Şimdi Ara

Anlam?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
18
Cevap
0
Favori
933
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Öne Çıkar
0 oy
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • A” nedir? Harftir. Peki harf nedir? Alfabedeki işaretlerden birisi. Harfler kelimelerin ve cümlelerin atomudur. Harf en küçük birimdir. Ancak harfler kelimeleri, kelimeler ise cümleleri oluşturur.

    A” harfi tek başına bir anlam taşımaz. “A” harfi yanına “T” harfini getirdiğimizde ortaya “At” kelimesi çıkar. Bu kelime anlamlıdır. “At” bir binek hayvanıdır.

    Şöyle bir soru sorulabilir: Harfleri kim icat etti? Ya da harfleri kim yarattı? İnsanlar mı?

    Peki canlı ya da cansızlar alemini oluşturan en küçük parçanın adı nedir? Atom mu? Bir atom tek başına anlam taşır mı? Sanırım taşımaz. Atomlar bir araya gelir ve ortaya bir taş ve insan çıkar.

    Peki atomları kim icat etti? Ya da atomları kim yarattı? Boşluklar mı?

    Burada bir tür analiz yapılabilir. Harfleri insanlar oluşturdu. Ancak dünyada pek çok alfabe var. Dolayısıyla dünyada pek çok dil var.

    A” harfi tek başına anlamlı değildir. Bu durum evrenseldir. Tüm dünyada “A” harfi tek başına bir anlam taşımaz. Ancak “At” kelimesi oluşturduğumuzda bu kelime sadece Türkçe bilenler için bir anlam taşır. Bir İngiliz “At” diye bir kelimeden habersizdir. Çünkü bu İngiliz kendi dili içerisinde böyle bir kelimeyi öğrenmemiştir. İngiliz “At” için “Horse” der. “H,o r, s, e” harfleri yan yana gelmiştir. Bu harfler bizim alfabemizde de yer alıyorlar. Ancak bu harflerin yan yana geldiği zaman bir anlam taşımaları benim kelime bilgim ile sınırlı olacaktır. “At” benim için anlamlıdır ama bir İngiliz için anlamsız.

    Biz insanları oluşturan atomlar tek başlarına anlamsız olabilir. Ancak bu atomlar bir araya geldiğinde yine bir anlam oluşturuyorlar mı? Eğer oluşturuyorlarsa bu anlam kimlere hitap ediyor? İnsan yaşamı anlamlıdır diyen birisi insan yaşamının anlamlı olduğunu öğrendiği için mi bu sözü etmektedir? Peki ya insan yaşamının bir anlamının olduğunu veya insanı oluşturan atomları yaratan büyük bir gücün olduğunu düşünmek ne kadar anlamlı? Tüm canlı-cansız varlıkları oluşturan atomlar aynı ancak bu atomlar birbirlerinden oldukça farklı görüntüde ve karakterde olan bir taşı ve örümceği inşa edebiliyorlar.

    Kısacası şunu söylemek istiyorum: Biz insanlar anlam yükleyerek pek çok şeyi oluşturduk. Sevgi, ahlak, iyilik, kötülük, güzellik, çirkinlik vb. pek çok kavramı meydana getirdik. Tüm bu kavramlara evrensel anlamlar yükledik. Ancak tüm bunlar doğadaki en zeki tür olan insanların ürünü. Bu sayede evreni yorumlama sanatını geliştirdik. Peki biz insanları oluşturan atomların bir zeka ürünü olduğunu söylersek hata mı etmiş oluruz? Tüm bu doğa, tüm bu varoluşlar oldukça karmaşık bir alfabenin oldukça karmaşık kelimelerine ve cümlelerine benzetilirse biz insanlar yaratılışa anlam verebilir miyiz? Anlam veremediğimiz bir şey yaratılmış olamaz mı? Hayatın anlamsız görünmesi hayat alfabesini, yani doğanın ilmini veya yaratılış sırrını tam olarak öğrenememiş olmamızla alakalı olabilir mi? Biz insanlar uzay boşluğunca bir anlam taşıyor muyuz dersiniz? Birileri için anlamlı olabilir miyiz? Tüm canlı cansız varlıklar birilerinin alfabesinde birer harf olabilir miyiz?


    Not: Amacım dini nitelikli bir tartışma ortamı yaratmak değildir. Sadece felsefi yönde bir beyin jimnastiği amacı taşısın istedim. Kolay gelsin.

    skjhdk sljdlfj lsjdlfjl jslsşd ş0reı ğpskd sik mx ç.mxşcm ist?



