Şimdi Ara

^^ Barış Manço Hayranları Klubü ^^

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
189
Cevap
3
Favori
13.467
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Öne Çıkar
0 oy
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  •  ^^ Barış Manço Hayranları Klubü ^^



    Barış Manço (2 Ocak 1943-1 Şubat 1999)

    Hayat Hikayesi
    Konya ovasında yaşayan Mançozade adlı büyük bir aile, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u alması ile birlikte Rumeliye göç etmiş ve Selanik'e yerleşmiştir. Birinci Dünya Savaşına kadar Selanik'de yaşayan Mançozade ailesi, savaşın hayat koşullarını güçleştirmesi nedeniyle tekrar İstanbul'a göç etmiştir. Mançozade'lerden Mehmet Abdi bey İstanbul'da bir konağa yerleşmiş ve arkadaşının kızkardeşi olan Nimet hanımla evlenmiştir. Yıllar sonra Nimet hanım Barış Manço'nun "Gülpembe" şarkısının ilham kaynağı olacaktır. Cumhuriyet devrimlerini yaşayan aile soyadı kanunu ile birlikte Mançozade olan aile adlarını değiştirerek Manço soyadını alırlar. Abdi bey ile Nimet hanımın oğlu Hakkı bey, Rikkat Uyanık ile evlenir. Hakkı bey ile Rikkat hanımın ikinci çocuğu 2 Ocak 1943 yılında doğan Mehmet Barış Manço dur. Barış Manço, Oktay Manço, Savaş Manço ve İnci Manço ile birlikte 4 kardeştiler. 2.
    Dünya savaşının sonlarında doğan Barış Manço, ailesinin savaşın bitmesine duyduğu özlem nedeniyle "Barış " ismini seçtiklerini söylemektedir. Döneminin Türk Sanat Müziği sanatçısı olan Rikkat hanımla, Hakkı bey Barış 3 yaşındayken ayrılırlar. Babasının yanında büyüyen Barış Manço'nun çocukluğu Kadıköy'de geçmiştir. İlkokulu Gazi Mustafa Kemal ilkokulunda tamamlamış, daha sonra Galatasaray Lisesine devam etmiştir. 10. sınıfdayken babasını kaybeden Barış Manço, Galatasaray Lisesinden ayrılarak Şişli Terakki Lisesine gitmiş ve oradan mezun olmuştur. Aileden gelen yetenekle 2 yaşından itibaren şarkı söylemeye ve Ortaokul 2. sınıf öğrencisiyken de amatör olarak müzikle uğraşmaya başlamıştır. Liseyi bitirince 20 Eylül 1963 yılında önce Paris'e oradanda Belçikaya ağabeyi Savaş Manço'nun yanına gider. Belçika Kraliyet Güzel Sanatlar Akademisinde resim, grafik ve iç mimari okur. Lisede çok başarılı olmayan hatta müzik ve coğrafyadan ikmale kalan Barış Manço, bu okuldan çok iyi derece ile, okul birincisi olarak mezun olmuştur. Galatasaray Lisesinde başlayan müzik hayatı, Belçikada da devam etti. 1969 yıllarında yurda döndüğünde Dağlar,
    Dağlar şarkısını yaptı. Bu şarkı onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Aynı yıllarda görüntüsü değişmekte, müziği ve kıyafetleri ile bir ekol
    oluşturmaktadır. Barış Manço insan ilişkileri konusunda çok iyidir. Bağlantı kuramayacağı hiçbir canlı yok denebilir. Zaten daha sonraki yıllarda da yaptığı bir röportajında " Kendimi, toplumla diyalog kuran bir iletişim aracı olarak görüyorum" diyecektir. 1971 yılında askerlik yılları başlayacaktır. Askerdeki ilk ayları, hem ani olarak askere alınması, hem de diplomasına rağmen üniversite mezun olmasının tartışılması ve de saçlarının kesilmesi gerektiği nedeniyle çok keyifli başlamadı. Askerliğini Polatlıda Topçu asteğmen olarak yaptı. Askerliğin son ayları ise güzel dostluklar ve askeriye de bir dizi
    konserlerle üretken bir hale dönüştü. Askerlikten sonra yine bir dönem Belçika günleri araya girmektedir. Barış Manço, sıra dışı kıyafetleri, takıları, enterasan el hareketleri ve şarkılarına çektiği klipler ile bizleri şaşırtmayı sürdürmeye devam eder. Sanatçının görevinin biraz da şaşırtıcı şeyler yapmak olduğuna inanmıştı. Yıllar geçtikçe bu davranış ve biçimlerin onun özgün kişiliği olduğunu daha iyi anlayacaktık. 18 temmuz 1978 yılında Kadıköy evlendirme dairesinde Lale Manço ile evlendi. Bu konuda da topluma örnek olmayı başaran Barış Manço, evliliğinde de İstanbul geleneğini sürdürdü. Bu evliliği, Lale Manço da 1998 yılında yaptığı bir röportajda " Barış içinde 23 yıl" diye tanımlıyor. Evdeki birliktelikleri, iş hayatında da devam eder, Lale Manço, televizyon programlarına yönetmen ve yapımcı olarak imzasını atar. Bu beraberliğe oğulları 19 Mayıs 1981 yılında Doğukan Hazar, 24 Temmuz 1984 yılında Batıkan Zorbey katılır. Dünya çocuklarının Barış abisi, kendi çocuklarıyla da iyi arkadaş olduğunu söylemektedir. Yoğun iş programı çocuklarını ihmal etmesine asla neden olmamıştır. Çocukları için en büyük öğüdü, yaptıkları işin en iyisini severek yapmaları gerektiğidir. Çocukları için tek kaygısının adam gibi adam olsunlar diye dile getiriyor ve hangi meslek olursa, tornacı bile olabilirler ama kendi deyimiyle onlar için "Doğukan usta, öyle bir vida sıkar ki başka türlü sıkar" denmesini arzu ettiğini söylemektedir. Doğu ile batının sentezini yapmıştı. Ona göre, doğunun herşeyi kötü, batının herşeyi iyi doğru bir kavram değildir. Oğullarına da Doğukan ve Batıkan
    isimlerini koyması doğu ve batının barış içinde olması dileğinden kaynaklanmaktadır. Barış Manço'ya göre Türkiyenin de bulunduğu konumun kesin bir sınırlaması yoktur. Türkiye, doğudan bakıldığı zaman batıda, batıdan bakıldığı zaman da doğudadır. Bu konudaki duygularını ise, Japonya konserinde 20.000 Japon'un Türk bayrağı çıkartıp sallamasından televizyon başındaki 60 milyon insanın gözyaşları içinde izlemesi gibi heyecanlandığını ve gurur duyması ile ifade ediyor. Barış Manço yabancı ülkelerdeki çalışmaları için yaptığı değerlendirmede "Japonlar beni sahiplendiler, milyonlarca Japon konserlerime geliyor, CD'lerimi alıyor, Japonlar bende doğru birşeyler buluyor. Şarkılarımı didik didik inceliyorlar, onlardan konferanslar hazırlayıp televizyon programları yapıyorlar. Türkiyede bunun onda biri yapılmadı. Belçikada ise, onların ülkelerini tanıttığım için Liege Prensliği onur ödülü verdiler. Törene limuzin ve dört eskort ile gittik. Belçikanın en büyük gazetesi birinci sayfada yarım sayfa ayırdılar. Türkiyede 40 yıllık sanat hayatımda baş sayfaya çıkamadım" gibi serzenişte bulundu. Ne yazık ki yıllar sonra baş sayfada bulunma nedenin "ölüm" olması çok hüzünlü idi. Önemli olmaktan çok değerli olmayı tercih ettiğini söyleyen Barış Manço, duygusallığını seçtiği bir yaşam biçimi olduğunu vurgularken, kendi deyimiyle kuzey kutbunu da asla kaybetmediğini de sözlerine ekliyor. Rus romantikleriklerinden, Korsakof, Musolski ve Çaykoski den etkilenerek, evinin dekorasyonunda da romantik çağı, 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyılın başını yansıtan tarzı tercih etmişti. Türkiyedeki en uzun ve başarılı televizyon programlarını yaptı. 200' ün üstünde şarkısı ona 12 altın, platin albüm/kaset ödülü kazandırdı. Şarkılarının bir bölümü Yunanca, Bulgarca, Arapça, Farsça, Japonca, İbranice, Fransızca, İngilizce ve Flemenkçeye çevrildi. Her ülkede şarkıları çok sevildi. Kongo'daki 12-13 bin kişinin katıldığı konserde "Domates Biber Patlıcan" ı söylerken, Kongoluların koro halinde şarkıya eşlik etmeleri şarkının evrenselliği hakkında bilgi vermektedir. Bu konuya başka bir örnekte Mısır da yaşanmıştı. Barış Manço, Mısır Televizyonunda canlı yayında Dağlar Dağlar'ı Arapça söylemişti, bu programın sonunda Mısırlılar sokağa döküldüğü gibi, program da defalarca tekrarlanmıştı. En büyük arzusunun ansiklopediler de yer almak olduğunu
    söyleyen ve Barış Manço müzesi kurmak isteyen Manço, " 20. yüzyılda yaşamış, o yüzyıla damgasını vurmaya çalışan bir Türküm, 20. yüzyılın Türk Müziğini yapıyorum" demektedir. Müzik ve televizyon hayatında sayısız ödüller alan Barış Manço 1991 yılında devlet sanatçısı ünvanı, yine aynı yıl Hacettepe Üniversitesi onursal doktora ünvanı, Uluslararası Teknoloji Ödülü, Japonya; Uluslararası Kültür ve Barış ödülü, Belçika Krallığı; Leopold II şövalyesi nişanı, Fransız Kültür Bakanlığı Edebiyat ve Sanat Şövalyesi nişanı, Türkmenistan Cumhurbaşkanlığı; Türkmen Vatandaşlığı ödülleri kazanmıştır...




