Şimdi Ara

İzlanda, iklim değişikliğine kurban verdiği ilk buzulunu andı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
0
Favori
1.486
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • İzlanda iklim değişikliğine kurban verdiği ilk buzul olan Okjökull’u, Pazar günü düzenlediği törenle andı. Ada ülkesinin batısında yer alan buzul için düzenlenen törene katılan ve aralarında; İzlanda Başbakanı Katrin Jakobsdottir, Çevre Bakanı Gudmundur Ingi Gudbrandsson , Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek TemsilcisiMary Robinson ile Rice Üniversitesinde görev yapan araştırmacıların bulunduğu ekip Okjökull’un anısına yapılan bronz bir plaketi de buzulun bulunduğu alana bıraktı.
     

    “Geleceğe bir mektup” ifadesinin yer aldığı plakette, “Önümüzdeki 200 yıl içinde bütün buzullarımız aynı kaderi bekliyor. Bu anıt ne olduğunun ve nelerin yapılması gerektiğinin farkında olduğumuzu hatırlatmak üzere burada bulunuyor. Başarıp başaramadığımızı sadece sizler bileceksiniz.” Sözleri bulunuyor. Plakette ayrıca geçtiğimiz Mayıs ayında ölçülen ve rekor düzeyde olduğu belirtilen “415 ppm CO2” değerine de yer verilmiş.

    Okjökull buzulu, 1986 

    Buzulbilimciler, 2014 yılında Okjökull’u buzul statüsünden çıkarmıştı. Kayıp buzul 1890 yılında 16 kilometre kare alan kaplarken 2017 yılında yapılan ölçümlerde bu alanın sadece 0.7 kilometrekareye düştüğü belirlenmişti. 2014 yılında alınan kararla ilgili konuşan bilim insanı Oddur Sigurdsson yaptığı açıklamada, “2014 yılında Okjökull’un artık yaşayan bir buzul olmadığına karar verdik. O artık hareket etmeyen ölü bir buz parçasıydı.” ifadelerini kullanmış.

    Kritik eşik geçilmiş olabilir 

    Bir alanın buzul olarak anılması için kar ve buz kütlesinin kendi ağırlığında hareket edebilecek kadar kalın olması gerekiyor. Bu da kütlenin yaklaşık 40 ila 50 metre kalınlığında olmasını şart koşuyor.

    Okjökull buzulu, Ağustos 2019 

     İzlanda’nın her yıl 11 milyar ton buz kaybettiği ifade ediliyor. Rice Üniversitesinde görev yapan Cymene Howe ve Dominic Boyer’a göre ülke 2200 yılına kadar coğrafyasında bulunan 400’den fazla buzulu iklim değişikliğine kurban verebilir.

    Sigurdsson ise buzulların erimesini durdurmanın mümkün olmadığını savunuyor. Bilim insanına göre atmosfere saldığımız sera gazlarını bugün durdursak bile bundan önce salınan gazlar, Dünya’yı bir buçuk ila iki yüzyıl daha ısıtmaya devam edecek. Bu süre de maalesef hem İzlanda’nın tüm buzulları hem de Dünya’nın farklı yerlerinde bulunan buzulların yarısı için son demek.








  • Ben fantastik çözüm önerimi sunayım: Sekoya, bambu ve kiri ağaçlarının hibridi ancak özellikleri kuvvetlendirilecek bir ağaç üretecekler (Ek ağaç türleri düşünülebilir). Ağaç günde 150 cm uzayacak, maksimum 180 metre olacak ve normal bir ağacın emebileceğinden 50 kat zararlı gazları emebilecek. Başlangıç için yeterli özellikler, gen bilimi ilerledikçe ağaçlar daha da geliştirilecek. Birkaç milyar tane dikecekler küresel ısınma sorununu daha kısa zamanda çözerler. Belki sentetik ağaçları üretenlerle çalışılır sera gazlarının tutulmasının fersah fersah artırılması için. Ağaçlar buzul bölgeleri dahil dünya geneline yayılmalı.

