Şimdi Ara

Organik ürün fırsatları

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
158
Cevap
45
Favori
19.866
Tıklama
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
9 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Selamun aleyküm arkadaşlar,

    Organik ürünler ile ilgili tüm fırsatları bu başlık altında paylaşalım. Çok fazla rağbet görmeyebilecek bir konu olduğu için kaybetmemek adına konuya ilgisi olan arkadaşların abone olmasını tavsiye ederim. Siz de denk geldiğiniz fırsatları burada paylaşırsanız mesaj atıldığında haberimiz olur.


    Aşağıda listelediğim fiyatlar süreli kampanya değil ancak piyasa fiyatına göre daha uygunlar. Fiyatları değişene kadar bu bilgileri sabit tutacağım.

    İstanbul Halk Ekmek:
    İHE Organik ekmek 500 gr : 2.90 TL
    İHE Organik tam buğday unu 1 Kg : 3.50 TL
    İHE Organik beyaz buğday unu 1 Kg : 3.50 TL


    a101:
    Ecovital Organik Yumurta 6'lı M boy (53-62 Gr) : 5,25 TL (0,875 TL/adet)
    Hun Organik Tahin 330gr . Süreli değil, elde kalan ürünler bitene kadar : 8,95 TL (görünen o ki 6.45 TL ye düşürmüşler fiyatı. Etikette öyle yazmıyorsa bile kasaya götürüp baktırın)


    BİM:
    Orvital Organik Yumurta 6'lı (53-62 Gr) : 5,25 TL (0,875 TL/adet)


    Şok:
    Organik Yumurta 6'lı (53-62 Gr) : 5,25 TL (0,875 TL/adet)



    Carrefour:
    FİYAT GÜNCELLENECEK BİR SÜREDİR RAFTA GÖREMİYORUM. FİYATINI BİLEN SÖYLESİN. Carrefour Organik Yumurta 10'lu : 0,00 TL (0,00 TL/adet)

    Migros:
    Orvital Organik Makarna 500gr : 3.25 TL
    Mlife Organik Nohut 1Kg : 11.75 TL (Bim de Arjantinden gelme normal Nohut 8.20 iken bu organik için çok iyi fiyat)
    Mlife Organik Yeşil Mercimek 1Kg : 11.95 TL
    Mlife Organik Kırmızı Mercimek 1Kg : 11.95 TL


    SÜRELİ KAMPANYALAR :
    Migros (13-26 Temmuz) :
    Pınar Organik Süt 1 lt : 3.95 TL
    Karali Organik Rize Çayı 500gr : 16,95 TL (1KG 43,90 TL)
    City Farm organik meyve suyu çeşitleri : %20 indirim


    Geçmiş fırsatları da aşağıda listeleyeceğim ki fiyatlar nerelere kadar düşebiliyor görelim. Böylece örneğin 10 TL'ye yumurta gördüğümüzde almadan önce "5 gün önce 5TL'ye satılmış, demekki fiyat iyi değil" deme şansımız olur.

    Haziran 2017 - çemeni sıyrılmış pastırma 199₺ / KG dan satıldı.

    Organik ürün satan siteler ve yorumlardan gelen öneriler:

    https://www.organiktukkan.com/firsat-urunleri (yiyecek giyecek bir sürü şey var)

    http://www.organikcimiz.com/ (yumurta ve tavuk)

    https://www.yesilanne.com/Indirimli-Firsat-Paketleri,LA_112-2.html#labels=112-2

    https://www.unnado.com/moms-green-ecologic/mutfak-temizligi-firsat-paketi

    https://www.olivefarm.com.tr/productdetail/fresh-/231

    http://www.epttavm.com/itemlist/page-1/?t=organik&size=60 (aşağıda bir kaç dikkat çekici fiyat var.)
    https://www.epttavm.com/item/25790165_organik-suzme-kavanoz-bal
    http://www.epttavm.com/item/32729400_karali-organik-zeytinyagi-5-litre
    http://www.epttavm.com/item/29979510_tardas-egenin-organik-naturel-sizma-zeytinyagi,-5lt

    www.organikist.com

    http://www.aradolu.com/arama/organik

    Hayırlı günler,



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ebul-Liva -- 16 Temmuz 2017; 18:53:42 >







  • organik sertifikası olup da malını denetledikten sonra yalan söylediği ortaya çıkmış bir kişiye herhangi bir yaptırım var mı? başına iş gelmiş insan var mı? ceza var mı? yok. sertifikanı iptal ettim. tüh napalım. düdüklediklerim bana kar kalsın.
    demek ki bu sertifika olayı yalan. kim kime ne tutturursa.

    kapitalist sistemde mantık basittir. cezası yoksa mübahtır. bu sertifikalara zerre kadar inanmak için sebep yok.
  • Ben de hemen bir fırsat paylaşayım.

