>>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
-
-
Her zaman derim, müzik stereo sistemlerde dinlenir. -
LBT XB6 sahibiyim.Yaşımız gereği çocukluğumuzda ve gençliğimizde böylesine kaliteli cihazlara sahip olduğumuz için bizim jenerasyonumuzu şanslı buluyorum. Şimdiki ses sistemleri gürültüden başka bir işe yaramıyor. Günümüzdeki gençlerin çoğu ses sisteminin sadece hayvan gibi bass vurmasından ibaret sanıyorlar. Bir müzik-ses sistemi, dinlediğiniz müzikteki tüm sesleri, efektleri, ensturmanları ve vokal seslerini net bir şekilde duyabilirseniz o zaman kalitelidir.
Uzun lafın kısası 1970-2000 yılları arasında üretilen çoğu cihazlar günümüzdekilerden çok daha sağlam dayanıklı ve kaliteliydi
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ljuboja -- 23 Eylül 2019; 15:25:7 > -
Sony GR7'nin eq ayar ve diğer bazı tuşlarındaki problemlerinden dolayı tekrar söktüm.
cihazı 1997 2.hafta üretimi, 2010da almıştım, kutusu ve içeriği hala depoda duruyor.
besmele çekip işe başladım :) sürekli evde kullanılması ve tv ünitesinin içinde durmasına rağmen içinde bir hayli toz var.
2 saatlik çay sigara uğraş sonucu setin dağıtılmış hali..
2x70W RMS stk amfi kartı, apartman yaşamı için çok bile :(
genel olarak zamanının tüm sony'lerinde olan kss 213d optik pick up, lensin her iki tarafı ve prizma temizlenecek.
lazer denilen bu kısım statik elektriğe karşı oldukça hassas. sökecek arkadaşlar benim yaptığım gibi topraklama bilekliği kullanabilir.
meşhur ön panel kartı ve yeni tact sviçler.
TCM-220wr2 tape deck mekanizması, lastikler iyi görünüyor gibi bakıcaz.
Sony hazır olana kadar restorasyonunu yeni bitirdiğim Aiwa ile idare edecez artık..
-
Tekrar selam,
Ön panel, cd bölümü dahil tüm plastik aksamları yıkadım.
Anakarttaki giriş çıkış portlarının lehimlerini tazeledim.
Tüm konnektör ve önemli devre elemanlarının lehimlerini tazeledim.
Kartları ipa ve selülozik tiner ile temizledim. flex kabloları sildim.
Ön panel kartındaki ve sıkıntı yapmaya yakın tact sviçleri değiştirdim.
Ön panel kartının butonlarını kontrol etmek için sistemi masa üstüne kurup test ettim.
yeni lehimlediğim tact sviçler biraz sert olsada sıkıntısız çalıştılar.
floresan ekranın lehimlerini tazeledim.
tüm sistemi bağlayıp genel bir test yaptım, cd bölümü sıkıntısız, kasetçalar b deckinde problem var kafa reverse yaparken yarıda kalıyor :( akşam söküp bakıcam.
kartları montajlamaya başladım.
kasa, ön panel ve cd bölümü hazır.
-
Burası Sony Müzik Setleri Topiğinden çok elde kalmış Sony Müzik Setlerini birilerine Kakalama Topiğine dönmüş.Yok Efsaneymişde bilmem neymiş o zaman niye satmaya çalışılıyor bu efsaneler efsaneyi; saklayında çoluk çocuğunuza kalsın onlarda faydalansın efsaneden.Nokta;bu sefer saygıda yok çünkü siz anlamıyorsunuz -
-
Belt değişimi ve bakım sonrası kasetçalar mekanizma fonksiyon testi
LASTİK ÖLÇÜLERİ:
1.2mmX1.2mm çap 50mm 2 adet
1.2mmX1.2mm çap 70mm 2 adet
https://www.youtube.com/watch?v=ebRS8tpHHeo
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Collezione -- 28 Kasım 2022; 10:59:58 > -
quote:
Orijinalden alıntı: aydinsakaryali
Buradaki Sony Müzik seti olayı, Elin (başkasının) yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu gülle sanırmış ona dönmüş.Bir gidin Hi-Fi mağazalarına dinleti yapın o zaman görün sesi kaliteyi zaten Hi-Fi de Sony nin esamesi bile okunmaz.Sony Müzik setleri artık Hacı Muratlar gibi tarih sayfasındaki yerini almıştır.Artık bu yıllarda hem insanların alım güçü arttı hemde gerçekten bu işi yapan markalar artık ülkemizde satılmakta yani gerçek sistem gerçek hoparlör yapan firmalar bunlar öyle Sony gibi herşey üreten firmalar değil sadece hoparlör yapan firmalar.Örneğin benim kullandığım Golden Ear Tecnology gibi,Definetive, Dali,Klipsch, Focal, Kef, Energy daha bir sürü marka işleri sadece hoparlör üretmek ve bunlar artık Ülkemizde bir çok yerde satılmakta.Amaç sadece yüksek ses almaksa alırsın eve bir Pioneer araba Amfisi, kolon birde Jbl Bas al sana yüksek ses camı pencereyi salla.Zaten bir kapı, pencere sallama hastalığı var zaten her iyi sistem kapı pencere sallar önemli olan yüksek seste sesi bozulmayan kısık sestede detayları verebilen sistemler velhasılı kelam kişiler kendi sistemlerini övüp duracaklarına araştırıp kaliteli sesi arasınlar başkalarının sistemlerinide dinlesinler mağazalara gidip dinletide yapsınlar.Saygılar..
O değilde bu mesaj burada son derece gereksiz.
Kimse Sony müzik setlerini o saydığınız markalarla hi-fi ürünlerle karşılaştırmıyor.
Burada eski nesil müzik setlerinden bahsediliyor ve kendince kalite sunduğundan söz ediliyor.
"Hacı Muratlar gibi tarih sayfasında yerini almıştır" da ne demek?
Bilmiyorum farkında mısınız yada kullandığınız o son derece pahalı hi-fi setlerden de bir şey öğrendiniz mi bilmiyorum ama ses kalitesi denen şey de görecelidir. Umarım buraya bunu yazarken bu deneyime sahipsinizdir. Dolayısı ile size hoş gelmeyen bir şey başkasına güzel gelebilir, saygı duymak gerekir.
"Z5500 diye bir topik var, oraya gidip Z5500'de ses sistemimi böyle sistem mi olur? detaylar yerlerde sırf gürültü makinası" demek kadar bu mesajı da buraya yazmak o derece saçmadır.
Size "Golden Ear Technology"nizle mutlu mesutlu dinletiler dilerim.
-
-
Tüm Sony müzik seti sever dostlara selamlar saygılar. Epey bir zaman olmuş bu bölüme yazmayalı , insan bir garip hissediyor. Yıllar önceki mesajlara şöyle bir baktım da neler neler konuşulmuş:) Eski dostlardan kimler hala burada merak ediyorum doğrusu . Bende yıllar içinde elbette ses sistemimde epey değişiklikler yaptım ... Hifi piyasasını güncel olarak takip etmek bir yana dursun Sony nin yeni nesil müzik sistemlerini de (her ne kadar eski setler ile ilgisi alakası olmamasına rağmen ) takip ettim. Tabi devir cidden değişiyor . Firmalar popüler olan her neyse ona yöneliyor . Bazıları köklerine sadık kalıyor ama Sony den bahsedecek olursak ne yazık ki beni tatmin eden şeyler çıkartmıyorlar müzik sistemleri adına ... Takdir edersiniz ki benim gibi seksenlerde doğmuş ve çocukluğu 90 larda geçenler için o dönemin müzik setleri gerçekten çok başkaydı. Neyse fazla uzatmayayım :) eski dostlardan hala foruma giren varsa yorumlarınızı merak ediyorum sizlerinde bu günümüz müzik sistemleri ile ilgili .
