Şimdi Ara

İKİNCİ EL ARAÇ ALIM KARARI VERİRKEN... (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
124
Cevap
28
Favori
4.317
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
57 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • otomobilci_x kullanıcısına yanıt
    kardeş beğenerek ve dikkatle okudum çok güzel olmuş ellerine sağlık...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x



    Yakın zamanda araç alacak birkişi olarak Verdiğin Püf noktalar için çok teşekkür ederim.
    İşallah daha araştırmacı olur araç alıcak Arkadaşlar
    Geçen hafta 2009 model bir Honda jazz beğendim ve şasi numarası istedim.
    Liseden arkadaşım olan sigortacımdan araç ile bilgi istedim.
    Aracın kaskodan herhangi bir hasar kaydının olmadığını 34 plakadan 35 plakaya geçtiğini ve 2014 yılında 4 kez el değiştirdiğini ve en son sahibinin ise 1.5 ay önce aracı aldığını söyledi
    Sonuç olarak almaktan vazgeçtim çünkü ya sanayide yapıldı hasarı gözükmüyor yada kilometre düşürüldü araçta bir sıkıntı olduğu kesin çünkü 1 yılda 4 kişidemi memnun kalmadı arabadan ve sattı herkese saygılar
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: afyonlu0354

    kardeş beğenerek ve dikkatle okudum çok güzel olmuş ellerine sağlık...

    Teşekkür ederim.
    Hocam pm atmışsınız ancak bir süredir pm'lere cevap vermeme kararı aldım. Anlayışla karşılayacağını umuyorum. Saygılarımla.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: asphaltrider


    quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    20 yıldır otomobil piyasasının içindeyim (profesyonel değilim) bu süre içerisinde eşin dostun, kendimizin bir çok araç alım sürecinin
    içinde bizzat veya dolaylı olarak bulundum. Her hafta en az birkaç araba alım satımı için fikrim sorulur, araştırma yaparım. Bu süreç
    içerisinde edindiğim tecrübelerin özetini paylaşmak ihtiyacı hissettim çünkü artık pm ile sorulan sorulara cevap vermiyorum,
    daha öncesinde de araç tercih kıyaslama konularına yorum yazmıyordum dolaysıyla (varsa) bildiğimiz bir şeyi insanlarla paylaşmamış
    olacağım ki buda forumda bulunma amacıma ters.

    Neyse buraya kadar reklamları izlediniz .

    Öncelikle otomobil alımının, herhangi bir meta alımından (örneğin matkap alımından veya bir kol saati alımından) farkı olmadığını
    belirterek (tutarın yüksek olması hariç) konuya girmek istiyorum.

    Çünkü gözlemlediğim kadarıyla insanlar bu işi o kadar abartıyor içinden çıkılmaz bir hale getiriyorlar ki, zannedersiniz kişi ağır hasta
    ve masadan kalkma şansı %50 olan bir ameliyata karar vermeye çalışıyor.

    Aslında insanlar ne istediklerini ne aradıklarını bilmiyorlar da ondan oluyor çoğu şey,


    Herkes her şeyden bol bol olsun istiyor;

    Hem arabası az yaksın istiyor hem de otobanda bir m3 görünce kapışayım diyor,
    Hem kolay park edilsin pratik olsun istiyor hemde 500 litre bagaj istiyor,
    Hem 15.000 lira olsun diyor hem de s500 konforu arıyor,
    Hem ikinci elde kolay elden çıksın istiyor hem de tutulmayan arabaların fiyatı olsun istiyor,
    Hem yedek parçası ucuz olsun istiyor hem de yerli arabaya binmem diyor,
    Hem vergisi az olsun istiyor hem de ben 2.0 dan aşağısına binmem diyor,
    ....
    ....
    ....
    daha sayar da sayarım.

    Yani işin özü ne istediğinizi bileceksiniz.


    *Konu çok uzun ve yazdıkça başka başka yerlere dağıldığından süreci;

    1- Satın alma kararının verilmesi,
    2- Alternatiflerin belirlenmesi ve değerlendirilmesi,
    3- Alım sırasında dikkat edilecekler.

    Olarak 3 aşamaya ayırıp bu 3 aşamada olayı sonuca götürmeyi tercih edeceğim. (Mümkün olduğunca kısa yazıp detaylarda
    boğulmamaya çalışarak)

    1-SATIN ALMA KARARININ VERİLMESİ

    Bütün mantıklı satın alma hareketleri bir ihtiyacın sonunda gerçekleşir. O yüzden öncelikle ihtiyacın ne olduğunun iyi
    belirlenmesi gerekir.