    _____________________________




  • Yazınız çok anlamlı ve güzel...Kalen denilen konuşma ile harfler bir anlam yüklenicisi olduğu gibi,Hal' de anlam yüklenicisidir.Varlıkların halleri konuşuyor,ve birşeyler anlatıyor...diye düşünüyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi akarahmet -- 24 Haziran 2006; 0:59:26 >
    _____________________________
    Vicdanını dinle!
  • Anlam kavramı maddesel bir kavram değildir. Bilimsel bir kavram da değildir. "Anlam" kavramının kendisi de felsefi bir kavram olduğu için anlam kavramı anlamlıdır. Daha doğrusu
    Bir şeyin anlamının olması anlamlıdır.
    _____________________________
  • Ben de şu şekilde yardımcı olmak isterim;

    Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan tabii bir vasıta, kendisine mahsus kanunları olan ve ancak bu konunlar çerçevesinde gelişen canlı bir varlık, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir gizli anlaşmalar sistemi, seslerden örülmüş içtimai bir müessesedir.

    Prof. Dr. Muharrem Ergin
    _____________________________
    psn
    acaltun17
  • quote:

    Orjinalden alıntı: trackfind500

    Hayatın anlamsız görünmesi hayat alfabesini, yani doğanın ilmini veya yaratılış sırrını tam olarak öğrenememiş olmamızla alakalı olabilir mi?



    hayatın anlamsız görünmesi ile yaratılış sırrının tam olarak öğrenilememiş olmasındaki alaka bir yere kadar olabilir. bir çok insan var ki cahildir, ne doğanın ilmini bilir ne de yaratılışın sırrını. ama hayatına anlamlar yüklemiştir hayat onun için anlamlıdır hem de öyleleri vardır ki, bu konularda cahil olmalarına rağmen hayata yükledikleri anlamı yaşamaya hayatları yetmez.

    hayatın anlamlı yada anlamsız görünmesi ne demek önce onun adını koymak gerekir. bir ateistin hayatı bir dindara göre anlamsız görünürken, ateiste göre çok çok anlamlı olabilir. bir dindarın hayata yüklediği anlam da bir ateiste boş iş, anlamsızlık olarak görünebilir. bu durumda hayatın anlamlı yada anlamsız görünmesinin adı nasıl konabilir?

    mesela bir dindar düşünelim, doğanın ilmini bilmese dahi ölümden sonrasına hazırlanmak ona göre anlamlı bir hayat sürmektir. ama ona dışarıdan bakan bir ateiste göre bu anlamsız bir hayat olarak görünebilir çünkü adam cahildir ve körü körüne inanmaktadır, inancını destekleyecek bir bilgi birikimine sahip değildir dolayısıyla boşu boşuna kendisini yormaktadır. ama aynı adama bakan bir başka ateist, adamın cahil olmasına rağmen taşıdığı inancının gereğini yapmış olmasına saygı duyarak onun hayatını kendi çapında anlamlandırdığını söyleyebilir.

    dindar bir insan bir ateistin hayatının inançsızlığından dolayı anlamsız olduğunu iddia ederken, diğer bir dindar ise inançsız olmasına rağmen aynı ateistin doğru ve iyi halleri kendisine yaşam felsefesi yaptığından dolayı hayatını anlamlandırdığını söyleyebilir. bu durumda hayatın anlamlı yada anlamsız olmasını tespit etmek imkansızdır diyebilirmiyiz?

    eğer bu tespit imkansızdır diyorsak, o zaman hayatın anlamsız olmasının arkasındaki sebebi nasıl tayin ederiz yada bir sebebin aradığımız sebep olup olmadığına nasıl hükmedebiliriz?

    ama eğer bir kişi çıkarda, "benim hayatım anlamsızdır. bana anlamsız geliyor" derse o zaman başka tabi.
    _____________________________




