Nehalem Sıvı Azot (LN2) ve R700 Crossfire ile tanıştı, gözler performans değerlerinde

Intel'in Nehalem kod adlı yeni nesil mikroişlemci mimarisini temel alan Core i7 serisi işlemciler için geri sayım başladı. Uzunca bir süredir kullanıcılar tarafından merakla beklenen işlemcilerin Ekim ayı ile birlikte yaygın anlamda kullanıma sunulması bekleniyor. İsimlendirmenin yanında mimari anlamda da ciddi farklılıklar içeren Core i7 serisi işlemcilerin aynı saat hızında Intel'in Yorkfield kod adlı mevcut dört çekirdekli işlemcilerine ciddi fark atması ve firmanın Core mimarisiyle başlayan performans liderliğini pekiştirmesi bekleniyor. Geçtiğimiz hafta içerisinde gerçekleştirilen Intel Geliştiriciler Forumunda beklenenin aksine Nehalem için detaylı test sonuçları açıklanmamış, bunun arkasında yatan en önemli neden olaraksa Intel'in aradaki performans farkını en azından bir süre daha arka planda tutarak mevcut işlemcilerinin satışına balta vurmak istememesinin olduğu ifade edilmişti. Peki Nehalem tabanlı işlemciler performans düşkünlerinin yanında hız aşırtmacıların gözdesi de olabilir mi?

Intel yeni nesil mikroişlemci mimarisini baz alan Core i7 serisi işlemciler ile yıllardır kullandığı bazı teknolojilere veda ederek yeni ufuklara yelken açıyor. Bilindiği üzere firma AMD'den farklı olarak işlemcilerinde entegre bellek kontrolcüsü kullanmayı tercih etmiyor ve ilgili görevi anakartların beyni diyebileceğimiz kuzey köprüsüne yüklüyordu. Aradaki bu farklılık özellikle bellek testlerinde kendini ciddi şekilde hissettiriyordu. Zira Intel, Core mimarisi ile birlikte overall yani genel performans değerlendirmesinde AMD'nin mevcut işlemcilerinden daha hızlı olsa bile kategorik değerlendirme ekseninde bellek testleri söz konusu olduğunda aradaki performans farkını koruyamıyordu. Benzer şekilde FSB (Front Side Bus) teknolojisinin de performans ve işlem yetenği sürekli gelişen işlemcilerin ihtiyaç duyduğu yüksek bant genişliğini karşılamak noktasında Intel'in beklentilerinden uzak olması ve yeni mimarinin ekstra gereksinimleri çerçevesinde yerini QPI adı verilen yeni veri yolu teknolojisine bırakıyor.

Quickpath Interconnect olarak ifade edilen QPI teknolojisi ile birlikte 6.4GT/sn (3.2GHz) hıza ve 25.6GB/sn2lik bant genişliğine yani FSB 1600 standardına göre iki kat daha fazla bant genişliğine kavuşan yeni nesil işlemciler çoklu ortam uygulamalarında hız kazandırması beklenen ve 7 yeni komut setinden oluşan SSE 4.2 paketini içeriyorlar. Yine yıllardır kullanılan LGA775 formunun aksine mimari anlamdaki değişiklikler sonucu fiziksek olarak ta büyüyen işlemciler ile Intel LGA1366 formuna geçiş yapıyor ayrıca soket kullanımı açısından yıllar sonra ciddi bir strateji değişikliğine gidiyor. Bilindiği üzere Intel son birkaç yılda masaüstü için kullanıma sunduğu neredeyse tüm işlemcilerini LGA775 formunda hazırlamış ve bu sayede platform stabilitesi sağlamayı başarmıştı. Nehalem ile başlayan yeni dönemde ise firma bu uygulamadan vaz geçiyor ve segment bazlı işlemciler için farklı soket mimarilerini gündeme almaya hazırlanıyor.

Nehalem ile ilgili daha önce yayınladığımız yazı ve haberlerimizde de belirttiğimiz üzere Intel masaüstü için ilk etapta üç farklı seri hazırlamayı planlıyor. Bunlardan ilki Bloomfield serisi. Daha çok performans meraklılarına hitap eden ve 45nm üretim teknolojisi ile hazırlanan dört çekirdekli işlemcilerden oluşan bu seri aynı zamanda firmanın kullanıma sunacağı ilk seri olacak. Bloomfield serisinin yanı sıra gelecek yıl içersinde Intel, Havendale ve Lynnfield kod adlı iki yeni ürün grubunu daha duyuracak. Havendale serisi işlemciler genel karakteristikleri gereği Bloomfield serisine alternatif, Lynnfield serisi ise teknik farklılıkları ile tamamen ayrı bir amaca hizmet edecek. Ayrı diyoruz çünkü entegre grafik birimine de sahip olacak Lynfield serisi işlemciler AMD'nin Fusion hamlesine karşı yanıt niteliği taşıyacak ve hem Intel hemde endüstri tarihinde yine AMD'nin Fusion işlemcileriyle birlikte önemli bir kilometretaşı olacak.

