Şimdi Ara

Yeni optik illüzyon fırtınası: 10 saniyeden fazla odaklanınca kaybolan renkler

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
23
Cevap
0
Favori
1.135
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj

  • Sosyal medya aracılığı ile yayılmaya başlayan en son optik illüzyon örneği görenleri hayrete düşürecek cinsten. Hatırlarsanız daha önce de elbise, duvar ve sokakla ilgili algı yanılmasına yol açan bazı resimler ortaya çıkmıştı. Şimdi ise bir renk karmaşasıyla karşı karşıyayız. Aşağıdaki resme gözünüzü kırpmadan odaklandığınızda bir süre sonra yok olduğunu göreceksiniz (bir dakika sürebilir).

     


    Kaybolan renkler, esasında Troxler solması veya Troxler etkisi olarak bilinen bir yanılsamadan ibaret. 1804'te İsviçreli doktor/filozof Ignaz Paul Vital Troxler tarafından farkına varılan bu durumun elbette bilimsel bir açıklaması var.

     

    Ayrıca Bkz.Merakla beklenen BlackBerry Athena'nın görselleri ortaya çıktı
    Troxler bu yanılsamayı "görsel alandaki bazı unsurlara sıkı sıkıya odaklanmak, çevredeki durağan görüntülerin yavaş yavaş kaybolmasına ya da solmasına neden olabilir" şeklinde açıklamış. Yani beynimiz illüzyonun merkezine odaklanarak görüşümüzün çevresindeki diğer içerikleri görmezden gelmeye başlıyor.



  • 3 saniyede kayboldular :D

  • Bunu ben normal şeylerde de yapabiliyorum ki zaten, mesela duvarın dibindeki tekli koltuğu, arkasındaki duvara bir sure bakınca koltuk yokmuş gibi olabiliyor, bu gözün yanılsaması.

  • bende kaybolmuyor hacı bulanıklaşıyor sadece

  • Benim gözde bi sorun mu var. Odaklandikca renkler daha da belirginlesiyor. Özellikle sari ve kirmizi tonlari.

  • Ben de olmuyor, gozde OIS yok ondan herhalde. Saka degil, katarakt ameliyatlarinda da kullanilan goz ici lens degisimi - refraktif lens degisimi denen operasyonu gecirmistim. Asiri hipermetrop nedeni ile.Ondan kaynaklaniyor olabilir. Biraz solar gibi oluyor ama hemen duzeliyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tensi -- 11 Nisan 2018; 6:26:25 >
  • bu da bişeymi. ayın 15 inde maaşa bi odaklanıyorum. 16 sında kayboluyor.

  • Olmuyorsa tek göz ile deneyin.

  • Doğada renk yok zaten beynimizin ışığın yansımalarını, kırılmalarını yorumlaması sadece. Renkler beynimiz de oluşuyor. Bunun gibi bir çok illüzyon var.

  • Nightmare70 kullanıcısına yanıt
    Abi cidden tebrik ediyorum. Donanımhaber üyeleri her konuda yeni teori uydurabiliyorlar.

    Doğada renk yokmuş. Renkler ışığın yansıması ve kırılmasının beynimizdeki yorumuymuş. Bravo. Uydurmaya devam.

    Paçalarımızdan cehalet akıyor, buram buram, efil efil, ılgıt ılgıt....

    Hiç mi dalgaboyu diye tabir edilen parametreyi, elektromanyetik tayfı (spektrum) duymadın, yani buna inanması çok zor. Bunu bilmiyor olamazsın.

    Amaç trollemek mi? Cidden bilmediğine inanmıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eulogy -- 11 Nisan 2018; 11:34:38 >
  • mod kardeş, "Bura facebook mu?" yazmıştım. Yorumu neden siliyorsun?

