Şimdi Ara

Günlük Kullandığımız Sözcüklerin Türkçe Karşılıkları (4. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
202
Cevap
0
Favori
19.521
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Günümüzde girenleri attığımızda ne kazanıyorsak aynısını kazanacağız. Perfect sözcüğünü kullanmak neden rahatsız ediyorsa, mükemmel sözcüğünü kullanmak da o yüzden rahatsız eder beni.

    Bu arada amacımı yanlış anlamışsınız bence. Ben yalnızca Arapça sözcüklere karşı değilim. Ancak dilimizde en fazla sözcük bulunduran dil şu anda Arapça, 6464 sözcük olmalı yanılmıyorsam. Fransızca ikinci sırada geliyor, 5100 küsür sözcük, sonra Farsça, 1300 küsür ve ondan sonra yanılmıyorsam İngilizce, 400 küsür sözcük.

    Elbette dilimi en çok kirlenetene en çok kin duyacağım. Bunda şaşırılacak bir şey yok...

    Benden sana bir soru, sen ne kazanıyorsun, yanıt yerine cevap dediğinde? Türkçesini söylemek seni rahatsız mı ediyor?
  • Eski Türkçe de moğollardan ve çinlilerden , hunlardan geçme sözcükler varsa onlarda silinmelidir.
  • Bence böyle bir çaba içerisine girilmemeli, ne diye uğraşalım ki? Neden anlatımı zenginleştirmek yerine kullanılan onca kelimeyi atıp dili fakirleştirelim? Ben daha fazla kelime kullanarak anlatacaklarımı daha iyi ifade edebiliyorum.Şayet siz illa "atacağım" derseniz benim gibi düşünenler de çıkacağı için siz zor durumda kalırsınız derim. Tesanüt zorlaşır bence. Şu var ki, bir insanın kelime haznesi ne kadar genişse ufku da o kadar geniştir.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Mertallica

    Günümüzde girenleri attığımızda ne kazanıyorsak aynısını kazanacağız. Perfect sözcüğünü kullanmak neden rahatsız ediyorsa, mükemmel sözcüğünü kullanmak da o yüzden rahatsız eder beni.

    Bu arada amacımı yanlış anlamışsınız bence. Ben yalnızca Arapça sözcüklere karşı değilim. Ancak dilimizde en fazla sözcük bulunduran dil şu anda Arapça, 6464 sözcük olmalı yanılmıyorsam. Fransızca ikinci sırada geliyor, 5100 küsür sözcük, sonra Farsça, 1300 küsür ve ondan sonra yanılmıyorsam İngilizce, 400 küsür sözcük.

    Elbette dilimi en çok kirlenetene en çok kin duyacağım. Bunda şaşırılacak bir şey yok...

    Benden sana bir soru, sen ne kazanıyorsun, yanıt yerine cevap dediğinde? Türkçesini söylemek seni rahatsız mı ediyor?


    1- Türkçe kısırlaşacak.

    2- Geçmiş edebi eserleri anlayamaz hale geleceğiz ve geçmiş ile kopmuş olacağız.

    3- Her bir dini kelime yerine başka kelimeler uydurmak zorunda kalacağız.

    quote:

    Ancak dilimizde en fazla sözcük bulunduran dil şu anda Arapça, 6464 sözcük olmalı yanılmıyorsam. Fransızca ikinci sırada geliyor, 5100 küsür sözcük, sonra Farsça, 1300 küsür ve ondan sonra yanılmıyorsam İngilizce, 400 küsür sözcük.



    bu rakamların doğru olduklarına inanmıyorum. gerçek rakamlar bunlardan daha fazla ...
  • Hayır, bunlar doğru. TDK'nın sitesinde diğer dillerden dilimize geçen sözcükler ve anlamları yazıyor. Bakabilirsin...

