Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Donanım / Hardware
  • Anasayfa Haberleri
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

Küresel yiyecek üretimi kaynaklı emisyonlar, Paris İklim Anlaşması hedeflerini ulaşılmaz kılıyor

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
26
Cevap
0
Favori
277
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
2 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj



  • Paris İklim Anlaşması hedefleri doğrultusunda küresel sıcaklık değerlerindeki artışın 1.5°C veya 2°C arasında tutulabilmesi adına çoğunlukla fosil yakıt tüketimini azaltmak gerekliliği gündemde olmakta. Ancak gündelik hayatımızda daha çok yer alan bir başka husus bu hedefleri ulaşmamızı neredeyse imkânsız kılıyor. İnsanlığın geleceğini tehlikeye atan bu durum ise tarım ve beslenme alışkanlıklarımızla ilgili.



    Ayrıca Bkz.Öksürük damlacıklarının havada ne kadar mesafe kat ettiğini gösteren bir araştırma yapıldı



    Oxford ve Minnesota Üniversiteleri’nde görev yapan araştırmacılar, yürüttükleri çalışma sonucu üst sınır olan 2°C’lik artışın tek başına küresel yiyecek üretimi yüzünden gerçekleşebileceğini ifade ediyor. Bilim insanlarına göre fosil yakıt kullanımını bugün tamam bıraksak bile söz konusu artış kaçınılmaz olacak.



    Araştırmacılar, çalışma kapsamındaki tahminleri; nüfus artışı, beslenme alışkanlıkları ve ileriki dönemde dünyayı beslemek için ihtiyaç duyulacak arazi miktarını göz önünde bulundurarak yaptı.





    Bilim insanlarının mevcut durumla ilgili hayata geçirilebilecek ve en az beş farklı yöntemden oluşan bir çözüm önerisi de bulunmakta. Araştırma grubunda yer alan bilim insanlarından David Tilman ise bu konuda yaptığı açıklamada, “Tarım ve hayvancılık kaynaklı iklim değişikliği ile mücadele etmek için yapabileceğimiz en az beş değişiklik bulunuyor. Bunları; verimli tarıma yönelmek, düşük gelirli ülkelerdeki çiftçilere ürün rekoltelerini artırmada yardımcı olmak, daha sağlıklı beslenmek, aşırı tüketimi ve yemek israfını engellemek şeklinde sıralayabiliriz” ifadelerini kullandı.



    Yürütülen çalışma, bahsi geçen çözüm önerileri için geniş çaplı bir koordinasyon ağının kurulması gerektiğini hatırlatıyor. Gıda sektörü devlerinden ilgili hükümetlere kadar oldukça geniş bir yelpazede iş birliği gerektiren bu yöntemin ise en kısa sürede hayata geçirilmesi gerekiyor. Söz konusu çalışma, atılacak adımlar sayesinde küresel sıcaklık değerlerinin düşürülmesine ilaveten insan sağlığının iyileştirilmesi, su kirliliğinin azaltılması ve hayvan türlerinin yok olmasının önene geçilmesi gibi faydaların sağlanabileceğini de vurguluyor.



    Kaynak:https://phys.org/news/2020-11-global-food-emissions-key-climate.html







    • En Beğenilen Yanıtlar

    Tüm Yanıtları Genişlet
    Saat Gün Hafta Ay Yıl Tümü
    Yalanınızı... Genetiğini bozup bozup bize dayadıkları gıdalar yetmezmiş gibi şimdi de yapay et gibi tam yapay şeyleri bize dayayacaklar. İnekleri size yedirmeyiz arkadaş. Biz yeriz.
    “İneğe sorsan ulan inekkkkk ne yapmaya geldin dünyaya? Sinemaya gitmezsin, maça gitmezsin, tavla oynamazsın, kebap yemezsin ineeekkk!!! İnek dönüp diyecek ulan Allahtan kork. Et benden, sucuk benden, pastırma benden, sırtındaki mont benden, ayağındaki bot benden, peynir benden, süt benden, yoğurt benden, salam benden, sosis bende... Ulan asıl sen ne yapmaya geldin dünayaya? Etin yenmez, süstün içilmez, derin dikilmez... Ne işe yararsın faydasız?!”
    Sera gazı dedikleri o ineğin gübresi bile toprağa 3 yıl yetiyor. Hazır gübreyi her sene dökmen lazım. İyice adamın asabını bozmaya başladılar. Ama millet koyun olmuş. Ne söylense sorgulamadan kabul ediyor. Yok oxford da, stanford da yapılan bilimsel bilmem neye göre. Arkadaş ben senin bilimsel paradigmanın kölesi miyim? Senin biliminin esiri miyim? Her şeyi sen mi biliyorsun? Ama yok illa tahakküm altına alacaklar, illa köle yapacaklar. Ne derlerse salla başı. Öyle yapma yok arkadaş.
  • gereksiz-boş insanlar üremese herşey çözülecek aslında...