    Marketlerde gördüğünüz görebileceğiniz her şey !

    Herşeyde olduğu gibi organik mevzusununda memlekette cılkını çıkardılar. Paketlere, ambalajlara, hazır gıdalara, içeceklere...neye bakarsanız herşey organik, herşey doğal, ekstra naturel, hiçbirinde koruyucu yok, tatlandırıcı yok, renklendirici yok, pek çoğu da "anne eli" değmiş gibi ...

    Ama ne hikmetse getirip dolaba bir koyuyorsun, 345 ay 235 gün beklese de bozulmuyor ! Sen al, torunların yesin !

    Kasaba gidiyorsun herkes Balıkesir kuzusu satıyor ...
    Pazara gidiyorsun süt mısır, kokulu çilek, köy yumurtası, tarla domatesi ...

    Amacım konuyu sulandırmak değil, yer buldum biraz dertleşiyorum o kadar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Güzel başlık, takip

    quote:

    Orijinalden alıntı: nokmen

    Ben de hemen bir fırsat paylaşayım.

    Marketlerde gördüğünüz görebileceğiniz her şey !

    Herşeyde olduğu gibi organik mevzusununda memlekette cılkını çıkardılar. Paketlere, ambalajlara, hazır gıdalara, içeceklere...neye bakarsanız herşey organik, herşey doğal, ekstra naturel, hiçbirinde koruyucu yok, tatlandırıcı yok, renklendirici yok, pek çoğu da "anne eli" değmiş gibi ...

    Ama ne hikmetse getirip dolaba bir koyuyorsun, 345 ay 235 gün beklese de bozulmuyor ! Sen al, torunların yesin !

    Kasaba gidiyorsun herkes Balıkesir kuzusu satıyor ...
    Pazara gidiyorsun süt mısır, kokulu çilek, köy yumurtası, tarla domatesi ...

    Amacım konuyu sulandırmak değil, yer buldum biraz dertleşiyorum o kadar.

    +1
    Bir kere marketlerde organik ürün yoktur bunu bilin. Hele paketlenmişse organik olması asla söz konusu olamaz. Organik demek üretimi sırasında herhangi bir kimyasal kullanılmamış, genetiği değiştirilmemiş veya paketlenme sırasında herhangi bir işleme maruz kalmamış demektir. Markette böyle bir ürün bulabilmeniz imkansız. Zira pazarlar da çoğunlukla böyle ne yazık ki.

    Birşeyin organik olup olmadığını anlamanın birkaç yolu vardır. Bunlardan biri çürümesidir. Pazardan elma mı alacaksınız, pasparlak, lekesiz olanlara değil dışgörünüşü biraz daha kötü olan hatta çürüyebilmiş olanlardan alın. Bu hepsi için geçerli. Kaymak gibi tertemiz ürünler ya gdolu ya da çok fazla kimyasal ilaç-gübre kullanıldığı için öyle.

    Bu konuda Yavuz Dizdar ve Kemal Özer dinlemenizi tavsiye ederim. Aslında gerçekten organik ürünler satan yerler var. Özellikle son zamanlarda internetten organik ürün satışı moda oldu ve gerçekten kaliteli hizmetler var. Sadece araştırmak gerekiyor fakat market işini unutun kesinlikle.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-EACEAB9ED -- 7 Mayıs 2015; 16:07:33 >




  • tavuk yemeyin de sahte cin eti yiyin .

    tavuklarin hepsi sagliga zararli.

    organik yumurta ureten tavuk gdo suz misirlami besleniyor.neyle besleniyor.

    arti bu organik isindede turlu hile var.adam diyelim 100 donum yere sertifika aldi .burdan ciksa ciksa 10 ton urun.cikar ama adam 500 ton urun cikmis gibi gosterip organik olmayan urunu organik gibi gosterip satiyor.

    daha bugun koye ogretmen arkadasin yanina gittik sagolsun kendi horozlarindan birini yedik.tam 6 ayda yenecek duruma gelmisler.

    sizin yediginiz tavuklar da bu sure 45 gun.