  • Ben bu konuya kavram kargaşasını yaşamamak için çok basit ifadelerle yaklaşıcam,herşeyin bir anlamı varmı,hayır bazı şeylerin var,bazı şeylerin yok,örneğin benim için bardak kelimesinin anlamı yok,ama cismi olarak anlamı var,çünkü onu kullandığım,faydalandığım bir araç,ismi bardak değilde nardakta olabilirdi,ama onu genede ben şimdiki bardak olarak kullanıcaktım,yani bu bakımdan baktığımızda kelimelere sadece bizlerin yükledikleri anlamlar var,bunlara yüklediimiz anlamalar,değeri doğrultusunda bir anlam kazanmışlardır,birde bunların kullanım alanları var,aynı kültürlerde,aynı dil içinde bile aynı kullandığımız şeylere farklı isimler veririz,bunlar dilin,kültürel farklılıklarla çeşitlenmiş halidir,anlamı aynımıdır,evet aynıdır,nasıl At a biz bildiğimiz anlamını kazanmış olarak at diyorsak vede öle biliyorsak,başka bir kültürden ama cismi ve anlamı aynı olan fakat kelimesi farklı olan bir kelimeyi horse u da at olarak biliyoruz,kelimenin anlamını bilir veya öğrenirsek tabiki,yoksa bilemeyiz.Bardak kelime ve anlam olarak soyut bir kavramdır bu doğrultuda,onu somutlaştıran kelimeye şekil vermiş halidir,ölçüsüdür,yüksekliğidir,kalınlığıdır,çapıdır,silindir olmasıdır,yamuk olmasıdır,kare olmasıdır,Tanrıyı somutlaştırabilirmiyiz,cinleri,melekleri somutlayabilirmiyiz,hayır somutlayamayız,ama soyut birer anlam ifade etsede bir anlamı vardır,benim için bir anlam ifade etmesede,hadi ben atesitim bana tanrı melek bir anlam ifade etmeyebilir,(kelime olarak anlamı vardır ama benim için,dinsel inanışa göre her şeyin yaratıcısı) bir inanan için onun anlamı büyüktür,hayatın anlamıdır,bir anlamda yaşamın,adanmışlığın anlamıdır,varoluşunun kaynağıdır.Peki bir ateist için varoluşun kaynağı nedir,yaşamın anlamı nedir,Madde varoluşun kayanağıdır,ama hayatın anlamı,bu işte herkese göre değişir,bana göre hayatın anlamı felsefi-bilimsel materyalizmin rehberinde dünya görüşünü bir birey olarak bu yaşadığım dünyada,topraklarda mevcut koşullarda bende varım diyebilmektir,kendimi bununla ifade edebilmektir,bu tek başına salt yeterlimidir,bana göre tabiki hayır,burdada zaten insanları farklılaştıran değerler vardır,yaşam içerisindeki ki bireysel farklıklar ve düşünceler vardır,Herkesin Aklı bir olsaydı,Koyuna Çoban bulunmazdı.
    _____________________________
    Tanrı karşıma dikilse,bir elimde gerçekler var,diğer elimde gerçeklere götüren yol var dese,gerçekler sende kalsın,bana gerçeklere götüren yolu ver derdim.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: C4

    dindar bir insan bir ateistin hayatının inançsızlığından dolayı anlamsız olduğunu iddia ederken, diğer bir dindar ise inançsız olmasına rağmen aynı ateistin doğru ve iyi halleri kendisine yaşam felsefesi yaptığından dolayı hayatını anlamlandırdığını söyleyebilir. bu durumda hayatın anlamlı yada anlamsız olmasını tespit etmek imkansızdır diyebilirmiyiz?



    İşte burada tam da değinmek istediğim nokta üzerinde durmuşsun. Hayatın anlamlandırılması oldukça dinamik bir yapıya sahiptir. Benim yukarıda vermiş olduğum atom-harf örneği oldukça yüzeyseldir. Çünkü atomlar oldukça karmaşık bir yapıya sahiptirler. Kendi içlerinde dinamik bir yapı taşırlar. Elektronlar, protonlar, vs. Kelimeleri oluşturduğumuz harfler bile maddenin temel yapıtaşı olan atomların iznini almak zorundadır. Ayrıca tek harfin anlam taşıyabildiği durumlar dahi vardır. Böylesi bir dinamizm içerisinde neyin anlamlı neyin anlamsız olduğu imkansız gibi görünüyor.

    Benim üzerinde durduğum bir diğer nokta hayatın anlamlandırılmasında insan zekasının payının olduğudur. Örneğin bizim alfabemizde 29 harf vardır. Şu an buraya yazmış olduğum tüm kelimeler ve cümleler bu 29 harfe bağımlı durumdadır. Tüm duygularım, düşüncelerim, fikirlerim vs. 29 tane harf ile sizlere ulaşıyor. Demek istediğim, dili etkin bir biçimde kullanmamız için 29 adet işarete ihtiyaç duyuyoruz. Peki neden 29 tane harf kullanıyoruz sorusunu sorarsam ne olur? Örneğin 40 tane harfimiz olsaydı daha çok duygu ve düşünce aktarabilir miydik karşımızdakine?