    İhtiyaç her zaman fiziksel bir tatmine (örneğin ulaşım) yönelik değildir. Bazen ihtiyaç ruhsal bir tatmine (örneğin beğenilme)
    yönelikte olabilir. O yüzden farklı bireylerin farklı ihtiyaçlarının olması tabidir. Bir tüketici için Station Wagon ya da MPV tercihi
    mantıklı iken diğer bir tüketici için Fiat 500, Opel Adam gibi tercihler son derece mantıklı olabilir.

    Ancak genelde bizim çevremizde, özelde forumda, hiç kimse karşısındakinin ihtiyacını algılayarak ya da tartarak tavsiyede
    bulunmaz. Herkes fikir beyan ederken kendi gönlünde yatan aslanı (hatta kendi arabasını) önermeye gayret eder. Bu noktada
    ilk tavsiyem ihtiyacınızı siz belirleyin ve bu noktada hiç kimsenin fikrini almayın. Çünkü ihtiyacınızı, ne istediğinizi sizden iyi kimse
    bilemez.

    Ve en iyi satın alma hareketi en iyi ürünü almaya yönelik satın alma hareketi değildir. İhtiyacı giderecek, bütçe ile mütenasip en iyi ürünü alma hareketidir.

    Örneğin bütçeden bağımsız bir karşılaştırma yapacak olursak Mercedes S serisinin, Citroen c1 serisinden her açıdan üstün bir araç
    olduğu noktasında sanırım kimsenin aklında bir soru işareti yoktur ancak park yeri sıkıntısının had safha da olduğu bir şehirde, şehir içinde,
    eşinizin kullanacağı bir araç alacak olsanız ve sadece iki araçtan birisini alma şansınız olsa hangisini tercih ederdiniz?

    İhtiyacın belirlenmesi aşamasında en önemli nokta, en çok neye ihtiyacın olduğunun net şekilde ortaya konulmasıdır. Bunu belirledikten
    sonra diğer isteklerinde kendi içerisinde sıralanması gerekir. Örnek verecek olursam, kişinin ilk istediği şey ekonomik bir araç, ikinci
    istediği şey sedan bir araç, 3. İstediği şey güvenlik donanımlarının fazlalığıysa aradığı araçlarda ilk bakacağı şeylerde bu sıraya göre olmalıdır.
    Eğer kişi kriterleri bu şekilde koyup daha sonra 2.0 benzinli tam otomatik vites bir araca bakarken kendisini buluyorsa demek ki en baştan
    ihtiyaç ve istek sıralamasında bir hata vardır.

    Tavsiye tekrar başa dönüp ihtiyaç ve isteklerini netleştirmesi olacaktır.

    2. ALTERNATİFLERİN BELİRLENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ

    İlk aşamada eğer ihtiyacınızı net olarak belirlediyseniz. Buna yönelik alternatifleri ortaya koymanız çok da zor olmayacaktır.
    Zira sahibinden.com bu işte size oldukça yardımcı olacaktır.

    Fiyat aralığınıza uygun olarak istediğiniz kriterleri girin ve çıkan alternatifleri değerlendirmeye başlayın. Değerlendirme aşamasında
    bence en çok yapılan hata çıkan alternatiflerin fiyat bazlı sıralanması hatasıdır. Genelde fiyat bareminin en altında bulunan araçlar
    kata kullesi olan araçlar olduğundan araç araştırması yapan kişilerde bir süre sonra bir bıkkınlık meydana gelmekte, piyasa hep mi
    kazalı, çarık çürük araçlardan oluşuyor sorusunu akıllarına yerleştirmektedir.

    Ayrıca sürekli düşük fiyatlı, çarık çürük araçlarla muhatap olan kişide piyasa fiyatının bu minvalde olduğu yönünde de bir algı yanılmasını
    yaratması da kuvvetle muhtemeldir. Bu yüzden ben araç kıyaslarken km bazlı sıralayıp ona göre araçları değerlendirmeyi daha mantıklı
    buluyorum. (en doğrusu budur diye bir iddiam yok yanlış anlaşılmasın)

    Neyse olaya dönecek olursak ihtiyacımızı belirledik, alternatiflerimizi oluşturduk ama hangisini seçeceğiz. Bu noktada forumumuz da da
    gördüğünüz üzere her gün 10 larca başlık açılıp "Sembol mü Albea mı, Corsa mı Fiestamı?" diye soran bir çok arkadaşımız oluyor.