    ornek vereyim babamin 15 donum uzum bagi var gubre vs bazi ilaclar disinda ole hormon falan kullanmazdi 7 8 ton kuru uzum alirdi.şimdi koyden bir akraba bakiyor baga tam 14 ton kuru uzum aliyor.bu yaz kendi tarlamizin uzumunu yiyemedim yeşil şisman ama saman gibi.eskiden kucuk sari ve cok lezzetliydi.adamda hakli giderlerini hesapladigimda 7 tonla kar etmesi ev gecindirmesi mumkun degil .babam.enekli oldugundan cok farket

    ulke olarak organik tarima gecilmeli abuk subuk saraylara para harcayacaklarina trilyonluk araclara binecekleeine tum turkiye organik tarima g3cmeli .bunun faturasiji cocuklarimiz kanser vs her turlu hastalik olarak odeyecek.

    karpuz bile yiyemiyorum artık.abuk subuk yontemlerle karpuz uretiyorlar.

    bag bahce alip artik kendim uretmeyi planliyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ülkemizde organik ürün satılmaz.
    Organik diye satılanların büyük çoğunluğu pazarlama hilesidir, aldatmacadır.
    Kalan grup ise ürününün organik olduğunu zannedenlerin sattığı ürünlerdir.
  • Dostlar organik ürün mevzusu birçok açıdan tam anlaşılamamış ama popülaritesi nedeni ile çok konuşulan konular arasında yer almaktadır.
    Konuyla ilgili uzun yıllardır çalışan ve bu konuda akademik çalışma yapmış biri olarak şunları belirtmek isterim;
    - Organik ürün için en önemli belirleyici unsur üzerinde Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının organik ürün logosunun bulunmasıdır.
    - Bu logonun yanı sıra ürün hangi sertifikasyon kuruluşundan organik ürün onayını aldı ise onunda logo ve bilgileri olmalıdır. (IMO, EKOCERT, ICEA gibi)
    - Birinci logo bakanlığın resmi logosu iken bu ikinci bilgiler ülkemizde organik tarım denetimine yetkili akredite olmuş ticari kuruluşlara aittir.
    - Organik ürünler çoğunlukla hangi bölgede yetiştirildiği açıkça belirtilen ürünlerdir.
    - Şuanda piyasada organik adıyla satılan birçok ürün organik değildir. Zaten bakanlıkta bu konuda bir tebliğ yayınladı ve doğal, naturel, organik vb isimler ile ürün pazarlanmasını yasakladı ama uygulama sıkıntılı...
    - Pazarda satılan bir ürünün organik olup-olmadığını ancak sertifikası varsa anlayabilirsiniz. Başka türlü ürün üzerindeki kalıntı yada kimyasal uygulamaları ancak laboratuvar işlemleri ile anlayabilirsiniz.
    - Bunların yanı sıra son yıllarda gelişen iyi tarım uygulamaları da ürünlerin üretim sürecinde kontrolünü ve insan sağlığına zararlı uygulamalardan kaçınılmasını desteklemektedir. Bu ürünlerde kaliteli ürünlerdir ancak organik ürün değildir.
    - Marketten ürün temini konusunda ben karamsar değilim. Aksine organik ürünler hem fiyatları hem ulaşılabilirliği açısında sıkıntılı ürünler olduğundan zincir marketlerden bu ürünleri almak ulaşılabilirlik açısından ülke genelinde imkanlar sağlıyor... Migros bu konuda ürün zenginliği açısından kendini sürekli geliştiriyor örneğin. Paketleme konusunda organik ürünlerde her konuda olduğu gibi bu konuda da birçok standart var, pakete girmiş olması ürünün organik olmadığını göstermez aksine tüketiciye doğru paketleme ile dah uzun raf ömrü sunulabilir.

    Konu güzel bir konu olmuş hem konuyu tartışmak hem de kampanyaları takip etmek/paylaşmak katkı sağlayacaktır.




  • nokmen kullanıcısına yanıt
    Estağfurullah hocam, çok güzel bir noktaya parmak bastınız aslında.

    Satıcıya sorsanız sattığı her şey organik. Benim konuda paylaşılmasını istediğim özellikle sertifikalı ürünler. Yoksa kuru lafa güven yok artık.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • En kral ürünler GDO lu ve antibiyotikli olanlar..Takılmayın bu organiklere
  • quote:

    Orijinalden alıntı: diabolical

    Estağfurullah hocam, çok güzel bir noktaya parmak bastınız aslında.

    Satıcıya sorsanız sattığı her şey organik. Benim konuda paylaşılmasını istediğim özellikle sertifikalı ürünler. Yoksa kuru lafa güven yok artık.


