Kimyasal savaş alanları, verimli topraklara dönüşecek

 

 

Kimyasal silahların etkileri o kadar büyük ki, etkiledikleri alanın insanlar için tekrar yaşanılabilir bir hale getirilmesi bile başlı başına oldukça meşakkatli bir süreç. Kimyasal silahların kullanımı uluslararası anlaşmalarla yasaklanmış durumda ancak bu, bazı ülkelerin hâlâ kimyasal silah envanterine sahip olmalarını engellemiyor. Şimdilik bu stokları temizlemek mümkün olsa da, yapılması gereken işlemler oldukça fazla ve aynı zamanda temizleme süreci de oldukça maliyetli. Ancak geçtiğimiz hafta DARPA'nın (ABD'de ordunun kullanımı için yeni teknolojiler üreten kuruluş) düzenlediği etkinlikte, kimyasal savaş atıklarını verimli topraklara çeviren bir yöntem tanıtıldı. DARPA'nın amacı, ACDC (Agnostic Compact Demilitarization of Chemical Agents*) programı dahilinde geliştirilen küçük ve taşınabilir cihazlar sayesinde kimyasal savaşlarda zarar görmüş olan toprakları verimli topraklar haline getirebilmek.

 

Bunun büyük bir hedef olduğu söylenebilir ancak projenin ihtiyaçlar doğrultusunda geliştiğini de belirtmek gerek. Suriye iç savaşında kimyasal silahlar kullanıldıktan sonra Suriye hükümeti, uluslararası gözetim altında depoladığı silahları uluslararası bir heyete teslim etti. ABD donanmasının Cape Ray isimli gemisini kullanan heyet, yılın büyük bir kısmını tonlarca kimyasal maddeyi yakarak etkisiz hale getirmekle uğraştı. Bu projenin maliyeti ise 250 milyon ABD Doları civarındaydı.

 

Günümüzde hardal veya sarin gazı gibi kimyasal silahların etkisizleştirilmesi için kullanılan yöntemler bellidir ve özeldir. ACDC programının arkasındaki DARPA ekibi ise büyük bir hedefe sahip: Toprakla karışmış olan herhangi bir kimyasal maddeyi işleyebilmek ve sürecin sonunda kullanılabilir, verimli bir toprak elde etmek.

 

DARPA'nın kendi açıklamasına göre Güneybatı Araştırma Enstitüsü'nün soruna getirdiği çözüm, piyasada bulunabilen bir düzeltim motoru ve bölgenin toprağı ile organik molekülleri tehlike taşımayan parçalara dönüştürmek. Bu plana göre motor, yok etme sürecinde yer alan organik molekülleri yakıt olarak kullanabilecek ve bu moleküllerin ürettiği yeniden kazanılabilir enerjiyi elektrik enerjisine çevirebilecek şekilde tasarlanmış durumda.

Proje yalnızca dokuzuncu ayını doldurmuş durumda ve proje ekibi gelecek sene itibariyle tasarımlarının gösterimini yapabileceklerini ümit ediyorlar. Proje üçüncü yılına girdikten sonra ise kimyasal atık temizleme cihazlarının, Cape Ray görevinin yalnızca %1'i maliyetiyle aynı görevi yapabileceğini düşünüyorlar. ACDC programının toplam maliyetinin ise, her şey planlandığı gibi giderse, 2,6 milyon dolar olması hedefleniyor.