    -Ahmet mezun oldun mu?

    -Mezun oldum.


    Yukarıdaki diyalogda Mehmet soru soruyor ve Ahmet yanıtlıyor. Mehmet bu sayede merakını gideriyor ve düşünsel şematik yapısı yeni aldığı bilgilerle daha da genişliyor. Ahmet ve Mehmet şu iki cümlede pek çok düşünce oluşturuyorlar beyinlerinde. Bu duruma yol açan şey yukarıda bulunan 10 adet harf: A, h, m, e, t, z, u, n, o, l Hepsi bu. Kurallarla belirlenmiş ve sayısı belli olan kimi işaretlerle şu koskoca dünyayı şekillendiriyoruz zihinlerimizde. Kuralları kendimiz koyduk. Zekamızla işledik anlamı ve kurguyu.

    Bir de matematik var tabi ki. Bu sistemi de insanlar geliştirdi. 1 den başlayıp sonsuza kadar uzanıyorlar. Sonu yok görünüyor düşünebiliyor musunuz? 29 tane rakam ve sayı yok. Sınırlı değiller. Ancak harfler sonsuza kadar gidemiyor.

    Tüm bunların sonucunda şunu anlatmak istiyorum: Biz insanlar anlaşmak veya çeşitli problemlerimizi çözmek için dilleri ve sayı sistemlerini icat ettik, geliştirdik. Bu diller ve sayı sistemleri insanların gerek sosyal gerek kültürel gerekse bilimsel yönde devrimler yapmalarına yol açtı. Dil ve matematik olmadan insanlar ne halde olurdu? Düşünebiliyor musunuz? Demem o ki, dili ve matematiği üreten de insan zekasıdır. Bu insan zekası şu bilinmeyen ve oldukça karmaşık görünen kozmik sistem içerisinde kendine has bir anlam oluşturabildi. İnsan zekası kendi varoluşunun farkına varabildi. O halde ben de şunu düşünüyorum: Biz insanların zekası böylesi bir anlam yükleme işini başarıyla gerçekleştirebiliyor ise o halde galaksiler ötesinde bir yerlerde, veya uzayın çok ama çok derinlerinde bir yerlerde bizleri -bizim zekamız dışında- anlamlı bulan birileri, bir güç, bir tanrı, bir yaratıcı olabilir mi? Biz insanlar bir yaratıcının ürettiği, kuralları olan bir alfabenin harfleri olabilir miyiz?

    Bunun cevabını vermek imkansız sanırım. Ancak kendi adıma söylemem gerekiyor ki bir belirsizlik veya anlamsızlık fırtınasında kaybolmaktansa anlamsal bir bütünün parçası olmayı tercih ederim. Bu durum sadece kendimi daha iyi hissetmemi sağlayacak ancak gerçeklerin ardında ne olduğunu asla cevaplayamayacak.

    Saygılar... 1+v,f-ax5%3sd

    _____________________________




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Anlam'ın meydana gelebilmesi için ne harflere ihtiyaç vardır ne sayılara. Bir görüntü ve bir çağrışım da anlamlı olabilir. Anlam zaten soyut bir kavram. Soyut kavramlar soyut kavramlarla açıklanır. Anlamları ifade etmenin bir diğer yolu da sanattır. Resim sanatında ne harf vardır ne rakam vardır.

    Anlam, sanat, soyut.....

    Bu kavramlar maddesel kavramlar değildir. Dolayısıyla bilimsel kavramlar da değildir. Ama anlamlıdır...
    Sanat anlamlıdır... Soyut kavramlar anlamlıdır... Anlamı olmak ta anlamlıdır...

    Çünkü nasıl bilimlerin anası felsefe ise, felsefenin de anası sanattır. İnsanoğlu sanat ile evrene anlam kazandırmaya başlamıştır. Hepsi birbirine o kadar bağlı ki.