-
Herkese selamlar , saygılar arkadaşlar . Uzun bir süredir Sony Lbt lv80 analizi yapmayı planlıyordum , cihazı alalı epey oldu haliyle. Tabi beklenmeyen gelişmeler de oldu o nedenle lv80 analizi epey bir geç kaldı ne yazık ki. Tam lv80 i keşfedip onun tüm detaylarına vâkıf oldum diyorken sürpriz bir oyuncu çıktı ortaya :) Sony Lbt xgv80... Bu iki cihaz benim çocukluğumda içimde ukte kalan nadide cihazlar olarak yer etmişlerdi ... elbette arada başka cihazlar da var :) xgv8 ve d905 gibi . Tabi technics ve aiwa nın da özel bazı setlerine aşırı derecede ilgim vardı . Ama bu cihazları vaktinde alamadığım için , aradan zaman geçtikten sonra onları temiz olarak bulmak gerçekten imkansıza eş değer bir hal aldı.
Benim bu cihazları tecrübe ettiğim yıllar 90ların ortası ve 2000lerin ilk çeyreği . Zaten 2000 lerin ilk çeyreğinden sonra bu cihazlar ne yazık ki yok oldular . Belki bazıları için kabuk değiştirip devam ediyorlar ama benim için ne yazık ki artık bu cihazlar tamamen bitti. Olan şey ise bambaşka bir yapıda ve benim gibilerin hoşuna giden setler değil. Herneyse ben konumuza geri dönüyorum. Giriş kısmı biraz uzun oldu kusuruma bakmayın ama bu yazı da pek kısa olmayacak haliyle :) bu iki lbt setinin önce ayrı ayrı analizi sonra da birbirleri ile kıyaslaması kısa olmamalı :)
Lv80 neredeyse benim 2001 yılından beri sahip olmayı istediğim müthiş bir midi sistemdi. 15 sene öncenin mesajlarına bakarsanız orada da bu modeli nasıl da almaya çalışıp alamadığımı her defasında yazmışımdır :) 2003 yılına kadar üretimi devam eden bu güzel midi sistem daha sonrasında yerini xgv serisi midi sistemlere bıraktı . Tabi lv80 i dinleyip de sesini unutan var mıdır bilemiyorum ama inanın bana , bu seti ilk dinlediğim zaman ki hissiyatımı adım gibi hatırlıyorum ve 14 Aralık 2020 tarihinde lv80 i satın aldıktan sonra kurup dinlediğim zaman size çok net söylüyorum ki 20 sene önce ki o hissiyatı tekrar hissettim . Bunun tarifi cidden çok zor , muhakkak sizlere de başka bir konuda olmuştur bu bahsettiğim durum. Bende o sesi duyunca ilk verdiğim tepki haliyle öylece kalakalmak oldu . Yani bunca zaman temiz bir lv80 bulamamış ve sesinden tatmin olmadığım bir sürü sistem alıp satmıştım . Beni tatmin eden , dinlediğim müzik türüne uygun olup , setin sesini her duyduğumda aynı tepkileri verdiğim bir müzik setidir lv80. Haliyle ilk bahsedeceğim sistem Lbt lv80 olacak dostlar .
SONY LBT LV80 midi sistem analizi:
Setin eve geldiği ilk an ve henüz kutuları açmadan önce çektiğim fotoğraf:) paketleme de oldukça iyi yapılmıştı, cihazı çıkartmak için baya uğraş verdim :)
20 senelik bir cihazdan bahsettiğimiz için bir incelemeden ziyade genel özelliklerini şöyle bir hatırlayıp sonrasında onun performansına değineceğim. Dolayısıyla cihazda zamana yenik düşüp doğal olarak çalışmayan bazı aksamlar var haliyle. Kaset bölümü ve CD bölümü çalışmayan bölümler. Radyo tuner katı , amfi ve parametrik eq ayarlarının yapıldığı kısım sağlam olan bölümler. Ben seti kendi oynatıcım olan Pioneer BDP lx58 ile kullanıyorum ve sizde çok iyi biliyorsunuz ki bu eski cihazları kullandığımız kaynak cihazlar da çok fazla önem kazanıyor . Kendi CD oynatıcılarından çok daha iyi performans veren harici ve kaliteli kaynak cihazlarınız sayesinde bu eski lbt veya mhc kodlu midi veya mini sistemlere yeniden hayat veriyoruz . Bende kaynak cihazımı hem lv80 de hem de xgv80 de kullanıyorum .
Çok kısa olarak setin parçalarından bahsedeyim , ama 2009 yılında ki mhc gn1200d mini sistem incelemesi gibi derinlemesine hoparlör ölçülerinde falan çok fazla bahsetmeyeceğim. Gn1200d o dönemin yeni setiydi ve haliyle benim o zaman yaptığım şey bir inceleme yazısıydı. Lv80 için de xgv80 için de internette oldukça fazla doküman bulmanız mümkün.
Seti kutudan çıkartınca önce o ağır hoparlörlerin boyutu dikkatimi çekti . Ben onları bu kadar büyük olarak hatırlamıyorumdum :) 16 kg ağırlığı olan hoparlörler tam bir kas yığını . Görsel olarak da zaten girintili çıkıntılı tasarımı ile kaslı ve hacimli yapısını pekiştiriyor. Peki onun bu derece hacimli olmasının nedeni nedir ? Elbette bir midi sistemin en önemli özelliği olan boyut ve o boyutun boş ve işlevsiz değil de gerçekten bir amaca hizmet etme için büyük olmasından bahsediyorum. İki adet 20 cm lik bas sürücülerine (bunlardan birisi woofer diğeri de super woofer olarak geçiyor ) 2.5 cm lik horn tweeter eşlik ediyor . Hoparlör kabininin alt kısmında bulunan ve D.S.W. yani Direct Radiating Subwoofer , bu da şu demek oluyor , kısıtlı bir alanda yapılan kabin tasarımı sayesinde subwoofer gibi ses verebilme yeteneği olan hoparlör . Sony bu patentli teknolojisini uzun yıllar hoparlörlerinde kullandı ve çok da iyi sonuçlar veren bir tasarım idi bu . Lv80 de bundan sonuna kadar faydalanıyor ve büyük hoparlör kabinlerini işlevsel bir şekilde kullanıp bunun gibi teknolojilerle verimli hale getiriyor . Bunlardan biri de horn tweeter. Bu Sony ye özel bir şey değil elbette ama bu sistemde kullanmak çok önemli katkılar getiriyor. Hoparlörü hiçbir şekilde dinleti alanınıza göre açı yaptırarak koymak zorunda değilsiniz . Horn tweeter öyle güzel veriyor ki üst frekansları... İnsan mest oluyor cidden .
İki büyük hoparlör sonrası yine ağır diyebileceğim gövde karşılıyor bizi ve teknik verilerin bulunduğu dokümantasyona göre gövde 15.9 kg ağırlığında. Eh oldukça ağır bir set oluyor hepsini topladığımız zaman :)
Hoparlörlerin görünümü bu şekilde. Zaten aranızda sistemi tecrübe edenler vardır ama dinlemeyen ve görüntüsü ile ilgili detaylı resim görmek isteyen arkadaşlar için iyi olacaktır bu resimler .
