Şimdi Ara

Aşılanmaya karşı oluşan tereddüt, küresel sağlığa tehdit olarak kabul edildi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
34
Cevap
1
Favori
612
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj

  • Ebeveynlerin çocuklarını veya kendilerini; aşıların olumsuz etkilerinden koruma isteği ve aşıların sözde otizm gibi hastalıklara sebep olduğu çekinceleri sebebiyle aşılatmaktan vazgeçmeleri, gittikçe artan bir sorun olmaya başladı. Söz konusu ortak kuşku, Dünya Sağlık Örgütü’nün de (World Health Organization-WHO) harekete geçmesine ve aşılanmaya karşı oluşan tereddüttün küresel sağlığa tehdit oluşturan 10 unsur içine alınmasına neden oldu. İlk 10 listesinde hava kirliliği ve ilaca dirençli bakteriler de var.

    Genel nüfusa bakıldığında aşılanma oranı yüksek olmasına rağmen, küçük çocuklara yapılması gereken bazı veya bütün aşıların ihmal edilmesinde ise bir artış söz konusu. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (Centers for Disease Control and Prevention-CDC) ise 2000 yılından itibaren ABD’de doğan çocukların aşılanmama oranındaki artışa dikkat çekmiş. Bu oran 2001 yılında % 0,3 iken 2015 yılında %1,3’e çıkmış.

     

    WHO’ya göre aşılanmama sebeplerini üçlü bir listede toplamak mümkün. İnsanlardaki rahatlık, aşılara ulaşma zorluğu ve aşılara karşı oluşan güvensizlik söz konusu listenin içeriğini oluşturuyor. Güney Avustralya Üniversitesi’nin 604 hamile kadın üzerinde yaptığı anket ise kurumlara olan güvensizlik ve ebeveynlerin çocuklarının hasta olmasının ne anlama geleceği hususundaki deneyimsizlikleri başlıklarını ön plana çıkarmış.

    Kızamık yükselişe geçti

    WHO’ya göre aşılanma karşıtı insanların bu tutumları, aşılar sayesinde engellediğimiz hastalıkların tekrar gün yüzüne çıkma ihtimalini gündeme getirmeye başladı.  Örneğin kızamık hastalığı, tek sorumlusu aşılanmayı reddedenler olmasa da küresel ölçekte %30 artış göstermiş. Gündemi takip eden okuyucularımızın hatırlayacağı üzere, 2015 yılında Disneyland’da da bir kızamık salgını vakası meydana gelmiş ve tespit edilen ilk 20 kurbanın 15’inde aşılama yapılmadığı ortaya çıkmıştı.

    WHO’nun 2019 yılı gündemini oldukça meşgul edeceğini düşündüğümüz bu konuyla ilgili görüşlerinizi aşağıda paylaşmanızı umuyoruz.








  • asiyi rededenler sadece kendi cocuklarinin sagligini riske etmiyor, hastaliklarin yayilabilcegi bir taban olusturarak herkezi tehdit edebilcek bir salginin kapisini aciyor. asi herkezde ayni etkiyi gostermiyor, asi olan herkez tam bagisiklik kazanmiyor. bunun yaninda alerji gibi saglik nedenlerinden asi olamiyanlar var. bu cahil grubu cehaletlerinde israr ederek gunahsiz bu insanlarin yasaminida riske atiyorlar. bu konuda ozgurluk diye bir sey sozkonusu olamaz. eylemlerin baskalarinin yasamini riske atiyorsa bu ozgurluk degildir. nasilki alkollu arac kullanma ozgurlugu sozkonusu degilse, asiyi red edmeninde ozgurlugu olamaz.
    Aşı karşıtları ve bunların bir türevi olan düz dünyacılar. Bu bilim karşıtı yobazlar medeniyetin sonunu getirecek. Aşıların koruyuculuğu yüzde 95 civarındadır. Ayrıca aşılara alerjisi olanlar ve bağışıklık yetmezliği olup aşı olamayanlar toplumun çoğunun aşılı olmasıyla koruma altına alınır. Eğer toplumun büyük kısmı aşılı olmazsa kalan yüzde 5 lik koruyamadığımız kısım büyük salgınlara yol açabilir. Horde immunnity denen bu konu çok önemlidir. Devletin acilen bu konu hakkında yasa çıkarması, çocuğunu aşılatmayan ailelerden velayetin alınması gerekiyor. Ama vatandaşın tepkisinden korkan hükümet bu konu hakkında adım atmaktan çekiniyor. Yerli aşı çalışmalarıyla bu aşı karşıtlarını ikna etmeye çalışıyor ama bunun da işe yarayacağını sanmıyorum.
    Aşıya itiraz eden bir ailenin sağlık bakanlığına açtığı davayı kazanması sonucunda emsal karar olarak istemeyenler tutanakla yaptırmayabiliyor. Her ne kadar durum izah edilse de aşırı kaygı dolu (bence paranorak) insanlar yüzünden bu durumdayız. Mahkeme kararı bakanlık lehine verseydi türkiye’de bunu konuşmuyor oluyorduk.
    Sağlığın ne demek olduğunu bilmeyenler yüzünden acı bir tecrübeye doğru gidiyoruz.
    Aşı karşıtlığı gerizekalılıktır, toplum sağlığı tehdididir, cezası olmalıdır. Son zamanlarda artan bu aşı karşıtlığının toplum sağlığını tehlikeye attığının, salgın hastalıklarda ve ölümlerde artışa sebep olduğunun bir dolu kanıtı var. Saçma salak kişilere inanıp da kendinizi ve çevrenizi tehlikeye atmayın.
  • Çok güzel bir laf var ; “Faydan yok bari zararın dokunmasın.”