    Bir başka öneri misal ülkemizi doğudan, batıdan, kuzeyden ve güneyden her karış toprağımızdan kuşatacak oksijen tutan, sera gazlarını nötralize eden veya salınımı büyük oranda azaltacak; dışarıdan gelecek asit yağmurları ve diğer sıkıntıları bizden uzak tutacak bir kalkan gibi bişey. Gothic 1 oyuncuları beni daha iyi anlayacaktır o kalkanın geliştirilmiş ama bilimle yapılanından :D
  • Ben fantastik çözüm önerimi sunayım: Sekoya, bambu ve kiri ağaçlarının hibridi ancak özellikleri kuvvetlendirilecek bir ağaç üretecekler (Ek ağaç türleri düşünülebilir). Ağaç günde 150 cm uzayacak, maksimum 180 metre olacak ve normal bir ağacın emebileceğinden 50 kat zararlı gazları emebilecek. Başlangıç için yeterli özellikler, gen bilimi ilerledikçe ağaçlar daha da geliştirilecek. Birkaç milyar tane dikecekler küresel ısınma sorununu daha kısa zamanda çözerler. Belki sentetik ağaçları üretenlerle çalışılır sera gazlarının tutulmasının fersah fersah artırılması için. Ağaçlar buzul bölgeleri dahil dünya geneline yayılmalı.

    Bir başka öneri misal ülkemizi doğudan, batıdan, kuzeyden ve güneyden her karış toprağımızdan kuşatacak oksijen tutan, sera gazlarını nötralize eden veya salınımı büyük oranda azaltacak; dışarıdan gelecek asit yağmurları ve diğer sıkıntıları bizden uzak tutacak bir kalkan gibi bişey. Gothic 1 oyuncuları beni daha iyi anlayacaktır o kalkanın geliştirilmiş ama bilimle yapılanından :D





  • kıta buzulu olmasının yanında "ok" adındaki bir volkan bölgesi. hiç belirti yok diyorlar ama yine de dikkat etsinler ısınma nedeni volkandan kaynaklanıyor da olabilir. faaliyete geçerse hiç şaşırmam.
  • sreylare kullanıcısına yanıt
    Bu durum atmosferdeki karbondioksit oranınin gerekenden daha fazla düşmesine ve oksijen oranının fazla yükselmesine yol açabilir, bunların getirebileceği en basit iki şeyi söylüyorum; insan boyunda böcekler veya buzul altında kalmış bir dünya...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • daha bitmedi ! :)
    devamı da gelecek :D
    muhaahahah :D



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ProjectMan -- 20 Ağustos 2019; 10:9:30 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Bloodin

    Bu durum atmosferdeki karbondioksit oranınin gerekenden daha fazla düşmesine ve oksijen oranının fazla yükselmesine yol açabilir, bunların getirebileceği en basit iki şeyi söylüyorum; insan boyunda böcekler veya buzul altında kalmış bir dünya...
    Aslında yazmak istemedim elbette atmosferdeki değişimleri takip için belirli ülke ve uygun bölgelere onbinlerce özel gözlem birimleri kurulacak ve içlerine hassas ölçüm cihazları yerleştirilecektir. Gerektiği kadar sera gazı emilmesi ve oksijenin uygun oran %21'de kalması gibi hesaplar yapılacaktır. Ayrıca oranlar hedefe yaklaştığı an ağaçlar kökünden sökülmelidir. Muhtemelen ağaçları ve köklerini dönüşüm için bir yol bulunur. Evet totalde her şey epey maliyetli olacak ama Mars'a tüm insanlığı götürmekten ve koloniler kurulmasından ucuza gelecektir. Ayrıca o seçici geçirgen kalkan içinde şehirlerarası, ilçelerarası mini kalkanlar da kurulmalı her şehir aynı özelliklere sahip olamaz. Düşündükçe çok şey geliyor akla her detay matematikle fenle sabitlenmeli.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sreylare -- 19 Ağustos 2019; 14:51:23 >




  • Niye bu kadar sevindiğini anlayamadım.

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.