Şimdi Ara

Bilimin amaçları ve mutluluk (Felsefe)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
14
Cevap
0
Favori
3.495
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bilimin insanlara faydalı olan yanları asla görmezden gelinemez. Ancak ben birazcık felsefe yapmak istiyorum müsaadenizle. Şu soruyu sormak isterim; "Şu an mutlu muyuz?" Demek istediğim bilim, diğer bir deyişle teknoloji mutluluğu getirir mi? Refah denen şey teknolojinin ucunda mı asılıdır? Şu anda bu dünya elektriği üretememiş olsaydı insanlar bedbaht mı olurdu? Şu anda araba denen şu araç icat edilmeseydi insanlar mutsuz mu olurdu? Sanayi kuruluşlarının havayı ve doğayı kirletmediği bir dünyada yaşıyor olsaydık mutsuz mu olurduk? Savaşların olmadığı, atom bombalarının olmadığı, nükleer bombaların olmadığı bir dünyada yaşasaydık mutsuz mu olurduk? Bir güç gösterisine ev sahipliği mi yapıyor bilim dünyası? Bir koyunun kopyalanmasındaki asıl amaç nedir? Bir insanın kopyalanma isteğinin altında yatan asıl nedenler nelerdir? Bilim neyi amaçlıyor? Bilimin asıl amacı nedir? İnsanların ve doğanın açıklanması neden gereklidir? Ne için bir arkeolog toprakları kazıp yer altındaki harabeleri inceler? Bir atom mühendisi neden maddenin özünü inceler? Neden bir makine mühendisi motorları veya benzeri değişik aksamları inceler? Bilim neden inceler, neden irdeler, neden sorgular, neden analiz eder? Bilim neye ulaşmak istiyor? Ve neden? Gerekçe nedir? Neden merak duygusu? Neden sorgulama duygusu? Neden?........

    Burada bilimin olumsuz getirilerini ele almak değildir amacım. Amacım bilimin ne olduğunun derinlemesine sorgulanmasıdır. Neden bilim yaparız sorusunun ezberden çıkıp düşünsel bir hal kazanmasıdır. Ayrıca şunu da belirteyim ki amacım cehaletin mutluluk olduğunu vurgulamak değildir. Bir öğretmen adayı olarak cehalete karşı en çok karşı çıkabilecek insanlardan birisiyim. Demem o ki bilimin insan sağlığını korumak, doğayı ve tüm canlıları korumak, ürün çeşitliliklerini korumak ve geliştirmek dışında bir gelişme sergilemesinin ne gibi amaçları vardır? Bunun altında bir tür tatmin mi yatmaktadır? Ya da nedir işin özü? Bilim insanların işlerini oldukça kolay bir hale getirdi. Bunları inkar etmek imkansızdır. Telefon denen icat ile uzaklar yakın oldu. Televizyon denen icat ile haber kapılardan içeriye girdi. Buzdolabı ile besinlerimiz uzun süre saklanır oldu. Internet ile beraber bilgiler oldukça kolay edinilir oldu. Uçaklar ile mesafeler anlamsızlaştı. Dikkat edilirse her şey ama her şey insanoğlunun daha güzel imkanlara kavuşması için geliştirildi.

    Ayrıca aklıma takılmışken sorayım şöyle bir söz vardır bilirsiniz; “Millet Ay’a gitti siz hala nelerle uğraşıyorsunuz”. Bu söz ne anlama geliyor? Gerçek mutluluk, gerçek refah Ay’a gitmekle mi mümkündür? Bilim ileri medeniyet seviyelerine ulaşmak için gereklidir. Bilim çağdaş sıfatını ve kimliğini edinebilmek için gereklidir. Ancak bilim mutluluğu verebilecek yetide midir? Bilim mutluluk getirir mi? Eğer bilim dünyası insanların duygularını ameliyat ederek mutluluk sağlayacaksa bu mutluluk ne kadar mutluluk olur? Bilim insanlar arası bağları kuvvetlendirebilir mi? Bilim barışa katkı sağlayabilir mi? Bilim refahı doğurabilir mi? Medeniyet ile bilim arasında nasıl bir bağ vardır? Ne kadar bilim o kadar medeniyet denebilir mi? Ne kadar bilim o kadar saygı ve sevgi denebilir mi? Ne kadar bilim o kadar hoşgörü denebilir mi? Kısacası bilim denince akla ne gelmeli?