    Anlam, sanat, soyut... bunlar bilimsel kavramlar değil demiştim. Ama bunlar olmasa idi bilim de olmazdı çünü bilim anlamlı olduğu için insanoğlu bilim yapar.
    _____________________________
  • quote:

    Biz insanların zekası böylesi bir anlam yükleme işini başarıyla gerçekleştirebiliyor ise o halde galaksiler ötesinde bir yerlerde, veya uzayın çok ama çok derinlerinde bir yerlerde bizleri -bizim zekamız dışında- anlamlı bulan birileri, bir güç, bir tanrı, bir yaratıcı olabilir mi? Biz insanlar bir yaratıcının ürettiği, kuralları olan bir alfabenin harfleri olabilir miyiz?


    Bu sözler üzerine Carl Sagan'ın bir sözü ile cevap vereceğim.

    "İnsan, kozmosun kendini anlama biçimidir..."

    Burada anlatılmak istenen şudur. İnsan kozmosun bir parçasıdır ve insan kozmosu anlamaya başladıkça kozmos kendi kendini anlıyor. Çünkü kozmosun bizim anladığımız anlamda kendi beyni ve bilinci yok.
    _____________________________
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    quote:

    Biz insanların zekası böylesi bir anlam yükleme işini başarıyla gerçekleştirebiliyor ise o halde galaksiler ötesinde bir yerlerde, veya uzayın çok ama çok derinlerinde bir yerlerde bizleri -bizim zekamız dışında- anlamlı bulan birileri, bir güç, bir tanrı, bir yaratıcı olabilir mi? Biz insanlar bir yaratıcının ürettiği, kuralları olan bir alfabenin harfleri olabilir miyiz?


    Bu sözler üzerine Carl Sagan'ın bir sözü ile cevap vereceğim.

    "İnsan, kozmosun kendini anlama biçimidir..."

    Burada anlatılmak istenen şudur. İnsan kozmosun bir parçasıdır ve insan kozmosu anlamaya başladıkça kozmos kendi kendini anlıyor. Çünkü kozmosun bizim anladığımız anlamda kendi beyni ve bilinci yok.


    Haklısın. Kozmos kendi kendini anlıyor. Ayrıca insan da kendi kendini ve kozmosu anlıyor. Sadece dile yönelik değil, diğer faaliyetlerinde de insan, oldukça anlam yüklüyor çevresinde olup bitenlere. Bir gülme davranışı bile şu koca evrene mizah katabilir. Eski felsefeciler de tartışmışlar bunları. Atomlara yönelik örneklemelerde bulunmuşlar, hayatı ve ardındakileri tırmalamışlar hep. İnsan olmak bu sanırım.
    _____________________________




  • Hepsini okudum anlamlarla yaratılışın amacını arıyor gibisin, eğer inanıyorsan kuran sana ihtiyacın olan anlamları verecektir. @trackfind500
    İnanmıyorsan carl sagan okuyabilirsin.
    İnanmayanlara ne diyebileceğimi ne yazacağımı bilmiyorum mecbur değilim ama dışarıda belkide karşılaşıyoruz sigaranızı yakıyorum sizinle çalışıyorum... Yoksa ben inanıyorum onlara acıyormuyum yoksa onlar banamı acıyor?.
    Bilmiyorum öğrenmek ve anlamak istiyorum.
    Bakın size bir teklifim var, bana neden herhangi bir dine inanmayacağımı yazarmısınız?
    _____________________________

    film/altyazı | Mal kaybeden, bir şey kaybetmiştir, Onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir. Fakat cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir. Johann Wolfgang von Goethe
  • quote:

    Orjinalden alıntı: denoo

    Bakın size bir teklifim var, bana neden herhangi bir dine inanmayacağımı yazarmısınız?



    İnanmak da anlam vermektir. İnanmamak da. Hayatta pek çok şeye anlam yüklüyoruz. Hayatımız kimi kurallar üzerine bina edilmiş durumda. Her insan kendi bilgi ve birikimleri doğrultusunda bir yol belirliyor. Hayat dinamik bir çizgi üzerine serili. İnsanlar seçimler yapıyorlar. İnsanların yaptıkları bu şeçimlerin kesin ve net bir şekilde doğru ya da yanlış olarak nitelendiremeyeceği bir zamanda yaşıyoruz. İnançlı insanlar hayatı kendilerince anlamdırıyor keza inansızlar da. Buna @C4 arkadaşımız güzelce değinmiş zaten. Yalnız burada önemli bir şey var: Davranışlar ve seçimler üzerinde kesin doğru veya yanlış yargıları olmasa da bu dünya üzerinde istendik davranışları yansıtacak şekilde yaşamak zorundayız. İstendik derken toplumun genel kurallarına veya hedeflerine uygun olmak koşuluyla. Bu durum ahlaki veya hukuki kurallarla az çok ortadır. Dini kuralları kendisine rehber olarak seçmiş olanların da bu istendik davranış sınırlarında gayet normal bir yaşantı sürdürmeleri normaldir pekala.

