Şimdi Ara

Le charme discret de la bourgeoisie (1972) | Luis Buñuel

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
38
Cevap
0
Favori
1.076
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Öne Çıkar
-1 oy
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Le charme discret de la bourgeoisie
     Le charme discret de la bourgeoisie (1972) | Luis Buñuel


    1972, Fransa-İspanya yapımı. Yazan-yöneten, Luis Buñuel. Oyuncular, Fernando Rey, Delphine Seyrig, Paul Frankeur. 98 dakika. En iyi yabancı film dalında Oskar ödülü. Bafta Film Festivali, En iyi senaryo.

    Sonunda ustanın en tanınmış filmlerinden biri olan Burjuvazinin Gizli Çekiciliği filmini izledim.


    Buñuel, en iyi yabancı film dalında Oscar ödülü sahibi –bu filme nasıl verdilerse - Burjuvanın Gizli Çekiciliği filminde, adından da anlaşılacağı üzere burjuva insanını, burjuva yaşam biçimini eleştiriyor, eleştirmemizi istiyor. Bunun yanında söz gelimi bir devlette bir bütünü oluşturan, aristokrat/burjuva sınıfının, dini sınıfın, askeri sınıfın aralarındaki kademeli ilişki kara mizah şeklinde seyirciye sunuluyor. Buñuel kibarlık budalası burjuva insanıyla fena alay ediyor.

    Film bir yemek davetine icabet eden iki çiftin, yemek yenilecek eve yolculuklarıyla başlıyor. Gariptir ki eve gelen iki evli çifti, ev sahibesi şaşkınlıkla karşılıyor. Çünkü onları yarın davet ettiklerini iddia ediyor. Misafirler ise bugün çağırıldıkları konusunda ısrarcı davranıyor. Anlaşılıyor, dışarıda yemek yenilmeye çıkılıyor. İş bu ya gittikleri restoranda yine yemek yiyemiyorlar. Film bu üç burjuva çiftin bir türlü yemek masasında bir araya gelememelerini konu ediniyor. Aslında bir araya geliyorlar.

    Ayrıntıları şöyle yazayım,

    Gerçek üstücü bir film olduğundan sahne geçişleri tuhaf fakat anlamlı. Bazen izleyiciye ölümü hatırlatan rüyalar araya sokuluyor. Mesela askeri tatbikattan önce, bir askerden gördüğü ilginç rüyayı anlatması isteniyor. Askerlerin silahlı tatbikatından önce bu ölümü çağrıştıran rüyanın anlatılması anlamlı. Filmde göze çarpan başka bir durum; bir rahip nedensizce zengin çiftin evine geliyor. Evin hizmetçisi bir şey sormadan onu içeri buyur ediyor. Ve hizmetçiyle aralarında işten kovulan bahçıvan mevzuu geçiyor. Rahip bahçıvan kulübesinde eski bahçıvanın elbiselerini giyip eve geliyor. O sırada zengin çiftimiz eve gelmiştir. Bahçıvan elbiseleriyle kendini rahip olarak tanıtan adama itimat edilmiyor ve ev sahipleri tarafından adam kovuluyor. Bu sefer adam rahip cübbesini giyip tekrar eve geliyor. Bu sefer adamdan özür dileyip onu içeri buyur ediyorlar ve adamın bahçıvan olma isteğini kabul ediyorlar.

    Yalnızca o dönemi değil devletlerin genel yapısındaki demokrasi sorunları, sosyalist insanların devlette sözlerinin geçmemesi ve onların yaptığının burjuvanın doğrularıyla çelişmesi, politikacıların soğukkanlılıkla yalan söylemeleri ve gerçekleri görmezden gelmeleri, siyasi bakımdan korunan insanların tutuklatıldığında onların devlet emriyle serbest bırakılmasına karşın halktan insanların haklarını savunmalarından dolayı öldürülmeleri, burjuva insanının sıradan halk insanı tarafından izlenilmeye ve özenilmeye değer yaşamlarının olduğunun bir tiyatro sahnesinde onlara kurulan yemek sofrasıyla gösterilmesi, nezaket sahibi, kültürlü olarak görülen burjuva insanının cinsel ilişkilerinin ahlâki değerlerden yoksun oluşu, hatta cinsel düşkünlükleri (adamların parası pulu var, keyifleri yerinde, elleri uçkurlarında) yönetmenin her sahneden sonra insanı şaşırtması ve daha pek çok şey bu filmde mevcut.