  • ceo-tr kullanıcısına yanıt
    ASDA XD

  • eulogy kullanıcısına yanıt
    Nesnelerin rengi var mı ? Bu konuda evet cahilim araştırıyorum ve tez yazıyorum şu an. Renkleri biz insanlar nasıl görüyoruz onu hiç düşündün mü veya bir köpek ile aynı renkleri görüyor muyuz ? Bence biraz insan beynini araştır.
  • ohaa sonradan baktım da bayağı bir renk varmış hakkten nereye gidiyorlar :)) iyiymiş.. ama bir kaybolup bir geliyorlar.. tamamen sürekli kaybolmadı bende gitti gitti geldi.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nightmare70

    Nesnelerin rengi var mı ? Bu konuda evet cahilim araştırıyorum ve tez yazıyorum şu an. Renkleri biz insanlar nasıl görüyoruz onu hiç düşündün mü veya bir köpek ile aynı renkleri görüyor muyuz ? Bence biraz insan beynini araştır.
    Abi gerçekten cehaletin özgüveni kadar kötü bir şey yok.

    yani adam insan gözünün ışığın dalgaboylarını farklı reseptörlerle beyne iletip, beynin yorumlamasını öğrenmiş ya, renk yok diyebiliyor.

    nesnelerin rengi vardır kardeşim?

    Biz insan gözünün görebildiği ortalama 400 - 700 nanometre arasındaki elektromanyetik dalgalara renk diyoruz. Örneğin 495-570 nanometre arasına yeşil diyoruz. Kimse ona 512 nanometre demiyor, yeşil diyor. istiyosan bundan sonra senin kafan karşışacaksa ona 512 nanometre diyelim.

    elektromanyetik spektrumdaki her bir aralığın (range) ismi var.
    https://imagine.gsfc.nasa.gov/science/toolbox/emspectrum1.html

    al bak isimleri öğren. linke bak.

    ses dalgalarını yine dalgaboylarına veya frekanslarına göre isimlendiriyoruz.

    örneğin 250 hertz ile 500 hertz arası frekanslara low mid diyoruz. örneğin 20 hz - 60 hz arasına sub bass diyoruz.


    diğer sorun nesnelerin rengi var mı?

    evet var. bir atomun elektronu üst orbitalden alt orbitale sıçrama yaptığında elektromanyetik dalga yani ışın oluşuyor. Bu ışın insan gözünün görebildiği dalgaboylarında ise buna ışık diyoruz ve bulunduğu aralığa ait isimleriyle hitap ediyoruz. Örneğin 702 nanometre ise kırmızı diyoruz.


    gelelim diğer soruya;

    herhangi bir canlının herhangi bir dalgaboyunu nasıl algıladığı ışığın bir sorunu değildir. dalgaboyları yani renkleri nasıl algıladığını değiştirmez.

    637 nanometre bir dalgaboyuna sahip elektromanyetik dalgayı köpek nasıl yorumlarsa yorumlasın, insan nasıl yorumlarsa yorumlasın 637 nanometre değişmez.

    Bize inceymiş (tiz) gibi görünen 6137 hertz frekansa sahip ses dalgası kediye mid veya bass'mış gibi görünebilir fakat 6137 hertz 6137 hertz'dir.


    insan oğlu renk diye dalgaboylarına yeni bir kavram sokmuyor. Dalgaboyunu diğer dalgaboylarından ayırt etme şekli bu.


    Bir bilgiye nail olup bu kadar saçmalanır. insanoğlu, bu dünyada duyularıyla gözlemleyebildiği her değişkene bir ranj belirlemiş bu ranjı belirli aralıklarla kategorilendirmiş ve her birine isim vermiştir.

    Bir insan renkten bahsederken ışığın dalgaboyundan bahsetmektedir. renk ışığın görünür spektrumdaki dalgaboyu demektir.