    Not: Bu açtığım konu başlığında sadece arada bir yorumları takip edebileceğim. Eğer yorumlarda bulunursanız tabii ki. Bunun dışında yaklaşık bir buçuk ay kadar yorum yazmama kararı aldım. İşlerimin yoğunluğu ve biraz da yorgunluk dolayısıyla. Bu arada tekrardan kendilerini kırmış olduğum tüm arkadaşlardan da özür dilerim.

    Saygılar ve sevgiler…

    Yazışmak dileğiyle…







  • quote:

    Orjinalden alıntı: trackfind500

    Bunun dışında yaklaşık bir buçuk ay kadar yorum yazmama kararı aldım.



  • Bu konuya birbirinden bağımsız şekilde birkaç ayrı fikirle katılacağım.
    -------------------------------------
    Bilimin haşarı çocuğu teknoloji nasıl doğuyor. İnsanoğlu yüzyıllardır oluşturduğu bilgi birikimi, kültür birikimi ve teknoloji ile; ile kendisi ile aynı türden ya da farklı türden bir yaratığın, kaba kuvvet ile kendisini alt etmemesini garantiye almaya uğraşıyor. Kendisi ile aynı türden ya da farklı türden bir yaratığın kendisini köle haline getirmemesini garantiye almaya uğraşıyor. Bunlar çok önemli ve vazgeçilmez konular. Bunlardan vazgeçerek toplumların geneline yayılmış mutluluktan bahsedebilir miyiz? İşte tüm bunların toplamına uygarlık diyoruz. Uygarlık nasıl bilim ile bağlantılı ise, teknoloji ile de bağlantılıdır. Uygarlığın araçları bilim ve teknoloji ile yaratılır, aynı şekilde uygarlığı kuran beyinler, bilimsel düşünce ile şekillenir. Şimdi birileri çıkıp silah teknolojisinden bahsedecektir. Evet uluslararası çapta tam olarak bir uygarlık kuramadık. Bu siyası bir mesele bu konuya fazla girmek istemiyorum fakat kurulması için uğraşılıyor. Uluslararası hukukun kuralları şekilleniyor, insanlık çok yol kat etti. Gelecekten ümitiyim.
    ---------------------------------------
    Kişisel mutluluğun oluşabilmesi için bir şeylerin değişmesi gereklidir. Nasıl alternatif akımın oluşması için bir telin manyetik alan içerisinde hareketini devam ettirmesi gerekiyorsa ve hareket olmaz ise elektrik akımı meydana gelmiyo ise. Mutluluk için de insan hayatında değişen bir şeyler olması gerekiyor ki mutluluk hissedilebilsin. Sabit bir yaşam tarzı bizim buraların deyimi ile "rahat batması" ile sonuçlanıyor.
    ----------------------------------------
    İnsanın alıştığı yaşam tarzını bırakması zordur ve bunun muhasebesi sağlıklı olarak yapılamaz. internete alışmış, otomobile alışmış iken kalkıp ta at arabalı yaşamın daha mı çok mutluluk vereceğinin muhasebesi yapılamaz. Aynı şekilde gelecek yüzyıllarda yaşayacak olan ve ışınlanma yolu ile New yorktaki konsere gidip gelen bir insan da günümüzün teknolojisi daha mı çok mutluluk veriyor bunun muhasebesini yapamaz. Bu muhasebeyi ancak çok uzaktan bakan bir gözlemci, mesela bir uzaylı yapabilir.




  • Teşekkürler trackfind500...

    Öncelikle herşey insanda bitiyor...
    İnsanoğlu maddiyatı bulaştırdığı her şeyde zarar ediyor...
    Buna bilim de dahil...
    Eğer bilimi sırf para kazanmak için bir araç olarak görürseniz...
    Ya da başka insanları saf dışı bırakmak için araç olarak kullanırsanız...
    Sonuçta mutsuzluklar yaşanıyor dünya üzerinde...
    Son yüzyılda bilimde öyle ilerlemeler olmasına rağmen yapılan savaşlarda milyonlarca kişi öldü...
    Milyonlarca kişi yaşadığı yerleri terketmek zorunda kaldı...
    Mutsuzluk, mutsuzluğu hatta umutsuzluğu getirdi...