  • Yalanınızı... Genetiğini bozup bozup bize dayadıkları gıdalar yetmezmiş gibi şimdi de yapay et gibi tam yapay şeyleri bize dayayacaklar. İnekleri size yedirmeyiz arkadaş. Biz yeriz.
    “İneğe sorsan ulan inekkkkk ne yapmaya geldin dünyaya? Sinemaya gitmezsin, maça gitmezsin, tavla oynamazsın, kebap yemezsin ineeekkk!!! İnek dönüp diyecek ulan Allahtan kork. Et benden, sucuk benden, pastırma benden, sırtındaki mont benden, ayağındaki bot benden, peynir benden, süt benden, yoğurt benden, salam benden, sosis bende... Ulan asıl sen ne yapmaya geldin dünayaya? Etin yenmez, süstün içilmez, derin dikilmez... Ne işe yararsın faydasız?!”

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Haberde tam yüzde olarak verilmiyor ama şöyle bir bilgi vereyim size.
    Dünyada emisyon oluşturan gazların %30'una yakını hayvansal yiyecek üretiminden kaynaklanıyor.

  • Katı doğum kontrol yöntemleri devreye sokulup insan sayısı azaltılmadan küresel ısınmanın önüne geçmek imkansız bu imkansız ..


    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi TheJudgé -- 6 Kasım 2020; 22:15:11 >
  • Netflixte izleyin herşeyi daha net anlarsınız.
    Cowspiracy: The Sustainability Secret

  • Asıl sorun beslenme alışkanlıkları değil kontrolsüz üreme maalesef. Şu an Thanos çıkıp parmağını şıklatıp nüfusun yarısını yok etse her şey normale döner.
    Geçen sene Hindistan'lı bir arkadaşa sordum. Nüfusunuz yaklaşık 1,3 milyar, hükümetiniz doğum kontrol uygulamıyor mu? Bu kadar yoğun bir nüfusa besin, barınma, eğitim, ulaşım vs hizmetleri vermek imkansız.
    Verdiği cevap;
    Hükümet insanların cahil kalmalarını istiyor. Böylece kolay yönetebileceği cahil bir halk yaratıyorlar.
    Diğer gelişmemiş ülkelerde de durum aynı. Akıllı olanlar gelişmiş ülkelere kaçıp kurtulmaya çalışıyorlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • classf2re kullanıcısına yanıt
    Şimdiye kadar yapılan nükleer denemeler, santraller,egzoz dumanı, fabrikalar vs vs. emisyona sebep olmadı, şuçu her şeyi ile faydalandıkları hayvanlara atıyorlar,yakın zamanda hayvan bakan biri ile konuştum devletten gelen baytar doğuracak hayvanlara iğne vurmuş,iğne vurmayın hayvanlarım ölür demiş iğne vurmuşlar ,sonuç doğacak hayvanlar ölmüş, diğer konu dediğiniz gibi genetiğiyle oynanan yiyecekler, aynı yiyeceği hibrit ve daha fazla olarak yiyorsun, vitamini mineral'i yok, şuç'ların gizlenmesi lazım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bloody Roar -- 8 Kasım 2020; 0:24:20 >
  • Yapay ete hazırlık için sahte haberler çıkmaya başlamış piyasaya.

  • Uzman değilim ama bir ürünün genetiğini değiştirmek kötü bir şey değildir. Daha dayanıklı daha verimli ürünler elde ediyorlar bunun bir zararı yok. Örneğin daha kurak ve sıcağa dayanıklı daha çok hasat veren tohumlar geliştiriyorlar bu gayet iyi bir şey.

  • abd yi haritadan silin dünyanın emisyon diye bir sorunu kalmaz.

  • Sera gazı dedikleri o ineğin gübresi bile toprağa 3 yıl yetiyor. Hazır gübreyi her sene dökmen lazım. İyice adamın asabını bozmaya başladılar. Ama millet koyun olmuş. Ne söylense sorgulamadan kabul ediyor. Yok oxford da, stanford da yapılan bilimsel bilmem neye göre. Arkadaş ben senin bilimsel paradigmanın kölesi miyim? Senin biliminin esiri miyim? Her şeyi sen mi biliyorsun? Ama yok illa tahakküm altına alacaklar, illa köle yapacaklar. Ne derlerse salla başı. Öyle yapma yok arkadaş.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • kazuya58 kullanıcısına yanıt
    Hocam rusya da az değil zamanında yaptıkları nükleer bomba denemelerini okuyunca şaçlarım diken diken oldu.