    Ben zaten "marketlerde satılan herşey" derken bir ironi yaptım.
    Arkadaş bana cevap vermiş ama pek çoğunu bildiğim şeyleri yazmış hatta uyguladığım hususlar da var (internette üreticilerden alışveriş yapmaya çalışırım, mevsimi dışında sebze yememeye, doğal görünümlü olanlardan almaya dikkat ederim vs.).

    Bak valla Yavuz Dizdar'ı da takip ederim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ihk

    Dostlar organik ürün mevzusu birçok açıdan tam anlaşılamamış ama popülaritesi nedeni ile çok konuşulan konular arasında yer almaktadır.
    Konuyla ilgili uzun yıllardır çalışan ve bu konuda akademik çalışma yapmış biri olarak şunları belirtmek isterim;
    - Organik ürün için en önemli belirleyici unsur üzerinde Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının organik ürün logosunun bulunmasıdır.
    - Bu logonun yanı sıra ürün hangi sertifikasyon kuruluşundan organik ürün onayını aldı ise onunda logo ve bilgileri olmalıdır. (IMO, EKOCERT, ICEA gibi)
    - Birinci logo bakanlığın resmi logosu iken bu ikinci bilgiler ülkemizde organik tarım denetimine yetkili akredite olmuş ticari kuruluşlara aittir.
    - Organik ürünler çoğunlukla hangi bölgede yetiştirildiği açıkça belirtilen ürünlerdir.
    - Şuanda piyasada organik adıyla satılan birçok ürün organik değildir. Zaten bakanlıkta bu konuda bir tebliğ yayınladı ve doğal, naturel, organik vb isimler ile ürün pazarlanmasını yasakladı ama uygulama sıkıntılı...
    - Pazarda satılan bir ürünün organik olup-olmadığını ancak sertifikası varsa anlayabilirsiniz. Başka türlü ürün üzerindeki kalıntı yada kimyasal uygulamaları ancak laboratuvar işlemleri ile anlayabilirsiniz.
    - Bunların yanı sıra son yıllarda gelişen iyi tarım uygulamaları da ürünlerin üretim sürecinde kontrolünü ve insan sağlığına zararlı uygulamalardan kaçınılmasını desteklemektedir. Bu ürünlerde kaliteli ürünlerdir ancak organik ürün değildir.
    - Marketten ürün temini konusunda ben karamsar değilim. Aksine organik ürünler hem fiyatları hem ulaşılabilirliği açısında sıkıntılı ürünler olduğundan zincir marketlerden bu ürünleri almak ulaşılabilirlik açısından ülke genelinde imkanlar sağlıyor... Migros bu konuda ürün zenginliği açısından kendini sürekli geliştiriyor örneğin. Paketleme konusunda organik ürünlerde her konuda olduğu gibi bu konuda da birçok standart var, pakete girmiş olması ürünün organik olmadığını göstermez aksine tüketiciye doğru paketleme ile dah uzun raf ömrü sunulabilir.

    Konu güzel bir konu olmuş hem konuyu tartışmak hem de kampanyaları takip etmek/paylaşmak katkı sağlayacaktır.

    +1

    Yazılanlardan anlaşılan o ki organik konusunda okumadan etmeden herkes bildiğine inanıyor.

    - Marketten değil de köylüden, çiftçiden alınca organik ve doğal beslendiğini sanan arkadaşlara geçmiş olsun. Tağşişin ve katakullinin büyüğü buralarda dönüyor. Dürüst insan bulabilirseniz çok iyi ama bulmanız çok zor.

    - İyi tarım uygulamaları en azından ilaç kalıntısı olmadan makul fiyatlara sebze meyve bulmayı kolaylaştırdı.

    - Özellikle kipa, migros gibi büyük perakendeciler (bim, A101 vb hariç) sebze-meyve kısmı için çok ciddi kalıntı analizleri yapıyorlar. Limitlerin üzerindeyse reyona koymuyorlar. Örneğin geçen yaz kipa'da bir süre çilek bulamadık. Sebebi piyasada o ara yasal limitlere uygun çilek bulunmadığı için alım yapmamalarıymış.

    - Organik denen ürünler tohumdan tabağınıza kadar izlenebilir olmalıdır. Çok sıkı kuralları vardır. Organik ürün yetiştirilen bir tarlaya, bahçeye en yakın otoban şu kadar km mesafede olmak zorundadır gibi. Bu yüzden her bağ, bahçeden gelen ürün ilaçsız, gübresiz diye organik sayılmaz.