    Bu noktada ben yine size kimseye bir şey sormanızı tavsiye etmiyorum.

    Neden tavsiye etmiyorum? Çünkü aynı sınıftaki arabalar arasında öyle dağlar taşlar kadar fark yok, bakmayın milletin burada birbirini
    yediğine bir corsa ile bir polo bir yaris bir i20 bir punto (yani b segmenti bütün arabaları buraya sıralayabiliriz) arasındaki farklar
    can alıcı farklar değil birisini diğerine tercih etme kararı hangisi lehine olursa olsun kesinlikle insanı üzecek bir karar değildir.

    Ama biz genellikle başkalarının sözlerine göre haraket ettiğimizden o baskıyı üzerimizde hissediyoruz ve bu baskı sonucunda vereceğiniz
    karar bizi mutsuz edebiliyor. (seçtiğimiz araç değil o aracı seçmiş olmanın getirdiği çevre baskısı) Farzı mahal gittiniz i20 aldınız hemen
    çevrenizden şu sesler yükseliyor “aaaa gördünmü ahmet gitmiş bir dünya paraya i20 almış ben olsam kesinlikle onu almaz şunu alırdım”
    onun için siz bakmayın ona buna ne alırsanız alın, insanlar ben olsam onu almam şunu alırım diyecektir.


    Peki ben ne tavsiye ediyorum...

    Belirlediğiniz alternatifler arasında kendiniz araştırma yapın, araştırma yaparken de son derece şüpheci bir gözle yorumları
    okuyun diyorum. 1997 yılından beri çeşitli forum sitelerinde hem yazıyor hem de yazılanları okuyorum. Son yıllarda forumlarda acayip
    bir bilgi kirliliği var . Bir ürünü alan o ürünün esiri oluyor.

    O ürünü eleştireni sanki kendini eleştirmiş gibi düşman belleyip saldırıya geçiyor.

    Halbuki insanın kendisinin eleştirilmesi bile çok önemli ve olumlu iken aldığı bir ürünün eleştirilmesi neden hoşuna gitmiyor anlamakta
    güçlük çekiyorum. Bunlara birde markaların paralı savunucuları eklenince forum ortamları insanlara yarardan çok zarar veriyor.

    Uzun lafın kısası bir forum ortamında en değerli bilgi akıl süzgecinden geçmiş, deneyimli ve güvenilir kişiler tarafından yazılmış eleştirilerdir.

    O yüzden övgüleri de, eleştirileri de okurken yazanın psikolojik durumunu da göz önünde bulundurarak okuyun ve kendi kararınızı kendiniz
    verin. En azından kendi düşen ağlamaz ve emin olun yukarıda da belirttiğim gibi sizin seçtiğiniz beğendiğiniz araştırıp aldığınız bir aracın
    Hasan emminin tavsiye ettiği aynı sınıf bir başka araçtan çok çok büyük bir farkı da olmayacaktır.

    Aracın fiyatını değerlendirirken göz önünde bulundurulacak bir etkende aldıktan sonra yapılacaklardır. Aracı belirledik, piyasa fiyatları
    hakkında bir araştırma yaptık 3 aşağı 5 yukarı da bir fiyat baremi kafamızda oturdu. Örneğin temiz düşük km li 2010 model 2 araç var
    birisi 30.000 tl diğeri 30.500 tl olabilir. Bu noktada aldıktan sonra araçlara yapılacak masrafları göz önünde bulundurarak fiyatlarını
    tekrar kıyaslamalıyız.

    Örneğin; 2 aracın lastiklerinin durumu (ebata göre değişmekle birlikte 4 lastik için cebimizden 500-1500 tl arasında bir para çıkabilir),
    Ağır bakımının gelip gelmemesi (genelikle trigeri kayışlı olan araçlarda 4 yıl veya 60-90 bin km), muayenelerinin ne zaman bitiryor oluşu
    (çok yekün tutmuyor ama yinede yazmak istedim) gibi kriterler fiyatı düşük olan aracı daha pahalı, fiyatı yüksek olan aracı daha
    ucuz hale getirebilir.

    3.ALIM SIRASINDA DİKKAT EDİLECEKLER

    Ve geldik son aşamaya, kriterlerimizi belirledik, bütçemiz ve beklentilerimiz doğrultusunda modellerimizi seçtik, şimdi alım aşamasında
    dikkat etmemiz gereken noktaların neler olduğuna değinelim.