    İşin özü insanda eğer bilim gerçekten insanlık için kullanılsa tabi ki...
    Huzuru, refahı ve mutluluğu da getirecektir...
    Eskiden tedavi edilemeyen hastalıkların şimdilerde tedavi edilebilmesi vs. gibi...

    Herşey insanda bitiyor sonuçta, bilim sadece bir araç...
    Bir bıçak gibi...
    Ekmek te kesebilirsin, adam da...

    Saygılarımla...




  • İnsanlar arasındaki kuşatmayı ve getirdiği yalnızlığı, teknolojinin ve bilimin her şeye bir çözüm bulması yol açıyor. Bilim geliştikçe, teknoloji insana fayda sağlar gibi gözükürken insanın gündelik hayatını parçalayan, doğasına aykırı bir yabancılaşma yaratıyor.Bilim ve her geçen gün yeni olanaklar sunan teknoloji refaha rağmen insanları mutsuzluğa sürüklüyor.Bunun nedeni aslında elimizdekileri iyi kullanamamak,yararlı olarak sunulan şeyleri zararlı kullanıma dönüştürmeye çalışmaktan doğuyor.Bunlara bir örnekte internet,artık telefon kadar olmazsa olmazımız oldu,fakat internet yararlanmaktan çok insanları öldürmeye kadar giden bir yol olmaya başladı.
    Belki de bilimi geliştirmeye çalışırken nasıl kullanacağımızı bilemiyoruz.
  • mutlu olmak için gereksinimlere ihtiyaç duyuldukça ve birçok alternatifimiz oldukça bizim mutluluklarımız da bölünüverir azalır oldu..
    bir kere rekabet etmeye başladı insanlar sanki mutlu olmak için en iyi teknolojik aletlere sahip olmayı hedeflediğinden beri sizce kim tam olarak mutlu oluyordur ki?
    karekter belirleyici unsur olarak bile görülüyor artık günümüzde kullandığımız teknolojik aletler..
    bilimin amaçladığı insanların yaşamlarını kolaylaştırıcı ve daha güzel bir hayat sunma telaşı amacından saptı diye düşünüyorum..
    şimdi artık bu insanlar arası bir endişeye aşağılanma duygusu ve itibar görme yarışına girdi.
    böyle bir sonuçtan insanların psikolojilerinin ve ruh sağlıklarının çokda fazla yerinde olmadı sonucunu rahatlıkla çıkarabiliriz..
    bu yazdıklarım artık etrafımda çok fazla görmeye başladığım insan hayatlarından gözlemlediklerimden çıkan sonuçlar..




  • quote:

    Orjinalden alıntı: trackfind500

    Bilimin insanlara faydalı olan yanları asla görmezden gelinemez. Ancak ben birazcık felsefe yapmak istiyorum müsaadenizle. Şu soruyu sormak isterim; "Şu an mutlu muyuz?" Demek istediğim bilim, diğer bir deyişle teknoloji mutluluğu getirir mi? Refah denen şey teknolojinin ucunda mı asılıdır?


