiç gerek yok.


    hani kim biliyormuş mazdayı ya .. yılda bir ikibin satan arabayı mı biliyormuş halkımız ... opel nerdeee mazda nerdee... kandırmayın kendinizi ... 3 tane mazdada sorun çıkmadı diye milleti saçma sapan yönlendirip Opel gibi markaya bok atmayın ...

    BEn biliyorum mazdayı..opelin nerde mazdanın nerde olduğunu da biliyorum..Kendimi de kandırmıyorum...3 tane mazdadan bahsetmiyor kimse ,opele bok atan yok atanlar da senin gibi adabınca konuşmayı tartışmayı bilmeyen mazda, opel ve diğer marka araç sahipleridir. Siz anca kendi aranızda tartışırsınız bu şekilde birbirinizi yersiniz sanki babanınızın fabrikasıymış gibi......




  • Ben bu topiği ve bu aktarımı saçma sapan tartışılmalar olsun diye açmadım. (örnek bekir @ nickli arkadaş, yaşı çok küçük sanırım, çünkü yaptığı sadece çocuksu ve boş konuşmalar, ne yazık ki mazda fanatiğiymiş...)


    Astranın fark edilmeyen farkları ortaya çıksın diye açtım, çünkü o maddelerin bi çoğundan bihaberdim...

    Fakat unutma DH ne kadar da tartışılmaya müsait ve bazen boş tartışmaların olduğu bir forum sitesi olsa bile

    en azından fanklup ler gibi kendi arasında top çeviren kişiler topluluğu değildir.

    O yüzden terciğim hep DH...

    Saygılar...


    quote:

    Orjinalden alıntı: mazda3


    quote:

    Orjinalden alıntı: Sith

    quote:

    Orjinalden alıntı: japon dostu

    ya opelide bilen biliyo mazdayıda bilen biliyo o yüzden uzatmaya hiç gerek yok.


    hani kim biliyormuş mazdayı ya .. yılda bir ikibin satan arabayı mı biliyormuş halkımız ... opel nerdeee mazda nerdee... kandırmayın kendinizi ... 3 tane mazdada sorun çıkmadı diye milleti saçma sapan yönlendirip Opel gibi markaya bok atmayın ...

    BEn biliyorum mazdayı..opelin nerde mazdanın nerde olduğunu da biliyorum..Kendimi de kandırmıyorum...3 tane mazdadan bahsetmiyor kimse ,opele bok atan yok atanlar da senin gibi adabınca konuşmayı tartışmayı bilmeyen mazda, opel ve diğer marka araç sahipleridir. Siz anca kendi aranızda tartışırsınız bu şekilde birbirinizi yersiniz sanki babanınızın fabrikasıymış gibi......




  • Kompakt Hatchbacklerin Taht Mücadelesi

    Kompakt hatchbacklerin nesil dönümünde büyük mücadele yaşanıyor. Her yenilenen model zirveyi sarsıyor, eski krallar tahtlarını kollamakta sıkıntı çekiyor. Bakalım son olarak Opel Astra’nın katıldığı rekabette taç kimin başında kalacak?


    Türkiye'de otomobil pazarının 1999'dan günümüze kadar satış toplamının yaklaşık yüzde 30'unu oluşturan kompakt sınıf modeller bir sedan ülkesinde hatchbacklerin de çetin bir rekabetin içinde olduğunu gösteriyor. Her yeni gelen modelde performans, ekonomi, donanım çıtası yükselirken liderlik kolayca el değiştirebiliyor. Geçen yıl Megane'ın satışa sunulmasıyla başlayan yeni nesil hatchbacklerin taht mücadelesi, Mazda3'le ayrı bir renk kazanırken sınıfın yıkılması zor kralı VW Golf'ün beşinci nesliyle aile geleneği olan saltanatı sürdürmeyi başardı. Ama şimdi tahta yeni bir ortak çıktı. Üstelik bu kez tehdit çok ciddi bir rakipten. Sürgündeki Astra önemli özelliklerle kendini yeniledi ve 1960'ların başında kompakt sınıfı kuran Kadett'in torunu olarak tahtı geri istiyor. Ne var ki bu sınıf da uzun süredir Golf'ün elinde. Tacın gerçek sahibini belirleyebilmek için için yeni Astra'yı ezeli rakipleri Golf ve Focus'un yanı sıra 307, Stilo, 3 ve Megane'ın karşısına çıkardık. Her yeni modelde kaliteleri artan sürüş dinamikleri iyileştirilen bu yedi otomobilin arasına çıtanın ne oranda yükseldiğini değerlendirebilmek için Alfa Romeo 147'yi de aldık. Sekiz otomobil kozlarını İzmit Körfez Pisti'nde paylaştılar.