  • ab hayvancılık destek hibe programı kapsamında dkap(doğu anadolu
    kalkınma p) ile doğunun ikşnci büyük ve modern süt üretim
    çiftliği kurulurken oranın hekimiydim. ingiliz uzman gelirdi
    o bu tarz üretimin çevreyi en çok kirleten üretimlerden bir old.
    söylediğinde çok şaşırmıştım.
    çevreye en faydalı olan hayvancılık yabaniye en yakın olan
    göçebe yörük, koçer tarzı üretim.
    somali bu tarz üretim yaparken tüm ortadğuya hayvan satıyordu.
    ab şehirleşme desteği verip göçebe hayatı bitirdi. canlı hayvan pazarı
    ab ye kalırken somaliye açlık kaldı.

  • classf2re kullanıcısına yanıt
    Sera gazı böylemi hesaplanır madem konu hakkında bilgin yok atıp tutma bare. Bu hayvanların yetiştirilmesi, kesilmesi, dağıtımı, nakliyesi bu arada geçen her yerde sera gazı oluşuyor. Yem fabrikalarının oluşturduklarını saymıyorum bile. Yenilebilir hayvansal gıda değince aklına dana gelmesin burda sucuk, salam, sosis bunların işlenmesi için gereken fabrikaları düşün. Sadece dağıtımda kullanılan araçlar bile sera gazı oluşturur.Konu hakkında bilgin yok atıp tutma otur oku bu gazlar neden oluşur. Hayvanın b.kundan oluşacak gaz bu miktarın yüzde kaçı diye bir bak. Millet birilerine patlamaya yer arıyor resmen.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MertDrx -- 7 Kasım 2020; 13:23:7 >

  • Dünya nüfusu bu hızla büyürken ve herkesin refah seviyesi ile birlikte tüketimi de arttıkça bedenlerimiz obeziteye doğru ilerlerken kıtlığın gelmemesi mucize olur. Ne hayvanlar bu hızla büyüyebilir ne de tarım hu hızla üretebilir, bu aç insan sürüsünü besleyemeyecek bu dünya. Ya birbirimizi yiyeceğiz ya da birbirimizi öldürerek nüfusu azaltıp yaşama şansımızı arttıracağız.

  • MertDrx kullanıcısına yanıt
    Aferin. Üslubun da çok güzel. Aferin. Duymak istediğin bu değil mi? Aferin. Burayı herkes senin gibi bilimsel makale paylaşma platformu olarak görmüyorsa, o kadar ciddiye almıyorsa özür dileriz. Ama biraz da okuduklarını anlamaya çalış olur mu? Biraz geniş düşün. “Hayat acıdır. Pul biber de acıdır. O zaman pul biber hayattır.” düz mantığında olma. Bu kelimeler ne demek istiyor diye biraz düşün olur mu? Fazla da sinir yapma kendini yıpratırsın.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Nükleer bomba için kesin konuşamam fakat nükleer enerji santralleri cok büyük bir aldatmaca, nükleer santraller elektrik üretiliyor gibi gösteriliyor ancak elektrik onlarda üretilmiyor, yüksek direklere asılı kablolar ile atmosferik elektrik cekilerek üretiliyor. Kapatılan nükleer santrallerin önündeki yüksek direkler ve asılı kablolar kaldırılmıyor, cunku o noktadan itibaren atmosferden elektrik çekimi başlıyor. Kaliforniya da 2013 'te kapatıldı denilen San Onofre nükleer santrali önündeki yüksek direkler ve kablolar hala daha duruyor. Kabloların altında duran biri, kablolardan yüksek gerilim hattı sesi geldiğini söyledi. O kablolar atmosferden elektrik cekiyor.

    Sebebini ben de tam bilmiyorum fakat küresel ısınma olayı da aldatmaca. Isınmanın hayvanlardan kaynaklanması ise bariz aldatmaca.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • classf2re kullanıcısına yanıt

    Sizin yazım şekliniz çok mu normal de normal bir cevap bekliyorsunuz?

    Benim en azından görüşlerimi ve fikirlerimi destekleyecek kadar bilgi birikimim var. Siz oturup bunu düşünebilirsiniz.
  • MertDrx kullanıcısına yanıt
    İçinde direkt bir şahsı hedef almayan bir yoruma agresif cevap verip bir de kucaklama mı bekliyorsun Burası bilimsel makale yayınlama değil. Zaten o kadar ciddiye alınacak bir platformda değil. Oturup burada görüşlerimi sayfalarca açıklayacak değilim. Sadece düşüncelerimin sonuçlarını yazıyor olabilirim ya da sadece trollüyor da olabilirim. Bence biraz sakin ol. Bünyene yazık. Ha aferin bekliyorsan dedik zaten aferin diye.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
    • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız