Şimdi Ara

AFT (AĞIZ YARASI) HASTALIĞINA İLAÇ NE ÖNERİRSİNİZ???

Bu Konudaki Kullanıcılar:
5 Misafir (1 Mobil) - 4 Masaüstü1 Mobil
5 sn
272
Cevap
7
Favori
390.599
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • piraldyne biraz zıplatır ama olsun
  • Şimdi bir arkadaş iddia etmiş ya benim kadar çok çeken yoktur bu yaradan diye :D Şu yazdıklarımı bir okuyun ondan sonra karar verin derim ben size :D
    Öncelikle bu yara ben kendimi bildim bileli var ağzımda. Ben daha bebekken de çıkarmış ve annem ne yapacağını bilemezmiş bu durum karşısında. Bir arkadaş bebeğinin çektiği çileyi yazmış okudukça çok üzüldüm Allah şifalar versin diyorum. Fakat aynı sorun şu anda benim 2 yavrumda da var. Birisi daha 4 yaşındayken başladı şu an 8 yaşında ve halen çekiyor. Diğeri 2 yaşında başladı ve şu an 4 yaşında. Abisinde çıkan kadar çok çıkmıyor ama ikisinde de görüyorum. Eşimde ve onun sülalesinde böyle bir rahatsızlık yok. Benim anne ve babamda yok ama amcalarım, yengelerim ve onların çocuklarında ayrıca kardeşlerimde var. Ben bu sorunun kesinlikle kalıtsal olduğu kanaatindeyim. Yani o kadar çabalamaya gerek yok neden çıktığını düşünmek için. Ancak zamanında çok uğraşmıştım sebebini öğrenmek için şimdi onu anlatacağım size.

    Bende çıkan aft tamı tamına 7. günün gecesi geçiyor. Yani 7. günün gecesi yattığımda sabah kesinlikle gitmiş oluyor öncelikle bunu belirtmek isterim. Yalnız bu 7 gün süren aft eğer dil, dilaltı, yanak, dudak gibi yerlerde çıkarsa. Eğer diş eti ve küçük dilde çıkarsa tam 15 gün sürüyor. Bu bilgileri vermek istedim olayın vahametini anlatmak için. Küçük dilimde çıktığı zaman zaten bittim diyorum kendi kendime. İnanın kendi tükürüğümü yutarken istifra edesim geliyor her seferde. Düşünün gün içerisinde uyanıkken kaç kez tükürük yuttuğunuzu. Küçük dilde çıktığında boyutu büyüyor ve normal dile değmeye başlıyor. Haliyle yerinde durmayan ve kendi kendine hareket eden organlardan biri olan büyük dil devamlı küçük dile dokunuyor. Tükürük yutmasanız bile bu istifra etme hissi devamlı oluyor. Sanırım anlamışsınızdır durumun ne kadar vahim olduğunu.

    İlkokul çağlarında iken kendi kendime bir yöntem bulmuştum. Uzun süre böyle idare ettim. Yanmamış kibrit çöpünün ucundaki maddeyi yaraya basıyordum 30 saniye kadar. Onun verdiği yüksek derecedeki acıdan sonra ne yersem ne içersem sorun olmuyordu yarım saat kadar. Fakat aftlar büyüdükçe ve resmen mutasyona uğrayıp değişik noktalarda çıkmaya başlayınca bu işe yaramamaya başladı. Amcam Kenacort ilacını verdi. Kendisi uzun süredir kullanıyormuş. Fakat bende bir işe yaramadı. Sonra karadut pekmezi, keçiboynuzu pekmezi, kavrulmuş un, ısıtılmış tahta kaşığı yaraya değdirme, yaraya tuz basma gibi bir çok kocakarı ilacını defalarca kullandım. Hepsi o an yaşanılan acıdan daha ileriye götürmedi. Ne bir iyileşme nede bir ağrıda azalma oluyordu. Kolonya bastım defalarca ama onun verdiği acı diğerlerinden daha kötü kesinlikle tavsiye etmiyorum zaten iyileştirmiyor da.

    Velhasıl kelam askerlik çağına kadar bu şekilde idare ettim. Asker ocağına adım attığım anda bu sorundan kurtuldum. Sebebini çok araştırdım bunun. Yani 22 yaşına kadar (evet tecilli gittim askere :D ) bu meretle uğraş sonra sihirli bir kapıdan geçercesine askeriyeye adım attığın andan itibaren bir daha çıkmasın. Ben şaştım kaldım ilk zamanlar bu işe. Önceleri hava değişimi dedim kendi kendime :D Ama acemi birliğim evime 10 dakikalık uzaklıktaydı. Yani bir hava değişimi olamazdı. Daha sonra usta birliğine evimden çok uzak olan Tekirdağ'a gittim. Evim Ankara'da bu arada. Yine bir sorun çıkmadı. Askerliğim süresince hiç izin kullanmadım ve 1 ay önce evime geldim. Yaklaşık olarak 1 ay sonra da yaralar tekrar çıkmaya fakat yukarıda da bahsettiğim şekilde mutasyona uğramış gibi dev boyutlarda çıkmaya başladı. Kısaca şöyle söyleyeyim alt dudağım da çıkan yara alt çenemde bulunan 2 adet köpek dişi arasındaki boşluğu düşünün tam o kadar büyüklükte çıkıyordu her seferinde. Yaklaşık olarak 2 ila 3 santim arası oluyor bu mesafe. Bunun dil altında ve diş etlerinde çıkması bir yana küçük dilde çıkması durumunda tamamen iptal oluyorum. Konuşamadığım gibi konuşmaya çalışınca gözlerimden yaş geliyor 2 kelimede bir çenemi göğsüme dayayarak ellerimle boğazıma masaj yapıp bir yandan da konuşmaya çalışıyorum. Çalıştığım iş yerimde telefon ile teknik hizmet verilen bir bölümde görevdeydim. Askerden önce küçük dilimde ve diş etimde çıkmadığı için konuşmamı pek zorlamıyordu. Fakat askerden sonra bu sorunların artması sebebi ile aynı işi yapamaz yani telefon ile konuşamaz oldum. Başka bir bölüme geçtim sırf bu sorundan dolayı.

    Artık gına geldiği için Ankara'da yeni açılan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gittim. Doktorum behçetten şüphelendi ve göz muayenesine gönderdi. Normal doktorlara değilde hastanenin profesörüne muayene olmak istedim. Israrlarıma fazla dayanamayıp çağırdılar. Kendisi sağolsun tam yarım saat boyunca muayene etti herhangi biri sorun göremedi. Sonra sırasıyla, mide, ciğer, kulak burun boğaz, kalp gibi organların muayenelerine gönderdiler beni. Hiçibirinde sorun olmadığı görününce alerji testine tabi tuttular. İki koluma 3 er tane delik açıp etrafını tükenmez kalemle çizdiler. Üzerlerine sıvılar damlatıp hergün kontrale gelmemi söylediler. 2 günde bir bu sıvıları değiştirdiler. Tam 6 gün boyunca bu teste tabii tutuldum. Fakat bundan da sorun çıkmadı. Sonra B12 eksik diye vitamin yazdılar. Fakat eksik olmadığını kan tahlillerinden biliyorlardı. Yinede deneyelim diye bana verdikleri B12 haplarından 1 tanesini yuttuktan 10 dakika sonra başım dönmeye başlıyordu. 2 gün kullandım fakat sonuç değişmeyince doktor vitamini kesti. Aşırı yükleme yaptığı için B12 nin ters etki yapabileceğini söyledi. Bütün tetkikler sona erdikten sonra (bakın dikkat edin bütün işler bittikten sonra) doktor hanım beni karşısına oturttu ve şunu sordu: "Stresli bir işte mi çalışıyorsunuz?" Bende güldüm ve şöyle cevap verdim : "Doktor hanım eğer stressiz bir işte çalışıyorum, hiçbir sorunum yok ailemle gül gibi geçinip gidiyorum dersem ne diyeceksiniz çok merak ediyorum" dedim. Tabii baya hiddetlendi kendisi fakat ben ona fırsat vermeden "içiniz rahat olsun evet stresli bir işyerinde çalışıyorum, oldum olası sinirli ve haksızlığa tahammül edemeyen, herşeye karışan bir yapım var merak etmeyin" dedim. "Tamam işte sorununuz bu biraz sinirlerinize hakim olun az stres yapın" dediğinde ben zaten çıkmak üzere kapının yolunu tutmuştum.