Bu da diğer hoparlör. Neyse ki kıl payı yerleştirmiş oldum odaya :)
Gelelim setin ses özelliklerine , öncelikle bu setin lbt serisinde ki en güçlü ve ses kalitesi olarak en iyi modellerinden biri olduğunu hatırlatmak isterim . Teknik spesifikasyonlara göre konuşacak olursak bu lbt 2*300 watt rms değerlerine sahip ve içinde ki STK da 412-170. Özellikle 412 kodu ile başlayan STK lara bakacak olursanız ses kalitelerinin ne denli iyi olduklarını siz de fark edeceksiniz zaten . Güç anlamında da yazılan değerlerden daha da önemlisi sizin seti dinlediğiniz ortam ve burada ne kadar verimli kullanabildiğiniz önemli . Ben şahsen bir apartman dairesinde oturmama rağmen oldukça cesur davranıp bu seti ve xgv80 i odaya koyup dinleti yapabiliyorum insanî ses seviyelerini olabildiği kadar korumaya çalışarak :) ama tabi ki bazen anlık ses yükseltme durumu olabiliyor. Zaten iki sette düşük seste oldukça fazla tatmin ediyorlar o nedenle öyle devamlı sesi açayım , etraf sallansın, sağda solda duran eşyalar devrilsin gibi bir durumum yok çok şükür :)
Setin en önemli ses özelliklerine gelecek olursak eğer ;
*GROOVE: bildiğiniz Sony ye has ses güçlendirme efekti. Sony nin bu müzik sistemleri için kullanmış oldukları ve bana göre onların alametifarikası olan efekt tuşu . Zaman içerisinde v-groove, x-groove ve z-groove olarak da gördüğümüz ama temelde aynı işleve sahip olan , çoğu kişinin sadece bas güçlendirme sandığı ama daha önceleri de çokça ifade ettiğim gibi sesin genelinde bir dinamizm kazandıran ve her frekansın daha şiddetli çıkmasını sağlayan efekt.
SUPER WOOFER: bu tuş ise hoparlörün alt kısmında ki d.s.w. kısaltmalı bölümde bulunan woofer a subwoofer gibi derin frekanslar yollamak . Bunu yaparken üç seçenek sunuyor set size , flat-low-high. Bu ayarlar subwoofer etkisini azaltıp arttırmaya yarıyor . Bir ayar daha var ki o da film ve müzik arasında seçim yapmanızı sağlıyor . Bu tuş da bize iki seçenek sunuyor movie-music. Film seçeneği haliyle daha derin bas frekansları verebiliyor . Film için uygun bulsam da ben şahsen music seçeneğinde veya flat olarak tutuyorum kendi dinletilerim sırasında. Ama her iki türlü de denemeler yaptım elbette .
EFFECT: bu tuş ise parametrik eq ayarını açıyor veya kapatıyor . Kapalı konumda eq ayarı flat hale geliyor , açtığınız zaman ise ister kendi belirlediğiniz eq ayarını isterseniz de setin size hazır sunduğu ayarları kullanabiliyorsunuz.
SURROUND: bu tuş da ise sadece on/off şeklinde seçim yapıyoruz . Lbt d905 in DSP katında ki surround ayarlarını kurcalayıp deneyim ettikten sonra çok sıradan geliyor tabi ama o başka bir konu , şimdi sahne lv80 de :) ayarı açtığımız zaman sanal bir çevresel ses ambiyansı alıyorsunuz . Ben gayet tatminkar buldum ve bazı müziklerde de oldukça hoş olabiliyor açmak ama şahsen genelde kapalı tutuyorum.
SYNC BASS: bas senkronizasyon tuşu . Sadece super woofer ayarı açıkken ve music ayarındayken kullanılıyor. Bu ayarı cidden çok sevdiğimi belirtmem lazım . Bas yoğunluğunu optimize ediyor ve tam anlamıyla benim istediğim tonları duymamı sağlıyor.
SYNC EQ: bu ayar da eq ayarlarını senkronize ediyor .
Gelelim bu setin en sevdiğim bölümlerinden biri olan ve 90 ların ortasından itibaren çıkan lbt midi sistemlerde ki en iyi eq ayarlarına. Evet doğru duydunuz, 90 ların ortasından itibaren çıkan çoğu sette parametrik eq ayarları low, mid ve high şeklinde basit bir biçimde kullanıcıya sunuldu . Daha detaylı bir ayarlama ile dinlediğiniz stüdyo kaydında sizin kulağınıza ters gelen bir frekansa ince ayar yapma imkanı ne yazık ki üç band eq ayarı olan setlerde pek mümkün olmuyordu . Lv80 de ise düşük frekanslar için müdahale edebildiğimiz 63hz ve 250hz var . Orta frekans için 1khz ve yüksek frekans için de yine iki adet ayar olan 4khz ve 16khz mevcut . Gördüğünüz üzere low , mid ve high yerine olması gerektiği biçimde ifade edilmiş ve nispeten detaylı yapılmış bir parametrik eq ayar bölümüne sahip lv80. Bu özelliği benim için çok önemliydi. Çoğu zaman aşırı bir ayar yapma imkanına bile gerek kalmıyor gerçi ama elinizin altında 5 band eq ayarını ince bir şekilde ayarlama imkanı olması da güzel bir özellik .
Bu ayarları 5 farklı kişisel dosya olarak kayıt edebiliyorsunuz. Bu da hoş bir özellik ama yine d905 in o inanılmaz DSP katından bahsetmeden edemeyeceğim . 30 tane kişisel ayarı kayıt edebileceğiniz bir menüye sahip kendileri :) neyse neyse hemen geri dönüyorum lv80 e :))
Bu 5 kişisel ayarı da kayıt ettikten sonra elinizde oldukça detaylı ayarlara sahip bir canavar oluyor haliyle :) hazır eq ayarlarını da keyfinize göre ister kullanırsınız isterseniz de ben kendi frekans düzenlememi kendim yaparım diyip özel ayarlarınızı kayıt edersiniz, seçim sizin.
Dediğim gibi, setin kaset ve CD bölümünden bahsetmeyeceğim çünkü bizim ilgilendiğimiz kısım amfi katı ve ses ayarlarının olduğu bölüm . Genel anlamda lv80 bu şekilde özelliklerle kullanıcısını memnun etmeyi biliyor .
Ben şahsen bu ayarlardan ve çıkan sonuçtan çok memnunum . Dinlediğim müzik türü metal ve onun türevleri . Trash, black, power, progressive, death, melodic death vs vs... Çocukluğumdan beri (7 yaşımdan beri kısacası ) dinlediğim ve geniş bir müzik arşivine de sahip olduğum için benim için bu türde gösterilen performans referans oluyor . O nedenle burada oldukça subjektif yorumlar yapacağım ama set ile ilgili genel olarak objektif yorumlarım da en başta oldu zaten.
Setin ses performansına gelecek olursam , öncelikle kullandığım ekipmanları bir kere daha tekrar edeyim . Kaynak cihazı söyledim zaten (lx58), kablo olarak lv80 de de xgv80 de de ivox Pro Gold kullanıyorum. Kaynak cihaz ile müzik seti arasında ki RCA kablo da qed firmasının qe-6114 performans serisi RCA kablosu. Lv80 i çalıştırırken de xgv80 i çalıştırırken de bu komponentlerinden faydalanıyorum kısacası .
Lv80 tipik midi sistem ses yapısına sahip . Nedir o derseniz gövdeli ses derim. Mini sistemler ile midilerin en net ayrıldığı nokta bu oluyor genellikle. Midi sistemlerin hoparlör boyutlarının büyüklüğü sayesinde Sony, kabin tasarımını işlevsel hale getirip daha derin baslar ve daha gövdeli sesler duymamızı sağlıyor . Lv80 de bu bakımdan klasik bir midi sistem ses yapısına sahip . Tabi kendine has ses tonlaması onu diğer Lbt sistemlerinden ayırıyor.