    Öncelikle SMS ile aracı sorgulamanızı öneririm. (Detayları şu linktehttp://www.arac.muayene...sms-mesaj-numarasi.html)

    Unutmadan ciddi olarak ilgilenmediğiniz araçlar için sms göndermeyin çünkü her sms'in bedeli 4 tl, ay sonunda yüklü bir telefon faturası ile
    karşılaşabilirsiniz. Son olarak almaya karar verdiğiniz araç için şasi ve motor numarası ile de sorgulama yaparsanız daha iyi olur.

    Ayrıca sigortacı bir tanıdığınız varsa aracın geçmişiyle ilgili ondanda bilgi isteyebilirsiniz.

    Ön araştırmalarımızı bitirdikten sonra benim araçlarda baktığım şeylerin başında aracın km'sinin orijinal olup olmadığının
    teyidi gelir. Şu saatten sonra hiç kimseye km’sini teyit edemediği (yetkili servisten olur, muayeneden olur) arabayı almasını
    önermem çünkü bu iş artık bir rutine bağlanmış durumda, düzenli olarak (yıllık , 6 aylık gibi) km düşüren insanlardan haberim var.
    Hatta bu şekilde davranacaklarını bildiklerinden sıfır araçlarının bakımını bile yetkili serviste yaptırmayıp 3 yıl sonra muayeneye
    gitmeden 100.000 km yi 30.000e düşüren insancıklarda her geçen gün artmakta. Bu yüzden ben km sini teyit edemediğim aracı
    almıyorum.

    Siz bu noktada nasıl davranırsınız bilmem ben sadece kendi bakış açımı yazdım.


    Artık inceleme aşamamız bittiğine göre aracı gösterme aşamasına geldik.

    Benim bu konuda tercihim eğer iyi bir ustanız yoksa (hatta iyi bir ustanız varsa bile) yetkili servis olur.
    Çünkü bir araç hakkında en çok tecrübe sahibi olan yer o araçla en fazla haşır neşir olan yerdir. Ayrıca yetkili servisler diğer yetkili
    servislerle bağlantılı ekranlara sahip olduklarından aracın farklı illerde ki servis geçmişi hakkında da bilgi verebilirler. Benim tecrübelerim
    compütest denilen yerlerin çok sağlıklı olmadığı yönünde ama yinede işini iyi yapan yerler olabilir bu yüzden eğer çevrenizde bu konuda
    iyi ün yapmış bir yer varsa oraya da gösterebilirsiniz.


    Herşey bitti, artık aracın satışı için el sıkıştınız sakın ama sakın aracı almadan parayı vermeyin. (mümkünse noterde imza aşamasında para transferi yapın)
    Gün geçmiyor ki bu tür dolandırıcılık haberleri çıkmasın lütfen dikkatli olun.

    PÜF NOKTALAR

    • Eşitler arasında ilk sahibinden olan araç her zaman tercih sebebi olmalıdır.

    • Yetkili servis bakımlı bir araç bulduysanız buda tercih sebebi olmalıdır çünkü yetkili servisler kitabi hareket ederler, parçanın
    değişip değişmemesi gerektiğine bakmazlar zamanı geldiyse parçayı değiştirirler oysa sanayide işler tam olarak el yordamıyla işler.

    • Ülkemizde ki MTV belası yüzünden 2.0 ve üzerinde motor hacmine sahip araçlar bazen çok uygun fiyatlara denk gelebilmekte, vergi sistemimizin sağladığı (http://www.verginet.net/dtt/11/2008_13.aspx) linkteki avantaj ile uygun fiyata araç alındığında tahmin edilenden daha düşük
    miktarda mtv ödenerek ek fayda sağlayabilirsiniz.

    • Yeni bir araç (1-3 yaş) alacaksanız aracın sıfırı için bayiden pazarlık yapıp fiyat alın ve bu fiyat ile ikinci el araçların fiyatlarını
    kıyaslayın. Sıfır araçların liste fiyatları sizi yanıltabilir.