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bence güzel. Doğa yine işini yapıyor, doğal seleksiyon ile düşük zekalı bireyler eleniyor.

  • Aşı karşıtları ve bunların bir türevi olan düz dünyacılar. Bu bilim karşıtı yobazlar medeniyetin sonunu getirecek. Aşıların koruyuculuğu yüzde 95 civarındadır. Ayrıca aşılara alerjisi olanlar ve bağışıklık yetmezliği olup aşı olamayanlar toplumun çoğunun aşılı olmasıyla koruma altına alınır. Eğer toplumun büyük kısmı aşılı olmazsa kalan yüzde 5 lik koruyamadığımız kısım büyük salgınlara yol açabilir. Horde immunnity denen bu konu çok önemlidir. Devletin acilen bu konu hakkında yasa çıkarması, çocuğunu aşılatmayan ailelerden velayetin alınması gerekiyor. Ama vatandaşın tepkisinden korkan hükümet bu konu hakkında adım atmaktan çekiniyor. Yerli aşı çalışmalarıyla bu aşı karşıtlarını ikna etmeye çalışıyor ama bunun da işe yarayacağını sanmıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DburakKoc -- 20 Ocak 2019; 19:47:53 >
  • asiyi rededenler sadece kendi cocuklarinin sagligini riske etmiyor, hastaliklarin yayilabilcegi bir taban olusturarak herkezi tehdit edebilcek bir salginin kapisini aciyor. asi herkezde ayni etkiyi gostermiyor, asi olan herkez tam bagisiklik kazanmiyor. bunun yaninda alerji gibi saglik nedenlerinden asi olamiyanlar var. bu cahil grubu cehaletlerinde israr ederek gunahsiz bu insanlarin yasaminida riske atiyorlar. bu konuda ozgurluk diye bir sey sozkonusu olamaz. eylemlerin baskalarinin yasamini riske atiyorsa bu ozgurluk degildir. nasilki alkollu arac kullanma ozgurlugu sozkonusu degilse, asiyi red edmeninde ozgurlugu olamaz.

  • ilaçların içindeki katkı/koruyucu maddeleri katkısız ve sağlığa en zararsız olarak yeniden yapılması lazım. c vitamini alıyorsun boyadan tut titanyum dioksit... e vit alıyorsun nipasol vs.. bir bakıyorsun solgarda bunlardan yok. Aşılar için bazen bir aşı çıkar sonra toplatılır. 10yıl sonra yapacağı etkiyi kim biliyor? Mahkemeye versen nasıl olacak? Dnada neleri açıyor kapıyor? ilaçların prospektüsünde bile etki mekanizması bilinmemektedir diye yazıyor. Buyur buradan yak.

  • Aşıya itiraz eden bir ailenin sağlık bakanlığına açtığı davayı kazanması sonucunda emsal karar olarak istemeyenler tutanakla yaptırmayabiliyor. Her ne kadar durum izah edilse de aşırı kaygı dolu (bence paranorak) insanlar yüzünden bu durumdayız. Mahkeme kararı bakanlık lehine verseydi türkiye’de bunu konuşmuyor oluyorduk.
    Sağlığın ne demek olduğunu bilmeyenler yüzünden acı bir tecrübeye doğru gidiyoruz.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Aşı karşıtlığının son zamanlarda arttığı bir gerçek. Bu bir tehlike arz edebilir. Lakin diğer yandan insanların niye bize karşı güvenleri düşmeye başladı diye de düşünmeleri lazım. Çoğu karşılaştığım aşı karşıtları okuyan araştıran insanlar. İlaç sektöründe ne yazık ki çok büyük dolaplar dönüyor. Şimdi biz ülke olarak ilaca çok meraklı bir ülkeyiz. Böyle olmasak antibiyotik tüketiminde 1. sırada olmazdık. Doktora bile gitmeden sağdan soldan eşin dostun kendine kullandığı ilaç tavsiyelerini dahi alıp kafamıza göre kullanırız. Buna rağmen aşıya gelince bir duruluyorsa neden diye sormak lazım. İlaç sektörüne güven yok. Denetimlere güven yok. Yurt dışındaki kola ile bizdeki kolanın içerikleri dahi farklı. Ben oğluma özel aşıları dahil(rota menenjit) hepsini yaptırıyorum. Ama içim %100 rahat olmadan. Yorumları okuyorsun, rota aşısı yaptıranların yarısı memnun değil, yaptırdıktan sonra çocukları acayip ishal olmuş. Benim ki olmadı çok şükür. Menenjit çok önemli elbette. Onunda 2 türü var. İki kere yapılan ve tek seferde yapılan. Doktorlar fark yok, kafanıza göre diyor ama tek seferde olan belki daha yüklenmiş olabilir diye belki ikilisi daha yumuşak geçiş olur diye düşünüyorum.