    Bugüne kadar insanoğlunun keşfedip isimlendirmediği bir dalgaboyu aralığı yoktur.


    aslında notalar (frekans veya dalgaboyu) yoktur beynimiz uyduruyor onları :) demek ne kadar komikse

    aslında renkler (frekans veya dalgaboyu) yoktur beynimiz uyduruyor onları demek de bir o kadar komik.

    beynin yeni bir şey uydurmuyor sana ışığın sesin dalgaboyunu algıladığını söylüyor.


    basit bir lisans öğrencisinin gördüğü bir bilgiye vakıf olup, evreni keşfettiğini zannetmek bunun üzerinden saçmalamak böyle bir
    şey.

    renk bir varlık değil isimdir, dalgaboyunun ismidir.


    futbol topu diye bir şey yoktur, meşin yuvarlak diye bir şey vardır. Futbol topu beynimizin meşin yuvarlağı algılama şeklidir :) Köpekler meşin yuvarlağı futbol topu gibi yorumlamıyorlar, ısırıyolar :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eulogy -- 11 Nisan 2018; 17:57:9 >
  • eulogy kullanıcısına yanıt
    İnsanları cehalet ile suçlayacağına beynin nasıl çalıştığını incelersen dediğimi anlarsın. Ben sana spektrum yok demedim kaldı ki öyle bir şey desem doppler efekti de olmaması lazım ve uzayda gözlem yaparken bir cismin uzaklaşıp yakınlaştığını asla anlayamazdık. Benim demek istediğim algı insan beyninin yorumu. "Işığın var olmadığı" karanlık bir ortamda, nesnelerin ne renk olduğunu bana söyle sana koşulsuz şartsız teslim olup alnıma cahildir dövmesi yaptıracağım. Örneğin karadelik kara mıdır hayır sadece hiç bir ışığın yansımasına ondan kaçmasına izin vermiyor yer çekimi sayesinde. Yani renk denilen şey dediğin gibi dalga boylarının isimlendirilmesi ve insan beyni manipüle edilebilir. Renk konusunda bir çok deney ve illüzyon numaraları var. Atıyorum hepsi gri olan noktaların farklı renkte olduğuna yemin edebilirsin. Veya basit gölge oyunları ile aynı renkleri farklı görebilirsin. Yani dalga boyunda değişim olmadığı halde farklı renk gibi algılayabilirsin çok bilmiş arkadaşım :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nightmare70

    İnsanları cehalet ile suçlayacağına beynin nasıl çalıştığını incelersen dediğimi anlarsın. Ben sana spektrum yok demedim kaldı ki öyle bir şey desem doppler efekti de olmaması lazım ve uzayda gözlem yaparken bir cismin uzaklaşıp yakınlaştığını asla anlayamazdık. Benim demek istediğim algı insan beyninin yorumu. "Işığın var olmadığı" karanlık bir ortamda, nesnelerin ne renk olduğunu bana söyle sana koşulsuz şartsız teslim olup alnıma cahildir dövmesi yaptıracağım. Örneğin karadelik kara mıdır hayır sadece hiç bir ışığın yansımasına ondan kaçmasına izin vermiyor yer çekimi sayesinde. Yani renk denilen şey dediğin gibi dalga boylarının isimlendirilmesi ve insan beyni manipüle edilebilir. Renk konusunda bir çok deney ve illüzyon numaraları var. Atıyorum hepsi gri olan noktaların farklı renkte olduğuna yemin edebilirsin. Veya basit gölge oyunları ile aynı renkleri farklı görebilirsin. Yani dalga boyunda değişim olmadığı halde farklı renk gibi algılayabilirsin çok bilmiş arkadaşım :)
    Yahu senin demek istediğin algı insan beyninin yorumu ise renk yok deme. insan beyni farklı yorumluyor de.

    o senin dediğin "algı" benim mesleğim. sen de iki tane psikometri kitabı oku "algı" nedir öğren.

    "Işığın var olmadığı bir ortamda, nesnelerin ne renk olduğunu bana söyle" yazmışsın. Renk ışığın bir parametresinin ismi olduğuna göre ışığın olmadığı ortamda renk de olmaz tabi. Kaldı ki biz ona da bir isim bulmuşuz, siyah diyoruz.