    Bu sebeple şunu söylemeliyim ki bir dine inanıp inanmayacağının kararı senin elindedir. Benim sana bu doğrultuda bir yönlendirmede bulunmam bir işe yaramaz. Hayatın dini kitaplardaki gibi bir özü var ise bu durum kıyamet sonrası ortaya çıkar. Yok eğer hayat sadece bilinçsiz türde varoluş şeması ise o zaman neyin ne olacağı tam olarak belli olmaz. Yine de tüm bu yargılar insanların hayata bakışları doğrultusunda bir anlam kazanır. Dinde ve dini yaşantılarda da kurallar vardır din dışı yaşantılarda da. Örneğin 29 harf hayata anlam katabiliyor. Bilim kuralları da hayata anlam katıyor.Din kuralları da katabilir pekala. Demem o ki, hayatın dizginleri yalnızca bu hayatı kendi bedeninde yaşayan insanın elindedir. Bu nedenle teklifinizin değerlendirme dışı kaldığını söylemeliyim.
    _____________________________




  • Doğru tabii.
    _____________________________

    film/altyazı | Mal kaybeden, bir şey kaybetmiştir, Onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir. Fakat cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir. Johann Wolfgang von Goethe
  • Peki bizim bu topikten ne anlam çıkartmamız gerekiyo?Yada bi anlam çıkartmamız gerekiyo mu?
    _____________________________
    SHOGUN
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Nihonjin

    Peki bizim bu topikten ne anlam çıkartmamız gerekiyo?Yada bi anlam çıkartmamız gerekiyo mu?

    şaka bir yana cidden güzel yazılar ellerinize sağlık
    _____________________________
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Nihonjin

    Peki bizim bu topikten ne anlam çıkartmamız gerekiyo?Yada bi anlam çıkartmamız gerekiyo mu?


    Konu başlığı "Anlam" zaten. Ancak yazının konu bütünlüğü yok ve daldan dala atlayan bir hali var. Anlamı anlamsızlıkla anlatmaya çalıştım. Anladın mı? Şaka bir yana, maksadım en yukarıda belirtmiş olduğum gibi birazcık beyin jimnastiği yapmak veyaptırmak; birazcık düşünmek ve düşündürmek. Pek beceremiyorum ama olsun. Demek istedğim şu: Bu ülkede enflasyon yükseliyor.

    En güzel anlamlar sizinle olsun. Hoşçakalın, mutlu kalın, sağlıcakla kalın....
    _____________________________




  • anlam bi kılıftır. istediğiniz şeye giydirirsiniz.
    _____________________________
  • Ben atomun tek başına anlamsız olup bir araya elip anlamlanması örneği ile harflerin biraraya gelip anlamlı bir bütün oluşturmasını pek uygun karşılaştırmalar olarak görmüyorum.Zira atomlar bir araya gelince anlamlı olması insanın öznel bir bakış açısıdır.bunun birsürü nedeni olabilir
    atomun görünebilir olmaması bunun temelindeki en basit neden olabilir diye düşünyorum ancak atomlar birleşrek bizim gözümüzün algılayabileceği büyüklüğe ulaştığında anlamlı şeyler oluşur.Fakat aynı atomlar bir araya gelip ''A'' harfini oluşurduğunda da anlamlı birşey oluşturmayabiliyor bu yazıdan anladığım kadarı ile.Anlam insanın tamamen öznel yorumu ile alakalıdır.Zira anlamak prosesi insan tarafından yapılan birşeydir.Bu durumda birşeyden anlam çıkarmak o şeyin gerçekten anlamlı olması zorunluluğunu getirmiyor demektir.o yüzden atomların var olması illa onu birisinin yapmasını gerektirmiyor.Insan var oldukca birşeyleri anlamaya çalışır ve anlamlar çıkarır.Dediğim gibi anlam insandan gelen birşey maddenin varlığından kaynaklananbir olgu değil bence.
    Bu durumda birşeyin varlığından bunu yaratanının olduğu sonucunu çıkarmak tamamen beyhude birşey.Aynı şekilde varlığımızın birisi için anlamlı olmasıda aynı düşüncenin zincirleme devamıdır.
    _____________________________
    In tyler we trusted.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.