Şimdi Ara

Türkiye’nin ilk, dünyanın en büyük off-shore rüzgâr santrali için aday bölgeler belirlendi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
34
Cevap
0
Favori
876
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj

  • Bu yıl ihalesi yapılması planlanan dünyanın en büyük, Türkiye’nin ilk off-shore rüzgâr santrali için aday bölgeler belli oldu. Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) kapsamında ihalesi yapılacak deniz üstü rüzgâr santrali için Saros, Kıyıköy ve Gelibolu aday bölge olarak belirlendi.

     


    Off-shore projesinin yanında bu yıl yapılması planan bir başka ihale olan bin megavat kapasiteli güneş YEKA’sı için Hatay-Erzin, Niğde-Bor ve Şanlıurfa-Viranşehir aday bölgeler oldu.


     


    Off-shore rüzgâr YEKA’sının için yaklaşık bin megavat kapasiteli olması planlanıyor. Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü, üç aday bölgeden en uygun bölgeyi seçerek ihalenin şartnamesini hazırlayacak. Dünyanın en büyük off-shore rüzgâr santrali 630 megavat kapasiteyle İngiltere’de bulunuyor. İngiltere, sahip olduğu toplam 6 bin 836 megavat kapasite ile off-shore rüzgârda en fazla kapasiteye sahip ülke konumunda bulunuyor. İngiltere’yi sırasıyla Almanya ve Çin seyrediyor.


     


    Dünya genelinde toplam 18 bin 814 megavat gücünde kapasite bulunuyor. Türkiye’deki bin megavat kapasiteli off-shore rüzgâr ihalesine dünyanın en büyük üreticilerinin katılması bekleniyor


     


    Güneş ve rüzgârda biner megavatlık ilk YEKA ihaleleri geçen yıl yapılmış, rüzgâr YEKA'da kilovatsaat başına çıkan 3,49 dolar/centlik fiyat bir dünya rekoru olarak gerçekleşmişti. 








  • daha yeni yeni güneş ve rüzgar enerjisinin daha temiz ve mantıklı olduğunu anladılar.


    jeton köşeli olunca anca düşüyor, zamanında dedik, yılın 300 günü güneş gören mersin'e 20 milyar dolarlık nükleer yaptırmayın diye ama dinlemediler. çünkü kaba inşaatını milletin bir yerine koymak isteyen m. cengiz yapacak.


    basit bi veri paylaşayım, bizi kıskanan almaya'nın elektrik üretimi türkiye'dekinin 3 katı. almanya'da yenilenebilir enerjiden üretilen elektrik türkiyede üretilen toplam enerjiden daha fazla. ayrıca tüm nükleer santralleri de 5-10 yıl içinde kapatacaklar.


    bi veri daha paylaşayım, geçenlerde almanya'da rüzgar fazla esince çok elektrik üretilmiş, o saatlerde elektrik birim ücreti eksiye düştü ve elektrik kullanana para ödediler. bizde ise kaçak kullananların faturasını da sıradan vatandaşa kitlediler.
    Daha yeni anlamadılar aslında, daha yeni bunları yapabilecek şartlar oluşmaya başladı. Zamanında Güneydoğu'da vs. yapılmış hidroelektrik santraller sayesinde Türkiye zaten yenilenebilir enerji tüketiminde başka birçok ülkeye göre % olarak daha öndeydi. Almanya'da ise hidroelektrik oranı %2 - 3 civarı. Geri kalandan %50 civarı bir diğer kaynaklardan yenilenebilir enerji üretimi var, hani rüzgar, güneş, bio vs. Geri kalanda da %5 civarı nükleer ve gerisi fosil.

    Ama bu noktaya gelene kadar çok şey yaşadı Almanya. Yenilenebilir enerjinin şebekede sebep olduğu dengesizliği dengelemek için doğalgaz santralleri düzgün yükleri olmadan çalıştırtıldı. Santraller rölantide sistem çalıştırmaya isyan etti ki doğalgaz maliyetini karşılamıyor. Halk bu tür sebepler ve yatırımlardan oluşan fazla masrafları karşılamayı kabul etti ki faturalarında yenilenebilir enerji için artışı kabul ettiler hani. İletim şebekelerinde çeşitli yatırımlar yaptılar ki rüzgarın ürettiği enerjiyi rüzgarsız bölgelere taşımak için hatlar gerekliydi, yoksa varolanlar kaldırmıyordu. Hatta varolanlar kaldırmadığı için Polonya hatlarını bile aşırı yüklüyorlardı. Abone tarafında akıllı sistemlerle talep tahmininin iyileştirdiler, abonelerde tüketim bilincini değiştirdiler. Rüzgar ve güneşin yeterli olmadığı durumlar için de fosil santrallerine güveniyorlar. Onlar da yetersiz olursa Polonya'da kömür elektriği, Çekya'da nükleer enerji var, satmaya da meraklılar ki bu açıdan da biraz eleştiri alıyor Alman enerji politikası.

    Bizde ise yenilenebilir kaynakların enerjisini taşıyacak yeterli hat kapasitesi sıkıntı idi. Anadolu Trakya arası hatlar bile sadece İstanbul'da idi ki Adapazarı'na gelen hatlarda geçen yıl yaşanan toplu arızalar İstanbul'un enerji tedariğini sıkıntıya sokmuştu. Çanakkale boğazından geçen yeni bir denizaltı hat ile az çok beslemeye çalıştılar ve diğer ikinci hat da sanırım artık devreye girmiştir ki bu yatırımların haklılığı görüldü. 154 kv trafo merkezlerine belli yenilenebilir bağlanabilir kapasite verirken 380 KV havza trafo merkezlerine başladılar. Bu şekilde bir bölgede üretilen enerjiyi toplayıp uzaklara iletmek mümkün oldu. Daha yapılacak bir sürü iş de var ama olacak inşallah. Ekonominin durumu, sürekli savaş modu vs. engelliyor her şeyi. Daha Kasım ayında bağlı olduğum trafo postasında her şey yenilendi. Ama eve gelen voltajlar 170'e kadar düşüyor ara ara. :D

    Nükleer enerji de en tehlikelisi ama en temizi ve iyisi. Tabi tehlikesi bütün faydalarını aşıyor gibi. Yine de bu alanda da gelişmeler çok ve ileride atomu parçalama değil de birleştirmeyle çalışan sistemler türediğinde enerji sorununa ciddi çözüm olmaya başlayacak bunlar.

    Rüzgar santralleri kaynaklı fazla üretim geçtiğimiz yıllarda bizde de oluyordu. Sanırım arada şimdide oluyordur. Ne yazık ki bu farkı elektrik şirketleri kendi karlarına kullanıyorlar. Aboneler satıcının eksi fiyata aldığı enerjiye para ödüyorlar yine. :D Tabi genelde bu sabahın erken saatlerinde oluyor.
  • megavatsaat değil kilovatsaat başına 3,49 cent
  • Devleti yine hangi firma dolandıracak acaba fatih projeisnde 2 milyor zarar bu sefer kim zengin olacak.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • danner kullanıcısına yanıt
    Şu 2 milyar zarar için kaynak bekleniyor.




  • Olay çok iyi de bunda da umarım nükleer santralde yapacakları gibi ürettikleri elektriği daha pahalıya satmazlar.
  • daha yeni yeni güneş ve rüzgar enerjisinin daha temiz ve mantıklı olduğunu anladılar.


    jeton köşeli olunca anca düşüyor, zamanında dedik, yılın 300 günü güneş gören mersin'e 20 milyar dolarlık nükleer yaptırmayın diye ama dinlemediler. çünkü kaba inşaatını milletin bir yerine koymak isteyen m. cengiz yapacak.


    basit bi veri paylaşayım, bizi kıskanan almaya'nın elektrik üretimi türkiye'dekinin 3 katı. almanya'da yenilenebilir enerjiden üretilen elektrik türkiyede üretilen toplam enerjiden daha fazla. ayrıca tüm nükleer santralleri de 5-10 yıl içinde kapatacaklar.