    1- Türkçe kısırlaşmayacak. Çünkü her sözcüğün karşılığı zaten var. Ya kaç kere daha söyleyeceğim? Divanü Lügati't Türk'ü okursan Türkçenin ne kadar varsıl bir dil olduğunu göreceksin. Düşünü bile kuramayacağın kavramların karşılığının olduğunu göreceksin. Neden hala bu konuda diretiyorsun anlamıyorum... Tamam sen, bizde karşılığı olmayan sözcüklerin Arapçasını, Farsçasını kullan. Bizde karşılığı olanların da Türkçesini kullan. Anlaştık mı? Ben zaten sana hepsinin karşılığını bulacağım. :D

    2- Ben Arapça veya Farsça öğrenme demiyorum ki. Öğren, hatta en kral şekilde öğren. Geçmiş edebi eserleri de en güzel şekilde anla, ancak günlük kullanımına diğer dillerin sözcüklerinin karışmasına da izin verme.

    3- Dini terimler için de karşılık bulmana gerek yok. Benim zaten öyle bir sorunum olmadığı için hiç ırgalamıyor beni. Ancak sen dine inanan biri olarak, kendi inançların doğrultusundaki terimleri istediğin gibi kullanabilirsin. Buna kimse bir şey demiyor.

    Drazy, evet, katılıyorum. Varsa sileriz. Zaten var olanlar biliniyor. Ha çok mu zorda kaldık, bizde karşılığı yok mu? O zaman da kullanırız. %100 temizleyemeyiz zaten dilimizi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi M -- 21 Mayıs 2007; 15:49:57 >
  • Birşey sormak istiyorum. TDK'ye baktım ancak dilimize hangi dillerden kaç kelime geçtiğini bulamadım. Tam olarak nerede? İkinci sorum şu; peki dilimizden diğer dillere geçen kelimeler hakkında bilgi bulacağım bir yer var mı?

    Hoşçakalın...
  • http://www.tdk.gov.tr/TR/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF1A46C5FBFA979D0C
    Dilimize giren sözcüklerin, sayısal dökümü...


    http://www.tdk.gov.tr/TR/SozBulAyrintili.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF31C7A21930E7131C
    Burada da sol bölümden, seçeceğiniz dilden gelmiş olan sözcükleri görebilirsiniz.
  • Teşekkür ederim. Veriler hayli ilginç. Sanırım bizim dilimizden diğer dillere ne kadar kelime geçtiğini bulmak zor.

    İyi akşamlar.
  • quote:

    Ayrıca Arapçadan karın ağrısı olanları anlamakta mümkün değil. Arapçadan Türkçeye geçen kelimelerin çoğu din eksenli kelmelerdir. Acaba bu karın ağrısının sebebi dine karşı olan soğukluk mudur ? O zaman bu ifadelerinin de anlamı yoktur. Herkes tanır onları ...


    Burada deep impact kimi amaçladı ben bilmiyorum fakat ben arapçayı sevmem bu doğru, hatta arapça duydum mu sinir olurum. Ama bu kişisel bir olay. Buradaki anlatmak istediğimin bununla ilgisi yok.

    Diyorum ki globalleşme adına artık arapçanın bize bir yararı yoktur. Arapçadan dilimize geçen çoğu sözcüğün türetilen türkçe karşılığını çoktan beridir kullanıyoruz. Mesele diyoruz aynı zamanda sorun diyoruz, şart diyoruz aynı zamanda koşul diyoruz. Tümünün türkçe karşılığı çoktan mevcut. Örneğin, mükemmel sözcüğünün karşılığı kusursuz sözcüğüdür. Bu durumda çoğu arapça sözcüğe ihtiyaç yoktur, daha doğrusu arapça kullanmanın bu gün bize bir yararı yok.