  • Şunu da eklemeden edemeyeceğim, "dolapta bozulmuyor, o zaman katkı maddesi vardır" yargısı halk arasında çok yaygın ama yanlış bir yargıdır. Öncelikle "katkı" maddeleri ile "koruyucu" maddeleri birbirinden ayırmak lazım. Bozulmayı önleyen maddeler genellikle koruyucu maddelerdir ve genellikle zararlı olabilenler de bunlardır. Katkı maddeleri çoğunlukla kıvam, lezzet gibi amaçlar için kullanılırlar ve doğal olanları kullanılabilir. Ayrıca bu katkı ve koruyucular pahalı şeyler olduğu için hiçbir aklı başında büyük firma bunları gelişigüzel kullanmayı tercih etmez.

    Ayrıca paketleme teknolojileri çok gelişmiştir. Fabrikada tüm zararlı bakterilerden pastorizasyon veya UHT ile arındılıp, kontrollü atmosferde paketlenen ve soğuk zincirle ulaştırılan bir gıda elbette sokaktan, mandıradan alınan bir ürüne göre çok daha uzun dayanacaktır. Bu normaldir. İlle de katklılı, koruyuculu olduğu anlamına gelmez.

    Son olarak "zararlı" kelimesini de gelişigüzel kullanıyoruz. Bir şeyin zararlı olduğunu söylemek için bunun toksik bir etkisinin olması lazım en basitinden. Eğer bu durum yoksa en kötü ihtimalle "yararsız" olduğu söylenebilir. Örneğin hiç inandırıcı bulmamakla birlikte kutu sütler hakkında zararlı vb tartışmaları vardır. Kutu sütler 70'li yıllardan beri hayatımızdadır. Hepimiz onlarla büyüdük. Kutu süt zararlıdır demek mantıklı değildir. Olsa olsa yararsızdır denilebilir ki dediğim gibi bu da inandırıcı olmaktan uzaktır. Konuları kavramları doğru kullanarak tartışmak lazım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: nokmen

    quote:

    Orijinalden alıntı: diabolical

    Estağfurullah hocam, çok güzel bir noktaya parmak bastınız aslında.

    Satıcıya sorsanız sattığı her şey organik. Benim konuda paylaşılmasını istediğim özellikle sertifikalı ürünler. Yoksa kuru lafa güven yok artık.


    Ben zaten "marketlerde satılan herşey" derken bir ironi yaptım.
    Arkadaş bana cevap vermiş ama pek çoğunu bildiğim şeyleri yazmış hatta uyguladığım hususlar da var (internette üreticilerden alışveriş yapmaya çalışırım, mevsimi dışında sebze yememeye, doğal görünümlü olanlardan almaya dikkat ederim vs.).

    Bak valla Yavuz Dizdar'ı da takip ederim.

    Kardeş ben sana destek olmak için yazdım zaten onları Neyse +1 koyayım mesajın altına da düzeltmiş olalım.




  • Konunun ismi değişsin bence organik ürünler tartışma konusu olsun
  • quote:

    Orijinalden alıntı: metamorphoses

    Şunu da eklemeden edemeyeceğim, "dolapta bozulmuyor, o zaman katkı maddesi vardır" yargısı halk arasında çok yaygın ama yanlış bir yargıdır. Öncelikle "katkı" maddeleri ile "koruyucu" maddeleri birbirinden ayırmak lazım. Bozulmayı önleyen maddeler genellikle koruyucu maddelerdir ve genellikle zararlı olabilenler de bunlardır. Katkı maddeleri çoğunlukla kıvam, lezzet gibi amaçlar için kullanılırlar ve doğal olanları kullanılabilir. Ayrıca bu katkı ve koruyucular pahalı şeyler olduğu için hiçbir aklı başında büyük firma bunları gelişigüzel kullanmayı tercih etmez.

    Ayrıca paketleme teknolojileri çok gelişmiştir. Fabrikada tüm zararlı bakterilerden pastorizasyon veya UHT ile arındılıp, kontrollü atmosferde paketlenen ve soğuk zincirle ulaştırılan bir gıda elbette sokaktan, mandıradan alınan bir ürüne göre çok daha uzun dayanacaktır. Bu normaldir. İlle de katklılı, koruyuculu olduğu anlamına gelmez.