    TV Hayatı
    Barış Manço, hayatında yapabileceği her türlü işe el atmış, ve bunlarda da başarılı olmuştur. İşte bunlardan birisi de, onun televizyonculuğudur...
    Barış Manço, yıllardır kafasında tasarladığı tv projesini hayata geçirmek için, Ekim 1988'de, TRT 1 televizyonuna, o güne kadar, benzeri yapılmamış bir program önerdi.
    "Çocuk ve aileye yönelik eğitici ve eğlendirici bir dünya belgeseli" olan ve yayına girdiği günden beri, milyonlarca izleyicinin ilgisini çeken ve ekran başına toplayan, "BARIŞ MANÇO ile 7'DEN 77'YE" 1988 yılında doğdu. Program, "Adam Olacak Çocuk", "İkinci Kahvaltı", "Dönence" ve "Dere Tepe Türkiye" bölümlerinden oluşuyordu. Programın çekimleri için oluşturulan TV ekibi, "Ekvator'dan Kutuplar'a" kadar, tam 150 değişik ülkeye giderek, 500.000 km'den fazla yol kat etti...
    Ayrıca, Barış Manço'nun bir de talk show programı vardı. Bu program, 4 X 21 Doludizgin'di.


    arış Manço ile 7'den 77'ye, "Adam Olacak Çocuk", "İkinci Kahvaltı", "Dönence" ve "Dere Tepe Türkiye" bölümlerini içeren, programın genel adıydı. Program, tam 11 sene boyunca, TRT 1 ve atv kanallarında yayınlandı.

    Adam Olacak Çocuk, çocuklara yönelik, söyleşi programıydı. Barış Manço, programlarda, programa katılan çocuklarla söyleşi yapar, öğütler verir, oyuncaklar dağıtır, şarkılar söylerdi. Ayrıca programa, ünlü şarkıcı veya sanatçıları da davet eder, eğlenceyi artırırdı. En sonunda da, o meşhur 10 PUAN'ını verirdi...


    İkinci Kahvaltı, Adam Olcak Çocuk ile aynı özellikleri taşıyan, ancak, çocuklar yerine, yaşlılara yönelikti. Yine onlarla söyleşilerde bulunup, şarkılar söylerdi. Ünlüleri, programlarına çağırırdı. Programın sonunda da, yaşlılara kahve servisi yapılır, büyük kahve paketleri hediye edilirdi...

    Dönence Dünya Turu programında, Barış Manço ve ekibi, her hafta başka bir ülkeye gider, buraları tanıtırdı. Bu bir bilim ve gezi belgeseliydi. Barış Manço ve ekibi, yukarıda da anlattığımız gibi, bu programla birlikte, 150 değişik ülkeye giderek, 500.000'den fazla yol kat etti... Her yerde "Barış Elçiliği" yaptı.

    Dere Tepe Türkiye'de, Dönence ile aynı özellikleri taşıyan, ancak, Türkiye sınırları içerisinde yapılan gezilerin, araştırmaların, yer aldığı bir, Türkiye Belgeseliydi... Program çekimlerinde gittiği her şehirde ve yörede halkın büyük sevgisiyle karşılanır, o da bu sevgiye sempatik ve espritüel yapısıyla karşılık verirdi.

    4 X 21 Doludizgin, 7'den 77'ye programından ayrı olarak yapılan, Hafta içi bir günde, TRT 1'de, saat 21:00'de ekrana gelen, Barış Manço'nun şov programıydı. Her programda bir ünlüyü davet eder ve sıcak söyleşiler yapardı...






    Kronoloji

    1943 İstanbul Zeynep Kamil Hastanesi'nde doğdu.
    1958 15 yaşındayken, "Kafadarlar" adlı ilk müzik grubunu kurdu.
    1960 İkinci müzik grubu olan "Harmoniler"i kurdu.
    1962 İlk 45'liğini çıkardı.
    1963 Desen ve grafik sanatları eğitimi almak için Belçika'ya gitti.
    1964 Fransa'da üç şarkılık sansasyonel bir 45'lik plak çıkardı.
    1966 Paris'te iki yeni 45'lik plak daha çıkardı.
    1969 Türkiye'ye döndü ve Mazhar Alanson - Fuat Güner ile birlikte "Kaygısızlar" grubunu kurdu. 1970 "Dağlar Dağlar" adlı şarkının sözlerini yazdı.
    1971 Amasya'da askerlik yılları başladı.
    1972 "Kurtalan Ekspres"grubunu kurdu.
    1975 "Baba Bizi Eversene" adlı ilk ve tek sinema filmini çekti.
    1976 Belçika'da Kurtalan Ekspres ile birlikte "Nick The Chopper" adlı albümünü çıkardı. Bu albüm tüm Avrupa'da büyük yankı uyandırdı.
    1979 Yılın Erkek Sanatçısı, Yılın Bestecisi, Yılın Grubu ödüllerini aldı.
    1981 "Sözüm Meclisten Dışarı" adlı albümün çıkması ile birlikte Barış Manço bir tutku haline geldi.
    1983 Yılın en iyi pop müziği sanatçısı seçildi. Aynı yıl, "Kazma" adlı şarkısıyla Eurovision'a katıldı ve elendi.
    1984 Türkiye'de, Belçika'nın reklamını yaptığı için müzik elçisi seçildi.
    1988 30.Sanat Yılını, "Ful Aksesuar '88 Manço Sahibinden İhtiyaçtan" adlı albümüyle kutladı. Ayrıca, 7'den 77'ye adlı efsane tv programı yayın hayatına başladı.
    1989 TRT tarafından yılın en başarılı pop müzik sanatçısı seçildi.
    1990 "Darısı Başınıza" adlı albümü ile birlikte, başarılarının doruk noktasına ulaştı.
    1991 Türkiye Cumhuriyeti Devlet Sanatçısı Ünvanı'na layık görüldü.
    1996 Japonya'da büyük bir konser vererek, "Live In Japan" adlı albümünü çıkardı.
    1998 Aralık 1998'de 7'den 77'ye programının 378. bölümünü çekerek, Türk Televizyon tarihinde bir rekora imza attı. Bu, efsane tv programının son bölümüydü.
    1999 "Mançoloji" albümünün çalışmalarına başladı. Ancak, "Ömrümün Sonbaharında" şarkısında dediği gibi, son şarkısını tamamlayamadan hayata veda etti.