    Ancak milenyumun (çoğu teknoloji ile ilgili olan) yeni kavramlarının türkçe karşılıklarını türetsek ve yaygınlaştırsak bu iyi olur fakat bu sözcüklerin türkçe karşılıkları yanısıra evrensel dildeki karşılıklarını da bilsek ve kullansak bize bir zararı olmaz, hatta çok yararı olur. Bu yararı, yabancı bir ülkeye gittiğimizde ya da bir yabancı ile anlaşmaya çalışırken görürüz.
  • kaotika, ben de öyleyim. Bu öfke nereden geliyor bilmiyorum ancak, kendimi bildim bileli Arapçaya karşı bir tiksinti var üzerimde. Farsça, Arapça kadar iğrenç gelmiyor bana.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Mertallica

    kaotika, ben de öyleyim. Bu öfke nereden geliyor bilmiyorum ancak, kendimi bildim bileli Arapçaya karşı bir tiksinti var üzerimde. Farsça, Arapça kadar iğrenç gelmiyor bana.


    Arapçaya karşı bu öfkeniz neden diye soracağım ama kendiniz de bilmiyormuşsunuz. Şahsi öfkeniz nedeni ile bu mücadeleye giriyor olmayasınız ...


    quote:

    kaotika

    Burada deep impact kimi amaçladı ben bilmiyorum fakat ben arapçayı sevmem bu doğru, hatta arapça duydum mu sinir olurum. Ama bu kişisel bir olay. Buradaki anlatmak istediğimin bununla ilgisi yok.


    Arapçaya karşı bu öfkenizin sebebi hikmeti ne ola ?
  • Hayır, bunun öfkem ile alakası yok. Dizelgeye bakarsanız, yalnızca Arapça sözcükler yok orada.
    MSN'de bile, kendi adım Farsça olduğu için, yalnızca M yazıyorum, ad olarak...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Mertallica

    Hayır, bunun öfkem ile alakası yok. Dizelgeye bakarsanız, yalnızca Arapça sözcükler yok orada.
    MSN'de bile, kendi adım Farsça olduğu için, yalnızca M yazıyorum, ad olarak...


    İsminizi değiştirebilirsiniz!
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Mertallica

    Hayır, bunun öfkem ile alakası yok. Dizelgeye bakarsanız, yalnızca Arapça sözcükler yok orada.
    MSN'de bile, kendi adım Farsça olduğu için, yalnızca M yazıyorum, ad olarak...


    kelimeler arasında o kadar ince nüans vardır ki her kelime her yerde eş anlamlı olarak kullanılamaz. Mesela siyah ve kara.

    aslında ikisi de renk olsa da siyah ve kara pek çok yerde farklı manada kullanılabilir.

    siyah ve kara kullanım yerlerini değiştirdiğimizde hem anlatımda bozukluk hem kısırlaşma hem de yavanlaşma söz konusu olur.

    kara gözlüm dersin ama siyah gözlüm diyemezsin.

    kara kalpli dersin ama siyah kalpli diyemezsin.

    siyah kazağımı giyeceğim dersin ama kara kazağımı demezsin.

    yukarıda kaotika ;

    quote:

    Burada deep impact kimi amaçladı ben bilmiyorum fakat ben arapçayı sevmem bu doğru,


    kastetmek yerine amaçlamak kelimesini kullanmış.

    halbuyseki aynı cümleyi

    "Burada deep impact kimi kastetti ben bilmiyorum fakat ben arapçayı sevmem bu doğru,"

    şeklinde kullanması gerekirdi.

    demek istediğim şu ki;

    her eş anlamlı kelime kullanım yerine göre birbirleri ile örtüşmeyebilir.

    bu konu hakkında örnekler çoğaltılabilir.

    örnek kelimesi yerine kullanılan "misal" ve "numune" kelimeleri mevcut.
  • Deep Impact, yanlış anlamayın ama saçmalıyorsunuz. Kullanımı öyle süregelmiş diye sizde alışılagelmişin dışında bir etki bırakması o sözcüğün orada kullanılamayacağı anlamına gelmez. Günlük kullanımda, bütün siyahlar yerine kara kullanırsanız, çok kısa bir süre sonra anlattığınız durum yok olacaktır.

    kaotika'nın tümcesinde de kastetti ile amaçladı kullanımı arasında hiçbir fark yoktur. Siz kendinizi bir biçimde Arapça tutkunu yapmışsınız bence. Ya da burada görüşünüzü ne olursa olsun savunabilmek için olur olmaz örneklere başvuruyorsunuz.

