Merhabalar

Şimdi ben bu klimayı aldım taktırdım, sonra kill-a-watt metreyle demin çalıştırdım. LG S12ETK de kullanıyorum, LG'nin üzerinde gösterdiği güç tüketim değerlerinin çok üzerinde şeyler görüyorum kill-a-watt metrede. 600Wh çekiyor mesela 26 dereceye ısıtırken, turbo modu 1KWh çekiyor, LG'den daha az turboda ama normal üflerken çok çekiyor gibi sanki. Dış ünitesi de LGninkinin 4 katı büyüklüğünde bu arada. Eski teknoloji malı mı ittirdiler bana anlamaya çalışıyorum, cayma hakkı penceresindeyim halen acil yardım ederseniz çok sevinirim.

Pek çoğumuz onbinlerce lira verdiği ekran kartlarının, anakartların, hatta bazen monitörlerin bile CWını dinliyoruz. Değişimler, iadeler reddediliyor. Sizlere donanımın parasını seve seve nasıl geri alacağınızı tarif edeceğim.

Öncelikle arıza ve ayıp arasındaki farkı anlamanız gerekli. Sonra bir de gizli ayıp var. Arıza malı satın aldıktan sonra malı kullanımınıza bağlı olarak ortaya çıkan herhangi bir bozukluk veya işllev kaybıdır, yani basitçe tanımladım tabii ki hukuken bundan daha geniş bir tanımı var. Ayıp ise malın üretiminden kaynaklanan bir noksandır. Malı alır almaz ortaya çıkanına ayıp, sonradan çıkanına gizli ayıp denir. CW farklı vakalarda farklı değerlendirilebilecek olsa bile ya ayıp ya da gizli ayıp sınıfına girer çünkü duyduğunuz sesin kaynağı üreticisi tarafından reçine içerisine düzgün şekilde gömülmemiş indüktörlerdir. Donanım üreticisi bu AYIPLI indüktörleri alıp kontrol etmeden donanıma koyduğu için sizin aldığınız donanım AYIPLI donanım haline gelir.

Hemen konu hakkındaki hükümlere bakalım:

Diyelim ki elinizde bir ekran kartı var, mining çılgınlığı sırasında aldınız 18 aydır kullanıyorsunuz ama geçen gün kulağınıza bir CW geldi. Ne yapacaksınız?

Öncelikle firma ile aranızda kurulu bulunan mesafeli satış sözleşmesini okuyun. Bu çok önemli. Perakendecinin, yani malı size satan firmanın sorumluluklarının ne olduğunu anlamanız lazım. Sorumluluk burada mecbur olduğu şeyler demek bu arada. Bazı şeyleri yapmaya mecburlar. Garanti vs. mesela perakendecinin mecburiyeti. Perakendeci distribütörle benzer bir anlaşma yapıyor ama bu anlaşma sizi bağlamıyor. Sizin muhatabınız perakendeci. Bunu birkaç kez daha tekrarlayacağım buradaki en önemli hususlardan biri olduğu için.