    Karoser, iç mekan

    Körfez Pistin'de sekiz otomobili yan yana dizdiğimizde, 4420 mm'lik Mazda3';ün burnunun en yakın rakibi Focus'tan 40 mm dışarı uzandığı ortaya çıktı. Sürüş özellikleri, donanım ve fiyatıyla bir üst sınıfta kabul edilen 147, sekiz otomobil arasında en kısa boya sahip. Bu da boyutların segmentasyonda başrol oynamadığını gösteriyor. Ama otomobilin büyük büyük dedesi 1949 model Alfa Romeo D'Este Ville'den aldığı burun yapısı ve özel kuyruk tasarımı onu görünümüyle çok özel yapmaya yetiyor.


    Karşılaştırmada sivrilen otomobiller arasında Golf'ün monotonluğu, Megane'ın beyeniye açık kuyruk yapısı düşünüldüğünde 147 gerçekten özel görünüyor. Astra';nın çok şık görünse de yoğun olarak Nissan Almera'yı hatırlatan arka görünümüne karşın burun yapısı oldukça canlı. Sınıfın en uzun otomobili olan Mazda3, 2640 mm'lik aks mesafesinin de payıyla tüm rakiplerinden daha geniş iç mekan sunuyor. Mazda3'e en yakın boyutlarıysa Astra ve Focus sunuyor. Ama uzun boylu olmak en geniş iç mekanın garantisi anlamına gelmiyor. Golf'ün sınıf ortalamalarında kalan boyutlarının ardında genişliğini neredeyse Mazda3';ten fazla hissettiren bir kabin ferahlığı var. Benzer hisleri Megane, Stilo ve 307'de de yaşamak mümkün. Ama Astra ve Focus'ta kullanım alanları rakiplerine göre biraz sınırlı kalıyor. Opel, Golf'ten 39 mm daha uzun aks mesafeli yeni Astra'da bu şansını çok da iyi kullanamamış ama Ford'un yeni Focus için şansı sürüyor. Alfa Romeo 147'yse boyutlarının doğal sonucu olarak kısıtlı iç hacim sunarken sportif karakterine uygun kompakt kabin yapısıyla dikkat çekiyor. Kabin kalitesini büyüteç altına alıp işçilikle birlikte değerlendirdiğimizde Astra'nın 3'le beraber tartışmasız lider olduğu sonucuna varıyoruz. Aslında 147 ve 307'de de malzeme kalitesi çok başarılı ama göze zaman zaman işçilik kusurları batıyor. Aslında Golf'ün de malzeme/işçilik kalitesi yer yer yüksek ama orta konsol başta olmak üzere düşük olduğu bir çok nokta gözümüzden kaçmadı. Kaliteli plastik malzemelerin kullanıldığı Focus'un kabin işçiliği, plastik kalitesinin çok da iyi olmadığı Megane'daki gibi sıkıntı yaratmıyor. Stilo'ysa bu disiplinde tipik Fiat özellikleri sergiliyor. Sekiz farklı kabinin en öne çıkan özellikleri 147'nin Mazda3 başta olmak üzere bir çok rakibine ilham kaynağı olan derin yerleşimli göstergeleri, Astra'nın hassas çalışan dokunmatik sinyal ve silecek kolları, Stilo'nun ileri geri kaydırılabilen arka koltuk sırası, 307 ve Megane'ın soğutmalı torpido gözleri olarak öne çıkıyor. Astra ve 147'nin diğerlerinden daha sert ve yüksek yanal destekleriyle sportif, 307 ve Megane'ın geniş oturma alanlarıyla konfor öncelikli, Focus, Golf ve 3'ün her iki özelliği dengeleyen, Stilo'nunsa yumuşak minderli ve düşük yanal destekli ama bir alt sınıfa aitmiş gibi görünen koltukları tercihi etkileyebilecek özellikler gösteriyor. Ama Stilo'nun arka koltuğunun ileri geri kaydırılabilmesi onu yedi rakibinden ayırıyor. Stilo istenildiğinde daha çok bagaj hacmi, istenildiğinde daha çok diz mesafesi sunabiliyor. Golf'ün sportif görünen uzun minder yapısı kısa boylu sürücüleri tatmin etmeyebilir. Bize göre otomobile en iyi hakimiyet hissini 147 ve Astra'nın yanı sıra yaşlansa da Focus'un koltukları veriyor. 3 ve Stilo'nun sentetik kumaşları kalite hissini biraz azaltırken Megane'ın diğerlerinden farklı olarak minder altına yerleştirilmiş sırtlık ve koltuk ayar kolları dikkat çekici. Koltuk ayarları yeterince pratik ama kullanımla ilgili en sorunlu kumanda Focus'ta bulunuyor. Sürücü koltuğu minderinin altındaki makaralı yükseklik ayar mekanizması kullanışsız ve demode. Kompakt sınıfta ideal bagaj hacmi 350 litre olabilir mi? Sınıfın üç Alman otomobili performans, tüketim ya da fonksiyonellikte bulamadıkları eşitliği bagaj hacminde yakalıyor. Golf'ün selefine göre 20 litre daha çok, Astra'nın selefinden 20 litre daha az kullanım alanı sunarak Focus gibi 350 litrede buluşması akıllara bu soruyu getiriyor. Sekiz otomobil arasında en farklı bagaj yaklaşımı Stilo'dan geliyor. İleri geri kaydırılabilen arka koltuğu Stilo'nun bagaj hacmini de değişken yapıyor. 307'nin bagajı hacmiyle, kullanım kolaylığıyla sorunsuz bir alan. Mazda3 ve Megane'dan sonra Astra kullanıcıları da tampona dönük bagaj tutamakları yüzünden yükleme ya da boşaltma yaptıktan sonra ellerini yıkamak zorunda. Bu arada kendi reklam sloganıyla eleştirelim'sadece güzellik yetmez' uzun yolculuklar için biraz da bagaj hacmi lazım' 147'nin 280 litrelik bagajı sınıfın bagaj cimrisi Corolla'dan (289 lt) bile küçük.