Güç konusundan zaten bahsettim , daha detaylandırmaya gerek var mı bilemiyorum ama şu kadarını söylemek gerekirse maksimum ses seviyesi 30 olan seti 13. Seviyeden yukarı getirmeye çalışırsanız cidden aşırı bir adrenalin salınımı gerçekleşiyor vücudunuzda... Bende böyle oluyor en azından:) zaten bu hisler yüzünden bu sistemleri seviyorum. Bana bunları hissettiren setler bana göre en iyi cihazlar oluyor .
O gücün bozulmadan ve aşırı güçlü bir Amerikan otomobili gibi sanki sınırsız bir güce sahipmişcesine git gide artarak sizi heyecanlandırması harika bir his. Vacs sistemi sayesinde ses kalitesi aynı düzeyinde kalıyor ve ses seviyesi çok artmasına rağmen diğer vacs bulunan Sony sistemler gibi lv80 de asla kaliteden bu anlamda taviz vermiyor. Zaten Sony müzik setimi elden çıkarınca bu özelliğin yokluğu cidden bende kendini epeyce hissettirmişti.
Vacs için daha önce açıklama yapmıştım ama belki detayını bilmeyen arkadaşlar vardır diye tekrar edeyim .
Kısaca Sony nin yaratmış olduğu bir anti-distorsiyon sistemi diyebiliriz. Ses seviyesi yükseltilmesine rağmen bariz biçimde kalitenin düşmeden ses düzeyinin artmasından sorumlu sistem. Vacs a sahip setler bu özelliği mutlaka gövdenin üzerinde belirtilecek şekilde görünür bir yerde oluyor. Bir önemli nokta da şu ki , vacs her zaman aktif . Yani onu kapatmak diye bir şey yok .
Lv80 in ses analizine devam ediyorum ...
Düşük frekanslar öyle hoş geliyor ki , yani duydukça o yumuşak yapıda ki bas seslerine hayran kalmamak mümkün değil cidden. Super woofer özelliğini movie ve high konumuna getirmediğiniz sürece uzayan ve rock ile metal türünde ki müzikleri dinlenmez hale getiren o sesi asla duymuyorsunu ki zaten baslar öyle çok alt frekanslara inmiyor. E nasıl ortalık sallanıyor diye merak edenler için söylüyorum bunu da , Sony özellikle groove efekti ile belli frekanslara cidden yoğun şekilde sinyal yolluyor ve o freknas çok yoğun biçimde vücudunuzda ve çevrede ki bilimum eşya da kendini hissettiriyor.
Kişisel müzik dinletilerim için zaten ben asla derine inen baslar istemediğim için bu sistem tam benim dinlediğim tür için yaratılmış gibi. Elbette farklı türler ile de denemeler yaptım ama önce kendi dinlediğim türden bahsedeyim müsadenizle. Metal müzikte kick bas denilen , uzamayan ve seri davul vuruşlarını size hızlı biçimde hissettiren hoparlörler bu tür için biçilmiş kaftandır. Lv80 de aynen bu tanıma uyuyor . Baslar özellikle groove açıkken, super woofer ayarı low ve music modundayken , bir de syncbass aktifken tam anlamıyla istediğim gibi kusurusuz geliyor. Kickbass tanımını bu ayarlar ile duyduğum zaman cidden son 20 yılda dinlediğim hiçbir ses sisteminden böyle bir şey duymadığımı fark ettim . Tabi değerlendirmemi sadece baslar üzerine yapmayacağım :)
Setin orta frekansları da tam duymak istediğim biçimde çıkıyor , çok net ve hızlı . Cihaz hakikaten hızlı müziklerde müthiş performans veriyor . Türe yatkın olanlar için trash metal albümleri arasında çok üst düzey bir albüm olan megadeth in rust in peace albümünü dinlerken albüm boyunca yüzümden gülümseme eksik olmadı . Sizi her parça da , her nota da memnun eden bir sistem olunca hakikaten çok ciddi bir haz alıyorsunuz dinlediğiniz müzikten. Ama müziği dinlerken devamlı ayar yapmak zorunda kalıyor ve bir türlü duymak istediklerinizi duyamıyorsanız o zaman dinlediğiniz set kesinlikle size göre değil demektir .
Yine bu albüm ile aynı tarihleri paylaşan ve benim için özel bir yeri olan anthrax a geçiyorum ve state of euphoria albümünü iki defa üst üste dinleyip şöyle diyorum ' bu nasıl bir set böyle ya' gerçekten bende devamlı şaşkınlık yaratacak kadar tatmin edici performans sergilemeye devam ediyor lv80.
Orta frekans seslerin net ve hızlı olmasından bahsetmiştim, bu frekansın yokluğu da metal müzikte malesef facia yaratan bir durumdur . Aşırı V tipi eq formu denilen düzeylerde dinlediğim şeyden asla zevk alamadığım için frekans dengesi çok önemli .
Gelelim o müthiş horn tweeter a. Midi sistem dendiği zaman mini sistemlerle arasında ki en bariz fark olarak yüksek frekansları gösterebilirim. Aynı dönemde çıkmış hiçbir mini sistem bir midi sistem kadar iyi yüksek frekanslara sahip olmuyor . Lv80 de işler iyice zıvanadan çıkmış :) öyle açık öyle ferah geliyor ki horn tweeter dan o güzel tizler ... O detayı duyduktan sonra başka bir ses sistemini asla kabul etmiyor kulaklarınız:) zillerin metal ve rock türevi müziklerde ki önemi tartışılmaz. Bunu çok doyurucu biçimde karşılıyor lv80 in horn tweeter ları.
Stereo ayırımı da özellikle ivox Pro Gold u kullandıktan sonra olabilecek en iyi seviyeye geldi . Standart bir kablo da elimde mevcut . Haliyle onunla da denemeler yaptım . Farkı duymamak için gerçekten kulaklarda bir hassasiyet problemi olması gerekiyor. Burada ki hemen herkesin bu farkı duyacağından eminim . Kablo kullanımı elbette önemli ama abartıya kaçmak da gereksiz elbette .
Müziği dinlerken bazen baskın bir frekans olup olmadığına odaklanıyorum. Bilirsiniz ki bu gibi müzik setleri çoğunlukla şöyle bir ön yargıya kurban gider 'klasik v tipi ses yapısı ya, baslar yoğun , orta frekans kayıp , tizler sivri ... ' gibi gibi... Bu aslında insanların kolaya kaçtığı bir durum. Her müzik seti için bunu söylemek o kadar anlamsız ki. Bunu söyleyen insanların, bu cihazların her birini dinlemiş olma ihtimali var mı sizce ? :) Tabi ön yargıları kırmak çok zordur o nedenle bu düşünce yapısındaki insanları bir kenara bırakıyorum ve devam ediyorum .
Denge diyorduk , evet lv80 cidden baskın bir frekans verme niyetinde değil . Oldukça temiz , frekansların tane tane duyulduğu, gerektiği zaman korkutucu derecede güçlü bas sesleri ile bulunduğunuz ortamı sallama potansiyeli olan , bunu yaparken asla orta frekansların yok olmasına izin vermeyen ve her daim o harika tiz sesleri gayet uygun tonda verebilen horn tweeter a sahip bir sistem. Abartığımı düşünenler varsa ve Beşiktaş yakınlarında ikamet ediyorlarsa bir kaç parça dinletmek için misafir edebilirim :))
Uzun süreli dinleti yaptığım zaman beni asla yormuyor ve daha önce de ifade ettiğim gibi kısık seste müzik dinlerken gayet iyi biçimde tatminkar bir performans elde ediyorsunuz. Çok doyurucu ve dolgun bir sesi var.