1. Öncelikle donanımınızın CW sorunu olduğunu video ile ispatlayın. Ekran kartı için konuşuyorum yüksek FPS aldığınız eski oyunlar bu iş için son derece uygundur, ben Dead Space 2 oyununda video çekmiştim. Videonuzda kartın seri numarası gözüksün, üzerinde bir etiket vardır ekran kartının veya anakartın, o etiketi çekin. Anakart için Prime95 kullanabilirsiniz, farklı FFT boyutlarıyla farklı ses tonları elde etmeniz bile mümkün. Bu seri numarası işi çok önemli. Benim videolarımın linklerini formlarda bulacaksınız girip bakabilirsiniz nasıl çekeceğiniz konusunda fikir edinmek için. Sorunun o seri numaralı karttan kaynaklandığını ispat etmeniz lazım videoda. Kasa ve monitör arasındaki kabloyu falan da çekin ki sonradan kimse saçmalayamasın. Seri numarasını şikayet dilekçesinde de belirtin hatta.
2. malı satın aldığınız perakendeciyle iletişim kuracaksınız. Durumu onlara anlatacak ve malı onlara göndermek için kargo kodu, adres vs isteyeceksiniz. PERAKENDECİ MALI DOĞRUDAN SERVİSE/DİSTRİBÜTÖRE GÖNDERMENİZ İÇİN SİZİ YÖNLENDİRMEYE ÇALIŞACAK, SAKIN BÖYLE BİR ŞEY YAPMAYIN. Bunun sebebini sonra açıklayacağım. Üreticiyle imzaladığınız mesafeli satış sözleşmesinde ürünün arıza vs. durumunda tamiri/değişimi vs. hakkındaki bütün sorumluluğun perakendeci üzerinde olduğu yazar. Perakendeciye bunu hatırlatın. Bütün iletişimi mümkünse mail yoluyla yapın. Telefonla konuşacaksanız konuşmalarınızı karşı tarafı önceden bilgilendirerek kaydedin.
3. Malın niçin servise gönderdiğinize dair sizden yazı istenecek. O yazıda sorunun coil whine olduğunu belirtin, parantez açın bobin vızıltısı diye de yazın. Sorunun kaynağının indüktörler olmasından ötürü malın ayıplı olduğunu ve 6502'nin 11. Maddesi kapsamında seçimlik haklarınızdan artık hangisini kullanacaksanız onu kullanacağınızı belirtin.
4. O mal servise gidecek. Servis raporu çok büyük ihtimalle kendilerini hukuken sorumluluk altına sokmayacak şekilde sizi yanıltmak üzere donanımın CW sıkıntısına dair hiçbir bilgi içermeyip çeşitli sentetik testlerin yapıldığını ve donanımın beklenen performansı verdiğini, bir arızasının bulunmadığını söyleyecek. Dikkat ederseniz CW var veya yok dememiş olacak. Bu aynı cayma hakkınızı kullanmaya çalıştığınız zaman firmaların çalışanlarının size malın açılmış vs. olduğu için "iade edilemeyeceğini" söylemesi gibi bir şey. Cayma hakkınızı kullanamayacağınızı söylemiyor fakat siz cayma hakkınızı kullanamayacağınızı anlıyorsunuz ve konuşmalar/yazışmalar da kaydediliyor olduğu için size bu konuda yalan söyleyemeyeceklerini düşünüyorsunuz, halbuki mesafeli satış sözleşmesinden caymakla malı iade etmek hukuken çok farklı şeyler.
5. Servisten rapor geldikten sonra isterseniz bir daha veya iki defa daha aynı sebeple PERAKENDECİYE yollayın. Servis raporunda CW'dan bahsedilmemişse karşılarında gerizekalı olmadığını kendilerine açıklayın. Bu süreçte kanuni haklarınızın farkında olduğunuzu, aranızda kurulu sözleşmenin ve 6502'nin size ne haklar verdiğini bildiğinizi ve bu haklardan vazgeçmeyeceğinizi belirtin. Elimde iki adet emsal hakem heyeti kararı var da diyin. Sizi her fırsatta doğrudan distirbütörle iletişime geçmeniz için ikna etmeye çalışacaklar, "işleri hızlandırmak için" olduğunu söyleyecekler hatta. Sakın yapmayın. Tek muhatabınız perakendeci. Sorumluluk onun. "Malı bir kez gönderdin servis rapor verdi aynı şeyden tekrar almak istemiyorum" da dşyecektir sonraki servis taleplerinizde. Mesafeli satış sözleşmesinin ilgili maddesine atıfta bulunup "almak zorundasın" diyin.
6. Seçimlik hakkınızı size vermezlerse hakem heyetine dilekçeyi yazın. Aşağıda kendi dilekçem ve çıkan karar var. E-devlet üzerinden yarım saatte yapabileceğiniz bir iş bu. Burada dikkat etmeniz gereken en önemli şey muhatabınızın kim olduğu. Muhatabınız PERAKENDECİ, distribütör değil. Perakendeci sizi 6502'nin 11. Maddesi'nde tanımlı seçimlik haklarınızdan mahrum etti, dolayısıyla siz perakendeciyi şikayet edeceksiniz. Eğer malı distibütöre göndermiş olsaydınız perakendeci size karşı herhangi bir yanlış yapmamış olacaktı, dolayısıyla şikayetiniz yanlış muhataba karşı olup kabul edilmeyecekti.
7. Bir bilirkişi atanacak. Sonradan aklıma gelen bir şey var onu da eklemem gerektiğini düşünüyorum; eğer bu CW çok tiz bir sesse mesela 40 yaşında bir bilirkişinin kulağı bunu duymayabilir. İnsan kulağı ilk tizleri kaybeder. Böyle bir şey belirtip ölçümün cihazlarla yapılmasını da talep edebilirsiniz.