    Müzik Hayatı
    Barış Manço aileden gelen yetenekle çocukluğundan beri şarkı söylemeye meraklıydı. İlk grubunu 15 yaşında Galatasaray Lisesinde kurdu. İsmi Kafadarlar olan grupta Asaf Savaş Akad da müzik yapıyordu. Kafadarlardan sonra, Galatasaray Lisesindeki ikinci grubu Haramilerdir. 20 Eylül 1963 yılında liseden mezun olduktan sonra önce Paris'e sonra Belçika'ya üniversite eğitimi için gitti. 1963-1971 yılları arasında Belçika'da Lemistgrees adlı bir grup kurar. Amerikalı, Belçikalı, İtalyan, Kuzey Afrikalı, İngiliz müzisyenlerden oluşan bu grup ile çalışmaları iki yıl sürer. 1965 yılında, Paris Olympia'da konser verdi. 1966 yılında Paris'de 2 adet 45'lik çıkarttı. 1970'li yılların başında Türkiye'ye dönen Manço, Fuat Güner, Mazhar Alanson ile birlikte
    Kaygısızlar adlı grubu kurdu. O yıllarda Türkiye'de gelişen aranjman modasına karşı tepki oluşturanlar Anadoluya yönelik pop folk türünde şarkılar üretiyorlardı. Bu yıllarda Barış Manço, Dağlar Dağlar ile büyük çıkış yaptı. 4-5 ayda 700.000 sattı. Barış Manço, Dağlar Dağlar'ı Kebandan İstanbul'a giderken otobüste dağlara bakarak bestelediğini söylemektedir. Dağlar Dağlar Barış Manço'nun 10. plağıdır. Daha önce Kars, Antalya, Karadeniz türkülerinden oluşan plakları vardır. 1971 yılında Dağlar Dağlar ile Altın plak ödülünü Öztürk Serengil'in elinden almıştır. Bu yıllar aynı zamanda Barış Manço'nun görüntüsünün oturduğu yıllardır. Barış Manço'nun saçları uzundur, uzun otantik kıyafetler giyer, yüzükleri, bilezikleri ve kemerleri vazgeçilmez aksesuarlarıdır. O hepimizden farklıdır, ayrıca en büyük ayrıcalığı, şarkılarını söylerken sürekli ellerini kullanmasıdır. 1970 yıllarında Manço-Moğol ortaklığı kurulur ancak bir yıl süreyle birlikte çalışırlar. 1971 yılı başlarında, Kurtalan Ekspresi kuran Manço, aynı yılın Mayıs ayında askere gider Polatlı Topçu Okulunda topçu asteğmen olarak askerliğini yaparken müzik dünyasından da kopmamaya çalışır. Adını İstanbul'dan Güneydoğu'ya giden trenden alan Kurtalan Ekspres'inin o yıllardaki kadrosunu Murat Ses, Nur Moray, Celal Güven, Özkan Uğur, Engin Yörükoğlu oluşturmaktadır. Daha sonra Engin Yörükoğlu ayrılır yerine Caner Bora, Özkan Uğur'un yerine ise Ahmet Güvenç katılır. 1974 yılında tekrar 3 yıl süre ile Belçika'da yaşayan Barış Manço İngiltere'de long play çıkarmıştır. 1977 yılında Kurtalan Ekspresinin kadrosuna; Bahadır Akkuzu, Kılıç Danışman, Oktay Aldoğan katılmıştır, 1981 yılında Oktay Aldoğan ayrıldı, Serdar Ertürk ve Serdar Akatlar da grupun yeni üyeleridir. 1979 yılında "Yeni Bir Gün"adlı şarkısı ile yılın erkek sanatçısı ünvanını kazanmıştır. Bu şarkı, ayrıca yılın bestecisi, yılın albümü, yılın düzenlemesi ödüllerini de almışır. 1979 yılında Kurtalan Ekspres ile Anadolu turneleri sürerken, yurt dışında da televizyon programları yapar. 1980 yılında Altın Orfe de Nick The Copper adlı şarkı ve "Ben Bir Şarkıyım" adlı Bulgar şarkısı ile altın madalya alır. 1981 de "Sözüm Meclisten Dışarı" der 28-29 Ekim 1982 yılında Almanya, Avusturya, İsviçre, Belçika, Hollanda, televizyon programlarına çıkar. 1982 yılında önce Anadolu turnesi daha sonra Amerika konserleri ile büyük başarı elde eder. 1983 yılında Türk pop müziği dalında yılın sanatçısı seçildi. 1983 yılında İsveç Stockholm da bir konser, 3 radyo programı, 1 televizyon programı gerçekleştirdi. 1983 yılında Eurovision'a Kazma adlı parça ile katıldı, ancak elendi. Aynı yıl, "Estağfurullah Ne Haddimize" diyerek mütevazi davranmasına karşı olarak, 1984 yılında, "24 Ayar Manço" diyerek değerini ortaya koymuştur. 1984 yılında ise 3 parça ile katıldığı Eurovicion şarkı yarışmasından finale kaldıktan sonra çekilir. 15 Kasım 1984'de Almanya turnesi yaptı. 1985 yılında TRT için 30 Ağustos'da yayınlanacak solo programı, Ankara Seymenler Parkında çekildi. Bu programda ilk kez hafızalı bilgisayar kullanıldı ve yine ilk kez bu konserde smokin giydi. 1985 yılı 17 Kasım'da İstanbul Şan tiyatrosunda konser verdi. Bu arada Sinan Çetin'in yönettiği "14 numara" adlı film için film müziği yaptı. Aynı yıl Ankara'da Ankara'nın başkent oluşunun yıldönümü kutlamaları nedeniyle gençlik konseri verdi. Belçika'da bir gazete, Barış Manço'yu Türkiye'de Belçika'nın reklamını yaptığı için "müzik elçisi" ilan etti. 1989 yılında TV'nin yedinci kuruluşu nedeniyle Sezen Aksu ile birlikte en başarılı pop müzik sanatçısı seçildi. 16 Haziran 1990 yılında,Yugoslavya'da Kosova halk şarkıları festivaline katıldı. 20 Haziranda ise Leningrad'da ki Kurtalan Ekspresi, Özlem, Yeşim ve Ufuk Yıldırım'dan oluşan vokal grubu ile birlikte ünlü rock gruplarının katıldığı White Night adlı rock festivaline katıldı. Bu festivalde Kara Sevda ve Gülpembe'nin içerisinde olduğu 5 şarkı seslendirmiştir. Barış Manço bu festival ile ilgili yaptığı açıklamada
    müzik türünü, kökeninde hard rock ve heavy metal olmasına rağmen "Ağır Türk Müziği" diye adlandırmaktadır. Bu arada Sovyetler Birliğinde Kara Sevda ve Domates, Biber, Patlıcan klipleri ilgi görmektedir. Aynı yıl, Kurtalan Ekspres ile birlikte Japon - Türk ilişkilerinin 100. yılı kutlamaları için konser vermiştir. Barış Manço'nun Türk Pop Müziği tarihinde şarkıları dramatize edenlerin en önünde gelmesiyle de belli bir yeri vardır. 1973 yılında ilk klibini "Hey Koca Topçu" parçası için çekmiştir. Bu klipte, Kurtalan Ekspres Asaki-i Mansure-i Muhammediye Tayfası olarak Yeniçerileriler kimliği ile, Mehter kıyafetleri giymiştir. Barış Manço ise, Mühedishane-i devri Hümayundan Mülazim-ı Evvel Barış Efendi olarak asker kıyafetiyle yer almıştır. Barış Manço, 1970'lerde 2000 yıllarını düşleyerek müzik yapmıştı. 2023 buna örnek bir şarkıdır. 1973 yılında yazılan şarkıya 2023 adının verilmesinin asıl nedeni, Cumhuriyetin 100. yıldönümünün 2023 yılına denk gelmesidir. Barış Mançonun düşü bu şarkıyı 2023 yılında bir senfoni orkestrası eşliğinde seslendirmekti. Kendi ifadesiyle; "80 yaşındayken elinde bastonum, belki kolumda oğlum Doğukan, onun yardımıyla çıkarım sahneye ve senfoni orkestrasına 2023
    çaldırmak en büyük ideallerimden biri olsa gerek..."