    Bence öncelikle kavramları yerli yerine oturtmak gerekiyor. Bilimin bir diğer deyişi teknoloji değildir. Ancak bilimden söz açıldığında ve onu irdelerken aslında konu hep gelip gidip teknolojiye dayanıyor. Teknoloji, bilimsel çalışmaların sonucunda ortaya çıkmış ve insanoğlunun menfaatine sunulmuş bir nevi üründür. Mesela hepimizin kullandığı tükenmez kalemi ele alalım. İnsanoğlunun uzaya olan merakı ve keşfetme dürtüsünden yola çıkılarak başlatılan uzay çalışmaları ve akabinde gelen uzay yolculukları sırasında kullanılmak üzere geliştirilen alet ve ekipmanlar arasında tasarlanan bu küçük alet, bize astronomi biliminin başını çektiği çalışmaların ürünü olan uzay teknolojisinin bir armağanıdır. Yani, uzay bir diğer deyişle tükenmez kalem olmuyor. Bilmem anlatabildim mi?
    Ayrıca, insanoğlunun merak ve keşfetme duygularının sonucu olarak ortaya çıkmış bilimin, çalışmalar sırasında icat edilen ve insanlığıa sunulan teknolojik imkanların hayatlarımızı belli bir standarta oturtmasının, insanoğlunun mutluluğuna ya da mutsuzluğuna etki edecek bir faktör olduğunu düşünmüyorum. Ancak, eğer tüketim çılgınlığından ya da teknolojinin asıl amacının (insanoğlunun refahı) dışında kullanılmasından bahsedilirse, bunda kabahatin bilimde değil de diğer etkenlerde aranması gerektiğini düşünüyorum. Teknolojik gelişmelerin üzerinde yaşadığımız dünyaya olan olumsuz etkilerinden söz ediliyor ve bir yere kadar ben de bu fikre katılıyorum. Ancak, topyekün bilime ve dolayısıyla teknolojiye karşı olumsuz fikir geliştirmeye karşıyım. İnsanoğlunun ilk aleti (çok ilkel de olsa) tasarlayıp onu eliyle kullanmasının kendisine sağladığı yararların yanı sıra doğaya ve belki de kendine verdiği zararı bugünün dünyası ve teknolojisine uyarlarsak çok bir fark olmadığını göreceğiz. İlk alet bir taş ve o taş hayvanları öldürmek için kullanılmış olabilir. Kullanan insanın elinin bir şekilde yaralanmasına ya da nasır tutmasına sebep olmuş olabilir. Ancak, bu tür zararlardan dolayı "keşke böyle bir teknolojiye hiç bulaşmasaydı" diyebilir miyiz?
    İşi bu kadar geriye götürmek biraz abartılı gibi gelebilir ancak eğer insanın kendisinden ve milyonlarca yıllık edinimlerinin sonucu oluşmuş kavramlardan bahsediyorsak insanoğlunun sadece birkaç yüzyılı değil bütün tarihi irdelenmelidir diye düşünüyorum. Dolayısıyla bilimin anlamı sorgulanırken daha doyurucu cevaplar bulunabilir düşüncesindeyim.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: emell

    mutlu olmak için gereksinimlere ihtiyaç duyuldukça ve birçok alternatifimiz oldukça bizim mutluluklarımız da bölünüverir azalır oldu..





    Şeçenekler arttıkça istekler çoğalıyor,istekler çoğaldıkça yetinememe daha çok isteme dürtülerimiz ortaya çıkıyor.Bilimi yarın daha çok verir düşüncesiyle doyumsuzlıklarımız içinde mutsuzluğa sürükleniyoruz galiba.
  • Zararları es geçmek olanaksız tabiki,ancak bilimin suçu olduğundan,sürekli gelişmesini istemediğimizden değil de insanoğlunun iyinin yanında kötüyüde araması bazen olumsuz sonuçlar doğurabiliyor.
    Keşfedilen herşeyin yayarlı olmasını gerektirecek bir kanun yok zaten.İlk alet bir taş ve o taş hayvanları öldürmek için kullanılmış evet, keşke o taş hayvanlar dışında insanlara da zarar veriyor diye bulunmasaydı dersek en başından yapılanların farkında değiliz demektir.

    Bilim ve teknolojiyi kavramlarını birbirinden ayırsakta yol ikisinide daha iyi kullanmalıyıza çıkıyor.
  • mutluluğun teknolojiyle bi ilgisi olduğunu düşünmüyorum.teknolojinin olmadığı zamanlarda insanlar mutlumuydu?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: ylzz01

    mutluluğun teknolojiyle bi ilgisi olduğunu düşünmüyorum.teknolojinin olmadığı zamanlarda insanlar mutlumuydu?



    en azından bu kadar mutsuz ve tatminsiz değildi..
  • teknoloji ve bilimin insanları daha çok rahat ettirdiği göz ardı edilemez. karamsarlık ise insanın içindedir.
  • Bilimi kendi ideolojileri doğrultusunda kullanan insanlar var.Bunlar olduğu sürece bi yere varamayız.Önce kökten temizlik gerekiyo.
  • insandaki bu hırs olduğu sürece bu temizlik imkansız

    quote:

    Orjinalden alıntı: Nihonjin

    Bilimi kendi ideolojileri doğrultusunda kullanan insanlar var.Bunlar olduğu sürece bi yere varamayız.Önce kökten temizlik gerekiyo.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.