Gelelim dilekçeye:

Dilekçemde emsal karar vermişim ya, işte o emsal kararı ve aynı formatta benim dilekçeme çıkan kararı dilekçenize ekleyeceksiniz. Yani diyeceksiniz ki "emsal olarak Mezitli İlçe Tüketici Hakem Heyeti XXXXXXXX Numaralı kararı ve İzmir Karabağlar .... XXXXXXX bumaralı kararı mevcuttur".

Bu iş 3 ay falan sürer.

Sonrasında netice şu:

(Karar numarası resmin en başında bu arada)

Ha itiraz edebilirler mi? Evet. Ama etmezler çünkü mahkeme de sizi haklı bulacak, siz beş kuruş para ödemezken onlar bir de mahkemeye harç, avukata para falan ödeyecek, bunun neticesinde de aynı tek bir ölü pikselin bile ayıp sayılmasıyla alakalı karar gibi bir hakem heyeti değil mahkeme kararı çıkmış olacak ve itiraz edebilmeleri için epey yüksek mahkemelere gitmeleri gerekecek. Yıllar önce "üç ölü pikselden aşağı değiştirmem" diye ısrar eden firmanın ısrarı şu an bizleri ölü piksel rezaletinden koruyor. Dolayısıyla itiraz etmeyecekler. Ha ederlerse sizin için süreç uzar ama sizden sonra daha da hiçbir firma CW varsa iade/değişim yapmam diyemez.

Eğer konuyu doğru anlıyorsam garanti süresi bittikten sonra malın devlet tarafından belirlenmiş kullanım ömrü içerisindeyken (mesela beyaz eşya için 10 yıl bu) tam olarak bu şekilde paranızı iade alabilirsiniz. Hatta bu durumda eski bir kartı olan bir arkadaş varsa lütfen denesin, sonucunu da bizlerle paylaşsın.

İsimleri ve ticari unvanları kapattım ama ihtiyacınız olan şey zaten karar numarası.

Anahtar kelimeler: #hakemheyeti #CW #coilwhine #iade

7 Kasım'da teknosa'dan electrolux buzdolabı aldım. Dolap kutusu içerisinden vuruklu çıktı. Servise tutanak tutturdum değişim kararı çıkardılar. Odur budur yeni dolabın gelmesini bekliyorum. Çağrı merkezi bilgi de vermiyor ne zaman geleceğine dair, sanırım dolabı şu an ithal ediyorlar ve ben gemiyle gelmesini bekliyorum.

10 gün önce falan genel müdürlükten biri bizi aradı, geçtiğimizi pazartesiyi kastederek haftaya pazartesi ürününüz teslim edilecek dedi. Konuşmanın devamında teslimatı haftanın tamamını kapsayacak şekilde opsiyonladı. Bugün itibariyle çağrı merkezi dolabın nerede olduğunu söyleyemiyor, dün mesela haberleri yoktu bize böyle bir arama yapıldığından veya bir dolabın bize teslim edilmek üzere tahsis edildiğinden.

Böyle rezil bir firma bunlar işte. Malları biraz daha kaliteli ama servisleriyle işiniz olduğunda rezil oluyorsunuz. Şu da şikayetvar linki:

www.sikayetvar.com

Electrolux Hasarlı Dolabı Kabul Etmeye Mecbur Etmeye Çalışıyor.

https://www.sikayetvar.com/electrolux/electrolux-hasarli-dolabi-kabul-etmeye-mecbur-etmeye-calisiyor

Merhabalar

Şimdi 12K BTU/h klimalara bakıyorum, LG S12ETK S3-W12JA2AA alacaktım, satıcı Viessmann WS2032MEN1 önerdi daha üstün daha tasarrufluymuş, aynı fiyat ikisi.

İnternette hiçbir şey bulamıyorum. Bilen birileri bana yardımcı olabilirse çok sevinirim. Başka marka da alabilirim bu arada evde LG var ve memnun olduğumuz için LGye bakıyorum sadece.

msn

Sokak köpeği 4 yaşındaki kız çocuğuna saldırdı

https://www.msn.com/

O kızın orada ne işi varmış diyecek manyaklar da var tabii.

Yapacak bir şey yok. Hak ettiğimizi yaşıyoruz.

Bu yaşadığım rezilliği yaşayan binlerce kişi olduğuna eminim şu an. Konu şöyle:

9 Haziran'da ben bunlardan bir laptop sipariş ettim. Daha sonra biraz daha pahalıya epeyce daha iyi olan bir üst modelini gördüm, onu da sipariş ettim, ilk sipariş ettiğim laptop için iade başlattım.