    Son olarak "zararlı" kelimesini de gelişigüzel kullanıyoruz. Bir şeyin zararlı olduğunu söylemek için bunun toksik bir etkisinin olması lazım en basitinden. Eğer bu durum yoksa en kötü ihtimalle "yararsız" olduğu söylenebilir. Örneğin hiç inandırıcı bulmamakla birlikte kutu sütler hakkında zararlı vb tartışmaları vardır. Kutu sütler 70'li yıllardan beri hayatımızdadır. Hepimiz onlarla büyüdük. Kutu süt zararlıdır demek mantıklı değildir. Olsa olsa yararsızdır denilebilir ki dediğim gibi bu da inandırıcı olmaktan uzaktır. Konuları kavramları doğru kullanarak tartışmak lazım.

    Her iki yazıda da benim ifadelerime gönderme yapılarak cevaplar verdiğiniz için direk kendi üstüme alınarak cevaplamak zorunda hissettim.

    Siz benden alıntı yapmaya çalışmışsınız ama sanki yanlış olmuş. Bir defa ben "katkı ve koruyucu" detayına girmeden direk bir genelleme yaptım ve katkı kelimesini bile kullanmadım. Aslında kullanabilirdim de çünkü katkı maddesi dediğiniz şey de lezzet artırıcı, kıvam artırıcı vs. amaçla yani ürünü olduğundan başka biçimde göstermeye yönelik maddeler. Sonuçta bu amaç için genellikle yine kimyasallar yada değişime uğratılmış doğal maddeler kullanılıyor. Her neyse, ben bu genellemeyi de kafamdan uydurmadım, TV karşısına geçtiğimde olabildiğince sağlık programlarını ilgiyle izleyen biriyim. Siz ne kadar da soğuk zincir, kontrollü atmosfer, pastörizasyon vs. gibi cici ifadelerle uzun süre dayanmayı bize hoş göstermeye çalışsanız da benim çocukluğumdan beri bildiğim, tecrübe ettiğim ve inandığım gerçek şudur, doğal olan her şey bozulmaya/bozunmaya mahkumdur. İnsanın bu sürecin içine girerek geliştirdiği maksatlı tüm uygulamalar bu sürece aykırıdır ve dolayısıyla bir şekilde sağlığa zararlıdır. Toksik etki dedğiniz şey ise tamamen yanlış çünkü toksik maddeler organizma içinde her zaman oluşabilir ve bunu vücuttan atacak sistemler zaten mevcuttur, bunun doğal/organik beslenme ile alakası yoktur. Önemli olan toksinlerin oluşması değil onu organizmadan atmaya yarayacak şekilde dengeli beslenip sağlıklı yaşayabilmektir. Terleme örneğin vücuttaki toksinlerin atılmasına yarar.

    Verdiğiniz örnekte 70'li yıllardan beri UHT süt tüketmemiz doğru, onun gibi pek çok hazır gıda son 20-30 yıl içinde hayatımıza girdi. Ama aynı dönem içinde tüm dünyada kansere yakalanma oranlarındaki dehşet verici artış da doğru. Bunun başlıca sebeplerinden birinin de yanlış ve dengesiz beslenme olduğu tüm bilim camiasında kabul görmekte.

    Kipa, Migros demişsiniz, kalıntı ölçümleri filan demişsiniz ama reyonlara bakıyorsun mübarek tüm meyve sebzeler fabrikadan çıkmış gibi. Yiyecek değil sanki plastik süs olarak koy vitrine dursun. Hiçbir doğal görüntü yok, en azından benim için hiçbir albenisi yok. Kalıntı maddesi işin sadece bir boyutu. Ben zaten meyve sebzeyi sirkeli suda yıkıyorum da yine de üzerinde ilaç olmasın güzel ama içi tamamen hormon deposu, lezzet desen ara ki bulasın. Gidin o marketlere meyvelerin yanından geçin, hatta elinize alın burnunuza tutun, ne bir koku ne bir aroma. Çileğin, dereotunun o mis gibi kokusunu nasıl özledim, bugünün çocukları dereotunun kokusunu bilmiyor. Migros eğer benim sağlığımı düşünecekse kıyamet yaklaşıyor demektir !