    bi veri daha paylaşayım, geçenlerde almanya'da rüzgar fazla esince çok elektrik üretilmiş, o saatlerde elektrik birim ücreti eksiye düştü ve elektrik kullanana para ödediler. bizde ise kaçak kullananların faturasını da sıradan vatandaşa kitlediler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi emre1393 -- 25 Mart 2018; 21:51:28 >




  • Rüzgarın, yenilenebilir enerjinin değeri her zaman biliniyordu, olgunlaşması bekleniyordu. Önemli olan fizibilitesi, sürdürülebilir olması, bu işi yapınca kar elde edebilir olunması. Şu an diğer yollarla enerji elde edilmesi pahalı geldiği için yenilenebilir enerjiye yatırım yapılıyor. 10 yıl önce paneli kendin yapsan bile kar edemiyordun.

    Diğer yandan enerji üretiminin çeşitlendirilmesi adına güzel bir adım. Umarım bölgedeki tarihi dokuya zarar vermeden yapılır.

  • Kuresel isinma yuzunden bunlarin hepsi çöp olacak. Sadece bizde degil, tum dunyada.

    Nukleere evet.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Secim olsa Akp kazansa da su haberlerden kurtulsak.



    He en buyuk en iri en dehset en hizli en uzun menzilli vs vs



    Tamam.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: emre1393

    daha yeni yeni güneş ve rüzgar enerjisinin daha temiz ve mantıklı olduğunu anladılar.


    jeton köşeli olunca anca düşüyor, zamanında dedik, yılın 300 günü güneş gören mersin'e 20 milyar dolarlık nükleer yaptırmayın diye ama dinlemediler. çünkü kaba inşaatını milletin bir yerine koymak isteyen m. cengiz yapacak.


    basit bi veri paylaşayım, bizi kıskanan almaya'nın elektrik üretimi türkiye'dekinin 3 katı. almanya'da yenilenebilir enerjiden üretilen elektrik türkiyede üretilen toplam enerjiden daha fazla. ayrıca tüm nükleer santralleri de 5-10 yıl içinde kapatacaklar.


    bi veri daha paylaşayım, geçenlerde almanya'da rüzgar fazla esince çok elektrik üretilmiş, o saatlerde elektrik birim ücreti eksiye düştü ve elektrik kullanana para ödediler. bizde ise kaçak kullananların faturasını da sıradan vatandaşa kitlediler.


    nükleer reaktör belki askeri amaçlar için de kullanılacak

    turkiyenin hiç reaktörü yok. bu alanda tecrübe elde etmek istiyor olabilir.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Dünyanın en büyüğü olacak hem de öyle mi? Vay be. Umarım getirisi büyük olur. Rüzgar ve güneş enerjisine yönelmek lazım. Sonuçta işletme maliyeti düşük ve kaynağın sonu yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • emre1393 kullanıcısına yanıt
    Daha yeni anlamadılar aslında, daha yeni bunları yapabilecek şartlar oluşmaya başladı. Zamanında Güneydoğu'da vs. yapılmış hidroelektrik santraller sayesinde Türkiye zaten yenilenebilir enerji tüketiminde başka birçok ülkeye göre % olarak daha öndeydi. Almanya'da ise hidroelektrik oranı %2 - 3 civarı. Geri kalandan %50 civarı bir diğer kaynaklardan yenilenebilir enerji üretimi var, hani rüzgar, güneş, bio vs. Geri kalanda da %5 civarı nükleer ve gerisi fosil.