    Filmin İçeriğiyle İlgili Bilgi İçerir, Dileyen Okumasın Derim


    Dikkat çeken sahneler, Zengin çiftin evinde bahçıvan olarak işe alınan rahibin ana-babası zehirlenerek öldürülmüştür. Katilin kim olduğu bilinmemektedir. Filmin sonunda yaşlı bir adam günah çıkarmak istemektedir. Adamın günahı küçük yaştayken ona kötü davranan işverenlerini zehirleyerek öldürmesidir ve ölenlerin resmini bu itirafı yaptıktan sonra rahibe gösterir. Rahip onu Tanrının ve kendisinin affettiğini söyler. Oradan gidecektir ama orada bulunan bir tüfekle yaşlı adamı öldürür. Buyurun size soru sordurtan bir sahne.

    Üç burjuva çift askerin davetine giderler. Yemek masasına otururlar. Garson getirdiği tavukları yere düşürür. Hiçbir şey olmamış gibi masaya koyar. Tavukların plastik olduğu fark edilir. Derken perde açılır. Burjuva insanını izleyen insanlar vardır. Bu görkemli masada utanarak kaçışır burjuva insanı. Ve aslında bu bir rüyadır. Alın size başka bir soru sordurtan sahne.

    Bunun dışında komutanın davetiyle ilgili bir rüya daha var. Onda da elçinin ülkesiyle ilgili, yemek davetindeki insanların, onu sıkıştırıcı soruların ardından, bu tür eleştirilere gelemeyen politikacının zıvanadan çıkıp askeri vurması gösteriliyor. Kim bilir bu tür eleştiriler ancak rüyalarda yapılabiliyordur. Bu da başka bir soru sordurtan sahnedir.

    Filmin son sahnesinde nereden geldiği belli olmayan adamlar, keyif içinde hep beraber yemek yeme fırsatı yakalayıp, neşeli aristokratik boş muhabbetler eden burjuva insanını tararlar. Elçi masanın altına kaçmıştır. Onu da aç gözlülüğü ele verir. Adam bu durumda bile tabağındaki etin peşindedir çünkü. Buyurun başka eleştirel bir sahne. Ayriyeten Bunuel’in gözde oyuncusu Fernando Rey izlediğim üç filminde de uçkuru düşük rolde oynamış

    Zamanım olsa elime kalem kâğıt alıp, sahnelerin ne anlam içerdiğini tek tek takip edecektim ama filmden sonra hatırımızda ne kalırsa artık. Yazı için epey uğraştım, eksik ya da hatalı bir şey bulursanız, şimdiden affola.
    Sinema dilinden anlayan insanlara tavsiyemdir. Lütfen izleyip de çöp muamelesi yapmayınız. Puanım, 10/10.

    Luis Bunuel ile ilgili sanat dünyasının dile getirdikleri;

    Artun Yeres’in Bir Luis Bunuel Kitabı Yönetmenler Dizisi 5 kitabının arka kapağında çeşitli edebiyat adamları ve yönetmenlerin, Bunuel hakkındaki görüşlerine yer verilmiş. Bunlardan biri de Alfred Hitchcock (Hitchcock’un tarzını beğenmiyorum ve izlediğim iki filmini de fazla beğenmedim ama yönetmene hayran olan çok o yüzden yazıyorum) şöyle demiş, “Luis Bunuel dünyanın en iyi yönetmenidir.”

    Onun dışında başka kişilerin yönetmen hakkındaki görüşleri şöyle imiş,

    Emir Kusturica: “En büyük entelektüel Luis Bunuel’dir. Çok müthiş filmleri var.”

    Henry Miller: “Bunuel’e söylemediklerini bırakmadılar; -hain, anarşist, sapık, kirletici, put kırıcı. Ama çılgın demeye dilleri varmadı. Gerçi filmlerinde betimlediği çılgınlık; ama bu çılgınlık onun eseri değil, on bin yıllık uygarlığın sonunda insanlığın vardığı nokta.”