    Üreticilerden alışveriş konusu organik ürün alışverişinin dışında bir husus. Tabii ki her türlü kandırmaca ve hile her satışta, her ticarette olabilir, bu böyle diye çiftçiden üreticiden alışverişi hepten kötüleyemeyiz. Üreticiden alışverişin faydaları da var, sıkıntılı yanları da. Fiyat, aracının kazanmasına hizmet eden sisteme inat çiftçinin desteklenmesi, organik olmasa da daha doğala yakın ve daha az işlem görmüş ürün satın alma, büyük marketleri de ürünlerini bu şekilde tüketiciye sunmaya teşvik etme şeklinde faydaları var ama dediğiniz gibi sağlık, hijyen, nakliye kusurları, denetimsizlik gibi sıkıntılar olacaktır o yüzden satıcıyı dikkatli seçmek gerekir.




  • Organik yerine geleneksel olabilir

    Takipdeyim link atan olursa bakarım
  • Babam ciftci.bir cok urun uretiyo ama sadece uzum ve pekmez organik.onun haricinde hepsinde ilac kimyasal gubre var maalesef. ben istanbuldayim buradada organik diye milleti kaziklamaya calisiyolar.organik meselesinde dikkatli olmak lazim.fiyati yuksek olmasi organik olmasi demek degildir.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: metamorphoses

    Şunu da eklemeden edemeyeceğim, "dolapta bozulmuyor, o zaman katkı maddesi vardır" yargısı halk arasında çok yaygın ama yanlış bir yargıdır. Öncelikle "katkı" maddeleri ile "koruyucu" maddeleri birbirinden ayırmak lazım. Bozulmayı önleyen maddeler genellikle koruyucu maddelerdir ve genellikle zararlı olabilenler de bunlardır. Katkı maddeleri çoğunlukla kıvam, lezzet gibi amaçlar için kullanılırlar ve doğal olanları kullanılabilir. Ayrıca bu katkı ve koruyucular pahalı şeyler olduğu için hiçbir aklı başında büyük firma bunları gelişigüzel kullanmayı tercih etmez.

    Ayrıca paketleme teknolojileri çok gelişmiştir. Fabrikada tüm zararlı bakterilerden pastorizasyon veya UHT ile arındılıp, kontrollü atmosferde paketlenen ve soğuk zincirle ulaştırılan bir gıda elbette sokaktan, mandıradan alınan bir ürüne göre çok daha uzun dayanacaktır. Bu normaldir. İlle de katklılı, koruyuculu olduğu anlamına gelmez.

    Son olarak "zararlı" kelimesini de gelişigüzel kullanıyoruz. Bir şeyin zararlı olduğunu söylemek için bunun toksik bir etkisinin olması lazım en basitinden. Eğer bu durum yoksa en kötü ihtimalle "yararsız" olduğu söylenebilir. Örneğin hiç inandırıcı bulmamakla birlikte kutu sütler hakkında zararlı vb tartışmaları vardır. Kutu sütler 70'li yıllardan beri hayatımızdadır. Hepimiz onlarla büyüdük. Kutu süt zararlıdır demek mantıklı değildir. Olsa olsa yararsızdır denilebilir ki dediğim gibi bu da inandırıcı olmaktan uzaktır. Konuları kavramları doğru kullanarak tartışmak lazım.

    Şu yazdıklarına verilecek o kadar cevap var ki. Resmen copy paste şeklinde cevap veren müşteri hizmetleri gibi yazmışsın kusura bakma... Bir kere katkı ve koruyucular çoğunlukla pahalı falan değil. Zaten çoğunun amacı raf ömrünü, hacmini, kütlesini vs. artırıp maliyeti düşürmek Bu sözde gıdaları üreten firmalar hayır kurumu değil sermayeci, unutma.

    70lerden beri kutu sütleri içiyoruz diyorsun da dünyada her yıl hasta sayısı artarken bunların zararsız olduğunu savunmak aslında inandırıcılıktan uzak olmak anlamına geliyor. Genelleme yaparak savunabileceğin hiçbirşey yok. İnsanların sağlığı ortada, herkes hastalıktan kırılıyor herkesin metabolizması, karaciğeri, bağışıklık sistemi vs. dumura uğramış durumda. Obeziteye falan hiç değinmiyorum bile. Öyle toz pembe anlatıyorsun ki gerçekten şaşırmamak elde değil. Ben endüstriyel gıdaları tüketmeyi neredeyse tamamen bıraktım ve o günden beri hiç hasta olmadım Bu bile başlıbaşına ispat. Yediğimiz ne ise biz oyuz. Bugün çinde una insan saçı katıyorlar bilmem ne sebepler yüzünden. Kimse bu sektörü savunamaz savunduğu herşey elinde patlar. Hele bir de ilaç sektörüne falan da değinsek zaten millet köylere falan kaçar artık




