Şimdi Ara

Çin, Nesnelerin İnterneti konusunda dünya lideri oldu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
8
Cevap
0
Favori
288
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj




  • Çin, Nesnelerin İnterneti konusunda dünya lideri oldu





    Cihazların birbiri ile iletişim kurmasını tanımlayan Internet of Things yani nesnelerin veya şeylerin interneti kavramı aslında son yıllarda giderek daha fazla önem kazanmaya başlayan bir konu.




    Makineler Arası İletişim (Machine To Machine-M2M) olarak da nitelenen Nesnelerin İnterneti, gelecek 10 yılın en önemli teknolojileri arasında gösteriliyor.




    M2M aslında cihazlara takılan özel bir simkart sayesinde, cihazların uzaktan izlenmesini, yönetilmesini ve birbiriyle iletişim kurabilmesini sağlayan bir teknoloji. Araç takibi, tıbbi otomasyon, yazarkasa, sayaç okuma, POS, ATM gibi pek çok sistemi bu kategori altına sokabiliriz. 




    Yapılan son analizlere göre Çin, M2M benimseme oranları bakımından zirvede yer alıyor. 2013 yılında mevcut 190 milyon M2M sisteminin yüzde 25'i Çin kaynaklı. Asya kıtasının benimeme oranı ise bu sayede yüzde 40'a kadar çıkıyor. 




    2010 yılı öncesinde Çin'de 10 milyon civarında M2M sistemi yer alıyordu. Asya'da ise bu sayı yaklaşık 30 milyondu. Çin'in M2M teknolojisine yaptığı devasa yatırım Asya'yı önemli bir bölge haline getirdi.




    Mobil iletişim operatörleri ve hükümet arasındaki işbirliğinin büyük katkı yaptığı M2M sektörüne 2020 yılına kadar 600 milyar dolar yatırım yapılması öngörülüyor. Bu sayede Çin'in sektördeki benimsenme payı da yüzde 50'nin üzerine çıkacak. 




    Asya'da özellikle enerji ve ulaştırma endüstrilerinin M2M talebi çok fazla. Ayrıca otomotiv, akıllı şehirler, sağlık, eğitim ve perakende sektöründe de artan bir talep mevcut. Çinli operatörler yenilikçi bir M2M ekosistemi için teknolojik ve ticari platformlarda ortaklık kurmanın kaçınılmaz olduğunu belirtiyor. 




    M2M sistemleri dünyada abone kazanımı yavaşlayan mobil operatörler için en önemli yeni gelir kapılarından birisi olarak görülüyor. Ülkemizde de operatörler bu alanda milyar dolar seviyesinde yatırım yapmaya devam ediyor. Zira ülkemizde M2M potansiyelinin 150 milyon cihaz olduğu düşünülüyor.  

     

     



    Kaynak:http://www.gsma.com/newsroom/china-leads-global-m2m-market/







  • çinliler olmasa dünya çöp

  • G.Kore japonya tayvan çin teknoloji konusunda adlarını hep duyuruyorlar

  • Ucuzlayan micro islemci fiyatlari ve gelisen kablosuz iletisim, yakinda tum cihazlarin internete bagli olup uzakdan kontrolunu mumkun kilacak.

  • İnternet of Things...

    Bu yaklaşımın özellikle ÇİN de en hızlı şekilde büyümesi son derece manidar.

    ÇİN, dünyanın yakın gelecekteki halinin bir prototipidir.

    Tüm dünya devletlerinin, özgürlük, iletişim, globalleşme, sosyal ağlar teraneleriyle yavaş yavaş geçmeye çalıştıkları sistemin bir ileri aşamasıdır.

    Çin İnterneti tamamen hükümet kontrolünde sunar halkına. Google tüm veri tabanını ABD hükümetiyle paylaşır.

    11 eylül bahanesiyle dünya kadar yasa çıkartarak bireylerin şahsi özgürlüklerini "güvenlik" kisvesi altında yok etmeye başlayan ABD de Çin hükümetinin gittiği yere gidiyor.

    Kendi ile birlikte tüm dünyayı da sürükleyerek.

    Herkes gülüp geçiyor, saçmalık diyor, gel gelelim, bilişim teknolojilerinin isnanları özgürleştirmekten ziyade toplumların analizinde, her anlamda gözetilmesinde nasıl da büyük bir silah olduğunun farkında değil bu insanlar.

    Teknolojik aletlerin birbiriyle iletişim halinde olup veri aktarımı yapabilmesinin, ve bu altyapıyla bir örümcek ağı oluşturmanın ne kadar kolay olduğu ve bunun ne kadar büyük bir istihbarat ağı olduğunu bireysel pencerenin dışından düşünmezseniz algılayamazsınız. Bunun anlamını dahi düşünmezsiniz.

    Teknoloji ilerliyor tarzı bu tarz haberlerde, kontrol mekanizmasının kusursuzlaşmaya başladığı fark edebilmeliyiz.

    İnternetin bir aşamaya kadar gelecek tahmini yapabilecek seviyede bir veri tabanı olduğunu kaç kişi biliyor?

    Bağlanıyoruz evet, her türlü, her yerden, sürekli bağlanıyoruz, ilgi alanlarımızın, eğilimlerimizin, potansiyel etki alanımızın, özel hayatımızın en ince detayına kadar asla kaybolmayan bu veri denizine akmasına müsaade ediyoruz.

    Dünyadan bi haber pek çok insan dalga geçiyor, amaan kim ne yapsın senin ilgi alanını, özel verilerini diye, anlamıyorlar ki olay tek tek bireyler değil, genel eğilimler ve onlara göre dizayn edilen algı yönetimleri.

    Bu dünyaya iyi bakın, bu dünya MAHREMİYETİN ölümüne koşan bir dünyadır, her anlamda.

    Ve biz bunu GELİŞME zannediyoruz, teknoloji iyi birşey diyoruz, bağlansın oh tüm cihazlar birbirine diyoruz.

    Her yerde, her an kayıt altında tutulmak, gözlenmek, açık ve net dünyayı yavaş yavaş kocaman bir HAPİSHANEYE çeviriyor haberimiz yok.

    Facebook, Twitter, İnstagram ve bilimum sosyal ağ müdavimi JENERASYON bu bağlanın birbirinize, paylaşın herşeyi mantığının ilk olarak algısal oturtulduğu nesildir.

    Bir zaman sonra, bu sözüm ona teknoloji aşığı saftorikler nüfus cüzdanı, sağlık karnesi, ehliyet falan tarzı şeyler yerine geçecek, kişiyi aynı zamanda internete falan da bağlayacak deri altı mikroçipleri vücuduna takmakta HİÇ BİR BEİS görmeyecek nesil olacak işte...

    Transhumanizm dünya çapında kimsenin ruhu duymadan inanılmaz bir hızla insanoğlunun algısına yerleştiriliyor, yavaş yavaş...

    Deus Ex çok uzakta değil, ve işin kötüsü insanlar bunu istiyor...

    Google Glass, ilk önce göze takılacak olan lens, sonra beyne yerleştirilecek olan microchip olarak devam edecek yoluna yıllar içerisinde.

    Beyin dalgaları, elektro manyetizma, düşük frekanslı titreşimler hakkında biraz araştırma yapın, beynin ne kadar kolay manipüle edilebilen bir organ olduğunu, ruh halinden tutun, tamamen hayata bakışınızın, doğru yanlış algınızın değiştirilmesinin ne kadar kolay olduğunu anlarsınız.

    Empati git gide azalıyor insanlar arasında tüm dünyada, kayıtsızlık ve "aman bana ne, bana bir şey olmasın da" düşünüş şekli, korkunun da pompalanmasıyla herkesi sarıyor gün be gün.

    İnsanlık makineleşıyor arkadaşlar, yavaş yavaş, ama emin adımlarla. O yüzden çok az insan algılayabiliyor bunu.

    Ben açıkçası sevinemiyorum bu "internet ve herşeyin birbirine bağlanması, veri aktarımı yapabilmesi" tarzı haberlere.

    Belki daha değil ama yakında İnternet insan bedenine de girecek, ne yaparsanız yapın, İLERİDE TEKNOLOJİYİ ASLA BEDENİNİZE SOKMAYIN.

    2050 yılı civarları insanların bilinç olarak ÖLÜMSÜZ olabilme ihtimalinin yüksek olduğunu biliyor musunuz? Server lara bilinciniz aktarılabilecek ve pratik olarak ölümsüz olacaksınız.

    Muhtemelen android teknolojisi de bir süre sonra buna yetişecek ve ciddi ciddi bilincinizi aktarabileceksiniz bu makinelere. İşin kötüsü bu arzu edilen bir şey olacak o zaman insanı için...

    İnsanoğlu varoluş erdemlerine meydan okumaya ve tüm insanlığa da bunu evrimin doğal bir süreciymiş gibi gösterip küçük dozlarda vere vere kabul ettirmeye devam ediyor.

    Sosyal ağlar bunun sadece ilk adımı. Sosyal ağların özünde yaptığı tek şey MAHREMİYET duygusunun demode ve çağdışı birşey olduğunu pompalamaktır insanlık bilincine, buna her türlü medya ( tv, sinema, müzik, aklınıza gelen herşey ) yı da ekleyin.

    Maneviyat ve insanı insan yapan empati duygusunun üzerinden silindir gibi geçiliyor yavaş yavaş, kimsenin haberi yok. Kalpsiz, ruhsuz, vicdansız makinelere dönüşüyoruz zamanla. Sadece kazanmanın önemli olduğu, fiziki ve maddi gücü olanın mübah zannedildiği sözüm ona gelişmiş barbarlar sürüsüne dönüşüyor tüm dünya.

    Gelişiyoruz, nah gelişiyoruz, gelişen şey SİSTEM, bireyler değil, insanlık değil, erdemler değil, özgürlük değil.

    Kimse özgür değil, kimse mutlu değil, mutluluğu çıkan iki boktan telefonu, ekran kartını alabilip alamamak kadar sığlaşmış milyonlarca insan varken, gelişen nedir?

    İnsanlık, emin adımlarla insanlık özünü terk etmeye devam ediyor, yavaş yavaş ama kaçınılmaz bir biçimde, aksini söyleyecek olansa ya komplocu ya geri kafalı olarak damgalanıp hor görülmek usulüyle itibarsızlaştırılıyor.

    Kimse kalkıp da sosyal ağların genel olarak insan ilişkilerine iyi geldiğini, bireyleri geliştirdiğini falan söylemesin. Dünyamızın kaçınılmaz bir gerçeği olmakla birlikte, interneti bilgi almak bilgi paylaşmak için kullanan insanlar, ruhsal erozyona uğramak için kullanan insanların yanında devede kulak kalır.

    Büyük resimde insanoğlu battıkça batıyor, kendi ürettiği aids'ine, kanserine kendi hazır olan aşısını, ilacını vermediği bu berbat düzende tüketim ile avutuluyor, bağlanın yihuu diyerek uyutuluyor...

    İnternet of Things...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi urazs -- 14 Haziran 2014; 2:19:55 >




  • İnsan güçü kazandı

  • nesnelerin interneti de ilginç
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.