    Carlos Saura: “Luis Bunuel’in filmleri bana her zaman bir şeyler verdi. Bir yönüyle beni rahatsız ettiler, diğer yönleriyle derinden etkilediler. Kısacası Bunuel beni zenginleştiren bir insandır. Filmlerinin benim üstümde olağanüstü bir etkisi var.”

    Jean Vigo: “Birkaç gün için Paris’teyim. Sizi görmek isterdim. Geçtiğimiz Çarşamba günü Altın Çağ’ın (L’age d’or) gösterisinde bulundum. BRAVO! Filminiz, şaşırtıcı yeteneğinizi doğruluyor.” (Jean Vigo’nun 25 Ekim 1930’da Luis Bunuel’e yazdığı mektuptan…)

    Ado Kyrou: “Tüm sinema tarihinde, Luis Bunuel’in eserinden daha özgür, daha kişisel bir yaratış yoktur. Kalıplara onunki denli uymayan, sinemasal geleneklere onunki denli karşı çıkmış, her türden tabuya onunki denli egemen olan bir sinema da yoktur. Alışılmamışta, akıldışında, önceden bilinemezde son derece rahat olan, gülmecenin çeşitli alanlarıyla da içli dışlı olan Bunuel’in sinemasında, gerçeküstücü devrim, bir emrivakidir, sanatının ayrılmaz bir olgusudur.”

    Salvador Dali: “Bir Endülüs Köpeği’nden (1929, Un Chien Andalou) sonra yaptıklarına bakınca yeteneğin kimde olduğu ortaya çıktı.”

    Tony Richardson: “Sinemanın peygamberlerinin sayısı az ve enderdir. Bunların içinde Luis Bunuel’den daha güçlüsü yoktur.”

    Sergei Parajanov: “Her yapı, her eser, ait olduğu dönemin, dinin ve kültürün simgesi gibi. İyi bir film de böyle olmalı, bir kültürü simgelemeli. Yoksa her ülkenin kendine ait kültürü ortadan kalkarak burjuvazinin ortak kültürüne dönüşür. Ingmar Bergman ve Luis Bunuel gibi çok önemsenen yönetmenleri de bu yüzden sevmiyorum. Çünkü yaptıkları, bütün ülkelere özgü tipik burjuva kültürü ürünleri. Ülkelerinin, halklarının gerçek kültürleriyle bir ilişkisi yok.

    Glauber Rocha: “Kendine özgü bir dili olan; ortasınıf ahlakı, ruhbilimsel çatışmalar ve insanların akli bozulmaları hakkında derin bir eleştirel görüş sahibi bir sinemacı.”



    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • Sen dedin diye Luis Bunuel'i üst sıralara almıştım izlenecekler listemde.Ben sen izledin sanıyordum bu filmi.Meğersem sen izlememişsin.Senden birkaç saat önce izledim ve ben de beğendim.Diğer filmlerinden hangilerini tavsiye edersin?
    _____________________________
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Dönüşüm

    Sen dedin diye Luis Bunuel'i üst sıralara almıştım izlenecekler listemde.Ben sen izledin sanıyordum bu filmi.Meğersem sen izlememişsin.Senden birkaç saat önce izledim ve ben de beğendim.Diğer filmlerinden hangilerini tavsiye edersin?

    Bu filmi çok bilindiği için önceliği diğer filmlerine ayırdım. Bu filmi de bugün içerisinde izlemiştim, filmi yorumlamak uzun sürüyor. Zaten ustanın filmini tam anlamıyla kelimelere dökemedim ve bu da çok zor. Demek senle aynı vakitte izlemişiz, garip tesadüf

    Sırasıyla Nazarin, Viridiana, El ángel exterminador, Cet obscur objet du désir filmlerini izlemeni öneririm. El ángel exterminador filminde yönetmen çok farklı bir teknik ve üslup ortaya koymuş. Artık gözümde diğer yönetmenlerin değeri azaldı. Bu adamı anlayan için öyle olmalı zaten. Millet Hollywood'un sinemaya farklı bir bakış açısı kazandırdığını söyler ama Bunuel bu devrimi yıllar öncesinde yapmış, şimdi bile kimsenin onun yanına yaklaşamadığı bir yönetmen. Viridiana fazla zorlamaz ama mükemmeldir. Konusunu açıp, gözüme takılan ayrıntıları yazmıştım. Nazarin zaten yönetmenin en sevdiği filmiymiş. Cet obscur objet du désir yönetmenin son filmi. Onun anlatımı da çok kuvvetlidir.