    Bu durumda madde de yok aslında. Sen bana higgs bozonunun olmadığı bir ortamda maddeyi göster :)

    Biz higgs alanının olduğu olduğu bir ortamda, higgs parçacıkları ile etkileşime giren parçacıklara madde diyoruz.

    Aslında madde yok :) Beynimiz onu öyle algılıyor :) diye totomuzdan uydurmuyoruz.

    Senin söylemene göre insan beyninin yorumladığı (ki her şeyi her şeyi yorumluyor) hiç bir şey yok. Yani evrende hiç bir şey yok.

    Kara delik karadır. Biz siyah ve kara kelimelerini ışık yaymayan cisimler için kullanıyoruz.

    madem rengin ışığın dalga boyuna verdiğimiz isim olduğunu biliyorsun, o zaman neden renk yok diyorsun? Var çünkü.

    Yav benim az bilmiş kardeşim, senin beynin istediği ilüzyon ile ne algılarsa algılasın, gördüğün ışığın dalga boyu yani rengi değişmiyor.

    sen doğru algılayamıyorsun diye değişmiyor. Hatta sen doğru algılayamıyorsun ama o senin algılamaya çalıştığın ışığın dalgaboyunu yani doğru rengini tespit eden cihazlar var.


    İnsan beyni gündelik hayatta ışık değil her şeyi yorumluyor, bu gündelik hayattaki değişkenlerin yokluğunu ispatlamıyor.

    İnsan beyniyle ilgili sıradan bilgiler ediniyorsun diye gerçek hayatın doğasını yok sayamazsın.


    insanoğlu görmediği bir elektromanyetik dalgaya bile isim takmış. renk yok demek elektromanyetik dalgaların dalga boyu yok demektir. Elektromanyetik dalgaların dalga boyu vardır.

    Öncelikle bir alana giriyorsun, bir bilgi ediniyorsun, bu bilgi seni etkiliyor insan beyninin derinliklerini anlamaya başlıyorsun ne bileyim gestalt teori seni çok etkiliyor, tmm mükemmel.

    Lakin bu duyduğun haz ile doğanın bilinen şeyleri üzerinde saçmalamana gerek yok.

    Ölçme dediğin şey, gözlem dediğin şey, deney dediğin şey senin duyu organların vasıtasıyla beyninin algıladığı şeye güvenmemek gerektiği için var. Bunlar, doğaya ait değişkenleri senin beyninden bağımsız kılmak için var. Bu yüzden sen , köpek , tarihte herhangi bir kişi ne algılıyorsa algılasın 495-570 nm arası yeşildir. Artık yeşil senin beyninin yorumlamasından bağımsızlaşmış bir şey'dir.


    sen renk diye bir şey yok demekle kalmamış, ışığın yansıması ve kırılmasını eklemişsin. bundan daha saçma bir cümle olamaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eulogy -- 11 Nisan 2018; 19:22:1 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: eulogy

    Yahu senin demek istediğin algı insan beyninin yorumu ise renk yok deme. insan beyni farklı yorumluyor de.

    o senin dediğin "algı" benim mesleğim. sen de iki tane psikometri kitabı oku "algı" nedir öğren.

    "Işığın var olmadığı bir ortamda, nesnelerin ne renk olduğunu bana söyle" yazmışsın. Renk ışığın bir parametresinin ismi olduğuna göre ışığın olmadığı ortamda renk de olmaz tabi. Kaldı ki biz ona da bir isim bulmuşuz, siyah diyoruz.

    Bu durumda madde de yok aslında. Sen bana higgs bozonunun olmadığı bir ortamda maddeyi göster :)

    Biz higgs alanının olduğu olduğu bir ortamda, higgs parçacıkları ile etkileşime giren parçacıklara madde diyoruz.

    Aslında madde yok :) Beynimiz onu öyle algılıyor :) diye totomuzdan uydurmuyoruz.

