Eski Facebook yöneticisi: 'Programlandığınızın farkında değilsiniz, toplumun temellerini yıkıyoruz.'

1 yıldır facebook ve instagram kullanmıyorum.
kafam çok daha rahat.
kullandığım tek yer burası.yetiyor şükür

Özellikle Facebook'un ben büyük bir canavar olduğunu düşünenlerdenim. Tam bir "röntgencilik" arayüzü olarak kullanılıyor. Listenizdeki bir arkadaşınızı güzel bir şey yapmışsa siz de "like" etmişseniz beyninizde onun yaptığının daha iyisini yapmak gibi bir kod ekleniyor bucket list'e. Yapar yapmaz da mutlaka paylaşmak.

Delirdik global olarak.

3 senedir facebook kullanmıyorum ki TR'de ilk kullananlardan sayılabilirim global olarak çıktığında. Çok mutluyum.

İnsanlar artık kalıba girdi , özgür düşünce yok , taklitcilik var. Popüler kişileri görüp özenme var , bireyselcilik artarken yanlızlıkta artmaya başladı

Sosyal medyadan önce magazinler vardı bu iş için. Sürekli olarak insanları belli bir yöne götürme, belli doğrultularda yönlendirme isteği hep vardı. Televizyonlar, gazeteler, dergiler, hepsi benzer iş için kullanılıyor. Piyasada bulunan ürünlere rağbeti arttırıp satış oranlarını yükseltmek.

Paşama sorarım o zaman, paraları cebe indirirken bu vicdanın rahattı da şimdi sızlatan nedir?

İnsanlar facebook, instagram veya twitter gibi olgular olmasa bunlarla karşılaşmayacak mı? Popüler kültür her daim farklı bir şekilde karşısına çıkıp yönlendirecek zaten. Sorun insanların bu tür gelişimleri bilinçli kullanmamasından kaynaklı. Popüler olma, sürekli beğenilme, ego tatmini yüzünden bunlardan olumsuz etkileniyorlar. Yoksa internet ve sosyal medya mecrasını adam akıllı kullananlar kazanç sağlıyor kendisi adına.

Sosyal medyaya oldu bitti karşıyım.Kullanmayın bu kadar basit sadece ihtiyacınız olduğu kadar iletişim için kullanın.

Twitter: Tamamen siyasi paylaşım platformu. Birbirine laf sokmak için müstear isimlerin arkasına saklanarak ana avrat sövülüyor. Kim kime laf sokarsa, flood'da kim en son reply ettiyse salak bir haz duyup "Nasıl gömdüm ama!" diye etrafına böbürlene böbürlene anlatmaktan dilleri uyuşuyor. Bir de esprili cümleler ve videolarla "FENOMEN" olmak için saçmalayanlar var. Onların da tek amacı takipçi sayısını patlatıp ürün tanıtımları yapmak ve para kazanmak.

Facebook: "Bak biz şu şu arkadaşlarla çok eğleniyoruz çatla patla" ortamı. Bir de hoax tabir edilen yalan yanlış bilgilerin virüs gibi yayılmasına ön ayak olan dünyanın en saçma en salak ortamı. Hayvan (özellikle kedi) vb videolarla internet kaynaklarını, mobil cihaz bataryasını afedersiniz it gibi sömüren bir yer. Eskiden "poke" yapardık eğlenirdik şimdilerde ne var ne yok tam bilmiyorum.

Instagram: İnsanların , özellikle celebrity tanımındaki olanların, ortalığı dağıttığı, kişilerin hasetinden çatladığı yer. Kahve ve yemek paylaşımları, yüksek sayıda takipçiye sahip celebrity'lerin ürün tanıtımından para kazandıkları yer.

Snapchat: Tamamen ergen yuvası. İnsanların halden hale girdikleri ortamlar. Bir de filtrelerle ne yaptıklarını anlamadığım yer. Hiç açmadım hesap ama olan arkadaşımdan baktığımda neler olduğunu görüyoruz.

Scorp: Ergenlerin şimdiki en sevdiği ortam. Küfrün bini bir para. Hele bazı hashtagler ile ilgili öyle cümleler kuruyor ki gençler "Bitik Ülke" kavramını bizzat görüyorsunuz. Sanırım global olarak böyle.

Tinder: Ağırlıklı abaza insanların "adam düşürme" yeri. Uygulamanın amacı da o ama TR'de diğer ülkelerdeki gibi değil. Böbreklerden olma ihtimali olan yer.

Youtube: Amacından tamamen sapan bir yer. Aptal bir sosyal medya uygulaması olan ortam. Önüne gelen video yükleyip çöplüğe çevrildi. Yine fenomen olma hevesi ile binlerce takipçi ile para kazanma heveslileri doldurdu.

Periscope: İçlerinde en adam gibi olanıydı. Ama sağolsunlar kendi cinsel birlikteliklerini canlı yayımlayan, lig tv'si olmayanlara canlı yayında maçı verenler sebebiyle bir internet canavarı oldu. Onunda içine itinayla ettik.

Dahası da var (Twitch vb)

Bu tür mecraları düzgün kullananlar var mı illa ki. Keyif aldığım bazı kanallar var. Ama daha çok çöplüğe dönmüş, iğne ile sapla samanı ayırmaya çalışıyoruz. Kaliteli içerik yapanlara saygım sonsuz.

Benim görüşlerim bu kadar...

İnsanların tepkilerine dair topladıkları bilgileri onları manipüle etmek, diledikleri gibi yonlendirmek için kullanıyorlar.
Şu anda daha yolun başındayız. Bilginin çok küçük bir kısmı analiz edilebiliyor ve kullanılabiliyor.
Çok yakında bu işi yapay zeka sistemleri yapacak.
Bizi bizden iyi tanıyan çoğunlukla otonom çalışan bir sistem toplumları yönetecek yönlendirecek. Nette arkadaş olduğunuz kişiler belki de sizi inceleyen, test eden, programlayan robotlar olacak. Çoğu zaman ticari, kimi zaman siyasi ya da dini sürekli bir planlı kontrol ve yönlendirme ortamında yaşayacağız.
Nesnelerin interneti bu sistemin en önemli ayağı. Her bir cihaz evimizdeki bir casus gibi çalışacak yapay zekaya bilgi gönderecek. Banyo tuvalet alışkanlıklarımız bile değerlendirilecek. Son derece kişiselleştirilmiş manipülasyon programları otonom olarak uygulanacak.

Kitap okuyan adam ne magazin programına ne de sosyal medya saçmalığına bakmaz. kitap okuyun başka hiç bir şeye ihtiyacınız kalmayacak en iyi dosttur kitaplar. ne bulursanız okuyun.

bu sadece sosyal medya sorunu değil ki, geçmişten beri basın yayında kullanılıyor bu iş için.