    Bu arada yazıma ekleme yapayım, Ado Kyrou'nun Bunuel hakkında söylemiş olduğu birkaç cümleyi eklemeyi unuttum. Adam Bunuel'i benim gözümdekiyle aynı şekilde ifade etmiş, bu yüzden daha çok seviyorum bu adamı, "Artık kiliseye karşı olan bir dindar değil Bunuel. Düpedüz tanrısız. Sonunda dinginliği buldu, köklü bir başkaldırma yoluna girdi, bizi ezen burjuva ve kutsal düzenin yalnız üst görünümlerinin değil temellerinin de altına dinamik koyarak altüst etmeye girişti."

    Alan Lovell de şöyle demiş, "Bunuel de Freud gibi kültürü cinselliğin gizlenmesi olarak görür. Kültür böylece kiliseyle işbirliği yapmaktadır."
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • quote:

    Orijinalden alıntı: barışçı

    @diminishedtriad

    Sağol verdiğin bilgilerden dolayı, uğraşıp yazıyorsun. El ángel exterminador'u senin yazında tanıyıp izlemiştim, iyi filmdi.

    Sağ olasın, sen ve birkaç arkadaş değer verip okuyorsunuz yazdıklarımı, yararım dokunuyorsa ne mutlu bana. Ama boşuna yazıyormuşum gibi geliyor, belki de bu kadar uğraşmamalıyım. Neyse iyi seyirler
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni
  • bide böyle yazar yazar sonra keşke yazmasaydım der yaz beyav okuyan çıkacaktır elbet

    yukarı taşıyayımda görsünler
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Domates Kızartması

    bide böyle yazar yazar sonra keşke yazmasaydım der yaz beyav okuyan çıkacaktır elbet

    yukarı taşıyayımda görsünler

    Filmden sonra bir şeyler yazmak hoşuma gidiyor ama burada paylaşıp değer verilmediğini görmek hoş değil, gerçi kimse de okuyup beğenmek, yorum yazmak zorunda değil Niye bu kadar kastıysam Zaten yazıyı yazan da bir profesyonel değil İmkânım olsa sinema diliyle ilgili ders almak isterdim, bu derslerden 2-3 kez almıştım, filmleri izlerken kafayı yiyor insan. Öyle böyle değil normal izlemekle simgeleştirmeleri, kullanılan dili fark ederek izlemek arasında dağlar kadar fark var. O basit gördüğümüz filmler aslında neymiş öyle diyordum o zamanlar. Yönetmenlerin değerini bilmek lazım, anlamayınca saçma deyip geçiyor çoğu kişi. Var ya sen çok şanslısın, çok güzel dersler göreceksin, hele hocalarınız kafadar olacak.

    Bu arada görüşmeyeli kaç film izledin Tembellik etmiyorsun değil mi Bu arada ateist yönetmeni de bulduk kaçırma bak



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Meursault. -- 29 Temmuz 2012; 23:16:47 >
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • holy mountain e devam bugün 6-7 dakikasını izledim de filmin ne anlatmak istediğini şuan çaktım,film bittikten sonrada uzun uzun düşünüp yazmayı planlıyorum Jodorowsky muazzam bir adam

    filme gidiyorum ben bitireyim artık 50 dakikası falan kaldı(kaç gündür açmaya fırsatım olmadı yanlız)

    gerçi muhtemelen bugünde bitmeyecek ama

    tarr ateist zaten bide bu çıktı başımıza

    edit:film iiyice zıvanadan çıktı içeri giripte ne izliyorsun sen demelerinden korkuyorum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zebercet -- 29 Temmuz 2012; 23:23:08 >
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Oh my godless Daha bitmedi mi Holy Mountain, adamların dağa tırmanması bile bu kadar uzun sürmemişti Kaç gündür açmaya fırsatım olmadı cümlesini göz önünde bulunduruyorum Jodorowsky öyle ama onun da az filmi var