Bu arada sırf diğer müzik türleri ile dinleti yapılabiliyor mu diye bazı farklı türler de denedim . Elektronik müzikten sanırım bahsetmeme gerek bile yok . O konuda zaten çok çok doyurucu . Ha ben bu anlamda türün bir takipçisi olmadığım için bas sesler bu müzik türünü devamlı dinleyen biri için az gelir mi hiç sanmıyorum:) yani bu az geliyorsa zaten çoğu sete toleransı kalmamıştır o kişinin. En çok klasik müzik ile dinleti yaptığım zaman neler çıkacak merak etmiştim, ben beklediğimden iyi buldum. Elimde Braveheart ın orjinal film müzikleri var . Londra senfoni orkestrası tarafından kaydedilen muhteşem müziklere sahip bu CD yi defalarca dinledim ve cidden çok çok tatmin edici bir hissiyat ile benzer türde bir kaç albüm dinlemeye devam ettim . Sadece bu türde Super woofer hep flat ayarda kaldı ben dinlerken . Diğer türlü cidden çok anlamsız yerlerde devasa bas sesleri duymak rahatsız edici olabiliyordu .
Evet lv80 ile ilgili aşağı yukarı aklımdakiler böyleydi. Şimdi isterseniz xgv80 e geçelim .
SONY LBT XGV80 midi sistem analizi:
Bu canavar ile yolumun kesişmesi 2003 yılına dayanıyor . İlk çıktığı gibi Doğubank a gelen ve bizim de her hafta rutin Doğubank seramonimizin olduğu yıllarda bir hafta sonu dostumla her zaman ki gibi dinletimizi yapmak için Doğubank ın yolunu tutmuştuk. İçeri girince alt kata inmemiz gerekiyordu müzik setlerini görebilmek için . Giriş katında pek fazla olmuyordu çünkü . Genellikle Doğubank a girince müzik sesleri duyardık, mağaza çalışanları müşteri çekmek için setin sesini açar , basları en yukarıya çeker , etrafta sarsıntı yaratır ve müşteri çekmeye çalışırdı :) biz de haliyle nereden ses gelirse oraya şöyle bir yönelirdik :) bu sefer ki hana girişimizde daha önce olmadığı kadar derin bir sarsıntı ve ses duyduk, dedik ne oluyor yahu :)) hemen alt kata yöneldik ve farklı bir set duruyordu dükkanda. Böyle kapının da tam ağzına koymuşlar :)) millet görsün gelsin misali ... Ses açıldıkça açılıyor , ne bir bozulma oluyor ne de güçten bir şey kaybediyordu set. Daha da güçleniyor ve resmen etrafı sanki biraz daha zorlasalar yıkacak gibi bir etki yaratıyordu. Bizde yarattığı izlenim resmen bu şekilde oldu . İlk tanışma böyle çarpıcı olunca haliyle seti unutmuyorsunuz:) yanına gittik ve adam bizi görüp daha da fazla sesi açmaya başladı , biz tabi ki o an dopamin sarhoşu modunda boş boş bakıyoruz sete :) x-groove u açmıştı zaten , bunu görüyorduk ama eq ayarı yapmamıştı ki bunu yapmaya başladı . Setin önünde duruyordum ve baslar arttıkça vücudumda bas seslerinin o sert vuruşlarını aşırı derecede hissetmeye başladım . Arkadaşım da benzer durumda öylece kalakalmıştı... Adam sakinleşip setin sesini kısınca biz de hemen fiyat bilgisi aldık . Çok net hatırlıyorum 1.350 milyon TL fiyat aldık :) yani fiyat o kadar yüksek geldi ki acaba neyi satıp da almaya çalışsak diye düşünmeye başlamıştım resmen :)
Bu küçük tanışma anısı sonrası bu cihazla ne yazık ki yolum hiç kesişmedi. Set piyasadan kalktı ve ben asla o parayı toparlayamadım. Sonrasında temiz ve makul bir fiyata da bulamayınca set hayallerimizde kaldı malesef . Ta ki lv80 i aldıktan bir ay sonrasına kadar ...
Oldukça ilginç aslında bu yaşadığım durumlar. Sen koca 20 sene boyunca bu beğendiğin , sesini duyduğun zaman delirdiğin setleri alma fırsatı bulama ve şimdi önce lv80 karşına çıksın , hemen ardından xgv80 de tertemiz şekilde karşına aynı kişi tarafından sunulan... Cidden ilginç :)
Peki o halde cihazın eve adım attığı an ile devam edelim .
Bu da lv80 gibi koca üç adet kutu ile geldi ve yine harika bir kutulama vardı. Açmak için aynı uğraş verildi kısacası :)
Set aslında yapı olarak lv80 e benziyor ama tabi ki daha yeni ve çok net olarak ben 2000 lerin cihazıyım diye bağırıyor adeta . Lv80 ise 2001 de çıkmış olmasına rağmen üzerinde ciddi biçimde ben 90lardan geldim durumu vardı . Bu benim için hiç sorun değil elbette . Ben 70lerin cihazlarına da hayranım . Her birine saygım var . 2010 sonrası çıkan setler hariç . Onlar cidden bana sinir bozucu geliyor .
Neyse xgv80 e dönecek olursak set gerçekten gerek kalite algısı gerek görünüm olarak yeni ve iyi olduğunu gösteriyordu . Tuşları , plastik kalitesi, herşeyiyle üst model görünüyor kısacası . Hatta aşırı derecede ciddi bir Batman hayranı olarak lv80 i 70lerde ki Batman, xgv80 i da nolan ın Batman i olarak tanımlayabilirim. En azından görünüm olarak ;)
Setin gövdesi ile devam edelim . Kullanılan iki adet STK 412-240 sayesinde güç arşa değecek duruma gelmiş ve gövde ağırlığı 17 kg a dayanmış . Hoparlörler ise muhtemelen kullanılan sürücü kaynaklı olarak 15 kg a düşmüş . Nedir o sürücü farkı derseniz xgv80 in Avrupa versiyonu için 20 cm super woofer, 18 cm de woofer ölçüsü veriliyor . İlginç bir şekilde başka bir spesifikasyonda 22 cm super woofer, 20 cm woofer da denilmiş. Ben açıkçası çok woofer da kullanılan kırmızı renginden olsa gerek çok net olarak lv80 ile boyut farkını algılayamadım ama benim çok da umrumda olan bir durum değil doğrusu . Bilgi amaçlı söylüyorum bunları .
Gerçekten gövde oldukça şık.
Tasarım olarak lv80 daha köşeliyken xgv80 de üst bölüm biraz farklı bir tasarımla yapılmış. Yine d.s.w. teknolojisi ile kabin içi işlevsel bir biçimde kullanılarak bas sesler için özel çalışma yapılmış. Bu arada iki setin de hava kanalları hoparlörün ön bölümünde yer almakta .
Gelelim bu canavarın dokümantasyonunda yazan güç değerlerine. Öncelikle hoparlörler , setin gövdesine bi-wire bağlantı ile bağlanıyor. Bu durum Sony setlerde pek denk gelmediğimiz bir durum . İki adet STK dan biri woofer ve horn tweeter a güç veriyor , diğeri de super woofer a güç veriyor . Bu durumda da güç dağılımı tek kolon için şöyle yapılmış: 2*180 yani tek bir hoparlör 360 watt rms gücünde . Dolayısıyla set için 2*360 şeklinde bir değer verilmiş oluyor . Rakamları bir kenara bırakıp hemen genel özelliklere geçiyorum.
