Bir akıllı telefon bağımlısının itirafları

 

 

Son zamanlarda cep telefonu bağımlılığı ve tehlikeleri fazlaca konuşuldu. Hatta bazı teknoloji şirketleri, bağımlılığı azaltmak adına kullanıcılara önerilerde bulundu. 

 

Bir BBC yazarı, konuya dikkat çekmek için bir deney yapmaya karar verdi. Deneye iki sıkı telefon kullanıcısı katıldı. Biri 12 yaşındaki bir kız ve diğeri orta yaşlarda bir erkek (yazarın kendisi). İkisinin de telefonda geçirdiği süre ve kullanım alışkanlıkları incelendi. Sonuçlara göre biri sosyal medyaya muhtaç bir bağımlıyken diğeri daha bilinçli bir kullanıcıydı.

 

Ayrıca Bkz.Telefon bağımlılığını kontrol altına alan uygulama: Thrive 

 

"Evet, adım Rory Cellan-Jones ve ben bir telefon bağımlısıyım. Bunu zaten biliyordum ancak BBC'deki meslektaşım Jane'in 12 yaşındaki kızı Lily ile beraber yaptığımız deney bunu doğrulamış oldu."

 

 

 

Rory deneyin detaylarını şöyle anlattı: "Saat başı telefonu 9 kez elime alıyordum ve ortalama 33 bildirim geliyordu. Zamanımın bir kısmını e-postalarımı okumak ve BBC News uygulamasını kullanmak gibi önemli işlere ayırmıştım. Ancak Twitter'da bir şey okumak veya tweet'ler atmak çok zamanımı almıştı. Sonuçları karşılaştırmak için Lily ile buluştuğumda onun da sosyal medyayı oldukça sevdiğini gördüm. Özellikle de Instagram ve Snapchat'i. Yine de toplamda benden çok daha az kullanmıştı telefonunu."

  

Ancak Lily, Facebook'un fotoğraf paylaşma işlevine bağımlı olduğunu itiraf ediyor. Facebook'ta vakit geçirecek çok şey olduğunu ve gün boyunca aralıklarla kullandığını söylüyor. Lily'nin annesi Jane, telefonda ikisinden de az vakit geçirdiği için övünüyor. Kızının telefon kullanım alışkanlıklarından endişe duysa da ona henüz bir kısıtlama getirmedi. Kızı, kısıtlama fikrine pek sıcak bakmıyor zaten, ama "böyle bir durumda, bir yerlere gittiğimizde aileme daha çok vakit ayırabilirdim" diyor.

 

Rory diyor ki: "Jane, bağımlılığım için bir kliniğe gitmem gerektiğini düşünüyor. Bu kadar ileri gitmeyeceğim ancak günlük Twitter kullanımımı sınırlandırmayı düşünüyorum, bakalım..."