Nehalem mimarisinin teknik detaylarına daha önce detaylıca değindiğimiz ve IDF ile ilgili yayınlayacağımız yeni bir haber içerisinde yeniden gündeme alacağımız için genel anlamda bu kadar detay şimdilik yeter diye düşünüyoruz. Peki teknik bilgiler LN2 başlıklı bir yazı içerisinde neden öne çıkıyor? Bilindiği üzere hem default yani standart saat hızları hemde hız aşırtma ile ulaşılan yüksek frekans değerlerinde AMD işlemciler hem Netburst hemde Core mimarisini baz alan Intel işlemcilerin önünde yer alamıyor ve buna neden olan en büyük etkenlerden biri olarak entegre bellek kontrolcüsü işaret ediliyordu. Şimdi, Nehalem mimarisi ile birlikte Intel de entegre bellek kontrolcüsüne geçiyor ve Core i7 serisi işlemcilerin hız aşırtma performansları merak konusu olmaya başladı bile. Mevcut bilgilere göre en azından fabrika çıkışı yüksek saat hızları konusunda Intel pek sıkıntı çekecek gibi görünüyor zira firma yılın son çeyreği içerisinde 3.2GHz'de çalışan Core i7 Extreme serisi işlemcisini de kullanıma sunacak.

X58 yonga setli Asus P6T Deluxe

Peki yeni nesil işlemciler, 6.5GHz'in üzerine (çift çekirdekli Core 2 Duo E8600 ile, dört çekirdekli modellerde 5GHz+ olarak ele alınabilir) ulaşan Core mimarisinin hız aşırtma performansını yakalayabilir mi? Bu konuda en azından şu an için net bir bilgi yada profesyoneller tarafından yapılmış detaylı çalışmalar olmasa da 45nm üretim teknolojisinin sağladığı termal avantaj ile bu konuda pozitif beklentinin olduğunu söyleyebilmek mümkün. Tabi Core mimarisine göre başta entegre bellek kontrolcüsü olmak üzere ciddi anlamda radikal değişiklikler içeren yeni nesil işlemcilerin nasıl bir hız aşırtma tablosu çizeceği de merak konusu olmaya devam ediyor. Donanım dünyasının lider isimlerinden Asus, sıvı azot yani LN2 ile tanışan Core i7 serisi işlemcilere yönelik olarak performans değerleri olması bile bazı görüntüler ve dikkat çekici bigiler verdi. İfade edilenlere göre sıvı azot altında -120 derecede Nehalem için coldbug gözlemlenmediği belirtiliyor ki bu özellikle hız aşırtma ile profesyonelce ilgilinen kişi ve ekipler için oldukça önemli bir bilgi.

Nehalem ile birlikte kullanılmaya başlanacak LGA1366

LN2 altında çalışan Nehalem tabanlı işlemci, X58 yonga setli anakart, yüksek saat hızına sahip bellekler ve 16x+16x konfigürasyonunda çalışan çift grafik işlemcili iki adet RadeonHD 4870 X2 ile performans iddiasını ortaya koyan platform hem hız aşırtma severler hemde "hardcore" oyuncular için "hazırım" işareti veriyor olsa da geçiş sürecinin maliyetli olacağı da bir gerçek. Zira 2.66GHz'de görev yapan en uygun fiyatlı Bloomfield işlemcisinin 1000 adetlik alımlarda 284$'dan satılması beklenirken aynı işlemcinin ülkemizde ise 300$ seviyesinden kullanıma sunulması beklenebilir. Öte yandan en azından bir süre için LGA1366 formundaki işlemciler için tek yonga seti çözümü olacak X58'in güç vereceği anakartların da açıkçası X48 çipsetli modellerden ucuz olması bekleniyor. Tabi birde SLI destekli model alınmak isterendiğinde NF200 yongasının ekstra maliyetiyle rakam daha da yükselecek.Tüm bunlara ek olarak DDR3 belleklerin DDR2 bellekler ile kıyaslandığında var olan fiyat farkını da göz ardı etmemek lazım. Sonuç olarak Intel cephesinde gözler Nehalem'de. Bizim de yeni işlemci ve anakartlar ile ilgili haberlerimiz devam edecek.