    Kısacası bunun neden kaynaklandığını bilmiyorlar malesef. Benim aile geçmişimi sormadı. Hiç çıkmadığı zaman oluyormu diye sormadı ki sorsa 17 ay askerlik yaptım çıkmadı diyecem fakat yeri gelmişken onuda açıklayayım. Askerde çıkmama sebebini işyeri doktorumuz açıkladı. Düzenli olarak karavanadan yemek yersen bağışıklık sistemin kuvvetlenir. Askeriyede günlük çıkan yemekler belirli bir kalori hesaplarından geçerler. Yani günde yiyeceğiniz 3 öğün karavanada sizin vücudunuzun ihtiyacı olan tüm maddeleri almış olursunuz o sebeple kuvvetlenen bağışıklık sistemi aft çıkmasına engel olur. Askerden geldikten sonra elbette bu kadar kontrollü bir öğün yemediğiniz için bağışıklık sistemini sekteye uğratıyorsunuz dedi. İşte bu dedim kendi kendime. Adam ne kadar mantıklı cevap verdi ki bence kesinlikle doğru bir cevap. 6 gün boyunca beni oradan araya sürükleyen bütün testler boyunca ilgisiz davranan doktorumdan da bunu beklerdim.

    Şimdi son teknoloji olarak aft bantları çıkmış. Bayağı bir inceleme yaptım netten. Fakat çok şaşırdım. 25 TL gibi bir fiyatı olan üründen sadece 4 tane bant çıkıyormuş. Tabiri caizse benim dişimin kovuğuna yetmez ki :D Ağzımda çıkan tek bir afta hepsini birden kullansam bile tam olarak kapatamayacağından korkuyorum :D Şaka bir yana kullanıp memnun olanları görünce bende kesinlikle kullanmak isterim. Akşam bir eczaneye uğrayıp alacağım. İşe yararsa yavrularıma da kullandıracağım.

    Herkese geçmiş olsun. Umarım benim yaralar gibi mutasyona uğramaz sizinkiler de.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi orion1907 -- 20 Temmuz 2011; 9:45:14 >




  • arkadaşlar bu dişmacunundaki sodyum lauryl sulhate maddesinden ya da bu Ankaranın çeşme suyundan mıdır nedir iki haftada bir çıkıyor aft .
    Aft oluştuktan sonra damakta yer yer kabarcıklar oluyor.Acıyı dindirmek için sirke gargara ,limon gargara,kenakort ,şap ,nişatr ,karbonat gargara,b12,h2O2 gargara,demir hapı hepsini denedim ama sonuç olumsuz birde artık dilin üzerine çıkmaya başladı bu acıyı ölene kadar çekicez galiba
  • ağız içinde ufak 5-10 gün arası geçen yaralar için ilaç varmı.BIKTIM WALLA NE YEMEK YEDİRİYO NE KONUŞTURUYO