    Sinema Hayatı
    İşte Barış Manço'nun, 1975'de çevirmiş olduğu tek filmi "Baba Bizi Eversene"...
    "Baba Bizi Eversene" komedi filmleri arasıda ayrı bir yere sahip. Bunun sebebi ise, hem filmin, konusunun ilginç olması, hem Barış Manço'nun tek filmi olması hem de kadronun çok usta ve ünlü oyunculardan oluşması...
    Film, gerçekten ustalıkla çekilmiş. Renk ayarı, kontrastı ve görüntü kalitesi çok iyi.
    Gerçekten filmi tekrar tekrar seyretseniz bile, bıkmıyorsunuz... Önceden ne kadar seyrederseniz seyredin, filmi seyrederken, yine gülüyor, kahkahalar atıyorsunuz... Gerçekten çok komik bir film.
    Bir ayrıntı daha var ki, onu da anlatmadan geçmeyelim. Bu filmde, Barış Manço, filmin içinde çeşitli sebeplerle (sevinç, hüzün vs.) 1972 ve 1975 yılları arasında çıkan plaklarında ve kasetlerindeki bir kaç şarkısını da orjinal kayıtlarıyla, söylemeyi ihmal etmiyor. Jenerik Müziği, (Film başlarken ve biterken) olarak, "Nazar Eyle" parçası seçilmiş. Ayrıca, Barış Manço, filmin içinde de, dolaylı veya direkt olarak, "Ben Bilirim", "Trip", "2023" (Enstürümental), "Dere Boyu Kavaklar", "Acıh da Bağa Vir", "Küheylan", "Bir Bahar Akşamı", "Lambaya Püf De", "Gamzedeyim" gibi şarkılarını seslendiriyor veya fimin içinde bu şarkıların sadece müziği çalıyor...
    Eveet... Şimdi gelelim, filmin konusuna... Aşağıda, filmin künyesini, karakterlerini ve bu karakterleri kimlerin canlandırdıklarını ve filmin kısa bir özetini bulacaksınız...

    Filmin Künyesi:
    Adı : Baba Bizi Eversene
    Yapım : Erman Film
    Yapım Yılı : 1975
    TV Telif Hakkı : Show Tv, TGRT, TRT-1
    Sponsor : CIBA-GEIGY
    Yönetmen : Oksal Pekmezoğlu
    Senaryo : Ahmet Üstel
    Kamera ve Foto Direktörü : Kenan Kurt
    Renk Uzmanı : Türker Vatan
    Montaj ve Senkron : İsmail Kalkan
    Negatif Montaj : Mahmut Eskici
    Sesleri Alan : Necip Sarıcıoğlu
    Müzik : Barış Manço ve Kurtalan Ekspres
    Prodüktör : Hürrem Erman
    Stüdyo : Yeni Stüdyo
    Oyuncular : Barış Manço, Meral Zeren, Hulusi Kentmen, Serpil Nur, Sinan Ecer, Bilge Zobu, Diler Saraç, Ali Cağaloğlu, Feridun Çölgeçen, Erdoğan Güz

    Filmin konusu:
    Mahir [Barış Manço], patronunun yardımcısı (Satış Temsilcisi) olarak çalıştığı ilaç fabrikasının, sahibi Fazıl Bey'in [Hulusi Kentmen] kızı Sevim [Meral Zeren] ile yıllar önce bir aşk yaşamışlar, Fazıl Bey buna karşı çıkarak, kızı Sevim'i, Mahir'i unutması için, yurtdışına göndermiştir. Yıllar sonra, Sevim, Türkiye'ye geri döner ve Mahir'le tekrar aşk yaşamaya devam eder. Fazıl bey, Mahir ile Sevim'in evlenme isteğine karşı çıkar. Bu arada, Fazıl Bey'in oğlu ve Sevim'in erkek kardeşi olan Erol [Sinan Ecer], ile birlikte olan Şermin [Bilge Zobu], doğurduğu bebeği, Erol'a bırakır. Erol, bu bebeğin, kendisine ait olduğunu sanarak, paniğe kapılır. Mahir ile evlenmenin yollarını arayan, Sevim, Erol'la ve Mahir'le anlaşarak, bebeğin, kendilerine ait olduğunu söylerler ve Fazıl Bey'in bebek sayesinde onları evlendireceğini düşünürler... Ve komik olaylar gelişmeye başlar... Bu filmi eğer seyretmediyseniz, mutlaka seyredin. Gülmekten kırılacaksınız...




    Youtube’deki videoları için
    http://www.youtube.com/results?search_query=bar%C4%B1%C5%9F+man%C3%A7o&search=Search





     ^^ Barış Manço Hayranları Klubü ^^



    Şarkı Sözleri

    Ali yazar veli boza
    Ali yazar Veli bozar küp suyunu çeker azar azar

    Gözümde yaş görseler erkek ağlar mı derler
    Gökler ağlıyor dostlar ben ağlamışım çok mu
    Rahmet yağarken dostlar ben ıslanmışım çok mu

    Ali yazar Veli bozar küp suyunu çeker azar azar
    Üzülmüşüm neye yarar keskin sirke küpüne zarar

    Bir gün dönsem sözümden düşerim dost gözünden
    Dünya dönüyor dostlar bir sözden dönsem çok mu
    Devran dönüyor dostlar ben dönmüşüm çok mu

    Ali yazar Veli bozar küp suyunu çeker azar azar
    Üzülmüşüm neye yarar keskin sirke küpüne zarar

    Barış yolun sonunda yürü demek boşuna
    Hayat duruyor dostlar ben durmuşum çok mu
    Yaşam bitiyor dostlar ben bitmişim çok mu





    Alla beni pulla beni
    Alla beni pulla beni al koynuna yar
    Gözüm senden başkasını görmez oldu yar
    Gönlüm senden bir şey ister nasıl desem yar
    Alla beni pulla beni al koynuna yar

    Senin için dağlar deler yol açarım yar
    Senin için denizleri kuruturum yar
    Senin için gök kubbeyi yerlere çalarım yar
    Canım iste canım bile sana kurban yar

    Dağlar taşlar uçan kuşlar senin olsun yar
    Deniz derya gökler hep yerinde dursun yar
    Gönlüm senden bir şey ister nasıl desem yar
    Alla beni pulla beni al koynuna yar

    Saçlarına yıldızlardan taç yapayım yar
    Bir nefeste güneşleri söndüreyim yar
    Çıra gibi uğrunda ben yanayım yar
    Canım iste canım bile sana kurban yar

    Yıldızlar yerinde güzel bırak dursun yar
    Saçlarımı ellerinle okşa yeter yar
    Gönlüm senden bir şey ister nasıl desem yar
    Alla beni pulla beni al koynuna yar

    Rüzgar olup ince beline sarılayım yar
    Çimen olup ayağına serileyim yar
    Sürme olup gözlerine sürüleyim yar
    Canım iste canım bile sana kurban yar

    Alla beni pulla beni al koynuna yar
    Gözüm senden başkasını görmez oldu yar
    Gönlüm senden bir şey ister nasıl desem yar
    Alla beni pulla beni al koynuna yar







    Anlıyorsun değil mi?
    Hava ayaz mi ayaz ellerim ceplerimde
    Bir türkü tutturmusum duyuyorsun degil mi?
    Çalacak bir kapim yok mutluluga hasretim
    Artik sokaklar benim görüyorsun degil mi?

    Zaman akmiyor sanki saatler durmus bugün
    Sonsuz yalnizligimda bir tek sen varsin bugün
    Ya dön bana artik duyuyor musun beni?
    Ya çik git dünyamdan anliyorsun degil mi?

    Bir resmin kalmis bende tam ortadan yirtilmis
    Hani siyah kazakli biliyorsun degil mi?
    Gözlerimden süzülen birkaç damla anida
    Senin sicakligin var anliyorsun degil mi?