    • E-devletten aracın plakası ile sorgulama yapın araç yakın zamanda alınmış ve hemen satılıyorsa araca şüpheyle yaklaşın. (Her durumda her araç için geçerli değildir sahibi zor durumda kalmış olabilir, yanlış tercihte bulunmuş olabilir ama araçta sıkıntıda olabilir)

    • Yeni LPG takılıp satılan araçlarada şüphe ile yaklaşmak gerekir çünkü LPG takılma kararı uzun vadeli bir planın ilk adımıdır. (Her durumda her araç için geçerli değildir sahibi zor durumda kalmış olabilir, ama araçta sıkıntıda olabilir)

    (Yazı fazlasıyla ama eklemem gereken daha çok şey var zaman bulabildiğim bir gün aklıma
    gelen diğer kısımları da ekleyeceğim metnin düzeltilmesi gereken kısımlarını düzelteceğim.)


    Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim.

    Saygılarımla…


    Yakın zamanda araç alacak birkişi olarak Verdiğin Püf noktalar için çok teşekkür ederim.
    İşallah daha araştırmacı olur araç alıcak Arkadaşlar
    Geçen hafta 2009 model bir Honda jazz beğendim ve şasi numarası istedim.
    Liseden arkadaşım olan sigortacımdan araç ile bilgi istedim.
    Aracın kaskodan herhangi bir hasar kaydının olmadığını 34 plakadan 35 plakaya geçtiğini ve 2014 yılında 4 kez el değiştirdiğini ve en son sahibinin ise 1.5 ay önce aracı aldığını söyledi
    Sonuç olarak almaktan vazgeçtim çünkü ya sanayide yapıldı hasarı gözükmüyor yada kilometre düşürüldü araçta bir sıkıntı olduğu kesin çünkü 1 yılda 4 kişidemi memnun kalmadı arabadan ve sattı herkese saygılar

    ben olsam bende almazdım iyi yapmışsınız.




  • hocam öncelikle kendi tecrübelerinizi üşenmeden bize aktardığınız için teşekkürler oldukça faydalı bir konu olmuş ellerinize sağlık...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    quote:

    Orijinalden alıntı: emirolcay

    Teşekkürler hocam hepsini okudum elinize sağlık. Yalnız aracı almadan para vermeyin demişsiniz de normalde usul tam tersi değil mi? Önce para verilir sonra satış verilir diye biliyorum yanlışsam düzeltin lütfen. Veya önce sozlesme yapılıp para verilir ve satış alınır şeklinde bir durum daha Güvenli olabilir sanırım

    Hocam herşey karşılıklı güvene dayanıyor. tabi sonuçta siz satıcıya güvenmeyeceksinizde o size niye güvensin değilmi benim anlatmak istediğim nokta noterde imza atılma aşamasında para transferinin gerçekleşmesi ama illaki buda şart değil.Ben showrromdan aldığım bütün araçlar için banka havalesi yaptım falanca plaka ve şasi nolu aracın satışı için ödenen paradır şeklinde bir not düşerek.
    Esas olan uyanık olmak bir arkadaşımız bu şekilde dolandırıldı mesela tam ibretlik bir hikaye boş bir zamanım olduğunda buradan yazacağım.

    Söz konusu hikayeyi paylaşıyorum;
    Arkadaşım, fiyatı 90.000 tl tutarındaki hatasız 1 yaşında 10.000 km civarındaki aracını satışa çıkarmıştı ancak bana göre fiyatını fazla yazdığından aylardır arabası satılmıyordu. 31 Aralık günü (olay 2 yıl önce oluyor) birileri bulunduğumuz ilin ilçesinden (merkeze 40 km) arıyor şirket olduklarını finansal tablolarında kar göründüğünü bunu düşürebilmek için illaki bu gün (31 aralık) olmak üzere aracı almak istediklerini, ama yıl sonu olduğu için işlerinin çok yoğun olduğunu arkadaşın arabayı oraya götürmesi gerektiğini söylüyorlar. Arkadaş arabayı götürüyor son derece iyi dekore edilmiş bir ofiste son derece düzgün insanlarla konuşuyorlar, adamların verdiği güven noktasında zerre sıkıntı görmüyor, adamlar arabaya baktıracak bile vakit yok, zaten biz size güvendik bir şey çıkacağı sanmıyoruz hemen notere gidelim yılın son günü olduğundan bugün çok kalabalıktır zaten mesai saatinin bitmesine de az kaldı diyerek notere gitmek için ayağa kalkıyorlar, patron elemanlardan bir tanesine sen hemen bankaya git parayı çek notere getir diyor. Ve noterde işlemler yapılıp imza aşamasına geldiklerinde patron elemanı arıyor neredesin diye soruyor eleman bankada nakit yokmuş parayı veremiyorlar diyor. Patron son derece güven veren bir şekilde parayı getiremediklerini, ancak yeni yılın ilk günü arkadaşa parasını vereceklerini söyleyerek arkadaşı ikna ediyor. Bundan sonrasını anlatmaya gerek yok araç aynı günde 3 farklı satış işlemine tabi tutuluyor, adamların bu işi meslek haline getiren bir şebeke olduğu ortaya çıkıyor ve dava halen devam ediyor.