    Motor, performans
    Son dönemde güç ve tork eğrilerinde önemli düzenlemeler yapılan, buna karşılık tüketimleri dizginlenen 1.6 litrelik motorlar büyük ölçüde benzer karakterlere bürünüyor. Bu benzerlik içinde farklı teknolojileri deneyen üreticiler performans ya da tüketim tercihlerini de kendileri belirliyor. Sekiz otomobil arasında 120 HP'yle bir Alfa Romeo geleneği olarak en güçlü motora sahip olan 147, akıcı performansıyla başarılı olurken buna karşılık tüketimde aynı iyimser tabloyu çizemiyor. Silindir başına çift buji teknolojisi Twinspark'la daha etkili ateşleme sağlayan Alfa Romeo motoru, değişken supap zamanlama kontrol ünitesinin katkısıyla 4000 d/d'nin üzerinde sportif tatlar veriyor. Ama gövde ağırlığı avantajını iyi kullanan Mazda3, sekiz otomobil arasında en iyi performans değerlerini sunuyor. Mazda'nın 105 HP'lik MZR motoru güçlü ve istekli devirlenmesiyle yüksek sürüş keyfi veriyor. Canlı karakteriyle beğeni toplayan 115 HP'lik Renault motoru da başarılı performans değerlerine imza atıyor. Megane'ın akıcılığı sürüş kalitesini belirgin şekilde iyileştiriyor. Tüketimin düşük gerçekleşmesi de önemli bir avantaj. İki yeni Alman rakipten Astra'da son dönemdeki 1.6 litreden itibaren bütün motor versiyonlarına "donanım paketine göre- güvenlik adına devreden çıkartılamayan çekiş kontrol sistemi ekleyerek performanstan bir nebze vazgeçen Opel"in yanmayı optimize eden Twinport sistemiyle ekonomistliğe soyunduğu görülüyor. Bunda da çok başarılı olduğu Mazda3'ün 7.6 ve Megane'ın 100 km'de 7.8 litrelik tüketimlerini izleyen 7.9 litrelik tüketimiyle anlaşılıyor. İkinci nesil Astra'nın sırtındaki en önemli kambur yüksek yakıt tüketimiydi. Ama bu kez hızlı gaz tepkilerine karşın çok etkili performans sağlayamaması, ekonomi yolunda ara hızlanma kozunu dahi yitirmiş olması performans arayan Opel kullanıcılarını hayal kırıklığına uğratabilir. Ama neyse ki Astra'nın en önemli rakibi karşısına çok hazırlıklı çıkmadı. Kaputu altında Golf III'ten beri kullanılan 8 supaplı 102 HP'lik motoru koruyan VW, ortalamalarda kalan performansına karşılık modern tüketim trendlerine pek uyum gösteremiyor. 307, 110 HP'lik motoruyla performansta öne çıkamazken çok benzer vites oranlarıyla Focus'a rakip oluyor. Ama bu ikilinin tüketim ortalamaları da yeni rakiplerinin gerisinde" Stilo'nun motoruysa ne performansı ne de tüketimiyle keyif vermiyor. 147'nin yakıt tüketimi Stilo gibi yüksek ama hiç olmazsa karşılığını veriyor"