Bana dediler ki mal yola çıktı, siz kargoyu kabul etmeyin o zaten otomatik olarak iade olur. Tamam dedim, kargocu geldi ama lafları ağzıma tıkıp "öyle bir şey yok almak zorundasınız iadeyi kendiniz yapacaksınız" dedi, malı resmen elime tutuşturup gitti. Ben bu elemanı da şikayet ettim. Sonra gidip kendim kargoladım.

Bu laptopun bir kutusu var, o kutunun da içerisinde bulunduğu bir kutu daha var. Dışarıdaki kutuyu bile açmadan malı geri yolladım. 13 Haziran'da deepoya ulaşmış. Bugün 6 Temmuz halen malı inceleyememiş depo. Depolarında bir sorun varmış. İki günde bir falan telefonda konuşuyorum bu arkadaşlarla. Sürekli ivedilikle birşeyler yapıyorlar, durum değişmiyor.

Depolarında bir sıkıntı var. Grev bile olabilir. Sorunu çözmek yerine müşteriyi mağdur ediyorlar. Aynı şeyleri yaşayan başkaları da olduğuna eminim.

Bir daha amazona güvenip herhangi bir şey yapmayacağım. Yok artık amazondan büyük alışveriş.

Linkleri veriyorum:

youtube

EN-TR simultaneous interpreter / simultane tercüman

https://www.youtube.com/channel/UCl_Q8OJhWBzoTF8pj6Uo3zA

https://www.twitch.tv/areryilmaz

Gelin dinleyin:)

Güncelleme: fırlatma ayın ikisine ertelenmiş, size zahmet mesajı uplayın da dinleyicim olsun biraz:)

Yayına 4 saat sonra başlayacakmış NASA. Partnerim olmadığı için yarım saatte bir falan 10 dk ara vermek zorunda kalacağım. Yayının nasıl bir yapısı olacak şu an kestiremiyorum ama önemli şeyler konuşulurken mutlaka çeviri olacak, inşallah yani.

Zoom'da çalışıyorum genellikle, bilgisayara çeviri yapmaya alışığım ama daha önce canlı yayına hiç yapmamıştım (internete yani, TVde çok yaptım), bir veya iki başarısız denemem olmuştu sadece.

Profil linkleri:

Ahmet Refik Eryilmaz - YouTube

AREryilmaz - Twitch

Stream linkleri:

Artemis I fırlatması yayını, simultane tercüme ile - YouTube

AREryilmaz - Twitch

Yayın linklerini yayın başlayınca koyacağım fakat profil linkinden de yayına kolayca ulaşabilirsiniz.

Mobilden izleyecek arkadaşlar için uygun bir bitrate arayışındayım, 3900X'im var, yayını 1080p yapmayı düşünüyorum, x264 5000 kbps sıkıntı yaratır mı sizce? Yoksa önemli olan ses olduğu için görüntü kalitesini düşürmeli miyim?

5mbit ekran kartı yayını yapasım var şu an, mobile sıkıntı olur mu bilemedim. Youtube'da transcoding var diye biliyorum, fikri olan varsa lütfen bana yardımcı olsun:)

Bunu buradaki başka bir konuya cevap olarak yazdım ama ayrı konu da açsam mantıklı olur diye düşündüm. Eğer birini silecekseniz lütfen diğer konudaki postu silin sevgili admin kardeşlerim.

İki kulaklık da şu an elimde. Y400 ile bt üzerinden bwv 565 dinliyorum şu an, apple music, kayıpsız (kayıpsız olmasının bt dinlerken hiçbir faydası yok tabi ama ev internetinin kotası yok yani).

Dinlediğiniz kaynak düzgün değilse bu kulaklıklardan verim alamazsınız. Öncelikle bunu anlamanız lazım. Ben apple müzik ile tanışana kadar bu durumun farkında değildim.

Her iki kulaklık da kablolu olarak kullanılabiliyor. Kablolu kullanırken Y400 fark edilir derecede daha yüksek ses veriyor. Y500 ile simultane yapıyorum ben bu arada, kablolu olarak evdeysem bilgisayara kabindeysem röleye bağlıyorum. Epey güzel iş görüyor, özellikle rölede. Sabah 9 akşam 5 tıp kongresini beni çok rahatsız etmeden çıkarttı geçen ay mesela.