    Benim de bir önerim olacak. Neden muazzam sözcüğünü bu kadar severek kullanıyorsunuz da iş görkemli sözcüğüne gelince eskimiş bir defter gibi kaldırıp bir kenara savuruyorsunuz? Kaldı ki, Türkçe görkemli dışında çok daha güzel önadlar içeriyor.

    Eğer bu kadar dil tutkunu iseniz, Arapça sözcüklere yer verdiğiniz kadar Türkçe de konuşmanız gerekiyor. Arapçanın bize kazandırdığı sözcükler kadar, Türkçenin derinlerinde uyuyakalmış o sözcükleri de kullanmanız gerekiyor. Ancak ben sizde bir bağımlılıkmışçasına Arapça kullanmaktan başka bir eğilim göremiyorum!??
  • quote:

    Deep Impact, yanlış anlamayın ama saçmalıyorsunuz. Kullanımı öyle süregelmiş diye sizde alışılagelmişin dışında bir etki bırakması o sözcüğün orada kullanılamayacağı anlamına gelmez. Günlük kullanımda, bütün siyahlar yerine kara kullanırsanız, çok kısa bir süre sonra anlattığınız durum yok olacaktır.


    öncelikle bir nezaket gereği "saçmalama" ifadesini kullanmaman gerektiğini öğrenmen lazım. Burası kültür bilim forumu. Seviyesizliğin lüzumu yok. Seni muhatap alıp yazı yazıyorum. Sana saygı gösteriyorum. Fikirlerine değer veriyorum. Ama karşıma geçipte saygısızlıktan yaparsan boyunun ölçüsünü de veririm. Şimdilik bunu bir uyarı olarak algıla ve bir daha nezaketsizlik yapma !!!

    quote:

    Benim de bir önerim olacak. Neden muazzam sözcüğünü bu kadar severek kullanıyorsunuz da iş görkemli sözcüğüne gelince eskimiş bir defter gibi kaldırıp bir kenara savuruyorsunuz? Kaldı ki, Türkçe görkemli dışında çok daha güzel önadlar içeriyor.


    görkemli kelimesini de kullanırım. Hediye de derim armağan da. İlah yerine tanrı da kullanırım. Benim açımdan farketmez. Ancak "cümle" yerine sırf cümle kelimesini Türkçeden atmak için "tümce" kelimesini kullanmam. Sanırım ne demek istediğimi anladınız.


    quote:

    Eğer bu kadar dil tutkunu iseniz, Arapça sözcüklere yer verdiğiniz kadar Türkçe de konuşmanız gerekiyor. Arapçanın bize kazandırdığı sözcükler kadar, Türkçenin derinlerinde uyuyakalmış o sözcükleri de kullanmanız gerekiyor. Ancak ben sizde bir bağımlılıkmışçasına Arapça kullanmaktan başka bir eğilim göremiyorum!??


    Arapçadan geçen kelimeleri fazlaca kullanıyor olabilirim. Bu benim kendi zevkim. Yazdıklarımı da herkes anlıyor. Kusura bakma ama siz rahatsız oluyorsunuz diye tarzımı da değitiremem.

    Lakin yeni giren absürd ingilizce kelimeler yerine yenilerini bulalım dersen desteklerim.