  • karadut şurubu diye geçer. Eczanelerde satılmaz... eğer her zaman oluyosa bu aft, günde düzenli olarak 1 kaşık ağzında gezdirmen yeter...
  • kara dut konusundaki önerileri ciddiye alabilirsin, televizyonda bir profesörden de aynı öneriyi duydum ayrıca eczanelerde pyralvex alıp sürebilirsin . gerçi bu biraz yakan bi ilaç ama çabuk geçirir,

    not: eğer pyralvex almaya karar verirsen içinden çıkan çubuğu kullanma onun yerine kulak çubuğuyla sür yoksa aynı mikropları boşu boşuna tekrar ilacın içine sokarsın . neticede ilaç o bakterileri yok edecektir ama yine de daha steril olan kulak çubuğunu kullanmanı öneririm.
  • Sigara külü bas dostum
  • Bu nalet olası oğlumun ağzında çıktı 1 yaşına girmek üzereyken.

    Gece ateş belirtisi vardı. Gece ilerledikçe yükselmeye başladı. Acile attık kendimizi. Doktor baktı bir antibiyotik verdi birde Dolven verdi. Bişy demedi. Ertesi sabah çocuk doktorunda aldık soluğu. Baktı AFTÖZ dedi.

    E napcaz dedik 10 günde iyileşir ilacı yok daha ateşi çıkmaz dedi. Ağustosun 15 iydi çok iyi hatırlıyorum.

    Akşama çocuk ağzına biberon koymaz oldu gece yine acile ertesi sabah özel hastaneye ertesi gün başka özele sonra yine aynı çocuk doktoruna vs.. Hepsi ilacı yok vücüt yenecek dedi.

    Çocuğu 5 gün zor besledik hatta besleyemedik eridi çocuk ağzı komple yara olmuştu. En sonunda hastaneye yatırdık. serum verdik yaz ayı çok sıcaktı sıvı eksikliğini tamamladık.

    Ay çok acı çekmişti garibim. Ama dayandı en sonunda 8. günde hiç birşey kalmamıştı. Ağzına biberonu bile 1 ayda anca verdik. acısını 1 ayda anca unuttu yavrum. Biberon ağzını acıtıyordu. Aç olduğu için mecbur içmeye çalılşıyordu ağzındaki yaralardan canı yanıyordu.

    İçemeyince aç kalıyordu ağzına değdirmeden çay kaşığı ile besleme çalıştık. Besleyemedik ağladı ağladı göğsümde uyudu uyandı ağladı ağladı

    sırf ağlamasın diye arabayla gece boyu gezdirdim. Sabahları 6-7 arası uyuyordu. O uyurken sabah simitçi fırınından simit alıp deniz kenarında yiyordum. Uyurken ağzını kapatırsa çok canı yanıyordu ve yine ağlıyordu. Üzüntüden ben de aç kaldım annaesi de. Uykusuzluk daha fena. Nöbetleşe bakıyorduk ama nöbetçi olmayan da uyuyamıyordu ki.

    Bu illete ilaç bulana tebrik kartı yollayacam.

    Bazı ilaçlar var ama nafile. 8 gün zor geçti.




  • karbonat ve tuz karışımı yapıyorum ancak bi işe yaramıyor ilaca başlıcam
  • Aft konusunda bir numarada olduğunu iddaa eden arkadaş da geldi :)

    Yok hocam sizinki benimkinden bir kademe daha fazla, en azından küçük dilimde çıkmıyor benim :) Bir sefer boğazımda çıktı, hayatım tersine döndü, onun haricinde anlattığınız belirtiler genel olarak aynı sayılır. En çok da ufaklıklara üzüldüm, umarım çok uzun sürmez onlarda.

    Yalnız son 1 senedir aklımdan geçirdiğim şeyi yazmışsınız, iflah olmayan bir aft sıkıntım var. Bazı dönemlerde kayboluyor ama bazen sizinkinden iyi olmasın mutasyonlu haliyle tekrar çıkıyor :) Bahsettiğiniz gibi bunun çaresini doktorlar bulamıyor stres deyip geçiştiriyor. Ama sanırım ben de sizin gibi düşünüyorum. En azından kendi sorunum için. Bendeki problem sanırım tek tip beslenmeyle alakalı, son zamanlarda bunu farkettim. Yani uzun süre boyunca sadece sandviçte yesem aftlar oluşuyor, sadece brokoli de yesem oluşuyor. Onun haricinde strese bağlı durumlarda ufak tefek oluyor ama sanırım olay tek tip beslenmeyle alakalı.