    Bu tür durumları çok okuyup duyuyoruz. Ne olursa olsun kanmamak lazım.

    Para bir yana, imza bir yana...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Panthér

    quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    quote:

    Orijinalden alıntı: emirolcay

    Teşekkürler hocam hepsini okudum elinize sağlık. Yalnız aracı almadan para vermeyin demişsiniz de normalde usul tam tersi değil mi? Önce para verilir sonra satış verilir diye biliyorum yanlışsam düzeltin lütfen. Veya önce sozlesme yapılıp para verilir ve satış alınır şeklinde bir durum daha Güvenli olabilir sanırım

    Hocam herşey karşılıklı güvene dayanıyor. tabi sonuçta siz satıcıya güvenmeyeceksinizde o size niye güvensin değilmi benim anlatmak istediğim nokta noterde imza atılma aşamasında para transferinin gerçekleşmesi ama illaki buda şart değil.Ben showrromdan aldığım bütün araçlar için banka havalesi yaptım falanca plaka ve şasi nolu aracın satışı için ödenen paradır şeklinde bir not düşerek.
    Esas olan uyanık olmak bir arkadaşımız bu şekilde dolandırıldı mesela tam ibretlik bir hikaye boş bir zamanım olduğunda buradan yazacağım.

    Söz konusu hikayeyi paylaşıyorum;
    Arkadaşım, fiyatı 90.000 tl tutarındaki hatasız 1 yaşında 10.000 km civarındaki aracını satışa çıkarmıştı ancak bana göre fiyatını fazla yazdığından aylardır arabası satılmıyordu. 31 Aralık günü (olay 2 yıl önce oluyor) birileri bulunduğumuz ilin ilçesinden (merkeze 40 km) arıyor şirket olduklarını finansal tablolarında kar göründüğünü bunu düşürebilmek için illaki bu gün (31 aralık) olmak üzere aracı almak istediklerini, ama yıl sonu olduğu için işlerinin çok yoğun olduğunu arkadaşın arabayı oraya götürmesi gerektiğini söylüyorlar. Arkadaş arabayı götürüyor son derece iyi dekore edilmiş bir ofiste son derece düzgün insanlarla konuşuyorlar, adamların verdiği güven noktasında zerre sıkıntı görmüyor, adamlar arabaya baktıracak bile vakit yok, zaten biz size güvendik bir şey çıkacağı sanmıyoruz hemen notere gidelim yılın son günü olduğundan bugün çok kalabalıktır zaten mesai saatinin bitmesine de az kaldı diyerek notere gitmek için ayağa kalkıyorlar, patron elemanlardan bir tanesine sen hemen bankaya git parayı çek notere getir diyor. Ve noterde işlemler yapılıp imza aşamasına geldiklerinde patron elemanı arıyor neredesin diye soruyor eleman bankada nakit yokmuş parayı veremiyorlar diyor. Patron son derece güven veren bir şekilde parayı getiremediklerini, ancak yeni yılın ilk günü arkadaşa parasını vereceklerini söyleyerek arkadaşı ikna ediyor. Bundan sonrasını anlatmaya gerek yok araç aynı günde 3 farklı satış işlemine tabi tutuluyor, adamların bu işi meslek haline getiren bir şebeke olduğu ortaya çıkıyor ve dava halen devam ediyor.

    Bu tür durumları çok okuyup duyuyoruz. Ne olursa olsun kanmamak lazım.

    Para bir yana, imza bir yana...

    Bu işin bir benzerine de benim kayın biraderim yakalandı. 10 kere yapma etme dememe rağmen 20.000 tl (2009 yılında) paralarını dolandırıcıya kaptırdılar.
    Bunun hikayesini de bir kaç gün içinde yazarım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi otomobilci_x -- 4 Şubat 2015; 12:34:17 >




  • Birde bu aracını satanların söyledikleri yalanlar var hep aynı anasını satayım
    Yurt dışına çıkacağım için
    Askerlik için
    Ev alacağım için
    İş kuracağın için
    Mesela en son görüştüğüm kişi az önce Bahsettiğim 2009 jazz
    Ev alacağım için satıyorum dedi mesela Kuyruklu yalan :)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: onrblt26

    hocam öncelikle kendi tecrübelerinizi üşenmeden bize aktardığınız için teşekkürler oldukça faydalı bir konu olmuş ellerinize sağlık...