    Ama bu noktaya gelene kadar çok şey yaşadı Almanya. Yenilenebilir enerjinin şebekede sebep olduğu dengesizliği dengelemek için doğalgaz santralleri düzgün yükleri olmadan çalıştırtıldı. Santraller rölantide sistem çalıştırmaya isyan etti ki doğalgaz maliyetini karşılamıyor. Halk bu tür sebepler ve yatırımlardan oluşan fazla masrafları karşılamayı kabul etti ki faturalarında yenilenebilir enerji için artışı kabul ettiler hani. İletim şebekelerinde çeşitli yatırımlar yaptılar ki rüzgarın ürettiği enerjiyi rüzgarsız bölgelere taşımak için hatlar gerekliydi, yoksa varolanlar kaldırmıyordu. Hatta varolanlar kaldırmadığı için Polonya hatlarını bile aşırı yüklüyorlardı. Abone tarafında akıllı sistemlerle talep tahmininin iyileştirdiler, abonelerde tüketim bilincini değiştirdiler. Rüzgar ve güneşin yeterli olmadığı durumlar için de fosil santrallerine güveniyorlar. Onlar da yetersiz olursa Polonya'da kömür elektriği, Çekya'da nükleer enerji var, satmaya da meraklılar ki bu açıdan da biraz eleştiri alıyor Alman enerji politikası.

    Bizde ise yenilenebilir kaynakların enerjisini taşıyacak yeterli hat kapasitesi sıkıntı idi. Anadolu Trakya arası hatlar bile sadece İstanbul'da idi ki Adapazarı'na gelen hatlarda geçen yıl yaşanan toplu arızalar İstanbul'un enerji tedariğini sıkıntıya sokmuştu. Çanakkale boğazından geçen yeni bir denizaltı hat ile az çok beslemeye çalıştılar ve diğer ikinci hat da sanırım artık devreye girmiştir ki bu yatırımların haklılığı görüldü. 154 kv trafo merkezlerine belli yenilenebilir bağlanabilir kapasite verirken 380 KV havza trafo merkezlerine başladılar. Bu şekilde bir bölgede üretilen enerjiyi toplayıp uzaklara iletmek mümkün oldu. Daha yapılacak bir sürü iş de var ama olacak inşallah. Ekonominin durumu, sürekli savaş modu vs. engelliyor her şeyi. Daha Kasım ayında bağlı olduğum trafo postasında her şey yenilendi. Ama eve gelen voltajlar 170'e kadar düşüyor ara ara. :D

    Nükleer enerji de en tehlikelisi ama en temizi ve iyisi. Tabi tehlikesi bütün faydalarını aşıyor gibi. Yine de bu alanda da gelişmeler çok ve ileride atomu parçalama değil de birleştirmeyle çalışan sistemler türediğinde enerji sorununa ciddi çözüm olmaya başlayacak bunlar.

    Rüzgar santralleri kaynaklı fazla üretim geçtiğimiz yıllarda bizde de oluyordu. Sanırım arada şimdide oluyordur. Ne yazık ki bu farkı elektrik şirketleri kendi karlarına kullanıyorlar. Aboneler satıcının eksi fiyata aldığı enerjiye para ödüyorlar yine. :D Tabi genelde bu sabahın erken saatlerinde oluyor.




  • Fatih kullanıcısına yanıt
    İşletme masrafı bol bol gres yağı.
  • Ben faturaya bakarım ...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bjkyener -- 26 Mart 2018; 1:49:5 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sis651

    İşletme masrafı bol bol gres yağı.

    Onu da ben sağlayayım çorbada tuzum olsun. Bu arada yolumu bulayım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Eyvah off-shore dedi, banka aklıma geldi

    Saros a getirmeyin la, bir deniz keyfimiz var, içine etmeyelim, en iyisi gelibolu :))



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vollkan59 -- 26 Mart 2018; 5:5:48 >
  • Referandum öncesi yapılan her habere "referandum yaklaşıyor ya" diyolardı, referandumdan sonra çıkan her habere de "2019 seçimi yaklaşıyor ya" demeye başladılar, 2019 sonrasında da "2022 seçimi yaklaşıyor ya" demeye başlayacaklar. tayyiple kafayı yemiş bu deliler ya.

  • Şimdi yeni santraller yaptık deyip faturaları iki katına çıkarır bunlar...
  • danner kullanıcısına yanıt
    Fatih projesinin neyi zarar ? Öğrencilere paraylamı satıldı da o tabletler zarar edildi ? Bu nasıl bi kafa ?
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.