İngiltere'de güvenlik tartışmaları artıyor: Uçtan uca şifreleme kaldırılabilir

Mart ayında Londra’da meydana gelen terör saldırısının ardından İngiltere İçişleri Bakanı Amber Rudd, anlık mesajlaşma uygulamalarında kullanılan uçtan uca şifreleme sisteminin teröristlerin işini kolaylaştırdığını ve saldırı planlarını kendi aralarında bu uygulamalar vasıtasıyla planladıklarını dile getirmişti. Uçtan uca şifreleme sisteminin kaldırılması istemi ülkede ‘’Gizlilik mi yoksa güvenlik mi?’’ tartışmalarını başlatırken geçtiğimiz pazartesi günü Manchester şehrinde gerçekleşen terör saldırısıyla birlikte milletvekilleri bu konuda oldukça kararlı görünüyor.

 

İngiliz Sun gazetesinin haberine göre ismi verilmeyen bir bakan 8 Haziran’da yapılacak olan seçimleri işaret ederek hükümetin yeniden seçilmesi halinde gerekirse sandığa gideceklerini ve sosyal medya şirketleri ile WhatsApp, Telegram gibi uçtan uca şifreleme metodu kullanan uygulamaları kendileri ile bilgi/veri paylaşımı konusunda zorlayacaklarını dile getirdi. Tabi WhatsApp örneğinden hareket edecek olursak WhatsApp’ın büyük bir yenilik olarak tanıttığı ve sayısı 2 milyarı bulan kullanıcıya sunduğu uçtan uca şifreleme sistemini tamamen kaldırmanın ne derece mümkün olduğu ise henüz bilinmiyor.

Alternatif Çözüm Önerileri de Var 

İddialara göre Birleşik Krallık hükümeti halihazırda teknoloji şirketlerinin şifrelenmiş verileri, bazı şartlar altında, kolluk kuvvetleriyle paylaşmasını sağlayacak bir kanun tasarısı hazırladı ancak tasarı seçimler yapıldıktan sonra parlamentoya sunulacak. Tasarıda uçtan uca şifreleme sisteminin tamamen kaldırılmasının yanı sıra ülkenin istihbarat birimlerinin şüpheli kişilerin şifrelenmiş mesajlarına ulaşabilmesi veya uygulamalara arka kapı eklenmesi gibi alternatif çözüm önerileri de var ancak bu gibi uygulamalarda yetkinin kötüye kullanılabileceği düşüncesi gizlilik yanlılarının tepkisini çekiyor.

The Sun’ın iddiası doğruysa görünen o ki Birleşik Krallık adım adım ilerleyerek şifrelenmiş verilerin ardındaki tehdit unsurlarını yakalamayı hedefliyor. Tabi teknoloji devlerinin bu duruma pek sıcak bakmadığını özellikle ABD’deki Ulusal Güvenlik Ajansı’nın faaliyetlerine yönelik tavırlarından anlayabiliriz ancak konuyla ilgili ilk adımın seçimlerin hemen sonrasında atılması bekleniyor.