    Bunun haricinde, mavi mürekkep gibi bir ilaçla başlayan "aft ilaçları ihtisasıma" dayanarak ilaç konusunda bantları pek tavsiye etmiyorum sizin için. Ufaklıklara iyi gelir belki ama geçtiğimiz günlerde alıp denemiştim kar etmedi pek. Zaten aft dudak kıvrımı gibi bir yerdeyse bant kayıp düşüyor. Bu arada 4 adet bant çıkan kutunun fiyatı 15 tl gibi bir şeydi, alıp denenebilir. Benim için aft konusunda en başarılı ilaç Oralmedic'tir. Özellikle de bizim gibi ileri derece muzdarip kişiler için (aft kardeşliği:) ) kesinlikle bu ilacı tavsiye ederim. Bu daha pahalı ben aldığımda 20 tl idi. içinden 3 çubuk çıkıyor, 1 tanesiyle 4-5 aftı yakabiliyorsunuz. Ama kullanacak olursanız uyarayım, o kibritin verdiği acıyı aratacaktır :) Amma velakin benim için tıbbın en büyük mucizelerindendir bu ilaç. Hakkında çeşitli yorumlara buradan da ulaşabilirsiniz.http://www.eksisozluk.com/show.asp?t=oralmedic

    Geçmiş olsun diyorum, stresten uzak durup, yemeğe dikkat edin :)