*X-GROOVE: lv80 için söylediğim Sony nin alametifarikası olan groove efektinin yeni versiyonu. Açıkçası doğrudan bir kıyas yapmam imkansız . Sebebi ise groove lv80 de başka çalıyor , gerek kullanılan STK sebebiyle, gerekse de hoparlör yapısı sebebiyle . Lv80 de de x-groove olsa o zaman doğru bir kıyas yapmak mümkün olurdu. Neyse bir xgv80 deki x-groove a dönecek olursak tek kelimeyle işini yapan bir efekt tuşu. Sony için bu setlerin en önemli özelliği groove efekti desek yanlış söylemiş olmayız sanırım . Sese doğrudan ve çok net biçimde etki eden ve açtığınız vakit bir anda aşırı hırçınlaşan bir set oluyor karşınızda. Korkutan bir ses şiddeti bir anda çıkıveriyor ve sizi kendine hayran bırakıyor .
*GAME ve GAME MIXING: setin en gereksiz bulduğum yanlarından biri bu özellik oluyor . İki seti kıyaslarken bu noktalara da değineceğim ama önce bu özelliği bir açıklayalım. Şimdi xgv80 in ses girişlerine bakınca phono , Md ve ön bölümde bulunan Game input u görüyoruz . Phono girişini sadece pikap için kullanacağınızdan dolayı onu geçiyorum. Md ise ne yazık ki ön bölümde bulunan Game input kadar yüksek ve güçlü bir ses veremiyor . Yani Md den giriş yaptığınız zaman ses düşük çıkıyor . Bu durum lv80 de ön tarafta bulunan ses girişinden bağlantı yaptığınız zaman da böyle oluyor bu arada . Ben öndeki game input tan ses bağlantısı yapıp denemelere başladım ve game mixing özelliğini aktif edip ne olduğuna baktığım zaman işlevsel olarak pek de verimli bulmadığımı söylemem gerekiyor . Yarattığı etki sese bir miktar şiddet kazandırmak ve özellikle üst frekansları yükseltmek . Üç kaddme ile ayarlanıyor. Tıpkı lv80 deki super woofer gibi . Low , mid ve high. Fakat Super woofer ayarından farklı olarak şöyle bir durum var. Game mixing i low a getirince sesin genelinde bir şiddet düşüşü yaşanıyor . Sanki gece müzik dinleyeceğiniz zaman bu ayara getirseniz daha uygun gibi geldi bana. Mid yaptığımız zaman şiddet artıyor hissedilir derecede, high ise en üst düzeyde şiddet demek oluyor ama üst frekanslara öyle yükleniyor ki ... Yaptığım denemelerde elektronik müzikte bu yüklenme sorun yaratmıyorken metal müzik gibi bir tür de game mixing high olursa bazı parçalarda net olarak seste bozulma duymanız kaçınılmaz oluyor. Ben ya kapalı tutuyorum da ya mid ayarına getiriyorum. Ama stüdyo kaydına göre genelde ayarlamak zorunda kaldığım bir ayar diyebilirim ve adının game olmasına cidden anlam veremedim doğrusu :)
*EFFECT: bu bölüm tıpkı lv80 de olduğu gibi parametrik eq ayarlarının yapıldığı ve hazır eq ayarlarından seçim yaptığımız bölüm. Tabi benim epey hayal kırıklığına uğradığım bir bölüm aynı zamanda ne yazık ki . Ayar yapabildiğimiz sadece 3 bant var . Yani low-mid-high olarak ayarlanmış ve detaylı bir frekans ayarı yapmak mümkün değil . Bu handikap yetmezmiş gibi Sony bize sadece bir tane kişisel ayar yapma izni veriyor ve onu da kayıt edemiyoruz. Cidden şaka gibi ama bu ufak detaylar işi bozan şeyler malesef. Bir adet kişisel dosyaya üç bant frekanstan size uygun olduğunu düşündüğünüz ayarı yapıyorsunuz ama başka bir hazır ayar seçip kişisel ayarınıza geri geldiğiniz zaman yine aynı ayarı yapmak zorundasınız. Japon işte diyip geçiyorum :)
*SURROUND: işte ses ayar bölümünde ki son parametre . Lv80 deki ile aynı etkiye sahip ve sese ambiyans katmak dışında başka bir işlevi yok haliyle. Bazı müziklerde cidden keyif verici oluyor ama ben bu sette de genelde kapalı tutuyorum.
Gördüğünüz üzere bazı ayarlar eksik . Bu bölüm de artık iki seti kıyaslarken bahsedeceğim kısım olacak .
Şimdi setin ses performansına gelelim . Dinletilerimi yine yoğunlukla kendi dinlediğim müzik türü olan metal ve alt türlerinde yaptım . Öncelikle geçmiş anılardan alıntı yaparak başladığım yazımın girişinde ki o yüksek ses olgusuna vurgu yaparak devam etmek istiyorum . Seti ilk çalıştırdığım zaman duyduğum şey aşırı yoğun bir bas ve bunu gücü ile ifade eden durum oldu. Düşük seste bile o gücü hissetirmesi çok hoş aslında :) yani Sony , insanları nasıl etkileyeceğini cidden biliyor ve buna göre ürünler çıkartıyor . En azından o yıllarda böyleymiş :) sesi biraz açayım bari dediğim zaman o basın gerçekten bir yıkım yaratıcasına arttığını duydum ve şaşkınlığım muhtemelen yüzüme yansıdı :)) dedim bu nedir böyle :) şu bas seslerini bir kısayım yahu dedim resmen :) kıstım kısmasına ama cihaz sanki her haliyle bas vermeye çalışıyor gibi bir his yarattı bende . Dedim bu cihaz beni biraz uğraştıracak anlaşılan :) x-groove u kapatınca haliyle daha 'normal' çalmaya başladı . Bu şekilde ses seviyesi ile oynadığım zaman yüksekliği cidden kayda değer biçimde fazla olduğunu hissettiriyordu. Tekrar x-groove u açtım ve yine o duvra yıkacak gibi olan baslar geri geldi :) tamam dedim aynı eq ayarı ile olmayacak bu iş. Lv80 de yaptığım eq ayarının aynısı ile deneme yapıyordum ama xgv80 in ses yapısı tamamen farklı . Dolayısıyla eq den düşük frekansı (yani low kısmını ) -2 ye ve hatta -4 e getirdim . Eh şimdi o yoğunluk gitmişti ama bu şekilde de bir şeyler eksik gibi hissettiriyordu. Cidden kafam bir an karıştı . Setin böyle olduğunu çok iyi hatırlayamıyordum ama yıkıcı basları olduğunu çok çok iyi hatırlıyordum .