    Arkadaşım eşek
    Kaç yıl oldu saymadım köyden göçeli
    Mevsimler geldi geçti görüşmeyeli
    Hiç haber göndermedin o günden beri
    Yoksa bana küstün mü unuttun mu beni

    Dün yine seni andım gözlerim doldu
    O tatlı günlerimiz bir anı oldu
    Ayrılık geldi başa katlanmak gerek
    Seni çok çok özledim arkadaşım eşek

    Arkadaşım eş arkadaşım şek arkadaşım eşek

    Yaban tayları çayırda tepişiyor mu
    Çilli horoz kedilerle dövüşüyor mu
    Sarıkız minik buzağıyı sütten kesti mi
    Kuzularla oğlaklar sevişiyor mu

    Uzun kulaklarını son bir kez salla
    Tüm eski dostlarımdan bir haber yolla
    Ayrılık geldi başa katlanmak gerek
    Seni çok çok özledim arkadaşım eşek
    Arkadaşım eş arkadaşım şek arkadaşım eşek






    Aynalı kemer
    Sabah yeli ılgıt ılgıt eserken seher vakti bir güzele vuruldum
    Al dudakta inci dişi bu dünyada yok bir eşi
    Seher vakti bir güzele vuruldum

    Aynalı kemer ince bele bu can kurban tatlı dile
    Seher vakti bir güzele vuruldum

    Mor menekşe nergiz dizmiş boynuna
    Kuşluk vakti aldı beni koynuna
    Cıvıldaşır dudu kuşu sanki bülbülün ötüşü
    Seher vakti bir güzele vuruldum

    Aynalı kemer ince bele bu can kurban tatlı dile
    Seher vakti bir güzele vuruldum

    Akşam oldu gün kavuştu sessizce
    Dedi güzel ayrılık vardı bize
    Uzakta bir baykuş öttü gül bahçemde diken bitti
    Seher vakti bir güzele vuruldum

    Aynalı kemer ince bele bu can kurban tatlı dile
    Seher vakti bir güzele vuruldum





    Benden öte benden ziyade
    Bu akşam yine garip bir hüzün çöktü üstüme
    Hücrem soğuk bir tek sen varsın düşlerimde
    Demir kapı yine kapandı ağır ağır üzerime
    Kelepçeler yine vuruldu kilit kilit yüreğime
    Derin derin soluyorum seni gecelerce
    Duvarlara kazıdım ismini her köşeye
    Dudakların şeker gibiydi
    Baldan öte baldan ziyade
    Pembe pembe yanakların
    Gülden öte gülden ziyade
    Sabret gönül sabret
    Sakın isyan etme
    Bir gün elbet bitecek bu çile
    İsyan etme
    Dört kitaptan başlayalım istersen gel söze
    Orda öyle bir isim var ki
    Kuldan öte kuldan ziyade
    O'nu düşün o'na sığın
    O senden öte benden ziyade
    Bir sabah elbet güneş de doğacak penceremde
    Ama bil ki ateşin hala yanacak yüreğimde
    Gözyaşlarım akıp gidecek
    Selden öte selden ziyade
    Bir canım var vereceğim
    Baldan öte baldan ziyade
    Sabret gönül sabret
    Sakın isyan etme
    Bir gün elbet bitecek bu çile
    İsyan etme
    Dört kitaptan başlayalım istersen gel söze
    Orda öyle bir isim var ki
    Kuldan öte kuldan ziyade
    O'nu düşün o'na sığın
    O senden öte benden ziyade
    Bir ben var ki benim içimde
    Benden öte benden ziyade
    Bir sen var ki senin içinde
    Senden öte senden ziyade
    Bir ben var ki benim içimde
    Benden öte benden ziyade
    Bir sen var ki senin içinde
    Senden öte senden ziyade







    Can bedenden çıkmayınca
    Kara haber tez duyulur unutsun beni demişsin
    Bende kalan resimleri mektupları istemişsin
    Üzülme sevdiceğim bir daha çıkmam karşına
    Sana son kez yazıyorum hatıralar yeter bana

    Unutma ki dünya fani veren Allah alır canı
    Ben nasıl unuturum seni can bedenden çıkmayınca

    Kurumuş bir çiçek buldum mektupların arasında
    Bir tek onu saklıyorum onu da çok görme bana
    Aşkların en güzelini yaşamıştık yıllarca
    Bütün hüzünlü şarkılar hatırlatır seni bana

    Unutma ki dünya hali veren Allah alır canı
    Ben nasıl unuturum seni can bedenden çıkmayınca

    Kırıldı kanadım kolum ne yerim var ne yurdum
    Gurbet ele düştü yolum yuvasız kuşlar misali
    Selvi boylum senin için katlanırım bu yazgıya
    Böyle yazmışsa yaratan kara toprak yeter bana

    Unutma ki dünya hali veren Allah alır canı
    Ben nasıl unuturum seni can bedenden çıkmayınca





    Dıral dedenin düdüğü
    Hele destur maşallah bu ne bolluk böyle
    Hele destur helalinden kazandıysan söyle
    Hele destur gözümüz yol Allah daha çok versin
    Ama paylaş, gel beni dinle, paylaşırsan sevaba girersin

    Aç gözünü daha vakit erken gör şeytanın gör dediğini
    Bir kulak ver de dinle sağır sultanın duyduğunu
    Sen öyle devekuşu gibi şaşkın şaşkın bakınırsan
    Birgün elbet duyarsın Dıral dedenin düdüğünü

    Hele destur maşallah bu ne iştah böyle
    Hele destur yetim hakkım yemedin mi söyle
    Hele destur gözümüz yok afiyet şeker olsun
    Ama paylaş, gel beni dinle, gariplerin karnı doysun

    Aç gözünü daha vakit erken gör şeytanın gör dediğini
    Bir kulak ver de dinle sağır sultanın duyduğunu
    Sen öyle devekuşu gibi şaşkın şaşkın bakınırsan
    Birgün elbet duyarsın Dıral dedenin düdüğünü

    Hele destur maşallah bu ne kudret böyle
    Hele destur zayıfları ezmedin mi söyle
    Hele destur gözümüz yok Allah daha iyi etsin
    Ama paylaş, gel beni dinle, ardından herkes dua etsin

    Aç gözünü daha vakit erken gör şeytanın gör dediğini
    Bir kulak ver de dinle sağır sultanın duyduğunu
    Sen öyle devekuşu gibi şaşkın şaşkın bakınırsan
    Birgün elbet duyarsın Dıral dedenin düdüğünü





    Domates biber patlıcan
    Domates biber patlıcan
    Domates biber patlıcan
    Bir anda bütün dünyam karardı
    Bu sesle sokaklar yankılandı
    Domates biber patlıcan
    Keşke hislerimi sana açıkca anlatabilseydim
    Sana deli gibi aşık olduğumu söyleyebilseydim
    Gözgöze geldiğimiz o anda
    sanki Dilim tutuldu bir anda
    Konuşamadım karşında
    Oysa bütün cesaretimi toplayip sana gelmiştim
    Senin için çarpan şu kalbi gör istemiştim
    Tam elini tutmak üzereyken
    Aşkımı itiraf edecekken
    Sokaktan gelen o sesle yıkıldı dünyam
    Domates biber patlıcan
    Domates biber patlıcan
    Bir anda bütün dünyam karardı
    Bu sesle sokaklar yankılandı
    Domates biber patlıcan
    Şimdi benden çok uzaklardasın biliyorum
    Belki Bir gün dönersin diye dualar ediyorum
    Seni bir defa görsem yeter
    İnanki bu bir ömre bedel
    Yeter ki bitmesin bu rüyam
    Nereye gitsem ne yana baksam hep seni görüyorum
    Biliyorum artık çok geç ama yine de bekliyorum
    Herşey boş geliyor bana
    Sarılacağım sımsıkı sana
    Yeter ki yıkılmasın bir daha dünyam
    Domates biber patlıcan
    Domates biber patlıcan
    Bir anda bütün dünyam karardı
    Bu sesle sokaklar yankılandı
    Domates biber patlıcan






    Gibi gibi
    Ben yaralı kurt sen kınalı kuzu biraz cilve aşkın biberi tuzu
    Sanki biraz naz ediyorsun ama senin bana gönlün var gibi gibi
    Yüzüme karşı git diyorsun ama sanki gözlerin kal der gibi gibi
    Yeter çektiğim insaf et gayri senin bana gönlün var gibi gibi

    Arpa buğday yan yana orak istemez
    Yağız at şahlandımı durak dinlemez
    Sende biraz naz ediyorsun ama sanki bana gönlün var gibi gibi
    Yüzüme karşı git diyorsun ama sanki gözlerin kal der gibi gibi
    Yeter çektiğim insaf et gayri senin bana gönlün var gibi gibi