Y500 daha rahat. Kulaklıkları daha büyük. Sesi son derece dengeli, tizleri midleri basları herhangi bir şekilde kusurlu değil. Rap dinleyecek adamın alacağı bir mal mıdır bu bilmiyorum ama. Kablolu da kullanabiliyorsunuz, o çok büyük bir artı. İkisinin de içinden mikrofonlu kablo çıkıyor. Y500 BT 4.2 standardında bağlantı kuruyor. Benim telefonumda sadece SBC kodeki çalışıyor (oukitel c21, neden dandik telefon kullanıyorsun demeyin ekran kartı dururken telefon almam), aynı zamanda mikrofonla kulaklık beraber açıkken çok ciddi ses kalitesi kaybı var fakat bu denediğim diğer hiçbir telefonda olmuyor, sorun benim telefonda yani. Y400'de bu hususta sorun yok. Sesler birbirine karışmıyor. Şu an BWV 582 dinliyorum, fuga kısmındayım, notaları kolayca birbirinden ayırabiliyorum. Basslar doyurucu fakat Y400ünkiler kadar iyi değil.

Y400 Y500'ün yaptığı her şeyi yapıyor. Bassları fark edilir derecede daha iyi. Kablolu kullanırken fark edilecek kadar daha yüksek ses veriyor (Y500'ün kablolu haline kıyasla). Bassları dub phizix marka ve buffalo charge şarkılarıyla test ettim (şarkılar da eğlenceli şimdi gayet inkar edemeyeceğim) Y400 burada öne geçiyor ama çok da fazla değil. Sanırım kayıt kalitesiyle alakası var bu işin zira dinlediğim BWV 565 ve 582 Hans-Andre Stamm'ın icrası ve kayıtların youtubedakinden pek bir farkı yok gibi (linklerini vereceğim). Bassları hissediyorsunuz. Dub Phizix dinlerken her iki kulaklıkla da kulaklarım zangırdıyor. Kablolu dinlerken özellikle Y400 daha da çok zangırdatıyor ama bassları, tizleri veya midleri herhangi bir şekilde distort değil. Tizleri Cradle of Filth'in Dusk and her Embrace şarkısıyla test ettim, her ikisi de son derece başarılı (belirtmişimdir yukarıda, midler ve tizlerde iki kulaklık birbirine denk), Y400 sanki bir tık daha "parlak". Driverlarının daha küçük olmasıyla alakalı olabilir bu durum. Yabancı inceleme sitesinin biri enstrüman ayrımının Y400de daha iyi olduğunu söylemiş ama ben böyle bir şey tecrübe etmedim şu ana kadar.

Teknik olarak Y400 üstün. BT 5.0, benim telefonumda AAC kodeki çalıştırıyor, uyumlu samsung telefonlarda UHQ diye bir lossless aktarım protokolü de çalıştırıyormuş, denedim de (yani aslında yalan bt üzerinden o iş mümkün değil ama sanırım kulaklıkta daha gelişmiş bir enkoder var ve o şekilde kalite elde ediyor) fakat yeterince uzun süre deneyemediğim için pek bir şey diyemiyorum. İki mikrofonu var (Y500de tek mikrofon var). Kulaklığı indirince müziği duraklatma fonksiyonu düzgün çalışıyor (Y500'de burada da sıkıntı var). Sağ tarafındaki düğmede dışarıdan aldığı sesi yükseltip kulağınıza verme fonksiyonu var (Y500de yok). İkisi de yanında taşıma kılıflarıyla geliyor. 500ünki daha kaliteli fakat ikisi de son derece kaliteli kumaş. Y500ün bataryası 33 saat gidiyor, Y400ün 20 ama bilimsel bir testim yok bu konuda akgnin yalancısıyım. Şimdi Estas Tonne dinliyorum Y500 ile. Y400 epeyce daha taşınabilir. Bu kısım önemli. Y400ü geniş bir ceket iç cebine sığdırmanız mümkün ama Y500 için öyle bir dünya yok. Şu an mesela telefona ikisi de bağlı, öbür kulaklığın play tuşuna basıp tıp diye öbürüne geçebiliyorum. Her iki kulaklık da aynı anda iki cihaza bağlanabiliyor. Mesela bir de tablet var yanımda, tablette playe basıyorum telefon duruyor tablet yayın yapıyor ama mesela telefon geldiğinde tableti pauseluyor ve telefona geçiyor. Birden fazla cihazı olanlar için gayet iyi. Gecikme var, Y400ü test etmedim tam olarak ama anladığım kadarıyla dudak senkronizasyonu bozacak kadar bir gecikme yok Y400'de, ama Y500de çok çok hafif bir şey fark ediyorsunuz.