    Ayrıca mevcut Arapça kelimeleri atarak yerlerine uydurukça kelime üreten "tümce, varsıl gibi" kişilerin de din ile arasının soğuk olduğunu zannediyorum. Bu yüzden bu çabalara destek veremem. Dil yaşayan bir olgudur. Geçmiş ile bağlarını kopartmanın anlamı yoktur.
  • Saçmalamak sözcüğünün bence seviyesizlik ile bir ilgisi yok. Ben oldum olası, karşımdaki kişi ile ilgili ne düşünüyorsam söylerim. Yine söylüyorum, düşüncelerin bana saçma geliyor. Bundan alınıyorsan eğer o senin kendi sorunun. Sen de bana söyleyebilirsin, ben senin düşüncelerine saygısızlık yapmıyorum. Yalnızca bana saçma geldiğini belirtmek istedim. Ancak, buna karşı tutumun, tıpkı bir ilkokul kişisi gibi... Bilmiyorum ayrımında mısın?

    Sen Arapça kullanmayı bir tarz olarak benimsemişsen, benim sana diyebilecek pek bir sözüm yok.
    Ayrıca, kaç yaşındasın bilmiyorum ancak, nedense benim yaşımın küçük olmasına bağlı olarak böyle konuştuğunu düşünüyorum. Doğru olabilir mi?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Mertallica

    Saçmalamak sözcüğünün bence seviyesizlik ile bir ilgisi yok. Ben oldum olası, karşımdaki kişi ile ilgili ne düşünüyorsam söylerim. Yine söylüyorum, düşüncelerin bana saçma geliyor. Bundan alınıyorsan eğer o senin kendi sorunun. Sen de bana söyleyebilirsin, ben senin düşüncelerine saygısızlık yapmıyorum. Yalnızca bana saçma geldiğini belirtmek istedim. Ancak, buna karşı tutumun, tıpkı bir ilkokul kişisi gibi... Bilmiyorum ayrımında mısın?


    Öncelikle düşünceni direkt söylemen güzel ama bu karşıdakinin fikrine "saçma" demeni gerektirmez. Burada bana da mantıklı gelmeyen fikirler var. Ama ne ben ne de karşı düşüncede olan arkadaşlarımız "saçma" gibi nezaketsiz kelimeleri kullanmamaktadırlar. Sana mantıksız gelen düşünceleri daha kibar yolla ifade edebilirsin. Bana da senin düşüncelerin mantıklı gelmiyor ancak sana olan saygımdan, vakit ayırarak birşeyler yazıyorum. Hem seni anlamaya çalışıyorum hem de kendimi ifade etmeye ...

    quote:

    Sen Arapça kullanmayı bir tarz olarak benimsemişsen, benim sana diyebilecek pek bir sözüm yok.


    günlük hayatta bu kadar yoğun kullanmama rağmen burada kullanıyorum. bazı kelimelerin yok olmamasını istediğimden dolayı ...

    quote:

    Ayrıca, kaç yaşındasın bilmiyorum ancak, nedense benim yaşımın küçük olmasına bağlı olarak böyle konuştuğunu düşünüyorum. Doğru olabilir mi?


    benden yaşça büyük birisi söylese de aynı tepkiyi verirdim ancak yaşının benden 10 yaş küçük olması da bana karşı kullandığın ifadenin hoş olmadığının başka göstergesi.

    fazla uzatmaya gerek yok. sanırım ikinci defa kullandın bu kelimeyi. umarım bundan sonra kullanmazsın.

    konuya devam edelim ...
  • Mertallica arkadaşım, düşüncelerine saygım var ve ayrıca bir çoğunu destekliyorum. Ancak, 'saçmalıyorsun' gibi bir tabir bence yanlış ve bunu kullanmayı desteklemen ikinci yanlışın, 'Sen de bana diyebilirsin' bu da üçüncü yanlış. Söylediğin kişi bunu kullanmanı beğenmemiş ve sen hala ısrarcısın kullanmakta. Gereksiz gerginliklere yol açıyor bunlar. Burada herkes fikrini söylüyor. Beğenmesen de 'Katılmıyorum' diyebilirsin değil mi?
  • Peki, bağışlayın beni. Ben de gerginlik yaratmak istemiyorum. Deep Impact'ten de ayrıca özür dilerim.
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.