    Boş ver hacı ateizm iyidir, dinç tutar insanı İşte aydın olan yönetmenin görüşü de böyle oluyor, ama ayırım yapmamak gerekir, her çiçekten bal alınırsa fikirler daha parlak olur Sen hakikaten üzüldün galiba ate olmasına ben de aksine neşe doluyum, yeni bir ate yönetmen bulana kadar film izleyemeyeceğim

    Aman kulaklığı tak, mümkünse kapını kilitle her ihtimale karşı da evdekilerin uyuduğundan emin ol. O film bunlardan daha fena O kutsal dağa neler yapacak o musibet kadın gör bak
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • yok be ne üzüleceğim tarr da içim burkulmuştu biraz cehennemde yanacak diye ama şuan umrumda değil

    izledikçe ilginçleşiyor,uzun uzun yazılıp çizilir bu film hakkında zaten ekşide beni bekliyor malum onlar olmasa ne yaparız

    40 dakika kaldı az kaldı,yalnız benimde pilim bitti babamın dükkan çok yoruyor beni film falan hak getire bi 10-15 dakika daha izler yatarım hacı,bugünde bitmeyecek kusura bakma bitirmek istiyorum ama bitiremiyorum bu ne acı birşeydir
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.




  • Boş ver hepimiz cehennemliğiz zaten

    Lanet gelsin ekşiye Ben sevmiyorum orayı. Adamların hepsi sinema tv okumuş elemanlar sanki. Süslü bir cümle kuruyorlar, kim bilir belki kendileri de anlamıyorlardır. Ama bazen işe yaramıyorlar da değil.

    Senin durum zor ya, işler güçler arasında filme vakit ayrılmıyor tabii. Neyse zorla o zaman, bu film de zaten çok akıcı sayılmaz, dinlene dinlene izlemen daha mantıklı
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni
  • ateş bizi çağırıyo

    ekşi candır öyle deme,nice filmi sayelerinde anladım zamanında,son zamanlarda girmiyordum ama bu film sayesinde bir kez daha tıklayacağım

    öyle yapacağım dostum,sen bu satırları okurken ben yatakta uzanıyor olacağım
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.
  • Enerji dırink mi satıyorlar orda

    Orada yazanların da İngilizcelerine teşekkür etmeleri gerek. Ordan burdan yabancı eleştirmenlerin yorumlarını topluyorlar kanaatimce. Oralara pek rağbet etmiyorum, onlar bana rağbet etsin

    İyi uykular bu filmden sonra rüyalanma sakın
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni
  • mesajı yeni görüp son cümlede kahkaha attım yok hacı yok ev boşalmadan bu film izlenmez

    neyse şuan Vivre Sa Vie ye giriyorum uykumda yok hadi hayırlısı
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.
  • Tamam o vakit evin boşalmasını bekle Kutsal Dağ için

    Vivre Sa Vie için konuşuyorum, bir yönetmen aday adayı olarak bu filmi beğenmeme gibi şansın yok bak ona göre Şaka bir yana sanat filmi dedikleri ama asla sıkıcı olmayan kendine özgü bir film. Kameranın şu hareketi hoşuma gitmişti
    Dışarıda silah sesi duyulur, kamera da seri bir şekilde silah sesiyle birlikte hareket eder. Bir de özellikle o tasvir bölümünde baş rol oyuncusunun bir tabloya dönüşmesi -ama fark ettirmeden- çok sağlamdı.
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • bende umutluyum bu filmden,kürk mantolu madonna yı kim filme çeksin konusunda övmüştün sanırım

    yalnız spoiler ı açtım,fazla bişey yokmuş zaten 2. cümleyi önceki konuda spoiler sın vermiştin

    altyazı tamam filme geçiyorum ben
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.
  • Ama gerçekten o beceriye sahip bir film. Bu filmde yine Raif Bey'den farklı olarak var oluşuna, özüne kavuşmaya çalışan, kendi varlığından yani varlığının yansıması olan bedeninden sorumlu olmak isteyen bir kadının hikâyesi anlatılıyor. Ahım şahım bir öykü bekleme. Tamamen karakter üzerine odaklı bir film. Bu arada Godard da ateistti herhalde Bir keresinde de bu filmin Yalan Dünya dizisinde konusu geçmişti. Tülay soruyor Deniz'e ne izliyonuz anam siz diye o da Hayatını yaşa Godard diyor. Tülay da adam ne güzel demiş hayatını yaşa o gadar diye anlıyor falan işte böyle komiklikler şakalar