    Zaman ayırdığınız için ben teşekkür ederim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 2008 yılında eşimin erkek kardeşi (ilk arabası) çok uygun bir fiyata x marka araç bulduklarını söyledi (piyasa fiyatı 26-27 olan araçları 20.000 tl ye alacaklarmış) araçları alacak kişi x markasının ankaradaki en büyük plazalarının birisinin ortağıymış, araçlar x fabrikasının araçlarıymış, çok düşük km li 6 aylık hiçbirisinde kaza boya olmayan araçlar ve bizimkiler emniyet personeli, emniyet müdürleri ve hatta savcı dahil bir çok kişiden talep toplamışlar ve araçları sözüm ona ortak (aslında dolandırıcı) ihale ile alıp bunlara satacakmış.
    Böyle birşeyin olmayacağını hiç kimsenin böyle bir iş yapmayacağını anlatmaya çalıştım ama ne oldu sonuçta baktım ben kötü olacağım sustum.
    Adam bir gün yukarıda saydığım kişilerden oluşan 20 kadar kişiye tek tek telefon açıp ihalenin bugün olduğunu parayı gönderene araç alacağını göndermeyene almayacağını beyan ediyor ve parayı şu saate kadar hesaba gönderin diyor.
    Bundan sonrasını anlatmaya gerek yok sanırım.
    Ve bizim kayınbirader bundan bir süre sonra elindeki bütün birikimide kaybettiğinden (birazda inattan) aynı aracın sıfırını tamamına kredi çekerek alma kararı verdi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi otomobilci_x -- 15 Şubat 2015; 9:31:21 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    2008 yılında eşimin erkek kardeşi (ilk arabası) çok uygun bir fiyata x marka araç bulduklarını söyledi (piyasa fiyatı 26-27 olan araçları 20.000 tl ye alacaklarmış) araçları alacak kişi x markasının ankaradaki en büyük plazalarının birisinin ortağıymış, araçlar x fabrikasının araçlarıymış, çok düşük km li 6 aylık hiçbirisinde kaza boya olmayan araçlar ve bizimkiler emniyet personeli, emniyet müdürleri ve hatta savcı dahil bir çok kişiden talep toplamışlar ve araçları sözüm ona ortak (aslında dolandırıcı) ihale ile alıp bunlara satacakmış.
    Böyle birşeyin olmayacağını hiç kimsenin böyle bir iş yapmayacağını 50 kere anlatmaya çalıştım ama ne oldu sonuçta baktım ben kötü olacağım sustum.
    Adam bir gün yukarıda saydığım kişilerden oluşan 20 kadar kişiye tek tek telefon açıp ihalenin bugün olduğunu parayı gönderene araç alacağını göndermeyene almayacağını beyan ediyor ve parayı şu saate kadar hesaba gönderin diyor.
    Bundan sonrasını anlatmaya gerek yok sanırım.
    Ve bizim kayınbirader bundan bir süre sonra elindeki bütün birikimide kaybettiğinden (birazda hırsla) aynı aracın sıfırını tamamına kredi çekerek alma kararı verdi. Kendisi konyadaydı ama aracı benim almamı istedi ve kocaelinden sıfır aracın bütün alım işlerini ben hallettim kendileri gelip arabayı götürdüler (sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer hesabı)



    Göz göre göre bu tür oyunlara nasıl kanılıyor, şaşırıyorum!..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Panthér

    quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    2008 yılında eşimin erkek kardeşi (ilk arabası) çok uygun bir fiyata x marka araç bulduklarını söyledi (piyasa fiyatı 26-27 olan araçları 20.000 tl ye alacaklarmış) araçları alacak kişi x markasının ankaradaki en büyük plazalarının birisinin ortağıymış, araçlar x fabrikasının araçlarıymış, çok düşük km li 6 aylık hiçbirisinde kaza boya olmayan araçlar ve bizimkiler emniyet personeli, emniyet müdürleri ve hatta savcı dahil bir çok kişiden talep toplamışlar ve araçları sözüm ona ortak (aslında dolandırıcı) ihale ile alıp bunlara satacakmış.
    Böyle birşeyin olmayacağını hiç kimsenin böyle bir iş yapmayacağını 50 kere anlatmaya çalıştım ama ne oldu sonuçta baktım ben kötü olacağım sustum.
    Adam bir gün yukarıda saydığım kişilerden oluşan 20 kadar kişiye tek tek telefon açıp ihalenin bugün olduğunu parayı gönderene araç alacağını göndermeyene almayacağını beyan ediyor ve parayı şu saate kadar hesaba gönderin diyor.
    Bundan sonrasını anlatmaya gerek yok sanırım.
    Ve bizim kayınbirader bundan bir süre sonra elindeki bütün birikimide kaybettiğinden (birazda hırsla) aynı aracın sıfırını tamamına kredi çekerek alma kararı verdi. Kendisi konyadaydı ama aracı benim almamı istedi ve kocaelinden sıfır aracın bütün alım işlerini ben hallettim kendileri gelip arabayı götürdüler (sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer hesabı)