    Zehirin şifası süt ile incir ellerim kelepçe yüreğim zincir
    Sanki fazla naz ediyorsun ama senin bana gönlün var gibi gibi
    Yüzüme karşı git diyorsun ama sanki gözlerin kal der gibi gibi
    Yeter çektiğim insaf et gayri senin bana gönlün var gibi gibi

    Kimse sevemez benim gibi seni kırk yılda bir gelir Barış gibisi
    Sende fazla naz ediyorsun ama yinede bana gönlün var gibi gibi
    Yüzüme karşı git diyorsun ama sanki gözlerin kal der gibi gibi
    Yeter çektiğim insaf et gayri senin bana gönlün var gibi gibi




    Gülpembe
    Sen gülünce güller açar gülpembe
    Bülbüller seni söyler biz dinlerdik gülpembe
    Sen gelince bahar gelir gülpembe
    Dereler seni çağlar sevinirdik gülpembe

    Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin sen inanamadık gülpembe
    Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe
    Dudağımda son bir türkü gülpembe
    Hala hep seni söyler seni çağırır gülpembe

    Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe
    Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe
    Gözlerimde son bir bulut gülpembe
    Hala hep seni arar seni bekler gülpembe

    Dudağımda son bir türkü gülpembe
    Hala hep seni söyler seni çağırır gülpembe





    Halhal
    Halhal, halhal, halhal, halhal, halhal
    Akşam olup gün batınca dağlara hüzün çökünce
    Lale sümbül boynun eğip kurt kuzuya kem bakınca
    Köye döner nazo gelin yavru ceylan gibi kaçar
    Seke seke çaydan geçer nazo gelin ayağına takar halhal

    Bir bakışı canlar yakar gülüşüne cihan değer
    Nazo gelin ayağına takar halhal
    Ayağında gümüş halhal ince nakış gümüş halhal
    Yavru ceylan gibi kaçar seke seke çaydan geçer
    Nazo gelin ayağına takar halhal

    Bir bakışı canlar yakar gülüşüne cihan değer
    Nazo gelin ayağına takar halhal
    Halhal, halhal, halhal, halhal, halhal

    Yedi köyün yiğitleri ağaları ve beyleri
    Boş yere durmuş beklerler yaralıdır yürekleri
    Gitti gelmez nazo gelin yavru ceylan gibi kaçar
    Seke seke çaydan geçer nazo gelin ayağına takar halhal

    Bir bakışı canlar yakar gülüşüne cihan değer
    Nazo gelin ayağına takar halhal
    Ayağında gümüş halhal ince nakış gümüş halhal
    Yavru ceylan gibi kaçar seke seke çaydan geçer
    Nazo gelin ayağına takar halhal




    Nane limon kabuğu
    Eski adamlar doğruyu söylemiş
    Bir çiçekle bahar olmaz
    Kişi kendini bilip sağa sola sormalı
    Can pazarı bu oyun olmaz
    Zürafanın düşkünü beyaz giyer kış günü
    Sonunda şifayı kapıpta şaşırınca
    Bana gel beni dinle iyi yaz
    Defteri kalemi al iyi yaz
    Nane limon kabuğu bir güzel kaynasın aman
    Ha ha ha ha ha içine hatmi çiçeği biraz çörek otu katasın
    aman
    Ha ha ha ha ha hatta biraz tarçın bir tutam zencefil aman
    Ha ha ha ha ha bin derde deva geliyor biraz daha sabret
    güzelim
    Ha ha ha ha ha hapşu
    Çok yaşa
    Sende gör
    Rahat ve iyi yaşa

    Sen tedbirini al önünü kış tut bırak yine de yaz gelsin
    Çoğu zaman hesap çarşıya uymaz sonra dizini döversin
    Zürafanın düşkünü beyaz giyer kış günü
    Sonunda şifayı kapıpta şaşırınca
    Bana gel beni dinle iyi yaz
    Defteri kalemi al iyi yaz
    Nane limon kabuğu bir güzel kaynasın aman
    Ha ha ha ha ha içine hatmi çiçeği biraz tere otu katasın
    aman
    Ha ha ha ha ha hatta biraz tarçın bir tutam zencefil aman
    Ha ha ha ha ha bin derde deva geliyor biraz daha sabret
    güzelim
    Ha ha ha ha ha hapşu
    Çok yaşa
    Sende gör
    Rahat ve iyi yaşa

    Barış iğneyi kendine batırır çuvaldızı başkasına
    Bol keseden aklı ona buna dağıtır darısı kendi başına
    Zürafanın düşkünü beyaz giyer kış günü
    Sonunda şifayı kapıpta şaşırınca
    Bana gel beni dinle iyi yaz
    Defteri kalemi al iyi yaz
    Nane limon kabuğu bir güzel kaynasın aman
    Ha ha ha ha ha içine hatmi çiçeği biraz tere otu katasın
    aman
    Ha ha ha ha ha hatta biraz tarçın bir tutam zencefil aman
    Ha ha ha ha ha bin derde deva geliyor biraz daha sabret
    güzelim
    Ha ha ha ha ha hapşu
    Çok yaşa
    Sende gör
    Rahat ve iyi yaşa







    Sarı çizmeli Mehmet ağa
    Yaz dostum güzel sevmeyene adam denir mi
    Yaz dostum selam almayana yiğit denir mi
    Yaz dostum altı üstü beş metrelik bez için
    Yaz dostum boşa geçmiş ömre yaşam denir mi

    Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
    Sarı çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı

    Yaz dostum yoksul görsen besle kaymak bal ile
    Yaz dostum garipleri giydir ipek şal ile
    Yaz dostum öksüz görsen sar kanadın kolunu
    Yaz dostum kimse göçmez bu dünyadan mal ile

    Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
    Sarı çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı

    Yaz dostum Barış söyler kendi bir ders alır mı
    Yaz dostum su üstüne yazı yazsan kalır mı
    Yaz dostum bir dünya ki haklı haksız karışmış
    Yaz dostum boşa koysan dolmaz dolusu alır mı

    Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
    Sarı çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı





    Unutamadım
    Dün yine yapayalnız dolaştım yollarda
    Yağmurlarda ıslanan bomboş sokaklarda
    Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
    Unutamadım unutamadım ne olur anla beni

    Unutmak kolay demiştin alışırsın demiştin
    Öyleyse sen unut beni yeter ki benden isteme
    Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
    Unutamadım unutamadım ne olur anla beni

    Yıllar ikimizden de çok şeyler götürmüş
    Sen yeni yuva kurarken beni paramparça bölmüş
    Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
    Unutamadım unutamadım ne olur anla beni

    Unutmak kolay demiştin alışırsın demiştin
    Öyleyse sen unut beni yeter ki benden isteme
    Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
    Unutamadım unutamadım ne olur anla beni







    Kaynaklarve siteler

    http://www.barismancomix.com/ -yazıların çoğu buradan alınmıştır.
    http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=baris+manco
    http://www.7den77ye.net/
    http://recordturk.com/disko/baris.htm plak kapakları
    http://www.mancoloji.net/Ana_768.htm

















    xyzddd



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi PHI -- 7 Temmuz 2008; 22:24:13 >



    _____________________________




  • _____________________________
    .::DesertRose::.
  • helal PHI

    Barış Manço nun bir haber spikerine verdiği ayarı koydun mu görmedim ama koymadıysan koy
    _____________________________
    çavv
  • İşte o hikaye