Bu arada yüksek frekanslar da da bir farklılık bir geride kalma hissetmiştim. Yani cihazın basları öyle yoğun öyle güçlüydü ki tiz sesler için +2 DB lik bir doping şarttı :) normalde pek +2 nin üzerine çıkarmadım tiz frekansını +4 DB yaptım ve basları 0db e getirdim . Orta frekans ise 0 DB de idi. Bu şekilde Game mixing özelliğini de mid yapınca bazı CD lerde istediğim gibi performans almaya başladım . Setin ses rengi için çok sert tanımlaması yapmam uygun olacaktır. Cidden sert. Ha farklı bir ses rengi var ve sesi azıcık arttırınca volume artışı ile birlikte sizin adrenalin seviyeniz de artmaya başlıyor :) lv80 in basları için söylediklerimi iki ile çarpın:) xgv80 böyle bir bas veriyor işte . Ha gerek var mı derseniz bence yok :))) ama Sony bu , illa bir şeyler ekstrem seviyede olmalı ... Ben lv80 i Dodge viper olarak tanımlıyorum, aşırı güçlü , dengeli sayılabilecek bir ses tonu var ve yeri geldiği zaman uzun süre keyifle müzik dinleyebiliyorsunuz. Xgv80 ise tam anlamıyla bir Dodge Challenger demon:))) bir canavar, bir düz yol canavarı , sınırsız bir gücü var gibi, sesini arttırdıkça daha da feci bir şiddetle sizi sarsıyor...
Eskiden almış olduğum kasetlerin CD versiyonlarını da bulup arşivime eklemek cidden harika bir duygu . Bu albümleri kaset olarak ve CD olarak dinledim. İlginç şekilde xgv80 in hem CD bölümü hem de kaset bölümü çalışıyor . Tabi CD bölümünü sadece deneme amaçlı kullandım , sonra lx58 e döndüm ve farkı duymanızı cidden isterdim . Gece ile gündüz gibi... Ama kaset kısmı gerçekten harika çalıyor. Elimde ki çoğu kaseti dinleyip nostalji yaptım .
Sesi ne seviyeye getirdin derseniz 15-16 dan yukarısı çok akıl kârı gözükmüyor:)))) cidden tatmin seviyesine 13-15 civarı gerçekleşiyor ve bir vokal falan duyamıyorsanız sesi 16 dan yukarı çıkarmak çok kolay değil :)
Son olarak bu midi sistemde de vacs olduğunu söylememe gerek yoktur herhalde. Sony 90ların ortasından itibaren bu teknolojiyi her müzik setinde kullandı ve o bozulmayan ses yapısı ile insanlarda kalite algısını oluşturdu.
Evet bunca şeyden bahsettim , şimdi bu iki seti kısaca kıyaslamaya çalışacağım arkadaşlar.
Aslında bana göre marka Sony olmasına rağmen gece gündüz kadar olmasa da ona yakın bir ayrım var iki set arasında . Cidden ses renkleri aşırı farklı. Aslında iki seti de aktif kullanmak istememin nedeni bu . Farklı renkleri gerçekten seviyorum ve bazen tercih yapamazsınız. Bu durumda imkan varsa iki cihazı da kullanmak en doğrusu idi. Bende öyle yaptım .
Bir çok kombinasyon denememe rağmen bu şekilde oldukça iyi performans alıyorum iki setten de. Lv80 için yumuşak bir ses rengi var demiştim, xgv80 ise 180 derece farklı resmen. Çok sert ve özellikle lv80 de yumuşak ve tatlı bir bas sizi sararken xgv80 de geniş bir bas hissiyatı değil de direkt olarak midenize odaklanan bir boksör misali sert bas vuruşları ile karşılaşıyorsunuz. Bu farklılık aslında hoşuma gitti, bazen ikisine de ayrı ayrı ihtiyaç duyabiliyorsunuz. Ama şunu söylemek lazım , lv80 deki super woofer ayarı ve sync bass ayarı sesi gerçekten benim istediğim tarza çok daha iyi yaklaştırıyor. Xgv80 de Super woofer ayarı koyulmamış ama düşündüğüm zaman iyi ki yok dedim . Cidden o şekilde müzik dinlemek bana işkence olurdu herhalde. Şu haliyle baslar lv80 gibi yumuşak değil evet ama aşırı güçlü . Aynı şey orta ve üst frekans seslerde de mevcut . Lv80 yine tatlı diye tabir edeceğim bir ton ile çalarken xgv80 kemik kırmak üzerine üzerinize gelen bir gladyatör gibi :) farkındaysanız bunları söylerken bu iyi şu kötü demiyorum, sebebi ise bu iki ses renginin de seveni var sevmeyeni var. Ben sadece aradaki farkı belirtiyorum ki bu cihazlardan birini alacak olan bir arkadaş olursa bu söylediklerim doğrultusunda kendisine en uygun olan seti satın alsın . Yani siz yumuşak ses rengine sahip bir seti sevmiyorsanız lv80 sizin için hiçbir şey ifade etmeyecektir .
Bu durumda xgv80 tek tercih olabilir . Sert sesi , yıkıcı basları ve aşırı yüksek ses gücü sayesinde . Lv80 ise ses gücü konusunda xgv80 den hiç de geri kalmıyor aslında ama xgv80 in o yoğun bas sesleri yok mu ? Benim gibi bu derece basları sevmeyen birini bile etkileyip kendisini dinletiyor :)
Sonuçta xgv80 için doğru bir eq ile o yoğun baslar bir nebze kontrol altına alınsa da xgv80 in karakteristik özelliği aşırı bas üretmek üzerine . Güç ve sert ses yapısı da diğer belirgin özellikleri . Lv80 ise hem güçlüyüm hem de seste dengeli bir yapıdayım diyor. Daha az ayar ile daha geniş müzik türlerini rahat çalabiliyor. Bu konuda xgv80 daha sınırlı kalıyor. Yani onunla klasik müzik dinlemeseniz iyi olur :)
Son olarak geniş müzik CD arşivimin bir bölümünü de paylaşmak istiyorum . Bu albümlerin neredeyse hepsini bu setleri aldıktan sonra tekrar dinledim . Haliyle dopamin komasına girmişte olabilirim :)
Bu da bonus olsun ;) 2009 yılında şu an ki odamın o zaman ki hali :) mhc gn1200d ve Samsung 226bw :) hey gidi hey...
Uzun bir yazı oldu , vakit ayırıp okuyan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum . Sormak istediğiniz olursa seve seve cevaplamaya gayret ederim .
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi venom800 -- 22 Şubat 2021; 6:3:45 >
-
Rx70 mini hi-fi ses sistemi bazı bölgerlerde 6 bazı bölgelerde 8 ohm empedans değerine sahip o nedenle satın alacağınız rx70 in ss-a50 ile aynı ohm değerine sahip olduğundan emin olmak zorundasınız. ss-a50 6 ohm empedans değerindedir, aynı değerde rx70 bulursanız uygun olur aksi durumda 8 ohm luk rx70 e 6 ohm luk hoparlörü bağlamayın derim. Veya bütçe bilgisi verin buradan öneri gelecektir zaten.İlla rx70 mi istiyorsunuz diyeceğim ama onu da orjinal hoparlörleri ile kullanmak lazım. Bunlar komple sistemler. Her ne kadar hi-fi komponentleri kullansalar da kendi içlerinde bir bütünlüğe ve ahenge sahipler. Yani deck sistem mantığı ile onun hoparlörünü öbürünün gövdesine takar dinlerim mantığı ile hareket ederseniz tam randuman alamazsınız diyeyim en net biçimde.
Ha doğru ohm değerlerine sahip bir hoparlör bulup takarsınız elbet ama dediğim gibi bunlar upgrade edilsin , hoparlörleri değiştirilsin veya başka bir değişiklik yapılsın mantığı ile üretilmiş sistemler değil. Yapabileceğiniz en iyi upgrade kablo değişimi olur o da yeterlidir zaten.
-
Bu setler için kablo detayına takılmayın. Hatta James Randi vakfı 4 haneli fiyata sahip kabloların farkını kör testte anlayabilene 1 milyon dolar ödül veriyordu. Halâ daha ödülü alabilen olmadı sanırım.