    Göz göre göre bu tür oyunlara nasıl kanılıyor, şaşırıyorum!..



    Sorma hocam insanın basireti mi bağlanıyor, yoksa hırs gözünü kör mü ediyor bilmiyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    quote:

    Orijinalden alıntı: Panthér

    quote:

    Orijinalden alıntı: otomobilci_x

    2008 yılında eşimin erkek kardeşi (ilk arabası) çok uygun bir fiyata x marka araç bulduklarını söyledi (piyasa fiyatı 26-27 olan araçları 20.000 tl ye alacaklarmış) araçları alacak kişi x markasının ankaradaki en büyük plazalarının birisinin ortağıymış, araçlar x fabrikasının araçlarıymış, çok düşük km li 6 aylık hiçbirisinde kaza boya olmayan araçlar ve bizimkiler emniyet personeli, emniyet müdürleri ve hatta savcı dahil bir çok kişiden talep toplamışlar ve araçları sözüm ona ortak (aslında dolandırıcı) ihale ile alıp bunlara satacakmış.
    Böyle birşeyin olmayacağını hiç kimsenin böyle bir iş yapmayacağını 50 kere anlatmaya çalıştım ama ne oldu sonuçta baktım ben kötü olacağım sustum.
    Adam bir gün yukarıda saydığım kişilerden oluşan 20 kadar kişiye tek tek telefon açıp ihalenin bugün olduğunu parayı gönderene araç alacağını göndermeyene almayacağını beyan ediyor ve parayı şu saate kadar hesaba gönderin diyor.
    Bundan sonrasını anlatmaya gerek yok sanırım.
    Ve bizim kayınbirader bundan bir süre sonra elindeki bütün birikimide kaybettiğinden (birazda hırsla) aynı aracın sıfırını tamamına kredi çekerek alma kararı verdi. Kendisi konyadaydı ama aracı benim almamı istedi ve kocaelinden sıfır aracın bütün alım işlerini ben hallettim kendileri gelip arabayı götürdüler (sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer hesabı)



    Göz göre göre bu tür oyunlara nasıl kanılıyor, şaşırıyorum!..



    Sorma hocam insanın basireti mi bağlanıyor, yoksa hırs gözünü kör mü ediyor bilmiyorum.

    Tek açıklaması "basiret bağlanması" olsa gerek.
    Çünkü, normalde 2 dakika düşündüğümüzde olmayacağına kanaat getirdiğimiz durumlar.




  • otomobilci_x kullanıcısına yanıt
    Hocam emeğine sağlık, çok güzel bir konuda paylaşım yapmışsın. Konuyu yeni gördüm ve baştan sona keyifle okudum, teşekkürler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mathematician_01

    Hocam emeğine sağlık, çok güzel bir konuda paylaşım yapmışsın. Konuyu yeni gördüm ve baştan sona keyifle okudum, teşekkürler

    Zaman ayırdığınız için ben teşekkür ederim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yeni suberb yi bekleyen bir akrabamıza araç tavsiye eden birisinin önerisi "duster al"
  • Çok güzel ve faydalı bilgiler elinize saglik..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: katil_kasap1925

    Çok güzel ve faydalı bilgiler elinize saglik..

    Beğendiğinize sevindim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir ekleme daha yaptım.
    "Aldığınız aracın yedek anahtarını istemeyi unutmayın. Kasko şirketleri çalınma durumunda aracın yedek anahtarını isteyip problem çıkarabilirler."
  • çok güzel yazı olmuş, yalnız,

    araç satışı hakkında da tecrübeleriniz varsa onları da aktarabilirseniz memnun olurum. zira aracımı satmakta zorlanıyorum .
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.