  • Aşı yaptırmayanların sigorta primleri 2 kat daha fazla olsun.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mert GFL

    Aşıya itiraz eden bir ailenin sağlık bakanlığına açtığı davayı kazanması sonucunda emsal karar olarak istemeyenler tutanakla yaptırmayabiliyor. Her ne kadar durum izah edilse de aşırı kaygı dolu (bence paranorak) insanlar yüzünden bu durumdayız. Mahkeme kararı bakanlık lehine verseydi türkiye’de bunu konuşmuyor oluyorduk.
    Sağlığın ne demek olduğunu bilmeyenler yüzünden acı bir tecrübeye doğru gidiyoruz.
    Bu yüzden yasal değişiklik lazım. Dediğim velayet olayı Fransa başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde uygulanıyor. Hatta aşı yaptırnayalar bundan kaynaklanan sağlık sorunları ortaya çıktığında devletin sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanma haklarının ellerinden alındığı uygulamalar da var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DburakKoc -- 21 Ocak 2019; 6:24:54 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aşı karşıtlığı gerizekalılıktır, toplum sağlığı tehdididir, cezası olmalıdır. Son zamanlarda artan bu aşı karşıtlığının toplum sağlığını tehlikeye attığının, salgın hastalıklarda ve ölümlerde artışa sebep olduğunun bir dolu kanıtı var. Saçma salak kişilere inanıp da kendinizi ve çevrenizi tehlikeye atmayın.
  • Otizm doğuştan gelen ve ömür boyu süren bir gelişimsel farklılıktır. Bunun hastalık olduğunu sanacak kadar cahil olup da aşı yaptırmıyorlarsa lütfen bilinçlensinler.
  • Doğal seçilim, bunlar hasta olunca ilaç da vermemek lazım. Sayımız çok fazla şunlar ölsün ki biz yaşayalım...

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bay Robot kullanıcısına yanıt
    Çocukların suçu yok, Çocuklar masumdur, Ceza Anne ve Babaya uygulanmalı

  • ABD'li Fox News kanalında görev yapan ve aşı karşıtlığıyla bilinen 26 yaşındaki gazeteci Bre Payton, geçen hafta H1N1 grip virüsü ve menenjit yüzünden hayatını kaybetti.Öldürüldü desek daha doğru olur

  • Ben Massachusetts General Hospital'da Psikiyatri doktoruyum. Burada konuşulanlardan sonra ben de (ileride çıkacak hastalıklar için) aşı karşıtı birisiyim. Burada bazı doktorların desteklediği fikir şu: "İnsan nüfusu dünyanın kaldırabileceğinden çok fazla. Bir hastalık yayılmalı ve aşı ile yenmeli. Ama aslında o aşı 3 - 5 sene sonra ortaya çıkacak ölümcül bir hastalığın temelleri olmalı. Böylece nüfus kontrol altına alınabilir." Bu yüzden artık sağlık sektöründe ki bilimsel gelişmelere de tereddüt ile yaklaşır oldum. Bu tür fikirler bir anda ortaya çıkmaz. Gerçekleştirmek isteyen birileri ortaya atar ve insanların yorumlarını araştırır. Bundan dolayı gelecekte çıkacak hastalıklar için aşıya pek sıcak bakmıyorum.

  • Belki düz dünyacı olarak gözükeceğim ama şunu da söylemezsem rahat edemeyeceğim: Modern tıp bize ölümsüzlük pazarlamaya çalışıyor. Birşeyleri düzeltirken diğer şeyleri bozuyor. Onları düzeltmek için diğerlerini. Özellikle hekimlerimizin etik anlayışının gözden geçirilmesi şart.

  • birileri zengin olsun diye sürekli bizi hasta ediyorlar. bu araştırmaları yapanları incelemek lazım eminim ki hiçbiri tek doz aşı vurulmamış kimselerdir aşının sağlıklı olduğunu söylüyorlarsa bilin ki bi puştluk peşindeler. yeni dünya düzeni falan filan biliyorsunuz işte
    aşıyı savunan arkadaşlar içeriği ile ilgili yazabilir mi merak ediyorum..
  • Bay Robot kullanıcısına yanıt
    7 - 8 senedir aspirin dahil hiçbir hapı içmedim
    çevremde evi ecza deposu gibi olan insanlar gripten başını kaldıramazken Allah a şükür hiçbir sorun yaşamadım?
    doğal seçilim dediğin şey aşı ilaç kullandırarak sizi öldürmeleri lütfen şuan evinde bulunan ilaçların prospektüsünden içindekiler kısmını araştırmaya başla sende fark edeceksin ki bunlar fayda değil zarar veriyor
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.