    Barış Manço Fransa'da bir televizyon kanalının canlı yayınına konuktur...
    Küstah bir spiker vardır ve Barış Manço ile dalga geçmektedir...
    Sürekli, "İşte Türk, yani barbar, vahşi vs..." demektedir...
    Barış Manço daha fazla dayanamaz ve spikere "yanınızda kâğıt para var mı?" diye sorar!
    Bu soruya spiker şaşırır ve "evet var ama n'olacak" der...
    Barış Manço ısrar edince spiker cebindeki kâğıt paraları >çıkartır...
    Bu olaydan az önce Barış Manço canlı yayında "Anahtar"adlı şarkısını söylemiştir...
    Bu şarkınınn bir bölümü şöyledir:
    "Beş Akif- bir Saat Kulesi, iki Kule-bir Fatih, beş Fatih-bir Mevlana, İki Mevlana-bir Sinan"
    Bu şarkı bir matematik sorusudur ve şarkıdada adı geçen kişiler o dönemdeki Türk parası olan banknotların arkasında fotoğrafı olan kişilerdir...
    Barış Manço spikere sorar: "Bu paranızda fotoğrafı olan kişi kim?"
    Spiker:"General......." Barış Manço diğer paralardaki fotoğrafları olan kişileri de sorar, spikerin verdiği cevaplar hep aynıdır, "General.......", "Amiral...........","Komutan............."
    Spikerin bu "falanca General, falanca Amiral, falanca Komutan" cevabından sonra, bu sefer de Barış Manço cebinden Türk paralarını çıkarır... Spikere derki:
    "Bu parada fotoğrafı olan kişi Mehmet Akif Ersoy' dur.şairdir...
    Bu fotoğraftaki kişi Mevlana'dır. Düşünürdür... Bu paradaki fotoğrafı olan kişi Fatih Sultan Mehmet'dir.Adaletin sembolüdür...
    Bu paradaki kişi ise Atatürk'tür. "Yurtta barış,dünyada barış" diyen kişidir...
    Bizim paralarımız bunlar... Biz Türkler ince ruhlu,kibar, medeni insanlar olduğumuz için paralarımızın arkasına "şairlerimizin","düşünürlerimizin","bilim adamalarımızınn" fotoğraflarını bastık...
    Siz Fransızlar kendiniz barbar, vahşi olduğunuz için paralarınızınn arkasına hep savaş Adamlarının fotoğraflarını basmışşnız!" der...
    Barış Manço'nun bu müthiş cevabından sonra televizyon yöneticileri Canlı yayını keserler ve spikeri oradan kovarlar,başka bir spiker yerine gelir ve canlı yayın yeniden başlar, yeni spiker Barış Manço'dan ve Türklerden özür diler, programa böylece devam edilir...

    _____________________________
    çavv




  • weros,
    Barış Abi iyi söylemiş valla

    Barış Manço, huzur içinde yatsın, 7'den 70'e diye bi programı vardı küçükken onu izlerdim
    Sanırım bizim kuşağımızda dede gibi torun tarafından da dinlenebilen tek sanatçıydı

    PHI,
    sana da konu için teşekkürler
    _____________________________
  • yukarı
    _____________________________
  • günaydın fatih-san

    Barış Manço kulübü de kurmuşun. Severdim kendilerini.
    _____________________________

    Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok.
    Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.
    Mevlâna

    Intel Core duo çıkarttı diye duo takılacak değilim. Core soloyum, korum!
    aspci
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orjinalden alıntı: yakuza893

    günaydın fatih-san

    Barış Manço kulübü de kurmuşun. Severdim kendilerini.

    günaydın atilla-san
    Bir barış abimiz vardı.unutmak olmaz diye düşünüyorum

    bir de sezen ablamız var
    onu da unutmayalım
    şimdilik ikisinin klübü var
    _____________________________




  • Ahmet Beyin Ceketi

    Tanrı bütün kullara rızkını dağıtırken
    Kimi sırtüstü yatar kimi boşta gezerken
    Kul Ahmet erken kalkar haydi ya nasip derdi
    Kimseler anlamazdı ya nasip ne demekti

    O mahallede herkes gömlek giyerdi
    Bizim kul Ahmet bir gün bir ceket diktirdi diktirir ya
    Mahalleye dert oldu kul Ahmet'in ceketi

    Kul Ahmet erken kalkar haydi ya nasip derdi
    Kimseler anlamazdı ya nasip ne demekti
    Herkes gömlek giyerken Ahmet ceket giyerdi
    Konu komşuya dert oldu kul Ahmet'in ceketi

    Mahalleli kahvede muhabbet peşindeyken
    Leylekler lak lak edip peynir gemisi yüklerken
    Kul Ahmet erken yatar sabaha ya kısmet derdi
    Kimseler anlamazdı ya kısmet ne demekti

    Herkes gömlek giye dursun
    Bizim kul Ahmet ceketine bir de astarla kaplatıverdi
    kaplatır ya
    Konu komşuya dert oldu kul Ahmet'in ceketi
    Kul Ahmet erken yatar sabaha ya kısmet derdi
    Kimseler anlamazdı ya kısmet ne demekti
    Herkes gömlek giyerdi
    Konu komşuya dert oldu kul Ahmet'in ceketi

    Bir gün bir yoksul öldü üzüldü mahalleli
    Ama bir kefen parası bulamadı mahalleli
    Kul Ahmet dedi yalan dünya çıkardı ceketini
    Örttü garibin üstüne kaldırdı cenazeyi

    Sonunda herkes anladı ya nasip ya kısmeti
    Bizim kul Ahmet birdenbire oluverdi Ahmet bey
    Ceket ise Ahmet beyin ceketi
    İbreti alem oldu Ahmet beyin ceketi
    Sonunda herkes anladı ya nasip ya kısmeti
    İbreti alem oldu Ahmet beyin ceketi
    Meğerse tüm keramet ceketteymiş be Ahmet
    Barış a sorar isen sen bu yolda devam et

    - Barış Manço-
    _____________________________
    Allah'ım Gönlümüzde Olanları Hakkımızda Hayırlı Eyle...
    Hakkımızda Hayırlı Olana Gönlümüzü Razı Eyle...





  • Anahtar

    Sınıfın en güzel kızı o yalnız geziyor kimse ona
    yaklaşamıyor
    Yine koltuğunda koca koca kitaplar kütüphaneden geliyor
    Baktım bir cilt şair Mehmet Akif
    İki büyük kitap Fatih Sultan Mehmet
    Üç kalın cilt Mevlana birde Mimar Sinan

    Döndü bana dediki eğer beni seviyorsan
    Eğer kalbime girmek istiyorsan
    Önce bunları anla beni iyi dinle

    Beş şair bir abide
    İki abide bir sultan
    Beş sultan bir düşünür
    İki düşünür ise bir mimar

    Düşün taşın bütün gece
    Benim kalbim bir bilmece
    Kalbimin bir kilidi var
    İşte sana anahtar

    En sevdiği şair Mehmet Akif
    Bir abide Fatih Sultan Mehmet
    Hayranım dedi Sinan bir de Mevlana

    Gece annem evde dedi oğlum neyin var
    Yemeden içmeden kesildin yine
    Dedim anne kalbimin sahibi var aşık oldum delicesine

    Bir gün Akif okuyor bir gün Mevlana
    Bir Fatihe Hayranmış bir de Sinana
    Hem tarihe meraklıymış hem de sanata

    Annem dedi oğlum anlamadım ben
    Vazgeç bu sevdadan bu kız fazla akıllı
    Ah beim saf oğlum ah oğlum anlamadın mı

    Beş şair bir abide
    İki abide bir sultan
    Beş sultan bir düşünür
    İki düşünür ise bir mimar

    Düşün taşın bütün gece
    Benim kalbim bir bilmece
    Kalbimin bir kilidi var
    İşte sana anahtar

    En sevdiği şair Mehmet Akif
    Bir abide Fatih Sultan Mehmet
    Hayranım dedi Sinan bir de Mevlana

    Aşkın gözü kör olurmuş
    Annem galiba haklı
    Kafama fena takıldı bu kız çok akıllı

    Beş şair bir abide
    İki abide bir sultan
    Beş sultan bir düşünür
    İki düşünür ise bir mimar

    Düşün taşın bütün gece
    Benim kalbim bir bilmece
    Kalbimin bir kilidi var
    İşte sana anahtar

    Beş Akif bir saat kulesi
    İki kule bir Fatih
    Beş fatih bir Mevlana
    İki Mevlana bir Sinan


    - Barış Manço-
    _____________________________
    Allah'ım Gönlümüzde Olanları Hakkımızda Hayırlı Eyle...
    Hakkımızda Hayırlı Olana Gönlümüzü Razı Eyle...





  • helal be phı
    _____________________________
    I was made for this...