Bu arada kulaktan çıkarınca müziği duraklatma özelliği devreden çıkarılabiliyor fakat kulaklığı her kapatıp açtığınızda bunu tekrar yapmanız gerekiyor. Y500 için biraz sıkıntılı ama çok da değil yani. Y500de zaten sorun yok gibi o açıdan.

Her iki kulaklıkla da güzel bir şekilde klasik müzik, death metal, dubstep, ispanyol gitar, satriani dinleyebiliyorum. Odyofil falan değilim ama ses kaliteli. Gerçekten kaliteli. Eğer ikisi arasında kararsızsanız Y400 alın. Ben Y500ü aldığıma pişman değilim, fiyatı iyiydi, sonra baktım Y400ün de fiyatı iyi dedim onu da alayım. Y500 daha rahat fakat Y400ü alsanız da sorun olmaz.

Şunlar BWV 565 ve BWV 582

JustASuicidalGirlyoutube

Johann Sebastian Bach's Toccata and Fugue in D Minor BWV 565 played by organist Hans-André Stamm on the Trost-Organ of the Stadtkirche in Waltershausen, Germany. Toccata et fugue en ré mineur BWV 565 de Johann Sebastian Bach, interprété par Hans-André Stamm sur l'orgue Trost de la Stadtkirche, à Waltershausen, Allemagne.

https://www.youtube.com/watch?v=Nnuq9PXbywA&feature=youtu.be

FFRPianistyoutube

Johann Sebastian Bach's Passacaglia and Fugue in C Minor BWV 582 played by organist Hans-André Stamm on the Trost-Organ in Waltershausen, Germany.

https://www.youtube.com/watch?v=nVoFLM_BDgs&feature=youtu.be

Şimdi diyelim iki tane donanım incelemesi yapan kanal olsun. Bunlardan biri önlerine atılacak üç kuruş (veya işte ne kadarsa) için her türlü toptancının ve perakendecinin poposunu yalayıp bütün muteber inceleme kanallarının yerden yere vurduğu ürünleri falan övsün, diğeri de nvidia, bakın asus msi falan değil nvidia kurnazlık yapmaya kalktığında çıkıp nvidiayı itin dübürüne soksun.

Dil bariyeri insanların bu ilk kanal gibi kifayetsiz muhterislere mecbur kalmasının yegane sebebidir. Bugün ingilizce bilen adam böyle rezilliklere maruz kalmaz. Laptopla 30-40 fpsde oyun oynayıp oyunun son derece akıcı olduğunu söyleyebilecek kadar alçalan kanallar var sırf o laptop firmasından para alıyor diye.

NVIDIA pretends to care about gamers. - YouTube

Burada linus sebastian Nvidia'nın bizzat nvidia olarak mining gpusu çıkarıp bunu oyuncuları düşündüğü için yaptığı şeklinde lanse etmesi sonucunda nvidia'yı resmen itin poposuna sokuyor. Gerçekten sert konuşuyor. Nvidia hakkında konuşuyor doğrudan. Ama nvidia tutup bu adama karşı bir şey yapamaz. Neden biliyor musunuz? Bu adamın sponsorlu içeriğinin sponsorlu olduğu açıkça bellidir ve sponsorlu içerikleri asla review değildir. Review kelimesi asla kullanılmaz, bahsedilen ürün asla rakipleriyle karşılaştırılıp sayısal skorlar falan verilmez. Çünkü bu bir içerik değil reklamdır ve bu adam şark kurnazı değildir. Gamersnexus diye bir kanal var mesela, oranın bu konulardaki ilkeleri LTT'den çok çok daha katıdır. Seyirci herhangi bir şekilde "lan bunlar bu malı övüyor ama acaba para mı yiyorlar lan" diye kuşkulanmaz. İnsanlar LTT'in forumlarında mesela atıyorum microcenter'ın kendisine yaptığı bir haksızlığı yazdığında konunun herhangi bir bahaneyle silinmeyeceğini bilir.

İşte bu arkadaşlar insan kalitesi farklılığıdır. Firmalar çünkü insanlardan meydana gelir. LTT şu an dünyanın en büyük teknoloji inceleme organıdır çünkü içerikleri eğlenceli de olmakla beraber bir güven inşa etmiştir.