    Keşke açmasaydı spoiler'ı seni meraklı şey seni Filmin sonunu da yazacaktım iyi de yazmamışım

    Haydi iyi seyirler sana o vakit



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Meursault. -- 30 Temmuz 2012; 23:47:52 >
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • aynen dediğin gibi ilerliyor film karakter odaklı ve gayet iyi gidiyor,
    6. bölümdeyim şuan ve adam kızı dürtmeye çalışıyor derken dürttü sanırım(şimdi diyeceksin şimdiye film biter üzerine cilasını çekerdin,haklısın)


    çok komikmiş diminis kardeş, entel diminis yalan dünya izliyor koşuun diminis düşmanları açık yakaladınız

    sorma ya aklım kitap bölümündeki konuya gitti dedim şimdi yourock falan çıkar ama yedik spoilerı

    ah be şöyle bir kaç ay önceki formumda olacaktım var ya,saat geç oldu ama bitirmeden yatmayacağım kısacık bişey zaten

    biraz daha izledim ve yatmaya karar verdim,sen bu satırları okurken sabah olmuş olacak

    iş beni bekler



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zebercet -- 31 Temmuz 2012; 1:22:32 >
    _____________________________
    Bilincin her türlüsü hastalıktır.




  • İyi iyi 6. Levele kadar gelmişsin bu akşa 7. Levele atlarsın O filmin her bölümü ayrı güzel. Boş ver tadını çıkara çıkara izlemiş olursun, gerçi bir izlemede bitirseydin daha iyiydi

    Ne varmış Yalan dünyada tv'deki en makul dizi Etrafta kendini absürt komedi sanan dizilere on basar, şimdiki gençler onları izliyor Yalan Dünya da boş dizi değil hani, tüm dizi piyasasıyla dalga geçiyor, karakterler filan mizahi açıdan çok başarılı oluşturulmuş bence. Çoğu komedi dizisinde sönük karakterler olur ama bunlar tam anlamıyla mizah karakterleri.

    Neyse ya çok spoiler sayılmazdı zaten, seyir zevkini bozmaz yani. Yeri gelmişken filmin sonunu da yazayım


    Film 90 dakika 1 buçuk saat deyince uzunmuş gibi gözüküyor o yüzden 90 diyorum Tek nefeste biter aslında, keşke kaptırsaydın kendini filme, neyse artık bugün tamamlarsın, eski formuna dönmelisin Tomatis Konusunu açmıştım oraya yazarsın artık görüşlerini

    Kolay gele sana
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • Leyla İle Mecnun gibi bir dizi varken Yalan Dünya izlemek baya bir saçma olmuş diminis.Sinemadaki başarını dizilerde de yinelemeni bekliyoruz.
    _____________________________
  • Yalan Dünya dizisini yanlış yargılıyorsunuz bence. Onlar o Türkiye'deki zengin, aynı zamanda cahil insanları göstererek o dünyanın bir yalandan ibaret olduğunu gösteriyor. Bir kere mizahtan anlayan adam bu dizideki karakterlerin ne kadar başarılı yaratıldığını görür. Avrupa Yakası'ndan sonra Gülse Birsel'in ne kadar yetenekli olduğunu bir kez daha gördüm. Ha mükemmel değil elbet ama iğneleyici bir dizi olarak gayet yeterli. Ayriyeten ben absürt olmayan ama absürt olarak anılan dizileri izlemiyorum Bir de Trt dizileri tabii orda en son 7 Numara'yı izlemiştim, onun üstüne de bir dizi çıkmaz. İzlemediyseniz bir bakın nette, bir de Sıdıka vardı. Bu dördünün dışında Türkiye'de mizah dizisi yetersiz bence.
    _____________________________
    İzlediğim En İyi Filmler Listem
    "Yalnızım, boğulacak kadar yalnız, hasta bir köpek kadar yalnız..."
    Michelangelo Antonioni




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.