    Senin söylemene göre insan beyninin yorumladığı (ki her şeyi her şeyi yorumluyor) hiç bir şey yok. Yani evrende hiç bir şey yok.

    Kara delik karadır. Biz siyah ve kara kelimelerini ışık yaymayan cisimler için kullanıyoruz.

    madem rengin ışığın dalga boyuna verdiğimiz isim olduğunu biliyorsun, o zaman neden renk yok diyorsun? Var çünkü.

    Yav benim az bilmiş kardeşim, senin beynin istediği ilüzyon ile ne algılarsa algılasın, gördüğün ışığın dalga boyu yani rengi değişmiyor.

    sen doğru algılayamıyorsun diye değişmiyor. Hatta sen doğru algılayamıyorsun ama o senin algılamaya çalıştığın ışığın dalgaboyunu yani doğru rengini tespit eden cihazlar var.


    İnsan beyni gündelik hayatta ışık değil her şeyi yorumluyor, bu gündelik hayattaki değişkenlerin yokluğunu ispatlamıyor.

    İnsan beyniyle ilgili sıradan bilgiler ediniyorsun diye gerçek hayatın doğasını yok sayamazsın.


    insanoğlu görmediği bir elektromanyetik dalgaya bile isim takmış. renk yok demek elektromanyetik dalgaların dalga boyu yok demektir. Elektromanyetik dalgaların dalga boyu vardır.

    Öncelikle bir alana giriyorsun, bir bilgi ediniyorsun, bu bilgi seni etkiliyor insan beyninin derinliklerini anlamaya başlıyorsun ne bileyim gestalt teori seni çok etkiliyor, tmm mükemmel.

    Lakin bu duyduğun haz ile doğanın bilinen şeyleri üzerinde saçmalamana gerek yok.

    Ölçme dediğin şey, gözlem dediğin şey, deney dediğin şey senin duyu organların vasıtasıyla beyninin algıladığı şeye güvenmemek gerektiği için var. Bunlar, doğaya ait değişkenleri senin beyninden bağımsız kılmak için var. Bu yüzden sen , köpek , tarihte herhangi bir kişi ne algılıyorsa algılasın 495-570 nm arası yeşildir. Artık yeşil senin beyninin yorumlamasından bağımsızlaşmış bir şey'dir.


    sen renk diye bir şey yok demekle kalmamış, ışığın yansıması ve kırılmasını eklemişsin. bundan daha saçma bir cümle olamaz.

    Alıntıları Göster
    Yok ben anlatamıyorum :) Tamam sen haklısın oldu mu ben cahilim. Sen her konuda çok bilgilisin çok hakimsin her şeye en derin şekilde
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nightmare70

    Yok ben anlatamıyorum :) Tamam sen haklısın oldu mu ben cahilim. Sen her konuda çok bilgilisin çok hakimsin her şeye en derin şekilde

    Alıntıları Göster
    30000 kere yazdım ama tekrar yazayım.

    1- Bu konuştuklarımız derin bilgiler değil. Bu bilgiler artistlik taslanacak bilgiler değil. Özellikle benim için. Sığ bilgiler bunlar.

    2- Senin cahil olduğunu düşünmüyorum daha ile mesajımda yazdım. Bunları bilmediğine inanmıyorum diye.

    3- Hatanı kabul etmiyorsun. çok açık yazdığın ve külliyen yanlış. yeni öğrendiğin şeyler sana pozitif bilimleri katletme hakkı tanımıyor :)

    4- Türk insanının en sevmediğim huyudur, bir yerden aydınlanırken diğer yerden bilgiyi katletmek. Kuantum teorisinde elektronun çift yarık deneyindeki davranışını bir yerlerden öğrenip saçmalayan kaynıyo ortalık. 2 bilgi öğrenince yamulmamak lazım.

    5- Agresifliğim için özür dilerim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eulogy -- 11 Nisan 2018; 20:45:11 >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.