  • Adam olacak çocuk
    _____________________________
  • Lahburger

    Evvel zaman icinde kalbur saman icinde
    Kaf daginin ardinda uzak bir ülkede
    Kozu paylasmak icin iki düsman kabile
    Sectiler iki civan sürdüler meydane

    Biri arslan yürekli magrur kartal misali
    Biri ürkek bakisli anka kusu sanki
    Cektiler silahlari cünkü ilahlar kurban ister
    Töreler ask dinlemez yalniz emreder

    Hamburger gencligin sevgilisi
    Hamburger sevdanin yanik sesi
    Hamburger cift kasarli bir rüya
    Hamburger olmaz güzelim böylesi
    Biraz sogan biraz ketcap
    Salata malata hardal ketcap

    Hamburger bu ask fizik ötesi
    Hamburger citir citir patates ile
    Hamburger dilinmis tursu ile
    Hamburger batiya acilan pencere
    Hamburger pencereden uctu tencere
    Biraz sogan biraz ketcap
    Salata malata hardal ketcap

    Lahmacun lahmacun
    Dünyayi dolas benzeri yoktur
    Edali isveli lahmacun
    Sen sofrani kur yemeyen toktur
    Sifali cilveli lahmacun
    Mis gibi tereyag envai bahar
    Biberli suvakli Lahmacun
    Bes dakika pisir tam orta karar
    Ceylan bakisli Lahmacun

    Hamburger yasli genc ayirt etmez
    Hamburger esmer sarisin farketmez
    Hamburger güleryüzlü herkese
    Hamburger o da güler naz etmez
    Biraz sogan biraz ketcap
    Salata malata hardal ketcap

    Lahmacun lahmacun
    Dürüp dürüp sar kenarini tutma
    Nazik salcali lahmacun
    Kuzukulagiyla rokayi unutma
    Limonlu eksili lahmacun
    Yandim dedikce buz gibi ayran salgam suyu lahmacun
    Bin derde deva maydonozuyla hamuru nakisli Lahmacun

    Hamburger batiya cilan pencere
    Hamburger pencereden uctu tencere

    Lahmacun lahmacun
    Kiymasi bolca soganida onca
    Neselendikce kahroldukca

    Hamburger bu ask fizik ötesi
    Salcali koruklu biberli olsa
    Sona kalan donup sacini da yolsa

    Aslan yürekli burger
    Ceylan bakisli lahmacun

    Celik bilekli burger
    Hamuru nakisli lahmacun

    Gözümün nuru burger
    Cigerparem ne der

    Lahburger lahburger

    Bu öykü böyle gider basi sonu bilinmez
    Bilinen seyler ise her zaman söylenmez
    Raki da bir ayranla icmesini bilene
    Sap da bir seker de bir tokum diyene
    Sal da bir cuha da birgiymesini bilene
    Güzele bir cirkin de sevdim diyene
    Her yeni dogan bebek yeni bir dünya demek
    Ac gözünü hosgeldin lahburger bebek
    Onlar erdi murada kerevet bize kaldi
    Bu yarista bayragi lahburger aldi...

    Zamannıda çok severdim bu şarkıyı
    _____________________________

    Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok.
    Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.
    Mevlâna

    Intel Core duo çıkarttı diye duo takılacak değilim. Core soloyum, korum!
    aspci




  • quote:

    Orjinalden alıntı: BeyazBüyü

    Adam olacak çocuk


    10 puannnnnnnn
    _____________________________
  • SÜPER BABAANNE

    Babaannem dedemi ilk gördügü gün
    Tam yüreginden vurulmus
    Dedem söyle bir capkinca bakip
    Hafifce biyigini burkmus
    O zamanin erkegi pek bi agirmis
    Kizlari ise pek bi hosmus

    Kirk yil
    Bir yastikta tam 40 yil
    Anlat babaanne ölümsüz askini
    Bir yastikta tam 40 yil

    Ufacik bir yuva
    Nohut oda bakla sofa
    Ama sapasaglam ayakta
    Ceyiz dedikleri yorgan ve yastik
    Iki sandik iki de bohca
    Gözleri hala dolu dolu oluyor
    Dedemin adini andikca

    Kirk yil
    Bir yastikta tam 40 yil
    Anlat babaanne ölümsüz askini
    Bir yastikta tam 40 yil

    Süper babaanne seni cok seviyoruz
    O büyük asklari inan bizde yasiyoruz
    Bugünkü genc kizlar yarinin anneleri dersin
    Inan gencleri anlayan bir tek sensin
    Tüh tüh masaallah nazar degmez insaallah
    Süper babaanne seni cok seviyoruz
    O büyük asklari inan biz de yasiyoruz
    Zaman degisir ama asklar degisir mi
    Yillar sonra biz de böyle diyecegiz degil mi
    Tüh tüh masaallah nazar degmez insaallah

    Babaanneme göre zamane kizlari
    Pek bi hos ama pek bi zormus
    Hele hele beyleri dede gibi olmasada
    Herseyi zor begenir olmus
    E beyleri zor bey e kizlari zor kiz
    Genclerin isi pek bi zormus


    _____________________________




  • KAZMA
    Selam büyükler merhaba çocuklar
    Bu akşam size yeni bir öyküm var
    Dilim sürçerse kusura bakmayın
    Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var

    Diyeceğim o ki kişi yetinmeli
    Yaşam dediğin kısacık bir çizgi
    Namus şeref onur hepsi güzel ama
    En önemlisi helal alın teri

    Komşunun tavuğu komşuya gaz görünür dersen
    Kaz gelen yerden tavuğu esirgemezsen
    Bu kafayla bir baltaya sap olamazsın ama
    Gün gelir sapın ucuna olursun kazma

    En güzel pilav imyakta pişer
    Yanında hoşaf pek güzel gider
    Sen yan gelip yatar karnın guruldarken
    Evdeki bulgur herkese yeter

    Şam ipeğinden urba giysen bile
    Zemzem suyuyla yıkansan bile
    Dünya ahret bir keyif sürmek için
    Mutlak dökmeli helal alın teri

    Komşunun tavuğu komşuya gaz görünür dersen
    Kaz gelen yerden tavuğu esirgemezsen
    Bu kafayla bir baltaya sap olamazsın ama
    Gün gelir sapın ucuna olursun kazma

    İnsanın bir kez ters gitmesin işi
    Muhallebi yerken kırılır dişi
    Kazma olmaya özenmeyin dostlar
    Alın teriyle kazanan en mutlu kişi

    Komşunun tavuğu komşuya gaz görünür dersen
    Kaz gelen yerden tavuğu esirgemezsen
    Bu kafayla bir baltaya sap olamazsın ama
    Gün gelir sapın ucuna olursun kazma
    _____________________________




  • bu şarkıda bi de kazmaaaaaaaaaaa kazmaaaaaaaaa diye bağırıyordu yanlış hatırlamıyorsam

    Çok değişik şarkıları var Barış Manço'nun yau
    _____________________________

    Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok.
    Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.
    Mevlâna

    Intel Core duo çıkarttı diye duo takılacak değilim. Core soloyum, korum!
    aspci
  • _____________________________

    www.kardesinisec.com

    Aşk Bir Uçurumdan Düşmek Gibidir,O Yüzden Sevgiliye Yar Denilir
    Bir Damla Gözyaşımın Hakkı Ödenmez,Öldürmeyen Her Acı Beni Diriltir .




  • quote:

    Orjinalden alıntı: yakuza893

    bu şarkıda bi de kazmaaaaaaaaaaa kazmaaaaaaaaa diye bağırıyordu yanlış hatırlamıyorsam

    Çok değişik şarkıları var Barış Manço'nun yau

    şarkılarını kendine has jest ve mimikleri ile tamamlayınca işte o zaman Barış Manço oluyordu.
    Şarkıyı sanki duyma özürlülere bile anlatıyordu Barış abi.
    Ses olmasın görüntü yeterliydi sanki







    Ölümünden bir ay önce şubat ayında Türkiye çocuk meclisi tarafından istanbula götürlmüştüm. Ordaki her ilden iki çocuk toplam 80*2=160 çocuk vardı ve Barış abi'yi ilk ve son kez orada görmüştüm.
    Resimlerindeki gibi samimi ve cana yakın biri idi. Yanına kadar yaklaşmıştım ve gözgöze bile gelmiştik.
    1 ay sonra ölüm haberini aldığımda ne kadar üzüldüğümü ağladığımı anlatamam
    _____________________________




  • _____________________________




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.