    Kullanım, konfor
    Kompakt sınıf otomobillerde son dönemde yaşanan en önemli gelişmelerden biri fren sistemlerinde oldu. 100 km/s hızdaki ani duruşlarda 36 metrede dengeli olarak durabilen ilk kompakt model Mazda3'ü Golf V izlerken sınıfın yeni üyesi Astra da aynı performansı gösterebildi. Her üç otomobilin fren pedalları da yüksek dozlama hissine sahip ve otomobili kolaylıkla kontrol altında tutabilmeye imkan veriyor. Bu disiplinde en uzun duruş mesafeleri 41 metreyle Stilo ve 307'ye ait. Aslında sınıfın sürüş dinamiğiyle ilgili en önemli gelişmesine Astra imza koydu. Ancak bu sınıfta bir ilk olan direksiyonla entegre çalışan aktif süspansiyon sistemi IDS Plus, alt donanım seviyelerinde bulunmadığı için bu karşılaştırmada bir avantaj getirmiyor. Süspansiyon sistemleri elektronik çekiş kontrol sistemi ASR’yle desteklenen 147, Astra ve Golf’ün yanı sıra ESP’ye sahip Mazda3’ün yol tutuş konusunda üstün performans sergilediğini gördük. Sınıfın yenisi Astra, elektro hidrolik direksiyonunun keskin yönlendirmeleriyle yüksek hakimiyet hissi verirken hızlı döndüğümüz virajlardaki ani gaz kesmelerde arkasını çok kontrollü olarak bıraktı. Benzer özellikler 147 ve Golf’te de gözlemlendi. ASR devreden çıkartıldığında bile arkadan kontrollü kopmalar yaşatan bu iki otomobil, güvenlikten ödün vermediler. Ama bu durumun tam zıttında neler olabileceği Stilo’da yanıyor. Özellikle slalom testlerinde arkası belirgin şekilde kontrolden çıkan Stilo’da direksiyon sistemi de işini bir hayli özensiz yaptı. Ani ağırlık transferlerini pek sevmeyen Megane’da süspansiyon sistemi önemli sıkıntılar yaşatmasa da direksiyonun hissizliği ve ani manevralarda verilen komutun tersine güç uyguluyormuş hissi vermesi eksi puanla notlarımızın arasına girdi. Bu disiplindeki gerçek kahramanlardan biri Focus’tu. Golf ve Astra’nın yanında bir kuşak eski teknolojiye sahip olsa da Focus, kolay kontrol edilebilen ve sürücüsüne pek risk yaşatmayan üstün yol tutuş performansı sergileyebiliyor. 307’nin virajlarda fazla yana yatması ve süspansiyonun özellikle bozuk yüzeylerde gürültülü çalışması puanlarını kırmamıza neden oldu. Megane’da kapı içleri ve zemindeki kapaklı gözler, 307’de kokpit ergonomisi, Mazda3’te kullanıcının sevdiği türden bol “oyuncaklı” orta konsol tasarımı, Golf’teki ferahlık hissi ve 147’de sporcu kimliğin her noktada öne çıkması keyif veren özellikler. Ama sınıfın en yenisi Astra’da kabin içinde değişkenlik bir yana kullanışlı gözlerin bile bulunmaması çok şaşırtıcı. Ön kol dayanağının açık ya da kapalı olması fark etmeksizin vites değiştirirken sürücünün koluna çarpma riski taşıyan Astra’da kokpit üzerindeki kumandaların karmaşık menülerle yönetilebilmesi, havalandırma kumandalarının oturma pozisyonuna göre fazla aşağıda kalması ve Türkçe bilgi ekranındaki (menzil yerine kapsama alanı gibi…) bazı ifade bozuklukları dikkat çekici. İlk nesilden bu güne Golf’le özdeşleşen kalın C sütunu nedeniyle kısıtlı arka çapraz görüş sorunu beşinci nesilde de devam ediyor. Bu sorun Stilo’da da kendini gösteriyor. Golf’ün dış aynalarındaki sinyal lambalarının özellikle gece sürüşlerinde yandığında sürücünün gözünü alabilmesi de notlarımız arasında kendine yer buldu.