  • tekrarlayan aft altta yatan neden olmasa dahi medikal tedavi ile tedavi ediliebilir. nadir olmayan sıklıkta altta romatolojik hastalıklar ve başka immun sistem hastalıkları çıkabilir. romatoloji-ftr-iç hastalıkları-dermatoloji kliniklerine başvurarak başlayabilirsiniz. klinikte kullandığım fayda edeceğini düşündüğüm ilaçlar var ancak muayene-tetkik ve değerlendirme yapmadan tedavi önermem çok etik olmayacağı için ilaç ismi yazmadım. geçmiş olsun
  • Saygılar önce herkese.İnternette gezinirken öylece rastladım açıkçası çok da üzüldüm.Herkes bilip bilmeden bir yorum yapmış dayanamadım üye oldum en azından bildiğimi paylasıyım dedim.
    1.olarak aft oral mukozanın keratinize olmayan bölgelerinde mikrotravmalar sonucu vucudun ve ağız florasının vermiş olduğu tepkidir.Sebebi tam olarak tespit edilememiştir(vitamin eksikliği,alerji,stres vs.).Bunun yanında ekmek kabuğu,ceviz gibi sert yiyecekler patlıcan,portakal limon gibi asidik yiyeceklerin tüketimine bağlı olarak gelişebilir.Sigara kullanımı keratinizasyonu arttırdığından dolayı sigara içenler de aft görülmez.
    2.olarak zamanında denenmiş olan kortikosteroid kullanımı hem tam olarak etkili olamamış hem de masraflı bir tedavi olmuştur.Uzun vadeli tedaviler de chloramine-T içerikli ağız gargaraları düzenli kullanımda keratinizasyon sağlayarak kesin bir çözüm sunmaktadır.Bunun yanında minör aft dediğimiz dudak,yanak içi,dil altı bölgelerinde tetrasiklin içerikli ağız gargaraları kullanılabilir;fakat diş eti,dil gibi keratinize dokuda çıkan aftlar için bir diş hekimi tarafından aft kürü uygulaması yapılmalıdır.Bu aftlarda iyileşme yaşa göre haftalar hatta aylar sürebilir.Bazı arkadaşlar mavi ilaç diye metilen mavisinden bahsetmiş bu da iltihabi hücreleri parçalayarak yardımcı olabilir ama bir tedavi değildir.
    3.olarak sene içinde 3-4 defadan fazla tekrarlayan aftlar;genital bölgede oluşan zımba şeklinde iz bırakarak iyileşen yaralar,gözün renkli kısmında bulanıklık behçet hastalığının majör belirtileri olarak geçer diş hekimi,dermatolog ve göz doktorunun 3 ünede başvurulmalı ve istendiği takdirde paterji testi yapılmalıdır.minör belirtiler olaraksa vücüdda biriken kırmızı hafif agrılı lekeler,iç organlarda yaralar olusabilir.
    4.olarak küçük çoçuklarda görülen ateşle birlikte ortaya çıkan ağızda bir çok küçük yara tablosu yaratan hastalığın aftla bir alakası yoktur.Herpes simplex(uçuk virüsü) vüdümuza ilk girdiğinde bağışıklık sistemimize bağlı olarak herpetic gingivostomatit denilen hastalıkla kendini belli eder.Ateş,ağız içi kızarıklık,beyaz yaralar;lenfadenopati(çocugunuzun boyun bölgesini ellerseniz küçük toplar hissedeceksiniz),acıya bağlı yemek yiyememe,kilo kaybı,agızdan sürakli tükrük akısı ve buna bağlı agız kuruluğu olarak gözükür.Antibiyotiğin tedaviye hiçbir katkısı yoktur,ateş düşürücü suruplarla iyi bir istirahatle hastalık 7-10 gün arası kendiliğinden geçer.Virüs gasser ganglionu denen bir sinir düğümüne yerleşir ve hayatımızın sonuna kadar orda kalır.gerekli sartlar olustugun da her zaman aynı bölgede uçuk oluşturur.
    5.olarak arkadaşlar malesef bizim halkımızda oluşmayan bir bilinç diş helimliği.diş hekimi dolgu yapıp diş çekmez sadece yurt dışında olan ve bizde malesef hala yerleşememiş stomatolog(Ağız hekimliği)kavramı bulunmaktadır.Ağızda çıkan bir yara diş hekimine gösterilmelidir.Lütfen en yakın zamanda diş hekiminize gidiniz.yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.




  • @bahadir258
    Ne kadar ilgisiz alakasız bilgisiz birisi olduğunuz, bu dert ile muzdarip olmadığınız, lütfedip bu kadar yazılan hiçbir yazıyı ADAM gibi okumadığınız ortada. Bu kadar dert tasa içerisindeyken millete yardımcı olalım, acı tecrübelerimizi anlatalım ki birileri bunlardan ders çıkarsın, en azından acımızı hafifletecek şeyleri anlatalım ki bu acı tecrübeleri başkaları yaşamasın diye uğraşırken sizin bu kadar hoyratça ve aptalca bir cümle kurmanız beni ve benim gibi bu dertten muzdarip olan herkesi üzmüş hatta benden birde beddua almış durumdasınız. Ya yorumunuzu derhal silin -ki bende sileyim- yada bu mesajı herkes okumaya devam etsin. Bir iki ilaç önerdik diye bizleri sahtekarlıkla dolandırıcılıkla herşeyden öte milletin sağlığı ile oynayan kara cahil kimseler gibi gösteremezsiniz.
  • parmağına biraz tuz alıp parmağını yara olan yere bastır. bayağı acıyor, hatta acımdan ağladım ama yarına birşeyim kalmadı.
  • Eczanede mürekkep benzeri bir ilaç vardı. Küçükken kullanırdım.
  • kenakort-A...
  • Bunun bi ilacı olduğunu sanmıyorum sorduklarıma göre kendi kendine ğeçer deniyo
  • Farhex
  • bunlar hap demi fısfıs fln diolardı
  • berbat bişi ya ağzım sızlıyo
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.