|
Bildirim
|
Hocam vazgeçtiğin iyi olmuş. Zaten piyasası kısıtlı bir araba. Öylesi elinde kalır. Dediğin gibi sigortacılar ya da benzerleri o araba üzerinden iyi para yemişler. Fakat değiştireceksen arabanı Lancer seçeneğini atlama derim. o fiyata bir japoncu için daha iyi ve modelli bir araba bulman mümkün değil. Mitsubishi kötü araba yapmaz.
Geleyim diğer arkadaşın sorusunda, Hocam Lancer piyasada fabrika çıkışlı tüplü arabalardan bile daha uyumlu lpgye. Ammaa.. LPG dediğin zaman ne tüpün, ne enjektörlerin, ne diğer parçaların kalitesi birbirinden çok farklı değil. En önemli nokta kusursuz bir dönüşüm işçiliği. Eğer bunu yaptırabilirsen Lancer'ın tüpte mi benzinde mi olduğunu hiç hissetmezsin. Zaten pek elektronik bir araç olmadığı için sağda solda yanan lambalar, gazda gittikçe düşen benzin ibresi, ortalama yakıt karışıklığı gibi sinir bozucu durumlarla karşılaşmazsın. Benim aracımda 2 yıllık atiker var. Maşallah en küçük bir sorun yok. Hatta arabayı ilk aldığımda benzinde gideyim de motor gücünü tam göreyim demiştim. Halt etmişim, gazla benzinin birbirinden hiç farkı yok çekiş konusunda. Bir de şunu eklemek istiyorum; Ben arabalarımı almadan önce haftalarca forumları dolaştım. Net bilgiler bulamamaktan muzdariptim. Benim durumuma düşenler için bu fiyat aralığındaki tecrübelerimi de paylaşayım dedim. Diyelim ki 17-19 arası bir bütçeniz var. Öncelikle arabada ne aradığımızı kendimize soruyoruz. -''Arabada ne arıyorum?'' -Donanım, yakışıklık, 10 yaş ve altı. Hemen internette kendinize bir Stilo bakmaya başlıyorsunuz. Tam bu fiyat aralığında sizi donanıma boğacak 1.6 Dynamic modeli internet kazan biz kepçe arıyoruz. Araştırırken görüyoruz ki bu arabanın kronik elektronik arızaları var, önemsemezsek, elektronik sicili temiz bir araç arıyoruz. Biraz daha bakıyoruz ki internettekilerin yarısından çoğunun SkyWindow dedikleri tam açılır cam sunroofları arızalı. Bunu nerelerde tamir ediyorlar? İstanbul, Ankara ve Bursa'da kolayca usta bulursunuz. Fiyatı 700 lira civarı tutar. Sonra ikinci eline bakıyorsunuz, evet, ikinci eli de ölü gibi. Fakat donanım olarak o fiyatta daha iyi başka bir araba yok -''Arabada ne arıyorum?'' -Performans, ekonomi, 10 yaş ve altı. Arama seçeneklerimizi Citroen Xsara 2 olarak belitleyip, 2004 2005 modellere odaklanıyoruz. Stilo kadar olmasa da donanımlı bir araç olan Xsara yukarıda belirttiğim gibi performanslı, çok konforlu ve çok ekonomik, yine ikinci eli yavaş(Ben bir haftada istediğim paraya sattım) ve sürüş keyfine doyulmaz bir araba. Yalnız bu arabanın adı ''ZAARA'' diye okunur. ''KISARA, İKSARA, ZISARA'' gibi telaffuzlar yanlıştır. İsmindeki bu karışıklığın dışında -onu da çözdük zaten- kronik bir sorunu yoktur. Alın geçin, temizse pişman olmazsınız -''Arabada ne arıyorum?'' - Sağlamlık, konfor, emniyet, biraz daha kalite Benim tercihlerim bu noktaya geldiğinde Lancer almaya karar verdim. İyi ki almışım diyorum şimdi. Sessiz konforlu gittiğini hissettirmeyen bir araç. Çok kaliteli bir motora sahip olması biniciler için önemli bir nokta. Ama donanım derseniz sınıfta kalır o açıdan. Zaten bu fiyat aralığında çok da beklenti içine girmemek lazım donanım konusunda. Bir araba 100bin kilometreyi ve 7-8 yaşı geçtikten sonra o donanımlar bize masraf olarak geri dönüyor. Lancer bu fiyat araliginda bence binici için en mantıklı araç Gelelim çabuk satılma meselelerine. Aracınız temizse, iyi reklamını yaparsanız satamayacağınız bir araç yok. Sırf çabuk elden çıkarırım diye bu fiyat aralıklarında Clio, Logan gibi çok afedersiniz eşşeklere bineceğinize biraz geç satacağınız ki bu hiç belli olmuyor, adam gibi arabalara binin arkadaşlar. Artık yerli diye saçma sapan fiyatlar istenen, parça ucuzluğuna kanıp, aynı parçayı senede 2 kez değiştireceğiniz, servisi ucuz diye servisinden çıkamayacağınız, sağından solundan flarmoni orkestrası gibi sesler gelen, plastik kalitesi bebeklere oyuncak yapılmayacak kadar kötü ve zararlı olan, tuttuğunuz parçanın elinizde kalacağı arabalara binmeyin. İnternetteki Crash Testleri ciddiye alın. Altımızdan rüzgar geçiyor, Allah muhafaza her şey olabilir. Vita yağ tenekesi gibi ilk darbede sekiz olacak, ağzı burnuna dönecek arabalara binmeyin. Elin köyünün ellenmişi yerine kendi köyümün bilmem ne yapılmamışını alırım mantığıyla yerli olsun benim olsun diyeceğiniz arabalara binmeyin. Size sürüş zevki vermeyen, iş olsun diye kullanacağınız arabalara binmeyin. En önemlisi ise cesur olun, gönlünüzün sevdiği arabaya binin ve size alacağınız arabanın marka ve modeli hakkında dayatmalarda bulunan hiç kimseyi dinlemeyin. Sadece kalbinizin seçtiği arabaya binin. Arabanızı sevin, onunla konuşun, bütünleşin. Her huyunu öğrenmeye çalışın. Aldığınız aracın forum sitelerine üye olun, videolarını izleyin, yetmedi mi bilgisayar oyunlarında varsa kendi aracınızı bulun. Onu orada da kullanın. Sürekli aracınızın içini ve dışını temiz tutmaya uğraşın. Ve son olarak aracınızla kalbinizdeki bağı sevgilinizle olduğu kadar kuvvetli tutmaya çalışın Herkese emniyetli ve keyifli sürüşler diliyorum. Yollarda daha az teneke görmek ümidiyle |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CiGa95 -- 20 Ağustos 2009; 10:42:42 > |
|
|
|
|
|
|
|
|