    Fiyat, donanım
    Otomobillerin donanım listeleri incelendiğinde Golf’ün yanı sıra Megane ve 3’ün yıldızlarının parladığı ama Astra’nın perde havayastıkları, yol bilgisayarı, baz versiyondaki çekiş kontrol sistemi gibi eksiklerle ayak uyduramadığı görülüyor. Golf rakiplerinde yer almayan elektronik diferansiyel kilidi gibi tutunma kararlılığını arttıran ekipmanı standart sunarken CD çalar da standart donanımında yer alıyor. Ama buna karşılık Mazda3 altılı CD değiştiriciyi standart olarak sunan tek otomobil. Bir diğer donanım zengini Megane da far ve yağmur sensörünün standart sunulduğu tek model. 147 ve Golf’ten sonra en pahalı model olan Megane, bunun karşılığını ödemeyi biliyor. Megane’ın rakiplerinin tümünde sunroof opsiyon olarak sunulurken Fransız temsilcisinde panaromik cam tavan seçeneği bulunuyor. 307’de bazı donanım eksikleri bulunmasına karşın satış fiyatı da yüksek seviyede. Yeni nesli için sonbaharı beklediğinden nispeten hesaplı fiyata satılan Focus, durumu donanımındaki eksiklerin geçen yıl yapılan düzenlemeyle kapatılmasıyla kurtarıyor. 41 milyar liralık fiyatıyla 147’nin ekipman eksiklerini sporcu imajıyla karşılamaya çalıştığı görülüyor. Çünkü bu otomobilde elektrik kumandalı arka camlar bile bir üst versiyonda standart olarak sunuluyor. Stilo’ysa karşılaştırmanın en düşük fiyatlı modeli. Ama eksikleri opsiyonlarla kapatıldığında fiyatı da yeni nesil rakiplerin seviyesine ulaşıyor.

    Megane
    Zengin donanım, ergonomik, geniş ve kullanışlı iç mekan, iyi yalıtım, yüksek konfor. Başarısız direksiyon sistemi, ani ağırlık transferlerinde yol tutuş problemleri, kasvetli iç mekan.
    Golf
    İyi yol tutuş ve fren performansı, zengin donanım, geniş ve ferah iç mekan. Yer yer vasat malzemeler, küçük işçilik kusurları, zor kullanılan bagaj kapağı mekanizması, arka çapraz görüş.
    Astra
    Fren ve yol tutuş performansı, güvenlik donanımı, kabinde malzeme ve işçilik kalitesi. Kumanda karmaşası, sert koltuklar, kabinde göz eksikliği, eli kirleten bagaj kapağı tutamağı.
    307
    Geniş, ferah ve kullanışlı iç mekan, zengin donanım, kalite hissi yüksek kabin. Gürültülü süspansiyon, ani ağırlık transferlerinde tutunma sorunları, uzun duruş mesafesi, vasat performans.
    Stilo
    Geniş, kullanışlı ve değişken iç mekan, süspansiyon konforu. Düşük performans, yüksek tüketim, yol tutuş zaafları, hassa olmayan direksiyon, işçilik ve malzeme kalitesi.
    3
    Mükemmel fren performansı, başarılı yol tutuş, hassa direksiyon, geniş, kullanışlı ve kaliteli iç mekan. Kalite hissi düşük koltık kaplamaları, eli kirleten bagaj kapağı tutamağı, küçük bagaj,arka çapraz görüşü.
    Focus
    Başarılı yol tutuş, direkt çalışan direksiyon, süspansiyon konforu. Donanım eksikleri, kabinde küçük ergonomik kusurlar.
    147
    Yüksek performans, yol tutuş, yüksek imaj,başarılı oturma pozisyonu. Yüksek fiyat, yer yer düşük malzeme ve işçilik kalitesi, küçük bagaj.