  • Geçen gün yumurta aldım marketten daha zorlamadan kırıldılar...Tavuğun mineralinden çalmış adamlar yumurta bile daha tam olmamış

    Gerçek köy tavuğu yedim markettekiler 5 lira ise bu 20-30 lira rahat eder..Ne baharat gerekir ne yağ..Kendisi zaten kıvamlı..
    Yoğurtlar desen hepsi jöle gibi kim bilir kaç gün dayanıyor..Gerçek ev yapımı yoğurt iyi mayayla en iyisi oluyor varsın 3 gün dayansın bundaki lezzet hiçbirinde yok..
    Özel manda yoğurdu alıyorum köyden miss gibi:)
    Ekmek desen yine öyle hele beyaz ekmekler, aman diyeyim:)) Şuan bari tamtahıllı filan sağlıklı diye satılıyor, o da olmasa kim bilir ne olacak..

    Neyse organik ürünler şehirlerde pahalı oluyor illa almak isteyen migrosdaki ürünlere bakabilir yalnız 50 liraya gelen tavuk gördüm orada biraz sıcak fırsatçıları aşar.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: isviçreli bilim adamı

    Geçen gün yumurta aldım marketten daha zorlamadan kırıldılar...Tavuğun mineralinden çalmış adamlar yumurta bile daha tam olmamış

    Gerçek köy tavuğu yedim markettekiler 5 lira ise bu 20-30 lira rahat eder..Ne baharat gerekir ne yağ..Kendisi zaten kıvamlı..
    Yoğurtlar desen hepsi jöle gibi kim bilir kaç gün dayanıyor..Gerçek ev yapımı yoğurt iyi mayayla en iyisi oluyor varsın 3 gün dayansın bundaki lezzet hiçbirinde yok..
    Özel manda yoğurdu alıyorum köyden miss gibi:)
    Ekmek desen yine öyle hele beyaz ekmekler, aman diyeyim:)) Şuan bari tamtahıllı filan sağlıklı diye satılıyor, o da olmasa kim bilir ne olacak..

    Neyse organik ürünler şehirlerde pahalı oluyor illa almak isteyen migrosdaki ürünlere bakabilir yalnız 50 liraya gelen tavuk gördüm orada biraz sıcak fırsatçıları aşar.

    Yakında bunları da göreceğiz eğer bu siseme dur demezse birileri :
    https://www.youtube.com/watch?v=truDCu1gYqQ


    Bu da süt meselesi için gelsin:

    http://www.dailymotion.com/video/xq8d9j_onkolog-dr-yavuz-dizdar-acik-sut-yararli-mi_people




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mesen90

    quote:

    Orijinalden alıntı: isviçreli bilim adamı

    Geçen gün yumurta aldım marketten daha zorlamadan kırıldılar...Tavuğun mineralinden çalmış adamlar yumurta bile daha tam olmamış

    Gerçek köy tavuğu yedim markettekiler 5 lira ise bu 20-30 lira rahat eder..Ne baharat gerekir ne yağ..Kendisi zaten kıvamlı..
    Yoğurtlar desen hepsi jöle gibi kim bilir kaç gün dayanıyor..Gerçek ev yapımı yoğurt iyi mayayla en iyisi oluyor varsın 3 gün dayansın bundaki lezzet hiçbirinde yok..
    Özel manda yoğurdu alıyorum köyden miss gibi:)
    Ekmek desen yine öyle hele beyaz ekmekler, aman diyeyim:)) Şuan bari tamtahıllı filan sağlıklı diye satılıyor, o da olmasa kim bilir ne olacak..

    Neyse organik ürünler şehirlerde pahalı oluyor illa almak isteyen migrosdaki ürünlere bakabilir yalnız 50 liraya gelen tavuk gördüm orada biraz sıcak fırsatçıları aşar.

    Yakında bunları da göreceğiz eğer bu siseme dur demezse birileri :
    https://www.youtube.com/watch?v=truDCu1gYqQ


    Bu da süt meselesi için gelsin:

    http://www.dailymotion.com/video/xq8d9j_onkolog-dr-yavuz-dizdar-acik-sut-yararli-mi_people

    Yaparlar artık öyle yumurta, haşlama yaparlar dışı çok pişmiş içi az pişmiş diye sattırırlar da:))

    Süte konusu aynen öyle zaten günlük süt konusu da var orada epey marka var..
    Uht olanda süt tadı yok ama günlük cidden farklı, biri 2.5 tl biri 3.5 tl ama değiyor fiyat farkına.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.