Yalnız burada şu farkı ortaya koymak lazım. Farklı metallerle imal edilen kabloların birbirine farkı var. Yukarıdaki ödül, atıyorum 10bin dolara satılan 1.25 lik ofc bakır kablo ile 10 dolara satılan 1.25 ofc kablo arasındaki farkı anlayabilene veriliyordu.
Sonuç olarak kalitesine güvendiğin en ucuz gerçek ofc bakır kabloyu alıp geç bence.
-
Sony müzik setleri geçmişimizde yeri olan özel aletler
20 yıl önceki odamın fotoğrafını paylaşıyorum
Sony LBT N 555AV müzik setim. Bu cihazın özelliği; bass çıkışları sub bass olarak hoparlöre frontlardan ayrı olarak farklı kabloyla giriyordu.
Kendi hoparlörünün frontları yerine jbl control cm62 hoparlörler bağlamıştım. Kendi hoparlörlerinin arkasındaki sub'lar ve ayrıca kendim büyük bir mdf kasa yaptırdığım Pioneer tsw 302 woofer bağlıydı.
Müzik seti o kadar kuvvetliydi ki, koca subwooferi bile zorluyordu.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ceyarr -- 8 Nisan 2024; 17:58:53 >
-
sony kötü olurmuymuş arkadaşlar sonyden bahsediyoruz creative gibi üç kuruşluk markalardan değil yani bende teknosada bir subwooferli sony müzik seti görmüştüm sesi kötüydü yani hoşuma gitmemişti 650ytl küsürdü zaten ucuzdu fiyatı bendede sony hi-fi sistem var sesi her şeyi müthiş müzik setinin her müzik setisi iyi olmuyor sesi evet ses sistemlerini bilemem tutulmuyorlar öyle ama yinde iyidir sony sesde bide birşey soracam bu midi müzik setleri nası oluyor yani bendekinde mini hi-fi component sistem yazıyor dvdli dolby dıgıtal,dtsli falan onlar dahamı iyiki? -
e tabi aslında konuştuğumuz konu oldukça göreceli bi konu bana güzel sana çirkin, sana gzl bana çirkin gelebilir neyse saygılar hepinize -
beyler ortamı germeye gerek yok sakin olun biraz @THUNDERBIRD sen neden olayı kişisel bir dava gibi üstüne aldınki?? sony kötü falan değil, doğrusu sony sana göre kötü bana ve benim gibi düşünenlere göre süper şimdi sen modelini bilmediğin bi müzik setini dinlemişsin beğenmemişsin ee sony bu durumda kötümü oluyor yani tabiki de hayırr bir arkadaş ta sesin doğal olmadığından bahsetmiş. tamam doğrudur sony müzik setlerinde kullandığı groove vb. efektlerle ses yapısını doğallıktan çıkarıyor ama bu onun kötü olduğu anlamına gelmezki yani ben zaten doğal olmasını istemiyorum noktaa artık bu noktadan sonra kim ne diyebilirki bana.. yani sesin doğal olması veya yapay olması tamamen kullanıcı zevkiyle alakalı bir durumdur, bende ton kontrolü olmaya tamamen doğal sesleri vermek için yapılmış anfiler ve bunu için üretilmiş hi-fi sistemlerden hiç hoşlanmam, ben abartı bir ses isterim yani ben bu ses yapısından hoşlanırım bana göre de doğal ses verme çabasında olan hoparlörler kötüdür bu tamamen göreceli bir durum o yüzden olayın bu yönünüde düşünerek cevap yazalım hi-fi olayına hiç girmeyelim isterseniz çünki sony zaten hi-fi den çokda göze batmayan sıradan hoparlörler üretiyo bence yani belki ortralama bir ev kullanıcısını tatmin edebilir ama daha fazlasını isteyenler farklı markalara yönelecektir zaten biz burada sony müzik setlerindeki mükemmel bass efektinin nasıl o kadar mükemmel olduğunu konuşuyoruz hi-fi sistemlerden bahsetmeye gerek yok lütfen yazarken dikkatli olalım biraz.. saygılar.
-
TECHNICS KALITE OLARAK BENCE SONYDEN IYIDIR AMA O DA ÇANTA TİTE OLANLARDA.AMA ŞUNU BİLKİ EĞER SETİN ÜSTÜNDE MINI YADA MIDI YAZARSA LİDER SONYDİR -
voulme maximum 30 ama gerçekte voume 23'ten sonra herhangi bir ses artışı yaşanmıyor.
Her zaman derim, müzik stereo sistemlerde dinlenir.
|
LBT XB6 sahibiyim.Yaşımız gereği çocukluğumuzda ve gençliğimizde böylesine kaliteli cihazlara sahip olduğumuz için bizim jenerasyonumuzu şanslı buluyorum. Şimdiki ses sistemleri gürültüden başka bir işe yaramıyor. Günümüzdeki gençlerin çoğu ses sisteminin sadece hayvan gibi bass vurmasından ibaret sanıyorlar. Bir müzik-ses sistemi, dinlediğiniz müzikteki tüm sesleri, efektleri, ensturmanları ve vokal seslerini net bir şekilde duyabilirseniz o zaman kalitelidir.
Uzun lafın kısası 1970-2000 yılları arasında üretilen çoğu cihazlar günümüzdekilerden çok daha sağlam dayanıklı ve kaliteliydi |
Sony GR7'nin eq ayar ve diğer bazı tuşlarındaki problemlerinden dolayı tekrar söktüm. cihazı 1997 2.hafta üretimi, 2010da almıştım, kutusu ve içeriği hala depoda duruyor. besmele çekip işe başladım :) sürekli evde kullanılması ve tv ünitesinin içinde durmasına rağmen içinde bir hayli toz var. 2 saatlik çay sigara uğraş sonucu setin dağıtılmış hali.. 2x70W RMS stk amfi kartı, apartman yaşamı için çok bile :( genel olarak zamanının tüm sony'lerinde olan kss 213d optik pick up, lensin her iki tarafı ve prizma temizlenecek. lazer denilen bu kısım statik elektriğe karşı oldukça hassas. sökecek arkadaşlar benim yaptığım gibi topraklama bilekliği kullanabilir. meşhur ön panel kartı ve yeni tact sviçler. TCM-220wr2 tape deck mekanizması, lastikler iyi görünüyor gibi bakıcaz. Sony hazır olana kadar restorasyonunu yeni bitirdiğim Aiwa ile idare edecez artık.. |
Tekrar selam, Ön panel, cd bölümü dahil tüm plastik aksamları yıkadım. Anakarttaki giriş çıkış portlarının lehimlerini tazeledim. Tüm konnektör ve önemli devre elemanlarının lehimlerini tazeledim. Kartları ipa ve selülozik tiner ile temizledim. flex kabloları sildim. Ön panel kartındaki ve sıkıntı yapmaya yakın tact sviçleri değiştirdim. Ön panel kartının butonlarını kontrol etmek için sistemi masa üstüne kurup test ettim. yeni lehimlediğim tact sviçler biraz sert olsada sıkıntısız çalıştılar. floresan ekranın lehimlerini tazeledim. tüm sistemi bağlayıp genel bir test yaptım, cd bölümü sıkıntısız, kasetçalar b deckinde problem var kafa reverse yaparken yarıda kalıyor :( akşam söküp bakıcam. kartları montajlamaya başladım. kasa, ön panel ve cd bölümü hazır. |
Benzer içerikler
- bass kabin litre hesaplama programı
- jbl clip 3 batarya
- sony lbt d905
- optik ses çıkışı 3.5 jack a dönüştürme
- l port kabin farkı
- dolby atmos
- xiaomi masa saati
- en iyi bluetooth hoparlör
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X