    Sonuç
    Çetin mücadelelerde rakipler güçlendikçe ayrımı yapmak ve sırayı belirlemek zor oluyor.Ama sürüş özellikleri, kabin kullanışlığı, zengin donanımı ve başarılı fren performansı ile Golf öne çıkıyor ve birinci oluyor.Astra şık tasarımı, rekabetçi fiyatı ve başarılı sürüş özelliklerine rağmen standart donanım eksikliğinden dolayı ikinci sırada yer alıyor.Mazda3, başarılı performansı, fren sistemi ve yakıt tüketimiyle öne çıksada donanım eksikleri ve küçük bagajıyla puan kaybediyor.Megane'ın yol tutuş ve direksiyon sistemindeki zaafları nedeniyle kaybettiklerini zengin donanım, başarılı performansı ve makul yakıt tüketimi ile geri kazanıyor.Bütün bu doneler toplandığında Megan ve 3 üçüncülüğü paylaşıyor.Focus sürüş dinamikleri ile dördüncülüğe oturuyor.Onu Peugeot ve Stilo izliyor.147'nin rakiplerine kıyasla çok yüksek fiyatı tüm üstünlükleri unutturuyor ve Stilo'yu önüne geçiriyor.


    Kaynak Autoshow
    http://www.izmirtuning.com/v1/modules.php?name=News&file=article&sid=78
    Arkadaşlar burdan da teknik verilere ulaşabilirsiniz arabaların sessizliği hızlanması yakıt tüketimi herşey var..Okuyun ondan sonra yorum yapın her arabanın artısı eksisi vardır arkadaşalar..
    Bu yazıları okuduktan sonra unutmayın 2 yıl öncesinin verileri bunlar donanım olarak her araç kendine birşeyler kattı ama yine de bu yazıyı baz alabilirsiniz...




  • fi tarihinin testi bu focus 1,makyajsız megane var bu testte..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi alysentr -- 24 Ağustos 2006; 14:10:20 >
  • müşterim mazda 626 sını satıp opel vectra almıştı. bin pişman oldu. kütük gibi araba diyordu başka birşey demiyordu. sonra tasarruflu olacak diye passat dizel aldı. ona da aynı şeyi diyordu. mazdanın rahatını hiçbirinde bulamadım, hepsi kütük gibi bunların diyordu.
  • müşterim mazda 626 sını satıp opel vectra almıştı. bin pişman oldu. kütük gibi araba diyordu başka birşey demiyordu. sonra tasarruflu olacak diye passat dizel aldı. ona da aynı şeyi diyordu. mazdanın rahatını hiçbirinde bulamadım, hepsi kütük gibi bunların diyordu.
  • Müşterini falan bırak. Sen lütfen 8. ve 12. maddeler için yorum getirir misin?

    Saygılarımla...

    Ki konumuz vectra hiç değil, istersen ilk sayfanın ilk postunu okuyuver...
    quote:

    Orjinalden alıntı: metinemre

    müşterim mazda 626 sını satıp opel vectra almıştı. bin pişman oldu. kütük gibi araba diyordu başka birşey demiyordu. sonra tasarruflu olacak diye passat dizel aldı. ona da aynı şeyi diyordu. mazdanın rahatını hiçbirinde bulamadım, hepsi kütük gibi bunların diyordu.
  • Geçen sene sitemizde tartışılan konudan bir kişinin yazmış olduğu yazıyı almışsın.(o arkadaşımızın mazdayı öven yazılarını başka formlarda görebilirsiniz)Yanlız bikez daha girip okumanı dilerim.Orada karşı görüş bir sürü yazı var.Aslına bakarsan hiç umrumda değil hangi araba iyimiş.Ben şahsen çok memnunum.İlerde ne olur bilmem.Astranın hakikaten sorunsuz bir arabası çıkarsa
    belki ilerde astra'da albilirim, hayat bu.Kusura bakma ama arabanın çok satmasıyla övünmek bana biraz komik geliyor.Yani Tofaş senelerce türkiyede çok sattı.ozaman en iyi araba Tofaş.Mazdanın az satması şahsen benim işime geliyor.Ama az satması kötü araba anlamına gelmez.Bu türkiye dist. alakalı.İnşallah ondanda kurtulacak.Gelelim 8 ve 12. maddelere.8. başlık için birşey diyemiyeceğim.radyo frekansı sayesinde daha ses oluyordur doğrududur(umarım birgün frekanslar karışmaz)Ama fren sistemine laf söyletmem .Zira sınıfının en güvenli duruş mesafesine sahip araçlardan biride mazda 3.Şahsen benim aracın frenlerinden ses'te gelmiyor.O yazıda başka şeylerde yazmış arkadaş.İç gürültüyü arkadaş nasıl hesaplamış bilemiyorum.Çünkü o günkü trafik şartları arabada bulunan lastik cinsi v.b. bu etkenleri değiştire bilir.Kaldıki 1,2db ses farkını aletsiz kulaklarınızın pek algılayacağını sanmıyorum(son derece gereksiz bir yorum).Yani kısaca anlatmak istediğim bu arkadaşın kendi görüşleri ,yazdığı şeylerin doğrudur anlamını çıkarmak bence yanlış.Daha önceden yazdığım gibi bu arkadaşın başka araba markalarına karşı mazda 3 öven bir çok yazısını bulabilirsiniz(örnek focusum.com).(Belkide zamanla görüşleri değişmiştir günahını almayayım).
    Sözlerimi burada bitirirken herkese sevdiği arabayı kullanmasını ve kazasız sürüşler dilerim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi murat b -- 24 Ağustos 2006; 19:25:12 >




  • acaba 8ve 12 ye benim yorumlarım kabul gördümü tarafınızdan ?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: gorele2000

    Müşterini falan bırak. Sen lütfen 8. ve 12. maddeler için yorum getirir misin?

    Saygılarımla...

    Ki konumuz vectra hiç değil, istersen ilk sayfanın ilk postunu okuyuver...
    quote:

    Orjinalden alıntı: metinemre

    müşterim mazda 626 sını satıp opel vectra almıştı. bin pişman oldu. kütük gibi araba diyordu başka birşey demiyordu. sonra tasarruflu olacak diye passat dizel aldı. ona da aynı şeyi diyordu. mazdanın rahatını hiçbirinde bulamadım, hepsi kütük gibi bunların diyordu.




    Ben getireyeyim:
    8. maddedeki gibi astranın frenleri radyo frekans filan değil , öyle birşey yok şu anda dünyadaki hiçbir arabada elektrik kumandalı fren sistemi yok, deneysel aşamada mercedesin ve valeo'nun continetal ile yaptıkları bir takım araştırmalar var fren mesafesini kısaltabilmek amacıyla. Gaz sistemi de elektrik kumandalı ama birçok arabada artık elektrik kumandalı gaza bastıkça pedalın öbür ucundan sinyal elektronik beyine gidiyor.Aracın beynide gaz kelebeğini kumanda ediyor. Radyo diye bir olay bunda da yok , delik azaldıses az olur diye birşeyden söz etmek mümkün değil, o nedenle 8. maddeyi geçebilirsiniz.
    12.madde
    Mazda 3te IDS plus olmaya bilir ama elektronik stabilite kontrol sistemi 2. nesil yani önden kaymaları engelleyecek müdahale de bulunabilir, her tekerleğe de ayrı fren yaptırabilir, zaten ESP sistemi üretici firma benim bildiğim avrupada bir tek bosch var herkes onun sistemini kullanıyor , mazdaninkini belki japonlar kendileri tasarlamışlardır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Umit -- 13 Ekim 2006; 11:58:04 >




  • 
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.